Giordano Bruno gerçekten "bilim şehidi" miydi?
Giordano Bruno'yu ölüme götüren şey bilimsel görüşleri miydi?
1548-1600 yılları arasında yaşayan Giordano Bruno da 1473-1543 yılları arasında yaşayan Nicolaus Kopernik de Kilise öğretilerine karşı fikirler ileri sürmüştür. Ancak Kopernik devletin farklı kademelerinde görevler alıp fikirlerini rahatça ilan edebilirken, Giordano Bruno Kilise tarafından yakılarak öldürülmüştür.
Elbette ki Kopernik ile çok yakın bilimsel görüşleri savunduğu halde Bruno'yu ateşe götüren bazı sebepler vardı. Dolayısıyla bu iki zat arasındaki tezat, araştırılmaya değerdir.
Kısaca Kopernik
Aynı zamanda bir doktor olan Kopernik, Frombork Katedrali'ndeki dini cemaat ve halk için ücretsiz çalışmaktaydı. "Matematikçi" kimliğiyle para birimini iyileştirmek için görev üstlendi. Aldığı hukuk eğitimini psikoposluğun hizmetine sundu. Ayrıca Töton Şövalyeleri'nin işgali zamanında 1520 de Allenstein'daki bir kalenin komutasına atandı. Burada kenti işgalci güçlere karşı birkaç ay savundu.
Kopernik'in kilise ve halk ile arasını iyi tutması ona bazı avantajlar sağladı. Görüşlerinin kısa özetini içeren Commentariolus (ufak yorumlar) adını verdiği el yazmasını hazırladığında onu yayımlamak için pek de uğraşmış sayılmaz. Papalık sekreteri Johan Widmansadt bu el yazmasının sunumunu yaptı. Bu sunuma birkaç kardinalin yanı sıra Papa VII. Clement de katıldı. Katılımcı kardinallerden Nicholas von Schönberg Kopernik'e düşüncelerini acilen yayınlamasını söyleyen bir mektup yazdı. Bu mektup 1543'te basılan De Revelutionibus'un ön söz bölümüne eklendi.
Aslında kilise, 1600 yılından itibaren Kopernikçiliğe karşı çıktı. 1616 yılında ise De Revelutionibus'u yasaklı kitaplar listesine ekledi ve bu yasağın kalkması 1835 senesini buldu. Buna rağmen Kopernik'in ömrü boyunca düşüncelerini rahatça söyleyebilmesinin sebebi kiliseyi eleştirmemesinin yanında kilise, halk ve devlet için yaptığı yardımlardan dolayı kimsenin tepkisini çekmemesiydi.
Kısaca Bruno
1548'de Nola kasabasında doğan İtalyan filozof Bruno, 1562'de Dominikan tarikatına girerek ömür boyu taşıyacağı Giordano ismini aldı. Dominiken tarikatı dini amaçlarla kurulmuş, daha sonra felsefeye yönelmiş bir tarikattı.[1]
Bruno, Napoli Üniversitesi'ni bıraktıktan sonra Saint-Dominik manastırına girdi. Bu tarikata bağlı kalacağına ant içti. Burada 1565'ten 1576'ya kadar manastır hayatı sürdü. Bu yaşamı sırasında 1572'de teolojiden doktora yaptı ve papazlığa atandı.
Bu papazlığı esnasında ona teslis (üçleme) inancını inkar ettiği için 2 kere dava açıldı. 1576'da manastırdan kaçtı.
1578-79 yıllarında Cenevre'de dolaştı. Buradayken Antoine de La Faye isimli bir yüksek ilahiyat doktoruna saldıran bir çalışma yayınladı. Daha sonra tepki çekince özür dilemek yerine saldırılarına devam etti. Burada da Protestanlarla arası açıldı. Protestanlar onu aforoz etti.
Buradan Fransa'ya geçerek bazı yerlerde Sacrobosco'nun Sphaera'sı ve Aristo'nun Anima'sı üzerine dersler verdi. Kral III. Henry Sarbonne'da onun için bir kürsü açtırdı ve onu bazı dini törenlere katılmaktan bağışık yaptı.
Daha sonra 1854'te Kral'ın elçisi Michel De Castelnau ile birlikte İngiltere'ye gitti. Kraliçe Elizabeth ile tanıştı. Sonrasında Oxford Üniversitesi'ne giderek oradaki öğretim üyeleriyle tanışması sağlandı ama başı yine derde giricekti.[8]
Aslında maddi destek istememizin nedeni çok basit: Çünkü Evrim Ağacı, bizim tek mesleğimiz, tek gelir kaynağımız. Birçoklarının aksine bizler, sosyal medyada gördüğünüz makale ve videolarımızı hobi olarak, mesleğimizden arta kalan zamanlarda yapmıyoruz. Dolayısıyla bu işi sürdürebilmek için gelir elde etmemiz gerekiyor.
Bunda elbette ki hiçbir sakınca yok; kimin, ne şartlar altında yayın yapmayı seçtiği büyük oranda bir tercih meselesi. Ne var ki biz, eğer ana mesleklerimizi icra edecek olursak (yani kendi mesleğimiz doğrultusunda bir iş sahibi olursak) Evrim Ağacı'na zaman ayıramayacağımızı, ayakta tutamayacağımızı biliyoruz. Çünkü az sonra detaylarını vereceğimiz üzere, Evrim Ağacı sosyal medyada denk geldiğiniz makale ve videolardan çok daha büyük, kapsamlı ve aşırı zaman alan bir bilim platformu projesi. Bu nedenle bizler, meslek olarak Evrim Ağacı'nı seçtik.
Eğer hem Evrim Ağacı'ndan hayatımızı idame ettirecek, mesleklerimizi bırakmayı en azından kısmen meşrulaştıracak ve mantıklı kılacak kadar bir gelir kaynağı elde edemezsek, mecburen Evrim Ağacı'nı bırakıp, kendi mesleklerimize döneceğiz. Ama bunu istemiyoruz ve bu nedenle didiniyoruz.
Burada 4 tez yayınladı bu tezlerde Aristotales'e ve İtalyan matematikçi Fabrizio Mordente'ye bazı eleştirilerde bulundu. Özellikle hala hayatta olan Mordente'ye eleştiri yazması başına iş açmıştır. Mordente yakın zaman önce orantılı 8 köşeli pusulayı icat etmişti.
Bruno yazdığı tezde bu buluşun Aristo'nun sonsuz küçüklerin karşılaştırılamazlığı hipotezini çürüttüğünü ve atomik bir minimumun varlığını kanıtladığını iddia etti.
Buluşu faydalı bulsa da Mordente'ye ağır eleştiriler yapmıştı. Onun ne yaptığı hakkında en ufak bir fikri olmadığını söyleyerek onu ''muzaffer bir aptal'' olarak niteledi. Mordente ile alay ettikten sonra onun Latince bilmediğini bu yüzden gerçek bir bilim adamı olmadığını söyledi.
Bu eleştirileri Mordente'yi rahatsız etmişti. Onun tezlerinin bulabildiği kadar kopyasını bularak onları yok etti. Daha sonra şikayet etmek için 4. Guise Dükü Charles'tan destek aldı. Bruno'nun iğneleyici sözleri diğer öğretim üyelerini de rahatsız etmişti ki onlar da Bruno'yu eleştirmeye başladılar. Onu Marsilio Ficino'dan aşırma yapmakla suçladılar. Calvinciler onu aforoz etti. Paris'e dödüğünde ise Aristo'yu eleştirdiği için Fransız Katolikleriyle Şiddetli bir çatışma yaşandı Fransızlar da onu aforoz etti. ve Almanya'ya kaçmak zorunda kaldı.
Daha sonra Almanya'ya geldi. Burada bazı kitaplar yazdı. Bunlardan biri olan Küllerin Şöleni kitabından birazdan bahsedeceğiz.
Ne yazık ki Almanya'da da tutunamadı. Lutherciler onu aforoz etti.
İtalya'ya Dönüşü
Onun için en tehlikeli gözüken yer İtalya'ydı. Fransa'dan dönüşte İtalya'ya gelmek yerine Almanya'ya gitti. Çünkü İtalya onun için hala tehlikeliydi. Daha sonra yakalanıp hapse atılacağı yer olan İtalya'ya geri dönmesinin bazı sebepleri vardı. Gittiği her yerde aforoz ediliyor ve hayatı tehlikeye giriyordu ve sanırım artık Bruno bu kovalambaçtan bıkmıştı. Onun için tehlikeli olduğunu bile bile İtalya'ya gitti.
Tabii ki İtalya'ya dönüşünün özel başka bir sebebi daha vardı. Zuane Mocenigo isimli bir İtalyan soylusu, hafızasından etkilenerek onu bellek sanatı ve geometri dersleri vermesi için Venedik'e çağırmıştı.
Burada İtalya'ya çağırılması bir tuzak mıydı yoksa gerçekten iyi niyetli bir davet miydi bunu aydınlatacak belgelere sahip değiliz; ama İtalya'ya geldikten hemen sonra ihbar edilmeyip beklenişi, niyetin genel olarak iyi olduğuna işarettir.[2] Mocenigo mektubunda Bruno'nun sapkın teolojik görüşlerini ona da empoze etmeye çalıştığını yazıyordu.
Yargılanması ve Ölümü
Zuane Mocenigo, Engizisyon'a bazı mektuplar yazarak onu ihbar etmişti. Bu mektuplarında onun sapkın bir mezhep kurucusu ve zevk düşkünü bir büyücü olduğu yazılıyordu. Bu mektuplarında onun dini görüşlerinin üzerinde durulduğuna dikkat çekmek önemlidir. Mocenigo, mektubunda basit bir ihbarın dışında bazı nefret söylemlerinde bulunmuştu; bu da ikilinin anlaşamadıkları için ihbarın gerçekleştiğine işaret etmektedir. Mocenigo onu ihbar ettikten sonra, kaçamasın diye Bruno'yu evinin çatısına hapsetti.
Bruno, 26 Mayıs 1592'de burada yakalanarak Kutsal Daire'nin hapishanesine atıldı.
Önce Venedik sonra Roma zindanlarında 8 sene geçirdi. Bu süre boyunca yargılama devam etti. Yargılamanın uzamasının sebebi Kilise'nin ona karşı yaptığı görüşünden dönme konusundaki ısrarlarıydı. Bruno bir türlü tüm görüşlerinden dönmeyi kabul etmiyordu.[3]
En sonunda, Papa VIII. Clement onu tövbe etmeyen bir sapkın olarak ilan etti. 1600 yılında, 52 yaşındayken onu Campo de Fiori'ye götürerek dili tıkalı bir şekilde yakarak öldürdüler. Bruno'nun ölümünün ardından kilise Kopernikçi düşünceyi yasakladı. Ama bu yasaklama Bruno'nun bu sistemle bağlantılar kurması sebebiyle idi. Nihayetinde Kopernikçi düşünce Kilise'nin tepkisini çekti ve Kopernikçilik yasaklandı.[4]
Bruno'yu Ölüme Götüren Bilimsel Görüşleri miydi?
Napolyon'un kuvvetleri 1810'da Vatikan'a baskın yaptı ve resmi Papalık kayıtlarının çoğunu çaldılar. Bu yüzden Bruno'nun resmi ceza kağıdının tam nüshasına sahip değiliz.
Ama bize bu konuda çok önemli fikirler verebilecek kaynaklar var.
Bruno'yu yargılayanların başında gelen Kardinal Luzovico Madruzzo'nun sarayında yaşayan Alman Hümanist bilim adamı Gaspar Schoppe. Bruno'nun suçları Madruzzo'nun sarayında okunarak cezası belirlenmişti. Bruno'nun yakılışı yankı uyandıran bir olaydı ve tabii ki de Schoppe'nin dikkatini de çekmişti. Schoppe 17 Şubat 1600 yılında Latince bir mektup yazdı. Schoppe bu mektubu Bruno'nun suçsuz yere yakıldığı ve Engizisyonun acımasız olduğunu söyleyen insanlara olayın arka yüzünü göstermek için yazdığını söylüyor.
Schoppe'nin yazdığı mektuba göre;[5]
Bruno'nun ceza almasındaki sebeplerden bazıları şu görüşleriydi:
- Astrolojinin gerçek olduğu
- Tek bir ruhun iki bedende var olabileceği
- Şeytanın kurtuluşa ereceği
- Musa'nın bir sihirbaz olduğu ve sihri Mısırlılardan öğrendiği
- Elçilerin çoğunun sihirbaz olduğu
- Sadece Yahudilerin Adem ve Havva'dan geldiği, diğer insanların bir gün önce yaratılan başka bir çiftten geldiği
- Ruhların bir bedenden diğerine geçebileceği ve hatta gezegenleri dolaşabileceği
- Evrenin başlangıcı ve sonunun olmadığı ve her zaman var olduğu
- Tüm canlı ve cansızları kapsayan evrensel bir ruhun olduğu
- Yıldızlara ve gezegenlere yaşayan ruhlar tarafından can verildiği
- İsa'nın ilahi bir özelliği olmadığı, insanlarla alay eden seçkin bir sihirbaz olduğu
- İsa'nın çarmıha gerilmediği ve asılmayı hak etmiş olduğu
- Sihirin faydalı bir şey olduğu ve sihir yapmanın dinen bir suç teşkil etmediği
- Musa'nın kanunları kendi uydurduğu
- Kutsal yazıların bir masal olduğu
- Peygamberler ve havarilerin aşağılık insanlar olduğu
- Meryem'in bekareti konusunda kiliseye aykırı görüşe sahip olduğu
Schoppe, bunların kendi bildikleri olduğunu söylüyor.
Ayrıca bu mektupta Bruno'nun papaya da hakaret ettiğini söylemektedir.
Mektubunda şöyle yazıyor:
Londra'ya geldiğinde ''Muzaffer Canavar'' yani Papa hakkında ufak bir kitap yazdı.
Bruno, Lo Spaccio De la Bestia Trionfante (Muzaffer Canavarın Kovulması) isimli bir kitap yazdı. Schoppe'a göre Bruno'nun burada kastettiği Papa VIII. Clementti.
Yine Önemli belgelerden biri Roma Valisi'ne emanet edilen Bruno'nun cezasının bir kopyası. Burada şöyle bir cümle vardır:[6]
Çünkü sen Fra Giordano, Napoli Krallığı'ndaki Nolalı merhum Giovanni Bruno'nun oğlu, Aziz Dominik tarikatının sözde rahibi, yaklaşık 52 yaşında. 8 yıl önce Venedik'teki kutsal makama ihbar edildin
Ekmeğin ete dönüştüğünü söylemenin küfür olduğunu söylemen vs. sebeplerle
Transkripsiyon, yani ekmeğin şaraba dönüştüğü inancı kilisenin çok hassas davrandığı bir konudur.
Peki Bruno İsa'ya ve Peygamberlere hakaret ettiyse transkripsiyonu inkarı basit kalmaktadır, Neden önce transkripsiyonu saymışlar?
Bu kafamızı karıştırmasın. Kiliseninin 7 doktrininden birine inanmanın küfür olduğunu söylemek oldukça enteresan ve aykırı bir iddiadır.
Burada Bruno'nun suçunun zaten bilindiği varsayılarak uzun uzun açıklanmamıştır. Ama suçlarını saymaya ''ekmeğin ete dönüştüğünü inkar etmesi'' ile başlamışlar. bu bize bir fikir vermektedir.
Sonuç olarak Bruno'nun tamamen dine aykırı görüşlerinde ısrar ettiği için yakıldığı ortaya çıkmaktadır.
Ama Bruno'nun suçları arasında sayılan bilimsel denebilecek bir görüşü yok muydu?
Elbette ki vardı.
Bruno gezegenlerin sayısız çoklukta olduğunu söylemişti ve Schoppe' un yazdığı mektuba göre bu sözü de suçları arasındaydı.
Gezegenlerin sonsuz sayıda olduğunu söylemek kiliseye göre sapkınlık olarak kabul ediliyordu. Ama bazı tarihçiler bunu reddetmektedir. 2002' de Bruno araştırmacısı Leen Spruit bu sözün sapkınlık olarak kabul edilmediğini ama kilisenin hatalı bulduğunu söyledi.
Aslına bakılırsa bu sözü sapkınlıktı. Alberto Martinez'in Bruno'nun yargılanması hakkında yazdığı makalesine bakacak olursak onun bu sözünü 3 papa, 5 kilise babası ve 9 aziz kınamıştı.[7]
Schoppo, mektubunda Bruno'nun Latince olarak
Mundos esse İnnumerabiles
(Bu dünyalar sonsuzdur.)
dediğini yazmaktadır.
Yine de Bruno'nun gözlem yaparak böyle bir şeyi söylemediği açıktır. Çünkü dönem şartlarına göre Bruno'nun böyle bir şeyi gözlemlemesi imkansızdır. Ayrıca Bruno'nun görüşü ampirik temellere dayanmıyordu. Felsefi temelli ispatlanamayacak bir görüştü.[9]
Ayrıca tabii ki bu görüşü İsa'ya hakaret etmeye göre oldukça hafif bir suçtu.
Bruno, Kopernikçi gök sistemini savunduğu için yakılmadı mı?
Hayır, bu konuda hiçbir belge mevcut olmadığı gibi Bruno'nun ölümünden sonra Kopernikçiliğin yasaklanmasının da başka bir sebebi vardı. Kopernik sistemi kilisenin eski öğretilerine ters bir görüş de olsa kilise, yer merkezli sistemi dini bir öğreti olarak kabul etmemişti. Kopernikçi sistem her ne kadar Bruno'nun yargılanmasında etkili olmasa da, kilise artık kozmoloji ile uğraşmanın insanları saptırdığına inanıyordu- Sanırım bunda Bruno'nun gezegenlerin sonsuz olduğu, onları yaşayan ruhların yarattığı gibi söylemleri bunun sebebidir- Bu yüzden kilise eski öğretilerin aksine söylenen sözlere karşı ön yargılı davranmaya başladı.
Sonuç olarak; Bruno tabii ki yakılmayı hak etmemişti ama yakılmasının sebebi bilimsel görüşleri değildi. Yine de Bruno döneminin oldukça ilerisinde bir insandı.
- 1
- 0
- 0
- 0
- 0
- 0
- 0
- 0
- 0
- 0
- 0
- 0
- ^ S. Tekeli. (2011). Bilim Tarihine Giriş. ISBN: 9786051330822. sf: 108.
- ^ J. Gribbin. (2017). Bilim Tarihi. ISBN: 9786051068855. Yayınevi: Alfa Yayıncılık. sf: 21-32.
- ^ T. O'Neill. Does Giordano Bruno Deserve To Be Considered A Martyr In The Name Of Science?. Alındığı Tarih: 20 Aralık 2022. Alındığı Yer: Quora | Arşiv Bağlantısı
- ^ G. Bruno. (2004). Küllerin Şöleni. ISBN: 9789754067934. Yayınevi: Cem Yayınevi. sf: 5-124.
- ^ T. O'Neill. Giordano Bruno's Condemnation. (18 Mayıs 2017). Alındığı Tarih: 20 Aralık 2022. Alındığı Yer: History for Atheists | Arşiv Bağlantısı
- ^ S. User. Bruno’s Sentence. Alındığı Tarih: 20 Aralık 2022. Alındığı Yer: famous trials | Arşiv Bağlantısı
- ^ A. A. Martinez. (2016). Giordano Bruno And The Heresy Of Many Worlds. Annals of Science, sf: 345-374. doi: 10.1080/00033790.2016.1193627. | Arşiv Bağlantısı
- ^ Maya Bohnhof. Giordano Bruno: Another Martyr To Science? | Bahaiteachings.org. (22 Eylül 2016). Alındığı Tarih: 20 Aralık 2022. Alındığı Yer: BahaiTeachings | Arşiv Bağlantısı
- ^ Hank Campbell. Bruno Was A Martyr For Magic, Not Science. (27 Haziran 2013). Alındığı Tarih: 20 Aralık 2022. Alındığı Yer: Science 2.0 | Arşiv Bağlantısı
Evrim Ağacı'na her ay sadece 1 kahve ısmarlayarak destek olmak ister misiniz?
Şu iki siteden birini kullanarak şimdi destek olabilirsiniz:
kreosus.com/evrimagaci | patreon.com/evrimagaci
Çıktı Bilgisi: Bu sayfa, Evrim Ağacı yazdırma aracı kullanılarak 06/10/2024 20:13:12 tarihinde oluşturulmuştur. Evrim Ağacı'ndaki içeriklerin tamamı, birden fazla editör tarafından, durmaksızın elden geçirilmekte, güncellenmekte ve geliştirilmektedir. Dolayısıyla bu çıktının alındığı tarihten sonra yapılan güncellemeleri görmek ve bu içeriğin en güncel halini okumak için lütfen şu adrese gidiniz: https://evrimagaci.org/s/13636
İçerik Kullanım İzinleri: Evrim Ağacı'ndaki yazılı içerikler orijinallerine hiçbir şekilde dokunulmadığı müddetçe izin alınmaksızın paylaşılabilir, kopyalanabilir, yapıştırılabilir, çoğaltılabilir, basılabilir, dağıtılabilir, yayılabilir, alıntılanabilir. Ancak bu içeriklerin hiçbiri izin alınmaksızın değiştirilemez ve değiştirilmiş halleri Evrim Ağacı'na aitmiş gibi sunulamaz. Benzer şekilde, içeriklerin hiçbiri, söz konusu içeriğin açıkça belirtilmiş yazarlarından ve Evrim Ağacı'ndan başkasına aitmiş gibi sunulamaz. Bu sayfa izin alınmaksızın düzenlenemez, Evrim Ağacı logosu, yazar/editör bilgileri ve içeriğin diğer kısımları izin alınmaksızın değiştirilemez veya kaldırılamaz.