Çöp İthalatı

Ticaret dengesi, bir ülkenin GSYİH hesaplanmasında önemli bir faktördür. Toplamdan ihracat’tan, ithalat çıkarılır. Bu nedenle, ticaret fazlası arttıkça, bir ülkenin GSYİH'si da artar. Bununla ilgili daha önce detaylı bir içerik paylaşmıştım.

Verilere baktığımız zaman bazı sektörlerin lokomotif görevini yaptığını, bazılarının ise ciddi anlamda yük olduğunu görebiliyoruz. Özellikle yüksek teknoloji gerektiren ürünlerde, uzun bir zaman daha ithalatın ihracattan fazla olması beklenen bir durum.

Otomotiv, Elektrik teçhizat, Makine ve Gıda ürünleri, ithalata karşı ciddi bir üstünlük sağlıyor. Tekstil ve mobilya sektörümüz, ön safta ilerlemeye devam ediyor.

Elektronik, Kimyasal, Eczacılık ve Tarım ürünleri, dış ticaret açığını olumsuz yönde etkilemeye devam ediyor.

“Atığın toplanması, ıslahı ve bertarafı faaliyetleri; maddelerin geri kazanımı” ise yaklaşık 4.5 Milyar Usd’lik dış ticaret açığı oluşturuyor.

Çin'in 2018 yılında atık ithalatını yasaklama kararı, küresel çöp ticaretinde kaosa neden oldu. Başlangıçta, Çin'e giden atıkların çoğu diğer Asya ülkelerine gitti, ancak bu ülkelerin çoğu sınırlarını hızla kapattı.

Türkiye, yaklaşık yüzde 13 ile dünyanın en büyük plastik atık ithalatçısı. Türkiye'ye ihraç edilen plastik atıkların çoğu Avrupa Birliği'nden geliyor. 2020 OECD raporunda Türkiye, genel atık geri kazanım oranı açısından üye ülkeler arasında en kötü sırada yer aldı.

Türkiye’ye en çok plastik atık gönderen ülkeler, İngiltere, Belçika, Almanya, Hollanda ve Slovenya oldu. Bu ülkelerden her gün tırlar dolusu plastik atık Türkiye'ye geldi.

Sektörde plastiğin geri dönüştürüldüğü, tüm zararlarının yok edildiği ve güvenli olduğu yönünde bir algı yönetimi var. Ancak plastiğin hem üretimi hem de bertarafı sırasında açığa çıkan kimyasalları yok etmenin bir yolu yok.

Ne kadar temizlik yapılırsa yapılsın, doğadan asla kaybolmayan, hayvancılık ve tarım yapılan toprakları kirleten, anne karnındaki bebekleri etkileyebilecek ve nesilden nesile aktarılacak kadar güçlü kanserojen kalıntıları, Türkiye’nin besin zincirine eklenmeye devam ediyor.

Plastik çöp alanlarından toplanan toprak, kül, su ve tortu örnekleri hem Greenpeace Araştırma Laboratuvarları hem de bağımsız laboratuvarlar tarafından analiz edildi. Buna göre, çöplüklerden alınan numunelerde bulunan dioksin ve furan miktarı, kirlenmemiş topraktakinden 400.000 kat daha fazlaydı.

Greenpeace, analiz ettiği beş çöplük alanının Adana'nın verimli tarım, hayvancılık ve sulama alanları arasında olduğunu belirtti. Plastik atıkların yakılması sonucu oluşan ağır metaller ve dioksinler, toprağa, suya, havaya ve besin zincirine karışarak kansere neden olabilir, doğmamış çocuklar için toksik olabilir, tümörleri tetikleyebilir ve hormon ve bağışıklık sistemlerini etkileyebilir.

Atık ithalatı, doğamıza geri dönüşü olmayan zararlar veriyor. Bu nedenle bu konuda bir an önce adım atılması ve Avrupa'nın bundan sonra kendi atıklarından sorumlu olması gerekiyor.