Keşfedin, Öğrenin ve Paylaşın
Evrim Ağacı'nda Aradığın Her Şeye Ulaşabilirsin!
Bugün Türkiye'de bilime ve bilim okuryazarlığına neler katacaksın?
Aklımdan Geçen
Komünite Seç
Aklımdan Geçen
Fark Ettim ki...
Bugün Öğrendim ki...
İşe Yarar İpucu
Bilim Haberleri
Hikaye Fikri
Video Konu Önerisi
Başlık
Kafana takılan neler var?
Gündem
Bağlantı
Ekle
Soru Sor
Stiller
Kurallar
Komünite Kuralları
Bu komünite, aklınızdan geçen düşünceleri Evrim Ağacı ailesiyle paylaşabilmeniz içindir. Yapacağınız paylaşımlar Evrim Ağacı'nın kurallarına tabidir. Ayrıca bu komünitenin ek kurallarına da uymanız gerekmektedir.
1
Bilim kimliğinizi önceleyin.
Evrim Ağacı bir bilim platformudur. Dolayısıyla aklınızdan geçen her şeyden ziyade, bilim veya yaşamla ilgili olabilecek düşüncelerinizle ilgileniyoruz.
2
Propaganda ve baskı amaçlı kullanmayın.
Herkesin aklından her şey geçebilir; fakat bu platformun amacı, insanların belli ideolojiler için propaganda yapmaları veya başkaları üzerinde baskı kurma amacıyla geliştirilmemiştir. Paylaştığınız fikirlerin değer kattığından emin olun.
3
Gerilim yaratmayın.
Gerilim, tersleme, tahrik, taciz, alay, dedikodu, trollük, vurdumduymazlık, duyarsızlık, ırkçılık, bağnazlık, nefret söylemi, azınlıklara saldırı, fanatizm, holiganlık, sloganlar yasaktır.
4
Değer katın; hassas konulardan ve öznel yoruma açık alanlardan uzak durun.
Bu komünitenin amacı okurlara hayatla ilgili keyifli farkındalıklar yaşatabilmektir. Din, politika, spor, aktüel konular gibi anlık tepkilere neden olabilecek konulardaki tespitlerden kaçının. Ayrıca aklınızdan geçenlerin Türkiye’deki bilim komünitesine değer katması beklenmektedir.
5
Cevap hakkı doğurmayın.
Aklınızdan geçenlerin bu platformda bulunmuyor olabilecek kişilere cevap hakkı doğurmadığından emin olun.
Size Özel
Makaleler
Evrim Ağacı'ndan Mesaj

Evrim Ağacı üyeliği tamamen ücretsiz ve sitemizi çok daha etkili, interaktif ve keyifli bir şekilde kullanmanızı sağlayacak. Üye değilseniz, birkaç saniyede üyelik oluşturabilirsiniz! Üyeyseniz de giriş yapmanızı tavsiye ederiz.

Tüm Reklamları Kapat
Hakan Orhan
Hakan Orhan
63.4K UP
Uyarlayan 1 gün önce 4 dk.

Genel olarak, insanların yaşlandıkça yavaş yavaş sosyallikten uzaklaştığına inanılır. Peki gerçekten de durum böyle mi, eğer öyleyse bu değişime ne sebep oluyor?

PLOS One'da yayımlanan yeni bir çalışma, yaş ve sosyallik arasındaki bağlantıya beynimizdeki değişimleri doğrudan inceleyerek ışık tutuyor. Bu yazıda, araştırmanın bulgularını ele alacağız.

5
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Elif Helvacı
Elif Helvacı
14.1K UP
Uyarlayan 25 Eylül 2011 15 dk.

Hieronymus Bosch'un üç kanatlı, ünlü tablosunda (The Garden of Earthly Delights; Dünyevi Zevkler Bahçesi) âlem yapan çıplak figürler, cennetvâri masumiyete bir methiye, bir övgü gibidir. Bu tablo, püriten uzmanlarca sıklıkla ileri sürülen "ahlakın çöküşü" ve "günah tasviri" olarak yorumlanabilmesi için bana kalırsa fazla mutlu ve huzurlu görünmektedir. Daha ziyade, insanoğlunun dünyaya düşmeden önceki utanç ve suçluluk duygularından muaf halini temsil etmektedir. Benim gibi primatologlar için, çıplaklık (cinsellik ve doğurganlığa referansla), kuşların ve meyvelerin bolluğu ve gruplar halinde hareket etmek oldukça tanıdıktır ve dini ya da ahlaki yorumlamaları gerektirmez. Bosch, insanlığı en doğal haliyle tasvir etmiş görünmekle birlikte, kendi ahlaki bakış açısını da üç kanatlı tablonun orta kısmında resmettiği eğlenen insanların değil de, en sağdaki kısmında rahiplerin, rahibelerin, açgözlü oburların, kumarbazların, savaşçıların ve ayyaşların cezalandırılması resmederek gösterir.

Beş yüzyıl sonra, hala dinin toplumdaki rolünün ne olduğu ile ilgili tartışmaya devam ediyoruz. Tıpkı Bosch'un yaşadığı dönemde de olduğu gibi, ana temamız "ahlak". Tanrısız bir dünya öngörebilir miyiz? Böyle bir dünya "iyi" olur muydu? Bir dakikalığına günümüzde biyoloji ile köktendincilik arasındaki savaşı bir kenara bırakalım. Günümüzde, evrimden şüphe etmek için kanıtlara karşı oldukça dirençli olmak gerekmektedir; bu yüzden de evrimden şüphe duyanları ikna etmek amacıyla hazırlanan kitaplar ve belgeseller, aslında boşa emek kaybıdır! Bu materyaller dinlemeye hazır olanlara yardımcı olabilir;ancak esas hedef kitleye ulaşmada başarısızdır. Tartışma gerçeğin ne olduğundan ziyade, bu gerçekle nasıl baş edeceğimizle ilgilidir. Ahlakın doğrudan yaratıcı Tanrı'dan geldiğine inananlar için, evrimi kabul etmek ahlaki bir cehenneme açılan kapı gibidir.

135
1
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Çağrı Mert Bakırcı
Yazar 7 Eylül 2011 17 dk.

Mastürbasyon, bir canlının kendi cinsel organlarını uyararak (stimüle ederek) genellikle orgazm noktasına kadar ulaşmasına verilen isimdir. Normalde eşeyli üreme (seks) için iki birey gerekirken, mastürbasyon bireyin tek başına yapabileceği cinsel bir aktivitedir. Öte yandan bir tür oto-erotizm faaliyeti olan mastürbasyon, bireylerin cinsel ilişki kurmadan, karşılıklı olarak da yapabilecekleri bir olaydır. Yani "kopulasyon" (cinsel birleşme) denen olay olmaksızın yaşanan cinsel faaliyetlerde mastürbasyon önemli bir parça olarak karşımıza çıkmaktadır. 

Mastürbasyon, o kadar da sıra dışı bir olay değildir ve hayvan bilimciler tarafından "üreme amaçlı olmayan cinsel davranış" olarak tanımlanmaktadır. Doğadaki pek çok olay gibi, mastürbasyon da ilk olarak insanda evrimleşmiş bir olay değildir; hayvanların pek çoğunda mastürbasyon görülmektedir. 

220
2
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Bir Daha Bak: Hep Orada Olanı Fark Etmenin Gücü

Başkalarının Aklı ile Dürtme kitaplarının yazarlarından…

Hayatınızın en güzel günü hangisiydi? Peki o günü tekrar tekrar yaşasanız sizce nasıl hissederdiniz? Muhtemelen giderek anlamını yitirirdi. Böyleyiz… Hafta başında bizi heyecanlandıran şey hafta sonu geldiğinde sıkar. Bir zamanlar nefes kesici bulduğumuz ilişkiler, işler, şarkılar, sanat eserleri bir süre sonra ışıltısını kaybeder. İnsan alışır ve iyi şeyleri fark etmemeye başlar. Tabii kötü olanları da: Kirli havaya alışır, kendisine zarar veren ilişkileri sürdürür, hatalı davranışlara karşı kayıtsızlaşır, eşitsizliğe karşı körleşir.

Peki ya her şeyi yeniden görmenin bir yolunu bulabilseydik? Ya sadece gözalıcı şeylere duyduğumuz hayret duygusunu, çoktandır göz ardı ettiğimiz şeylere karşı da yeniden kazanabilseydik?

Davranış bilimi alanındaki iki müthiş zihnin işbirliğiyle ortaya çıkan Bir Daha Bak, rutinlerimizi bozmanın beyni nasıl sıfırlayabileceğini ve böylece günlerimizi yeniden yeşertip, daha mutlu ve tatmin edici hayatlar yaşamamızı sağlayabileceğini gösteren çığır açıcı bir çalışma.

“Leonardo da Vinci’den Albert Einstein’a tüm yaratıcı düşünürlerin ortak özelliği, çoğu insanın körleştiği gündelik şeyleri farklı gözle görüp hayret edebilmeleridir: mavi gökyüzü, zamanın geçişi, ışık huzmesinin bir yaprak üzerinde yarattığı parlaklık… Bir Daha Bak, etrafımızdaki şeylere yeni bir gözle bakmamıza, hayatımızı yeniden canlandırmamıza yardımcı olabilecek değerli bir yol.” –WALTER ISAACSON

“Esenlikli bir hayat sürmenin yollarını gösteren muhteşem bir rehber.” –ANGELA DUCKWORTH

Devamını Göster
₺250.00
Bir Daha Bak: Hep Orada Olanı Fark Etmenin Gücü
Ali Kaya
Ali Kaya
365.2K UP
Çeviren 1 Mayıs 2024
Bazıları bu bulutsuyu bir balığın kafasına benzetiyor. Ancak bu renkli kozmik portre aslında kuzey takımyıldızı Cassiopeia'da bir yıldız oluşum bölgesi olan IC 1795'teki gaz ve toz bulutlarını içeriyor. Bulutsunun renkleri oksijen, hidrojen ve sülfür atomlarından kaynaklanan dar bant emisyonlarını mavi, yeşil ve kırmızı renklerle eşleştirmek için Hubble renk paletinin benimsenmesi ve verilerin geniş bant filtrelerle kaydedilen bölgenin görüntüleriyle daha da harmanlanmasıyla oluşturuldu. Perseus'taki ünlü Çift Yıldız Kümesi'nden çok uzakta olmayan IC 1795, büyük bir moleküler bulutun kenarında yer alan yıldız oluşum bölgeleri kompleksinin bir parçası olarak IC 1805, Kalp Bulutsusu'nun yanında yer almaktadır. 6000 ışık yılından biraz daha uzağımızda yer alan bu büyük yıldız oluşum kompleksi Samanyolu Galaksimizin Perseus spiral kolu boyunca geniş bir alana yayılmaktadır. Bu mesafede, IC 1795 neredeyse 70 ışık yılı genişliktedir.
4
0 Yorum
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Fizzə Rəsul
Fizzə Rəsul
79.1K UP
Ekleyen 30 Eylül 2021 3 dk.

Akut Promyelositik Lösemi (APL), akut myelositik löseminin (AML) bir alt tipidir. Promyelositler immatür, yani olgunlaşmamış lökositlerdir (beyaz kan hücreleri). Kan hücrelerimiz dolaşıma katılmadan önce kemik iliğinde yeterince "büyümeyi" beklerler. Premyelositleri, lökositlerin "bebeklik" dönemi gibi düşünebilirsiniz. Normalde bu "bebek" hücreler işlevsizdir ve dolaşıma salınmazlar. Ancak bazı mutasyonlar sonucu ortaya çıkan PML-RARA gen varyantı, kemik iliğinde lökosit üretiminin aşırılaşmasına ve dolayısıyla olgunlaşma süreci gelişmeden dolaşıma immatür hücrelerin salınmasına sebep olur. Bu şekilde kontrolünü kaybeden protein kodlayayıcı genlere onkogenler denir. Bununla birlikte kemik iliğinde üretilen eritrositler ve trombositler gibi diğer kan hücrelerinin de üretimi bozulur.

Kısaca özetleyecek olursak:

14
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Çağrı Mert Bakırcı
Yazar 22 Haziran 2011 12 dk.

Evrimsel biyolojinin gelişmesi ve interdisipliner olarak hemen her bilim dalında kullanılmaya başlanmasıyla birlikte artık kesin olarak biliyoruz ki insan da sıradan bir hayvan türüdür. Her canlı gibi, insan da diğer tüm canlılarla evrimsel bir geçmişi paylaşmaktadır.

Benzer şekilde kesin olarak bildiğimiz bir diğer nokta, insanın bu akıl almaz sayıdaki canlıların her biriyle akraba olduğu, ancak en yakın akrabasının Pan cinsi, yani şempanzeler ve bonobolar olduğudur. Ondan sonra sırasıyla goriller ve orangutanlar gelir.

143
2
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Tüm Reklamları Kapat
Söz
Olgu Kevser Fidanboy
Alıntıyı Ekleyen 9 Mayıs 2023
Alice kahkahayı bastı: Denemek fayda etmez dedi,imkansız şeylere inanılmaz ki. 'Galiba sen pek alıştırma yapmamışsın' dedi Kraliçe. 'Ben küçüklüğümde bunu hep günde yarım saat yapardım.Hatta yer yer kahvaltı öncelerinde altı imkansız şeye inanmışımdır.'
Kaynak: Bu söz Alice Harikalar Diyarı kitabından alınmış olup John Grıbbın'in Altı Olasılıksız Şey adlı fizik kitabının temelini oluşturur.
8
0 Yorum
  • Şikayet Et
  • Mantık Hatası
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Yaşam Ağacı Türü
Cemgil Bilici
Cemgil Bilici
86.2K UP
Türü Ekleyen 3 gün önce
Lysimachia loeflingii, taksonomik olarak Primulaceae (Çuhaçiçeğigiller) familyasına ait bir bitki türüdür. Bu familya, çiçekli bitkiler âleminin (Plantae) Angiospermae grubunda yer alır ve genellikle Primula, Cyclamen gibi popüler cinsleri de içerir. Lysimachia cinsi içinde sınıflandırılan bu tür, aynı zamanda Loosestrife olarak da bilinen geniş bir grup içinde yer alır.
3
İnceleme
Physic Man
Physic Man
55.6K UP
İnceleyen10 6 gün önce
Kalamar oyunu - Çok daha fazla anıya sahip bir web dizisi

İlk sezon, karakterleri açısından en iyisiydi ve belki de her zaman akılda kalıcıydı. Ardından, yılın tahmin edilemez sezonu yerine tamamen tahmin edilebilir olan ikinci sezon geldi. Bir diziyi tekrar tekrar izlemek gibi değildi, daha çok kimsenin istemediği gerçekçi bir son gibiydi. Belki de yönetmen de böyle bir sonu istememiştir ama yönetmenin bu şekilde bitirmesi, izleyicinin aklında sonuna kadar kalacak ve sonuna kadar unutulmaz olacak bir fikir olabilir.

456 artık sadece bir sayı değil, birçok kişi için bir marka ve iş haline geldi. Oyuncu Lee Jung-jae, nasıl bir adamsın? 1. sezondaki en komik adamdan 2. sezondaki en sorunlu adama, ardından 3. sezona nasıl böyle bir performans sergileyebilirsin?

Bu diziden alınan ders, hiçbir şeyin önemli olmadığı, insanlığın ve ana karakterin insanlığının sonunda VIP'nin ağzını kapattığıdır. Bu mükemmel bir şekilde harmanlanmıştır.

Bu dizide oynayan yönetmen ve oyuncu kadrosuna şapka çıkartıyorum, kelimenin tam anlamıyla nutkum tutuldu. Gelecekte bu seriden daha da iyi diziler bekliyorum.
Dizi
9.4/10
(10 Kişi)
Puan Ver
Orjinal Adı : Ojing-eo geim
İnceleme Yaz
Sonra İzleyeceklerime Ekle
2
0 Yorum
  • Şikayet Et
  • Mantık Hatası
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Abdullah Vatansever
Lise mezunu, biyoloji hedefleyen bir öğrenciyim 3 gün önce Sen de Cevap Ver

Saf sevmek, kişiden kişiye göre değişir bu ifade. Her şeyden çok sevmek midir? Yoksa karşılıksız sevmek midir? (Saf sevgiden anladığım karşılık beklemeden yapılan sevgidir)

Sevgi dediğimiz olgu, temelde çıkar amaçlıdır. Bunu insanlar isteyerek veya bilerek yapmasa bile, evrimsel süreçte bize miras kalmış bir içgüdüdür. Şunu sormamız lazım: Bir kişiyi seviyoruz ama onu ne için seviyoruz. İşlevleri için mi, yoksa varlığı için mi seviyoruz o kişiyi. Hani derler ya "Tırtıl olsam beni sever misin?" diye. Hiçbir işlevi kalmasa da, sırf o olduğu için yine de sevmek...

Öte yandan bu gerçekten önemli midir? Bana göre büyük bir kumardır saf sevmek. Birey sevgisinden yanar tutuşur ama her ne kadar karşılık beklememeyi düşünse de, karşı taraftan da ona bir sevgi akını bekler. Bu sevgi akını gelirse ne mutlu. Gelmez ise o kişi verdiği o kadar sevgiyi, geri alamayınca kendini nasıl hisseder. Ne derecede manipülasyona, kullanılmaya açık kalır bu kişi... Sırf sevdiği için.

Tüm Reklamları Kapat

(Tamamen kendi düşüncelerim. Bilimsel bir araştırma yapmadım. Sadece yazmak istedim, kusura bakmayın)

3
  • Şikayet Et
  • Mantık Hatası
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Söz
Eda Alparslan
Alıntıyı Ekleyen 24 Nisan 2024
Her şeyi elimden kaçırdım. Her şeyi yanlış anladım. Yeryüzü gökyüzüymüş, Güneş Ay, ırmaklar da dağ. Ben yanlış dünyaya bakıyormuşum.
Kaynak: Yanılsamalar Kitabı
Bu alıntı Evrim Ağacı tarafından öne çıkarılmıştır.
19
0 Yorum
  • Şikayet Et
  • Mantık Hatası
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Mehmetcan Yaman
Mehmetcan Yaman
256.3K UP
Üye 24 Haziran 2024 1 Cevap
458 görüntülenme
Yazılarımın daha yayınlanmamasına rağmen görüntülenme almalarının sebebi nedir?
Yazılarımın daha yayınlanmamasına rağmen görüntülenme almalarının sebebi nedir?
6
  • Şikayet Et
  • Mantık Hatası
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Yaşam Ağacı Gözlemi
Berke Ayrancıoğlu
Gözlemi Yapan 1 gün önce Türkiye, İstanbul
İstanbul Büyükçekmece'de evimde gördüğüm bir tür. ChatGPT'nin tahminine göre Menemerus semilimbatus veya Hasarius adansoni
0
0 Yorum
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Deniz Gültekin
Deniz Gültekin
83.3K UP
Yazar 18 Haziran 2020 25 dk.

Evrimsel biyolojiye giriş yapacak biri, bu alanın kökenlerinin çok eskiler gittiğini bilmelidir. Bu tarihsel birikim, aynı zamanda teorinin gücünü de belirleyen unsurlardan birisidir. Tarihte, evrime dair görüşlerin ilk izlerine Antik Yunan'da rastlamaktayız.

Antik Yunan medeniyeti, daha sonra birçok bilimsel düşünceye temel oluşturacak fikirlerin ortaya atıldığı bir zaman dilimini kapsamaktadır. Bunlardan biri de canlılığın kökeni ve nasıl çeşitlendiği ile ilgili görüşlerdir. Bu yazımızda, Antik Yunan medeniyetinde canlılığın kökeni ve değişimiyle ilgili görüşlere bakış atacak, Evrim Teorisi'nin tarihsel temellerini inceleyeceğiz.

131
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
İnceleme
Şule Ekici
Şule Ekici
21.4K UP
İnceleyen10 2 gün önce
İyi ki izledim... kusursuza yakın bir dizi ,bütünüyle çok güzeldi.
İnceleme Yaz
Sonra İzleyeceklerime Ekle
3
0 Yorum
  • Şikayet Et
  • Mantık Hatası
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Evrim Ağacı'ndan Mesaj

Bilim haberlerimizi ve diğer yazılarımızı Google Haberler'de görmek için bizi takip etmeyi unutmayın.

Evrim Ağacı'ndan Mesaj

Evrim Ağacı'nı sosyal medya hesaplarından takip etmeyi unutmayın! Yeni paylaşımlarımızı görmek için bizi aşağıdaki sosyal medya hesaplarımızdan takip edebilirsiniz.

Daha Fazla İçerik Göster
Keşfet
Ara
Yakında
Sohbet
Agora

Bize Ulaşın

ve seni takip ediyor

Göster

Şifremi unuttum Üyelik Aktivasyonu

Göster

Şifrenizi mi unuttunuz? Lütfen e-posta adresinizi giriniz. E-posta adresinize şifrenizi sıfırlamak için bir bağlantı gönderilecektir.

Geri dön

Eğer aktivasyon kodunu almadıysanız lütfen e-posta adresinizi giriniz. Üyeliğinizi aktive etmek için e-posta adresinize bir bağlantı gönderilecektir.

Geri dön

Close