Keşfedin, Öğrenin ve Paylaşın
Evrim Ağacı'nda Aradığın Her Şeye Ulaşabilirsin!
Bugün bilimseverlerle ne paylaşmak istersin?
Aklımdan Geçen
Komünite Seç
Aklımdan Geçen
Fark Ettim ki...
Bugün Öğrendim ki...
İşe Yarar İpucu
Bilim Haberleri
Hikaye Fikri
Video Konu Önerisi
Başlık
Bugün bilimseverlerle ne paylaşmak istersin?
Gündem
Bağlantı
Ekle
Soru Sor
Stiller
Kurallar
Komünite Kuralları
Bu komünite, aklınızdan geçen düşünceleri Evrim Ağacı ailesiyle paylaşabilmeniz içindir. Yapacağınız paylaşımlar Evrim Ağacı'nın kurallarına tabidir. Ayrıca bu komünitenin ek kurallarına da uymanız gerekmektedir.
1
Bilim kimliğinizi önceleyin.
Evrim Ağacı bir bilim platformudur. Dolayısıyla aklınızdan geçen her şeyden ziyade, bilim veya yaşamla ilgili olabilecek düşüncelerinizle ilgileniyoruz.
2
Propaganda ve baskı amaçlı kullanmayın.
Herkesin aklından her şey geçebilir; fakat bu platformun amacı, insanların belli ideolojiler için propaganda yapmaları veya başkaları üzerinde baskı kurma amacıyla geliştirilmemiştir. Paylaştığınız fikirlerin değer kattığından emin olun.
3
Gerilim yaratmayın.
Gerilim, tersleme, tahrik, taciz, alay, dedikodu, trollük, vurdumduymazlık, duyarsızlık, ırkçılık, bağnazlık, nefret söylemi, azınlıklara saldırı, fanatizm, holiganlık, sloganlar yasaktır.
4
Değer katın; hassas konulardan ve öznel yoruma açık alanlardan uzak durun.
Bu komünitenin amacı okurlara hayatla ilgili keyifli farkındalıklar yaşatabilmektir. Din, politika, spor, aktüel konular gibi anlık tepkilere neden olabilecek konulardaki tespitlerden kaçının. Ayrıca aklınızdan geçenlerin Türkiye’deki bilim komünitesine değer katması beklenmektedir.
5
Cevap hakkı doğurmayın.
Aklınızdan geçenlerin bu platformda bulunmuyor olabilecek kişilere cevap hakkı doğurmadığından emin olun.
Size Özel
Makaleler
Burak Albayrak
Ekleyen 11 Eylül 2022 28 dk.

Obsesif-Kompulsif Kişilik Bozukluğu, aşırı düzenlilik ve titizlik ihtiyacı ile kendini gösteren bir C kümesi kişilik bozukluğudur. Semptomlar genellikle kişi yetişkinliğe ulaştığında ortaya çıkar ve çeşitli durumlarda görülebilir. Obsesif-Kompulsif Kişilik Bozukluğu'nun nedeninin, genetik ve çevresel faktörlerin bir kombinasyonunu içerdiği düşünülmektedir.

Obsesif-Kompulsif Kişilik Bozukluğu, Obsesif-Kompulsif Bozukluktan (OKB) farklı bir bozukluktur. İki bozukluk arasındaki ilişki tartışmalıdır; bazı çalışmalar iki bozukluk arasında yüksek komorbidite oranları bulmuştur, ancak diğerleri çok az komorbidite göstermiştir. Her iki bozukluk da katı ve ritüel benzeri davranışlar gibi dış benzerlikleri paylaşabilir. Bu davranışlara yönelik tutumlar, herhangi bir bozukluktan etkilenen kişiler arasında farklılık gösterir.

95
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Tüm Reklamları Kapat
Burak Albayrak
Ekleyen 7 Şubat 2022 32 dk.

Kronik obstrüktif akciğer hastalığı (KOAH), önlenebilir ve tedavi edilebilir bir ilerleyici akciğer hastalığı türüdür. KOAH, uzun süreli solunum semptomları ve hava akımı kısıtlılığı ile karakterizedir.[1] Ana semptomlar, mukus üretebilen veya üretmeyen nefes darlığı ve öksürüktür.[1] KOAH, yürüme veya giyinme gibi günlük aktivitelerin zorlaşmasıyla giderek kötüleşir.[2]

KOAH'ın en yaygın iki durumu amfizem ve kronik bronşittir ve bunlar, iki klasik KOAH fenotipidir.[3] Amfizem, duvarları parçalanarak akciğer dokusunda kalıcı hasara neden olan genişlemiş hava boşlukları (alveoller) olarak tanımlanır. Kronik bronşit, iki yıl boyunca her yıl en az üç ay süren prodüktif öksürük olarak tanımlanır. Bu koşulların her ikisi de KOAH olarak sınıflandırılmadıklarında hava akımı sınırlaması olmaksızın mevcut olabilir. Amfizem, önemli sayıda insanda hava akımını sınırlayabilen ve hava akımı kısıtlaması olmaksızın var olabilen yapısal anormalliklerden sadece biridir.[4][5] Kronik bronşit her zaman hava akımı kısıtlılığına yol açmaz ancak sigara içen genç erişkinlerde KOAH gelişme riski yüksektir.[1] Geçmişte KOAH'ın birçok tanımı amfizem ve kronik bronşiti içeriyordu, ancak bunlar GOLD raporu tanımlarına hiçbir zaman dahil edilmedi.[1] Amfizem ve kronik bronşit, KOAH'ın baskın fenotipleri olmaya devam etmektedir, ancak bunlar arasında sıklıkla örtüşme vardır ve bir dizi başka fenotip de tanımlanmıştır.[3][6]

61
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Okan Ö. Cinemre
Okan Ö. Cinemre Seslendiren 1 Mayıs 2019 8:49
1880 yılında Berlin’de doğdum. Babam, ilahiyatçı ve öğretmendi. Hem ben, hem de ağabeyim Kurt, doğa bilimlerine çok meraklıydık. Özgürce karar verebildiğimiz...
29
Tüm Reklamları Kapat
Efil Saylam
Efil Saylam
126K UP
Yazar 1 ay önce 6 dk.

Aynalanmış Benlik Yanlış Tanımlaması (İng: "Mirrored-Self Misidentification", "MSM"), bireyin aynadaki yansımasını başka bir kişi olarak algıladığı nadir bir nörolojik bozukluktur. Bu durum, genellikle nörodejeneratif hastalıklarla ilişkili olup, bireyin kendini tanıma becerisinde bozulmaya yol açar. Sanrısal Yanlış Tanıma Sendromları (İng: "Delusional Misidentification Syndromes", "DMS") grubunda yer alan MSM, hastanın yanlış algılarının farkında olmaması ve düzeltmeye direnç göstermesi ile karakterizedir.

Bu bozukluk, özellikle Alzheimer ve diğer demans türlerinin ileri evrelerinde sıkça görülmekle birlikte, travmatik beyin hasarları ve bazı psikiyatrik durumlar sonucu da ortaya çıkabilir. Hastalar genellikle, kendi yansımalarının bir yabancıya ait olduğunu ve bu kişinin kendilerini takip ettiğini veya gözlemlediğini düşünürler. İlginç bir şekilde, MSM hastaları aynaların nasıl çalıştığını ve yansıma kavramını teorik olarak açıklayabilirler, ancak bu bilgi onların sanrılı inançlarını değiştirmeye yetmez.

25
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Çağrı Mert Bakırcı
Yazar 8 Mayıs 2014 42 dk.

Bilimle ve evrimle ilgili konularda iki argümanın sesi çok gür çıkar: İlki, bilimde "tesadüf" kavramına mutlak suretle yer olamayacağı iddiasıdır. Yani bazı insanlar, doğada hiçbir şeyin rastgele, tesadüfen, şans eseri olamayacağına inanır. Bu sanrı öylesine güçlüdür ki, bilimsel bir meselede bir olayın "şans eseri" o şekilde yaşandığı söylendiğinde, sanki bilimin sınırlarından çıkılmış da, imkansız bir olaydan bahsediliyormuş gibi tepkiler gösterirler. Bu, Evren'de her şeyin önceden belirlenmiş kurallara ve katı bir mutlakiyete dayalı olduğu görüşünün hatalı bir uzantısıdır. Buna az sonra döneceğiz.

Argümanlardan ikincisi ise, evrimin "tesadüflerle dolu" olduğu ve daha önemlisi, evrimsel biyolojinin her şeyi "tesadüfler" ile açıkladığıdır. Yani bu kişilere göre evrim, Evren'in başlangıcından tutun da, insanların kararlarına kadar her şeyin tesadüf eseri var olduğunu ileri sürmektedir. Halbuki sırf evrime özgü bir "tesadüf" tanımı yapmak ve diğer doğa yasalarından ayırmak büyük bir hatadır. Evrim, diğer doğa yasaları ne kadar tesadüfiyse o kadar tesadüfidir. Buna da az sonra döneceğiz.

164
1
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
0
  • Şikayet Et
  • Mantık Hatası
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
''Moment of Science'' T-Shirt

Bu t-shirt, kelime oyunları ve bilimi sevenler için tasarlandı! “Moment of Science” mesajıyla hem eğlenceli hem de düşündürücü bir ifade sunarken, %100 pamuklu yapısıyla gün boyu konfor sağlar. Kaliteli baskısı ve sade tasarımıyla her kombine uyum sağlayarak bilim tutkunlarının favorisi olmaya aday!

Bilgiler ve Uyarılar:

  1. Renk Bilgileri: Tişört beyaz ve siyah olarak üretilebilmektedir.
  2. Beden Bilgileri: Stokta kalan ürünlerimiz arasından dilediğiniz bedeni seçebilirsiniz. Tişörtlerle ilgili beden bilgisi almak ve ölçüleri öğrenmek için buraya tıklayınız.
  3. Cinsiyet Bilgileri: Bu ürünümüz unisex üretilmektedir ve her cinsiyete uygundur.
  4. Kargo Bilgileri: Bu ürün sipariş alındıktan sonraki 2 iş günü içinde postalanacaktır. Kargo yöntemimiz hakkında daha fazla bilgiyi buradan alabilirsiniz.
  5. Kumaş Bilgileri: Bu ürün %100 pamuktur.
  6. Yıkama/Ütü Bilgileri: Tişörtler üzerindeki görsellerin korunması için tişörtlerin ters yüz edilerek yıkanması ve ütülenmesi tavsiye edilir. Siyah tişörtlerin en fazla 30 derecede yıkanması gerekmektedir.
  7. İade/Değişiklik Bilgileri: Lütfen sipariş vermeden önce iade ve ürün değişikliği ile ilgili bilgilendirmemizi okuyunuz.
Devamını Göster
₺499.90
''Moment of Science'' T-Shirt
Cem Ergünay
Çeviren 1 gün önce 6 dk.

Büyük gıda şirketleri ve yatırımcılar, Ozempic ve diğer benzer kilo verme ilaçlarının milyonlarca insana ulaşmasını, Amerika'nın diyet endüstrisini altüst etmesini ve tüketicilerin nasıl besleneceği konusunda yeni sorular ortaya çıkarmasını sessizlikle izliyorlar.

Campbell Soup'tan Conagra Brands'e gıda üreticilerinin yöneticileri, ekiplerin tüketici davranışlarını değerlendirmeye ve bu davranışlara nasıl karşılık vereceklerine dair beyin fırtınası yapmaya başlamasıyla birlikte yatırımcılardan ilaçların potansiyel etkisi hakkında sorular almaya başladıklarını söyledi.

6
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Söz
Nail Hakan Saman
Alıntıyı Ekleyen 6 gün önce
Ne en güçlü olan tür hayatta kalır, ne de en zeki olan. Değişime en çok adapte olabilendir, hayatta kalan.
Kaynak: 50 Soruda Evrim
3
0 Yorum
  • Şikayet Et
  • Mantık Hatası
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Öne Çıkan İlanAraştırma Anketi
Mehmet Can Sevinçli
İlanı Ekleyen 14 saat önce ÇevrimiçiÜcretsiz8 Mayıs
Bu Oyuncu Kim? - Araştırma Anketi
08 Mayıs 2025 12:00 tarihinden 20 Mayıs 2025 16:15 tarihine kadar.

MOBA türü oyunlarda diğer oyunculara yönelik algımızın nasıl şekillendiğini incelemek amacıyla “Bu Oyuncu Kim?” isimli yaklaşık 5 dakika süren bir araştırma yürütüyorum.

  • 18 yaş ve üzeri olan
  • League of Legends (LoL) ve/veya Defense of the Ancients 2 (Dota 2) oynamış veya aktif olarak oynayan herkes katılabilir. 
     

Bağlantı adresi: https://www.psytoolkit.org/c/3.6.2/survey?s=GNeFv 

Destekleriniz için şimdiden teşekkür ederim.

Devamını Göster
2
0 Yorum
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
İnceleme
Silinmiş Üye
Silinmiş Üye İnceleyen 14 Ağustos 2023
Robert Oppenheimer'ın hayatını konu alan bu film , aslında hepimizin yaşadığı bir kişilik çatışmasını anlatıyor. Oppenheimer , karakter olarak naif , insanların eşitliğini ve mutluluğunu dileyen bir yapıda ; en azından filmdeki gerçek benliği bana göre bu. Biz , filmdeki Oppenheimer'ın en gerçek ve en şeffaf halini yaşlılık dönemlerinde görüyoruz. Kendisi ile yüzleşirken , toplum ile yüzleşirken , itiraflarda bulunurken , pişman olurken ve bir nebze de düzeltmeye çalışırken... Yaşlılık , bir nevi çocukluktaki saflığın kendini gösterdiği bir evre olabilir , herkes için geçerli değildir ; yine de filmdeki Oppenheimer için bunun geçerliliği var.
Gençlik dönemine gelecek olursak ; evrendeki yerini bulmaya çalışan , hayal gücü inanılmaz aktif bir insan görüyoruz ; ve o insanın tek ihtiyacı olan doğru kişileri , doğru mekanları bulmayı başarmak. Gençliğinin bir döneminde çok derin bir psikolojik ızdırap yaşıyor . Filmde bu durum, kısa ve başarılı bir şekilde aktarılmış.
Nihayet , toplumdaki gerçek rolünü , yani kuantum fiziğinde teorik uzmanlaşmayı bulduktan sonra daha pozitif , pek çok öğrencisi ile iyi geçinen bir akademisyen ve aynı zamanda iletişimde girişimci , kendi cinselliğini toplumsal ahlakın dışında bile olsa yaşayacak kadar barışık bir kişiliğe, hayatının bir evresinde sahip oluyor.
Ne zaman ki , ona atom bombası yapmak gibi çok büyük bir görev veriliyor , işte o zaman çatışmalar tekrar başlıyor. Bu kişi , kim olacak ? Gelecekteki saf ve şeffaf hali mi , gençliğinde karmaşalar yaşayan ızdıraplı zihni mi , yetişkinlikte elde ettiği özgüvenli ruhu mu , sorumlu bir ABD vatandaşının yapacakları mı , komünizme ilgi duyan zihni mi yoksa kendi milletinin soykırımını yüreğinde hisseden Yahudi kökeni mi ona yön verecek?
İşte "filmdeki Oppenheimer" ın kişilik çatışması...
Filmin bilimsel ve tarihsel önemini anlamak ile beraber ayrıca , siz kendi hayatınızdaki mikro geçişleri Robert Oppenheimer ile kıyaslayabilirsiniz. Hepimizin atom bombaları ve çatışmaları var, öyle değil mi? Bu çatışmanın anlaşılması toplumbilim açısından da çok değerli (Evrim Ağacı'nın film hakkındaki videosunun son 2 dakikasının toplumbilimsel bir yönü olduğunu ve bu hayati noktaya değindiğini yeni keşfettim. Çok teşekkür ederim.).
Lütfen filme gidin ve hiçbir biyografi bilgisi olmadan izleyin , size film her şeyi verecektir. Sonra da filmdeki Oppenheimer'dan gerçek Oppenheimer'a geçiş yapmak için Evrim Ağacı'nın film hakkındaki videosuna izleyin. Acaba iki Oppenheimer ne derece uyumlu? Filmdeki Oppenheimer'ın nihai vicdanı ile gerçek Oppenheimer'ın nihai vicdanı birbirini tam tutuyor mu? Son verdiğim karar , filmdeki Oppenheimer'a gerçeğinden daha fazla... ?
9.7/10
(617 Kişi)
Puan Ver
İnceleme Yaz
Sonra İzleyeceklerime Ekle
5
0 Yorum
  • Şikayet Et
  • Mantık Hatası
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Görkem Öge
Toprak Mühendisi 22 saat önce Sen de Cevap Ver

Güneşten Dünyaya gelen ışık ve enerjinin yaklaşık %29'u uzaya yansıyor. %23'ü atmosfer tarafından emiliyor ve yaklaşıl olarak da %48î yüzeye ulaşıyor. Bu bağlamda atmosfer, gelen ışığın yarısından fazlasının Dünyanın yüzeyine ulaşmasını engelliyor denebilir. Bu paralelde de evet, gölgenin tanımına uygun biçimde aslında Dünya, tamamen gölge altında demektir. Dünyaya gelen ışığın çoğunluğu, atmosfer tarafından gölgelenir.

Sorunuzu neye vurgu yaparak sorduğunuzu tam olarak anlayamadım ama Dünyadaki tüm canlılık ve yaşamsal dinamikler, geçmişteki yaşam şartları dahilinde evrimleştiği için mevcut durum bizler ve tüm canlılar için en uygun hâldir. Gelen bu enerji ve ışık miktarı artacak ya da azalacak olsa, bu değişimin hızına göre Dünyadaki canlılığın varlığı kolayca tehlikeye girebilir. Bu şartlar için evrimleştik ve ya böyle devam etmesini ya da bu durum değişecekse de evrimleşme hızının karşılayabileceği şekilde değişmesini ummalıyız. Aksi hâlde bu enerji rejimi, Dünyadaki yaşamın varlığını kolayca tehdit edebilecek kadar önemli.

Umarım açıklayıcı olmuştur.[1]

Tüm Reklamları Kapat

Kaynaklar

  1. B. Albayrak. Dünya'nın Enerji Bütçesi Nasıl Hesaplanır? Güneş, Dünya'yı Neden Kavurmuyor Ve İklim Krizi Gezegenimizi Nasıl Tehdit Ediyor? - Evrim Ağacı. (15 Ocak 2022). Alındığı Tarih: 7 Mayıs 2025. Alındığı Yer: Evrim Ağacı | Arşiv Bağlantısı
1
  • Şikayet Et
  • Mantık Hatası
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Tüm Reklamları Kapat
İnceleme
Evin Çiftçi
Evin Çiftçi
71K UP
İnceleyen 1 gün önce
İzlediğim diğer Christopher Nolon filmlerine göre Dunkirk daha az beğendim diyebilirim çünkü konuyu anlamam çok zor oldu, alıştığımı o Christopher Nolon filmlerine benzetemedim ama tabiki de anlattığı konu açısından kesinlikle izlenmelidir.
Savaş durumunu çok iyi yansıtmış, kendimi gerçekten yaşanan çaresizlik içinde buldum zaten filmin sonunda ki Tom Hardy ve mükemmel oyunculuğu iyi ki de izlemişim dedirtti. Christopher Nolon filmi olduğundan dolayı kötü bir yapım olmuş demek imkansız, herkesin izlemesi gerektiğini düşünüyorum
Film
9.5/10
(49 Kişi)
Puan Ver
İnceleme Yaz
Sonra İzleyeceklerime Ekle
3
0 Yorum
  • Şikayet Et
  • Mantık Hatası
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Güneş’teki Pikseller

Bir Güneş teleskobu ve hidrojen alfa filtresi ile elde edilmiş video karelerinden alınan bu iki panelde, Güneş diski üzerindeki dikkat çekici keskin ayrıntılar ve Güneş’in kenarındaki dev çıkıntılar görülüyor. Üstteki görsel 6 Haziran’da, alttaki ise 18 Haziran’da kaydedilmiştir. Çin’in Pekin kentinden alınan bu görüntüler, Uluslararası Uzay İstasyonu ve Çin’in yeni Tiangong Uzay İstasyonu‘nun Güneş’in önünden silüet halinde geçişini gösteriyor. Uluslararası Uzay İstasyonu alt panelde merkeze yakın konumda bulunuyor. Parlak aktif bölge AR2833’ün solunda ve büyük bir Güneş iplikçiğinin altında bulunan istasyon, Güneş diskini geçmekte. Çin uzay istasyonu, aktif bölge AR2827’in altında yer alıyor ve üst panelde merkezin sağında görülüyor. Daha küçük görülen istasyon, “+” ve “-” işaretlerinin birleşimine benziyor. Geçiş sırasındaki istasyon fotoğrafları, aynı ekipman ve aynı piksel ölçeği ile, Uluslararası Uzay İstasyonu 492 kilometre uzaklıktayken çekildi. Çin Uzay İstasyonu, kameradan 400 kilometre uzaklıktaydı.

26 Haziran 2021 Günün Astronomi Fotoğrafı (NASA APOD)

📸 Kaynaklar ve Katkıda Bulunanlar:
Görsel Kaynağı & Telif Hakkı: Wang Letian (Eyes at Night)
Çeviren: Seda Baştürk
Çeviri Editörü: Eda Alparslan

🔗 Tüm APOD içeriklerini görmek için:
https://evrimagaci.org/apod
1
  • Şikayet Et
  • Mantık Hatası
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Fatma Aşılı
3 gün önce
Hak eden hak ettiği cezayı almıyor.
2
0 Yorum
  • Şikayet Et
  • Mantık Hatası
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Can Yunus Yağız
Uyarlayan 31 Ekim 2021 16 dk.

Bugün, fizik yasalarının görmemize izin verdiği kadarıyla, her ne yöne bakarsanız bakın, gözlenebilir evrenin sınırları akıl almaz düzeyde, astronomik mesafelere kadar uzanıyor. Hatta sırf bundan yola çıkarak Evren'in sonsuz olduğunu bile düşünebilirsiniz - ve kim bilir, aslında gerçekten sonsuz olabilir de...

İşin aslını bir gün öğrenebilecek miyiz, bilmiyoruz. Bildiğimiz bir şey var: Evren, sıcak bir Büyük Patlama ile doğdu (yani zamansal bir başlangıcı var) ve Evren'de ışık hızı sonsuz değil. Bu iki gerçek, Evren'in sadece görebildiğimiz kadarıyla sınırlı olduğumuz anlamına geliyor.

45
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Evrim Ağacı'ndan Mesaj

Evrim Ağacı üyeliği tamamen ücretsiz ve sitemizi çok daha etkili, interaktif ve keyifli bir şekilde kullanmanızı sağlayacak. Üye değilseniz, birkaç saniyede üyelik oluşturabilirsiniz! Üyeyseniz de giriş yapmanızı tavsiye ederiz.

Eser
Mitek Papilio
Mitek Papilio
146K UP
Eseri Ekleyen 1 gün önce Kitap
Puan Ver
Kent Ormanı Evrimi Nasıl Yönlendiriyor
İnceleme Yaz
Sonra Okuyacaklarıma Ekle
Yaşam Ağacı Gözlemi
Ali Düzceli
Ali Düzceli
53K UP
Gözlemi Yapan 10 Şubat 2023 Türkiye, İstanbul
Üsküdar
3
0 Yorum
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Blog Yazısı
Poyraz Sinangil
Blog Yazarı 4 dk.

Dinozorların ve diğer hayvanların fosilleri genelde bütün halde korunmuş olarak bulunmuyor maalesef. Çünkü bazı parçalar fosilleşirken diğerleri zamanla çürüyüp gidiyor. Bazen bulunan fosiller bu yüzden aşırı kötü durumda olabiliyor. Bilim insanları da canlıları ellerinde ne varsa ona göre düşünüyorlar. Karşılaştırmalı anatomi gibi bilimler de soyu tükenmiş canlıların neye benzediklerini öğrenmemiz açısından aşırı önemli. Tabi bazen hatalar yapılıyor ve bilim insanları soyu tükenmiş canlıları normalde olduklarından apayrı bir şey gibi düşünüyor.

Therizinosaurus gerçekte çok tuhaf bir dinozor. Kendisi Therizinosauridae familyasının en büyük üyesidir. Geç Kretase'de Asya'da yaşamıştır. Therizinosauridae familyası theropodlar arasındadır. Buna rağmen bu familyadan gelen dinozorlar theropodların büyük çoğunluğu gibi etobur değil otoburdur. Therizinosaurus aynı zamanda sahip olduğu devasa tırnaklarla da bilinir. Ayrıca bu familyada sınıflandırılan her türün tüylü olduğu düşünülmekte.

18
  • Şikayet Et
  • Mantık Hatası
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Daha Fazla İçerik Göster

Bize Ulaşın

ve seni takip ediyor

Göster

Şifremi unuttum Üyelik Aktivasyonu

Göster

Şifrenizi mi unuttunuz? Lütfen e-posta adresinizi giriniz. E-posta adresinize şifrenizi sıfırlamak için bir bağlantı gönderilecektir.

Geri dön

Eğer aktivasyon kodunu almadıysanız lütfen e-posta adresinizi giriniz. Üyeliğinizi aktive etmek için e-posta adresinize bir bağlantı gönderilecektir.

Geri dön

Close