Bilim deyince, onda hakikat diye öne sürdüğü önermelerin pekin olmasını ister; pekinlik ise en mükemmel şekliyle matematikte bulunur. O halde bilim o disiplindir ki; önermeleri matematikle ifade edilir. O zaman matematiği kullanmayan disiplinler bilimin dışında kalacaklardır.
Bu arada beni en çok üzen şey nedir bilir misin?
Halkımızın zihninde kökleştirilmiş olan, her şeyi başta bulunandan bekleme itiyadı. İşte bu zihniyetle; herkes büyük bir tevekkül ve rehavet içinde, bütün iyilikleri bir şahıstan, yani benden istiyor, benden bekliyor; fakat nihayet ben de insanım be birader, kutsi bir kuvvetim yoktur ki.
Geleceğin güvencesi sağlam temellere dayalı bir eğitime, eğitim ise öğretmene dayalıdır.
Türk milleti, tarihinle övün; çünkü senin ataların uygarlıklar kuran, devletler, imparatorluklar kuran bir Ulustur. Sen, Anadolu'ya sonradan gelen değil, ilk yerleşip uygarlıklar kuranların torunlarısın. Fakat geleceğine güvenebilmek için bugün çalışman gerekir; çünkü yalnız tarih övüncü bir meziyet sayılmaz.
Benim ihtiraslarım var, hem de pek büyükler; fakat bu ihtiraslar, yüksek mevkiler işgal etmek veya büyük paralar elde etmek gibi maddi emellerin tatminiyle ilgili değil.
Ben bu ihtirasların gerçekleşmesinin vatanıma büyük faydaları dokunacak, bana da liyakatle yapılmış bir vazifenin canlı iç rahatlığını verecek büyük bir fikrin başarısında arıyorum. Bütün hayatımın prensibi bu olmuştur. Ona çok genç yaşımda sahip oldum ve son nefesime kadar da onu muhafaza etmekten geri kalmayacağım.
Çocukluğumda elime geçen iki kuruştan birini eğer kitaplara vermeseydim bugün yapabildiğim işlerin hiçbirini yapamazdım.
Bir hükûmet iyi midir, fena mıdır? Hangi hükûmetin iyi veya fena olduğunu anlamak için, Hükûmetten gaye nedir? bunu düşünmek lazımdır. Hükûmetin iki hedefi vardır: Biri milletin korunması, ikincisi milletin refahını temin etmek. Bu iki şeyi temin eden hükûmet iyi, edemeyen fenadır