Reality Shifting Nedir? Meditasyon ve Kendi Kendine Hipnoz Yoluyla Alternatif Bir Evrene Geçmek Mümkün mü?
Reality shifting (veya kısaca "shifting", Tür: "gerçeklik değiştirme"); meditasyon ve kendi kendini hipnotize etme yoluyla lusid rüya görme benzeri bir deneyim yaratarak, bulunulan gerçeklikten kopmaya, zihinsel olarak alternatif evrenlere geçiş yapmaya ve gerçeği yansıtmayan senaryoları gerçekmişçesine deneyimlemeye yönelik bir uygulamadır. Shifting, üzerinde uzlaşılmamış bir dizi yöntemi uygulayarak sözü edilen alternatif gerçeklere geçiş yapmayı içerir.
Shifting, 2020 yılında başlayan COVID-19 salgını ve kabaca aynı zamana denk gelen TikTok uygulamasının uluslararası yükselişi ile birlikte, özellikle de 2020 yılının temmuz ayından itibaren, TikTok videoları üzerinden yayılmaya başlamıştır. Çeşitli forumlarda on binlerce kişiyi buluşturan bu uygulama sayesinde alternatif evrenlere geçebildiğini iddia edenlerin videoları toplamda 2 milyardan fazla defa izlenmiştir. Shifting'e yönelik ilgi, Nisan 2021'den itibaren düşüşe geçmiştir.
Shifting Nedir?
Shifting, TikTokçular ve blog yazarları tarafından genellikle "fiziksel sınırlarını aşma" ve alternatif (çoğunlukla kurgusal) evrenleri ziyaret etme deneyimi olarak tanımlanır. Bu kişilerin anlattığına göre "shifter"lar, bu sözde "kuantum" yolculuklarını kolaylaştırmak için meditatif teknikler kullanmaktadırlar.
Shifting'e başvuranlar arasında en popüler alternatif evreninin J. K. Rowling tarafından yaratılan Harry Potter serisinde tarif edilen Hogwarts Büyücülük ve Cadılık Okulu adlı hayali sihirbazlık okulu olduğu görülmektedir. Shifter'ların önemli bir bölümü, buradaki zorba ve acımasız bir karakter olan ve filmlerde aktör Tom Felton tarafından canlandırılan Draco Malfoy isimli hayali karakterin sevgilisi olma amacıyla Shifting'e başvurduğu görülmektedir.[1] 15 yaşındaki İrlandalı bir Shifter olan "Helen", şöyle diyor:[2]
Shifting, çok garip bir deneyim. Son derece gerçekçi bir rüya gibi, ama şimdiye kadar gördüğüm tüm rüyalardan daha gerçek. Shifting yapmadan önce telefonumdaki notlar uygulamasına kendime bir senaryo yazıyorum ve bu senaryoda, istenen gerçeklikte tam olarak ne olacağını planlıyorum. Bu, tam olarak ne olmak istediğimi görselleştirmeyi kolaylaştırıyor. Bu yüzden Hogwarts'a gittiğimi ve Draco'nun erkek arkadaşım olmasını istediğimi veya benimle flört edeceğini yazabilirim.
18 yaşında olan ve Los Angeles'ta yaşayan "Allison" ise şöyle diyor:[2]
Harry Potter ile ilk kez ilkokulda tanıştım. Büyükannem kitapları severdi ve yatmadan önce bize okurdu. Ben kendimi her zaman Slytherin evi ile özdeşleştirirdim ve Draco'ya aşıktım. Son zamanlarda TikTok, diziye olan sevgimi yeniden güçlendirdi.
Shifting, büyüleyici bulduğum bir şey ve denemek istedim. Geçiş deneyimi herkes için farklıdır. Parlak beyaz ışıkların titrediğini görüyorum ve vücudum titremeye ve hissizleşmeye başlıyor. Bacaklarım seğiriyor ve düşüncelerimin 'hafifleştiğini' hissetmeye başlıyorum. Ayrıca arzu ettiğim gerçeklikte olan insanların konuştuğunu duyuyorum (bu, genellikle Draco oluyor).
Tüm Reklamları Kapat
Diğer popüler evrenler arasında Shadowhunters, Star Wars, Marvel, Anime, Hetalia, My Hero Academia, Manga, Avatar gibi karikatür ve bilimkurgu evrenleri yer almaktadır.[3], [4] Shifter'lar bu evrenlerde kendilerini kurtadam gibi hayali karakterler olarak hayal etmekte veya alternatif aileler edinmektedirler. Böylece kendi gerçek dünyalarından uzaklaşarak, istedikleri veya hayal ettikleri türden hayatlar sürebilmektedirler.
Shifting'in nasıl yapılacağı konusunda bir görüş birliği bulunmamaktadır ve herkes kendi yöntemlerini ileri sürmekte, diğer Shifter'ların yöntemlerinin hatalı olduğunu savunmakta ve bu şekilde kendilerine inanan kişilerden oluşan kamplar yaratmaktadırlar. Buna bağlı olarak Estelle Metodu, Asansör Metodu, Tren Metodu, Alice Harikalar Diyarında Metodu, Julia: I Am Metodu, Seren Metodu, Düşme Metodu, Erime Metodu, Yastık Metodu ve Kuzgun Metodu gibi bir dizi alternatif yöntem ileri sürülmüştür:[5]
- Belki de en yaygın yöntem olan Kuzgun Metodu'nda kişi, deniz yıldızı pozisyonunda uzanır ve bir yandan "subliminaller" oynatılırken 100'e kadar sayar. Her bir sayı arasında da aşağıda yer vereceğimiz olumlu onaylamaları tekrar eder.
- Alice Harikalar Diyarında Metodu'nda kişi sırtüstü yatar. Bu sırada, alternatif gerçeklikteki karakterlerden biri (örneğin Draco Malfoy) "yanlarından geçene kadar" bir ağacın dibine oturduklarını hayal ederler. Bu noktada kişi, alternatif gerçeklikteki karakterle birlikte bir tavşan deliğinden düşerek paralel evrene geçtiklerini kurgularlar.
- Yastık Metodu'nda bir kağıda onaylamalar yazılır ve bunları yatmadan önce tekrar edilir. Sonrasında bu onaylama cümleleri yazılı kağıt, yastığın altına konarak uykuya dalınır.
- Asansör Metodu'nda bireyler kendilerini en üst kattaki alternatif evrene giden bir asansörde hayal ederler. Asansör, katları geçtikçe, güya "enerji seviyeleri yoğunlaşır". Enerji yeterince yüksek olduğunda, asansör kapıları alternatif gerçekliğe açılır.
Shifting sırasında başka bir evrene geçtiğine inanan kişiler, zihinlerinde bir çeşit "alternatif klon" yaratmaktadırlar. Bu klon; Shifting yapan kişi gibi görünür, düşünür, hareket eder ve konuşur (eğer özellikle bu nitelikler değiştirilmediyse).
Birçok durumda kişi, meditasyon ve kendi kendine hipnoz dolayısıyla uyku ile uyanıklık arasındaki bir hâlde bulunur. Terapist Grace Warwick, buna transliminal deneyim adını veriyor:[2]
Aslında maddi destek istememizin nedeni çok basit: Çünkü Evrim Ağacı, bizim tek mesleğimiz, tek gelir kaynağımız. Birçoklarının aksine bizler, sosyal medyada gördüğünüz makale ve videolarımızı hobi olarak, mesleğimizden arta kalan zamanlarda yapmıyoruz. Dolayısıyla bu işi sürdürebilmek için gelir elde etmemiz gerekiyor.
Bunda elbette ki hiçbir sakınca yok; kimin, ne şartlar altında yayın yapmayı seçtiği büyük oranda bir tercih meselesi. Ne var ki biz, eğer ana mesleklerimizi icra edecek olursak (yani kendi mesleğimiz doğrultusunda bir iş sahibi olursak) Evrim Ağacı'na zaman ayıramayacağımızı, ayakta tutamayacağımızı biliyoruz. Çünkü az sonra detaylarını vereceğimiz üzere, Evrim Ağacı sosyal medyada denk geldiğiniz makale ve videolardan çok daha büyük, kapsamlı ve aşırı zaman alan bir bilim platformu projesi. Bu nedenle bizler, meslek olarak Evrim Ağacı'nı seçtik.
Eğer hem Evrim Ağacı'ndan hayatımızı idame ettirecek, mesleklerimizi bırakmayı en azından kısmen meşrulaştıracak ve mantıklı kılacak kadar bir gelir kaynağı elde edemezsek, mecburen Evrim Ağacı'nı bırakıp, kendi mesleklerimize döneceğiz. Ama bunu istemiyoruz ve bu nedenle didiniyoruz.
Transliminal deneyimler uyanıkken ve en yaygın olarak zihin sakin bir durumdayken (örneğin, uyandıktan sonra ve uykuya dalmadan önce) ortaya çıkar. Sosyal medyada bolca bulunan 'Shifting talimatları', başlangıç noktası olarak yarı uykuda olmayı gerektiriyor. Daha sonra, tekrarlayan müzik [veya] yavaşça geriye doğru saymaya başlarlar. Tüm bu faktörler, transliminal bir deneyime elverişli bir duruma neden olacaktır.
Shifting Nasıl Yapılır?
Tipik bir Shifting seansı şu şekilde yaşanır:
- Senaryo Kurgusu: Shifter'lar, "doğru evrene" gidebilmek ve orada istedikleri türden bir deneyim yaşayabilmek için çok detaylı ve genellikle yazıya dökülmüş bir senaryo hazırlarlar. Burada, arzu ettikleri boy uzunluklarından deri rengine, aile bireylerinden arkadaşlıklara, romantik ilişkilerden bina tasarımlarına kadar her türlü detayı belirlerler. Genellikle bu hikayeler 1. tekil şahısta yazılır ve anlatım dili, sanki anlatılanlar gerçekten yaşanmış gibidir. Senaryonun en önemli parçalarından biri olarak güvenlik kelimeleri görülür. "Kendi gerçekliğime dönmek istiyorum." gibi ifadelerden de oluşabilen bu sözcüklerin kişiyi alternatif evrenden gerçek dünyaya döndürdüğüne inanılır.
- Rahatlama ve Meditasyon: Shifting'in muhtemelen en kritik noktası, kişinin olabildiğince rahatladığı ve meditatif bir hâlde olduğu bir duruma geçmesidir. Bu sayede kendi öyküsü ve inançları da dahil her türlü öneriye çok daha açık hale gelmektedir ve zihni daha kandırılabilir olmaktadır. Çoğu kişi bu sırada uykuya dalmaktadır (birçok Shifting metodu da bunu önermektedir) ve bu sayede rüyalar tetiklenebilmektedir. Bu meditasyonlar genelde 5-10 dakika sürmektedir.
- Shifting Metodu: Yukarıda sözünü ettiğimiz metotlardan biri kullanılarak kişi, duyu organlarını tetiklemeye çalışır ve beynini alternatif bir evrene geçiş yaptığına inandırmayı hedefler. Metotların birçoğunda deneyimi pekiştirici cümlelere yer verilir. Bazı örnekler:[6]
- "Arzuladığım realitedeyim ve bunu hissedebiliyorum."
- "Arzuladığım realitedeyim ve arzuladığım realite, senaryomu takip ediyor."
- "Bilincimi, istediğim zaman, istediğim gerçekliğe kaydırabilirim."
- Shifting Semptomları: İddiaya göre Shifting'in başarılı olduğunu (veya başarılı olmak üzere olduğunu gösteren bazı semptomlar vardır. Bunlar arasında ışık patlamaları görme, sesler duyma, vücutta uyuşukluk, ağırlık hissetme, dönme veya düşme hissi gibi psikosomatik semptomlar vardır.
- Alternatif Evrene Geçiş: Kullanılan yönteme bağlı olarak kişi uyuduğunda veya gözlerini açtığında kendini alternatif evrende bulduğuna inanır. Böylece ilk maddede sözü edilen senaryo kendini gerçekleştirmeye başlar.
Shifting Bilimsel ve Gerçek mi?
Shifting'in bilimsel terminolojiye dayandırmaya çalışan kişilerin iddiaları tamamen hatalıdır ve hâlihazırda sahte metodolojisi yerleşik olan diğer sahtebilimlerden gücünü almaktadır. Shifting, özellikle de kendinden önce gelen sahtebilim dallarının geçmişini bilmeyen genç nesiller arasında, sanki yeni bir yöntemmiş gibi yayılmaktadır.
Shifting uygulamasıyla ilgili olarak şu tespitlerde bulunulabilir:
Shifting, Bir Sahtebilim Türüdür!
Shifting, sadece bireysel olarak deneyimlenebilir bir yöntemle, var olduğu ispatlanmamış ve doğrulanamaz olan bir diğer evrene geçişi içerdiği için, test edilebilirlik ve yanlışlanabilirlik gibi bilimsel kriterleri sağlayan bir hipotez değildir ve bu nedenle bir sahtebilim türü olarak görülmelidir.
Shifting'de kullanılan olumlayıcı cümleler, Secret kitabı etrafında yaratılan mistisizm ile benzerdir ve eşit derecede geçersizdir. Belli bir olumlu cümleyi sürekli tekrar etmek, o olumlu cümlenin içeriğinin gerçekleşmesini garanti etmez ve muhtemelen gerçekleşme ihtimalini anlamlı bir şekilde de değiştirmez.
Kuantum Fiziğiyle İlgisi Yok!
Birçok Yeni Çağ akımında olduğu gibi, Shifting'de de yoğun bir kuantum mekaniği dili görülür; fakat bu dil, diğer akımlarda da olduğu gibi bağlamından kopuk, hatalı ve yanıltıcı bir şekilde kullanılır. Shifting'in kuantum fiziği ile herhangi bir ilgisi yoktur.
Örneğin Shifting'in bazı uygulayıcıları, yöntemin işe yaramasının nedeninin, kuantum mekaniğine yönelik olarak ilk olarak fizikçi Hugh Everett tarafından geliştirilen ve çok sayıda alternatif evreni barındıran paralel evren teorisini ileri sürmektedir.
Paralel evren teorisi, kuantum ölçekte yapılan her ölçüm ve etkileşimin yeni paralel evrenler oluşturduğu fikrine dayanır. Bu paralel evrenler, ölçüm veya etkileşime ait olasılık dağılımı üzerindeki her bir ihtimalin aynı anda gerçek olmasıyla ilgilidir. Teorinin hiçbir kısmı, bireylerin kendi gerçekliklerini yaratabilecekleri varsayımına dayanmaz ve böyle bir sonucu öngörmez; tam tersine, teoriye göre her bir ölçümde bütün olasılıklar aynı anda gerçeğe dönüştüğü için kişinin bunlardan hangisinde olduğunu tercih etmesi mümkün değildir.[7], [8]
Shifting komüniteleri, birinin alternatif gerçekliğinin bir başkasının gerçek evreni olabileceğini iddia etmektedir. Örneğin Reddit'teki bir komünitede, alternatif evrende bulunduğuna inanan biri, o evrendeki kişilere o anda Shifting yaptığını söyleyip söylememesi gerektiğini sorduğunda, moderatörler şu şekilde yanıt vermiştir:[6]
Teknik olarak onlara söyleyebilirsin ama bunun nasıl karşılanacağını bir düşün. Muhtemelen senin deli olduğunu düşünecekler, çünkü senin alternatif evrenin sana ne kadar gerçekçi geliyorsa, onların gerçek evreni de onlara o kadar gerçek geliyor.
Halbuki kuantum fiziğinin Everett yorumunda sözü edilen paralel evrenler arasında hiçbir şekilde iletişim kurulamaz ve birinden diğerine geçiş yapılamaz. Zaten kuantum fiziğinin paralel evren yorumu genel geçer kabul gören bir yorum değildir ve gerçekliği tartışmalıdır.[9]
Benzer şekilde, Shifting'in çalışma prensiplerine yönelik başvurulan açıklamalardan biri olan "kuantum sıçrama" (İng: "quantum jump"), gerçekte kuantum tünelleme olarak bilinen bir olgunun hatalı kullanımından gelmektedir. Kuantum tünelleme, örneğin bir kutu içerisindeki bir elektronun bulunabileceği pozisyonların olasılık dağılımının kutu dışında da bir miktar olasılığa sahip olmasından ötürü, aslen kutu içinde olması gereken elektronun şans eseri, kutu duvarı yokmuşçasına kutunun dışına çıkması olayıdır. Bu, insan büyüklüğündeki nesneler için pratik olarak mümkün değildir ve Shifting çerçevesinde söylendiği gibi meditasyonla tetiklenemez.
Tüm bunlar, bilimden ödünç alınan bilimkurgu-vari bir dilin sahtebilimsel olarak kullanılmasına örnektir.
Shifting'i Savunmak İçin Kullanılan Dil, Sahtebilim Dili!
İnsanların herhangi bir şeye inanmasında tek başına bir sakınca olmayabilir. Fakat o inançlar gerçekmiş gibi sunulduğunda, bunlara karşı bilimsel ve objektif kanıtlar istenmesinden daha doğal bir şey olamaz. Ne var ki Shifting ile ilgili komünitelerde bu ispatlar talep edildiğinde, agresif bir savunma ve "inanmıyorsan da saygı duy" olarak özetlenebilecek saptırma yöntemlerine başvurulduğu görülmektedir. Örneğin Vice tarafından yapılan ve akademik çalışmalarla da uygun olan bir habere, bir TikTok kullanıcısı şu şekilde tepki göstermiştir:
Siz Shifting'i gerçekten yanlış anladınız, gerçekten çılgınca! Spoiler vereyim: Bu bir trend değil! Bu, üzerinde araştırmalar yapmış insanların gerçekten başvurduğu, gerçek bir uygulama.
Shifting üzerinde yapılan gerçek bilimsel çalışmalar, Shifting'in meditatif bir rüya görme hâli olduğunu ve kişinin gerçekten bir başka evrene geçmediğini göstermektedir.[6] Dolayısıyla Shifting, yeni bir uygulama değildir; eski meditatif uygulamaların yeniden paketlenmiş ve gençlere özel olarak sunulmuş hâlidir.
Bu tür savunmalar, sahtebilim savunucuları arasında yaygın olan, genellikle sadece kendine inanan kişilere hitap etmek isteyenlerce kullanılan, gelen meydan okumalara karşı durabilecek güvenilir verilerden yoksun kişilerde görülen davranışlardır. Örneğin The Washington Post tarafından konu hakkında yapılan bir haberde, eleştirmenlere yönelik olarak bir Shifter'ın yorumu şöyle olmuştur:[3]
Ailemde deli olduğumu düşünen insanlar var. Ama ben, 'Sorun değil' diyorum. Ben bunun gerçek olduğunu biliyorum ve siz gerçek olduğunu bilmiyorsanız veya buna inanmak istemiyorsanız, fikrinizi değiştiremem. Ben yoluma devam edeceğim ve bu gerçekliklerde eğlenmeyi sürdüreceğim. Sen bu evrende kalabilirsin.
Bu tür savunmalarla ilgili bir problem, eleştirmene bir seçenek sunuyormuş gibi gözükse de eleştirmenin zaten sunulan iki seçenekten ("bu evrende kalma" ve "diğer evrenlere geçme") ikincisinin geçerliliğini sorguluyor olmasıdır. Bu sorguya yanıt vermeyip de "Ben gerçek olduğunu biliyorum, sen inanmazsan inanma." gibi bir cümleyle geçiştirme, inanılan şeyin gerçek olmadığına ve doğruluğunun gösterilemeyeceğine dair daha güçlü bir kanıya sebep olmaktadır.
CIA ile İlgili İddialar Gerçek Dışı!
Shifting'in gerçek olduğuna yönelik ispat çabalarının bir kısmı, CIA tarafından 1980'lerde gizliliği kaldırılan 29 sayfalık bir doküman olan "Gateway Sürecinin Analizi ve İncelemesi" başlıklı bir dosyaya dayandırılmaktadır.[10] Belgenin yazarı Yarbay Wayne McDonnell, EEG ile takip edilen bir beynin her iki beyin yarımküresinin elektrik sinyallerinde eşit genlik ve frekansını elde etmek amacıyla yapılan hipnoz ve çift kulaklı ses uyarımı sayesinde zaman yolculuğu, uzaktan görüntüleme ve hatta bilgi toplama yeteneğine sahip beden dışı durumların uyarılmasının mümkün olabileceğini ileri sürüyordu.[11] Shifter'lar, CIA'in üzerinde durduğu bir şeyin gerçek olması gerektiği kanısına kapılmış gözükmektedir.
CIA tarafından yazılan, özellikle de Soğuk Savaş döneminde yayınlanan dokümanların her zaman bilimsel olma zorunluluğu taşımadığı unutulmamalıdır. CIA gibi devlet kurumları, 20. yüzyıl boyunca bilimsel olan ve olmayan birçok yöntemi denemiş, raporlamış ve bir noktadan sonra bunların halka arz edilmesi sonucunda sahtebilimcilere ve komplo teorisyenlerine malzeme olmuştur. Bir yöntemin CIA tarafından denenmiş veya raporlanmış olması, onun bilimsel olarak geçerli bir argüman olduğu anlamına gelmez.
Shifting, Gerçekten Nedir?
Shifting, Sıradan Bir Meditasyon Uygulamasıdır!
Shifting'in bilimle tek ilgisi, meditasyon ve hipnoz psikolojisinden ibarettir. Meditasyon ve hipnoz gibi yöntemlerin kişilerin gerçekçi rüyalar görmesini tetikleyebildiği bilinmektedir; ancak çoğu kişi bu yöntemlerle istikrarlı bir şekilde kontrollü rüya tetikleyememektedir. Tetikleyebilenlerin yaptığı da sıradan bir rüyadan ibarettir. Gerçek anlamıyla evrenler arasında bir geçiş söz konusu değildir. Bizimkinden başka bir evrenin var olduğu bilimsel olarak ispatlanmış bir iddia da değildir.
Psikoloji literatüründe, hayalleri ve yaratıcı aktiviteleri özellikle berrak ve canlı olan bireylerin kişilik özelliklerinin ve fantezi eğilimlerinin diğer insanlardan farklı olup olmadığına yönelik araştırmalar bulmak mümkündür. Fantezi eğilimli bireyler, ortalamadan daha yüksek oranda hipnotize edilebilirdir ve gerçekçi hayali deneyimlere daha fazla sahip olma eğilimindedir. Bu nedenle bu özellik, Shifting sırasında deneyimleneneleri açıklayabilir. Bu konuda yapılan bir meta-analiz, bu fanteziye eğiliminin emilim, disosisyasyon, şizotipi (ki bu illâ patolojik olmak zorunda değildir), aşırı hayal kurma ile orta-güçlü derecede ilişkili olduğunu; zayıf depresyon ve anksiyete ile ise sadece zayıf şekilde ilişkili olduğunu göstermiştir.[12], [13] Bazı diğer araştırmalar, fantezi eğiliminin parapsikolojik fenomen deneyimlerine, paranormal inançların varlığına ve benzeri anormal deneyimler raporlama sıklığına bağlı olduğunu göstermiştir.[13], [14], [15]
Özünde Lusid Rüya Görme ve Kendi Kendine Hipnoz ile Aynı!
Her ne kadar bütün yöntemleri uykuya dalmayı gerektirmese de shifting, muhtemelen lusid rüya ile birebir aynı şeydir. Kimi zaman uykunun çok erken evrelerinde rüya görmeye başlamak mümkündür ve uykuya dalma sırasında bilinç yeterince hızlı kapatılamazsa, birey rüya gördüğünün farkında olabilir ve o rüyada gördüklerini kısmen veya tamamen kontrol edebilir. Bunun, başka bir evrene geçmekle ilgisi yoktur. Lucid rüya görme hakkında daha fazla bilgiyi buradan alabilirsiniz.
Uykuya dalmayı gerektirmeyen yöntemlerse kendi kendine hipnoz uygulamasıyla birebir aynı gözükmektedir. Popüler kültürdeki abartılı gösterimleri bir yana hipnoz, bilimsel camiada halen gerçekliği kesin olarak kabul görmemiş olsa bile, bazı psikolojik rahatsızlıklarda yardımcı olabilecek potansiyel bir araç olarak görülen bir uygulamadır. Belirli sonuçlar elde edeceğine yürekten inanmış ve dolayısıyla kandırılmaya açık kişiler, meditasyon yoluyla kendi kendilerini hipnotize edebilirler ve bu sırada oldukça gerçekçi deneyimler yaşayabilirler.
Hipnotik indüksiyonlar, 10'dan 1'e kadar saymak ve bir merdivenden inmeyi hayal etmek gibi bir dizi ritüel içermektedir. Bu ritüeller, insanların gerçek dünyadan kopmalarına ve hayal güçleri aracılığıyla iç dünyalarıyla ilişki kurmalarına yardımcı olan telkinlere dayanmaktadır. Hipnotik indüksiyonlar genellikle kişinin gevşemesine yardımcı olur ve onları hipnogojik (yani uykuyla uyanıklık arasındaki) bir duruma yönlendirir. Bu durumda, bir hipnozcunun telkin ettiği veya kendinizi önceden şartlandırdığınız olumlamalardan etkilenmeye çok daha açıksınızdır.
Herkes Shifting'i Deneyimleyemiyor!
Her ne kadar takipçi kitlesi çok geniş olsa da aslında kullanıcıların çoğu (bilimsel olarak da öngörüleceği üzere) Shifting olduğu iddia edilen olguyu deneyimleyememektedir.[34] İnternet üzerindeki yorumlar, Shifting'i deneyip de başarısız olan çok sayıda insan olduğunu göstermektedir. Bu durum, kişilerin kendilerini ait hissettikleri sosyal kimlikle çatışarak can sıkıntısına ve üzüntüye neden olabilir. Örneğin Shifting'i deneyip de başarısız olan bir kullanıcı şöyle yazıyor:
Neredeyse iki haftadır Shifting ile uğraşıyorum ama hiçbir şey olmuyor. Melek sayıları görüyorum, tüm semptomları deneyimliyorum ama alternatif gerçekliğe geçemiyorum. Arzuladığım gerçekliğe nasıl ulaşacağımı bilmiyorum, mümkün olan tüm yöntemleri denedim ama hiçbir şey işe yaramıyor. Ağlayacak gibi hissediyorum çünkü çok çalışıyorum ve sonuç yok. Kendimi çok demotive ve işe yaramaz hissediyorum.
Bu durum da hipnotizmanın başarı oranlarıyla benzeşmektedir. Yapılan çalışmalar, insanların %10 kadarının hipnotik önerilere uyduğunu, %10 kadarının uymadığını, %80 kadarınınsa bu iki uç arasında davranışlar sergilediğini göstermektedir.[16] Yüksek düzeyde hipnotize edilebilir olan kişiler ikiye ayrılırlar: Bir grup, daha hayali deneyimler sergilerken, diğer grup disosiyasyon ile ilişkilendirilen zihinsel kontrol eksikliği ve hafıza sorunları yaşar.[17]
Bu belirsizlik, Shifting konusundaki başarı iddialarının dağınıklığı ile örtüşmektedir. Her ne kadar pratik yoluyla belli ilerlemeler kaydedilebilecek olsa da, bir kişinin hipnoza verdiği yanıt genellikle onlarca yıllık süreler boyunca sabit kalmaktadır.[18]
Tulpamancy veya "Snapewives" Gibi Uygulamaların Tekrarı...
Shifting, 2000'li yıllarda internetin yayılmasıyla popülerleşmiş olan Tulpamancy uygulamasının bir taklididir. 2009 yılında kendilerine "tulpalar" adını veren internet kullanıcıları, Tibetli Budistler'in yöntemlerini kullanarak, sadece zihinleri yardımıyla, kendilerinden farklı otonom varlıklar yaratabileceklerine inanıyorlardı. Yalnızlık ve stresle başa çıkma yöntemi olarak geliştirilen bu sahtebilim yönteminde hayali evcil hayvanlar veya varlıklar yaratılarak kişiye arkadaşlık ettiği ve beraberce maceralara çıkıldığı hayal ediliyordu.
O dönemde de bu uygulama 19-23 yaş arası gençlerde yaygındı ve yapılan çalışmalar, bu kişilerin kısıtlı sosyal etkileşimleri olan, yalnız ve Tellegen Emilim Skalası'nda yüksek puanlar elde eden kişiler olduğunu gösteriyordu.[19] Kendilerine sorulduğunda, buna başvurmalarının nedeninin sosyal anksiyete olduğunu söylüyorlardı ve uygulayanların %25'inde Asperger, %21'inden ADHD bulunuyordu (her iki oran da genel popülasyonun çok üzerinde).[20], [21]
Her ne kadar Tulpamancy uygulamasının psikopatolojik olduğuna dair kanıtlar bulunmasa da eldeki bilimsel veriler dissosiyatif bozukluğu olan kişilerin hayali arkadaşlara sahip olduklarını bildirme olasılığının daha yüksek olduğunu göstermektedir.[22]
Buna benzer bir diğer olay ise yine 2000'lerde popülerleşen "Snapewives" (Tür: "Snape'in Karıları") hareketidir. O dönemde de yine zorba bir Harry Potter karakteri olan Severus Snape'in eşi olduğuna kendilerini inandırmak isteyen insanlar, Photoshop yardımıyla kendi fotoğraflarını Snape karakterinin yanına koyan görseller hazırladılar ve hatta düğün yeminleri ederek, Snape ile hayali bir şekilde evlendikleri ritüeller düzenlediler.[23] Bu konuda 2013 yılında yayınlanmış bir akademik makale, bu hayali besleyen kişilerin bir çeşit din kurduklarını ileri sürmüştür.[24] Jezebel, bunu şöyle anlatıyor:[23]
Alderton, Snapekarılarının kurgusal karaktere olan bağlılığını bir tür din olarak tanımladı ve onları, aşağılayıcı bir terim olarak gördüğü "Snapekarısı" yerine Snapeizm'i takip eden Snapeistler olarak nitelendirdi. Bu gençler, Snape'in onlarla konuştuğunu, Snape karakterinin JK Rowling'den bağımsız olarak var olduğunu ve Snape'e boyun eğdiklerini iddia ediyordu. Araştırmacılar, buna inanan üç kadının (Tonya, Rose ve Conchita) çevrimiçi konuşmalarını takip ettiler. Bloglar ve forum gönderileri, hem dini bir metin hem de ibadet yeri işlevi görüyordu ve Snape ile ilgili en erotik fantezilerini, kendileriyle aynı inancı paylaşan takipçilerinden oluşan bir arenada paylaşıyorlardı.
Konuyla ilgili olarak, makaleden bir kesit şöyle:[24]
Örneğin bir tanesi, Snape'in kendisine "[onu] 'sevimli, tombiş, komik' bir varlık olarak gören sinir bozucu, kıkırdayan hayranlardan" nefret ettiğini söylediğini yazıyor. O anda kendisi aracılığıyla konuşanın Snape olduğunu net bir şekilde şöyle belirtiyor: "Ben, sadece güçlü ve öfkeme karşı koyabilen, dediğimi yapabilen kadınları dinliyorum. Sızdıran bir elek gibi düşüncelere sahip olan o kendini beğenmiş, basit kadınları soğukkanlılıkla görmezden geliyorum." Böylece o, kimin uygun bir Snape adanmışı olup olmadığını belirlemek için kendini bir kanal olarak kullanabiliyor. Snape [onun] aracılığıyla, "Sana nasıl hissedeceğini öğretebilirim, sana nasıl düşüneceğini öğretebilirim" diyor. Ona boyun eğmek, kanalize edilmiş bu bilgeliği kabul etmektir.
Shifting, Tehlikeli Olabilir!
Psikolojik olarak insanların hayal güçlerine kapılarak alternatif evrenlere geçtiklerine inanmalarında dikkate değer bir tehlike yoktur; hatta psikologlar, bu uygulamanın sıradan düş kurma ile uyum bozucu dalgınlık arasında bir yerlerde, muhtemelen tehlikesiz düş kurmaya yakın bir uygulama olduğunu düşünmektedirler. Bir Shifter, şöyle anlatıyor:
Shifting'i uygulamak istedim çünkü şu anki gerçekliğimden kaçmanın güzel olacağını düşündüm; çünkü sınav mevsimi ve şu anda biraz stresli hissediyorum. Bu yüzden baskılardan kaçabilmek için hemen şimdi bir başka evrene geçmek istiyorum. İstiyorum ki arzu ettiğim gerçekliğin içinde, stressiz hissedebileceğim bir an olsun.
Ne var ki bir kişi kendi gerçekliğinden uzaklaştığına inandığı bir yönteme kolaylıkla bağımlı hâle gelebilir ve o noktada problemler başlar. Bunun bir örneğini bir internet sorusunda görmek mümkündür:[6]
Sorunumun ne olduğundan tam olarak emin değilim. Ne zaman Shifting'e ara vermeye çalışsam, bunu başaramıyorum. Arzuladığım gerçeklik her zaman aklımın bir köşesinde gibi görünüyor. Bunu, bir türlü geçiremediğim donuk bir kaşıntıya benzetiyorum. Bir uyku yöntemi kullanarak Shifting yapmaya çalışıyorum; çünkü benim için en iyisi bu. Geceleri yatakta yattığımda, Shifting'e ara vermek istesem bile zihnim bana her zaman 'Bu gece Shifting'i denemelisin.' diyor. Biraz ara verirsem daha dinç ve motive hissederek geri döneceğimi hissediyorum ama aklım buna izin vermiyor. Bu bir anlam ifade ediyor mu? Ne yapmalıyım?
Klinik psikolog Joshua Klapow şöyle diyor:
Shifting pratiği, doğası gereği sağlıksız değildir. Bununla birlikte, bir kişi mevcut yaşamından kaçmak için giderek bu yönteme giderek daha fazla başvuruyorsa, o noktada endişelenmeye başlamak gerekir. Diğer tüm davranışlarda olduğu gibi, Shifting de bir kişinin hayatını ne kadar domine ederse, o kadar dengesiz ve sağlıksız bir yaşama dönüşür. Özellikle de psikoz gibi disosiyatif bozukluklara eğilimi olan kişilerde Shifting, durumu çok daha kötüleştirebilir.
Örneğin Business Insider'ın yaptığı bir habere göre, röportaj için ulaştıkları 3 Shifter'ın da her biri bunun kısa sürede bir takıntıya dönüştüğünü söyledi.[25] Gençlerden biri sırf Shifting'e odaklanabilmek için gündelik işlerini aksatmaya başladığını, diğer ikisi ise kendilerinin giderek gerçeklikten kopmaya başladıklarını söylüyorlar. Örneğin artık Shifting'den uzak duran "Sarah", şöyle diyor:
Shifting aslında insanların uyuşturucu tarifine çok benziyor. Öforiniz ne kadar yüksekse, kendinizi o kadar derin bir çöküntüde buluyorsunuz.
Terapist Warwick, bunu denemek isteyenleri şöyle uyarıyor:[2]
Eğer kişi, kendisi için korku yaratan herhangi bir şey yaşadıysa veya 'rızaya dayalı gerçeklik' olarak adlandırabileceğimiz şeye ilişkin inanç sistemlerine meydan okuduysa zihinsel destek almak gerekebilir. Ayrıca eğer kişi, isteyerek yaptığı "Shifting" oturumları dışında, istemsiz olarak farklı gerçekliklere sürüklendiğini hissediyorsa da yardım istemesi gerekiyor.
Cardiff Üniversitesi psikoloji profesörü Phillip Reid şunları söylüyor:
Güçlü bir benlik duygusuna sahip olmayan daha genç insanlar, Shifting nedeniyle kolaylıkla gerçeklikten kopabilecekleri için, çok sayıda yeni kimlik edinme tehlikesiyle karşı karşıya kalabilirler. Bu da psikozun öncüllerinden biridir.
Shifting sırasında bireyin fiziksel olarak hareket etmesinden ötürü de problemler yaşanabilir. Sosyal medyadaki Shifting paylaşımları arasında, seans boyunca kişinin fiziksel olarak hareket ettiğini gösteren anlatılar bulmak mümkündür. Bu tür davranışlar, derinlemesine hayal kurma (İng: "immersive daydreaming") ve uyum bozucu dalgınlıkta da karşımıza çıkabilen problemlerdir.[26], [27], [28], [29]
Shifting ile ilişkili en büyük tehdit unsuru ise yeniden doğma (İng: "respawning") adı verilen bir durumdur. Shifterlar, kendi gerçek bedenlerinden koparak alternatif gerçeklikteki bedenlerine geçebilmek için, gerçek dünyada ölmeleri gerektiğini düşünebilirler. Şu anda bunun yapılması gerektiğini savunanlar, Shifting komünitesi içinde bir azınlık olsalar da, özellikle de Shifting sırasında kalp krizi gibi "doğal" nedenlerle ölümün bu geçişi pekiştireceğine yönelik telkinleri, gençler için potansiyel bir risk unsuru olarak görülmelidir.[25] Bu konudaki endişe, her ne kadar kağıda dökülmüş ve fazlasıyla inanılan senaryoların fizyolojik bir kalp krizini tetikleme ihtimali üzerinde durulmasa da, bunu başaramayan kişilerin daha ekstrem adımlar atarak kalp krizini tetikleyebilecek fizyolojik ve kimyasal yöntemlere başvurma ihtimalidir.
Shifting, Toplumsal Buhranın Bir Yansıması!
Shifting'in gençler arasındaki yaygınlığı, toplumdaki yüksek anksiyete ve korkunun yaygınlığını göstermektedir. Tıpkı önceki iterasyonlarında olduğu gibi bu psikolojik kaçış uygulaması da insanların yüzleşmekten yıldıkları sosyal bir buhrana işaret etmektedir. Shifting uygulamasına ilgi gösteren birçok kişinin yalnız ve sosyal anksiyeteden mustarip olması ve COVID-19 salgınıyla birlikte bu zihinsel uygulamaların popülerleşmiş olması, toplumların yüzleşmesi gereken daha büyük sorunları olduğunu hatırlatmaktadır.
Gerçekten de eldeki bilimsel kanıtlar, insanların ruh sağlığının pandemiden ciddi şekilde etkilendiğini göstermektedir.[30] Bunun göstergelerinden biri, 2020 yılı boyunca Avrupa ve ABD'de "can sıkıntısı", "yalnızlık", "endişe" ve "üzüntü" kelimelerinin Google arama yoğunluğundaki artıştır.[31] Ayrıca, dünya çapında 100'den fazla ülke ve bölgede yıllık olarak üzüntü, öfke, endişe ve stresi izleyen Gallup'un Negatif Deneyim Endeksi, 2020 yılının son 15 yıl içinde dünya genelinde en kötü hissedilen yıl olduğunu göstermektedir.[32]
Her ne kadar Shifting gibi gerçeklikten uzaklaştırıcı uygulamaların, COVID-19 pandemisi olmasa da yükselişe geçme ihtimali bulunsa bile, eldeki veriler bu tür sahtebilim türlerinin muhtemelen dünyanın ve insanların içinde bulunduğu derin problemlere bağlı olarak (ve onları yansıtacak biçimde) popülerleştiğini düşündürmektedir.[33] Örneğin bir Shifter şöyle diyor:
Her zaman Hogwarts'a gitmek benim hayalimdi ama bunun asla mümkün olmadığını düşündüm ve şu anki gerçekliğimden NEFRET EDİYORUM. Bu yüzden Harry Potter Filmleri izleyerek gerçeklikten kaçıyordum. Ayrıca ben bir Draco aşığıyım, bu yüzden onunla birlikte olmak her zaman hayalimdi ve Shifting bana çok umut veriyor. Çok teşekkür ederim.
Potansiyel olarak daha tehlikelisiyse, Shifting'in gençlere olan vaadidir. Bu vaat, özünde şunu söyler:
Dilerseniz, basit bir meditasyon yardımıyla bu Evren'den kaçabilir, alternatif evrenlerde yolculuğa çıkabilir, dertlerinizi unutabilirsiniz!
İlk bakışta bunalmış zihinlerin ufak kaçamağının görünürde bir sıkıntısı olmasa da bunun bir bağımlılığa dönüşmesi halinde (ki sosyal anksiyete sorunu yaşayan gençler arasında bu tür bağımlılıklar oldukça yaygındır), gerçek sorunlarla yüzleşme konusunda başarısız nesiller yetişme ihtimali yüksek olacaktır. Bu evrende var olan toplumsal ve bireysel sorunlar, onlardan kaçarak (kaçtığınız yer hayali bir başka evren de olsa) çözülemez. Tam tersine, bu durumlarda profesyonellerden yardım almak ve diğer insanlarla işbirliği/dayanışma sağlayarak sorunların üstesinden gelmeyi öğrenmek gerekmektedir. Psikolog Saul Rosenthal, bu konuda şöyle diyor:[25]
İnanca dayalı topluluklarının çoğunda, o inancın ilkelerini mutlak gerçekler olarak benimseyen insanlar bulunur. Yeniden doğmaya çalışan insanlar, aslında bize hayatlarında bir şeylerin yanlış olduğu haykırıyorlar. Düşünün; bu öyle bir boyuta varmış ki hayatlarını paramparça edip yeniden başlamaya çalışıyorlar. Bence onları dinlemeli ve gerçek olan hayatta ihtiyaç duydukları yardımı almalarına önayak olmalıyız.
Sonuç
Shifting, farklı dönemlerde insanların hayal güçlerine kapılarak yeni dünyalara yelken açtıklarını kurgulamalarının sıradan bir diğer yöntemidir. Shifting'in diğer yöntemlerden daha iyi çalıştığını gösteren herhangi bir bulgu bulunmamakla birlikte, bünyesindeki iddiaların büyük bir çoğunluğu sıradan sahtebilim iddialarını tekrar etmekte ve bilimsel olarak geçersiz argümanlara dayanmaktadır. Dolayısıyla Shifting'i diğer meditatif veya hipnoz-benzeri deneyimlerden ayrı değerlendirmek için herhangi bir gerekçe bulunmamaktadır. En nihayetinde Shifting, rüya-benzeri deneyimlerin, belirli kurgusal evrenlere olan abartılı sayılabilecek hayranlıkla harmanlanmasından doğan bir ritüeldir.
Bu tür meditatif yöntemler kişilerin bütün benliklerini adayarak, kendilerini gömdükleri ve bunun sonucunda mutlu hissederek beyinlerini ödüllendirdikleri deneyimler olduğu için, kişilerin duygularını kontrol etmekte veya streslerini denetim altında tutmakta kullanabilecekleri bir araç olarak görülebilirler. Fakat kişilerin gerçek dünyadan sık sık ve uzun süreler boyunca kopmaları, bir noktadan sonra bağımlılık yapıcı bir hâle dönüşebilir ve bu, kişilerin gerçek hayattaki problemleriyle baş etmelerini zorlaştırabilir.
Muhtemelen birçok diğer sosyal medya trendi gibi Shifting de kısa bir süre sonra büyük oranda unutulacak ve sadece küçük ama ısrarcı bir komünite tarafından sürdürülen, okült bir uygulama halini alacaktır - ki genel gidişat da şu anda o yönde gözükmektedir.
İçeriklerimizin bilimsel gerçekleri doğru bir şekilde yansıtması için en üst düzey çabayı gösteriyoruz. Gözünüze doğru gelmeyen bir şey varsa, mümkünse güvenilir kaynaklarınızla birlikte bize ulaşın!
Bu içeriğimizle ilgili bir sorunuz mu var? Buraya tıklayarak sorabilirsiniz.
Soru & Cevap Platformuna Git- 30
- 22
- 15
- 9
- 9
- 6
- 5
- 5
- 3
- 3
- 2
- 2
- ^ K. Mather. Tiktok Is Obsessed With This Unusual 'Reality Shifting' Trend: 'It's Crazy'. (6 Ekim 2020). Alındığı Yer: In The Know | Arşiv Bağlantısı
- ^ a b c d S. Smith. What Is 'Reality Shifting' And Why Is It Taking Over Tiktok?. (20 Haziran 2021). Alındığı Yer: Vice | Arşiv Bağlantısı
- ^ a b T. M. Andrews. Inside ‘Reality Shifting,’ The Trend Where Tiktokers Claim They Can Enter The World Of Harry Potter. (17 Temmuz 2021). Alındığı Yer: The Washington Post | Arşiv Bağlantısı
- ^ E. Cavender. Tiktok's Reality Shifting Trend Mixes Dream-Like Consciousness With Fandoms. (27 Temmuz 2021). Alındığı Yer: Mashable.com | Arşiv Bağlantısı
- ^ The Warrior Online. Shifting: A Tutorial. Alındığı Yer: The Warrior Online | Arşiv Bağlantısı
- ^ a b c d E. Somer, et al. (2021). Reality Shifting: Psychological Features Of An Emergent Online Daydreaming Culture. Current Psychology, sf: 1-13. doi: 10.1007/s12144-021-02439-3. | Arşiv Bağlantısı
- ^ A. Linde. (2017). A Brief History Of The Multiverse. Reports on Progress in Physics, sf: 022001. doi: 10.1088/1361-6633/aa50e4. | Arşiv Bağlantısı
- ^ Cambridge Core. (2004). Science And Ultimate Reality: Quantum Theory, Cosmology, And Complexity. Cambridge University Press. doi: 10.1017/CBO9780511814990. | Arşiv Bağlantısı
- ^ H. . Kragh. (2009). Contemporary History Of Cosmology And The Controversy Over The Multiverse. Annals of Science, sf: 529-551. doi: 10.1080/00033790903047725. | Arşiv Bağlantısı
- ^ W. M. McDonnel. Analysis And Assessment Of Gateway Process. (1 Ocak 1983). Alındığı Yer: CIA | Arşiv Bağlantısı
- ^ E. Cardena. (2013). Varieties Of Anomalous Experience. ISBN: 9781433815294. Yayınevi: Amer Psychological Assn.
- ^ N. J. Holt, et al. (2020). Does Latent Inhibition Underpin Creativity, Positive Schizotypy, And Anomalous Cognition?. Rhine Research Centre, sf: 156-178. doi: 10.30891/jopar.2020.02.02. | Arşiv Bağlantısı
- ^ a b H. Merckelbach, et al. (2021). Empirical Research On Fantasy Proneness And Its Correlates 2000–2018: A Meta-Analysis.. American Psychological Association, sf: 2-26. doi: 10.1037/cns0000272. | Arşiv Bağlantısı
- ^ S. C. Wilson. (1982). The Fantasy-Prone Personality: Implications For Understanding Imagery, Hypnosis, And Parapsychological Phenomena. PSI Research. | Arşiv Bağlantısı
- ^ R. E. Bartholomew, et al. (2005). Ufo Abductees And Contactees: Psychopathology Or Fantasy Proneness?. American Psychological Association, sf: 215-222. doi: 10.1037/0735-7028.22.3.215. | Arşiv Bağlantısı
- ^ S. M. Kosslyn, et al. (2000). Hypnotic Visual Illusion Alters Color Processing In The Brain. American Journal of Psychiatry, sf: 1279-1284. doi: 10.1176/appi.ajp.157.8.1279. | Arşiv Bağlantısı
- ^ D. B. Terhune, et al. (2010). Differential Patterns Of Spontaneous Experiential Response To A Hypnotic Induction: A Latent Profile Analysis. Consciousness and Cognition, sf: 1140-1150. doi: 10.1016/j.concog.2010.03.006. | Arşiv Bağlantısı
- ^ C. Piccione, et al. (2002). On The Degree Of Stability Of Measured Hypnotizability Over A 25-Year Period.. American Psychological Association, sf: 289-295. doi: 10.1037//0022-3514.56.2.289. | Arşiv Bağlantısı
- ^ A. Tellegen, et al. (2006). Openness To Absorbing And Self-Altering Experiences ("Absorption"), A Trait Related To Hypnotic Susceptibility.. American Psychological Association, sf: 268-277. doi: 10.1037/h0036681. | Arşiv Bağlantısı
- ^ A. Raz. (2016). Hypnosis And Meditation: Towards An Integrative Science Of Conscious Planes. ISBN: 9780198759102. Yayınevi: Oxford University Press, USA.
- ^ J. J. Isler. (2017). Tulpas And Mental Health: A Study Of Non-Traumagenic Plural Experiences. Research in Psychology and Behavioral Sciences, sf: 36-44. doi: 10.12691/rpbs-5-2-1. | Arşiv Bağlantısı
- ^ L. A. McLewin, et al. (2006). Childhood Trauma, Imaginary Companions, And The Development Of Pathological Dissociation. Aggression and Violent Behavior, sf: 531-545. doi: 10.1016/j.avb.2006.02.001. | Arşiv Bağlantısı
- ^ a b A. Reese. Consider The Snapewife. (8 Ekim 2020). Alındığı Yer: Jezebel | Arşiv Bağlantısı
- ^ a b Z. Alderton. (2014). ‘Snapewives’ And ‘Snapeism’: A Fiction-Based Religion Within The Harry Potter Fandom. Religions, sf: 219-267. doi: 10.3390/rel5010219. | Arşiv Bağlantısı
- ^ a b c C. Colombo. Shifttok: Reality Shifting Tiktok Trend Can Be Dangerous, Experts Say. (26 Ocak 2022). Alındığı Yer: Insider | Arşiv Bağlantısı
- ^ J. Bigelsen, et al. (2016). Maladaptive Daydreaming: Evidence For An Under-Researched Mental Health Disorder. Consciousness and Cognition, sf: 254-266. doi: 10.1016/j.concog.2016.03.017. | Arşiv Bağlantısı
- ^ D. S. Jopp, et al. (2018). Validation Of The Hebrew Version Of The Maladaptive Daydreaming Scale (Mds-H): Evidence For A Generalizable Measure Of Pathological Daydreaming.. American Psychological Association, sf: 242-261. doi: 10.1037/cns0000162. | Arşiv Bağlantısı
- ^ N. Soffer-Dudek, et al. (2020). Different Cultures, Similar Daydream Addiction? An Examination Of The Cross-Cultural Measurement Equivalence Of The Maladaptive Daydreaming Scale. Journal of Behavioral Addictions, sf: 1056-1067. doi: 10.1556/2006.2020.00080. | Arşiv Bağlantısı
- ^ N. Soffer-Dudek, et al. (2018). Trapped In A Daydream: Daily Elevations In Maladaptive Daydreaming Are Associated With Daily Psychopathological Symptoms. Frontiers in Psychiatry. doi: 10.3389/fpsyt.2018.00194. | Arşiv Bağlantısı
- ^ B. Javed, et al. (2020). The Coronavirus ( Covid ‐19) Pandemic's Impact On Mental Health. Wiley, sf: 993-996. doi: 10.1002/hpm.3008. | Arşiv Bağlantısı
- ^ A. Brodeur, et al. (2021). Covid-19, Lockdowns And Well-Being: Evidence From Google Trends. Journal of Public Economics, sf: 104346. doi: 10.1016/j.jpubeco.2020.104346. | Arşiv Bağlantısı
- ^ J. Ray. 2020 Sets Records For Negative Emotions. (20 Temmuz 2021). Alındığı Yer: Gallup.com | Arşiv Bağlantısı
- ^ E. Somer, et al. (2020). Heightened Levels Of Maladaptive Daydreaming Are Associated With Covid-19 Lockdown, Pre-Existing Psychiatric Diagnoses, And Intensified Psychological Dysfunctions: A Multi-Country Study. Frontiers in Psychiatry. doi: 10.3389/fpsyt.2020.587455. | Arşiv Bağlantısı
- ^ G. Dolbey. The Strange World Of Tiktok's "Reality Shifters". (25 Ocak 2021). Alındığı Yer: Hyperallergic | Arşiv Bağlantısı
Evrim Ağacı'na her ay sadece 1 kahve ısmarlayarak destek olmak ister misiniz?
Şu iki siteden birini kullanarak şimdi destek olabilirsiniz:
kreosus.com/evrimagaci | patreon.com/evrimagaci
Çıktı Bilgisi: Bu sayfa, Evrim Ağacı yazdırma aracı kullanılarak 21/12/2024 16:20:32 tarihinde oluşturulmuştur. Evrim Ağacı'ndaki içeriklerin tamamı, birden fazla editör tarafından, durmaksızın elden geçirilmekte, güncellenmekte ve geliştirilmektedir. Dolayısıyla bu çıktının alındığı tarihten sonra yapılan güncellemeleri görmek ve bu içeriğin en güncel halini okumak için lütfen şu adrese gidiniz: https://evrimagaci.org/s/11893
İçerik Kullanım İzinleri: Evrim Ağacı'ndaki yazılı içerikler orijinallerine hiçbir şekilde dokunulmadığı müddetçe izin alınmaksızın paylaşılabilir, kopyalanabilir, yapıştırılabilir, çoğaltılabilir, basılabilir, dağıtılabilir, yayılabilir, alıntılanabilir. Ancak bu içeriklerin hiçbiri izin alınmaksızın değiştirilemez ve değiştirilmiş halleri Evrim Ağacı'na aitmiş gibi sunulamaz. Benzer şekilde, içeriklerin hiçbiri, söz konusu içeriğin açıkça belirtilmiş yazarlarından ve Evrim Ağacı'ndan başkasına aitmiş gibi sunulamaz. Bu sayfa izin alınmaksızın düzenlenemez, Evrim Ağacı logosu, yazar/editör bilgileri ve içeriğin diğer kısımları izin alınmaksızın değiştirilemez veya kaldırılamaz.