Öncelikle üre(yeme)meye dayalı tür tanımı ya da bilinen ismiyle Biyolojik Tür Tanımı pek tercih edilmiyor artık. Bugün biliyoruz ki farklı türler çiftleşebiliyorlar, verimli döller oluşturabiliyorlar. Bunun en meşhur örneklerinden biri bizden farklı bir insan (dolayısı ile hayvan) türü olan Homo neanderthalensis. Neandartaller ile modern insanların çiftleştiğini biliyoruz. Asya ve Kafkas toplumlarının genlerinin %4 civarı Neandertal genlerinden oluşmaktadır. Evrimsel biyolojinin daha iyi anlaşılması ve tür tanımlarının daha kapsamlı hale gelmesi sayesinde, farklı türler olup da birbiriyle yakın akraba olanların da verimli döller verebileceğini keşfettik.
Yani farklı türler çiftleşirse verimli döl oluşur veya oluşmaz demek yerine "Evrimsel süreçte çiftleşemeyecek kadar farklılaşmış olanlar çiftleşemez ya da kısır doğar, eğer ki evrimsel süreçte çiftleşemeyecek kadar farklılaşmamışlarsa verimli döl oluşturabilirler." diye cevap vermek en doğrusu olacaktır.
Bu noktada karşımıza bir sorun çıkıyor. Üreme bariyerleri.
Eğer ki siz evrimsel olarak çok farklılaşmış türleri çiftleştirmeye çalışırsanız üreme organları, sperm ve yumurtaya ait biyokimyasal yapısı çok farklılaşacağından zigot oluşamaz. Bunun başlıca sebepleri, spermin, yumurtanın salgıladığı ve spermlerin onu bulmasını sağlayan kimyasalı tanımaması veya yumurtayı bulmalarına rağmen yumurtaya kaynaması için kullandıkları kimyasalların artık birbiriyle uyumsuz olması gösterilebilir. Bu sorunun olmaması için insanlara evrimsel olarak daha yakın akrabaların kullanılması daha iyi olacaktır.
Kimi durumlarda, bu bariyer aşılabilir ve yavru doğar; ancak bu gibi durumların tamamında, yavrunun bir yetişkin hale gelemeden öldüğü veya gelse bile çiftleşemeyecek kadar ciddi anormalliklere ya da kısırlığa sahip olduğu gözlenmiştir. Ama kimi zaman bu durum da aşılabilir. At (64 kromozom) ve eşeğin (62 kromozom) yavrusu olan katır (63 kromozom) genel olarak kısır olsa kayıtlara göre 1527-2002 arasında 60 tane doğum yapabilen katır vakası bildirilmiş.
Peki gelelim insanın en yakın akrabaları olan şempanzelere. (Daha uzak akrabalara gittikçe olasılık daha da azalacağından yakın akrabalarımıza bakmak gerek.)
Tüm etik problemler bir yana, genetik bariyerler buna muhtemelen engel olacaktır: Evrimin çok net kanıtı olan bir şekilde, insanda 46, şempanze ve bonoboda ise 48 kromozom vardır. Tıpkı at ve eşekte olduğu gibi, insan ile şempanze/bonobo çiftleşmesinden doğacak canlı da tek sayılı kromozoma sahip olabilecektir. Çünkü insan sperm/yumurtası 23 kromozom, şempanze/bonobo sperm/yumurtası 24 kromozom taşıyacaktır. Bunların birleşimi, 47 kromozom verir. Tek başına bu bilgi, bu canlının yaşayamayacağı anlamına gelmez; ancak bu tür bir durum, verimli döller verme ihtimalini oldukça düşürmektedir.
Ancak bu ihtimali "sıfır" yapmamaktadır. Ancak ve ancak çok sayıda 47 kromozomlu olarak bir arada bulunursa ve sperm/yumurta üretiminde sıkıntı olmazsa, kimi zaman bu sperm ve yumurtalar 23 veya 24 kromozomlu olabilmektedir ve böylece iki melez birbiriyle çiftleşip verimli döller verebilecek şekilde çift sayılı kromozomlu bireylerin doğmasına neden olabilmektedir. Kimi zaman da melezler, kendilerini oluşturan atalarla (bu örnekte insan veya şempanze/bonobo ile) çiftleşerek de verimli döller verebilmektedir. Fakat bunlar, oldukça nadir görülen durumlardır. Çoğu zaman kısırlığa neden olsa da, benzer verimli döllere, at-eşek-katır durumunda da rastlamaktayız.
Bir ihtimal, insan ve şempanze gametleri birleşip bir zigot (döllenmiş yumurta) oluşturabilir; ancak bunun embriyoya dönüşüp dönüşemeyeceği, dönüşebilirse düzgün bir şekilde gelişip gelişemeyeceği, gelişebilirse canlı bir doğum yaşanıp yaşanamayacağı, yaşanabilirse yavrunun kısır veya yaşayabilir bir birey olup olmayacağı son derece tartışmalıdır. Örneğin, şempanzeler ile insanlar genetik olarak çok benzer olsa da, 6 milyon yıllık evrimsel ayrışmanın bir ürünü olarak, fiziksel yapımız bu kuzenlerimizle oldukça farklıdır ve bu nedenle bir melezin başarılı bir şekilde ana rahminde gelişebilmesi ihtimali bir oldukça düşüktür. (Sürekli bir şekilde denemek bu oldukça düşük olasılığın gerçekleşmesini de sağlayabilir.)
İnsanlar ile şempanze ve bonoboların melezlenip melezlenemeyeceği henüz kesin değildir. Hem lehte, hem aleyhte bolca veri bulmak mümkündür; ancak bunu nihai olarak ispatlayabilecek araştırmalar etik nedenlerle yürütülmemektedir. Tarihsel olarak bu konuda ileri sürülen iddialar her zaman anekdotal düzeyde kalmış, hiçbiri bilimsel olarak ispatlanamamıştır. Dolayısıyla ya bu konuda daha fazla araştırma yapılması gerekmektedir ya da bu araştırmalar yapılmayacaksa, bu konuya şüpheyle yaklaşmak gerekmektedir.
Kaynaklar
- Ç. M. Bakırcı. Tür Nedir? Farklı Tür Tanımları Nelerdir? Canlıları Nasıl Tür Gruplarına Ayırıyoruz?. (20 Mayıs 2011). Alındığı Tarih: 14 Nisan 2021. Alındığı Yer: Evrim Ağacı | Arşiv Bağlantısı
- J. Keats, et al. Neandertal Nedir? Kimdir? Neandertaller Hakkında Temel Bilgiler Ve Gerçekler.... (9 Ocak 2015). Alındığı Tarih: 14 Nisan 2021. Alındığı Yer: Evrim Ağacı | Arşiv Bağlantısı
- Ç. M. Bakırcı. Türleşme - 5: Zigot-Öncesi Üreme Bariyerleri. (26 Kasım 2011). Alındığı Tarih: 14 Nisan 2021. Alındığı Yer: Evrim Ağacı | Arşiv Bağlantısı
- Ç. M. Bakırcı. Türleşme - 6: Zigot-Sonrası Üreme Bariyerleri Ve Hibritler. (26 Mayıs 2011). Alındığı Tarih: 14 Nisan 2021. Alındığı Yer: Evrim Ağacı | Arşiv Bağlantısı
- K. Kay. Morocco's Miracle Mule. (2 Ekim 2002). Alındığı Tarih: 14 Nisan 2021. Alındığı Yer: BBC News | Arşiv Bağlantısı
- E. Bailey, et al. (1998). The Horse Gene Map. ILARJournal, sf: 171-176. doi: 10.1093/ilar.39.2-3.171. | Arşiv Bağlantısı
- Ç. M. Bakırcı. İnsan Ve Şempanze Çiftleşebilir Mi? İnsan-Şempanze Melezi Mümkün Mü?. (4 Kasım 2014). Alındığı Tarih: 14 Nisan 2021. Alındığı Yer: Evrim Ağacı | Arşiv Bağlantısı