Tatil Paradoksu: Tatilden Döndüğünüzde Neden Bu Kadar Mutsuz Oluyorsunuz?
Günlük rutinden çıkmanın ve tatil yapmanın bilinen birçok faydalı etkisi vardır. Araştırmalar, tatil yapmanın insanların sadece dinlenmesini değil, aynı zamanda yeni yerler görmelerini ve yeni deneyimler edinerek merak duygularını tatmin etmelerini de sağladığını göstermektedir.[1]
Tatil yaptığımız sırada beynimize sürekli yeni uyaranlar gelir ve günlük rutinimiz içinde yitirdiğimiz zaman algımız toparlanır. Bu da kendimizi ânın içinde daha kolay bulabilmemizi, dış dünyanın sorumluluklarından kurtulup kendi iç dünyamıza dönmemizi sağlamaktadır. İstatistikler, 10 günlük maaşlı izin verilen işyerlerinde bile depresyon oranlarının %40'a varan oranlarda azaldığını göstermektedir.[2] Özellikle de son dönemde yükselişe geçen "durmaksızın çalışma" (İng: "hustle") furyası, tatil kavramını giderek daha da anlamsız kılmayı hedeflemektedir: Sosyal medyada türeyen ve işkolikliği öven kişi ve gruplar, hâlihazırda multimilyoner olmayıp da buna rağmen tatil yapan kişilerin adeta "acınası ve var olmayı hak etmeyen bir canlı formu" olduklarını telkin etmektedir. İçinde bulunduğumuz ekonomik sistem ve sosyal medyada ortaya çıkan çeşitli kültler, giderek agresif bir şekilde insani özgürlükleri elden almakta ve yerine daha da çok çalışma takıntısı yerleştirmektedir.
Öte yandan, tatil yapmanın olumlu etkilerinin sonsuza kadar sürmediği ve tatil sırasında deneyimlenen genel mutluluk, heyecan ve huzurun tatil bittikten sonra sadece birkaç gün içinde ortadan kalktığı da doğrudur. Yani tatilden döndükten kısa bir süre sonra kendinizi tekrar mutsuz ve depresif hissedebilirsiniz. Fakat tatil mutluluğunun sonsuza kadar sürmemesi, tatillerin anlamsız olduğu anlamına gelmemektedir; en nihayetinde sadece birkaç saat sonra tekrardan yorulacak olmamıza rağmen, her gün yatıp uyumakta ve güne zinde bir şekilde başlamaya çalışmaktayız.
Tatil Sonrası Depresyonu Nedir?
Tatil sonrasında yaşanan bu âni depresyon ve anksiyete hali, henüz resmi olarak tanımlanmış bir psikolojik rahatsızlık değildir; yani DSM-5 veya ICD-11 gibi psikiyatrik hastalık kataloglarında yer almamaktadır. ABD'deki Ulusal Zihinsel Hastalıklar Birliği gibi bağımsız zihin sağlığı kuruluşları; tatil sonrasında yaşanan bu olumsuz duyguların esas sebebinin tatille ilgili absürt beklentiler olduğunu söylemektedirler:[3] Yıl boyunca gerek iş yoğunluğu, günlük yaşamın stresi gibi sebeplerle yaşadığımız sorunlar, tatille ilgili beklentilerimizi de absürt seviyelere ulaşabilmektedir. Fakat bu beklentileri tatmin edemediğimiz taktirde, kendimizi rahatsız ve eksik hissetmemiz normaldir. Tatilin bittiği ve aylarca tekrar çalışmak zorunda olduğumuz gerçeğini hatırladığımızda bu sıkışmışlık, depresyon ve anksiyete gibi belirtilerle kendini gösterebilmektedir. Bazı çalışmalar insanların %64'ünün tatil sonrası depresyonunu deneyimlediklerini göstermektedir.[4]
Bir diğer çalışmada, tatil sonrasında deneyimlenen ani mutsuzluk hissinin büyüklüğünü görmek isteyen araştırmacılar, Dünya genelindeki Noel veya Yılbaşı gibi önemli tatil dönemleri sırasında ve sonrasında; intihar, depresyon, psikiyatrik bozukluklar ve kendi kendine zarar verme davranışlarının nasıl değiştiğini incelediler.[5] Bulgularına göre tatil dönemlerinde insanların psikiyatrik nedenlerle acil servislere başvurma oranları, kendi kendilerine zarar verme oranları ve intihar girişimi oranları düşmektedir. Fakat tatil dönemi bittikten sonra, bu olumsuz davranışlar hızla artmakta; bir süreliğine normal seviyenin de üzerine çıkmakta, sonrasında tekrar normal seviyeye dönmektedir. İşte "tatil sonrası depresyonu" olarak adlandırılan problemler, bir süreliğine normal seviyenin üstüne çıkan o kısımdır. Bu sırada deneyimlenen semptomlar, mevsimsel depresyonda olduğu gibi, belli dönemlerde enerji seviyelerinin ve konsantrasyon becerisinin düşmesi veya uykuya dalma problemleri şeklinde kendini gösterebilmektedir.[6]
Araştırmacıların bulgularına göre tüm bunların sebeplerinin başında, tatil dönemlerinde maddi harcamaların yükseliyor olması gelmektedir. Bunun bir parçası da tatil sırasında finansal olarak kötü kararlar almaktır. Ama tatil bitip de paramızı ne kadar özgürce harcadığınızı fark ettiğimiz zaman, psikolojik sorunlar yaşamamız çok daha olası hale gelmektedir.
Ayrıca tatiller, iş zamanından çok daha eğlenceli geçen dönemler olduğu için, tatil bittiğinde kendimizi yalnız, boş, stresli veya kaybolmuş hissedebiliriz. Buna etki eden faktörlerden biri de tatil dönemlerinde değişen beslenme alışkanlıklarıdır. Daha çok alkol tüketmek ve daha çok hazır yemek yemek, alkole ve yüksek kalorili besinlere yönelik geçici ve düşük seviyeli bir bağımlılık yaratmaktadır. Bu düzenden çıktığınız zaman, vücudunuz bu maddelere ulaşamadığı için adeta düşük seviyeli yoksunluk semptomları yaşamanıza neden olmaktadır.
Tatil Sonrası Depresyonu ile Nasıl Başa Çıkılır?
Bu gibi sorunları daha kolay atlatabilmek için birkaç şey yapabilirsiniz:[7] Egzersiz yapmak, endorfin salgılamanıza yardımcı olarak mutluluk seviyenizi artırabilir. Yoğun iş veya okul zamanlarında bile arada bir kaçamak yapıp şehrinizin civarındaki ormanlara veya doğal yaşam alanlarına gidip gelmek, genel sağlık durumunuzu iyileştirebilir. Ayrıca yeterince uyumak da hormonal dengenizi kontrol altında tutmanızı sağlayabilir.
Sürekli çalışma kültürü, uykuyu minimize etme yönünde bir baskı da kurmaktadır ama bunun sağlıklı olduğu söylenemez. Çünkü düzenli olarak 6 saat uyuyan kişilerin bilişsel performansının, 2 gün boyunca hiç uyumayan kişilerden bile düşük olabildiğini gösteren çalışmalar mevcut. En zengin ve başarılı insanların büyük çoğunluğu, günde 7 ila 9 saat uyuyorlar ve bu, yeni bir alışkanlık değil. Çünkü uykumuzu almadığımız zaman, gün boyu yapacağımız işlerdeki performansımız düşüyor, yani daha başarısız biri oluyoruz.
Bizim Evrim Ağacı olarak size naçizane tavsiyemiz, eğer mümkünse tatilleri rutininizi bozan tek dinlenme zamanı olmaktan çıkarmaya çalışın. Hafta sonları veya o zamanlarda da çalışıyorsanız hafta içleri akşam saatlerinde ödevlerinizi, sınavlarınızı veya işyerindeki görevlerinizi aksatacak olsa bile, kendinize zaman ayırın. Bir film izleyin, ailenizle zaman geçirin, arkadaşlarınızla sohbet etmeye vakit ayırın, sevdiklerinizle yürüyüş yapın. Günün sonunda siz sağlıklı değilseniz, işinizin sağlıklı olması mümkün değil!
İçeriklerimizin bilimsel gerçekleri doğru bir şekilde yansıtması için en üst düzey çabayı gösteriyoruz. Gözünüze doğru gelmeyen bir şey varsa, mümkünse güvenilir kaynaklarınızla birlikte bize ulaşın!
Bu içeriğimizle ilgili bir sorunuz mu var? Buraya tıklayarak sorabilirsiniz.
Soru & Cevap Platformuna Git- 28
- 8
- 5
- 4
- 3
- 3
- 2
- 2
- 2
- 2
- 1
- 1
- ^ D. Davari. (Doktora Tezi, 2022). Destination Curiosity: Conceptualization, Measurement, And Effect. Not: Purdue University.
- ^ K. D. (2019). Does Paid Vacation Leave Protect Against Depression Among Working Americans? A National Longitudinal Fixed Effects Analysis. Scandinavian Journal of Work, Environment & Health, sf: 22-32. doi: 10.5271/sjweh.3751. | Arşiv Bağlantısı
- ^ NAMI. Mental Health And The Holiday Blues. (9 Şubat 2024). Alındığı Tarih: 24 Eylül 2024. Alındığı Yer: NAMI | Arşiv Bağlantısı
- ^ L. MacCarthy. Understanding Post-Holiday Depression And Blues. (8 Kasım 2021). Alındığı Tarih: 24 Eylül 2024. Alındığı Yer: Health Central | Arşiv Bağlantısı
- ^ R. A. Sansone, et al. (2011). The Christmas Effect On Psychopathology. Innovations in Clinical Neuroscience, sf: 10. | Arşiv Bağlantısı
- ^ S. Bethune. Even A Joyous Holiday Season Can Cause Stress For Most Americans. (30 Kasım 2023). Alındığı Tarih: 24 Eylül 2024. Alındığı Yer: APA | Arşiv Bağlantısı
- ^ R. Knight. Post-Vacation Blues? Here’s How To Cope.. (9 Temmuz 2024). Alındığı Tarih: 24 Eylül 2024. Alındığı Yer: Harvard Business Review | Arşiv Bağlantısı
Evrim Ağacı'na her ay sadece 1 kahve ısmarlayarak destek olmak ister misiniz?
Şu iki siteden birini kullanarak şimdi destek olabilirsiniz:
kreosus.com/evrimagaci | patreon.com/evrimagaci
Çıktı Bilgisi: Bu sayfa, Evrim Ağacı yazdırma aracı kullanılarak 21/11/2024 14:43:25 tarihinde oluşturulmuştur. Evrim Ağacı'ndaki içeriklerin tamamı, birden fazla editör tarafından, durmaksızın elden geçirilmekte, güncellenmekte ve geliştirilmektedir. Dolayısıyla bu çıktının alındığı tarihten sonra yapılan güncellemeleri görmek ve bu içeriğin en güncel halini okumak için lütfen şu adrese gidiniz: https://evrimagaci.org/s/17198
İçerik Kullanım İzinleri: Evrim Ağacı'ndaki yazılı içerikler orijinallerine hiçbir şekilde dokunulmadığı müddetçe izin alınmaksızın paylaşılabilir, kopyalanabilir, yapıştırılabilir, çoğaltılabilir, basılabilir, dağıtılabilir, yayılabilir, alıntılanabilir. Ancak bu içeriklerin hiçbiri izin alınmaksızın değiştirilemez ve değiştirilmiş halleri Evrim Ağacı'na aitmiş gibi sunulamaz. Benzer şekilde, içeriklerin hiçbiri, söz konusu içeriğin açıkça belirtilmiş yazarlarından ve Evrim Ağacı'ndan başkasına aitmiş gibi sunulamaz. Bu sayfa izin alınmaksızın düzenlenemez, Evrim Ağacı logosu, yazar/editör bilgileri ve içeriğin diğer kısımları izin alınmaksızın değiştirilemez veya kaldırılamaz.