Open AI'dan 12 günde 12 yenilik

Yapay zekâ dünyasında hız kesmeden yeniliklerle karşımıza çıkan OpenAI, 2024 yılının son günlerinde dikkat çekici bir kampanyayla adından söz ettirdi. ChatGPT’nin geliştiricisi olan şirket, “Noel’in 12 Günü” temasıyla 12 gün boyunca her gün bir yeniliğini tanıtarak hem yılbaşı ruhunu yaşattı hem de teknoloji dünyasına güçlü bir mesaj verdi. Bu yenilikler, kullanıcı deneyimini dönüştüren özelliklerden, profesyonel alanlarda çığır açacak geliştirmelere kadar uzanıyor. İşte OpenAI’nin 2025’e damga vuracak bu 12 yeniliği ve hayatımızda yaratacağı etkiler!

1. Gün: o1 & ChatGPT Pro

Bir süredir deneme sürümü sadece ücretli abonelere açık olan o1 sürümü artık herkes için erişime açıldı. Bu yeni sürüm, önceki deneme sürümüne göre çok daha gelişmiş bir deneyim sunuyor ve ChatGPT-4’ten daha iyi mantık yürütme yeteneklerine sahip. Milyonlarca kullanıcıya ulaşan ChatGPT’nin ücretli kullanıcısı olsanız bile, 200 dolarlık paketi satın almadan tüm özellikleri sınırsız kullanamıyorsunuz.

o1 deneme sürümü, o1 sürümü ve o1 Pro sürümü arasındaki farklara kısaca göz atalım. Amerika’da düzenlenen, uluslararası lise matematik olimpiyat sınavına giren ve bu sınavda ilk %5’lik dilime giren öğrencilere verilen başka bir sınavda, o1 deneme sürümü 100 üzerinden 50, o1 78 ve o1 Pro 86 puan aldı.

Rus yapımı “Codeforces” adlı kod yazma sınavı satranç benzeri bir ELO sıralaması kullanıyor. Bu sınavı alan diğer algoritmalara ve insanlara göre “ilk denemede başarı oranı” baz alındığında; o1 deneme sürümü 100 üzerinden 62, o1 89 ve o1 Pro 90 puan aldılar.

Son olarak yine Amerika'da GPQA adı verilen, KPSS tarzı bir test de uygulandı. Bu test, fizik, kimya ve biyoloji alanlarında doktora seviyesindeki konulardan oluşan 198 “Google-proof” soruya sahip. Yani bu sorular, basit bir internet aramasıyla bulunamayan, detaylı düşünme ve çözüm becerisi gerektiren sorular. Bu testte ilk seferde soruları çözebilme yetileri kıyaslandığında; o1 deneme sürümü %74, o1 %76 ve o1 Pro sürümü %79 oranında başarı gösterdi.

200 dolarlık Pro versiyonunu ABD’deki başarılı 4 akademisyene ücretsiz olarak vermişler. Bu akademisyenlerden biri de Marmara Üniversitesi mezunu olan ve yıllardır Amerika’da bağışıklık sistemi, yaşlanma ve kanser üzerine çalışmalar yapan Türk akademisyen Derya Unutmaz.

2. Gün: Reinforcement Fine-Tuning Research Program (Pekiştirmeli İnce Ayar Araştırma Programı)

OpenAI, uzmanlık gerektiren ve alana özgü görevlerde üstün performans gösterebilen modeller oluşturmak için Pekiştirmeli İnce Ayar Araştırma Programı’nı geliştirdi. Bu yeni model, özelleştirme tekniğiyle, yüksek muhakeme yeteneğine sahip o1 sürümünü kullanıcının kendi elindeki verilerle daha fazla eğiterek belirli bir alanda çok daha fazla uzmanlaşmasını ve görevlerdeki doğruluğunu artırmasını sağlıyor. Ancak bu modeli herkes kullanamıyor. Başvuru yapıp kabul almanız gerekiyor. Örneğin üniversitelerdeki araştırmacılar, akademisyenler ve Ar-Ge şirketleri başvurabiliyor. Bu kişiler, kendi çalışma alanlarındaki verileri ChatGPT’ye yükleyerek kendi alanlarına özgü çözümler üretebilen bir yapay zekâya sahip olabiliyorlar. Mesela akciğer röntgeni çeken bir hastane, elindeki binlerce röntgen filmini ve teşhis bilgilerini ChatGPT’ye yükleyerek, modelin röntgen görüntülerinden hastalık teşhisi yapmasına yönelik eğitim verebilir. Yalnızca sağlık değil, hukuk, sigorta, finans ve mühendislik gibi alanlarda da ChatGPT’yi eğitip ince ayar yapmak mümkün.

3. Gün: Sora

Benim favorim olan Sora, bir video üretme aracıdır. Yazıdan veya bir görselden video üreten bu yapay zekâ sayesinde istediğiniz videoyu metinle tarif edebilir veya bir görsel yükleyerek o görselin nasıl hareketlenmesini istediğinizi belirtebilirsiniz. Yapay zekâ ile reklam filmleri, müzik klipleri ve kısa filmler yapılmaya başlandı bile. Bu alanda çalışıyorsanız, birkaç ayınızı ayırıp bu modelle denemeler yapmaya başlamanızda fayda var çünkü yapay zekâ bu alanda çok hızlı bir meslek dönüşümünü başlattı. Milyon dolarlık prodüksiyon süreçlerini 200 dolara indirebilecek bir teknoloji, mesleğinizi icra etmek için gereken yetenekleri de değiştirecektir. Sora gibi pek çok başarılı yapay zekâ daha var ancak bunlardan daha sonraki bir videoda bahsedeceğim. Sora, henüz insan yüzüyle ilgili işlemlere yasal izin verilmediği için bazı kısıtlamalara sahip. Bu problemi nasıl aşabileceğinizi ve hangi diğer yöntemleri kullanabileceğinizi anlattığım sonraki videoyu kaçırmayın.

4. Gün: Canvas

Canvas, deneme sürümünden beri kullandığım bir özellik. ChatGPT içerisinde Word dokümanına benzer yeni bir pencere açılarak metninizi ya da kodlarınızı görebileceğiniz, fareyle seçtiğiniz alanlarda değişiklik yapabileceğiniz bir arayüz sağlıyor. Küçük kodlar yazmak, CV hazırlamak, makale yazmak, çeviri yapmak veya günlük tutmak gibi işlerinizi oldukça kolaylaştırıyor.

5. Gün: Apple Intelligence

iPhone’larda yüklü gelen Siri, iyi bir fikir olsa da çoğu kişi Siri’den memnun değil ve beklendiği kadar kullanılmıyor. Apple, oldukça başarılı bir ticari anlaşma yaparak bütün Apple ürünlerinde Siri yerine ChatGPT’yi kullanmak üzere OpenAI ile iş birliğine vardı. Şu anda satışta olan ürünlere gelecek bir güncellemeyle veya ileride çıkacak yeni ürünlere dâhil olarak bu özellik sunulacak. Bu durum, hem Apple hem de OpenAI için büyük bir fırsat; biz kullanıcılar içinse büyük kolaylıklar sağlayacak. Örneğin, on binlerce fotoğraf arasından aradığınız bir fotoğrafı bulmak çok zor olabilir. Artık telefonunuza sesli olarak “5-6 yıl önce, deniz kenarında mavi mayo ile çekildiğim fotoğrafımı bul” diyebileceksiniz. Hatta “2017 kışında falanca kişiyle çekilmiş bir fotoğrafım var mı?” şeklinde bir arama bile yapabilirsiniz. Daha da ileri giderek, iPhone’unuzun kamerasını açıp etrafınızdaki nesneler hakkında soru sorabilir, mesela tezgahtaki malzemelerden bir yemek tarifi isteyebilirsiniz. MacBook’unuzda açtığınız uzun bir PDF dokümanının özetini çıkarmasını isteyebilisiniz. Tüm bunlar, ChatGPT uygulamasına ayrı bir şekilde girmeye gerek olmadan, Apple masaüstü üzerinden Siri’yi kullanır gibi yapılabilecek. Kısacası ChatGPT, Apple ürünleri içinde kolayca ulaşılabilir olacak. Elbette kişisel bilgilerimizin ChatGPT’nin eğitimi için kullanılmasından ötürü mahremiyet endişeleri de var. Ancak sunulan kolaylıklar karşısında çoğumuz bu verileri paylaşmaya sıcak bakacağız.

6. Gün: Advanced Voice with Video & Santa Mode (Gelişmiş Ses ve Video + Noel Baba Modu)

ChatGPT artık kameradaki görüntüleri algılayıp sizinle iletişime girebiliyor. Kendi yaptığım denemelerde cevap verme hızı ve doğruluğu beni çok şaşırttı. Sanki karşımda bir arkadaşım varmış gibi kolay ve hoş bir sohbete daldık. Kamera görüntüsünü analiz ediyor ve sizinle gerçek bir insan gibi sohbet edebiliyor. “Noel Baba” modunda ise ChatGPT, Noel Baba gibi konuşuyor. Bize pek hitap etmiyor gibi görünse de Noel Baba’nın aslen Antalyalı olduğunu hatırlatmak isterim.

7. Projects in ChatGPT (Projeler)

Daha önce ChatGPT’yi kullananların bildiği üzere, önceki konuşmalara, sol taraftaki mesajlaşma geçmişinden tekrar erişilebiliyordu. Ancak bu liste, kullanım sırasına göre düzenlenmiş olduğundan eski konuşmaları bulmak neredeyse imkânsızdı. Şimdi ise “Projeler” özelliğiyle, farklı zamanlarda yapılan konuşmaları tek bir dosya altında toplama imkânı geldi. Böylece bir proje içinde gerekli olan Word, PDF ve Excel dosyalarınızı yükleyebilir, içeriklerindeki bilgileri ChatGPT’ye kullandırabilirsiniz. Örneğin satış ve pazarlama faaliyetleriniz için, müşteri bazında bir proje oluşturup e-posta, rapor, sunum gibi dokümanları hazırlayabilirsiniz. Üretim alanında çalışıyorsanız elinizdeki verileri ve tecrübeleri burada toplayıp gündelik işlerinizi ChatGPT’ye yaptırabilir, analiz zekâsından faydalanarak sorunlara çözüm arayabilirsiniz. Web sitesi veya yazılım geliştiriyorsanız, her bir işiniz için özelleştirilmiş bir “Proje” ile çalışmanız mümkün. Tüm bilgiler ve oluşturduğunuz dokümanlar bu tek proje altında yer alıyor.

8. Gün: Search (Arama Motoru)

Google’ın yerine geçmesi hedeflenen yeni bir arama motoru geliştirildi. Geleneksel arama motorları, internetteki bilgileri anahtar kelimeler üzerinden bulmayı amaçlıyor ve çoğu zaman reklamlar veya binlerce sonuç arasından bilgiyi manuel ayıklamak gerekiyor. ChatGPT ise anlık olarak internete bağlanarak onlarca siteyi bizim yerimize analiz ediyor ve istediğimiz bilgiyi birkaç cümle içinde özetliyor. Gereksiz bilgi, reklam veya binlerce seçenek yok; sadece aradığımız bilgi var. Ben şimdiden telefonumdaki Google arama barını kaldırıp yerine ChatGPT’yi koydum ve herkese de bunu tavsiye ederim.

9. Gün: Holiday Treats for Developers (Geliştiriciler İçin Yenilikler)

Kod ve yazılım geliştirme süreçlerinde ChatGPT’yi kullananlar için birkaç güncelleme var. Eğer bir yazılımcı değilseniz, bu yenilikler ilginizi çekmeyebilir. Yazılımcıysanız da ChatGPT’nin sitesine gidip detayları incelemeniz gerekir. Yazılımcı olmak da zaten bunu yapmayı gerektirir. Ben buna hızlıca değinip diğer yeniliğe geçiyorum.

10. Gün: 1-800-CHATGPT (ChatGPT WhatsApp Hattı)

Agora Bilim Pazarı

I Am a Cat (Natsume Sōseki)

I Am a Cat is a satirical novel written in 1905–1906 by Natsume Sōseki about Japanese society during the Meiji period (1868–1912); particularly, the uneasy mix of Western culture and Japanese traditions.

Sōseki’s title, Wagahai wa Neko de Aru, uses a very high-register phrasing more appropriate to a nobleman, conveying grandiloquence and self-importance. This is somewhat ironic, since the speaker, an anthropomorphized domestic cat, is a regular house cat of a teacher, and not of a high-ranking noble as the manner of speech suggests.

The book was first published in ten installments in the literary journal Hototogisu. At first, Sōseki intended only to write the short story that constitutes the first chapter of I Am a Cat.  However, Takahama Kyoshi, one of the editors of Hototogisu, persuaded Sōseki to serialize the work, which evolved stylistically as the installments progressed. Nearly all the chapters can stand alone as discrete works.

Warning: Unlike most of the books in our store, this book is in English.
Uyarı: Agora Bilim Pazarı’ndaki diğer birçok kitabın aksine, bu kitap İngilizcedir.

Devamını Göster

₺500.00

Satın Al Tüm Ürünler

Telefon rehberinize +1 800 242 84 78 numarasını ekleyip ismini ChatGPT olarak kaydedin. Artık WhatsApp üzerinden ChatGPT ile konuşabilirsiniz. Herhangi bir uygulama yüklemenize gerek yok; ChatGPT artık çok daha ulaşılabilir durumda. Microsoft daha önce benzer bir “Copilot” özelliği getirmişti. İkisini de ekledim ancak kullanıyor muyum? Hayır.

11. Gün: Work with Apps (Ekran Görüntüsü ile Çalışma)

ChatGPT’ye telefon veya bilgisayar ekranınızı gösterme izni verebilirsiniz. Bu sayede yapmak istediğiniz işlemi ekranınızı izleterek size yol göstermesini isteyebilirsiniz. Bir örnekle açıklayalım: Masaüstünde bir Word dokümanı açık olsun. Ekran paylaşımına izin verdiğinizde ChatGPT, dokümanı sizin gördüğünüz gibi görür ve o doküman hakkında soracağınız soruları yanıtlayabilir. Daha önce bu dokümanı kopyalayıp yapıştırmanız gerekiyordu ama şimdi ChatGPT, bir insan gibi ekranınızı görebiliyor. Ayrıca sesli komut alıp size sesli yanıt da verebiliyor. Örneğin bilgisayarınızda bir ayar değiştireceksiniz; ekranı izleyerek hangi menüye girip istediğiniz işlemi yapabileceğinizi anlatıyor. Windows’tan iMac’e ilk geçtiğimde bu özellik olsaydı keşke, diye düşünmeden edemiyorum.

12. Gün: o3 Preview (O3 deneme sürü)

Şu anda ChatGPT o1 sürümünü kullanabiliyoruz ve bunun için 20 dolar veya 200 dolarlık paketi satın almak gerekiyor. 12’nci yenilik olarak ise o3 modelinin deneme sürümünü tanıttılar. Neden o1’den sonra o2 değil de o3 diye soracak olursanız; İngiltere’de O2 isimli bir telekomünikasyon şirketi olduğu için bu isim hakkını kullanamadıklarını açıkladılar. Bu nedenle o2’yi atlayıp yeni modele o3 adını verdiler. O3 modeli, şu anda küçük bir araştırma grubu tarafından test ediliyor. ChatGPT’nin “söylediği” yasadışı içeriklerden OpenAI sorumlu tutulabildiği için yasa dışı bilgi paylaşılmaması adına çok kapsamlı testler yapılıyor. Pek çok hacker, rakip firma ve kullanıcı, yazılımın açığını bulmak için çabalıyor. Daha önce başka bir yapay zekânın 14 yaşındaki bir gençle “sevgili” olduğu ve genci intihara sürüklediği iddia edilmişti. Dolayısıyla yapay zekâ modellerinin kötüye kullanılma potansiyeli ciddi bir sorun oluşturuyor. Örneğin; yasa dışı yazılım geliştirme, silah ve uyuşturucu yapımı, dolandırıcılık, telif hakları ihlalleri, sahte haber yayma bunlardan bazıları. Güvenlik denemeleri bittikten sonra o3 modeli halka açılacak. Peki o3 modeli o1’den ne kadar daha iyi?

O1 modeli 2024 AIME (American Invitational Mathematics Examination) matematik sınavında 100 üzerinden 86 alırken yeni o3 modeli 97 aldı.

İnsanlarla yapay zekâ modellerini karşılaştıran SWE-verified (SoftWare Engineer) sınavında o1, 49 puan alırken o3, 72 puan aldı.

Codeforces sınavında o1 1900 ELO’ya, o3 ise 2700 ELO’ya ulaştı. Kıyaslamak gerekirse %4’lük dilime giren bir yazılım mühendisinin ELO’su 1900 civarındadır. Yani o1, %4’lük dilime girebilirken o3, %0,05’lik dilimde. O3 seviyesinde dünyada sadece 37 mühendis var.

Son olarak, doktora seviyesindeki mantık yürütme sınavında o1, 78 alırken o3 modeli 88 aldı.

Noel’in 12 Günü

“Noel’in 12 Günü” deyince genellikle Noel’den önceki 12 gün akla gelir ve aynı isimde popüler bir Noel şarkısı da mevcuttur. 12 sayısının derin bir tarihi ve dini arka planı var. Tarihsel olarak “Noel’in 12 Günü” 25 Aralık (Noel Günü) ile 6 Ocak (Epifani) arasındaki 12 günü ifade eder. Bu dönem, İsa’nın doğumunu takiben Üç Bilge Adam’ın ziyareti ve Mesih’in tüm insanlara tanıtılmasını kutlamayı amaçlar. Hristiyanlıkta da 12 havari, 12 İsrail kabilesi gibi örnekler nedeniyle bu sayı ilahi düzen ve bütünlüğü sembolize eder. Günümüzdeyse “Noel’in 12 Günü” daha çok modern kutlamalar, ticari geri sayımlar ve hediye verme ritüelleriyle ilişkilendiriliyor. OpenAI, bu kültür ve Noel kutlamasına atıf yaparak 12 gün boyunca 12 yeni özelliği tanıtarak hem Noel için bir geri sayım yapmış hem de insanlığa 12 yeni “hediye” sunmuş oldu. Bence 2025’e çok iyi bir giriş yaptılar.

OpenAI’nın en büyük rakibi Google da bu sürede boş durmadı elbette. Google’ın yapay zekâ çalışmaları bir sonraki konumuz olsun.

Bilim ve teknoloji ile kalın!