DOĞANIN İYİLEŞTİRİCİ GÜCÜ

İnsanı yoran ve enerjisini tüketen günlük yaşam aktivitelerinin yanı sıra doğanın insana bu denli iyi gelmesinin elbette bir nedeni vardır diyerekten bir araştırma yapmak istedim.

İnsanın doğayla uyumlu olması, doğadan gelmesi ve yine doğaya dönecek olması bilinci yaradılışın temelinden bu yana herkes tarafından bilinmekte ve kabul görmektedir. Birçok dini inanca göre bile insan topraktan yaratılmış ve toprağa dönecektir. Hal böyle iken, doğanın bizim üzerimizdeki olumlu etkilerini saymakla bitiremeyiz. Doğanın bize iyi gelmesinin nedeni tam olarak da bu nedendir. İnsanın doğayla uyumlu olması. Onu kabul etmesi ve o sayede var olmasıdır.

Doğanın insan üzerinde ilham kaynağı olduğu da aşikar ve herkes tarafından kabul gören bir etkendir. Doğa gözümüzün önünde kendisini yeniler. Bu da biz insanoğluna oldukça etkileyici ve büyüleyici gelir.Birçok yazarın doğa yürüyüşleri yaparak veyahut doğada oturarak ilham toplayıp eserlerini bu şekilde yazdığını biliriz. Mesela,

William Wordsworth ''Doğanın güzelliği insanın mutluluğudur.'' diyor.

Rachel Carson ''Doğanın güzelliği insanın güzelliğiyle eşdeğerdir.'' diyor.

William Shakespeare ''Doğa, insanın yüreğindeki güzelliği açığa çıkartır.'' diyor.

Henry David ise ''Doğa, her zaman cesaret ve ilham kaynağıdır.'' der.

Yani anlayacağınız yazarların bile doğadan ilham aldığını görürüz. Hal böyleyken doğayla daha fazla vakit geçirmek, doğayı sevmek, doğaya zarar vermemek ve doğayı korumak hepimizin en birinci vazifesi olmalıdır. Çünkü doğa yok olursa bizler de yok oluruz. Bir ülkenin doğaya verdiği önemle kendi insanına verdiği önem arasında bağlantı vardır.

İnsanı seven, doğayı sever. Doğayı koruyan, insanı korumuş olur.