Keşfedin, Öğrenin ve Paylaşın
Evrim Ağacı'nda Aradığın Her Şeye Ulaşabilirsin!
Bugün bilimseverlerle ne paylaşmak istersin?
Aklımdan Geçen
Komünite Seç
Aklımdan Geçen
Fark Ettim ki...
Bugün Öğrendim ki...
İşe Yarar İpucu
Bilim Haberleri
Hikaye Fikri
Video Konu Önerisi
Başlık
Kafana takılan neler var?
Gündem
Bağlantı
Ekle
Soru Sor
Stiller
Kurallar
Komünite Kuralları
Bu komünite, aklınızdan geçen düşünceleri Evrim Ağacı ailesiyle paylaşabilmeniz içindir. Yapacağınız paylaşımlar Evrim Ağacı'nın kurallarına tabidir. Ayrıca bu komünitenin ek kurallarına da uymanız gerekmektedir.
1
Bilim kimliğinizi önceleyin.
Evrim Ağacı bir bilim platformudur. Dolayısıyla aklınızdan geçen her şeyden ziyade, bilim veya yaşamla ilgili olabilecek düşüncelerinizle ilgileniyoruz.
2
Propaganda ve baskı amaçlı kullanmayın.
Herkesin aklından her şey geçebilir; fakat bu platformun amacı, insanların belli ideolojiler için propaganda yapmaları veya başkaları üzerinde baskı kurma amacıyla geliştirilmemiştir. Paylaştığınız fikirlerin değer kattığından emin olun.
3
Gerilim yaratmayın.
Gerilim, tersleme, tahrik, taciz, alay, dedikodu, trollük, vurdumduymazlık, duyarsızlık, ırkçılık, bağnazlık, nefret söylemi, azınlıklara saldırı, fanatizm, holiganlık, sloganlar yasaktır.
4
Değer katın; hassas konulardan ve öznel yoruma açık alanlardan uzak durun.
Bu komünitenin amacı okurlara hayatla ilgili keyifli farkındalıklar yaşatabilmektir. Din, politika, spor, aktüel konular gibi anlık tepkilere neden olabilecek konulardaki tespitlerden kaçının. Ayrıca aklınızdan geçenlerin Türkiye’deki bilim komünitesine değer katması beklenmektedir.
5
Cevap hakkı doğurmayın.
Aklınızdan geçenlerin bu platformda bulunmuyor olabilecek kişilere cevap hakkı doğurmadığından emin olun.
Size Özel
Makaleler
Yaşam Ağacı Türü
Furkan Coşar
Furkan Coşar
26K UP
Türü Ekleyen 5 gün önce
Endonezya küçük doğanı, gündüz yırtıcı kuşları takımının doğangiller familyasından bir kuş türüdür. Dünya'nın en küçük yırtıcı kuşlarından biridir. Boyu yalnızca 14 – 16 cm'dir. Brunei, Myanmar, Tayland, Malezya, Singapur and Endonezya'da bulunur.
2
Tüm Reklamları Kapat
Çağrı Mert Bakırcı
Yazar 4 Aralık 2012 25 dk.

Evrimle doğrudan ilgisi olmayan herkesin yakından tanıdığı bir sorudur bu: "Madem insanlar maymundan geliyor, şimdiki maymunlar neden insan olmuyor?" Soru, evrimle ilgili o kadar ikonik ve komik bir hale geldi ki, internette şunun gibi oldukça ilginç videolar bulmak bile mümkün:

Buna rağmen, soru aslında son derece önemli ve bilgilendiricidir. Ancak bu soruyu art niyetli amaçlarına, kendi öznel emellerine ve şahsi inançlarına alet eden evrim karşıtları ve bilim düşmanları, soruyu o kadar fazla "ayağa düşürdü" ki, evrime yeni giriş yapan birçok insan soruyu sormaktan ve cevabını aramaktan çekiniyor.

290
4
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Tüm Reklamları Kapat
Ebrar Özgen Arslan
Aktaran 4 gün önce 3 dk.

Bilim insanları Mars'ın güney yarımküresinde 15 bin kilometreyi aşan uzunlukta antik nehir yatakları keşfetti. Bu izlerin Mars'taki diğer su kalıntılarından farklı olarak buzulların erimesi ile değil, doğrudan bir yağış sonucu oluşmuş olabileceği düşünülüyor. Bu bulgular kızıl gezegenin geçmişte nasıl bir su döngüsü olduğu hakkında merak uyandırmakla birlikte Mars iklimine dair yeni tartışmalar da ortaya çıkardı.

Bu araştırma, Open University doktora öğrencisi Adam Losekoot liderliğinde yürütüldü ve Birleşik Krallık Uzay Ajansı tarafından finanse edildi. Losekoot araştırmasının sonuçlarını Durham'da düzenlenen 2025 Kraliyet Astronomi Derneği Ulusal Astronomi Toplantısı'nda sundu.

20
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
İnceleme
Müge Gül
Müge Gül
53K UP
İnceleyen 1 gün önce
Fareler ve İnsanlar... Aslında kaderleri birbirine ne kadar da çok benzer. Yaşam denen sonsuz an döngüsünün çile yüklü patikalarında birbirlerini takip ederler.

Her zaman bir önderleri vardır. Onlara ne yapmaları gerektiğini hatırlatır bu önder. Ufak tefek olabilir, ama diğerlerinden her zaman daha zekidir. Ve ne kadar güçlü olursa olsun diğerleri büyük bir sadakat ve sevgi ile onu takip eder. Önder için yaşam zordur,. Yiyecek bulmalı, kalabilecek yer bulmalı, ona güveneni güvende tutmak zorundadır. Gerekirse onları mutlu etmek için asla gerçekleşmeyecek hayaller anlatır. En zor iş olan düşünmek ve karar vermek önderin görevidir. Bu yüzden yükü kaf dağı kadar ağır ama bir o kadar hafiftir.

Takip edenler hata yapar, istemeden de olsa zarar verebilir etrafına. Onun arkasını kollamak hep önderin görevidir sonuçta.. ve bir gün gerektiğinde en zor kararı yine zeki olan önder verir. Bu ona yaşamın bir lanetir. Çok kez düşünür önder, diğerleri olmasa nasıl bir yaşantım olurdu ? Cevapsız sorulardır zaten en çok yürek burkan..

John Steinbeck... George ve Lennie ile bize kısacık ama aslında koskocaman bir hikaye ile sesleniyor.

Güçlü bir dostluk hikayesi Fareler ve İnsanlar. Aslında hemen hemen başlarda tahmin ediyorsunuz olacakları, lakin o kadar özel bir kalem ki Steinbeck okumaktan alıkoyamıyorsunuz kendinizi. Her karakter ve onun kısacık cümlelere sığdırılan hikayesi derinden yakalıyor sizi.. o kadar yalın ve anlaşılır ki hiç garipsemiyorsunuz. George ne kadar güçlü ve Lennie ne kadar masum diyorsunuz kendinize.

Çiftlikte çalışan işçiler, zenci diye aşağılanan siyahi zavallı bir çocuk, yaşlı köpeğiyle hayal dünyamıza uğrayan Candy, patron ve oğlu ve elbette her yeri birbirine sokan Curley’in karısı...

Gözlerimi yaşartan finali ile Fareler ve İnsanları hepinizin okumanızı öneririm.. Belki bir gün yolum tekrar George ve Lennie ile kesişir, belli mi olur?? Ya sizin ??
9.6/10
(90 Kişi)
Puan Ver
Orjinal Adı : Of Mice and Men
İnceleme Yaz
Sonra Okuyacaklarıma Ekle
4
0 Yorum
  • Şikayet Et
  • Mantık Hatası
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Söz
Nida Yıldırım
Alıntıyı Ekleyen 11 saat önce
İlerde halkımızın, bunca ibret verici tecrübeden sonra gerçek dindarlarla din tüccar ve aktörlerini birbirlerinden ayırdedeceğini ümit ederim.
Kaynak: Turgut Özakman ~Şu Çılgın Türkler kitabından Yunan büyük taaruzu sırasında Yunan askerinin medeniyet bekçisi olduğunu iddia eden din adamlarının ortaya çıkması sonrası.
1
0 Yorum
  • Şikayet Et
  • Mantık Hatası
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Söz
Evrim Ağacı
Alıntıyı Ekleyen 14 Şubat 2019
Politik yetenek dediğiniz, yarın, haftaya, sonraki aya veya yıla olacakları öngörebilmektir. Ve tabii sonrasında bu öngörülerin neden gerçekleşmediklerini açıklayabilmek...
Bu alıntı Evrim Ağacı tarafından öne çıkarılmıştır.
11
0 Yorum
  • Şikayet Et
  • Mantık Hatası
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Ece Müker
Ece Müker
522K UP
4 gün önce
NASA’nın Parker Solar Probe (Parker Güneş Sondası), 24 Aralık 2024’te Güneş yüzeyine yalnızca 3,8 milyon mil (yaklaşık 6,1 milyon km) mesafeye ulaşarak tarihin en yakın Güneş geçişini gerçekleştirdi. Bu yakın geçiş sırasında elde edilen yeni görüntüler ve veriler, Güneş rüzgârı olarak bilinen ve saatte 1 milyon milin (1,6 milyon km) üzerine çıkan hızlarla hareket eden elektrik yüklü parçacık akışını benzeri görülmemiş detaylarla gözler önüne serdi.

NASA’nın WISPR kamerasıyla çekilen görüntüler, koronal kütle atımları (CME) adı verilen dev patlamaların çarpışmasını yüksek çözünürlükte gösteriyor. Bu tür çarpışmalar, manyetik alanların karışmasına ve enerjinin yeniden dağılmasına neden olarak astronotlar ve uydular için daha büyük tehditler yaratabiliyor. Bu veriler, Güneş kaynaklı uzay hava olaylarının daha iyi öngörülmesini sağlayacak.

Sonda ayrıca, Güneş’in görünür yüzeyinde bulunan manyetik huni bölgelerinde başlayan switchback (zigzaglı manyetik alan) yapılarının, hızlı güneş rüzgârının kaynağı olduğunu doğruladı. 2024 yılında yapılan bu keşif, 50 yıllık bir gizemi çözerken, yavaş güneş rüzgârının kökenlerini de anlamak için önemli bir adımdı.

Güneş’e en yakın geçişlerinde toplanan yeni veriler sayesinde bilim insanları, yavaş güneş rüzgârının iki farklı türünü doğruladı:

Alfvénik tür (küçük manyetik dalgalanmalara sahip)

Non-Alfvénik tür (manyetik değişkenlik göstermeyen)

Bunların sırasıyla koronal delikler ve helmet streamer adı verilen yapılardan kaynaklandığı düşünülüyor. Parker Güneş Sondası'nın bir sonraki Güneş geçişi 15 Eylül 2025 tarihinde gerçekleşecek ve bu süreçte yavaş güneş rüzgârının kökenine dair daha fazla bilgi toplanması bekleniyor.

Uzay hava tahminleri, iletişim sistemleri, uydu operasyonları ve astronot güvenliği açısından hayati önem taşıyan bu bulgular, NASA’nın Güneş’i ve onun uzaydaki etkilerini anlama çabasındaki en kritik gelişmelerden biri olarak değerlendiriliyor.

7
0 Yorum
  • Şikayet Et
  • Mantık Hatası
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Gabriella Kountourides
Yazar 15 Mart 2022 5 dk.

Pandeminin, son iki yılda birçok açıdan hayatımıza etkisi oldu. Bunlardan birisi de adet döngüsü. Birçok kişi adet döngülerinde bozulmalar meydana geldiğini belirtti.[1] Bu bozulmalar kimilerinde virüse yakalandıktan sonra meydana gelirken, kimilerindeyse aşı olduktan sonra gerçekleşti.[2] Bazıları ise iki durumdan da bağımsız olarak bir değişiklik fark ettiğini belirtti.[3]

Ancak bu değişimlerin nedenlerine geçmeden önce, insanların adet döngülerinin çeşitlilik gösterdiğini belirtmekte fayda var. Genellikle 5 günlük kanama süreci ve 28 günlük bir döngü öne sürülse de bu, sadece ortalamayı ifade etmek için kullanılır. Çoğu adet gören insanda kanama sürecinin uzunluğu, yoğunluğu ve döngünün süresi doğal olarak farklılıklar gösterir.[4]

29
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Nihal Günay
Nihal Günay
22K UP
Çeviren 4 gün önce 4 dk.

Küçük bir Avusturya köyünde bulunan bir mumyanın incelemesi sırasında araştırmacılar, alışılmadık materyallerden oluşan bir karışımın bedeni korumak için kullanıldığını keşfetti. Mumyalama yöntemiyle ilgili ilk rapora göre çok az çürüme belirtisi gösteren mumya ince dallar ve talaşla doldurulmuş, çinko klorürle işlenmişti. Bu, alışılagelmiş Mısır tarzı mumyalamadan oldukça farklıydı. Daha ayrıntılı incelemeler sonucundaysa mumyanın yaklaşık 300 yıl önce bu bölgede yaşamış bir papaz olduğunu ortaya çıktı.

Yüzyıllar boyunca gezegenin dört bir yanındaki pek çok topluluk ölülerini (genellikle dinsel sebeplerle) mumyaladı. Tüm bu kültürler, bu işlem için farklı metotlar kullandıysa da her yöntem diğerleri kadar detaylı araştırılmayabiliyor.

17
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Oğuz Ursus Bolgi
Yazar 17 Kasım 2011 17 dk.

Bilimin iletişim yollarından en önemlisi, akademik makalelerdir. Bilimsel cemiyetin kalbinde yer alan akademik makaleler, bilim insanlarının birbirleriyle ortak bir zeminde iletişim kurmasını ve fikirlerini kavga gürültü olmaksızın, sakin ve soğukkanlı bir şekilde, sistemli ve objektif bir biçimde birbirlerine aktarmalarını sağlar. Eğer bilimi tam olarak anlamak veya herhangi bir akademik çalışma yoluyla bilime katkı sağlamak istiyorsanız, akademik makale yazımını ve okunmasını öğrenmeniz bir tercih değil, bir zorunluluktur.

Akademik makaleler, bir bilim sahasındaki en güncel bilgileri içeren kaynaklardır. Dolayısıyla bir bilim sahasını öğrenmeyi, kendinizi o alanda geliştirmeyi, o alana katkı sağlamayı istiyorsanız; o bilim sahasındaki güncel durumu ve halen açıklanamamış konuları tespit etmek için akademik makaleleri didik didik etmeniz ve dikkatlice okumanız gerekir. Bu, bilimin en heyecan verici taraflarından biridir: Bir akademik makale, bir soruya cevap verirken, birçok yeni soruyu da doğurur; çünkü bilim, daha önce de izah ettiğimiz gibi, tamamlanmamış bir yolculuktur. Bu nedenle akademik bir makaleyi okuduğunuzda, sadece o makalede keşfedilenleri değil, aynı zamanda o sahada veya o çalışmada açık kalan noktaları da görmeniz mümkün olacaktır. Böylece o açıklara odaklanabilir, yeni keşifler yapabilir veya yapılan keşiflerin eksiklerini keşfederek bilimin gerçeğe bir adım daha yaklaşmasını sağlayabilirsiniz.

144
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Yaşam Ağacı Gözlemi
Ayşe Yılmaz
Ayşe Yılmaz
60K UP
Gözlemi Yapan 2 gün önce Türkiye, Çankırı
Yapraklı ilçe girişinde, tarla kenarında gözlemlenmiştir.
2
0 Yorum
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Doğan Macin
Doğan Macin
20K UP
Üye 1 gün önce Henüz cevap yok.
O ensemdeki karıncalanma 1. Hayal kurma 2. Müzik dinleme 3. İnsan okuma 4. Müzik ile davranışları eşleştirme İle birlikte oluyor. Ve ağlayacak gibi hissediyorum? Yani beynimde bir boşluk hissediyorum gibi sanki uzayda uçuyorum gibi hani her tarafı ve her şeyi görüyorum gibi hissediyorum sanki evren kollarımın altında gibi
2
  • Şikayet Et
  • Mantık Hatası
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Evrim Ağacı'ndan Mesaj

Evrim Ağacı'nı sosyal medya hesaplarından takip etmeyi unutmayın! Yeni paylaşımlarımızı görmek için bizi aşağıdaki sosyal medya hesaplarımızdan takip edebilirsiniz.

Bora Cüneyt Akçakın
Seslendiren 16 Temmuz 2024 23:22
Uzay böğürtlen mi kokuyor ya da kokabilir mi? - Türksat 6A ne durumda?
30
Eser
Ece Müker
Ece Müker
522K UP
Eseri Ekleyen 6 gün önce Film
İnceleme Yaz
Sonra İzleyeceklerime Ekle
Daha Fazla İçerik Göster

Bize Ulaşın

ve seni takip ediyor

Göster

Şifremi unuttum Üyelik Aktivasyonu

Göster

Şifrenizi mi unuttunuz? Lütfen e-posta adresinizi giriniz. E-posta adresinize şifrenizi sıfırlamak için bir bağlantı gönderilecektir.

Geri dön

Eğer aktivasyon kodunu almadıysanız lütfen e-posta adresinizi giriniz. Üyeliğinizi aktive etmek için e-posta adresinize bir bağlantı gönderilecektir.

Geri dön

Close