Keşfedin, Öğrenin ve Paylaşın
Evrim Ağacı'nda Aradığın Her Şeye Ulaşabilirsin!
Kafana takılan neler var?
Aklımdan Geçen
Komünite Seç
Aklımdan Geçen
Fark Ettim ki...
Bugün Öğrendim ki...
İşe Yarar İpucu
Bilim Haberleri
Hikaye Fikri
Video Konu Önerisi
Başlık
Kafana takılan neler var?
Gündem
Bağlantı
Ekle
Soru Sor
Stiller
Kurallar
Komünite Kuralları
Bu komünite, aklınızdan geçen düşünceleri Evrim Ağacı ailesiyle paylaşabilmeniz içindir. Yapacağınız paylaşımlar Evrim Ağacı'nın kurallarına tabidir. Ayrıca bu komünitenin ek kurallarına da uymanız gerekmektedir.
1
Bilim kimliğinizi önceleyin.
Evrim Ağacı bir bilim platformudur. Dolayısıyla aklınızdan geçen her şeyden ziyade, bilim veya yaşamla ilgili olabilecek düşüncelerinizle ilgileniyoruz.
2
Propaganda ve baskı amaçlı kullanmayın.
Herkesin aklından her şey geçebilir; fakat bu platformun amacı, insanların belli ideolojiler için propaganda yapmaları veya başkaları üzerinde baskı kurma amacıyla geliştirilmemiştir. Paylaştığınız fikirlerin değer kattığından emin olun.
3
Gerilim yaratmayın.
Gerilim, tersleme, tahrik, taciz, alay, dedikodu, trollük, vurdumduymazlık, duyarsızlık, ırkçılık, bağnazlık, nefret söylemi, azınlıklara saldırı, fanatizm, holiganlık, sloganlar yasaktır.
4
Değer katın; hassas konulardan ve öznel yoruma açık alanlardan uzak durun.
Bu komünitenin amacı okurlara hayatla ilgili keyifli farkındalıklar yaşatabilmektir. Din, politika, spor, aktüel konular gibi anlık tepkilere neden olabilecek konulardaki tespitlerden kaçının. Ayrıca aklınızdan geçenlerin Türkiye’deki bilim komünitesine değer katması beklenmektedir.
5
Cevap hakkı doğurmayın.
Aklınızdan geçenlerin bu platformda bulunmuyor olabilecek kişilere cevap hakkı doğurmadığından emin olun.
Size Özel
Makaleler
Çağrı Mert Bakırcı
Yazar 23 Eylül 2021 17 dk.

Beyin çipi, çoğunlukla felçli hastalarda uygulanmak üzere; oldukça küçük bir tasarıma sahip olan ve beyin yüzeyine yerleştirilen cihazlardır. Bu cihazlar sayesinde beyinde gerçekleştirilen aktivitelerin izlenmesi amaçlanır.

2016 yılında Elon Musk’ın kurduğu Neuralink şirketi ile birlikte sıklıkla konuşulmaya başlayan beyin çipleri aslında ilk defa gerçekleştirilmiş bir çalışma değildir. Aksine, 1960’lı yıllardan itibaren bu konuda yapılmış birçok çalışma bulunmaktadır. Bu konudaki ilk çalışmalar, beyindeki aktiviteleri takip edebilmek ve bunları belirli komutlara dönüştürebilmek için maymunlar üzerinde gerçekleştirildi. Günümüzde beyin çipleri ile ilgili yapılan çalışmalar genellikle 1970’li yılların başlarında ortaya çıkan "beyin-makine arayüzü" terimi ile anılmaktadır.

Bionluk Logo yazarlarınca hazırlandı.
95
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Tüm Reklamları Kapat
Burak Albayrak
Burak Albayrak
355.3K UP
Ekleyen 29 Ocak 2024 20 dk.

Fetal Alkol Sendromu, gebelik sırasında annenin alkol tüketiminin neden olduğu nadir bir malformasyon sendromudur. Prenatal ve/veya postnatal büyüme yetersizliği, minör yüz anomalilerinin benzersiz bir kümesi ve mikrosefali dahil olmak üzere ciddi merkezi sinir sistemi anormallikleri ve bilişsel ve davranışsal bozulma ile karakterizedir.

Hamilelik sırasında içki içen veya aşırı alkol alan kişilerin oranı 2012'den bu yana artmaktadır. Fetal Alkol Sendromu yaygın olarak gözden kaçmakta veya yanlış teşhis edilmekte, bu da etkilenen çocukların gerekli hizmetleri zamanında almasını engellemektedir.

31
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Mert Karagözoğlu
Çeviren 12 Temmuz 2024 58 dk.

Saha çalışması, antropolojinin en önemli uygulamalarından biridir ve diğer kültürleri yerel çevrelerinde gözlemleyerek çalışmak amacıyla uzak bölgelere seyahat etme geleneğinin takibinde ortaya çıkmıştır. Antropolojinin tüm alt alanlarında bilgi edinmek amacıyla belirli şekillerde saha çalışmaları yapılmaktadır; ancak yöntemler alandan alana farklılık gösterebilmektedir. Buna uygun olarak saha çalışmaları, günümüzde şehir antropolojisinde bir kimsenin memleketi, görsel veya dijital antropolojide internet, etnotarih veya müze antropolojisi bağlamında ise üniversite arşivleri ve müzelerde bulunan koleksiyonları da içerecek şekilde genişlemiştir.

Birçok insan, insanlık tarihinin geçmişine doğal bir hayranlık duymaktadır. Belki de bizlerden daha önce yaşamış insanların bıraktığı nesnelerde kendimizi görebilmemizden kaynaklanan bu hayranlık, geçmiş medeniyetlerin beşeri kültürel eserlerinde, tapınaklarında ve kalıntılarında kendini göstermekte; antik dönemde yaşamış insanların düşünce ve dünya görüşlerini aydınlattığımız bu yolculukta ilk adımı atmamızı sağlamakta; bazen karşımıza dev insanlar, ejderhalar ve hatta dünya dışı varlıkları içeren mitler çıkmaktadır. Bununla beraber, çağdaş arkeolojide insan geçmişini araştırmak için elbette daha az tahmine dayalı yöntemler kullanılmaktadır ve alanın temelini bilimsel yaklaşımlar ve teknikler oluşturur.

14
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Silinmiş Üye
Silinmiş Üye 4 gün önce
içtiği iki sert kahvenin sağladığı sahte enerjinin etkisini hızla kaybettiğini hissediyordu. batan güneşin yarattığı o hüzünlü ortam kafeinin gücünü yok ediyor diye düşündü. yaz artık yaşlanan bir aktör misali sahnelerden çekilmeye hazırlanırken sonbahar tıpkı bir ölü kaldırıcısı gibi rüzgarların arasına sinmiş bekliyordu.
0
0 Yorum
  • Şikayet Et
  • Mantık Hatası
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Nevzat Keskin
Seslendiren 14 saat önce 23:36
Meme ucu (İng: "nipple"), memenin yüzeyinde dışarı doğru çıkıntı yapan ve süt kanalları aracılığıyla bir dişinin sütünü dışarı salgılamasını sağlayan...
1
Çağrı Mert Bakırcı
Yazar 31 Ağustos 2011 20 dk.

Rüyaları anlamadan önce, "uyku" dediğimiz biyolojik olayın ne olduğunu, ne zaman, nasıl ve neden evrimleştiğini anlamamız gerekiyor. Bu yazı içinde o yazımıza bir miktar referans bulacaksınız; anlam bütünlüğü açısından öncelikle buradaki yazımızı okumanızı tavsiye ederiz.

Rüyalar, uykulardan söz edip de değinmeden geçemeyeceğimiz bir olgudur. Dolayısıyla bu konuda bazı temel bilgilere yer verip, konu hakkındaki bazı ilginç gerçeklerden bahsetmenin faydalı olacağını düşünüyoruz. Rüyalar öylesine ilgi çekici, öylesine ürkütücü ve öylesine etkilidir ki, insanlık tarihinde rüyalarla ilgili anlatı ve izlere Milattan Önce 3100’lü yıllarda Sümerlerde ve M.Ö. 2000’lerde Antik Mısır’da rastlayabiliyoruz. 

176
4
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Meltem Çetin Sever
Çeviren 25 Ağustos 2019 29 dk.

Görelilik! Bulunduğumuz çağı bundan daha iyi simgeleyen başka bir sözcük var mı? Artık hiçbir şeyin kesinliğinden emin olamıyoruz. Her şeye göreliliğin ışığında bakıyoruz. Görelilik, günden güne ucuz filozofların elinde oyuncak haline geliyor.

Savaş sonrası dünyamızda, meydan okunmamış herhangi bir standart kaldı mı? Değişmezliği veya kalıcılığı bir yerlerde sorgulanmamış; etiğin, ekonominin yahut hukukun mutlak olduğu bir sistem kaldı mı? Artık üçgenin iç açılarının toplamının 180 derece sayılmadığı, zaman kavramının anlamını yitirdiği, sonsuzun sonu olduğu ve sonlunun sonsuzlukta kaybolduğu bir dünyada, kalıcı değer, yahut tartışmasız doğru diye bir şey olabilir mi?

313
1
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Söz
Halis Gönül
Halis Gönül
117.0K UP
Alıntıyı Ekleyen 6 gün önce
Ne kadar zeki olursan ol, başkasının aptallığına karşı savunmasızsın.
Kaynak: Dönüşüm
14
0 Yorum
  • Şikayet Et
  • Mantık Hatası
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
İnceleme
Hüseyin Güngör
İnceleyen8 5 gün önce
Atatürk'ün hayatının özellikle de sinemada dramatik şekilde ele alınmasının eksikliğini hep vurgularım. Hatta bu eksikliği özellikle de @lordsinow kitap serisini okuduktan sonra hep ben kapatmayı hayal ederim. Zaten karakterleri daha dramatik şekilde ele alan kurgular 2010'dan geriye gitmez. Bunlardan dolayı bu yapımın haberi beni çok heyecanlandırmış ama izleyebilmem bugünü bulmuştur. Her şeyden önce Atatürk gibi bir karakteri sinemaya aktarmak gerçekten kolay değil ama elzem bir şeydir. Çok da dikkatli olunması gerekir. İzleyenin ise aslında öncesinde kendisini iyice anlamış olması önemlidir çünkü hayatındaki yoruma açık noktalar kurguya dökülürken yapılan yorumlamalar yanlış yönlendirmeye çok açık olacaktır. Diziyi izlemeden önce @lordsinow 'un film hakkındaki incelemesinin ilk kısımlarını okuduğumda da bunun yaşandığını anlamış olduğumu hatırlıyorum.

Filme gelindiğinde, etiket detaylara girmiyorum, filmin teknik ve prodüksiyon detayları gerçekten yeterli derecede güzel. O atmosferi hissediyorsunuz. Çekimlerde sıkan fazla zorlama teknikler yok. Oyunculuklar gerçekten şahane ve Aras gerçekten çok yakışmış. Corinne gibi diğer roller de aynı şekilde. Hikaye ve senaryo kısımları da çok güzel. Bir Türk'ün sık sık böyle ritüellere ihtiyacı varmış. Bana birçok noktada çok ilham oldu diyebilirim. İnsanların izlemesini teşvik etmek isterim. Kullanılan temalar, mesajlar, günümüzle paralel yorumlamalar çok isabetli. Yalnız özellikle karaktere yönelik bazı kişisel detaylar çok problemli. Bunu da zaten @lordsinow yazmış. Bazı yorumlamalar yanlış yönlendiriyor. Bunun bilincinde olmak lazım. Ayrıca Mustafa Kemal'i, ki kendisi gerçekten modern bir Türk peygamberidir, çok mitleştirdik. Biraz insansı görmek çok öğretici olacaktır. Bunu takdir ettim. Ama dramasının hala yeterli olmadığını düşünüyorum. Ayrıca nörofarklı olduğuna iyice emin oldum.
İnceleme Yaz
Sonra İzleyeceklerime Ekle
2
0 Yorum
  • Şikayet Et
  • Mantık Hatası
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Işın Altınkaya
Yazar 21 Şubat 2016 7 dk.

Theodosius Dobzhansky 1973’te yazdığı bir makalenin başlığını şöyle atmıştı: “Evrimin ışığı olmadan biyolojide hiçbir şeyin anlamı yoktur.” 

Evrim, bir doğa gerçeğidir. Evrim kuramı ise diğer bütün bilimsel kuramlar gibi, doğadaki mekanizmaların nasıl gerçekleştiğini açıklamaya çalışır. Biyolojinin temel taşlarından biri olan evrim konusundaki eğitim ülkemizde maalesef yetersiz durumda. Lise kitaplarında çok az bir yer tutan evrim teorisi, anlatılıp tartışılması gerekirken ne yazık ki kitaplardan çıkarılmaktadır. Haliyle evrimi anlamak için kişisel bir çaba gerekiyor. Evrim hakkında yüz binlerce makale yazıldı ve binlerce kitap basıldı, hakkında her yıl yüzlerce bilimsel konferans düzenleniyor, üzerinde bilim insanları birçok araştırma yürütüyor. Var olmuş en güçlü bilimsel teorilerden biri olan Evrim Teorisi, devasa bir bilim dalıdır. Haliyle evrimi öğrenmek için belki de yüzlerce makale ve kitap okumak, bu işe yıllarını vermek bile yeterli olmayacaktır. Fakat evrimi anlamak, evrimin bir doğa gerçeği olduğunu kavramak için doğru adımlarla hareket etmek önemlidir.

34
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Ufuk Derin
Ufuk Derin
3.2M UP
6 gün önce
Deprem gibi ciddi bir konunun televizyon ve sosyal medya şaklabanlığına indirgenmesi gerçekten acıtıyor ya. Sanki oyunda bir karakter ile bağ kurup onu seçmek gibi bir herkes deprem olasılığı ile alakasız siyasi analizleri, bilgili gözükmesi, kaç ay önce bir tahmini tutmuş gibi olmuştu, ne kadar havalı gözüküyor gibi faktörlere bakıp "depremcilik mezhebi" seçiyor.

Deprem, kahinlik işi de değildir, şov işi de değildir. Büyük İstanbul depreminin neden beklendiği belli. Deprem beklentileri hesaplanabilen şeyler. Hafife alınmayacak seviyede bir risk varken, tehlike çanları bir bir çalıyorken, daha 3 yıl önce yaşadıklarımız geçmemişken sosyal medyanın olayı sorumsuzca ve önünü arkasını düşünmeden "İstanbul'da 100 yıl deprem olmaz çünkü bak adam iki fay arasında barfiks çekiyor." veya "Şu partiye yönelik bilmem kaç yıl önceki analizlerine bak ha." gibi şaklabanlıklara çevirmesi insanı delirtiyor ya.

Hiç kimse de hangi veriye, hangi çalışmaya dayanarak konuşulduğunu bir kere olsun sormuyor. Herkes lambayı açmadığı yolda "Kime güveneceğiz ya?" diye geziyor. Sosyal medya, fikir kanseri gibi bir yer. Bu kanserin ilacı da doğru yapılan bilim iletişimi.
5
2 Yorum
  • Şikayet Et
  • Mantık Hatası
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Discord
Tüm Reklamları Kapat
Evrim Ağacı'na Destek Ol
Evrim Ağacı'ndan Mesaj

Evrim Ağacı üyeliği tamamen ücretsiz ve sitemizi çok daha etkili, interaktif ve keyifli bir şekilde kullanmanızı sağlayacak. Üye değilseniz, birkaç saniyede üyelik oluşturabilirsiniz! Üyeyseniz de giriş yapmanızı tavsiye ederiz.

Tüm Reklamları Kapat
Ufuk Derin
Ufuk Derin
3.2M UP
Aktaran 8 saat önce 4 dk.

Yaklaşık 400 milyon yıl önce omurgalılar denizlere hâlâ mahkumken balıkların karaya çıkmasını sağlayacak uzuvlar henüz evrimleşmemişti. da daha karaya çıkmamıştı. Scientific Reports dergisinde yayınlanan yeni bir çalışmada araştırmacılar, işte tam da bu zaman aralığında balıkların suyun ötesindeki hayatı merak edip karada yaşamayı test ettiklerine dair bilinen en eski fosil kanıtını keşfetti.[1] Bilgiler doğruysa bu keşif, balıkların sudan karaya geçişi ilk kez denemesini en az 10 milyon yıl daha geriye çekebilir. Zürih Üniversitesi'nden paleontolog Christian Klug, sahayı ziyaret edip yeni verileri inceledikten sonraki düşüncelerini şöyle anlatıyor:

Yeni fosiller, 2021 yılında Polonya'daki Świętokrzyskie Dağları’nda, Varşova'nın yaklaşık 190 kilometre güneyinde yapılan kazılar sırasında bulundu. Uzmanlar, dağların 410 milyon ila 393 milyon yıl önce sahil veya kıyı şeridi olduğunu belirtiyor. Araştırmacılar, bir zamanlar denizin olduğu alanda 240'tan fazla fosilleşmiş çukur, oyuk ve iz buldu. Ekip, bunların antik sürüngen balıklara ait olduğunu düşünüyor.

1
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Aslı Ece Koçak
Aslı Ece Koçak
146.6K UP
Yazar 12 Ağustos 2020 5 dk.

1959 yılında, teorik mikro makineler alanında çalışmalara yapan ünlü fizikçi Richard Feynman, Kaliforniya Teknoloji Enstitüsü’nün (CalTech) düzenlediği Amerikan Fizik Topluluğu konferansında “Aşağıda Çok Yer Var” başlıklı konuşmasında ilk defa nano boyuttan bahsetmiştir ve Feynman’in sözleri, nanoteknolojinin başlangıcı için ilk adımlar olarak kabul edilmiştir.

Bilim insanlarının bu konuşmadan sonra nano parçacıklara ilgisi artmış ve mikro ve nano ölçekte sentetik makineler, motorlar ve robotlar üzerine çalışmalara başlanmıştır.[7] 2016 yılındaki Nobel Kimya Ödülü, bu alanda ilk moleküler makinelerin bazılarını tasarlayan ve inşa eden üç öncü olan J.-P. Sauvage, J.F. Stoddard ve B.L. Feringa'yı onurlandırmıştır.[3]

34
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Meriç Öztürk Ve Eda Alparslan
Meriç Öztürk Ve Eda Alparslan Seslendiren 31 Ekim 46:02
Proteinlerimiz işlerini yapıyor da, kimse mi yardım etmiyor? Proteinleri vitaminler mi yönetiyor? Yoksa asıl oyuncular mineraller mi? Proteinlerin sırrını...
15
İnceleme
Cemgil Bilici
Cemgil Bilici
50.3K UP
İnceleyen10 3 gün önce
Marcus Aurelius’un bu kitabı bana göre insanın kendisi için oluşturmuş bir hatırlatıcı görevi üstleniyor. İmparator olmasına rağmen gücü, hırsı değil; sakinliği, erdemi ve doğaya uygun yaşamayı öğütlüyor. Hayatın geçiciliğini hatırlatıp, dertlere, kedere takılmamak gerektiğini vurguluyor. Kendine sürekli “daha iyi bir insan ol” diye sesleniyor. Bu yüzden kitap aslında bize değil, kendisine yazılmış bir iç konuşma gibi ama okurken bizlerin de çıkarması gereken dersler fazlasıyla mevcut olduğu için başucu kitaplarımdan bir tanesi oluyor.
9.8/10
(101 Kişi)
Puan Ver
İnceleme Yaz
Sonra Okuyacaklarıma Ekle
2
0 Yorum
  • Şikayet Et
  • Mantık Hatası
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Yaşam Ağacı Türü
Bahar Yüksel Çakmak
Türü Ekleyen 17 saat önce
Maltese terrier tüyleri yoğun, parlak, ipeksi ve ışıltılıdır, vücut boyunca kıvrımlar veya alt tüyler olmadan ağır bir şekilde düşer . Renk saf beyazdır, ancak soluk fildişi rengi veya açık kahverengi lekelere izin verilir.
0
Sude Taş
Sude Taş
1,058 UP
Üye 27 Aralık 2023 2 Cevap
5
  • Şikayet Et
  • Mantık Hatası
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Daha Fazla İçerik Göster
Keşfet
Ara
Yakında
Sohbet
Agora

Bize Ulaşın

ve seni takip ediyor

Göster

Şifremi unuttum Üyelik Aktivasyonu

Göster

Şifrenizi mi unuttunuz? Lütfen e-posta adresinizi giriniz. E-posta adresinize şifrenizi sıfırlamak için bir bağlantı gönderilecektir.

Geri dön

Eğer aktivasyon kodunu almadıysanız lütfen e-posta adresinizi giriniz. Üyeliğinizi aktive etmek için e-posta adresinize bir bağlantı gönderilecektir.

Geri dön

Close