Hayır, makalede herhangi bir hata bulunmuyor. Kaynaklarda da çok açık bir şekilde natüralizmden bahsediyor. Ampirizm ile natüralizm arasındaki farkı bilmiyor olabilirsiniz, izah edelim:
Natüralizm, doğadaki her şeyin doğal süreçlerle (ve sadece doğal süreçlerle) açıklanabileceğine yönelik görüştür. Bilim, doğadaki her şeyi doğa ile açıklar, yani natüralisttir. Çeşitli alternatiflerinden söz edilebilir; ancak genel olarak natüralist olmayan felsefeciler süpernatüralist bir pozisyona sahiptirler ve doğa üstünün de etrafımızda gördüğümüz olguların açıklaması olabileceğini düşünürler.
Ampirizm (veya empirizm), bilginin sadece duyusal deneyimlerimizden geldiğini söyleyen teoridir (ve felsefi akımdır). Bunun bilimdeki yansıması, bilgiye ulaşmak için deneysel bir yaklaşım sergilemektir. Yani empiristler, "masabaşı bilimciliğini" eleştiren bir tavır takınabilirler. Ancak empirizm, veri elde etme yöntemidir; o veriyi yorumlama noktasında bize yol gösteremez.
Örneğin canlıların nesiller içerisinde değiştiği gerçeği deneysel olarak gösterilebilir; ancak bu sürecin kaynağının doğal mekanizmalar olduğu yorumu natüralist bir yorumdur. Bunun alternatifi teolojik bir yorum olabilir; yani o süreci işletenin bir yaratıcı olduğu fikri. Ya da uzaylıların gelip de insanı diğer hayvanlardan ayırdığı da söylenebilir mesela. Bunların hiçbiri, insanın biyolojik doğasını ve hatta evrimini reddetmek zorunda değildir (yani empirik verileri tamamen kabul edebilir); ancak onun yorumuna doğaüstünün dahil edilip edilmemesi ayrımı belirler.
Net bir şekilde görülebileceği üzere, natüralizm ile ampirizm birbirini dışlayan olgular değildir. Bilim hem natüralisttir, hem de empiriktir.
Tabii bu tartışmanın birçok detayı var. Bilimin çalışma prensibi metodolojik natüralizm olarak bilinir.
Kaynaklarımızla ilgili yorumunuz ise tamamen asılsız ve net bir şekilde gösterilebilecek şekilde hatalıdır. Kaynaklarımızda da bilimin temel varsayımları arasında metodolojik natüralizmden doğrudan bahsedilmektedir. Örneğin kaynaklarımızda yer alan Indiana Üniversitesi, bu konuda şöyle diyor:
"Natural processes are sufficient for understanding the natural world."
Benzer şekilde, kaynaklarımızda yer alan Berkeley Üniversitesi şöyle diyor:
"There are natural causes for things that happen in the world around us."
Bunların her ikisi de, natüralizmin Oxford Üniversitesi sözlüğündeki tanımıyla birebir aynıdır:
"Naturalism is the idea or belief that only natural (as opposed to supernatural or spiritual) laws and forces operate in the universe."
Bunların ampirizm ile bir ilgisi yok. Doğrudan doğruya natüralizm ile ilgili konular. Ama bu demek değil ki bilim empirik değildir. Elbette empiriktir, yoksa deneysel bilim diye bir şey olmazdı. Fakat bundan yola çıkarak bilimin natüralist olmadığını söyleyemezsiniz. Natüralizm, doğadaki her şeyin doğal sebepleri olduğunu söyleyen bir felsefi akımdır. Bilim, doğal olan şeyleri araştıran bir çalışma disiplinidir. Dolayısıyla bilim natüralisttir, zaten natüralist olmak da zorundadır; çünkü doğaüstü, ampirizmin sınırları ötesine geçtiği için bilimin hem ampirik olup da hem natüralist olmaması hayal edilemez. Ama şunu da söyleyelim: Azınlıkta da olsa ampirik olmayan bilim sahaları veya bilimin genelinde gördüğümüz kadar ampirik etkiyi hissedemediğimiz bilim dalları da var; dolayısıyla bilime yönelik genellemelerde her zaman istisnalar olabileceği unutulmamalı.
Tabii natüralizm konusunun birçok detayı var ve bunlar tartışılmadan, üstü kapalı bir analiz sığ kalacaktır. Örneğin natüralizmin iki ana alt kolu var: metodolojik natüralizm ve metafiziksel natüralizm. Metodolojik natüralizm, doğaya yönelik sorgulamalarımızın ve bilgilerimizin natüralist, yani kaynağını doğadan alan açıklamalar olması gerektiğini söyleyen yaklaşımdır. Bu, araştırmayı/sorgulamayı yapan kişinin inançlarından bağımsızdır. Örneğin bir bilim insanı koyu bir dindar olabilir; ancak yine de laboratuvarına girdiğinde dua veya vahiy yoluyla gerçeğe ulaşmaya çalışmaz ama deney yapar; makalelerinde belirli sonuçlara varırken kendisiyle meleklerin konuştuğundan söz etmez de elindeki veriyi natüralist bir biçimde değerlendirir ve bilimin geri kalanına nasıl oturduğunu anlatır.
Metafiziksel (ontolojik, felsefi) natüralizm ise, Evren'in kendisinin natüralist olduğunu söyler. Yani bilimin nasıl icra edildiğinden bağımsız olarak, Evren'de doğaüstü güçlerin (cinler, tanrılar, melekler, şeytanlar, büyü, vb.) olmadığını söyler. Büyük oranda ateizm ile ilişkili olan görüş budur. Bu, bilim insanlarının bir kısmı (yaklaşık %49 kadarı) tarafından desteklense de, bilimin temeliyle ilgili bir konu değildir.
Elbette bilimin natüralizm ile ilişkisi üzerine felsefi bir tartışmaya girilebilir (buna yönelik bir makaleyi buradan okuyabilirsiniz); ancak sonucun "bilim ile natüralizm arasında bağlantı yoktur" çıkması mümkün gözükmüyor. Hele ki evrimsel biyoloji ile uğraşanlar olarak bizler için düşünecek olursak: Yakından tanıdığımız evrim vs. akıllı tasarım davasında (Kitzmiller v. Dover) bu çok güzel bir şekilde izah ediliyor - ki o davanın amacı neyin bilimsel olup, neyin bilimsel olmadığının anlaşılmasıydı:
"Expert testimony reveals that since the scientific revolution of the 16th and 17th centuries, science has been limited to the search for natural causes to explain natural phenomena.... While supernatural explanations may be important and have merit, they are not part of science. Methodological naturalism is thus 'a paradigm of science'. It is a 'ground rule' that "requires scientists to seek explanations in the world around us based upon what we can observe, test, replicate, and verify."
Bu konuda bugüne kadar inanılmaz fazla sayıda makale yazıldı. Örneğin Gregory Dawes ve Tiddy Smith, natüralizmin en başından beri bilimin doğasında var olduğunu bu makalelerinde tartışıyorlar. Eğer edinebilirseniz, Quine'ın Harvard Üniversitesi Yayınları'ndan çıkan Theories and Things kitabını edinebilirsiniz. Orada ampirizm, natüralizm ve bilim arasındaki ilişkiler harika bir şekilde anlatılıyor. Quine, natüralizm ve bilimle ilgili olarak şöyle diyor:
"Naturalism can be defined as the recognition that it is within science itself, and not in some prior philosophy, that reality is to be identified and described."
Ruse, 1982'de yazdığı kitabında natüralizmin bilimdeki yerini şöyle tanımlıyor:
"Science is naturalist because by definition science deals only with the natural, the repeatable, that which is governed by law."
Bilim insanları, belirli bir bilim felsefesine tabi olmaksızın bilim yapamazlar. Metodolojik natüralizm, bu konudaki en yaygın tercihtir ve bilimin bugünlere gelebilmesini sağlamıştır. Ancak bilimin kendisi natüralist olsa da, bilim insanları illa metodolojik natüralizmi (veya sonrasında felsefi natüralizmi) takip etmek zorunda değildir. Bir insan, ampirik deneylerden gelen veriyi, metodolojik natüralist bir şekilde değerlendirebileceği gibi, teistik bir yorumu da tercih edebilir; fakat bunun evrenselliği olmayacaktır ve bu nedenle bilimsel bir araştırma programı yaratması imkansıza yakın olacaktır. Bilim, tarihsel olarak metodolojik natüralizmi tercih etmiştir ve bu, felsefe ve bilim arasındaki köprü olmuştur.
Uzun lafın kısası: Natüralizmi, "bilimin yöntemi" yerine, "bilimsel ilerleyişin bir parçası" olarak da tanımlayabilirsiniz, çok bir şey değişmez. İkisi de bilim için büyük oranda olmazsa olmazlardandır. Bilimsel yöntem, ampirizme dayanır. Ancak bilimin temel varsayımlarından birisi, doğadaki her şeyin doğal olduğu ve doğal nedenlerle açıklanabileceğidir. Eğer böyle olmasa, sistemli bir şekilde bilim yapmamız mümkün olmazdı. Bunu Lewontin de 1983 tarihli kitap bölümünde gayet güzel anlatıyor:
"Either the world of phenomena is a consequence of the regular operation of repeatable causes and their repeatable effects, operating roughly along the lines of known physical law, or else at every instant all physical regularities may be ruptured and a totally unforeseeable set of events may occur. (...) We can not live simultaneously in a world of natural causation and of miracles, for if one miracle can occur, there is no limit."
Şuna da dikkatinizi çekerim: Bugün "ampirik olan ama natüralist olmayan", "natüralist olan ama ampirik olmayan" ve "ampirik ve natüralist olmayan" şekillerde bilim yaptığını iddia edenler de vardır (bazıları hakikaten ufak tefek başarılar elde etmişlerdir de); ancak bunların toplamda bilime katkısı pratik olarak sıfırdır. Olay da bu zaten. Fanatik bir ideoloji ile ampirizmi veya natüralizmi kullanmıyoruz. Bu kombinasyon işe yarıyor, ondan kullanıyoruz. Ama alternatiflere kapalı değil sistem, isteyen, istediğini kullanabilir; fakat bilim cemiyetini bulgularının ve sonuçlarının objektifliğine ikna etmek zorundadır.
Lewontin'in yukarıda söz ettiği, (metodolojik) natüralizmdir. Bu, Einstein'a atfedilen ama muhtemelen onun söylemediği (ki söylese de çok güzel yakışacağını düşündüğüm) "Hayatı iki şekilde yaşayabilirsiniz: Ya her şey mucizeymiş gibi, ya hiçbir şey mucize değilmiş gibi." sözü ile aynı kapıya çıkıyor. Metodolojik natüralizm, hiçbir şeyin mucize olmadığını varsaymamız anlamına geliyor; çünkü aksi takdirde bilim yapmamız imkansız. Ve evet, bu noktadan sonra veri toplamak için empirik yöntemi kullanıyoruz, o ayrı (ve bilimin natüralist tarafıyla doğrudan ilgisi yok).
Natüralizm, bilimin temel varsayımlarından, temel yöntemlerinden birisidir (ampirizm ve ilgili yazımızda anlattığımız diğer varsayımlar gibi). Yani Quine'a ve diğerlerine bu konularda katılmayabilirsiniz (ki natüralizmin bilimle ilişkisi Quine'dan bu yana oldukça detaylandırıldı, bu konuda harika bir makale burada); ancak natüralizmin bilimin bir parçası olduğunun söylenmesinde bu kadar abartılacak ne var bilemiyorum. Bu çok doğal ve yalın bir gerçek olmalı.
Sonuç olarak natüralizm çürütülmesi gereken bir varsayım veya tehlikeli bir felsefi duruş değil, bilimin son derece normal ve "bilimi bilim yapan" bir parçası. Bilim pragmatik bir uğraş olduğu için, en azından metodolojik natüralizm onun bir parçası olarak kalmayı sürdürecek. Onun (ve bilimle ilişkili diğer birçok olgunun) sayesinde bilim buralara kadar gelebildi ve bundan sonra da onun sayesinde yola devam edebileceğiz. Ta ki pragmatik anlamda daha iyisi yapılana kadar...
Öte yandan metafiziksel natüralizm ile teoloji (yani "ateizm ile teizm") arasındaki tartışma milenyumlardır devam ediyor ve bilimdeki natüralizm ile doğrudan ilgisi olmayan ama sahalar arası etkileşimleri bolca hissettiğimiz bir tartışma. Bunun tartışması buraya sığdırılabilecek bir şey değil ve Evrim Ağacı veya bilim ile doğrudan ilişkili bir konu da değil.
Kaynaklar
- Yazar Yok. Foundations Of Science. (5 Temmuz 2020). Alındığı Tarih: 5 Temmuz 2020. Alındığı Yer: Bağlantı | Arşiv Bağlantısı
- Yazar Yok. Studies In History And Philosophy Of Science Part A. (5 Temmuz 2020). Alındığı Tarih: 5 Temmuz 2020. Alındığı Yer: Bağlantı | Arşiv Bağlantısı
- Yazar Yok. Theories And Things. (5 Temmuz 2020). Alındığı Tarih: 5 Temmuz 2020. Alındığı Yer: Bağlantı | Arşiv Bağlantısı
- Yazar Yok. In Defense Of Naturalism. (5 Temmuz 2020). Alındığı Tarih: 5 Temmuz 2020. Alındığı Yer: Bağlantı | Arşiv Bağlantısı
- Yazar Yok. Scientists Confront Creationism. (5 Temmuz 2020). Alındığı Tarih: 5 Temmuz 2020. Alındığı Yer: Bağlantı | Arşiv Bağlantısı