Keşfedin, Öğrenin ve Paylaşın
Evrim Ağacı'nda Aradığın Her Şeye Ulaşabilirsin!
Bugün Türkiye'de bilime ve bilim okuryazarlığına neler katacaksın?
Aklımdan Geçen
Komünite Seç
Aklımdan Geçen
Fark Ettim ki...
Bugün Öğrendim ki...
İşe Yarar İpucu
Bilim Haberleri
Hikaye Fikri
Video Konu Önerisi
Başlık
Kafana takılan neler var?
Gündem
Bağlantı
Ekle
Soru Sor
Stiller
Kurallar
Komünite Kuralları
Bu komünite, aklınızdan geçen düşünceleri Evrim Ağacı ailesiyle paylaşabilmeniz içindir. Yapacağınız paylaşımlar Evrim Ağacı'nın kurallarına tabidir. Ayrıca bu komünitenin ek kurallarına da uymanız gerekmektedir.
1
Bilim kimliğinizi önceleyin.
Evrim Ağacı bir bilim platformudur. Dolayısıyla aklınızdan geçen her şeyden ziyade, bilim veya yaşamla ilgili olabilecek düşüncelerinizle ilgileniyoruz.
2
Propaganda ve baskı amaçlı kullanmayın.
Herkesin aklından her şey geçebilir; fakat bu platformun amacı, insanların belli ideolojiler için propaganda yapmaları veya başkaları üzerinde baskı kurma amacıyla geliştirilmemiştir. Paylaştığınız fikirlerin değer kattığından emin olun.
3
Gerilim yaratmayın.
Gerilim, tersleme, tahrik, taciz, alay, dedikodu, trollük, vurdumduymazlık, duyarsızlık, ırkçılık, bağnazlık, nefret söylemi, azınlıklara saldırı, fanatizm, holiganlık, sloganlar yasaktır.
4
Değer katın; hassas konulardan ve öznel yoruma açık alanlardan uzak durun.
Bu komünitenin amacı okurlara hayatla ilgili keyifli farkındalıklar yaşatabilmektir. Din, politika, spor, aktüel konular gibi anlık tepkilere neden olabilecek konulardaki tespitlerden kaçının. Ayrıca aklınızdan geçenlerin Türkiye’deki bilim komünitesine değer katması beklenmektedir.
5
Cevap hakkı doğurmayın.
Aklınızdan geçenlerin bu platformda bulunmuyor olabilecek kişilere cevap hakkı doğurmadığından emin olun.
Size Özel
Makaleler
Tüm Reklamları Kapat
İnceleme
Mehmet Mert Demir
İnceleyen9 5 gün önce
Stanley Kubrick’in muhteşem bir eseri.Filmde oldukça rahatsız edici sahneler olsada aşılamak istediği suç-ceza düşüncesi oldukça iyi aktarılmış.Çok beğensemde ikinci defa izlemem.
9.7/10
(33 Kişi)
Puan Ver
Orjinal Adı : A Clockwork Orange
İnceleme Yaz
Sonra İzleyeceklerime Ekle
5
0 Yorum
  • Şikayet Et
  • Mantık Hatası
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Mehmet Akif Kavas
4 gün önce
Geçen İngilizce öğretmenim ile ahlak ve süperego konusunda tarafsız bir şekilde tartışıyorduk. Tartışmanın konusu basitti: Ahlaki kuralların ve tabuların nereden geldiği üzerinde tartışıyorduk. Dini baskılar, toplum düzeni, ve hatta -çok optimist bir fikir olsa bile- insan doğamızdan dolayı ahlaklı varlıklar olduğumuz fikirlerini değerlendirdik.

Peki bu işin doğrusu nedir? Kim demiş ulan insan öldürmek kötüdür diye(!)
0
1 Yorum
  • Şikayet Et
  • Mantık Hatası
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Evrim Ağacı'ndan Mesaj

Evrim Ağacı üyeliği tamamen ücretsiz ve sitemizi çok daha etkili, interaktif ve keyifli bir şekilde kullanmanızı sağlayacak. Üye değilseniz, birkaç saniyede üyelik oluşturabilirsiniz! Üyeyseniz de giriş yapmanızı tavsiye ederiz.

Yaşam Ağacı Türü
Ömer Can Mutlu
Türü Ekleyen 4 gün önce
Plexippina, Plexippini oymağına bağlı bir alt oymaktır. Oymağın 2 alt oymağından biridir.
1
İnceleme
Ömer Görür
İnceleyen10 5 saat önce
She-Ra, renkli bir çizgi dizi.

Öncelikle, bu She-Ra'da -ATLA'dakiler gibi- sizi ekrana kilitleyecek kadar kaliteli aksiyon sekansları yok, görsellik zaman zaman etkileyici olsa da Love, Death and Robots'takiler gibi şaheser değil. Dünya inşası ve sihir sistemi de "iyii" ile kalitesiz arasında seyrediyor.
Ama ben bu diziye bayıldım. Hatta en sevdiğim çizgi dizi olmayı başardı, diğerlerine karşı duyduğum tüm nostaljiye rağmen.

Çünkü She-Ra, renkli bir dizi.

Şimdi bununla ne kast ettiğime gelmeden önce, karakterlerine değinmek istiyorum. She-Ra'da dümdüz diyebileceğimiz bir karakter bulunmamakta, her bir karakter farklı geçmişte, farklı travmalara, iyi ve kötü yanlara sahip gerçek kişiler. Özellikle ana karakterimiz Adora ve onun baş düşmanı Catra. İlk bakışta aslında özellikle Adora "klişe" bir iyi karakter gibi hissettirse de, ilerleyen sezonlarda neden "klişe" hissettirdiğini ve aslında çok daha fazlası olduğunu öğreniyoruz. Catra ise... spoiler vermek istemediğimden şöyle anlatayım: Hayır, Zuko gibi değil.
Yan karakterlerde en az ana karakterlerimiz kadar iyi yazılmış. Yani "renkler" haricinde izlemek için yine de bir neden var: Karakterler.

Şimdi renklere gelelim.
She-Ra'nın yaratıcısı ND Stevenson, bu dizidekilerde dahil yarattığı tüm karakterler için şunu diyor: Aksi belirtilmediği sürece herkes eşcinseldir. Evet... Tabii ki dizide bu denli LGBTQ+ karakter var diye en sevdiğim dizi oldu demiyorum. Şöyle ki, bu dizide ne toksik cis erkekler var, ne o "klişe" gey erkekler var. Mesela Bow karakterine bakalım. Bow, neredeyse hiç bir "toksik erkek" davranışı sergilemiyor, giydiği kıyafetler oldukça feminen, zaman zaman erkeklere yürüdüğü oluyor. Ama maskülen denebilecek davranışlar sergiliyor. Kızlardan hoşlandığını da görüyoruz. Anlatmak istediğim, Bow bir "Cis" veya "Gey" değil. Bow, Bow. Queer kimliği onu tanımlamıyor.
Kabul en azından cinsel yönelim bakımından bunu yapan dizileri artık görüyoruz ama cinsiyet kimliği konusunda hala pek alışagelmiş değil. Dahası She-Ra'nın geçtiği evrende muhtemelen böyle terimler yok. Yani geleneksel kadın veya erkek rolleri yok. Heteroseksüel veya eşcinsel gibi terimler yok. Herkes, olduğu kişi. Bir kalıba sığdırılmadan.
Ve bu tarz "renkli" bir toplumu görmek benim için oldukça tatlıydı.
10.0/10
(1 Kişi)
Puan Ver
Orjinal Adı : She-Ra and the Princesses of Power
Yönetmen: ND Stevenson
İnceleme Yaz
Sonra İzleyeceklerime Ekle
2
0 Yorum
  • Şikayet Et
  • Mantık Hatası
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Yaşam Ağacı Gözlemi
Çağatay Duruk
Gözlemi Yapan 6 saat önce Türkiye, Kırklareli
Pınarhisar ilçesi, Yenice köyü sınırları içinde, Çıplak tepe mevkiinde 03.05.2025 tarihinde gözlemledim. Burada rakım 840 metredir. Çıplak tepe bazı haritalarda gözükmez, tüm haritalarda gözüken Mahya tepenin yakınındadır.
0
0 Yorum
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Sizden Gelenler
Ömer Abidinoğlu
Üye
Açıkcası daha yeni üye oldum bu platforma, ve içerik olarak bir o kadar güzel bilgler varki, her gün ve farklı konulardan yeni bilgiler ediniyoruz ve bu çok önemlidir, insan her zaman bir öğrencidir, ve evrim ağacı gerçekten her gün ve her an yeni bir bilgi öğretiyor bize, gerek evrim ağacı, gerek üyelerinden daha çok öğrenecek şeylerimiz var. Evrim ağacı platformunu en derin dileklerimle kutlarım ve devemliliğini sürdürmesini temenni ederim.
Pedram Türkoğlu
Yazar 6 Aralık 2018 3 dk.

Aslında Güneş gibi bir kaynaktan sürekli olarak enerji alan bir gezegende (Dünya), enerji üretimi için Güneş'ten yararlanan organizmaların evrimleşmesi pek de şaşırtıcı değil. Dolayısıyla fotosentezin varlığı çok da sıradışı olmamalı. Ancak süreç öylesine ilgi çekici ki, bilim insanları çok uzun yıllardır fotosentezin ayrıntılarını gün yüzüne çıkarmaya çalışıyor. Günümüzde fotosentezden daha az verimli olan, onun "atası" olabilecek, fotosentez sürecine oldukça benzeyen ancak bazı noktalarını barındırmayan kemosentez gibi başka biyokimyasal süreçler biliniyor.

Yaklaşık olarak 3 milyar yıl önce fotosentezin evriminde ilkin prokaryotlardan ayrılan bir grup siyanobakterinin sahip olduğu kimyasallardan ışığa duyarlı olan bazılarının özelleşmesi sonucu, canlılık açısından çok "özel" olarak görebileceğimiz; ancak aslında doğa açısından son derece sıradan olan bir kimyasal tepkimenin olabilirliğini sağlamıştır: Fotosentez. Ardından mitokondrinin evrimine benzer şekilde endosimbiyoz teorisinde açıklandığı gibi fagolizozomdan kurtulan ve hücre içinde hayatta kalan siyanobakterilerin seçilimi ile kloroplast evrimleşmiştir. Fotosentezin evrimini ayrıntılı olarak incelediğimiz makalemize buradan ulaşabilirsiniz.

71
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Hilmi Uysal
Hilmi Uysal
4,352 UP
Yazar 8 Mayıs 2019 46 dk.

İnsanın iş faaliyeti “insan emeği” olur. İnsan emeği aslında zihinsel ve bedensel ikili bir faaliyettir, bir praksistir. Zihinsel bileşenini belirleyen ensefalizasyon katsayısıdır (EQ). Bedensel kısmını belirleyen ise BMR ile ölçebileceğimiz ve yaklaşık 3.5 milyon yıllık bir süreçte oluşan iki ayaklılığı, ellerini kullanışı ile tipik olan insan vücududur. Topluluk olarak yaşayan Homo Sapiens’in yaşamını sürdürebilmesi için gerekli besin bulma aktivitesi, beyinleşme oranının yükselmesi ile enerji üretim kapasitesi güvenlik aralığını genişleterek, topluluğun yaşamını dolayısıyla da bireyin yaşamını güvence altına almaktadır. İnsan emeği bir praksis olarak, zekâsıyla enerji tüketerek kullanım değerleri/metalar üretir. Üretim sürecinde objeye eklenen bir “değer”dir. Zihinsel bileşeni ile insanın iş faaliyeti, “insan emeği” değer yaratan bir öze sahiptir. Üretim sürecindeki birey hem kendisini yenilemek için gerekli değeri hem de iş faaliyetinin sonucunda bu değerden fazlasını ürettiği objeye ekler. Dunbar sayısı ve enerji üretim kapasitesi güvenlik aralığı arasında kurulabilecek bağıntı bize insan emeğinin çok önemli bir yönünü kavramımızı sağlamaktadır. Bu insan emeğinin en önemli özelliği olan “artı-değer” kavramıdır. Çağdaş insanda ortalama bir bireyin iş faaliyetinde üretebileceği enerji topluluktaki 2-3 kişinin enerji gereksinimini karşılayabilecek hale gelebilmektedir. İnsan emeği sadece toplumsal olarak kendisinin yaşamını sürdürmek için gerekli olanı üretmemektedir. Enerji üretim kapasitesi güvenlik aralığı nedeniyle belirli bir oranda fazlasını üretmektedir. Dolayısıyla bir bireyin iş faaliyeti değer olarak kendisine gerekli olandan fazlasını üretme yeteneğini içermektedir.

İnsan emeğinin verimliliğindeki artıştan, enerji üretim kapasitesi güvenlik aralığının genişlemesinden sorumlu olan bedensel değişimi ve daha belirleyici olarak ta zihinsel öğenin geçirdiği değişimdir. Homo Sapiens ile en yüksek EQ oranına ulaşan insan, insan emeğinin verimliliğini halen arttırmaya devam etmektedir. Bu insanın inovasyon, (yaratıcılık) yeteneği ile bağıntılıdır. İnsan emeğinin enerji üretim kapasitesi güvenlik aralığının, insanın inovasyon yeteneği ile genişlemiş olması beklenir. İnsan emeğinin enerji üretim kapasitesi üzerinde sadece enselalizasyon katsayısı değil, inovasyon yeteneğinin de bir katkıda bulunması gerekir. Bu inovasyon katsayısı niteliksel olarak iş faaliyetinin değeri üzerinde de etkilidir.

72
2
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Eda Alparslan
Aktaran 12 saat önce 2 dk.

Autonomous University of Barcelona'dan araştırmacıların Chemosphere dergisinde yayınladığı çalışma, polimerlerden üretilen poşet çayların demlenirken milyarlarca nanoplastik ve mikroplastik saldığını detaylarıyla açıklıyor. Çalışma bu salınımın insan bağırsak hücrelerinde emilebildiğini ve bunun sonucunda kan akışına karışarak tüm vücuda yayıldığını gösteren ilk çalışma niteliğinde.

Günümüzde plastik atıkların sebep olduğu kirlilik, gelecek nesillerin sağlık ve refahını her geçen gün daha çok etkileyen ciddi çevresel sorunlara yol açmakta. Gıda paketlemesi, nano ve mikroplastiklerin sebep olduğu kirliliğin ve bu parçacıkların insanlar tarafından solunmasının ve sindirilmesinin temel kaynaklarından birisi.

0
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Ateş Çemberinden Şeytan Boynuzları

Atlantik’te 10 Haziran’da çekilen bu gün doğumunu fotoğrafında, atmosferik kırılmaların güneş diskini basıklaştırıp onun görüntüsünü bozduğu görülüyor. ABD’nin doğu kıyısındaki New Jersey, Belmar’da kaydedilen bu görsel, yeni Ay evresinde gerçekleşen halkalı Güneş tutulmasını gösteriyor. Kısmi silueti görülen Ay, yükselen Güneş’e, bazılarına şeytanın boynuzlarını (ya da belki uçan bir kanoyu) hatırlatan bu hilal şeklini vermekte. Lakin tutulma sırasındaki Güneş, tam halka evresinde göklerdeki bir ateş çemberi gibi görünmektedir. Haziran ayında meydana gelen halkalı Güneş tutulması, Mayıs ayının sonundaki dolunay esnasında oluşan tam Ay tutulmasının hemen ardından geldi. Tabii ki, bu Ay tutulması dramatik bir kırmızı kanlı Ay tutulmasıydı.

18 Haziran 2021 Günün Astronomi Fotoğrafı (NASA APOD)

📸 Kaynaklar ve Katkıda Bulunanlar:
Görsel Kaynağı & Telif Hakkı: Madhup Rathi
Çeviren: Ege Can Karanfil
Çeviri Editörü: Eda Alparslan

🔗 Tüm APOD içeriklerini görmek için:
https://evrimagaci.org/apod
Kaan Akgören
Kaan Akgören
50K UP
Yazar 16 Ocak 2022 1 sa.

Proteinler, içerisinde çok sayıda amino asit içeren bir veya birden fazla amino asit zincirinden oluşan büyük biyomoleküller ve makromoleküllerdir. Proteinler organizmada öylesine çoktur ki, proteinler, birçok hücrenin kuru ağırlığının yarısından daha fazlasını oluştururlar.

Canlıların neredeyse bütün yaşamsal faaliyeti (hareket, solunum vd.) proteinler sayesinde gerçekleştirilir: Proteinler, canlıların vücudunda metabolik reaksiyonları katalize etmek, DNA replikasyonu, uyaranlara tepki verme, hücrelere yapı kazandırma, molekülleri bir yerden bir diğer yere taşıma gibi çok sayıda göreve sahiptir. Buna ek olarak birtakım proteinler hücre içi kimyasal tepkimelerinin hızını arttırırken, diğer protein grupları savunma, depolama, taşıma, hücresel haberleşme, hareket ya da yapısal destek sağlamada görev alırlar. Örneğin çoğu zaman protein yapıda olan enzimler olmasaydı, canlılık da mümkün olmazdı.

121
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Aslıhan Niksarlı
Yazar 16 Aralık 2021 11 dk.

Bonobo (Pan paniscus), şempanzelerle birlikte Pan cinsini oluşturan iki türden biridir. Günümüzde şempanzelerden farklı bir tür olarak kategorize edilseler de, ilk keşfedildiklerinde fiziksel benzerliklerinden ötürü şempanzelerin (Pan troglodytes) bir alttürü olduklarına inanılmıştır.

Bonoboların vücutları ve suratları siyah kıllarla kaplıdır ancak yüzlerinde, kulaklarında, parmaklarında, ellerinin içleri ve ayaklarının altlarında kıl bulunmaz. İnce bir üst gövdeye, dar omuzlara, ince boyuna, uzun kollara, bacaklara ve büyük, uzun parmaklı ellere sahiptirler. Kolları bacaklarından daha uzun, esnek ve güçlüdür. Koyu renkli yüzleri, büyük pembe dudakları, geniş burun delikleri ve ortadan ayrılmış saçları, en önemli ayırt edici fiziksel özellikleridir. Erkekleri 34 ila 60 kg, dişileri ise ortalama 30 kg civarında olurlar.

96
1
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Evrim Ağacı'ndan Mesaj

Aslında maddi destek istememizin nedeni çok basit: Çünkü Evrim Ağacı, bizim tek mesleğimiz, tek gelir kaynağımız. Birçoklarının aksine bizler, sosyal medyada gördüğünüz makale ve videolarımızı hobi olarak, mesleğimizden arta kalan zamanlarda yapmıyoruz. Dolayısıyla bu işi sürdürebilmek için gelir elde etmemiz gerekiyor.

Bunda elbette ki hiçbir sakınca yok; kimin, ne şartlar altında yayın yapmayı seçtiği büyük oranda bir tercih meselesi. Ne var ki biz, eğer ana mesleklerimizi icra edecek olursak (yani kendi mesleğimiz doğrultusunda bir iş sahibi olursak) Evrim Ağacı'na zaman ayıramayacağımızı, ayakta tutamayacağımızı biliyoruz. Çünkü az sonra detaylarını vereceğimiz üzere, Evrim Ağacı sosyal medyada denk geldiğiniz makale ve videolardan çok daha büyük, kapsamlı ve aşırı zaman alan bir bilim platformu projesi. Bu nedenle bizler, meslek olarak Evrim Ağacı'nı seçtik.

Eğer hem Evrim Ağacı'ndan hayatımızı idame ettirecek, mesleklerimizi bırakmayı en azından kısmen meşrulaştıracak ve mantıklı kılacak kadar bir gelir kaynağı elde edemezsek, mecburen Evrim Ağacı'nı bırakıp, kendi mesleklerimize döneceğiz. Ama bunu istemiyoruz ve bu nedenle didiniyoruz.

Sadık Berk Evren
Çeviren 23 Mayıs 2023
Jüpiter'de büyük fırtınalar oldukça farklıdır. Dünya'da devasa kasırgalar ve muazzam siklonlar, alçak basınç bölgelerinin merkezinde yer alır; ancak Jüpiter'de en büyük fırtınalar yüksek basınçlı anti-siklonlardır. Dünya'daki büyük fırtınalar haftalarca sürebilirken Jüpiter'de yıllarca devam edebilir. Dünya'daki dev fırtınalar bir ülke kadar geniş olabilirken Jüpiter'de boyutları Dünya kadar büyük olabilir. Her iki fırtına türünde de şimşek çaktığı bilinmektedir. Jüpiter'in bulutlarının bu fotoğrafı, robotik Juno uzay aracının Ağustos 2020'de devasa gezegene yaklaşırken yakaladığı görüntüler ve veriler ile oluşturuldu. Çok sayıda küçük bulut girdapları ileriye doğru uzanırken yakında dönmekte olan beyaz bir oval görünüyor. Jüpiter'de açık renkli bulutlar genellikle karanlık olan bulutlardan daha yüksektedir. Farklılıklarına rağmen uzaktaki Jüpiter'deki fırtına bulutlarını incelemek, Dünya'daki tanıdık fırtınalara ve diğer hava modellerine ilişkin öngörü sağlar.
9
0 Yorum
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Yaşam Ağacı Gözlemi
Silinmiş Üye
Silinmiş Üye Gözlemi Yapan 11 Temmuz
4
0 Yorum
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Öne Çıkan EtkinlikKültürel Etkinlik
Evrim Ağacı Ankara Topluluğu
Etkinliği Ekleyen 1 hafta önce Ankara₺3.800,0017 Mayıs
Çatalhöyük/Konya, Taşkent Fosil Arazisi Gezisi
17 Mayıs 2025 06:30 tarihinden 18 Mayıs 2025 20:00 tarihine kadar.

Evrim Ağacı Ankara Topluluğu gezi serisinin ikinci gezisinde Çatalhöyük/Konya, Taşkent Fosil Arazisine gidiyoruz!

Çatalhöyük arkeolojik alanı günümüzden 8000 yıl öncesine tarihlendirilmekte ve insanlık tarihi açısından tarım devrimi, kent yaşamı ve hayvanların evcilleştirilmesi gibi konularda eşsiz sanatsal ve kültürel eserler barındırmaktadır.

Konya Arkeoloji Müzesinde Çatalhöyük ve Konya çevresinden ve Antik Roma dönemine ait eserler bulunmaktadır. 

Konya kent merkezi ise Selçuklu başkenti olması nedeni ile hem mimari hem de Anadolu kültürel bağlamında gezilecektir. 

Taşkent Fosil Arazisinde Permiyen döneminde, yaklaşık 252 milyon yıl önce yaşamın %95'inin silindiği Dünya'nın en büyük yok oluşunun izlerini görebileceğimiz Dünya'daki 10 noktadan biri olan Taşkent fosil yatağı yer almaktadır.



Bilim ve tarihi bir araya getiren bu gezimizde siz de kaşiflerimiz arasında yer alın.

Gezide, Dr. Babür Erdem ve Timuçin Alp Aslan, MA. hocalarımız bulunacaktır.

Evrim Ağacı Ortak Kurucusu olan Dr. Babür Erdem, Orta Doğu Teknik Üniversitesi, Biyolojik Bilimler Bölümü’nde doktorasını tamamlamıştır. Araştırma alanları davranış biyolojisi, hesaplamalı biyoloji ve evrimsel biyolojidir. Bu konularda yayımlanan çeşitli makaleleri vardır. Ayrıca TÜBİTAK destekli projelerde yürütücülük yapmış ve birçok projede yer almıştır. Şu anda ODTÜ Robotik ve Yapay Zekâ Merkezi’nde araştırmacı olarak çalışmaktadır.

Timuçin Alp Aslan, M.A., Orta Doğu Teknik Üniversitesi Tarih bölümünden lisans derecesini almıştır. Bologna Üniversitesi’nde Latince, Koç Üniversitesi Kapadokya Okulu, Nümizmatik okulu ve Çevresel Arkeoloji programları gibi uluslararası etkinliklerde yer almıştır. Ankara Çayyolu Höyük, Muğla – Milas Labraunda antik kutsal alanı ve Yunanistan’da Büyük İskender’in ilk başkenti Pella’da alan çalışmalarında bulunmuştur. Turist rehberliği alanında yüksek lisans derecesi vardır.

Devamını Göster
10
0 Yorum
1
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Daha Fazla İçerik Göster

Bize Ulaşın

ve seni takip ediyor

Göster

Şifremi unuttum Üyelik Aktivasyonu

Göster

Şifrenizi mi unuttunuz? Lütfen e-posta adresinizi giriniz. E-posta adresinize şifrenizi sıfırlamak için bir bağlantı gönderilecektir.

Geri dön

Eğer aktivasyon kodunu almadıysanız lütfen e-posta adresinizi giriniz. Üyeliğinizi aktive etmek için e-posta adresinize bir bağlantı gönderilecektir.

Geri dön

Close