Bir sonraki ay ne zaman yağmur yağacağını bilemiyorsak milyarlarca yıllık zaman dilimlerinde tahminlerde bulunmak imkânsız görünebilir. Ancak her şey hava durumu kadar kaotik değildir; hatta özellikle astrofizik ve kozmoloji alanlarında çok uzak geleceklere dair tahminler yapmak mümkündür. Örneğin Türkiye'de 2199 senesinin 2 Kasım'ını 3 Kasım'ına bağlayan gece bir tam Ay tutulması yaşanacağını bilmekteyiz; çünkü Ay, Güneş ve Dünya stabil, tahmin edilebilir yörüngelerde ufak sapmalarla hareket eden gök cisimleridir ve yerçekimi kanunları günümüzde iyi test edilmiş kanunlardır. Benzer şekilde bilinen astrofizik kurallarından faydalanarak, Evren genişledikçe Evren'in öteki tarafında yaşanma ihtimali bulunan olayları tahmin edebiliriz.
Astrofizik ile Evren'in nereye gittiğini modellemenin temel alındığı bu yaklaşım fiziksel eskatoloji (İng: "physical eschatology") olarak isimlendirilmektedir. Bu isim, gökbilimci Martin Rees tarafından verilmiştir. Temellerini teolojiden alan bu terimde "eskatoloji", dünyanın sonu gibi nihai konseptleri ifade etmektedir. "Fizik" kelimesi ise Freeman Dyson'un 1979 tarihli Açık Evrenlerde Fizik ve Biyoloji isimli makalesinden gelmektedir.[1] Bu makalede, uzak gelecekte Güneş'in ölümünden kimi galaksilerden yıldızların kopmasına kadar yaşamı tehdit edecek, gerçekleşmesi muhtemel ya da olası dış felaketler ele alınmaktadır.