Serotonin: Zevk mi Acı mı?
Filozof Alan Watts "Acıya daha duyarlı olmadan hazza daha duyarlı olamayız." sözüyle haklı olabilir. Endişeyi azaltıp mutluluğu arttırmayı amaçlayan SSRI ve MAOI kullanımı son 20 yılda %400 arttı. Ancak milyonlarca yıldır devam eden evrim kimi korkutucu hayvanların bağımsız bir şekilde serotonini ters bir etki yaratmak için kullandığına şahit oldu: Izdırap verici ağrı!
Serotoninimizin yüzde doksanı sindirim sistemimizin düzgün çalışmasını sağlar. Merkezi sinir sisteminde ise haz, memnuniyet ve hatta iştah ve uyku gibi geniş çaplı hislerden sorumludur. Antidepresanlar serotoninin ömrünü onu sistemden temizleyen enzimleri durdururarak (MAOI) ya da beyindeki sinapsislerin serotonin gerialımını engelleyerek (SSRI) uzatır. Sonuçlar genelde kişinin duygu durumunda iyi yönde önemli değişiklikler olarak kendini gösterir.
Böyle bir mutluluktan sorumlu olan maddenin aynı zamanda böylesine bir acı vermesi oldukça ironiktir. Serotoninin en küçük miktarlardaki enjeksiyonu bile nosiseptör olarak bilinen acı hisseden nöronların yanmasına sebep oluyor. Bu durum Yunanca "acı ötesi" anlamına gelen "hyperalgesia" olarak sonuçlanıyor.
Pek çok hayvanın serotonini savunma olarak kullanmasına şaşmamak gerek. Bir eşek arısının iğnesinin bu denli acı verici olmasının sebebi karmaşık yapılı zehrinin genellikle serotoninden oluşuyor olmasından kaynaklanıyor. Aynı durum bazı deniz kestanelerinde de geçerli.
Serotoninin omurgasızlar ve kimi omurgalıların zehirli kesiklerinin kimyasal cephaneliğindeki gelişimi New York'taki Amerikan Doğa Tarihi Müzesinden Dr. Mark Siddal tarafından "Poison: Sinister Species with Deadly Consequences" adlı kitabında detaylandırıldı.
"Ölüm takipçisi akrebi" olarak bilinen Leiurus quinquestriatus, Pakistan'dan Kuzey Amerika'ya kadar yayılıyor. Serotoninin yanında ölüm takipçisinin zehri agitoxin, karibdotoksin, klorotoksin, ve scyllatoksin içeren ölümcül bir karışımdan oluşuyor.
İnsanlar gezici ve muz örümceklerinden agresif davranışlarından dolayı korkuyor ve bunda da oldukça haklılar. Yüksek dozdaki serotonin onların en acılı örümcek ısırıklarından birine sahip olmasını sağlıyor. PhTx3 denilen başka bir zehir elemanı da acılı bir priapizme yol açabiliyor.
Mavi noktalı vatoz, Neotrygon kuhlii, zehrinin uzun süren acısını serotonin ve et sıvılaştırıcı enzimlere borçlu.
Gila canavarları olarak bilinen Heloderma suspectum, daha fazla acı verebilmek için alt çenelerinden serotonin fışkırtabilir. Diğer zehir bileşenleri ise şöyle: Hipotermiye yol açan helotermin ve 2. tip diyabet hastalarının ilaç olarak kullandığı exedin-4.
Hapalochlaena'nın 3 tehlikeli türü yanar döner görüntüsüyle tehlikeli bir güzellik yaratıyor. Mavi çemberli ahtopot ısırığı serotonin, triptamind, octopamin, tiramin, asetilkolin ve ölümcül dozda tetrodotoksinin tehlikeli bir karışımını içeriyor.
Teşekkür: Bu yazıyı çeviren Gizem Şentürk'e teşekkür ederiz.
İçeriklerimizin bilimsel gerçekleri doğru bir şekilde yansıtması için en üst düzey çabayı gösteriyoruz. Gözünüze doğru gelmeyen bir şey varsa, mümkünse güvenilir kaynaklarınızla birlikte bize ulaşın!
Bu içeriğimizle ilgili bir sorunuz mu var? Buraya tıklayarak sorabilirsiniz.
Soru & Cevap Platformuna Git- 5
- 3
- 1
- 1
- 1
- 1
- 1
- 0
- 0
- 0
- 0
- 0
- Çeviri Kaynağı: Iflscience | Arşiv Bağlantısı
Evrim Ağacı'na her ay sadece 1 kahve ısmarlayarak destek olmak ister misiniz?
Şu iki siteden birini kullanarak şimdi destek olabilirsiniz:
kreosus.com/evrimagaci | patreon.com/evrimagaci
Çıktı Bilgisi: Bu sayfa, Evrim Ağacı yazdırma aracı kullanılarak 18/12/2024 17:02:14 tarihinde oluşturulmuştur. Evrim Ağacı'ndaki içeriklerin tamamı, birden fazla editör tarafından, durmaksızın elden geçirilmekte, güncellenmekte ve geliştirilmektedir. Dolayısıyla bu çıktının alındığı tarihten sonra yapılan güncellemeleri görmek ve bu içeriğin en güncel halini okumak için lütfen şu adrese gidiniz: https://evrimagaci.org/s/2647
İçerik Kullanım İzinleri: Evrim Ağacı'ndaki yazılı içerikler orijinallerine hiçbir şekilde dokunulmadığı müddetçe izin alınmaksızın paylaşılabilir, kopyalanabilir, yapıştırılabilir, çoğaltılabilir, basılabilir, dağıtılabilir, yayılabilir, alıntılanabilir. Ancak bu içeriklerin hiçbiri izin alınmaksızın değiştirilemez ve değiştirilmiş halleri Evrim Ağacı'na aitmiş gibi sunulamaz. Benzer şekilde, içeriklerin hiçbiri, söz konusu içeriğin açıkça belirtilmiş yazarlarından ve Evrim Ağacı'ndan başkasına aitmiş gibi sunulamaz. Bu sayfa izin alınmaksızın düzenlenemez, Evrim Ağacı logosu, yazar/editör bilgileri ve içeriğin diğer kısımları izin alınmaksızın değiştirilemez veya kaldırılamaz.
This work is an exact translation of the article originally published in Iflscience. Evrim Ağacı is a popular science organization which seeks to increase scientific awareness and knowledge in Turkey, and this translation is a part of those efforts. If you are the author/owner of this article and if you choose it to be taken down, please contact us and we will immediately remove your content. Thank you for your cooperation and understanding.