Sinirli Erkek Sendromu: Testosteron Seviyesindeki Düşüş Erkeklerin Daha Agresif Tavırlar Sergilemesine Neden Olabiliyor!

Sinirli Erkek Sendromu (İng: "Irritable Male Syndrome" , IMS) erkeklerde hormon seviyelerindeki dalgalanmalarla ilişkili olarak ortaya çıkan sinirlilik, depresif ruh hali, anksiyete ve genel huzursuzluk belirtileri ile karakterize edilen bir durumdur. Sendromun temelinde testosteron seviyelerindeki ani değişimler ve bu değişimlerin sinir sistemi üzerindeki etkileri yatmaktadır.
Testosteron seviyelerindeki dalgalanmaların erkek bireylerin psikolojik stres tepkileri üzerinde etkili olabileceğini gösteren çalışmalar bulunmaktadır.[34] Bu durum, testosteronla ilişkili semptomların yalnızca biyolojik değil, aynı zamanda psikososyal faktörlerle de bağlantılı olabileceğine işaret etmektedir. Jed Diamond, IMS'nin yalnızca biyolojik faktörlere değil, aynı zamanda psikososyal etkenlere de bağlı olduğunu şu sözlerle ifade ediyor:[25]
IMS, testosteron seviyesindeki düşüşle tetiklenebilir, ancak erkeklerin toplumsal cinsiyet rolleri, duygusal ifadedeki yoksunlukları ve bunlara bağlı yaşadıkları stres bu durumu şiddetlendirir.
Fakat hormon seviyeleri ile ruh hali arasındaki ilişki henüz tam anlamıyla aydınlatılmış değildir ve bu konuda yapılan çalışmalar çeşitli sonuçlar ortaya koymaktadır.
IMS terimi ilk olarak Dr. Gerald Lincoln tarafından mevsimsel testosteron düşüşleri nedeniyle sinirli davranışlar sergileyen hayvanlar üzerinde yapılan araştırmalar sonucunda kullanılmıştır. Lincoln'ün çalışmaları özellikle koçlarda testosteron seviyelerinin düştüğü dönemlerde saldırganlık ve stresin arttığını göstermiştir. Bu gözlemler daha sonra insan erkekleri üzerinde yapılan çalışmalarla desteklenmiş ve benzer hormonal dalgalanmaların benzer psikolojik etkiler yarattığı tespit edilmiştir. Erkeklerde testosteron seviyelerindeki azalma sadece yaşlanma sürecine bağlı olmayıp stres, kötü beslenme, hareketsiz yaşam tarzı ve kronik hastalıklar gibi faktörlerden de etkilenebilmektedir.

IMS'nin biyolojik temelleri incelendiğinde testosteronun merkezi sinir sistemi üzerinde doğrudan etkileri olduğu görülmektedir. Testosteron, beyindeki dopamin ve serotonin gibi nörotransmitterlerin düzenlenmesinde rol oynayabilmektedir. Bu nörotransmitterler bireyin ruh halini, stres tepkisini ve genel duygusal durumunu belirleyen kritik bileşenlerdir. Bu nedenle testosteron seviyelerindeki ani düşüşlerin depresyon, anksiyete ve sinirlilik gibi belirtilere yol açması beklenebilir bir durumdur. Nitekim bir çalışmada, testosteron düzeyleri düşük olan erkeklerde anksiyete ve depresyonun daha yaygın görüldüğü, testosteron replasman tedavisi uygulanan bireylerde ise bu semptomlarda anlamlı bir azalma gözlemlendiği bildirilmiştir.[27]
Sinirli Erkek Sendromu sadece biyolojik bir olgu olarak ele alınamaz. Toplumsal faktörler ve erkek kimliğine yönelik beklentiler de bu sendromun etkilerini şekillendirebilmektedir. Geleneksel erkeklik rolleri, duygusal ifadelerin ve hassasiyetin bastırılmasını teşvik eden bir yapıdadır. Bu durum erkeklerin yaşadıkları duygusal dalgalanmaların kendileri veya başkaları tarafından fark edilmesini ve yönetilmesini zorlaştırabilir. Modern toplumlarda artan stres faktörleri, ekonomik baskılar ve ilişkilerdeki değişimler de IMS semptomlarının şiddetlenmesine neden olabilir. Örneğin iş kaybı veya duygusal travma yaşayan erkeklerde testosteron seviyelerinde ciddi düşüşler gözlemlenmiş ve bu durum depresyon ve sinirlilik belirtileriyle doğrudan ilişkilendirilmiştir.[28]
IMS’nin klinik açıdan ele alınması gerektiğini savunan birçok uzman bu sendromun göz ardı edilmemesi gerektiğini ve erkeklerin de hormonal değişimlerden kaynaklanan psikolojik zorluklar yaşayabileceğini vurgulamaktadır. Günümüzde IMS’nin daha iyi anlaşılması için yapılan araştırmalar sendromun biyolojik, psikolojik ve sosyolojik boyutlarını bir araya getirmeye çalışmaktadır. Tedavi ve yönetim yaklaşımları arasında ise yaşam tarzı değişiklikleri, beslenme düzenlemeleri, psikoterapi ve hormon replasman tedavisi gibi çeşitli yöntemler yer almaktadır.
Biyolojik ve Hormonel Temeller: Testosteron Dalgalanmalarının Etkileri
Sinirli Erkek Sendromu erkeklerde hormonal dalgalanmalar, biyolojik süreçler ve çevresel faktörlerin etkileşimi sonucunda ortaya çıkan ruh hali değişimleriyle ilişkilendirilen bir durumdur. Özellikle testosteron seviyelerinin değişimi bu sendromun temel biyolojik altyapısını oluşturur. Erkeklerde yaşa bağlı hormonal değişimler, stres, çevresel etmenler ve bireysel psikolojik faktörlerbu sendromun şiddetini ve sıklığını etkileyebilir. Araştırmalar bu sendromun özellikle orta yaş ve sonrasında daha belirgin hale geldiğini fakat genç yaşlardan itibaren belirli koşullar altında ortaya çıkabileceğini göstermektedir.
Testosteronun beyindeki nörotransmitterler üzerinde etkili olduğu ve bu yolla davranışsal ve duygusal süreçleri etkileyebileceği bilinmektedir.[29] Erkeklerde testosteron seviyeleri ergenlik döneminde en yüksek seviyeye ulaşır ve yaş ilerledikçe, özellikle 40’lı yaşlardan sonra her yıl yaklaşık %1 oranında azalmaya başlar.[30] Bu düşüşün sinir sistemi üzerindeki etkileri, bireyin duygu durumundaki değişimlerle doğrudan ilişkilidir. Testosteron beynin limbik sistemine etki ederek duyguların düzenlenmesini sağlar. Özellikle amigdala ve prefrontal korteks üzerinde etkili olduğu bilinmektedir.[31]
Testosteron seviyelerinin azalması duygusal tepkilerde artışa, öfke kontrolünde zorlanmaya ve kaygının yükselmesine neden olabilir. Aynı zamanda serotonin ve dopamin seviyelerini de etkileyerek ruh halinin düzenlenmesini zorlaştırır. Testosteron eksikliği depresyon ve anksiyete ile doğrudan ilişkilendirilmiş olup bireylerde motivasyon kaybına, ilgisizliğe ve sosyal çekilmeye yol açabilir.[32], [33]

Testosteron dalgalanmalarının sinir sistemi üzerindeki etkileri incelendiğinde bu hormonun nörotransmitter sistemlerini düzenleme yeteneği dikkat çekmektedir. Testosteronun dopaminerjik sistemi doğrudan etkilediği ve ödül mekanizmasını güçlendirdiği bilinmektedir. Düşük testosteron seviyeleri dopaminin azalmasına ve buna bağlı olarak enerji düşüklüğüne, ilgisizliğe ve hatta depresif duygu durumlarına sebep olabilir.
Evrim Ağacı'nın çalışmalarına Kreosus, Patreon veya YouTube üzerinden maddi destekte bulunarak hem Türkiye'de bilim anlatıcılığının gelişmesine katkı sağlayabilirsiniz, hem de site ve uygulamamızı reklamsız olarak deneyimleyebilirsiniz. Reklamsız deneyim, sitemizin/uygulamamızın çeşitli kısımlarda gösterilen Google reklamlarını ve destek çağrılarını görmediğiniz, %100 reklamsız ve çok daha temiz bir site deneyimi sunmaktadır.
KreosusKreosus'ta her 50₺'lik destek, 1 aylık reklamsız deneyime karşılık geliyor. Bu sayede, tek seferlik destekçilerimiz de, aylık destekçilerimiz de toplam destekleriyle doğru orantılı bir süre boyunca reklamsız deneyim elde edebiliyorlar.
Kreosus destekçilerimizin reklamsız deneyimi, destek olmaya başladıkları anda devreye girmektedir ve ek bir işleme gerek yoktur.
PatreonPatreon destekçilerimiz, destek miktarından bağımsız olarak, Evrim Ağacı'na destek oldukları süre boyunca reklamsız deneyime erişmeyi sürdürebiliyorlar.
Patreon destekçilerimizin Patreon ile ilişkili e-posta hesapları, Evrim Ağacı'ndaki üyelik e-postaları ile birebir aynı olmalıdır. Patreon destekçilerimizin reklamsız deneyiminin devreye girmesi 24 saat alabilmektedir.
YouTubeYouTube destekçilerimizin hepsi otomatik olarak reklamsız deneyime şimdilik erişemiyorlar ve şu anda, YouTube üzerinden her destek seviyesine reklamsız deneyim ayrıcalığını sunamamaktayız. YouTube Destek Sistemi üzerinde sunulan farklı seviyelerin açıklamalarını okuyarak, hangi ayrıcalıklara erişebileceğinizi öğrenebilirsiniz.
Eğer seçtiğiniz seviye reklamsız deneyim ayrıcalığı sunuyorsa, destek olduktan sonra YouTube tarafından gösterilecek olan bağlantıdaki formu doldurarak reklamsız deneyime erişebilirsiniz. YouTube destekçilerimizin reklamsız deneyiminin devreye girmesi, formu doldurduktan sonra 24-72 saat alabilmektedir.
Diğer PlatformlarBu 3 platform haricinde destek olan destekçilerimize ne yazık ki reklamsız deneyim ayrıcalığını sunamamaktayız. Destekleriniz sayesinde sistemlerimizi geliştirmeyi sürdürüyoruz ve umuyoruz bu ayrıcalıkları zamanla genişletebileceğiz.
Giriş yapmayı unutmayın!Reklamsız deneyim için, maddi desteğiniz ile ilişkilendirilmiş olan Evrim Ağacı hesabınıza üye girişi yapmanız gerekmektedir. Giriş yapmadığınız takdirde reklamları görmeye devam edeceksinizdir.
Bunun yanında testosteron kortizol ile ters yönde çalışır; yani testosteron seviyesi düştüğünde stres hormonu olan kortizolün seviyesi artar. Kortizol artışı bireyin stres tepkisini daha yoğun hale getirerek agresyon ve tahammülsüzlük gibi davranışsal sonuçlara yol açabilir. Stres faktörleri ile birleştiğinde hormonal dengesizlik bu sendromu tetikleyerek bireyde yoğun sinirlilik, huzursuzluk ve öfke patlamalarına sebep olabilir.
IMS'nin fizyolojik belirtileri incelendiğinde ise bu sendromun stres, kaygı ve depresyon gibi yaygın psikolojik etkileri olduğu görülmektedir. Hormonal dalgalanmalar merkezi sinir sistemini doğrudan etkileyerek bireyin genel fizyolojik durumunda belirgin değişikliklere neden olabilir. Örneğin testosteron seviyelerinin düşmesiyle birlikte bireylerde kronik yorgunluk, kas gerginliği, baş ağrıları ve uyku düzensizlikleri yaygın hale gelir. Uyku eksikliği bireyin gün içindeki duygu durumunu daha kırılgan hale getirerek agresyonu artırabilir. Aynı zamanda hormonal dengesizlikler bağışıklık sistemini de etkileyerek vücudun stresle başa çıkma yeteneğini azaltır. Kronik stres ve kortizol yüksekliği bağışıklık fonksiyonlarını baskılayarak bireyin fiziksel sağlığını da olumsuz yönde etkileyebilir.
Testosteronun sinir sistemi üzerindeki düzenleyici etkisi azaldığında, bireyler daha fazla kaygı hissedebilir ve günlük yaşam olaylarına karşı aşırı tepki verebilir. Kaygı düzeyinin yükselmesi bireyin sosyal etkileşimlerden kaçınmasına, içe kapanmasına ve duygusal dengesizliğin artmasına yol açabilir. Bu süreçte bireylerin stres toleransı azalırken çevresel faktörlere karşı aşırı duyarlılık geliştirebilirler. Özellikle iş stresi, finansal baskılar veya ailevi sorunlar gibi dış etmenler IMS belirtilerini daha da kötüleştirebilir.
Erkeklerde depresyon kadınlardan farklı şekillerde ortaya çıkabilir; kadınlarda depresyon belirtileri daha çok içe dönüklük, hüzün ve isteksizlik şeklinde kendini gösterirken erkeklerde depresyon daha çok sinirlilik, huzursuzluk ve öfke patlamalarıyla kendini belli edebilir.[26] Bu nedenle IMS’yi teşhis etmek zor olabilir ve çoğu zaman göz ardı edilebilir.

Psikolojik ve Sosyal Faktörler
IMS'nin duygusal dengeyi nasıl bozduğunu anlamak için, psikolojik ve sosyal faktörlerin incelenmesi gerekmektedir.
Stres, Anksiyete ve Agresyonla İlişki
Stres, bu sendromun en belirgin tetikleyicilerinden biridir. Kronik stres hipotalamus-hipofiz-adrenal (HHA) aksı üzerinde doğrudan etkilidir ve kortizol seviyelerini artırarak bireyin duygusal durumunu olumsuz yönde etkileyebilir.
Anksiyete ile IMS arasındaki ilişki de dikkat çekicidir. Testosteron seviyelerinin düşmesiyle birlikte beynin limbik sistemi, özellikle amigdala daha duyarlı hale gelir ve bireyler duygusal tepkilerinde daha ani ve yoğun reaksiyonlar gösterebilirler. Dolayısıyla IMS'li bireylerde küçük stres faktörleri bile aşırı agresyon veya huzursuzluk yaratabilir.
Agresyon bu sendromun temel semptomlarından biri olup hormon seviyelerindeki dengesizlikler nedeniyle kontrol edilmesi zorlaşmaktadır. Özellikle düşük testosteron seviyelerine sahip bireylerde sinirlilik ve irritabilite daha sık görülmekte, bu da aile içi ve toplumsal ilişkileri olumsuz etkilemektedir. Agresif davranışların artmasının bir diğer sebebi ise bireylerin stres yönetimi konusunda yetersiz kalmaları ve duygusal regülasyon mekanizmalarının zayıflamasıdır.
Toplumsal Cinsiyet Rolleri ve IMS
Toplum erkekler için belirli roller ve beklentiler oluşturmuş, bu roller zaman içinde bireylerin psikolojik sağlığı üzerinde baskı unsuru haline gelmiştir. Geleneksel erkeklik normları erkeklerin duygusal zayıflık göstermelerini hoş karşılamamakta ve güçlü, dayanıklı bireyler olmalarını zorunlu kılmaktadır. Haliyle IMS semptomları, yaşayan erkeklerin yaşadıkları duygusal dalgalanmaları ifade etmelerini daha da zorlaştırmakta ve bu baskı sonucu bireyler, içe kapanma veya öfke patlamaları şeklinde tepki vermektedirler.
Özellikle aile içinde ve iş hayatında ataerkil sistemin erkeklere yüklediği sorumluluklar, IMS'nin tetiklenmesine neden olabilmektedir. Ekonomik belirsizlikler, işsizlik, yüksek performans beklentileri gibi faktörler erkeklerde yoğun stres yaratırken bu stresin yönetilememesi IMS belirtilerini artırmaktadır.
Erkeklerin duygusal ifadelerini bastırmaları, psikolojik destek arayışlarını da engellemektedir. Birçok erkek bu sendroma bağlı olarak yaşadıkları sorunları açıkça ifade etmekten kaçınmakta ve bu durum, semptomların daha da kronikleşmesine yol açmaktadır. Oysa ki bu sendromun tedavi edilmesi ve semptomların hafifletilmesi için psikolojik destek almak, stres yönetimi teknikleri geliştirmek ve duygusal farkındalık kazanmak oldukça önemlidir.
Toplumdaki erkek rolleri ve toplumsal cinsiyet normları IMS’nin ortaya çıkışını ve bireyler üzerindeki etkisini daha da artırmaktadır. Erkeklerin yaşadıkları duygusal dalgalanmaları bastırmak zorunda hissetmeleri, bu sendromun belirtilerini daha belirgin hale getirmektedir. Bu nedenle, erkeklerin duygusal sağlıklarını koruyabilmeleri için toplumsal farkındalık artırılmalı, psikolojik destek mekanizmalarına erişimleri kolaylaştırılmalı ve stres yönetimi konusunda bilinçlendirme çalışmaları yapılmalıdır.
IMS Üzerine Yapılmış Bilimsel Araştıma ve Tanı Koyma Yöntemleri
IMS tanısı genellikle bireyin klinik geçmişine ve hormonal seviyelerine dayanılarak konmaktadır. Testosteron ölçümleri semptomları belirlemek için kullanılan temel biyolojik göstergelerden biridir. Ayrıca bireylerin ruh hali değişimlerini ve agresyon seviyelerini değerlendiren psikometrik testler tanıda yardımcı olmaktadır.
IMS tedavisinde multidisipliner yaklaşımlar benimsenmektedir. Bazı tedavi yöntemleri şunlardır:
- İlaç Tedavisi: Testosteron replasman tedavisi, hormonal dengesizlikleri düzenleyerek IMS semptomlarını hafifletebilir.
- Psikoterapi: Bilişsel davranışçı terapi (CBT) gibi yöntemler, bireylerin öfke ve stres yönetimi konusunda becerilerini geliştirmelerine yardımcı olabilir.
- Beslenme ve Yaşam Tarzı Değişiklikleri: Sağlıklı beslenme, düzenli egzersiz ve yeterli uyku IMS semptomlarının hafifletilmesine katkı sağlayabilir.
Sonuç
Elde edilen bulgular testosteron seviyelerindeki değişimlerin IMS semptomları üzerinde etkili olabileceğini gösterse de bu sendromun yalnızca hormonal dalgalanmalarla açıklanamayacağı açıktır. Stres, toplumsal beklentiler ve bireysel psikolojik faktörler, IMS’nin ortaya çıkışında ve şiddetinde belirleyici rol oynamaktadır.
Mevcut literatür IMS’nin klinik olarak tanımlanmış bir sendrom olup olmadığı konusunda kesin bir görüş birliği sunmamaktadır. Fakat sendromun bireyin ruh sağlığı ve sosyal ilişkileri üzerindeki etkileri göz önüne alındığında konunun daha derinlemesine ele alınması gerekliliği ortaya çıkmaktadır. Özellikle bu sendromu biyolojik temelli bir durum olarak değerlendiren çalışmaların yanı sıra, bireyin psikososyal çevresini de dikkate alan araştırmalara duyulan ihtiyaç giderek artmaktadır. Bu doğrultuda Sinirli Erkek Sendromunun yalnızca bireysel düzeyde değil toplumsal ve kültürel bağlamda da ele alınarak incelenmesi sendromun daha iyi anlaşılmasına katkı sağlayacaktır.
Özellikle nörobiyolojik süreçler ile çevresel faktörler arasındaki etkileşimin daha iyi anlaşılması IMS’nin tanı ve tedavi süreçlerini geliştirmek açısından önemli olacaktır. Ayrıca IMS’ye yönelik bilinçlendirme çalışmalarının artırılması, erkeklerin ruh sağlığı özelinde yardım alma konusunda cesaretlendirilmesi ve psikososyal müdahale programlarının geliştirilmesi, sendromun bireysel ve toplumsal düzeyde yönetilmesine katkı sağlayacaktır. Bu bağlamda disiplinler arası çalışmaların teşvik edilmesi ve bireyin psikolojik, fizyolojik ve sosyal yönlerini bütüncül bir yaklaşımla ele alan araştırmaların sürdürülmesi büyük önem taşımaktadır.
Evrim Ağacı'nda tek bir hedefimiz var: Bilimsel gerçekleri en doğru, tarafsız ve kolay anlaşılır şekilde Türkiye'ye ulaştırmak. Ancak tahmin edebileceğiniz gibi Türkiye'de bilim anlatmak hiç kolay bir iş değil; hele ki bir yandan ekonomik bir hayatta kalma mücadelesi verirken...
O nedenle sizin desteklerinize ihtiyacımız var. Eğer yazılarımızı okuyanların %1'i bize bütçesinin elverdiği kadar destek olmayı seçseydi, bir daha tek bir reklam göstermeden Evrim Ağacı'nın bütün bilim iletişimi faaliyetlerini sürdürebilirdik. Bir düşünün: sadece %1'i...
O %1'i inşa etmemize yardım eder misiniz? Evrim Ağacı Premium üyesi olarak, ekibimizin size ve Türkiye'ye bilimi daha etkili ve profesyonel bir şekilde ulaştırmamızı mümkün kılmış olacaksınız. Ayrıca size olan minnetimizin bir ifadesi olarak, çok sayıda ayrıcalığa erişim sağlayacaksınız.
Makalelerimizin bilimsel gerçekleri doğru bir şekilde yansıtması için en üst düzey çabayı gösteriyoruz. Gözünüze doğru gelmeyen bir şey varsa, mümkünse güvenilir kaynaklarınızla birlikte bize ulaşın!
Bu makalemizle ilgili merak ettiğin bir şey mi var? Buraya tıklayarak sorabilirsin.
Soru & Cevap Platformuna Git- 1
- 1
- 0
- 0
- 0
- 0
- 0
- 0
- 0
- 0
- 0
- 0
- G. A. Lincoln. (2001). The Irritable Male Syndrome. Reproduction, Fertility and Development, sf: 567-576. doi: 10.1071/rd01077. | Arşiv Bağlantısı
- Dr. Berg. What Is Irritable Male Syndrome? Signs, Causes, And Remedies | Dr. Berg. (14 Aralık 2024). Alındığı Tarih: 28 Mart 2025. Alındığı Yer: Dr. Berg Nutritionals | Arşiv Bağlantısı
- J. Diamond. (2004). The Irritable Male Syndrome: Managing The Four Key Causes Of Depression And Aggression. ISBN: 9781579547981.
- The Indian Express. What Is Irritable Male Syndrome?. (22 Eylül 2023). Alındığı Tarih: 28 Mart 2025. Alındığı Yer: The Indian Express | Arşiv Bağlantısı
- T. Wellness. Not Just A Female Thing, Men Get Moody Too: Irritable Male Syndrome. (11 Eylül 2023). Alındığı Tarih: 28 Mart 2025. Alındığı Yer: thewellnesscorner | Arşiv Bağlantısı
- L. Poston. Can Men Have Periods? Understanding Irritable Male Syndrome (Ims). (19 Şubat 2022). Alındığı Tarih: 28 Mart 2025. Alındığı Yer: Invigor Medical | Arşiv Bağlantısı
- R. Kessler. 4. Irritable Male Syndrome | Atrain Education. Alındığı Tarih: 28 Mart 2025. Alındığı Yer: atrainceu | Arşiv Bağlantısı
- R. G. Insurance. Irritable Male Syndrome: Meaning, Causes & Solutions. Alındığı Tarih: 28 Mart 2025. Alındığı Yer: www.reliancegeneral.co.in | Arşiv Bağlantısı
- S. Jolly. Irritable Male Syndrome: Do Men Experience Menopause?. (3 Eylül 2023). Alındığı Tarih: 28 Mart 2025. Alındığı Yer: Science ABC | Arşiv Bağlantısı
- A. Amara. Irritable Male Syndrome. Alındığı Tarih: 28 Mart 2025. Alındığı Yer: Science 20 | Arşiv Bağlantısı
- M. Garikiparithi. Bel Marra Health. (20 Mart 2017). Alındığı Tarih: 28 Mart 2025. Alındığı Yer: ber marra health | Arşiv Bağlantısı
- H. C. What Is Irritable Male Syndrome? Understanding The Basics. (30 Ekim 2023). Alındığı Tarih: 28 Mart 2025. Alındığı Yer: BirthControl | Arşiv Bağlantısı
- Madison Integrative Medicine. Irritable Male Syndrome | Trt Madison Al | Madison Integrative Medicine. (10 Şubat 2025). Alındığı Tarih: 28 Mart 2025. Alındığı Yer: Madison Integrative Medicine | Arşiv Bağlantısı
- R. G. Insurance. Irritable Male Syndrome: Meaning, Causes & Solutions. Alındığı Tarih: 28 Mart 2025. Alındığı Yer: reliancegeneral | Arşiv Bağlantısı
- P. J. Diamond. 7 Things You Don’t Know About The Irritable Male Syndrome That Could Be Undermining Your Relationship | Pacesconnection. Alındığı Tarih: 28 Mart 2025. Alındığı Yer: PACEsConnection | Arşiv Bağlantısı
- S. Galla. Irritable Male Syndrome: Everything You Need To Know. (1 Aralık 2023). Alındığı Tarih: 28 Mart 2025. Alındığı Yer: MensGroup | Arşiv Bağlantısı
- K. LEE, et al. (2017). The Impact Of Long Working Hours On Psychosocial Stress Response Among White-Collar Workers. Industrial health, sf: 46-53. doi: 10.2486/indhealth.2015-0173. | Arşiv Bağlantısı
- M. Virtanen, et al. (2011). Long Working Hours And Symptoms Of Anxiety And Depression: A 5-Year Follow-Up Of The Whitehall Ii Study. Psychological Medicine, sf: 2485-2494. doi: 10.1017/S0033291711000171. | Arşiv Bağlantısı
- F. Tanji, et al. (2025). Psychosocial Factors And Andropause Symptoms Among Japanese Men: An Internet-Based Cross-Sectional Study. SAGE Publications. doi: 10.1177/15579883241312836. | Arşiv Bağlantısı
- M. Zitzmann. (2020). Testosterone, Mood, Behaviour And Quality Of Life. Wiley, sf: 1598-1605. doi: 10.1111/andr.12867. | Arşiv Bağlantısı
- E. Andersen, et al. (2024). Life Stress Influences The Relationship Between Sex Hormone Fluctuation And Affective Symptoms In Peripubertal Female Adolescents. Development and Psychopathology, sf: 821-833. doi: 10.1017/S095457942300010X. | Arşiv Bağlantısı
- C. H. Doering, et al. (2014). Negative Affect And Plasma Testosterone: A Longitudinal Human Study. Biopsychosocial Science and Medicine, sf: 484-491. doi: 10.1097/00006842-197511000-00003. | Arşiv Bağlantısı
- Harvard Health. Recognizing Depression In Men - Harvard Health Publications - Harvard Health. (7 Haziran 2011). Alındığı Tarih: 1 Mayıs 2025. Alındığı Yer: Harvard Health | Arşiv Bağlantısı
- whoint. Depressive Disorder (Depression). Alındığı Tarih: 1 Mayıs 2025. Alındığı Yer: whoint | Arşiv Bağlantısı
- ^ J. Diamond. (2005). The Irritable Male Syndrome. ISBN: 9781594862915.
- ^ S. Mohammadi, et al. (2023). Brain-Based Sex Differences In Depression: A Systematic Review Of Neuroimaging Studies. Springer Science and Business Media LLC, sf: 541-569. doi: 10.1007/s11682-023-00772-8. | Arşiv Bağlantısı
- ^ U. Aydogan, et al. (2012). Increased Frequency Of Anxiety, Depression, Quality Of Life And Sexual Life In Young Hypogonadotropic Hypogonadal Males And Impacts Of Testosterone Replacement Therapy On These Conditions. Endocrine Journal, sf: 1099-1105. doi: 10.1507/endocrj.EJ12-0134. | Arşiv Bağlantısı
- ^ R. Amiaz, et al. (2011). Testosterone And Depression In Men. Current Opinion in Endocrinology, Diabetes and Obesity, sf: 278-283. doi: 10.1097/MED.0b013e3282fc27eb. | Arşiv Bağlantısı
- ^ B. A. Bilsel, et al. (2022). Testosteron Hormonunun Duygusal, Bilişsel Ve Davranışsal Etkileri. İstanbul Gelişim Üniversitesi Sağlık Bilimleri Dergisi, sf: 292-301. doi: 10.38079/igusabder.1087451. | Arşiv Bağlantısı
- ^ Harvard Health. Testosterone, Aging, And The Mind - Harvard Health. (1 Ocak 2008). Alındığı Tarih: 21 Mayıs 2025. Alındığı Yer: Harvard Health | Arşiv Bağlantısı
- ^ I. Volman, et al. (2011). Endogenous Testosterone Modulates Prefrontal-Amygdala Connectivity During Social Emotional Behavior. Oxford University Press (OUP), sf: 2282-2290. doi: 10.1093/cercor/bhr001. | Arşiv Bağlantısı
- ^ N. Hayashi, et al. (2020). Social Withdrawal And Testosterone Levels In Early Adolescent Boys. Elsevier BV, sf: 104596. doi: 10.1016/j.psyneuen.2020.104596. | Arşiv Bağlantısı
- ^ F. A. Zarrouf, et al. (2009). Testosterone And Depression. Journal of Psychiatric Practice®, sf: 289-305. doi: 10.1097/01.pra.0000358315.88931.fc. | Arşiv Bağlantısı
- ^ K. HIROKAWA, et al. (2016). Moderating Effects Of Salivary Testosterone Levels On Associations Between Job Demand And Psychological Stress Response In Japanese Medical Workers. Industrial Health, sf: 194-203. doi: 10.2486/indhealth.2015-0113. | Arşiv Bağlantısı
Evrim Ağacı'na her ay sadece 1 kahve ısmarlayarak destek olmak ister misiniz?
Şu iki siteden birini kullanarak şimdi destek olabilirsiniz:
kreosus.com/evrimagaci | patreon.com/evrimagaci
Çıktı Bilgisi: Bu sayfa, Evrim Ağacı yazdırma aracı kullanılarak 23/05/2025 14:38:22 tarihinde oluşturulmuştur. Evrim Ağacı'ndaki içeriklerin tamamı, birden fazla editör tarafından, durmaksızın elden geçirilmekte, güncellenmekte ve geliştirilmektedir. Dolayısıyla bu çıktının alındığı tarihten sonra yapılan güncellemeleri görmek ve bu içeriğin en güncel halini okumak için lütfen şu adrese gidiniz: https://evrimagaci.org/s/20186
İçerik Kullanım İzinleri: Evrim Ağacı'ndaki yazılı içerikler orijinallerine hiçbir şekilde dokunulmadığı müddetçe izin alınmaksızın paylaşılabilir, kopyalanabilir, yapıştırılabilir, çoğaltılabilir, basılabilir, dağıtılabilir, yayılabilir, alıntılanabilir. Ancak bu içeriklerin hiçbiri izin alınmaksızın değiştirilemez ve değiştirilmiş halleri Evrim Ağacı'na aitmiş gibi sunulamaz. Benzer şekilde, içeriklerin hiçbiri, söz konusu içeriğin açıkça belirtilmiş yazarlarından ve Evrim Ağacı'ndan başkasına aitmiş gibi sunulamaz. Bu sayfa izin alınmaksızın düzenlenemez, Evrim Ağacı logosu, yazar/editör bilgileri ve içeriğin diğer kısımları izin alınmaksızın değiştirilemez veya kaldırılamaz.