Paylaşım Yap
Tüm Reklamları Kapat

Travma Hakkında 3 Yaygın Mit: Medya, Psikoloji Mitlerine Kapılarak, Cinsel Saldırı Vakalarını Nasıl Çarpıtıyor?

Travma Hakkında 3 Yaygın Mit: Medya, Psikoloji Mitlerine Kapılarak, Cinsel Saldırı Vakalarını Nasıl Çarpıtıyor? PSU
6 dakika
1,904
Podcast
10:05
Altay Kenger
Seslendiren
62
  • İndir
  • Dış Sitelerde Paylaş
Tüm Reklamları Kapat

Önceden "fiziksel hasar" olarak adlandırılan "travma" terimi, tıp bilimi çerçevesinde ortaya çıktı ve artık hem popüler hem de bilimsel tartışmalarda, "psikolojik hasarı" belirtmek için kullanılmaktadır. Yapılan geniş çaplı ruh sağlığı araştırmaları çoğu kez, cinsel saldırının travmatik hastalıklar için önemli bir risk faktörü olduğuna ulaşmış olsa da, travmanın asıl sebebinin önceden var olan (İng: "pre-existing") bir zihinsel hastalık olduğu sıklıkla ileri sürülmektedir.[1]

Saldırı iddialarının doğru olup olmadığına ilişkin tartışmalar, zihinsel bir hastalıkla mücadele eden insanlara yönelik basmakalıp tasvirlere dayanmak zorunda kalabilir. Üstelik zihinsel bir hastalığı olan insanlar, kendi deneyimlerinin güven telkin etmeyen tanıkları olarak görülürler.

Bir örneği ele alalım: Yakın geçmişte hakkında cinsel saldırı iddiaları ileri sürülen Başsavcı Christian Porter, bu iddiaları ısrarla reddetmişti. Tartışmaların bir kısmı, kendisini suçlayan ve sonradan hayatını kaybeden kadının hafızası ve zihinsel sağlığına yönelik spekülatif yorumlardan oluşuyordu. Bazı gazeteciler kadının akli durumunun, hakkındaki şüpheleri arttırmak için muayyen olarak düzenlendiğini imâ ederek, kadının iddiasının uydurma olduğunu öne sürdüler.[2], [3]

Tüm Reklamları Kapat

Şikâyette bulunan kadına bipolar bozukluk tanısı konmuştu; buna ek olarak akıl sağlığı hizmeti arayışındaydı. Yırtılmış günlükleri ve travmanın sinirbilimi üzerine bir kitaba erişmesi, söylediklerini kendisinin uydurduğunun kanıtı olarak gösterildi. Ya da belki bahsedilen kadın "bastırılmış" ve "kurtarılmış" olarak adlandırılan anılardan mustaripti.[4]

Basın ve toplum nezdinde bu tür bir argüman, hafıza ve ruh hastalığı hakkında uzun süredir hüküm süren mitleri yansıtır. Aşağıda üç önemli yanlış anlaşılmayı ele alıyoruz:

Travma Hakkında 3 Yaygın Mit

Mit-1: "Travma ve Bipolar Bozukluk Alakasızdır!"

Medyada, bipolar tanı ve cinsel saldırı iddiaları arasındaki belirgin bağlantı, tanının yanlış anlaşıldığını gösterir niteliktedir.

Bipolar bozukluğu olan kişilerin ruh hallerinde, düşük depresif durumlar ve aktif "manik" durumların da dahil olduğu önemli dalgalanmalar görülür.[5] Bir dizi çalışma; çocukluk travmasının bipolar bozukluk geliştirme riskini artırdığını ve hastalığın başlangıç yaşının daha erkene indiğini göstermektedir.[6] Ayrıca, artan intihar düşüncesi ve madde bağımlılığının dahil olduğu semptomların şiddetine ve karmaşıklığına katkıda bulunduğunu ortaya koymuştur. Bipolar hastalarla ilgili yürütülen bir klinik çalışması; bipolar bozukluğu olan hastaların depresyonda olan hastalara kıyasla, çocuklukta veya yetişkinlikte cinsel saldırı bildirme olasılıklarının önemli ölçüde yüksek olduğunu ortaya koymuştur.[7] Bu bulgu, cinsel saldırının bipolar geliştirmek için risk faktörü olduğunu ve bipolar tanısı olan kişilerin cinsel saldırıya karşı daha savunmasız olduğunu ileri sürmektedir.

Tüm Reklamları Kapat

Bipolar, cinsel saldırı ve akıl hastalığı arasındaki ilişkiye yönelik araştırmalar da bir şekilde göz ardı edilmiştir ve bu bulgular, daha fazla araştırmaya duyulan ihtiyacın altını çizmektedir.[8]

Mit-2: "Unutulmuş Anıları Terapiyle Kurtarmak Mümkündür!"

Psikiyatrist Bessel van der Kolk, The Body Keeps Score adlı çok satan bir kitap yazdı. Porter'ın kurbanı olduğu iddia edilen kadının günlüğünde de bu kitaptan bahsediliyordu ve medya, bunun tartışmalı olduğunu iddia etti.[4]

Travma çalışmaları alanında bu kitap hiç de tartışmalı görülmez ve "bastırılmış" veya "kurtarılmış" hafıza teorileri veya uygulamaları ile de ilişkilendirilemez. Ayrıca "kurtarılmış hafıza terapisi" (İng: "recovered memory therapy" veya kısaca "RMT"), bir yanılgıdan ibarettir.

Kurtarılmış Hafıza Terapisi, travma terapisini tanımlamak için 1990'ların başlarında bulunan aşağılayıcı bir terimdir. Bu terimi kullanan kişiler, önemli sayıda terapistin unutulmuş veya bastırılmış cinsel istismar anılarını "kurtarmak" için tasarlanan, uygunsuz teknikler kullandığını iddia eder. Ve uygulanan bu tekniklerin sahte anılar ve yanlış savlar yarattığını savunur. Ancak "kurtarılmış hafıza terapisi" diye bir terapi yoktur. Bu terim, travma uzmanlarınca, cinsel suçlarla itham edilen kişilerin avukatları tarafından oluşturulan bir dezenformasyon biçimi olarak tanımlanmıştır.[9]

Evrim Ağacı'ndan Mesaj

2004 yılında, Avustralya/Victoria'daki sağlık yöneticileri, "yanlış hafıza" aktivisitlerinin teşviki üzerine "kurtarılmış hafıza terapisi" hakkında bir soruşturma başlattı. Soruşturma, kurtarılmış hafıza terapisi uygulamasına ilişkin raporların genellikle spekülasyona dayalı olduğu ve eyalette kurtarılmış hafıza terapisi uygulamasına ilişkin güvenilir bir kanıt bulunmadığı sonucuna vardı. Soruşturma, kanıt olmamasına rağmen Avustralya'da kurtarılmış hafıza terapisinin şişirilmiş iddialarının nasıl ilerlediğini göstermektedir.[10]

1990'lardan beri "en başarılı" travma terapisi, duygusal ve fiziksel güvenliği sağlamaya, travma deneyimlerini işlemeye ve anlatmaya, istismar ve şiddetten uzaklaşmaya odaklanmıştır.[11]

Mit-3. "Hafıza Hatası ve Günlük Tutmak, Yalan Göstergesidir!"

Bazı haberler, iddiaları geçersiz kılan herhangi bir çelişkili detayın altını çizerek, kurbanın iddiasının spesifik detaylarına odaklanmıştır.

Ayrıntılar, iddiaların meşruiyetini belirlemede önemlidir. Fakat hafızanın sinirbilimi üzerine son zamanlardaki kanıtlar, hafızaya dair kamusal ve hukuki anlayışın yeniden düşünülmesini gerektiriyor:[12] Amerika Birleşik Devletleri'ndeki araştırmacılara göre hafıza genellikle "bir video kaydediciye" benzetiliyor. Fakat hafızanın temelde kusurlu olduğu, bozulmaya ve kaybolmaya müsait olduğu konusunda tartışmalar devam ediyor. Araştırmacılar, adli ortamlarda ve günlük yaşamda hafıza süreçleri konusunda daha fazla eğitim ve farkındalık olması gerektiği sonucuna varıyorlar.

Tanınmış İsrailli-Amerikan psikiyatrist ve Yale Üniversitesi profesörü Dori Laub, tanıklığa ilişkin ünlü bir makalesinde Yale'deki Holokost Tanıklıkları Video Arşivi için Auschwitz'deki deneyimlerini anlatan bir kadından söz ediyor. Kadın, Auschwitz ayaklanması sırasında dört bacanın patladığını ve alevler içinde kaldığını anlatıyor. Bu röportajı bir konferansta sunduğunda, tarihçiler kadının olayı yanlış hatırladığını söylediler; çünkü gerçekte sadece bir baca patlamıştı. Kadının hafızası yanıltıcı ve güvenilmezdi ve bu nedenle de kabul edilemez bulundu.[13]

Video için kadınla görüşen psikanalist Laub, tarihçilerle aynı fikirde değildi. Şöyle anlatıyor:

Tüm Reklamları Kapat

Kadın, patlatılan bacaların sayısına değil, başka bir şeye, daha radikal, daha önemli bir şeye tanıklık ediyordu: Hayal bile edilemeyecek bir olayın gerçekliğine...

Rakamla ilgili doğruluğun "olaydan daha az önemli olduğunu" ve bu nedenle kadının ifadesinin olgusal hatasına rağmen "tarihi gerçek" olarak değerlendirilebileceğini ileri sürüyor.

Porter'ın kurbanı olduğu iddia edilen kişinin, özel günlük kayıtları bazı gazeteciler tarafından tutarsız bulundu. Hatta Porter'la evlenme umuduyla, sözde kurbanın başlangıçta saldırıyı görmezden geldiğine dair bir gönderme ön plana çıkarıldı. Birçok cinsel saldırı mağduru, kendisini taciz edeni tanır. Bir saldırgana herhangi bir derecede bağlı olmak, olayı inkâr etmek veya önemsizleştirme gibi yaygın travmatik şok belirtilerini artırabilir.[3]

Günlük tutmak, genellikle daha az anlaşılırdır. Günlükler okunmak için değil, son derece karmaşık kişisel deneyimlerin işlenmesine yardımcı olmak niyetiyle yazılır. Birçok kadın da günlük tutmaktadır.[14]

Tüm Reklamları Kapat

Sonuç: Medya, Kendine Çekidüzen Vermeli!

Medya; cinsel şiddet mağdurlarının ve cinsel şiddetten kurtulanların içinde bulunduğu kötü durumun vurgulanması ve toplumsal değişime yön vermek konusunda önemli bir görev üstlenmektedir. Fakat medya, aynı zamanda, toplumdaki yaygın tutum ve yanlış anlamalara ilaveten travma bilimindeki gelişmelere karşı kişisel ve profesyonel önyargıları yansıtan yerleşik direniş kültürlerini de barındırır.[15]

Travmatik ve zihinsel sağlık koşullarının mevcut yaftalanmasını güçlendiren yorumlar, Avustralya nüfusunun önemli bir bölümünü olumsuz yönde etkilemektedir.

En başarılı kılavuzlara göre gazeteciler, travmanın hafıza üzerindeki etkisi gibi hassas konularda haber yaparken, travma konusunda uzman profesyonellere ve zihinsel hastalığı olan kişilere danışmalıdır. Travma ve ruh sağlığı, halk sağlığı sorunlarıdır ve medya platformlarındaki kişilerin bunu doğru anlama gibi bir yükümlülüğü vardır.[16]

Bu Makaleyi Alıntıla
Okundu Olarak İşaretle
22
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Paylaş
Sonra Oku
Notlarım
Yazdır / PDF Olarak Kaydet
Bize Ulaş
Yukarı Zıpla

İçeriklerimizin bilimsel gerçekleri doğru bir şekilde yansıtması için en üst düzey çabayı gösteriyoruz. Gözünüze doğru gelmeyen bir şey varsa, mümkünse güvenilir kaynaklarınızla birlikte bize ulaşın!

Bu içeriğimizle ilgili bir sorunuz mu var? Buraya tıklayarak sorabilirsiniz.

Soru & Cevap Platformuna Git
Bu İçerik Size Ne Hissettirdi?
  • Tebrikler! 10
  • Grrr... *@$# 2
  • Muhteşem! 1
  • Mmm... Çok sapyoseksüel! 1
  • İnanılmaz 1
  • Umut Verici! 1
  • Bilim Budur! 0
  • Güldürdü 0
  • Merak Uyandırıcı! 0
  • Üzücü! 0
  • İğrenç! 0
  • Korkutucu! 0
Kaynaklar ve İleri Okuma
  1. Çeviri Kaynağı: The Conversation | Arşiv Bağlantısı
Tüm Reklamları Kapat

Evrim Ağacı'na her ay sadece 1 kahve ısmarlayarak destek olmak ister misiniz?

Şu iki siteden birini kullanarak şimdi destek olabilirsiniz:

kreosus.com/evrimagaci | patreon.com/evrimagaci

Çıktı Bilgisi: Bu sayfa, Evrim Ağacı yazdırma aracı kullanılarak 25/04/2024 00:21:05 tarihinde oluşturulmuştur. Evrim Ağacı'ndaki içeriklerin tamamı, birden fazla editör tarafından, durmaksızın elden geçirilmekte, güncellenmekte ve geliştirilmektedir. Dolayısıyla bu çıktının alındığı tarihten sonra yapılan güncellemeleri görmek ve bu içeriğin en güncel halini okumak için lütfen şu adrese gidiniz: https://evrimagaci.org/s/11586

İçerik Kullanım İzinleri: Evrim Ağacı'ndaki yazılı içerikler orijinallerine hiçbir şekilde dokunulmadığı müddetçe izin alınmaksızın paylaşılabilir, kopyalanabilir, yapıştırılabilir, çoğaltılabilir, basılabilir, dağıtılabilir, yayılabilir, alıntılanabilir. Ancak bu içeriklerin hiçbiri izin alınmaksızın değiştirilemez ve değiştirilmiş halleri Evrim Ağacı'na aitmiş gibi sunulamaz. Benzer şekilde, içeriklerin hiçbiri, söz konusu içeriğin açıkça belirtilmiş yazarlarından ve Evrim Ağacı'ndan başkasına aitmiş gibi sunulamaz. Bu sayfa izin alınmaksızın düzenlenemez, Evrim Ağacı logosu, yazar/editör bilgileri ve içeriğin diğer kısımları izin alınmaksızın değiştirilemez veya kaldırılamaz.

Keşfet
Akış
İçerikler
Gündem
İmmünoloji
Carl Sagan
Tümör
Siyah
Saldırı
Antibiyotik
Astronot
Dağılım
Ornitoloji
Film
Basınç
İnsan Türü
Araç
Mit
Molekül
Müzik
Isı
Damar
Savaş
Obezite
Sinir Hücresi
Viral Enfeksiyon
Hukuk
Entomoloji
Adaptasyon
Aklımdan Geçen
Komünite Seç
Aklımdan Geçen
Fark Ettim ki...
Bugün Öğrendim ki...
İşe Yarar İpucu
Bilim Haberleri
Hikaye Fikri
Video Konu Önerisi
Başlık
Gündem
Bugün Türkiye'de bilime ve bilim okuryazarlığına neler katacaksın?
Bağlantı
Kurallar
Komünite Kuralları
Bu komünite, aklınızdan geçen düşünceleri Evrim Ağacı ailesiyle paylaşabilmeniz içindir. Yapacağınız paylaşımlar Evrim Ağacı'nın kurallarına tabidir. Ayrıca bu komünitenin ek kurallarına da uymanız gerekmektedir.
1
Bilim kimliğinizi önceleyin.
Evrim Ağacı bir bilim platformudur. Dolayısıyla aklınızdan geçen her şeyden ziyade, bilim veya yaşamla ilgili olabilecek düşüncelerinizle ilgileniyoruz.
2
Propaganda ve baskı amaçlı kullanmayın.
Herkesin aklından her şey geçebilir; fakat bu platformun amacı, insanların belli ideolojiler için propaganda yapmaları veya başkaları üzerinde baskı kurma amacıyla geliştirilmemiştir. Paylaştığınız fikirlerin değer kattığından emin olun.
3
Gerilim yaratmayın.
Gerilim, tersleme, tahrik, taciz, alay, dedikodu, trollük, vurdumduymazlık, duyarsızlık, ırkçılık, bağnazlık, nefret söylemi, azınlıklara saldırı, fanatizm, holiganlık, sloganlar yasaktır.
4
Değer katın; hassas konulardan ve öznel yoruma açık alanlardan uzak durun.
Bu komünitenin amacı okurlara hayatla ilgili keyifli farkındalıklar yaşatabilmektir. Din, politika, spor, aktüel konular gibi anlık tepkilere neden olabilecek konulardaki tespitlerden kaçının. Ayrıca aklınızdan geçenlerin Türkiye’deki bilim komünitesine değer katması beklenmektedir.
5
Cevap hakkı doğurmayın.
Bu platformda cevap veya yorum sistemi bulunmamaktadır. Dolayısıyla aklınızdan geçenlerin, tespit edilebilir kişilere cevap hakkı doğurmadığından emin olun.
Ekle
Soru Sor
Sosyal
Yeniler
Daha Fazla İçerik Göster
Popüler Yazılar
30 gün
90 gün
1 yıl
Evrim Ağacı'na Destek Ol

Evrim Ağacı'nın %100 okur destekli bir bilim platformu olduğunu biliyor muydunuz? Evrim Ağacı'nın maddi destekçileri arasına katılarak Türkiye'de bilimin yayılmasına güç katın.

Evrim Ağacı'nı Takip Et!
Yazı Geçmişi
Okuma Geçmişi
Notlarım
İlerleme Durumunu Güncelle
Okudum
Sonra Oku
Not Ekle
Kaldığım Yeri İşaretle
Göz Attım

Evrim Ağacı tarafından otomatik olarak takip edilen işlemleri istediğin zaman durdurabilirsin.
[Site ayalarına git...]

Filtrele
Listele
Bu yazıdaki hareketlerin
Devamını Göster
Filtrele
Listele
Tüm Okuma Geçmişin
Devamını Göster
0/10000
Bu Makaleyi Alıntıla
Evrim Ağacı Formatı
APA7
MLA9
Chicago
M. Atkinson, et al. Travma Hakkında 3 Yaygın Mit: Medya, Psikoloji Mitlerine Kapılarak, Cinsel Saldırı Vakalarını Nasıl Çarpıtıyor?. (25 Mart 2022). Alındığı Tarih: 25 Nisan 2024. Alındığı Yer: https://evrimagaci.org/s/11586
Atkinson, M., Özdemir, E., Bakırcı, Ç. M. (2022, March 25). Travma Hakkında 3 Yaygın Mit: Medya, Psikoloji Mitlerine Kapılarak, Cinsel Saldırı Vakalarını Nasıl Çarpıtıyor?. Evrim Ağacı. Retrieved April 25, 2024. from https://evrimagaci.org/s/11586
M. Atkinson, et al. “Travma Hakkında 3 Yaygın Mit: Medya, Psikoloji Mitlerine Kapılarak, Cinsel Saldırı Vakalarını Nasıl Çarpıtıyor?.” Edited by Çağrı Mert Bakırcı. Translated by Eda Özdemir, Evrim Ağacı, 25 Mar. 2022, https://evrimagaci.org/s/11586.
Atkinson, Meera. Özdemir, Eda. Bakırcı, Çağrı Mert. “Travma Hakkında 3 Yaygın Mit: Medya, Psikoloji Mitlerine Kapılarak, Cinsel Saldırı Vakalarını Nasıl Çarpıtıyor?.” Edited by Çağrı Mert Bakırcı. Translated by Eda Özdemir. Evrim Ağacı, March 25, 2022. https://evrimagaci.org/s/11586.
ve seni takip ediyor

Göster

Şifrenizi mi unuttunuz? Lütfen e-posta adresinizi giriniz. E-posta adresinize şifrenizi sıfırlamak için bir bağlantı gönderilecektir.

Geri dön

Eğer aktivasyon kodunu almadıysanız lütfen e-posta adresinizi giriniz. Üyeliğinizi aktive etmek için e-posta adresinize bir bağlantı gönderilecektir.

Geri dön

Close