Geçtiğimiz yüzyılda, yüksek gelirli ülkelerde, ücretli işlerde çalışan kadınların sayısı üç katına çıktı. Bu, modern zamanların işgücü piyasasındaki en büyük toplumsal ve ekonomik değişimlerinden biridir; ancak ne yazık ki işgücünde önemli cinsiyet ayrımları hâlâ devam etmektedir. Bir araştırmacının bu farklılıkların kaynağını açıklamaya yönelik kapsamlı bir yaklaşımı benimsemesi ise ilk kez 1980'li yıllarda gerçekleşti. Claudia Goldin'in çalışmaları bize kadınların işgücü piyasasındaki tarihi ve modern rollerine ilişkin yeni ve çoğu zaman şaşırtıcı olan bir bakış açısı kazandırdı.
Dünya genelinde kadınların yaklaşık yarısı ücretli işlerde çalışmaktadır, erkeklerde ise bu rakam yüzde seksendir. Güncel durumda çalışan kadınlar genellikle erkeklerden daha az kazanmaktadır. Kadınlar ve erkeklerin istihdam ve kazanç düzeylerinin nasıl ve neden farklılaştığını anlamak hem kısa hem de uzun vadede sosyoekonomik nedenlerden dolayı önemlidir; çünkü konu, toplumun kaynaklarının en verimli şekilde kullanılmasıyla ilgilidir.