Bencil Yönetimler: Uygarlığın İntihar Dürtüsü mü?

- Blog Yazısı
İnsanın kendi yaşamına son verme kapasitesi, onu tüm canlılar arasında benzersiz kılar. Bu trajik özgürlük, yalnızca bireysel bir kırılma değil; aynı zamanda yüksek düzeyde bir bilişsel bilinç göstergesidir. Ancak bu özellik yalnız bireyleri değil, uygarlıkları da kapsayan daha geniş bir çerçevede karşımıza çıkabilir. Eğer birey için intihar, baş edemediği yükleri sırtlanmamak için bir çıkışsa, insanlık için bu rolü bencil yönetimler üstleniyor olabilir mi?
İntiharın Evrimsel Psikolojisi:
Evrimsel psikolog C. A. Soper'in tezine göre, intihar bazı koşullarda adaptif bir stratejinin sapması olabilir. Birey, kendisini sosyal çevresi için yük olarak algıladığında, bilinçli bir biçimde yaşamdan çekilmeyi düşünebilir. Bu düşünce çoğunlukla hatalı bir değerlendirmedir ama evrimsel geçmişimizin “zarar vermeme, geridekileri koruma” dürtüsüyle bağlantılıdır.
Bugün tür olarak bir başka soruyla karşı karşıyayız:
Acaba toplumlar da kendi kendine zarar verici yönetim biçimlerini seçerek, uygarlığın fişini çekmeye mi hazırlanıyor?
Bencil Yönetimler: Evrimsel Kör Noktamız mı?
Bugünün dünyasında birçok yönetici kısa vadeli çıkarlar uğruna, gezegenin ve toplumların uzun vadeli sağlığını feda ediyor. İklim krizine göz yumulması, teknolojik tekelciliğin denetlenmemesi, kaynakların adaletsiz paylaşımı... Bunlar sadece politik hatalar değil; aynı zamanda evrimsel geçmişimizin tehlikeli yan ürünleri.
İnsanlar kriz anlarında güçlü görünen figürlere yönelir.
“Benim çıkarım” gibi yerel içgüdüler, “bizim kaderimiz” gibi küresel bakış açısını bastırabilir.
Korku, belirsizlik ve kaynak kıtlığı, bizi kolay çözümler sunan ama uzun vadede yıkıma götüren liderleri meşrulaştırmaya sevk eder.
Yani bencil liderlikler sadece bir yönetici sorunu değil; türümüzün bilişsel evrimindeki bir zaaf noktasının kolektif yansımasıdır.
Aslında maddi destek istememizin nedeni çok basit: Çünkü Evrim Ağacı, bizim tek mesleğimiz, tek gelir kaynağımız. Birçoklarının aksine bizler, sosyal medyada gördüğünüz makale ve videolarımızı hobi olarak, mesleğimizden arta kalan zamanlarda yapmıyoruz. Dolayısıyla bu işi sürdürebilmek için gelir elde etmemiz gerekiyor.
Bunda elbette ki hiçbir sakınca yok; kimin, ne şartlar altında yayın yapmayı seçtiği büyük oranda bir tercih meselesi. Ne var ki biz, eğer ana mesleklerimizi icra edecek olursak (yani kendi mesleğimiz doğrultusunda bir iş sahibi olursak) Evrim Ağacı'na zaman ayıramayacağımızı, ayakta tutamayacağımızı biliyoruz. Çünkü az sonra detaylarını vereceğimiz üzere, Evrim Ağacı sosyal medyada denk geldiğiniz makale ve videolardan çok daha büyük, kapsamlı ve aşırı zaman alan bir bilim platformu projesi. Bu nedenle bizler, meslek olarak Evrim Ağacı'nı seçtik.
Eğer hem Evrim Ağacı'ndan hayatımızı idame ettirecek, mesleklerimizi bırakmayı en azından kısmen meşrulaştıracak ve mantıklı kılacak kadar bir gelir kaynağı elde edemezsek, mecburen Evrim Ağacı'nı bırakıp, kendi mesleklerimize döneceğiz. Ama bunu istemiyoruz ve bu nedenle didiniyoruz.
Toplumsal İntiharın Eşiğinde miyiz?
İntihar, çoğunlukla geçici bir çaresizlik hâlinin kalıcı bir çözüme dönüştüğü dramatik bir karardır. Bu tanım, günümüz yönetimlerinin politikalarını düşündüğümüzde ne kadar da tanıdık:
Ekosistem çöküyor → ama kalkınma uğruna görmezden geliniyor.
Toplumlar yabancılaşıyor → ama siyaset kutuplaşmayı teşvik ediyor.
Gelecek belirsizleşiyor → ama yöneticiler geçmişi idealize ederek oy topluyor.
Bu tablo, uygarlığın bir varoluşsal tükenmişlik sendromuna sürüklendiğine işaret ediyor. Tıpkı depresyondaki birey gibi, insanlık da baş edemediği yükleri inkâr ederek kendini çıkışsız bir yola sokuyor.
Umut: Bilinç, Kendini Yeniden Kurabilir
Ancak insanlık yalnızca ölümle flört eden bir tür değil; aynı zamanda yeniden doğma yeteneğine sahip bir varlık. Bencil yönetimleri ortaya çıkaran koşullar aynı zamanda bu sistemleri dönüştürme kapasitesini de içinde barındırır.
Birey nasıl psikolojik yardım ve anlam arayışıyla intihardan dönebiliyorsa,
Toplumlar da kolektif bilinç, etik yönetişim ve dayanışma yoluyla uygarlık intiharının eşiğinden dönebilir.
Asıl soru şudur: İnsanlık, kendi intiharına tanıklık mı edecek, yoksa kendini yeniden inşa mı edecek?
Sonuç:
İntihar birey için ölümcül bir yalnızlık hâlidir. Bencil yönetimlerse uygarlığın yalnızlığını ve sahipsizliğini temsil eder. Tür olarak hayatta kalmak istiyorsak, yalnızca bireylerin değil, sistemlerin de kendini sorgulamasını ve iyileştirmesini mümkün kılacak mekanizmalar inşa etmeliyiz.
Çünkü türümüzün en kıymetli yeteneği, yalnızca düşünmek değil; düşüncesini dönüştürmektir.
Salih Atlı & ChatGPT (Bilge) işbirliğiyle hazırlanmıştır.
- 2
- 1
- 0
- 0
- 0
- 0
- 0
- 0
- 0
- 0
- 0
- 0
Evrim Ağacı'na her ay sadece 1 kahve ısmarlayarak destek olmak ister misiniz?
Şu iki siteden birini kullanarak şimdi destek olabilirsiniz:
kreosus.com/evrimagaci | patreon.com/evrimagaci
Çıktı Bilgisi: Bu sayfa, Evrim Ağacı yazdırma aracı kullanılarak 06/10/2025 20:46:45 tarihinde oluşturulmuştur. Evrim Ağacı'ndaki içeriklerin tamamı, birden fazla editör tarafından, durmaksızın elden geçirilmekte, güncellenmekte ve geliştirilmektedir. Dolayısıyla bu çıktının alındığı tarihten sonra yapılan güncellemeleri görmek ve bu içeriğin en güncel halini okumak için lütfen şu adrese gidiniz: https://evrimagaci.org/s/21150
İçerik Kullanım İzinleri: Evrim Ağacı'ndaki yazılı içerikler orijinallerine hiçbir şekilde dokunulmadığı müddetçe izin alınmaksızın paylaşılabilir, kopyalanabilir, yapıştırılabilir, çoğaltılabilir, basılabilir, dağıtılabilir, yayılabilir, alıntılanabilir. Ancak bu içeriklerin hiçbiri izin alınmaksızın değiştirilemez ve değiştirilmiş halleri Evrim Ağacı'na aitmiş gibi sunulamaz. Benzer şekilde, içeriklerin hiçbiri, söz konusu içeriğin açıkça belirtilmiş yazarlarından ve Evrim Ağacı'ndan başkasına aitmiş gibi sunulamaz. Bu sayfa izin alınmaksızın düzenlenemez, Evrim Ağacı logosu, yazar/editör bilgileri ve içeriğin diğer kısımları izin alınmaksızın değiştirilemez veya kaldırılamaz.