Kitap Analizi: Kötülüğün Anatomisi: Empati ve Zalimliğin Kökenleri Üzerine
Kitap Hakkında
- Künye: Simon Baron-Cohen
- Çevirmen: Tuna Tezgel
- Kitabevi: Say Yayınları
- Sayfa Sayısı: 248
- İlk Baskı Yılı: 2018
- Satın Almak İçin: Amazon
Tanıtım
Sınırda kişilik bozukluğu, psikopati, narsisizm, otizm... Bu tanıların konduğu kişilerin ortak bir noktası var: empati eksikliği.
Empati eksikliğinin sebep olabileceği durumlar bazen son derece tehlikeli boyutlara ulaşabilmekte. Verilecek en iyi örnek Nazi "bilim insanları" olsa da, Columbine Lisesi Katliamı, Uganda’daki isyancı askerlerin anneleri çocuklarını öldürmeye zorlamaları gibi dünyanın her yerinden birçok vaka bu durumun ne gibi sonuçlara varabileceğini kanıtlıyor.
Kötülüğün Anatomisi, ödüllü psikolog Simon Baron-Cohen’in insan zalimliğine dair geliştirdiği beyin temelli yeni teoriyi ele alıyor. Sadece biyolojik değil, sosyal ve çevresel etmenlerin de empati erozyonuna neden olabileceğini öne süren Baron-Cohen kötülüğe, yani kendi deyişiyle empati eksikliğine dair süregelen fikirlere yeni bir bakış açısı sunarak literatüre oldukça nitelikli bir kaynak sağlıyor.
İnsanların en dehşet verici türlerine dair daha güçlü bir anlayış oluşturmamız için oldukça önemli bir adım. - Boston Globe
Kötülük kavramına yeni bir bakış açısı getiren basit ama oldukça ikna edici bir hipotez. - New York Times
Kitap İncelemesi
"Kötülük" veya "zalimlik" olarak betimlediğimiz insan davranışlarını bilimsel bir izahata kavuşturmak gibi bir gaye ile yola çıkmış, merak uyandırıcı bir kitap. Nasıl oluyor da başka birine/birilerine uç noktalarda acı çektirmek, işkence yapmak kolaylaşabiliyor? Simon Baron-Cohen’in, Kötülüğün Anatomisi adlı bu kitabında, tam bu noktada kullandığı kavram "nesne"dir. Yani asla duygusal bir bağ kurulamayacak ve empati yapılamayacak bir eşya gibi düşünmek... Otoriter bir "ben" modu, diğer insanları nesneleştirdiğinde, zalimlik için ortam hazır hale geliyor.
Cohen’in kullandığı önemli bir kavram daha mevcut: Empati erozyonu. Kitapta tüyler ürperten bir örnekte, Kenya’da bir hırsızın, bir kadının parmağındaki alyansı çalmak için, onun parmağını aniden kopardığı ve kaçtığı ifade edilmektedir. Olayın dehşet vericiliğini bir tarafa bırakmak zor olsa da, alyansı almak için parmağı hızlıca kesip kaçan kişinin ne hissettiğini veya hissetmediğini düşünelim. Kesilen parmağın yaratacağı acı, onun için hiçbir anlam ifade etmemektedir. İnsan neden bu kadar hissiz ve düşüncesiz olabilir diye soruyor Cohen ve cevap olarak da empati mekanizmalarının eksik çalışmasının bir sonucu olduğu yanıtını veriyor. Dolayısıyla suçun da bu empati devrelerindeki etkinlik azlığından kaynaklandığını ifade ediyor. Bu konuyu, daha fazla açalım.
Cohen, öncelikle empatiyi iki temel bileşene ayırıyor: farkına varmak ve karşılık vermek. Eğer empatik bir davranış varsa, mutlak suretle sorunun ne olduğunu anlamakla yetinilmemiş olması ve yardım gibi bir karşılık verilmesi de gerekli. Cohen, bireylerin empati yeterliliğini ölçen bir empati katsayısı (EQ) ölçeği geliştirmiş, toplumda bir normal dağılım eğrisi üzerinde düşük-orta-yüksek EQ’lar belirlemiş, dağılımın düşük ucundaki bireylerin zalimce davranışlar sergilediğini ifade etmiştir. EQ testinden yola çıkarak, 0'dan 6'ya kadar dağılan yedi farklı seviye ortaya koymuştur. Yani sıfır ucundan altı ucuna doğru gidildiğinde, diğerlerine kötülük yapma dolayısıyla suç işleme sıklığında da düşüş olacaktır. Cohen, altıncı seviyede bulunan kişilerin ise inanılmaz bir empati dürtüsüne sahip olduklarını ifade eder. Örneğin, bir psikoterapist olan Hannah’nın danışanlarının sorunlarını hızlıca kavrayabildiğini örnek verir.
- "Yeterince İyi", Yeterince İyidir: İşlerinizi Bitirmek İstiyorsanız, Mükemmelliyetçiliği Bir Kenara Bırakmalısınız!
- Temel İlişkilendirme Hatası: Bir Durumu Etkileyen Diğer Faktörleri Görmezden Gelirseniz, Hata Yaparsınız!
- Pasif-Agresif Davranış Nedir? Birinin Size Karşı Pasif-Agresif Davranış Sergilediğini Nasıl Anlarsınız?
Cohen, zihnimizde bir empati devresi olduğunu da ifade eder. Bunu, fMRI kayıtlı çalışmaları referans göstererek vurgular. Prefrontal korteks bölgeleri, temporal ve pariyetal bağlantılar ve tabii ki amigdala gibi birçok bölgede, empati davranışı sırasında etkinlik gözlenir. Bölgelerin etkinlik örüntüsü, birlikte işleme şeklinde gerçekleşir. Burada, suçluların yoğun olarak görüldüğü empatinin sıfır derecesinin özellikle vurgulanması gereklidir. Çünkü Cohen, üç tip zihinsel rahatsızlığın kesiştiği bir 0- (sıfır-negatif) empati derecesi belirlemiş ve bu insanların başkalarını nasıl nesneleştirdiğinin etkileyici bir resmini ortaya çıkarmıştır. Cohen, sıfır derecesini çok güzel tanımlar:
Başkalarında nasıl bir izlenim uyandırdığınız, onlarla nasıl etkileşim kuracağınız veya duygularını ve tepkilerini nasıl sezeceğiniz ile ilgili bir farkındalığınızın olmadığı anlamına gelir.
Sıfır empati yeteneği! Empati yeteneğine sahip insanlar, muhtemelen bu durumu tahayyül bile edemezler. Çünkü sosyal yaşamın bir sonucu olarak, diğerlerinin zihinleriyle, orada dönen türlü yargı, eleştiri, his vb. ile aşırı meşgulüz. Zihin Kuramı, bunun insana has bir şey olduğunu ifade etmektedir (burada, bunun aksi yönde kanıtlar olduğunu da not düşelim.) O halde, "empatisiz" olarak yorumlanan üç rahatsızlığa göz atalım.
Borderline (B-tipi)
Sınırda kişilik bozukluğu olarak ifade edilen Borderline, kitapta anne Carol üzerinden anlatılmıştır. Çocuklarına acımasızca bağırıp, kötü sözler söyleyen bir anne, çocuklarında yarattığı duygusal hırpalanmaya hiçbir şekilde kafa yormayıp, akşam arkadaşlarının yanına eğlenmeye gidiyor. Başkalarının neler hissettiğini ifade etse de aslında yaptığı sadece kendisine dair, tehdit olarak algıladığı niyetleri varsaymasıdır. Dolayısıyla empati devresi bozuktur. Öyle ki, şaka yapıldığında bunu bir saldırı olarak algılıyor. Kitapta, Carol ile ilişkili daha nice empati yoksunu davranış paterni anlatılmaktadır. Yapılan beyin görüntüleme çalışmalarında, kitapta önemle vurgulanan empati devrelerindeki yapılarda aktivasyonun az olduğu bildirilmiştir.
Aslında maddi destek istememizin nedeni çok basit: Çünkü Evrim Ağacı, bizim tek mesleğimiz, tek gelir kaynağımız. Birçoklarının aksine bizler, sosyal medyada gördüğünüz makale ve videolarımızı hobi olarak, mesleğimizden arta kalan zamanlarda yapmıyoruz. Dolayısıyla bu işi sürdürebilmek için gelir elde etmemiz gerekiyor.
Bunda elbette ki hiçbir sakınca yok; kimin, ne şartlar altında yayın yapmayı seçtiği büyük oranda bir tercih meselesi. Ne var ki biz, eğer ana mesleklerimizi icra edecek olursak (yani kendi mesleğimiz doğrultusunda bir iş sahibi olursak) Evrim Ağacı'na zaman ayıramayacağımızı, ayakta tutamayacağımızı biliyoruz. Çünkü az sonra detaylarını vereceğimiz üzere, Evrim Ağacı sosyal medyada denk geldiğiniz makale ve videolardan çok daha büyük, kapsamlı ve aşırı zaman alan bir bilim platformu projesi. Bu nedenle bizler, meslek olarak Evrim Ağacı'nı seçtik.
Eğer hem Evrim Ağacı'ndan hayatımızı idame ettirecek, mesleklerimizi bırakmayı en azından kısmen meşrulaştıracak ve mantıklı kılacak kadar bir gelir kaynağı elde edemezsek, mecburen Evrim Ağacı'nı bırakıp, kendi mesleklerimize döneceğiz. Ama bunu istemiyoruz ve bu nedenle didiniyoruz.
Psikopati (P-tipi)
Kişinin daima kendiyle meşgul olduğu, arzularının ne gerektiriyorsa yaptığı, Freudyen perspektiften egonun çöküş yaşadığı bir bozukluktur. Kitapta Paul adlı cinayet suçlusu üzerinden açıklanan bu rahatsızlıkta ahlaki, vicdani bir kırıntı bulmak imkansızdır. Kişi, haklı olduğu görüşünden ödün vermez. Bu "haklılığı" çerçevesinde, ötekine ne olduğuyla hiçbir zaman ilgilenmez. "Öldüğü için üzgün müsün?" sorusunu "Okuldaki çocuklar bana kabadayılık ettiklerinde üzgün müydüler?" şeklinde yanıtlıyor. Diğerinin ne yaşadığına dair herhangi bir his veya fikir söz konusu değil. B tipi kişilikte belirtildiği üzere bunda da beynin empati devrelerinde etkinlik azlığı bağlantılarda kısıtlılık bulunmaktadır. Fakat burada bir parantez açarak nörofizyolojik durumların tek bir neden olmadığının altı çizilerek vurgulanması gerekir. Tüm tipler, hatta tüm bilimsel izahatı gerektiren olgularda bir genler ile çevre (İng: "nature vs. nurture") birlikteliği ifade edilir. Ki kitapta da bu noktada Bowlby’nin Bağlanma Kuramı'nın da söylediği gibi erken dönem ebeveyn-çocuk ilişkilerinin kişilik üzerinde önemli bir faktör olduğu kanıtlarla sunulmuştur. Psikopati hakkında daha fazla bilgiyi buradan alabilirsiniz.
Narsizm (N-tipi)
Kitapta James üzerinden anlatılan bu bozuklukta kişi yine empatiden yoksundur. Her şeyde kendi durumunu ortaya koyan, dışarıya karşı yoğun eleştirel tutumlar sergileyen ve anlaşılmamadan şikâyet eden bir tavır belirgindir. James’in bir suçlu olup olmadığı kitapta belirtilmemiştir; fakat başka insanların duygularıyla ilgilenmemesi, onu tek başına potansiyel bir suçlu yapmasa da, ilişkiler bağlamında değerlendirildiğinde onu oldukça sorunlu bir insan olduğu söylenebilecektir. Ki Cohen, N-tiplerinin zalimce suçlar işlemediğini, ama kibirleri ve yoğun kendilik meşguliyeti nedeniyle onların empatik olmayan davranış örüntüleri barındırdığını vurgulamaktadır. Beyin görüntüleme çalışmalarında, diğer tiplerde olduğu gibi empati devrelerinde anormallikler izlenmiştir. Narsisizm hakkında daha fazla bilgiyi buradan alabilirsiniz.
Sonuç
Bunlar empatinin sıfır (yani hiç olmadığı) ve negatif (hem kişi hem de çevresi için olumsuzluk) olduğu alt başlıklardı. Dolayısıyla hukuki anlamda suç doğursun ya da doğurmasın, başkalarının hislerini hiçbir şekilde umursamayanlar; kötülük, zalimlik, saldırganlık yapmaya her zaman potansiyel olarak daha yatkınlardır.
Burada, empati yoksunluğunun suç konusunda tek belirleyici olmadığını vurgulayalım. Zira Cohen, sıfır-pozitif bir grup da ortaya koyar. Bunlar, otizm spektrum bozukluğu olanlar, bilhassa Asperger Sendromu'na sahip olan bireylerdir. Bu insanların da gerek sosyal davranışlarındaki empatik paternlerin olmayışı, gerekse de empatinin nörofizyolojik devrelerinin kısıtlı olması nedeniyle sıfır kategorisinde yer alırlar. Ancak kendisine ve başkasına bir zarar vermedikleri için, pozitiftirler. Özellikle Asperger Sendromu olan insanlar örüntü çözmede yetenekleri, yani beyinlerinin her şeyi sistemleştirmeye dayalı olan alt yapısı, onların yaşama tutunmalarında en büyük faktörlerden birisidir. Belirsizlik ve değişim konularında ürkek davranırlar. Bir sistem halinde açıklanabilen her şeyi, güven verici ve rahatlatıcı olarak görürler.
Sonuç itibariyle Cohen, kötülüğün/zalimliğin, bir olayın izahatını yapan kavramlar olmadığını ve olmaması gerektiğini ifade eder. Bunu yaparken, bilimsel bir açıklama ortaya koyar. Empatinin bir spektrumu vardır ve bu spektrumun sıfır noktasında yer alanlar, suça daha meyilli olurlar. Bu spektrumun genetik, nörofizyolojik, çevresel, hormonal birçok bileşeni vardır. Eğer sorunlar bu perspektiften ele alınırsa, müdahaleler (çeşitli tedaviler ve terapiler) yoluyla sonuç almak daha olası olacaktır. Onun sözleriyle:
Empati, dünyadaki en değerli kaynaktır.
İçeriklerimizin bilimsel gerçekleri doğru bir şekilde yansıtması için en üst düzey çabayı gösteriyoruz. Gözünüze doğru gelmeyen bir şey varsa, mümkünse güvenilir kaynaklarınızla birlikte bize ulaşın!
Bu içeriğimizle ilgili bir sorunuz mu var? Buraya tıklayarak sorabilirsiniz.
Soru & Cevap Platformuna Git- 10
- 6
- 3
- 2
- 2
- 1
- 1
- 1
- 0
- 0
- 0
- 0
Evrim Ağacı'na her ay sadece 1 kahve ısmarlayarak destek olmak ister misiniz?
Şu iki siteden birini kullanarak şimdi destek olabilirsiniz:
kreosus.com/evrimagaci | patreon.com/evrimagaci
Çıktı Bilgisi: Bu sayfa, Evrim Ağacı yazdırma aracı kullanılarak 21/12/2024 21:30:20 tarihinde oluşturulmuştur. Evrim Ağacı'ndaki içeriklerin tamamı, birden fazla editör tarafından, durmaksızın elden geçirilmekte, güncellenmekte ve geliştirilmektedir. Dolayısıyla bu çıktının alındığı tarihten sonra yapılan güncellemeleri görmek ve bu içeriğin en güncel halini okumak için lütfen şu adrese gidiniz: https://evrimagaci.org/s/10324
İçerik Kullanım İzinleri: Evrim Ağacı'ndaki yazılı içerikler orijinallerine hiçbir şekilde dokunulmadığı müddetçe izin alınmaksızın paylaşılabilir, kopyalanabilir, yapıştırılabilir, çoğaltılabilir, basılabilir, dağıtılabilir, yayılabilir, alıntılanabilir. Ancak bu içeriklerin hiçbiri izin alınmaksızın değiştirilemez ve değiştirilmiş halleri Evrim Ağacı'na aitmiş gibi sunulamaz. Benzer şekilde, içeriklerin hiçbiri, söz konusu içeriğin açıkça belirtilmiş yazarlarından ve Evrim Ağacı'ndan başkasına aitmiş gibi sunulamaz. Bu sayfa izin alınmaksızın düzenlenemez, Evrim Ağacı logosu, yazar/editör bilgileri ve içeriğin diğer kısımları izin alınmaksızın değiştirilemez veya kaldırılamaz.