Teknolojik Evrimin Sınırı: Çok Gelişmiş Dünya Dışı Bir Uygarlık, Fizik Yasalarını Değiştirebilir mi?
Bu haber 2 yıl öncesine aittir. Haber güncelliğini yitirmiş olabilir; ancak arşivsel değeri ve bilimsel gelişme/ilerleme anlamındaki önemi dolayısıyla yayında tutulmaktadır. Ayrıca konuyla ilgili gelişmeler yaşandıkça bu içerik de güncellenebilir.
Bir uygarlığın fiziksel gerçeklik hakkında bildiklerimizi nasıl aşabileceğini hayal etmek, oldukça ilginç bir düşüncedir.
Evrende teknolojik olarak gelişmiş uygarlıkların kanıtlarını arayacaksanız, tam olarak ne aradığınızı düşünerek işe başlamalısınız. NASA'nın çatısı altındaki Atmosferik Teknoimzaları Kategorize Etme Programı'nda görev alan Adam Frank ve meslektaşları durmaksızın bunu düşünüyorlar.[1] Bunu yaparken sordukları bir soru var: Bir uygarlık, teknolojik olarak ne kadar gelişebilir?
Bu soru, daha önce ele aldığımız bir konu olan, Sovyet bilim insanı Nikolai Semyonovich Kardashev'in kendi ismiyle anılan, Kardashev Ölçeği ile doğrudan bağlantılıdır. Kardashev Ölçeği, tamamen "enerji hasadı" ile ilgilidir denebilir. Toplam enerji hasadına göre bir uygarlığın teknolojik gelişmişliğini değerlendiren bu ölçekte Tip I gelişmişlik sınıfındaki bir uygarlık, yıldızlarından gezegenlerine ulaşan ışık başta olmak üzere ana gezegeninin sağladığı tüm enerjiyi hasat edebilir. Tip II uygarlık, kendi yıldızının ürettiği tüm enerjiyi yakalayabilir ve Tip III bir uygarlık ise bulunduğu galaksinin ürettiği enerjinin tümünü kullanabilir.
Bütün bir galaksinin enerji çıktısını toplayabilmek, gerçekten de oldukça gelişmiş bir uygarlığın yapabileceği bir şey gibi görünüyor, yine de bu fikri daha da ileri götürebiliriz. Tip IV uygarlık veya Tip V uygarlık var olabilir mi? Teknolojik bir türün ilerlemesinde herhangi bir sınır var mıdır, eğer varsa bu sınırlar nerede bulunur?
Öte yandan, kabul edelim ki bu doğrultuda düşünmeye yönelik herhangi bir girişim, en saf türden bir spekülasyondur. Bunun yanı sıra akla getirdiği önemli sorular bakımından bu tarz sorular, ayrıca önemli birer düşünce deneyidir. Bilimkurgu yazarı Stanislaw Lem'in Ustasının Sesi gibi kitaplarında ve Christopher Nolan'ın ünlü bilimkurgu filmi Yıldızlararası filminde de bu düşünce deneyi işlenmektedir.
Doğa Yasalarını Belirleyen Bir Medeniyet Olabilir mi?
Kardashev, Kardashev Ölçeği'ni geliştirirken, her şeye rağmen fizik yasalarına tabi olan uygarlıklar hayal etmiştir. Kardashev'e göre insanlık olarak evrenin fizik yasalarına ne kadar tabi isek, her ne kadar gelişmiş olursa olsun diğer teknoloji geliştirebilen türler için de bu durum aynen geçerli olacaktır; çünkü fizik yasaları herhangi bir şekilde değiştirilemez ve bu yasalardan yalnızca, teknolojik düzeye göre daha az ya da daha çok olmak üzere faydalanmaktan öteye geçilemez. Peki ya bir uygarlık, fizik yasalarını değiştirebilecek derecede teknolojik gelişmişliğe ulaşabilirse?
Fizik yasalarını manipüle edebilen bir uygarlık, sadece yapılan enerji hasadı boyutunun gelişmişlik düzeyini tanımlamasının ötesine geçmiş olurdu. Bu durumda enerji korunumu gibi yerleşik kurallarla enerjinin doğasının ta kendisi, mühendislik bilgisi kapsamında revizyona tabi olacaktır. New York'taki Columbia Üniversitesi'nde yer alan Astrobiyoloji Merkezi'nin direktörü, gökbilimci Caleb Asa Scharf, Fizik Yasaları, Bir Uzaylı Zekası mı? başlıklı makalesinde bu tür bir soruyu araştırmıştır.[2], [3]
Scharf, hangi fizik kurallarının yeterince gelişmiş bir yaşam formu tarafından yeniden yazılmış olabileceğini araştırmıştır. İlginç bir olasılık, karanlık maddeyle ilgiliydi. Yıllar önce gökbilimciler, galaksilerin ve galaksi kümelerinin hareketlerini izlediklerinde tutarsız görünen bir gözlemde bulundular: Gözlemlenen hareketlerin gerçekleşebilmesi için gereken kuvvetlere neden olacak kadar kütle, galaksi ve galaksi kümelerinde yoktu.
Bu tutarsız görünen gözleme bir açıklık getirmek isteyen astronomi camiası, gözlemlenen hareketlerin gerçekleşebilmesi için büyük miktarlarda, görülemeyen, daha önce hiç gözlemlenmemiş bir madde çeşidinin gerekli olduğunu ileri sürdüler. Bu farklı madde görülemez; çünkü bu madde, ışık ve enerji yaymamaktadır ve dolayısıyla bildiğimiz maddelerle kütleçekim haricinde hiçbir şekilde etkileşime girmez. Dolayısıyla bu çözüm, yapılan tutarsız gözlemlere karşılık olarak evrenin %80'lik büyük bir kısmının karanlık madde ile dolu olduğunu öne sürmektedir.
Öte yandan Scharf ise karanlık maddenin etkileşim eksikliğinin doğal yasaların bir sonucundan ziyade, gelişmiş bir Dünya dışı uygarlığın mühendisliğinin sonucu olup olmadığını merak etti. Belki de yaşamın; radyasyon sağanakları veya patlayan yıldızlardan gelen patlama dalgaları gibi varoluşsal risk bulunduran felaketlerden kaçınmasının en iyi yolunun, bu etkileşimleri olabildiğince en aza indirgeyerek evrenle olan bağlantısını neredeyse tamamen kesmek olabileceğini düşünen Scharf, karanlık maddeyi kastederek şöyle söylüyor:
Dünyanızı karanlık tarafta devasa miktarda bulunan 'gayrimenkule' yükleyebilir ve evrenle işiniz bitebilir.
Scharf'ın, evrenin genişlemesini hızlandıran şeyin hiper-gelişmiş bir uygarlık olduğu gibi (genel görüş, karanlık madde de olduğu gibi bir çeşit karanlık enerjinin buna neden olduğudur) başka spekülatif fikirleri de bulunuyor. Bunlara ilaveten Scharf, yeterince gelişmiş bir uygarlığın aslında hızlanma/ivme olgusunun sebebi olabileceği iddiasında da bulunmuştur. Scharf'a göre böyle bir uygarlık; hızlanmayı, evrenin nihai ısı ölümünü önlemek ve düzensizliğin evreni alt üst etmemesini sağlamak için kullanıyor olabilir.
Aslında maddi destek istememizin nedeni çok basit: Çünkü Evrim Ağacı, bizim tek mesleğimiz, tek gelir kaynağımız. Birçoklarının aksine bizler, sosyal medyada gördüğünüz makale ve videolarımızı hobi olarak, mesleğimizden arta kalan zamanlarda yapmıyoruz. Dolayısıyla bu işi sürdürebilmek için gelir elde etmemiz gerekiyor.
Bunda elbette ki hiçbir sakınca yok; kimin, ne şartlar altında yayın yapmayı seçtiği büyük oranda bir tercih meselesi. Ne var ki biz, eğer ana mesleklerimizi icra edecek olursak (yani kendi mesleğimiz doğrultusunda bir iş sahibi olursak) Evrim Ağacı'na zaman ayıramayacağımızı, ayakta tutamayacağımızı biliyoruz. Çünkü az sonra detaylarını vereceğimiz üzere, Evrim Ağacı sosyal medyada denk geldiğiniz makale ve videolardan çok daha büyük, kapsamlı ve aşırı zaman alan bir bilim platformu projesi. Bu nedenle bizler, meslek olarak Evrim Ağacı'nı seçtik.
Eğer hem Evrim Ağacı'ndan hayatımızı idame ettirecek, mesleklerimizi bırakmayı en azından kısmen meşrulaştıracak ve mantıklı kılacak kadar bir gelir kaynağı elde edemezsek, mecburen Evrim Ağacı'nı bırakıp, kendi mesleklerimize döneceğiz. Ama bunu istemiyoruz ve bu nedenle didiniyoruz.
Gelişmiş Bir Uygarlık, Evren'in Dokusunda Oynamalar Yapabilir mi?
Ya aslında birçok farklı fizik yasası varsa ve evrim, organizmaların gözlemleyebileceklerini seçiyorsa? Belki gerçekten tek bir bütün oluşturan benlik ile gerçeklik arasındaki farkı belirleme sürecinde, sonsuz zenginlikteki bir evrenin gözlemcilere nasıl ayrıştırılıp gözlemlendiği konusunda bir miktar özgürlük vardır?
Bu fikir, Dünya'ya gelen bir Dünya dışı akıllı yaşam formunun farklı bir bilişsel ve dilsel yapıya sahip olduğu ve bu yapılarının onlara çok farklı bir zaman fiziği algısı kazandırdığı Arrival filminde oldukça başarılı bir şekilde işlenmektedir. Bu tarz bir olasılık, Fermi Paradoksu'na ilginç başka bir çözüm olarak da yorumlanabilir. Fizik ve biyolojik öz-oluşum bu şekilde bağlantılıysa, belki de hiper-ileri bir uygarlık gerçekten de benliği ve evreni ayıran kaplamayı soyabilir ve fiziksel yasaları uygun gördükleri herhangi bir şekilde karıştırabilir ve eşleştirebilir.
Nihai Cevabı Henüz Bilmiyoruz!
İnanılmaz görünen bu ilginç fikirlerin herhangi biri gerçek olabilir mi? En basit ve doğru cevap: henüz bilmiyoruz. Evren'de pek çok şey mümkün olabilir ve bu olasılıkların çoğu halen fizik yasaları hakkında bildiklerimizin sınırları içerisinde yer almaktadır. Ancak bugün bildiğimiz fiziğin, yaşam ve yaşamın yapabileceklerine ciddi sınırlar koyması da mümkündür ve belki de daha olasıdır. Eğer teknoloji ile yapabileceklerimiz konusunda çeşitli fiziksel sınırlar veya bir sınır varsa, teknolojik gelişmeyi tür olarak bilimkurgumuzun hayal edebileceğinin çok gerisinde bırakacak kadar sınırlayabilir veya belki de bu sınırlar, bilimkurgumuzun uzandığı bir yerde veya hayal edebileceğimizin çok ötesinde de bulunuyor olabilir.
Örneğin, belki de ışık hızının dayattığı sınırları aşmanın herhangi bir pratik yolu yoktur ve yıldızlararası mesafeleri aşmak, her zaman son derece zor ve masraflı olacaktır.
Farklı kutuplardaki iki genel olasılığın da akılda bulunmasında fayda var; çünkü bu olasılıklar, sonuçları bakımından eşit derecede sarsıtıcı biçimde şaşırtıcıdır.
İçeriklerimizin bilimsel gerçekleri doğru bir şekilde yansıtması için en üst düzey çabayı gösteriyoruz. Gözünüze doğru gelmeyen bir şey varsa, mümkünse güvenilir kaynaklarınızla birlikte bize ulaşın!
Bu içeriğimizle ilgili bir sorunuz mu var? Buraya tıklayarak sorabilirsiniz.
Soru & Cevap Platformuna Git- 26
- 10
- 9
- 6
- 6
- 5
- 3
- 2
- 2
- 1
- 1
- 1
- Türev İçerik Kaynağı: Big Think | Arşiv Bağlantısı
- ^ L. Valich. Are Aliens Real? Do Aliens Exist? Technosignatures May Hold New Clues. (18 Haziran 2020). Alındığı Yer: NewsCenter | Arşiv Bağlantısı
- ^ C. Scharf. Is Physical Law An Alien Intelligence?. (11 Kasım 2016). Alındığı Yer: Nautilus | Science Connected | Arşiv Bağlantısı
- ^ C. Scharf. Will Alien Life Be Recognizable?. (13 Aralık 2016). Alındığı Yer: Nautilus | Science Connected | Arşiv Bağlantısı
Evrim Ağacı'na her ay sadece 1 kahve ısmarlayarak destek olmak ister misiniz?
Şu iki siteden birini kullanarak şimdi destek olabilirsiniz:
kreosus.com/evrimagaci | patreon.com/evrimagaci
Çıktı Bilgisi: Bu sayfa, Evrim Ağacı yazdırma aracı kullanılarak 21/11/2024 14:48:19 tarihinde oluşturulmuştur. Evrim Ağacı'ndaki içeriklerin tamamı, birden fazla editör tarafından, durmaksızın elden geçirilmekte, güncellenmekte ve geliştirilmektedir. Dolayısıyla bu çıktının alındığı tarihten sonra yapılan güncellemeleri görmek ve bu içeriğin en güncel halini okumak için lütfen şu adrese gidiniz: https://evrimagaci.org/s/11813
İçerik Kullanım İzinleri: Evrim Ağacı'ndaki yazılı içerikler orijinallerine hiçbir şekilde dokunulmadığı müddetçe izin alınmaksızın paylaşılabilir, kopyalanabilir, yapıştırılabilir, çoğaltılabilir, basılabilir, dağıtılabilir, yayılabilir, alıntılanabilir. Ancak bu içeriklerin hiçbiri izin alınmaksızın değiştirilemez ve değiştirilmiş halleri Evrim Ağacı'na aitmiş gibi sunulamaz. Benzer şekilde, içeriklerin hiçbiri, söz konusu içeriğin açıkça belirtilmiş yazarlarından ve Evrim Ağacı'ndan başkasına aitmiş gibi sunulamaz. Bu sayfa izin alınmaksızın düzenlenemez, Evrim Ağacı logosu, yazar/editör bilgileri ve içeriğin diğer kısımları izin alınmaksızın değiştirilemez veya kaldırılamaz.