3 Başlı Canavar: Pandemi Yorgunluğu!
Pandeminin Psikolojik Yorgunluğuyla Nasıl Başa Çıkalım?
Neredeyse 1 yıl önce hayatımıza pandemi kelimesi girdi ve bir anda evimizin demirbaşı oldu. Önce pandemiyi nasıl karşılayacağımızı bilemedik, eski pandemileri okuyup anlamaya ve süreci anlamlandırmaya çalıştık. Bir daha hiçbir zaman markete gidemeyecekmişiz gibi alışveriş yaptık. Hiç izlemediğimiz kadar dizi ve film izledik, okuyabileceğimizden çok daha fazla kitap aldık, sevdiklerimizle uzaktan uzaktan görüşmeye başladık, dışarıdan olan her şeyi eve taşıdık ve tüm bu kaosa yaz mevsiminde yaşanan rahatlık ile uyum sağladığımızı düşündük... Ama kış geldi, pandeminin dalgasına verilen sıralama sayısı her geçen gün değişiyor ve biz artık bir daha "eski günler"deki gibi olabileceğimizden emin olamamaya başardık!
Maske-mesafe-hijyen üçgeni ile fiziksel sağlığımızı olabildiğince koruyoruz. Hatta birçoğumuz her kış hayatının bir dönemini işgal eden kuru öksürük ve burun akıntısını yaşamadı bile (şimdilik). Ama ya ruh sağlığımız?
Arama motorlarında son dönemlerde yapılan "Ruh sağlığımı nasıl korurum?" aramalarının çokluğundan ve Amerika'da yapılan Hane Halkı Nabız Araştırması'ndan elde edilen ulusal verilerden yola çıkarak yaşadığımız sağlık krizine paralel bir ruh sağlığı salgınından da geçtiğimizi söyleyebiliriz. ABD'deki insanların yaklaşık %35 ila %40'ı, pandemiyle uğraşırken düzenli olarak anksiyete ve depresyon belirtileri yaşadıklarını bildiriyor. Stapleton'daki UCHealth Bütünleştirici Tıp Merkezi'nde görev yapan ruh sağlığı uzmanı Justin Ross'a göre bu oran, pandemi başlamadan önce %25 civarındaydı.
Benzer durum Türkiye'de de söz konusu. Pandeminin süresi uzadıkça ruh sağlığımız darbe almaya devam ediyor.
3 Başlı Canavar: Anksiyete, Üzüntü ve Yorgunluk
Uzmanlara göre karşımızda 3 başlı bir canavar var: Kaygı, üzüntü ve yorgunluk bizi birlikte ele geçirmeye çalışıyor. Biz, modern insanlar bu duygularla tek tek savaşmaya alışkınız. Ancak üçünün bir arada yaşanması işleri çok daha zorlaştırıyor.
Her şeyi kontrol etme konusunda inanılmaz hassasiyetimiz varken şimdi her yanımız belirsizlikle çevrili, kontrol duygumuz müthiş zedelendi ve hayatımızdaki birçok önemli değerin artık o kadar önemli olmadığını hissetmeye başladık. Bu durum da anksiyetemizi arttırmaya başladı.
Her geçen gün yaşadığımız farklı kayıplar sürekli üzgün olmamıza neden oluyor. Kaçırdığımız fırsatlar, yapamadığımız iş gezileri, kutlayamadığımız doğumgünleri, kaybettiğimiz işlerimiz, sosyal hayatımız. Yaşanan bu kayıplardan doğan üzüntü depresif belirtileri tetikliyor.
Ve yorgunluk... Birden çok talebi aynı anda yerine getirmeye çalışıyoruz. Bir yandan evimizden çalışıyor, bir yandan evin rutin işlerini tamamlıyor ve bir yandan da çocuklarımızın uzaktan eğitim sürecini takip ediyoruz. Aynı anda her yerde olmaya çalıştıkça da inanılmaz bir yorgunluk girdabının içinden çıkamıyoruz.
- Hangi Maske, Ne Zaman Kullanılır? Maskenizi Tekrar Kullanmalı mısınız?
- Yapay Olarak Üretilmiş İnsan Dokularında (Organoidlerinde), COVID-19'u Erken Evrede Durdurabildiği Gösterilen Bir İlaç Adayı!
- SARS-CoV-2 Artık Çok Daha Hızlı Evrimleşiyor ve Bu, Salgınla İlgili En Büyük Problem: Virüs, İnsan Toplumunda Kalıcı Hale Gelebilir!
Kılıçları Kuşanalım!
Peki bu 3 başlı canavar ile mücadele etmek mümkün mü? Aşağıda kısaca anlatılan adımlar, bizlerin 3 başlı canavar karşısında kılıçlarımızı kuşanmamızı sağlayacaktır.
1. Yansıtmak ve Kabul Etmek
Kendinizi kontrol etmek için zaman ayırın ve nasıl olduğunuzu düşünün. Sinirli, sabırsız, kızgın hissediyorsanız veya yorgunluk, endişe veya depresyondan muzdaripseniz, tüm bu tepkilerin bu kadar zor bir dönemde normal ve anlaşılır olduğunu kabul edin. Çünkü farkında olmadığımız bir şeyi değiştiremeyiz. "Şu an kendimi çok öfkeli hissediyorum ve bu çok normal..." Bu cümleyi söylemek dahi hissettiğimiz zor duygularla baş etmemizi kolaylaştıracaktır.
2. Nefes almak ve Meditasyon Yapmak
Nefes egzersizleri, stresi ve endişeyi azaltmanın en basit yoludur. Vücudunuza acil bir tehdit olmadığını söylemek için nefesimizi yavaşlatmamız gerekir. Yavaşça burnunuzdan nefes alın ve aldığınız sürenin iki katı süresinde ağzınızdan nefesi çok yavaş bir şekilde verin. Bir stres anında kısa kısa nefes alırız çünkü beynimiz bir tehdit algılamıştır ve ilkel beynimiz devreye girer. Nefesimizi kontrol altına almayı başardığımızda stres karşısında kendimizi daha güçlü hissederiz, ilkel beyin yerini muhakeme yeteneğimizi kontrol eden ön beynimize bırakır. Nefesinizi bu şekilde iki ya da üç kez alıp verin.
Aslında maddi destek istememizin nedeni çok basit: Çünkü Evrim Ağacı, bizim tek mesleğimiz, tek gelir kaynağımız. Birçoklarının aksine bizler, sosyal medyada gördüğünüz makale ve videolarımızı hobi olarak, mesleğimizden arta kalan zamanlarda yapmıyoruz. Dolayısıyla bu işi sürdürebilmek için gelir elde etmemiz gerekiyor.
Bunda elbette ki hiçbir sakınca yok; kimin, ne şartlar altında yayın yapmayı seçtiği büyük oranda bir tercih meselesi. Ne var ki biz, eğer ana mesleklerimizi icra edecek olursak (yani kendi mesleğimiz doğrultusunda bir iş sahibi olursak) Evrim Ağacı'na zaman ayıramayacağımızı, ayakta tutamayacağımızı biliyoruz. Çünkü az sonra detaylarını vereceğimiz üzere, Evrim Ağacı sosyal medyada denk geldiğiniz makale ve videolardan çok daha büyük, kapsamlı ve aşırı zaman alan bir bilim platformu projesi. Bu nedenle bizler, meslek olarak Evrim Ağacı'nı seçtik.
Eğer hem Evrim Ağacı'ndan hayatımızı idame ettirecek, mesleklerimizi bırakmayı en azından kısmen meşrulaştıracak ve mantıklı kılacak kadar bir gelir kaynağı elde edemezsek, mecburen Evrim Ağacı'nı bırakıp, kendi mesleklerimize döneceğiz. Ama bunu istemiyoruz ve bu nedenle didiniyoruz.
3. Sosyal Medya Detoksu Yapmak
Her şeyden haberimizin olmasını istememiz son derece normaldir. Ancak sürekli felaket içeren haberleri okumak kendi ellerimizle kendi ruh sağlığımıza darbe vurmak anlamına gelir. Telefonunuza ekran süresi koyarak sosyal medya kullanımınızı sınırlayabilir, onun yerine satın aldığınız halde bir türlü okuyamadığınız kitapları okumayı deneyebilir ya da her ay abonelik ücretini ödediğiniz halde bir türlü izleme şansı bulamadığınız uygulamadan size iyi gelecek dizi ya da filmleri izleyebilirsiniz. Unutmayın; medyaya aşırı maruz kalmak anksiyeteyi tetikleyen en önemli durumlardan biridir.
4. Enerjinizi Yenilemek...
Zor zamanlarda, rezervlerimizi eski haline getirmek ve yenilemek için molalar vermemiz gerekir. Gün içinde ara vermek için hatırlatıcılar ayarlayabilirsiniz. Kısa yürüyüşler, size iyi gelen bir yiyecek ya da içecek hazırlamak, doğanın sesini dinlemek gibi...
5. Hareket etmek...
Enerjiyi yenilemenin bir başka yolu da "aktif kişisel bakım" olarak bilinen şey olan fiziksel aktivitedir. Hareket etmek kişiye her zaman iyi gelir.
Dengeyi bulmak ve seçimleriniz konusunda bilinçli olmak çok önemlidir. Sürekli koşuya çıkıyorsanız, ancak zihinsel sağlığınızı kontrol etmek veya dinlenmek ve enerji toplamak için zaman ayırmıyorsanız, uzun bir koşudan sonra bile kendinizi daha iyi hissetmeyebileceğinizi unutmayın.
Daha aktif olmak için yardıma ihtiyacınız varsa, bir arkadaşınızla plan yapabilirsiniz. Bir maske takın ve yürüyüş veya koşmak için buluşun. Hava kötüyse, bir arkadaşınızı arayın ve iç mekanda egzersiz yapmak için birbirinize meydan okuyun.
Unutmayın; egzersiz ve meditasyona öncelik vermek, zihinsel sağlığınızda büyük bir fark yaratacaktır.
Şimdi 3 başlı canavar düşünsün!
İçeriklerimizin bilimsel gerçekleri doğru bir şekilde yansıtması için en üst düzey çabayı gösteriyoruz. Gözünüze doğru gelmeyen bir şey varsa, mümkünse güvenilir kaynaklarınızla birlikte bize ulaşın!
Bu içeriğimizle ilgili bir sorunuz mu var? Buraya tıklayarak sorabilirsiniz.
Soru & Cevap Platformuna Git- 14
- 3
- 3
- 1
- 0
- 0
- 0
- 0
- 0
- 0
- 0
- 0
- Türev İçerik Kaynağı: UCHealth | Arşiv Bağlantısı
Evrim Ağacı'na her ay sadece 1 kahve ısmarlayarak destek olmak ister misiniz?
Şu iki siteden birini kullanarak şimdi destek olabilirsiniz:
kreosus.com/evrimagaci | patreon.com/evrimagaci
Çıktı Bilgisi: Bu sayfa, Evrim Ağacı yazdırma aracı kullanılarak 21/11/2024 17:38:44 tarihinde oluşturulmuştur. Evrim Ağacı'ndaki içeriklerin tamamı, birden fazla editör tarafından, durmaksızın elden geçirilmekte, güncellenmekte ve geliştirilmektedir. Dolayısıyla bu çıktının alındığı tarihten sonra yapılan güncellemeleri görmek ve bu içeriğin en güncel halini okumak için lütfen şu adrese gidiniz: https://evrimagaci.org/s/10119
İçerik Kullanım İzinleri: Evrim Ağacı'ndaki yazılı içerikler orijinallerine hiçbir şekilde dokunulmadığı müddetçe izin alınmaksızın paylaşılabilir, kopyalanabilir, yapıştırılabilir, çoğaltılabilir, basılabilir, dağıtılabilir, yayılabilir, alıntılanabilir. Ancak bu içeriklerin hiçbiri izin alınmaksızın değiştirilemez ve değiştirilmiş halleri Evrim Ağacı'na aitmiş gibi sunulamaz. Benzer şekilde, içeriklerin hiçbiri, söz konusu içeriğin açıkça belirtilmiş yazarlarından ve Evrim Ağacı'ndan başkasına aitmiş gibi sunulamaz. Bu sayfa izin alınmaksızın düzenlenemez, Evrim Ağacı logosu, yazar/editör bilgileri ve içeriğin diğer kısımları izin alınmaksızın değiştirilemez veya kaldırılamaz.