Keşfedin, Öğrenin ve Paylaşın
Evrim Ağacı'nda Aradığın Her Şeye Ulaşabilirsin!
Kafana takılan neler var?
Aklımdan Geçen
Komünite Seç
Aklımdan Geçen
Fark Ettim ki...
Bugün Öğrendim ki...
İşe Yarar İpucu
Bilim Haberleri
Hikaye Fikri
Video Konu Önerisi
Başlık
Bugün Türkiye'de bilime ve bilim okuryazarlığına neler katacaksın?
Gündem
Bağlantı
Ekle
Soru Sor
Stiller
Kurallar
Komünite Kuralları
Bu komünite, aklınızdan geçen düşünceleri Evrim Ağacı ailesiyle paylaşabilmeniz içindir. Yapacağınız paylaşımlar Evrim Ağacı'nın kurallarına tabidir. Ayrıca bu komünitenin ek kurallarına da uymanız gerekmektedir.
1
Bilim kimliğinizi önceleyin.
Evrim Ağacı bir bilim platformudur. Dolayısıyla aklınızdan geçen her şeyden ziyade, bilim veya yaşamla ilgili olabilecek düşüncelerinizle ilgileniyoruz.
2
Propaganda ve baskı amaçlı kullanmayın.
Herkesin aklından her şey geçebilir; fakat bu platformun amacı, insanların belli ideolojiler için propaganda yapmaları veya başkaları üzerinde baskı kurma amacıyla geliştirilmemiştir. Paylaştığınız fikirlerin değer kattığından emin olun.
3
Gerilim yaratmayın.
Gerilim, tersleme, tahrik, taciz, alay, dedikodu, trollük, vurdumduymazlık, duyarsızlık, ırkçılık, bağnazlık, nefret söylemi, azınlıklara saldırı, fanatizm, holiganlık, sloganlar yasaktır.
4
Değer katın; hassas konulardan ve öznel yoruma açık alanlardan uzak durun.
Bu komünitenin amacı okurlara hayatla ilgili keyifli farkındalıklar yaşatabilmektir. Din, politika, spor, aktüel konular gibi anlık tepkilere neden olabilecek konulardaki tespitlerden kaçının. Ayrıca aklınızdan geçenlerin Türkiye’deki bilim komünitesine değer katması beklenmektedir.
5
Cevap hakkı doğurmayın.
Aklınızdan geçenlerin bu platformda bulunmuyor olabilecek kişilere cevap hakkı doğurmadığından emin olun.
Size Özel
Makaleler
Tüm Reklamları Kapat
Yaşam Ağacı Gözlemi
Beste Zorlu
Beste Zorlu
147K UP
Gözlemi Yapan 1 gün önce Türkiye, Samsun
Kızılırmak Deltası, Cernek Gölü, Cernek Kuş Halkalama İstasyonu.
13.05.2025
3
0 Yorum
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Halime Samsa
Halime Samsa
34K UP
Yazar 18 Ekim 2020 15 dk.

Dünyaya gözlerimizi iki temel dürtünün ışığında açarız, tüm insanlık olarak içimizde yaşamın ve ölümün varlığını taşırız. Freud’a göre, yaşam dürtüsü; libidodan kuvvet alarak üretmeye, insanlarla duygusal bağ kurmaya, çoğalmaya ve canlılığı sürdürmeye çalışırken madalyonun diğer yüzünde bulunan ölüm dürtüsü ise saldırganlıktan kuvvet alarak parçalamaya, kurulan bağları koparmaya ve kendini yok ederek inorganik bir hale dönmeye çalışır.[1] Yani, aşkın tanrısı Eros ile ölümün tanrısı Thanatos sırt sırta eşlik ederler insana hayat boyunca. Hangisinin öne geçeceği ise, biraz genetik yatkınlıklarımıza ve mizacımıza biraz da benliğimizin oluştuğu erken dönem ilişkilerimize bağlıdır.

Doğumla birlikte, güvenli alanından dünyaya gözlerini açan bir bebek için yaşam ve ölüm arasındaki bu mücadele oldukça yoğun bir kaygı yaratır. Doğumla birlikte anne ile kurduğu güvenli birlik halini kaybederek ilk kaybını yaşayan bebeği, dünyaya uyumlanma gibi zorlu bir yolculuk da beklemektedir. Klein'a göre, bebek bu zorlu yolculukta açlık, libidinal arzular ve bu mücadelenin yarattığı yoğun kaygı ile onu besleyen bir memeye yönelir.[2] Bebek, önce memenin, sonra da annenin kendisindeki yıkıcı ölüm dürtüsünü yatıştırmasını arzulayarak, yaşam dürtüsüne yatırım yapar. Anne ve bebek arasında kurulan bu ilişkide hangi dürtünün baskın olacağı, tabii ki doğum deneyiminin travmatik geçip geçmemesine, annenin bebeğe bakmak isteyip istememesine, bebeğin mizacına ve sütü zevkle kabul etme yeteneğine de bağlıdır.

167
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Himanshu Mason
19 saat önce
DelveInsight's Health Consulting Services provide hands-on support to healthcare, pharmaceutical, and biotech companies who are looking to succeed in a competitive environment. 



1
0 Yorum
  • Şikayet Et
  • Mantık Hatası
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Seda Baştürk
Seda Baştürk
194K UP
Çeviren 18 Aralık 2020
Ay’ın gölgesi, 13 Aralık’ta Dünya gezegeninin güney yarım küresinde hızla ilerledi. Bu sırada gölgenin karanlık merkez yolu üzerinde bulunan gökyüzü gözlemcileri, 2020 yılının tek tam tutulmasına maruz kaldı. Yeni Ay’ın gölgesinin bu parlak elmas yüzük ile oynadığı oyun, bulutlu gökyüzünde bile kısa süreliğine görüldü. Elmas yüzük etkisi olarak bilinen geçici gösteri, tam tutulmanın hemen öncesinde ve hemen sonrasında olmak üzere iki kere gerçekleşir. Güneş diskinin ince bir şeridi Ay’ın kenarının arkasında görünür ve karanlık bir yüzükte parıldayan bir mücevher görünümü yaratır. Tam tutulmanın gerçekleştiği yol üzerinde bulunan Arjantin, Patagonya’nın kuzeyinden çekilen bu anlık dramatik görüntü, tutulmanın ikinci elmas yüzüğünü yakaladı. Ay’ın silüetinin ötesinde, etkileyici Güneş fışkırmalarıyla birlikte görünmekte.
5
0 Yorum
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Eren Demir
4 gün önce
Bulunduğumuz evren enerjiden oluşuyorsa, herşeyin tekrarlanması mümkün olabilir mi? Bildiğimiz gibi enerji yok olan veya yoktan var olan birşey değil, öyleyse bir de tüm insanlık var olabiliyorken neden herşey tekrardan var olmasın? Enerji dönüp dolaşıp tekrar aynı kareleri oluşturabilir diye düşünüyorum. Bunlar uzun bir zaman ve zor bir olasılık gerektirse de bilincimiz yerinde değilken bunlar hızlı gerçekleşebilir.
0
0 Yorum
  • Şikayet Et
  • Mantık Hatası
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Yaşam Ağacı Türü
Ömer Can Mutlu
Türü Ekleyen 3 gün önce
Plexippus paykulli, Plexippus cinsine bağlı bir zıplayan örümcek türüdür. İsmini Gustaf von Paykull'a itafen almıştır. Adından da anlaşılacağı üzere pantropikal bölgelerde yaşar. Kozmopolittir. Aslen Afrika ve Asya'ya özgü tür Kuzey ve Güney Amerika, Maldivler, Avutralya gibi birçok bölgeye yayılmıştır.

Erkekleri siyah üzerine beyaz çizgi geçen kafa ve karına sahiptir, bacakları kum sarısıdır. Dişiler ise kahve rengidir. Genç erkekler renk ve desen olarak dişilere benzer ancak yüzleri yetişkin erkeklerde olduğu gibi beyaz-kahve rengi çizgilidir. Yetişkin erkek pedipalpları altın sarısı ve tüylüdür.
2
Tuğçem Müge Gür
Çeviren 30 Haziran 2021 6 dk.

Tepkime sonucu kıvılcım, alev ve duman üreten havai fişek gibi patlayıcı materyaller, insan dışı hayvanlara çeşit çeşit zararlar vermekte. Bunlar genelde insanlarla arkadaş olan hayvanları etkiliyor ve hayvanlarımızın bu patlayıcılara verdiği tepkileri de kolayca görebiliyoruz. Bu patlamalar, çiftliklere ya da başka alanlara kapatılmış hayvanların yanı sıra, hem kentsel çevrelerin içinde hem de dışında yaşayan diğer canlıları etkiliyor.

Birçok hayvanın duyma yetisi, insanlarınkinden çok daha hassas olduğu için, havai fişeklerin patlamaları onlar için bize olduğundan daha rahatsız edici olmakla kalmıyor; aynı zamanda duyuşlarını da daha ağır zedeleyebiliyor. Havai fişeklerin yaydığı ses 190 desibele kadar çıkabilir (bu ses, insan kulağında hasarın başlangıcı olan 75 ila 80 desibel aralığından 110 ila 115 desibel daha fazladır). Havai fişekler; kestane fişekleri, silah sesleri (140 desibel) ve bazı jet uçaklarından (100 desibel) daha yüksek sesler üretmektedir.

27
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Begüm Sönmez, Emre Akman Ve Hüseyin Atala
Begüm Sönmez, Emre Akman Ve Hüseyin Atala Seslendiren 3 gün önce 21:10
Plastiklerin Kalbe Zararı - İyonlaşmada Yeni Bulgular - Aşı Kolunun Antikora Etkisi... Hepsi ve daha fazlası bu bölümde!
7
Evrim Ağacı Akademi

Evrim Ağacı Akademi'yi kullanarak kendini Sahtebilim ve Şüphecilik konusunda geliştirebilirsin.

Sahtebilim
Sahtebilim
98 Makale
19 saat 9 dakika
Öğrenmeye Başla
Komplo Teorileri
Komplo Teorileri
14 Makale
3 saat 50 dakika
Öğrenmeye Başla
Astroloji
Astroloji
4 Makale
1 saat 5 dakika
2 Soru
Öğrenmeye Başla
UFO ve Uzaylılar
UFO ve Uzaylılar
17 Makale
2 saat 44 dakika
Öğrenmeye Başla
Çağrı Mert Bakırcı
Yazar 3 Aralık 2019 25 dk.

Normalde aşina olduğumuz 3 uzaysal (uzamsal) boyutu bilirsiniz: En, yükseklik, derinlik... Sol-sağ, ileri-geri, yukarı-aşağı... Daha bilimsel tabiriyle x, y, z... Buna, 4. boyut olarak bilinen zaman boyutunu da eklersek, modern fiziğe ulaşıyoruz. Bu konularla ilgili bilgilerinizi tazelemek için Genel Görelilik Kuramı'nı okuyabilirsiniz. Konuya daha basit bir giriş içinse buradaki yazımıza göz atabilirsiniz.

Ancak fiziğin en büyük ve meşhur problemi şu: Kara delikler, yıldızlar ve gezegenler gibi çok büyük cisimlerin fiziği olarak bilinen Görelilik Teorisi ile, atom altı parçacıklar gibi çok küçük cisimlerin fiziği olan Kuantum Fiziği, daha spesifik olaraksa Kuantum Alan Teorisi arasında bir uyuşmazlık söz konusu. Bunlar, fiziğin iki ayrı alt dalı olarak incelendiğinde harika bir şekilde çalışıyorlar; ancak birbirleriyle bütünleşik olarak incelenmeye çalışıldığında çok ciddi problemler çıkıyor. İşin özünde, iki teori birbiriyle uyumlu değil gibi gözüküyor.

338
2
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Evrim Ağacı'ndan Mesaj

Evrim Ağacı üyeliği tamamen ücretsiz ve sitemizi çok daha etkili, interaktif ve keyifli bir şekilde kullanmanızı sağlayacak. Üye değilseniz, birkaç saniyede üyelik oluşturabilirsiniz! Üyeyseniz de giriş yapmanızı tavsiye ederiz.

Eser
Mitek Papilio
Mitek Papilio
148K UP
Eseri Ekleyen 1 gün önce Kitap
Puan Ver
Ek Boyutlar, Başka Dünyalar ve Paralel Evrenler
İnceleme Yaz
Sonra Okuyacaklarıma Ekle
Tüm Reklamları Kapat
Beril Sıla Topak
Üye 4 gün önce 2 Cevap
Genel olarak önemli sınav anlarımda ve benzeri durumlarda "hiç stresli değilim" gibi hissettiğimi zannediyorum. Vücudum kendince buna itiraz yöntemleri tabii ki geliştiriyor. Fakat stres anında hissedemiyorum, zaman mekan algım bile kaybolabiliyor.
194 görüntülenme
Stres altında iken hissizleşmenin önüne nasıl geçilir?
Stres altında iken hissizleşmenin önüne nasıl geçilir?
5
  • Şikayet Et
  • Mantık Hatası
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Funda Başak
Seslendiren 21 Ocak 2020 11:28
Birçoklarına göre kediler, internet dediğimiz modern teknolojinin resmi maskotu konumunda. Modern dünyada en çok paylaşılan görsellerden birisi kediler....
27
Öne Çıkan EtkinlikKültürel Etkinlik
Evrim Ağacı Ankara Topluluğu
Etkinliği Ekleyen 1 hafta önce Ankara₺3.800,0017 Mayıs
Çatalhöyük/Konya, Taşkent Fosil Arazisi Gezisi
17 Mayıs 2025 06:30 tarihinden 18 Mayıs 2025 20:00 tarihine kadar.

Evrim Ağacı Ankara Topluluğu gezi serisinin ikinci gezisinde Çatalhöyük/Konya, Taşkent Fosil Arazisine gidiyoruz!

Çatalhöyük arkeolojik alanı günümüzden 8000 yıl öncesine tarihlendirilmekte ve insanlık tarihi açısından tarım devrimi, kent yaşamı ve hayvanların evcilleştirilmesi gibi konularda eşsiz sanatsal ve kültürel eserler barındırmaktadır.

Konya Arkeoloji Müzesinde Çatalhöyük ve Konya çevresinden ve Antik Roma dönemine ait eserler bulunmaktadır. 

Konya kent merkezi ise Selçuklu başkenti olması nedeni ile hem mimari hem de Anadolu kültürel bağlamında gezilecektir. 

Taşkent Fosil Arazisinde Permiyen döneminde, yaklaşık 252 milyon yıl önce yaşamın %95'inin silindiği Dünya'nın en büyük yok oluşunun izlerini görebileceğimiz Dünya'daki 10 noktadan biri olan Taşkent fosil yatağı yer almaktadır.



Bilim ve tarihi bir araya getiren bu gezimizde siz de kaşiflerimiz arasında yer alın.

Gezide, Dr. Babür Erdem ve Timuçin Alp Aslan, MA. hocalarımız bulunacaktır.

Evrim Ağacı Ortak Kurucusu olan Dr. Babür Erdem, Orta Doğu Teknik Üniversitesi, Biyolojik Bilimler Bölümü’nde doktorasını tamamlamıştır. Araştırma alanları davranış biyolojisi, hesaplamalı biyoloji ve evrimsel biyolojidir. Bu konularda yayımlanan çeşitli makaleleri vardır. Ayrıca TÜBİTAK destekli projelerde yürütücülük yapmış ve birçok projede yer almıştır. Şu anda ODTÜ Robotik ve Yapay Zekâ Merkezi’nde araştırmacı olarak çalışmaktadır.

Timuçin Alp Aslan, M.A., Orta Doğu Teknik Üniversitesi Tarih bölümünden lisans derecesini almıştır. Bologna Üniversitesi’nde Latince, Koç Üniversitesi Kapadokya Okulu, Nümizmatik okulu ve Çevresel Arkeoloji programları gibi uluslararası etkinliklerde yer almıştır. Ankara Çayyolu Höyük, Muğla – Milas Labraunda antik kutsal alanı ve Yunanistan’da Büyük İskender’in ilk başkenti Pella’da alan çalışmalarında bulunmuştur. Turist rehberliği alanında yüksek lisans derecesi vardır.

Devamını Göster
10
0 Yorum
1
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Blog Yazısı
İrem Kaplan
İrem Kaplan
132K UP
Blog Yazarı 11 dk.

Kurban Bayramı, Müslüman toplumunun önemli bir dini bayramıdır. Bu bayram, geleneksel adetler, paylaşma ve dayanışma ruhuyla kutlanır. Kurban Bayramı'nda, sadaka olarak adlandırılan kurbanlar kesilir ve etleri ihtiyaç sahipleriyle paylaşılır. Bu dönemde, beslenme alışkanlıkları da önemli bir konudur. Ben de blog yazımı bu konu üzerine yazıp aklınıza takılabilecek bazı soruları yanıtlamak ve sizi bilgilendirmek istedim. Öğretmek benden, uygulayıp sağlıklı yaşaması sizden…

Kurbanlık seçimi önemlidir. Hayvanın sağlıklı, iyi beslenmiş ve uygun yaşta olmasına dikkat etmek gerekir. Veteriner kontrolünden geçmiş, uygun koşullarda yetiştirilen hayvanlar tercih edilmelidir. Bu şekilde hem sağlıklı et elde edebiliriz hem de hayvan refahına önem verebiliriz. Kurbanlık seçimi yaparken aşağıdaki faktörlere dikkat etmeniz önemlidir:

13
  • Şikayet Et
  • Mantık Hatası
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Söz
Rasul Nurullazade
Alıntıyı Ekleyen 1 gün önce
Tarih yazmak, tarih yapmak kadar mühimdir. Yazan yapana sadık kalmazsa, değişmeyen hakikât insanlığı şaşırtacak bir mahiyet alır.
Kaynak: Atatürk'ten Düşünceler, Enver Ziya Karal, İstanbul 1986
3
0 Yorum
  • Şikayet Et
  • Mantık Hatası
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Tüm Reklamları Kapat
Gaia Uydusunun Verileriyle Galaksimizin Üstten Görünümü

Yuvamız olan Samanyolu Galaksisi, yukarıdan bakıldığında nasıl görünüyordur? Bizler bu galaksinin içerisinde yer aldığımız için doğal olarak bunun doğrudan fotoğrafını çekmemiz mümkün değil. Ancak yakın zamanda Avrupa Uzay Ajansı'nın (ESA) yürüttüğü Gaia isimli operasyonundan elde edilen bir milyardan fazla yıldızın konum verileri kullanılarak galaksimizin bir haritası oluşturuldu. Ortaya çıkan eseri incelediğimizdeyse tıpkı diğer birçok sarmal galakside olduğu gibi Samanyolu Galaksisi'nin de belirgin sarmal kollara sahip olduğunu görüyoruz. Güneş ve geceleri gördüğümüz parlak yıldızların büyük bir çoğunluğu, galaksimizin Avcı (Yun: "Orion") adlı kolu üzerinde yer alıyor. Gaia'dan elde edilen veriler, Samanyolu Galaksisi'nin ikiden fazla sarmal kola sahip olduğuna dair geçmiş bulguları destekler nitelikte. Galaksimizin merkezinde hayli belirgin bir çubuk bulunuyor. Galaksimizin ince diskiyse kendisinin bu renklerini çoğunlukla koyu tozlardan, parlak mavi yıldızlardan ve kırmızı salma bulutsularından alıyor. Gaia uydusu, başarılı bir görevin ardından 27 Mart 2025'te devre dışı bırakılmış olsa da bu görev kapsamında elde edilen verilerin analiz süreci hâlen devam etmekte.

13 Mayıs 2025 Günün Astronomi Fotoğrafı (NASA APOD)

📸 Kaynaklar ve Katkıda Bulunanlar:
Görselleştirme Credit: ESA, Gaia, DPAC, Stefan Payne-Wardenaar
Çeviren: Tolunay Dündar

🔗 Tüm APOD içeriklerini görmek için:
https://evrimagaci.org/apod
Evrim Ağacı'ndan Mesaj

Evrim Ağacı'nı sosyal medya hesaplarından takip etmeyi unutmayın! Yeni paylaşımlarımızı görmek için bizi aşağıdaki sosyal medya hesaplarımızdan takip edebilirsiniz.

Görkem Bakırcı
Fen Bilimleri Öğretmeni 1 gün önce Sen de Cevap Ver

Nihai cevap: Bilmiyoruz. 93 milyar ışık yılı çapında olan gözlemlenebilir evrenimiz sınırlıdır ve bu sınırın dışarında kalan bölgeyle iletişim kuramayız. Evrenin sonlu mu sonsuz mu olduğu sorusuna dolaylı yollardan cevap verebiliriz. Bu cevapları verebilmemiz için evrenin geometrisine bakmamız gerekmektedir. Evrenin net eğimini, içindeki toplam kütleyi ölçüp sonra genel görelilik denklemlerinin yardımıyla geriye doğru yürüyerek belirlemeye çalışmak fazlaca sorun çıkartacaktır. Madde, keşfedemeyeceğimiz şekilde gizlenmiş olabilir. Bir galaksi yada galaksi kümeleri gibi görünür sistemlerin, kütleçekim dinamiklerini kullanarak yalnızca bu sistemler içerisinde madde olup olmadığını araştırabiliriz. Eğer ciddi bir orandaki kütle başka bir yerde bulunuyorsa bu gözden kaçacaktır. O yüzden en etkili yol evrenin geometrisini farklı bir yolla ölçmeye çalışmak.

Basit soru, bir uzay aracıyla yukarıya çıkıp aşağı baktığınızda dünyanın iki boyutlu ve düz olan yüzeyini deneyimlerken, Dünyanın geometrisini nasıl ölçersiniz?

Burada üçgenin iç açıları toplamından faydalanırız. Üçgenin iç açıları toplamı 180 derecedir. Fakat küre gibi bir bükülmüş iki boyutlu bir yüzeyde, çizdiğimiz üçgenin iç açıları toplamı 180 dereceden büyük çıkar.

Tüm Reklamları Kapat

Bu basit düşünceyi evrenimizin şeklini bulmak için de kullanabiliriz. Bunu ilk fark edenlerden birisi ünlü matematikçi Friedrich Gauss, evrenin bükülmüş olması olasılığına kendisini o kadar kaptırmıştı ki Hohengagen, Inselberg ve Brocken dağlarının zirveleri arasına çizilen büyük üçgenleri ölçerek uzayın geometrisini tahmin etmeye çalışmıştı. Bu çalışma elbette hatalıydı çünkü dünya yüzeyindeki dağları referans alarak çizilen bir üçgenden, uzayın geometrisi üzerine bir tahminde bulunmak olanaksızdı.

Uzayın geometrisini kesin olarak ölçmeye çalışan ilk kişi Rusya'nın Kazan şehrinde yaşamış olan Nikolay İvanoviç Lobaçevski'ydi. Lobaçevski, hiperbolik, yani birbirlerine paralel olarak ilerleyen doğruların birleşebileceği geometriler olabileceğini ileri sürdü. Sonra bizim evrenimizin de hiperbolik olup olamayacağını değerlendiriken yıldızların oluşturduğu üçgenleri incelemenin mümkün olabileceğini belirtti.

Dünya, Güneşin yörüngesinde ve güneşin sağına, soluna geçiyor. Altı ay arayla parlak Sirius yıldızının gözlemlenmesini önerdi. Bu gözlemler sonrasında evrenimizdeki herhangi bir eğimin dünyanın yarıçapından 166.000 kat daha fazla olması gerektiği sonucuna vardı.

Bu biraz büyük bir sayı gibi gelebilir ama astronomik ölçekte bir hiçtir. Fikir doğruydu ancak teknoloji sınırlıydı. Sonrasıonda CMB, Boomerang ve WMAP gözlemleri sayesinde çok daha kesin ve tutarlı veriler elde etmeyi başardık.

Tüm Reklamları Kapat

Boomerang, 1998-2003 yılları arasında yürütülen bir yüksek irtifa balon projesidir. CMB üzerindeki küçük sıcaklık dalgalanmalarını hassas bir şekilde haritalandırdı. Deney, CMB'deki açısal dalga boylarını inceledi. Bunu yapmasının sebebi bu dalga boylarının açısal genişliğini ölçmekti. Desenler erken evrende yoğunluk salınımları olarak bilinir. 10 günlük bir balon uçuşunda gökyüzünün %2,5'ini, 0,25 derece açısal çözünürlükte taradı. Desenlerdeki 1 derecelik genişlik düz bir evrene işaret ediyordu. CMB dalgalanmalarının açısal boyutu 1 derece idi. Bu demekti ki evren düz (flat ya da öklidyen de diyebilirsiniz). Boomerang projesi bizlere Enflasyon kuramını destekleyici veriler sundu. Sonrasında NASA çok daha detaylı bir CMB inceleme araştırması başlattı. WMAP teleskobu, 2001 ve 2010 yılları arasında görev yaptı ve önemli veriler sağladı. Dünyadan 1.5 milyon kilometre uzaklıkta CMB haritasını çok hassas bir şekilde çıkarttı. Milyonda bir hassasiyetle ölçüm yapan WMAP evren üzerine bildiğimiz birçok bilgiyi kesin bir şekilde doğruladı. Evrenin yaşı, 13.77 milyar yıl yaşında, öklidyen, %5' i görünür madde, %27 si karanlık madde ve %68 i karanlık enerjiydi.

Bu veriler ışığında evren tamamen düz görünüyor. Eğer evren düzse, sonsuz olabilir ancak bu konuda hala bilimsel bir konsensus sağlanabilmiş değildir. Evren zaten bize göre sonsuzdur ama kendi ölçeğinde sonsuz mudur, sınırları var mıdır henüz bilmiyoruz.

Kaynaklar

  1. L. Krauss. (2025). Hiç Yoktan Bir Evren.
5
  • Şikayet Et
  • Mantık Hatası
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Evrim Ağacı'na Destek Ol
Daha Fazla İçerik Göster

Bize Ulaşın

ve seni takip ediyor

Göster

Şifremi unuttum Üyelik Aktivasyonu

Göster

Şifrenizi mi unuttunuz? Lütfen e-posta adresinizi giriniz. E-posta adresinize şifrenizi sıfırlamak için bir bağlantı gönderilecektir.

Geri dön

Eğer aktivasyon kodunu almadıysanız lütfen e-posta adresinizi giriniz. Üyeliğinizi aktive etmek için e-posta adresinize bir bağlantı gönderilecektir.

Geri dön

Close