Keşfedin, Öğrenin ve Paylaşın
Evrim Ağacı'nda Aradığın Her Şeye Ulaşabilirsin!
Bugün bilimseverlerle ne paylaşmak istersin?
Aklımdan Geçen
Komünite Seç
Aklımdan Geçen
Fark Ettim ki...
Bugün Öğrendim ki...
İşe Yarar İpucu
Bilim Haberleri
Hikaye Fikri
Video Konu Önerisi
Başlık
Kafana takılan neler var?
Gündem
Bağlantı
Ekle
Soru Sor
Stiller
Kurallar
Komünite Kuralları
Bu komünite, aklınızdan geçen düşünceleri Evrim Ağacı ailesiyle paylaşabilmeniz içindir. Yapacağınız paylaşımlar Evrim Ağacı'nın kurallarına tabidir. Ayrıca bu komünitenin ek kurallarına da uymanız gerekmektedir.
1
Bilim kimliğinizi önceleyin.
Evrim Ağacı bir bilim platformudur. Dolayısıyla aklınızdan geçen her şeyden ziyade, bilim veya yaşamla ilgili olabilecek düşüncelerinizle ilgileniyoruz.
2
Propaganda ve baskı amaçlı kullanmayın.
Herkesin aklından her şey geçebilir; fakat bu platformun amacı, insanların belli ideolojiler için propaganda yapmaları veya başkaları üzerinde baskı kurma amacıyla geliştirilmemiştir. Paylaştığınız fikirlerin değer kattığından emin olun.
3
Gerilim yaratmayın.
Gerilim, tersleme, tahrik, taciz, alay, dedikodu, trollük, vurdumduymazlık, duyarsızlık, ırkçılık, bağnazlık, nefret söylemi, azınlıklara saldırı, fanatizm, holiganlık, sloganlar yasaktır.
4
Değer katın; hassas konulardan ve öznel yoruma açık alanlardan uzak durun.
Bu komünitenin amacı okurlara hayatla ilgili keyifli farkındalıklar yaşatabilmektir. Din, politika, spor, aktüel konular gibi anlık tepkilere neden olabilecek konulardaki tespitlerden kaçının. Ayrıca aklınızdan geçenlerin Türkiye’deki bilim komünitesine değer katması beklenmektedir.
5
Cevap hakkı doğurmayın.
Aklınızdan geçenlerin bu platformda bulunmuyor olabilecek kişilere cevap hakkı doğurmadığından emin olun.
Size Özel
Makaleler
Tüm Reklamları Kapat
İnceleme
Enes Soylu
Enes Soylu
16K UP
İnceleyen8 22 Mart
Roman, Fransız İhtilali' nden sonraki 20- 50 yıl arasında gelişiyor. Kahraman Dante biraz inatçı, sert ama özünde iyi niyetli birisi. Napolyon taraflı bir tutumu var gibi görünse de romanda net bir şekilde belirtilmiyor. Sadece işini yapan bir mürettebat kaptanı. Hain bir kumpasın içine düşüyor, ancak bu kumpas ileride, hayal edemeyeceği kadar yüksek konumlara çıkmasına vesile oluyor. Konumdan çok refahı, parası var ancak bu para, ona dönemin burjuvasında istediği baloya, akşam yemeğine, aile toplantısına katılmasında çok yardımcı oluyor. Hikayenin gidişatı gayet iyi, genel olarak sıkılmıyorsunuz ancak bazı olaylar bana çok ütopik geliyor. Sanki zengin bir kont değil de hayali bir Arap prensiymiş gibi hissettiriyor, sanki her an halısına binip uçacakmış gibi bir algı yaratıyor sizde. Kültür bakımından da size çok şey katıyor, o Fransa' da burjuva hayatı yaşamak çekici geliyor size. Ancak o dönemde yaşamayacak olsanız bile bu beyefendi ve hanımefendilerin bazı tavırları çok gülünç gelecek size. Su üstünde yürüyormuş gibi bir nezaket havaları var, yanlarına yoksul birisi gelse fare gözüyle bakacaklar, o kadar '' temizler'' yani. Hikayenin sonu bana çok trajik geldi, fazla beklentiye girdiğimden mi bilmiyorum. O kadar çabala, koştur, 20 yılını bir plan için harca, iğrenç insanlarla davan için muhabbet oluştur, ama ' sana aşık olan kadın' sözde kendine yediremediği için hayatını seninle devam ettirmekten vazgeçsin. Dante hapse atılınca olanların bir mantığı var; kadının psikolojisi zor durumda, bir yandan çirkef bir kuzeni var; kendisine aşık, Dante' nin babası da ölünce evleniveriyor kuzeniyle. Hem hayatı ve gelecekte ki çocuğu da garanti altında. Ama aşık olduğu adam 20 yıl sonra tekrar geliyor, onu tanımasan bile bir şey hissediyorsun, samimiyet kuruyorsun, kocan elaleme rezil oluyor, oğlun askere gidiyor, fakat sen birine muhtaç olmayı kendine yediremiyorsun. Öyle mi? Gerçekçi değil. Tabi bunu da anlamak lazım; romantizm yazarları sonuçta, asıl işleri drama yaratmak.
8.8/10
(13 Kişi)
Puan Ver
Hasan Âli Yücel Klasikler Dizisi CCCXXXII (332) - Fransızca Aslından Çeviren: Volkan Yalçıntoklu
İnceleme Yaz
Sonra Okuyacaklarıma Ekle
4
0 Yorum
  • Şikayet Et
  • Mantık Hatası
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Çağrı Mert Bakırcı
Çeviren 5 Aralık 2014 1 dk.

NASA'nın derin uzay yolculukları için hazırladığı bir astronot kapsülü, ilk denemelerini yapacak. İlk denemelerde insan bulunmayacak olan kapsül, fırlatılmak üzere Florida'nın atış pistinde son hazırlıklarını yapıyor. Aracın, insanların bugüne kadar hiç ayak basmadığı yerlere, Mars ve asteroitler gibi gök cisimlerine insanları ulaştırması hedefleniyor.

Orion, 21 günlük ön görevlerde 4 kişiyi alçak Dünya yörüngesinde taşıyacak. Bu yörünge, sadece 270 kilometre tepemizde dönmekte olan Uluslararası Uzay İstasyonu'nun yörüngesinden alçak olan bir yörünge. Kapsülün atmosfere geri giriş testleri, yeni ısı kalkanlarının 2200 santigrat dereceye varan sıcaklıklara dayanıp dayanamayacağını gösterecek. NASA'nın Kennedy Uzay Merkezi'nden Mark Geyer şöyle söylüyor:

15
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
İnceleme
Evin Çiftçi
Evin Çiftçi
72K UP
İnceleyen 1 gün önce
Tek kelimeyle mükemmel . Totaliter bir devletin anlatıldığı güzel izlemeye değer bir filmdir.
9.7/10
(118 Kişi)
Puan Ver
Hatırla, hatırla... 5 Kasım'ı hatırla...
Yönetmen: James McTeigue
İnceleme Yaz
Sonra İzleyeceklerime Ekle
5
0 Yorum
  • Şikayet Et
  • Mantık Hatası
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Mert Karagözoğlu
Çeviren 10 Haziran 1 sa.

Randy Haas, Peru'da bulunan And Dağları'nda 9 bin yıl önce ölmüş ve av malzemeleriyle gömülmüş bir insanın iskeletine rastlar. İskelet, genç bir kadına aittir ve beraberinde bazı sorular getirir; insanlık tarihi boyunca gerçekten yalnızca erkekler mi avlanmıştır?[1]

Daniel Miller, Brezilya, Kamerun, Şili, Çin, İrlanda, İtalya, Japonya, Doğu Kudüs ve Uganda dahil olmak üzere dünyanın birçok bölgesinde insanların akıllı telefonlarını nasıl kullandıklarını araştıran küresel bir araştırma ekibinin bir üyesidir. Araştırma, akıllı telefonların farklı kültürel bağlamlarda yerine getirdiği fonksiyonları aydınlatmayı hedeflemektedir. İrlanda'ya odaklanan Miller da akıllı telefonlarımızın bireysel bir avatara dönüştüğünü; telefonu kullanan kişinin sosyal kimliğinin ifade edilmesinde ve canlandırılmasında rol oynadığını öne sürer.[2]

28
1
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Ayşe Ege Palaz
Çeviren 6 gün önce 2 dk.

Girişimci Juan Enriquez, yaşama oldukça elverişsiz ortamlarda hayatta kalabileceğimiz ve hatta DNA manipülasyonu ile hafızalarımızı ele geçirip yönetebileceğimiz bir gelecekten bahsediyor!

İstediğimiz bedenleri tasarlayabileceğimiz bir Dünya düşünün. Bu Dünya'da, yanımızda yaşayacak hayvanları ve bitkileri de yaratabilir, canlandırabiliriz. Organizmaları değiştirebilir, onları istediğimiz gibi şekillendirebiliriz. Ve aslında gelecekten bahsetmiyoruz. Hatta bunun için hayal gücüne gerek yok, şu anda o dünyada yaşıyoruz.

23
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Ramazan Kurtulmuş
Yazar 28 Eylül 2022 3 dk.

Kinezyofobi, hareket etmeye bağlı olarak acı veya ağrı deneyimleme korkusudur. Daha spesifik olarak kineziyofobi (veya "hareket korkusu"), ağrılı bir yaralanmaya veya yeniden yaralanmaya karşı savunmasızlık hissine bağlı olarak, fiziksel bir hareketi gerçekleştirmek için aşırı ve irrasyonel bir korku hissetmeye verilen isimdir.

İnsanlarda kineziyofobinin neden geliştiğini anlamak için, öncelikle ağrıyı biraz daha yakından tanımamız gerekmektedir.

32
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Evrim Ağacı'ndan Mesaj

Bilim ve bilimseverler sıkıcı değildir! Evrim Ağacı Etkinlik Platformu'nu kullanarak bulunduğun şehirde veya internet üzerinde toplantılar, etkinlikler, buluşmalar düzenleyebilir, diğerlerinin düzenlediği etkinliklere katılabilirsin. Ayrıca eğer bilimle ilgili bir iş, staj, burs veya eğitim arıyorsan veya bu pozisyonları dolduracak bilimseverler, bilim insanları ve öğrenciler arıyorsan, Evrim Ağacı İlan Platformu'nu kullanarak Türkiye'deki ve Dünya'nın her yanındaki bilimseverlerin oluşturduğu ağa katılabilir, bu ağa güç katabilirsin!

Seda Baştürk
Seda Baştürk
194K UP
Çeviren 17 Şubat 2021
Bu sıradan bir Güneş sütunu değil. Bundan iki hafta önce ABD’de Rhode Island eyaleti, Providenc'ta, gün doğumundan hemen sonra penceresinden dışarıya bakan bir fotoğrafçı, şaşırtıcı bir manzara ile karşılaştı. Bu şaşkınlığın sebebi, üstteki Güneş sütunu idi. Ender olarak rastlanan Güneş sütunları, Güneş’ten yükselen ışınların tekli sütunlar oluşturmasıyla ortaya çıkıyor. Altıgen şekilli buz disklerinin, Dünya’nın atmosferine giren ışığı yansıtması ile oluştuğu bilinmektedir. Üstteki teğet yaylara ise, altıgen şekilli düşmekte olan buz tüplerinden kırılan Güneş ışığının sebep olduğu biliniyor. Bir Güneş sütununun, yukarıda teğet yaylarla birlikte görülmesi ise olağanüstü bir durumdur. Başlangıçta neler olup bittiğini anlamak için bazı analizler yapıldı. Önde gelen bir teori, bu Güneş sütununun da karmaşık ve alışılmadık bir biçimde düşmekte olan buz tüpleri nedeniyle oluştuğunu söylüyor. Fotoğrafçı hızlı düşünmeseydi ve hemen yakınında bulunan akıllı telefonundaki kamera olmasaydı, çok az kişi bu kadar nadir görülen bir doğa olayının tekrar görülebileceğine inanırdı.
4
0 Yorum
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Ece Müker
Ece Müker
505K UP
15 saat önce
Yeni bir uluslararası araştırma, Paris İklim Anlaşması’nın 1.5°C hedefinin kutup buzullarını korumak ve deniz seviyesindeki hızlı yükselişi önlemek için yetersiz olduğunu ortaya koydu. Bilim insanları, güvenli bir iklim sınırı olarak 1.0°C artışın daha uygun olabileceğini belirtiyor. Çalışma, geçmiş sıcak dönemlerden elde edilen veriler, mevcut buz kaybı ölçümleri ve gelecek projeksiyonlarını birleştirerek deniz seviyesinin önümüzdeki on yıllarda on yılda 20–30 cm artabileceğini gösteriyor.

Araştırmacılar, mevcut küresel ısınma hızının geçmiş jeolojik dönemlerle kıyaslanamayacak kadar hızlı olduğuna dikkat çekiyor. Buz tabakalarının yılda yaklaşık 370 milyar ton eridiği belirtilirken, model tahminlerinin bu değişimi olduğundan düşük yansıttığı vurgulanıyor.

Ayrıca, düşük enlemlerde deniz seviyesinin daha hızlı yükseldiği, bu nedenle Bangladeş, Vietnam ve Belize gibi bölgelerin ciddi risk altında olduğu aktarılıyor. Bilim insanları, sıcaklık artışı 1.5°C’yi geçse bile, uzun vadeli güvenli iklim hedeflerine ulaşmak için daha katı hedeflerin belirlenmesi gerektiğini söylüyor.

Bilim insanları, küresel ısınmanın artık geri döndürülemez eşiklere yaklaştığını ve siyasi çekişmelerin ötesinde acil bilimsel eylem gerektiğini vurguluyor.

Bu gönderi Evrim Ağacı tarafından öne çıkarılmıştır.
1
0 Yorum
  • Şikayet Et
  • Mantık Hatası
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Çağrı Mert Bakırcı
Yazar 28 Haziran 2011 31 dk.

Ekim-Kasım 2014 aylarında o kadar fazla ve o kadar kaliteli bilim kurgu filmleri çıktı ki, hepsine yetişip kapsamlı analizler yapmamız oldukça güç oluyor. Yıldızlararası (Interstellar) için yazdığımız detaylı analiz, sadece birkaç haftada binlerce defa paylaşıldı ve hatta StumbleUpon'da da karşımıza çıkan bir içerik haline geldi. Ancak Yıldızlararası'nın etkisine kapılıp, bilim kurgunun bir diğer önemli eserini es geçmemek gerekiyor: dilimize tuhaf bir şekilde Evrim olarak çevrilmiş olan, aslında "üstünlük, aşkınlık" anlamına gelen, orijinal adı Transcendence...

Yıldızlararası bizi Evren'in ve modern fiziğin sınırlarına götürürken, Transcendence bizleri beynimizin müthiş dünyasına çekiyor, nanoteknolojiden gücünü alan yapay zekanın gelecekte ne seviyeye gelebileceğine dair net bir görüntü sunuyor. Tıpkı Yıldızlararası gibi, Transcendence da çok uzak olmayan bir gelecekte geçiyor. Peki filmde gösterilenler ne kadar gerçekçi? Yapay Zeka gerçekten bu kadar zincirlerini kırıp, sınır tanımaz hale gelebilir mi? Beynimizi bir makinaya indirgemek mümkün mü? Anılarımız, bir USB bellek ile kıyaslanabilir özellikte midir? Nanoteknoloji, hiper-hızlı kendi kendini yenileme ve hiper-hızlı kendi kendine organizasyon gibi teknolojileri mümkün kılabilir mi? Kuantum bilgisayarlar, bugüne kadar var olmuş bütün insanların toplam zekasından kat kat daha zeki hale gelebilir mi? Bir makina hissedebilir, şahsi emellerine göre tercihlerde bulunabilir, duygulara sahip olabilir, insanları kontrol edebilir ve hepsinden önemlisi, kendine ait bir "benliğe" sahip olabilir mi? Bu yazımızda bu sorulara değinecek ve modern bilimin ışığında bazı bilgiler vereceğiz. 

132
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Fatma Aşılı
3 gün önce
Bu duruşun, bu asaletin ve kadınlara, gençlere, çocuklara, milletine armağan ettiğin sayısız değerler için bu millet sana sonsuza kadar minnettar kalacaktır. 
 

2
0 Yorum
  • Şikayet Et
  • Mantık Hatası
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Prof. Dr. Kerem Cankoçak
Yazar 17 Kasım 2014 25 dk.

Evrim Ağacı olarak Yıldızlararası (Interstellar) isimli filmin bilimsel bir analizini buradaki yazımızda sunmuştuk. Ancak ülkemizin en önde gelen fizikçilerinden olan Doç. Dr. Kerem Cankoçak tarafından daha da teknik bir analiz kaleme alındı ve buradaki blogunda yayınlandı. Kerem hocamızın bu makalesinde, filmde yer alan çok sayıda fizik ve astrofizik kuramına detaylıca yer veriliyor ve tarihi arka planıyla birlikte ele alınıyor. Dolayısıyla bu analiz, sadece bir "film analizi" olmaktan öte, modern bilimin bir kısmının harika bir özeti görevi görüyor! Biz de, Evrim Ağacı olarak sevgili Kerem hocamız böyle bir analiz hazırlamışken, birçok konuyu öğrenip irdeleyebileceğiniz bu harika makaleyi okurlarımızla paylaşmak istedik. 

Umarız faydalı olur, iyi okumalar.

151
1
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Can Demirci
Seslendiren 7 Kasım 2023 12:44
Alfabenin keşfinden sonra insanlık tarihinin yazılı kanıtları da oluşmaya başlamıştır. İlk alfabeler şüphesiz ki diğer alfabelerin öncüsü olmuştur. Dünya...
62
İsa Kaya
Üye 5 gün önce 2 Cevap
Roketler nasıl uçar atmosferden nasıl ayrılır uçma prensibi nedir ve uzayda nasıl çalışırlar, nasıl ateşlenirler yanıcı maddeleri nedir?
189 görüntülenme
2
  • Şikayet Et
  • Mantık Hatası
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Söz
Ümit Solmaz
Alıntıyı Ekleyen 6 gün önce
Ağzımın tadı yoksa, hasta gibiysem,
Boğazımda düğümleniyorsa lokma,
Buluttan nem kapıyorsam, vara yoğa
Alınıyorsam, geçimsiz ve işkilli,
Yüzüm öfkeden karaya çalıyorsa,
Denize bile iştahsız bakıyorsam,
Hep bu boyu devrilesi bozuk düzen,
Bu darağacı suratlı toplum!
AĞZIMIN TADI
Oktay Rifat HOROZCU
Kaynak: biyografi
1
0 Yorum
  • Şikayet Et
  • Mantık Hatası
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Yunus Sahin
Seslendiren 3 gün önce 5:04
2013 sayımlarına göre Çin'in nüfusu 1.357 milyar, Hindistan'ın nüfusu 1.252 milyardır. İkisinin toplam nüfusu, tüm Dünya'nın %35'inden fazlasına denk...
8
Evrim Ağacı'ndan Mesaj

Evrim Ağacı'nı sosyal medya hesaplarından takip etmeyi unutmayın! Yeni paylaşımlarımızı görmek için bizi aşağıdaki sosyal medya hesaplarımızdan takip edebilirsiniz.

Moderatör Uyarısı
Yetersiz Kaynak 1 moderatör tarafından eklendi
Alıntıları birincil veya güvenilir kaynaklarca doğrulamaya dikkat ediniz.
1
Söz
Bahar Sude
Bahar Sude
70K UP
Alıntıyı Ekleyen 27 Şubat 2024
Ne hasta bekler sabahı,
Ne taze ölüyü mezar.
Ne de şeytan, bir günahı,
Seni beklediğim kadar.

Geçti, istemem gelmeni,
yokluğunda buldum seni;
Bırak vehmimde gölgeni,
Gelme, artık neye yarar.
Kaynak: Milliyet adlı internet sitesi. (https://www.milliyet.com.tr)
13
0 Yorum
  • Şikayet Et
  • Mantık Hatası
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Daha Fazla İçerik Göster

Bize Ulaşın

ve seni takip ediyor

Göster

Şifremi unuttum Üyelik Aktivasyonu

Göster

Şifrenizi mi unuttunuz? Lütfen e-posta adresinizi giriniz. E-posta adresinize şifrenizi sıfırlamak için bir bağlantı gönderilecektir.

Geri dön

Eğer aktivasyon kodunu almadıysanız lütfen e-posta adresinizi giriniz. Üyeliğinizi aktive etmek için e-posta adresinize bir bağlantı gönderilecektir.

Geri dön

Close