Hızlı Yazı Yazma Rehberi: Klavyede Nasıl Daha Hızlı Yazabilirsiniz?
Bilgisayar Başındaki Duruşumuz, Postürümüz, Bileklerimizin Konumu, Klavye Düzenimiz Yazı Hızımızı (ve Sağlığımızı) Nasıl Etkiliyor?
Bu makalede klavyede nasıl daha hızlı, sağlıklı ve rahat bir şekilde yazı yazabileceğinize yönelik, yazı yazma tekniğinizi nasıl iyileştirebileceğinizden çalışma alanınızı nasıl tasarlamanız gerektiğine, klavye tasarımınızı değiştirmenin faydalarına kadar birçok kapsamda ipucu bulunmaktadır.
Hızlı yazı yazmak için bu makalede yer alan tüm ipuçlarını uygulamak zorunda olmadığınızı unutmamalısınız. Tüm ipuçlarını bir arada uygulamak yerine en azından başlangıçta sizin açınızdan en faydalı olacak birkaç ipucunu bulup bunlara odaklanabilirsiniz. Bu bağlamda birkaç küçük ipucunu uygulamak bile yazma hızınız ve sağlığınız söz konusu olduğunda büyük bir fark yaratabilir.
Yazı Tekniğinizi Nasıl Geliştirebilirsiniz?
Klavyeye Hafif Dokunuşlarla Basın
Klavyede yazı yazarken tuşların bu tuşlara bastığınızı algılaması için gereken miktardan daha fazla güç uygulamayın. Tuşlara gerekenden daha sert basmayın, zira bu yazı hızınızı düşürmenin yanında yazı yazarken ellerinizin maruz kaldığı stresi artıracaktır.
Hafif bir basış ile güçlü bir basış arasındaki fark görece küçük olabilir; ancak iş ve gündelik hayatımızda saatlerce klavye kullandığımız göz önünde bulundurulduğunda bu farkın boyutu oldukça artmaktadır.
Ellerinizi Hareket Ettirmekten Kaçının
Yazarken ellerinizi görece sabit tutmaya çalışın. Ellerinizi çok fazla hareket ettirmek yavaşlamanıza ve ellerinizin yorulmasına neden olur.
Not: Makalenin ilerleyen bölümlerinde ellerinizin ve parmaklarınızın hareketini en aza indirmeye yönelik klavye düzeninizi değiştirmek ve klavyeye bakmadan yazı yazma tekniğini öğrenmek de dahil olmak üzere, çeşitli yöntemler göreceksiniz.
Tutarlı bir Parmak Düzeni Benimseyin
Hangi tuşa hangi parmağınızla bastığınız konusunda tutarlı olmaya çalışın. Ana hatlarıyla ele alındığında bu tutarlılık ne kadar yüksekse yazma hızınız da o kadar fazla olur.[1] Yani yazı yazarken hangi parmaklarınızı hangi tuşlara basmak için kullandığınız konusunda tutarlı olmalısınız.
Bu tutarlılığı her parmağın bir tuş sütunundan sorumlu olduğu alışılmış klavyeye bakmadan yazı yazma sistemi gibi belirli bir yazma sistemi benimseme ve ellerinizi klavye üzerinde görece sabit tutma yollarıyla sağlayabilirsiniz.
Tutarlılık, sizi yavaşlatan veya ellerinizi zorlayan bir yazı sistemi benimsediyseniz bu çerçevede sorunlu olacaktır. Böyle durumlarda yazı sisteminizi değiştirmek en faydalı yoldur; bu yol kısa vadede yazı hızınızı ve tutarlı şekilde yazım kabiliyetinizi bir miktar düşürse de uzun vadede faydaları büyüktür.
Hangi Harflere Basacağınızı Planlayın
Yazı yazarken bastığınız tuşla beraber takibinde basacağınız tuşları da göz önünde bulundurmalısınız. Böylelikle bir kelimeyi yazarken bir sonraki tuşu düşünmek için gereksiz aralar vermezsiniz.[2]
Çalışma Alanınızı Nasıl Tasarlayabilirsiniz?
Çalışma alanınızı düzgün şekilde tasarlamak oldukça kolay ve önemli bir adımdır. Düzgün tasarlanmış bir çalışma alanında daha hızlı yazı yazabilir, daha rahat çalışabilir ve el, bel ve sırt sağlığınız çerçevesinde birçok sorundan korunabilirsiniz.
Aslında maddi destek istememizin nedeni çok basit: Çünkü Evrim Ağacı, bizim tek mesleğimiz, tek gelir kaynağımız. Birçoklarının aksine bizler, sosyal medyada gördüğünüz makale ve videolarımızı hobi olarak, mesleğimizden arta kalan zamanlarda yapmıyoruz. Dolayısıyla bu işi sürdürebilmek için gelir elde etmemiz gerekiyor.
Bunda elbette ki hiçbir sakınca yok; kimin, ne şartlar altında yayın yapmayı seçtiği büyük oranda bir tercih meselesi. Ne var ki biz, eğer ana mesleklerimizi icra edecek olursak (yani kendi mesleğimiz doğrultusunda bir iş sahibi olursak) Evrim Ağacı'na zaman ayıramayacağımızı, ayakta tutamayacağımızı biliyoruz. Çünkü az sonra detaylarını vereceğimiz üzere, Evrim Ağacı sosyal medyada denk geldiğiniz makale ve videolardan çok daha büyük, kapsamlı ve aşırı zaman alan bir bilim platformu projesi. Bu nedenle bizler, meslek olarak Evrim Ağacı'nı seçtik.
Eğer hem Evrim Ağacı'ndan hayatımızı idame ettirecek, mesleklerimizi bırakmayı en azından kısmen meşrulaştıracak ve mantıklı kılacak kadar bir gelir kaynağı elde edemezsek, mecburen Evrim Ağacı'nı bırakıp, kendi mesleklerimize döneceğiz. Ama bunu istemiyoruz ve bu nedenle didiniyoruz.
Klavyenizi Nasıl Konumlandırmalısınız?
Klavyenizi nasıl konumlandırmanız gerektiği konusunda göz önünde bulundurmanız gereken birkaç unsur vardır:
Klavyeyi, harfli kısmı vücudunuza ortalayacak şekilde konumlandırdığınızdan emin olmalısınız. Bu bağlamda birçok kişi nümerik tuş takımını da klavyenin bir parçası olarak kabul eder ve klavyeyi bir bütün olarak ortalar. Ancak yazı yazarken nümerik tuş takımına nadiren başvurulmakta, ağırlıklı olarak harf takımı kullanılmaktadır; bu sebeple klavyeyi nümerik tuş takımını da hesaba katarak ortalamak, ellerinizi veya bedeninizi harflerin bulunduğu tarafa doğru hafifçe bükmenize ve vücudunuzu gereksiz yere germenize sebep olur.
- Klavye, dirseklerinizi 90°'lik (veya biraz daha büyük) bir açıda tutmanızı mümkün kılacak bir yüksekliğe ve mesafeye konulmalıdır. Bu konumlandırma vücudunuzun gereksiz yere kasılmasını engeller ve iyi postürü destekler.
- Klavye, bileklerin doğal duruşunu bozmayacak bir şekilde konumlandırılmalıdır. Zira temelde yazı yazarken bileklerinizin içe veya dışa bükülmesini istemezsiniz; böylesi bir bükme bileklerinize gereksiz yük bindirecektir.
Çalışma Pozisyonunuz Nasıl Olmalı?
Çalışırken sağlıklı bir postürü koruduğunuzdan emin olmalısınız; bu, hem çalışırken ellerinizi düzgün bir pozisyonda tutmanızı sağlar, hem de genel bağlamda sağlığınız için son derece faydalıdır.
Postür konusunda özellikle dikkat etmeniz gereken unsurlar şunlardır:
- Ayaklarınız yere düz basmalıdır.
- Dizleriniz ayaklarınızın üzerinde ve sandalyenin dışında konumlandırılmalı ve dik (veya biraz daha geniş bir) açıyla bükülmelidir.
- Leğen kemiğiniz öne doğru kavislenmeli ve kalçalarınız dizlerinizle aynı (veya biraz daha yüksek bir) konumda olmalıdır.
- Beliniz hafif kavisli olmalı ve sandalye veya bel destekli bir sırt yastığı ile uygun şekilde desteklenmelidir.
- Sırtınız rahat ve nötr pozisyonda olmalıdır; kambur oturmanın hiçbir faydası yoktur.
- Omuzlarınız ve kollarınız rahat pozisyonda olmalıdır ve öne doğru eğilmemelidir.
- Boynunuz rahat pozisyonda olmalıdır.
- Başınız öne veya arkaya eğilmemeli, doğrudan omurganızın üstünde dengelenmelidir. Bu, başınızın doğal pozisyonudur.
Çoğumuzun bilgisayar başında kötü bir postürle oturmayı tercih ettiği bilinen bir gerçektir ve bu kadar fazla değişikliğe alışmak zaman alabilir. Bu çerçevede bu değişiklikleri birer birer takip edebilir ve böylelikle vücudunuzun ilgili bölümlerini parça parça alıştırabilirsiniz. Çalışırken zaman zaman postürünüze ve oturduğunuz pozisyona da dikkat ederek bir özdenetim uygulayabilirsiniz.
Arada sırada koltuğunuzda kıpırdanmanın da bir sorun olmadığını unutmamalısınız; ancak bununla beraber ana hatlarıyla oturuşunuzun ve postürünüzün düzgün olduğundan emin olmalısınız. Gerinmeniz gerektiğini hissederseniz, otururken gerinmeye çalışmak yerine sandalyeden kalkıp düzgünce gerinmek de daha sağlıklıdır.
Son olarak, oturduğunuz sandalyenin postürünüzde ve duruşunuzda büyük bir rol oynadığını ve kötü postürden kaynaklanan birçok sağlık sorununun daha iyi bir sandalye ile çözülebileceğini de göz önünde bulundurmalısınız. Zira günümüz dünyasında muhtemelen siz de sandalyenizde saatlerinizi geçiriyorsunuzdur; ve iyi düzeyde ergonomik sandalyeler sağlığınıza iyi bir yatırım olacaktır.
Monitörünüzü Nasıl Konumlandırmalısınız?
Eğer monitörünüz kötü bir şekilde konumlandırılmışsa yazı yazarken ve genel bağlamda çalışırken postürünüzü korumakta zorlanabilirsiniz. Bu sebeple monitörünüzü konumlandırırken şu hususlara dikkat etmelisiniz:
- Monitörünüzü doğrudan önünüzde olacak şekilde yerleştirin.
- Yüksekliğini ekranın üst kısmının yaklaşık olarak göz hizasına gelecek şekilde ayarlayın.
- Monitör ile aranızda yaklaşık 60cm mesafe bırakın.
Buna ek olarak monitörünüzü çevrenizdeki pencere ve diğer ışık kaynaklarının yansıma yapmasını engelleyecek bir şekilde konumlandırdığınızdan emin olmalısınız.
Ekrandaki bir şeyi göremiyorsanız monitöre doğru eğilmek yerine "büyüteç uygulaması" gibi yazılım tabanlı bir çözümü tercih etmelisiniz.
Not: Eğer laptop kullanıyorsanız ve ekranı yukarıdaki hususlar çerçevesinde konumlandıramıyorsanız, çalışırken postürünüzü korumak amacıyla bir laptop standı ve kablosuz klavye ve mouse seti satın almayı düşünebilirsiniz. Zira ilerleyen başlıklarda da göreceğimiz üzere laptoplarda kullanılan klavye ve touchpad'ler genellikle ortalama altı kalitededir. Dolayısıyla iyi bir klavye ve mouse seti, sağlık bakımından iyi bir yatırım halini almaktadır.
Yazı Yazma ve Dinlenme Sırasında Kol Pozisyonunuz Nasıl Olmalıdır?
Genel olarak dinlenirken ön kollarınız ve bilekleriniz, doğal, destekli ve rahat bir pozisyonda bulunmalıdır. Kollarınızı koyacağınız yüzeyin yumuşak olması, sert olmasından daha iyidir.[3] Bu sebeple masa yüzeyiniz sert bir yüzeyse, örneğin cam bir yüzeyde çalışıyorsanız yumuşak bir sümen takımı (masa pedi) almayı düşünebilirsiniz.
Ancak yazarken ellerinizi bir yüzeye koymanız konusu biraz daha karmaşık ve tartışmalıdır.
Bazı kimseler yazı yazarken kollarınızı havada tutmanızı ve yalnızca dinlendirmek istediğinizde indirmenizi önerir. Bu yöntem, doğal bilek pozisyonunuzu korumak açısından avantajlıdır. Doğal bilek pozisyonu da el sağlığınızın önemli bir bileşenidir.[4]
Bununla beraber yazı yazarken kollarınızı bir yere koymanın da faydaları vardır.[5], [6] Örneğin kollarınızı bir yere koyduğunuzda daha yavaş yorulur ve ellerinizi görece daha sabit tutabilir; böylelikle daha hızlı yazı yazabilirsiniz.[7]
Bu çerçevede yazı yazarken ellerinizi havada tutma veya bir yere koyma tercihi size aittir. Her iki seçeneği de deneme yoluyla hangi seçenekte daha hızlı yazı yazdığınızı ve daha az bilek ağrısı çektiğinizi bulabilirsiniz.
Bununla beraber iki seçeneği de bir arada kullanmanızda bir sakınca yoktur. Yani çalışırken büyük miktarda yazı yazmanızın gerektiği durumlarda ellerinizi yüzeye koyarak destekleyebilir, yazı yazmanızın gerekmediği durumlarda ise ellerinizi havada tutabilirsiniz.
Çalışırken Oturur Pozisyonda Olmak Zorunda Değilsiniz
Makalemizin bu noktasına kadar birçoğumuzun tercih ettiği oturur pozisyonda postürümüzü nasıl koruyabileceğimize yönelik önerileri ele aldık.
Bununla beraber bazı durumlarda oturmak yerine ayakta çalışmayı tercih edebilirsiniz; ki ayakta çalışmak genel hatlarıyla sağlığınız için daha iyi bir seçenektir. Eğer ayakta çalışmak istiyorsanız bilgisayarınızı koyabileceğiniz yükseklikte bir stand yapabilir, ayakta çalışma masası edinebilir, veya bunu da bir adım öteye taşıyarak koşu bantlı bir masa satın alabilirsiniz; ki koşu bantlı masaların sağlık açısından çeşitli faydaları olduğu da bulgulanmıştır.[8]
Ancak koşu bantlı masalarda çalışmak, "ayakta durarak çalışmaktan" doğal olarak daha zordur ve çeşitli araştırmalar, yürürken yazı yazmak başta olmak üzere çeşitli görevlerin daha zor yerine getirildiğini bulgulamaktadır.[9], [10] Bununla beraber otururken çalışmak veya ayakta dururken çalışmak arasındaki performans farkı oldukça küçüktür.[11]
Bunun yanında çalışırken oturma, ayakta durma veya yürüme yönünde bir karar verirken bu seçeneklerden hangisinde fiziksel olarak daha iyi hissettiğinizi ve hangisinde performansınızı koruyabildiğinizi belirlemeniz gerekir.
Ayrıca, eğer daha rahat hissetmenizi sağlayacaksa oturma, ayakta durma ve yürüme seçenekleri arasında geçişler yapabilirsiniz. Örneğin çalışırken oturabilir, molalarınızda ayağa kalkabilirsiniz. Böylesi yöntemler üretkenlik açısından da faydalıdır.
Nasıl çalışmayı seçerseniz seçin, çalışma alanınızı düzgün bir şekilde ayarladığınızdan ve çalışırken postürünüzü koruduğunuzdan emin olmalısınız. Postürünüzü korumak konusunda ayakta durmak veya oturmak arasında büyük bir fark yoktur; fark yalnızca bacaklarınızın konumudur.
Kaliteli Bir Klavye Kullanın
Kaliteli bir ergonomik klavye satın almak, yazı yazma hızınızı artırmanın ve ellerinizi sağlıklı tutmanın kolay bir yoludur.[12]
Yeni bir klavyeye ihtiyaç duyup duymadığınızı kendinize iki soru sorarak bulabilirsiniz:
- Mevcut klavyenizin sizi yavaşlatıyor mu? Klavyenizin yeterince hassas olmaması veya tuşların küçük olması, yazı hızınızı düşürebilir.
- Klavyeniz ellerinizde ağrıya sebep oluyor mu? Klavye tuşlarınız çok sertse veya tuşlar birbirine çok yakın konumlandırılmışsa ağrı çekebilirsiniz.
Eğer zamanınızın büyük bir kısmını laptopta çalışarak geçiriyorsanız ve laptopunuzun dahili klavyesini kullanıyorsanız yeni bir klavyeye ihtiyacınız olabilir; zira bu yeni klavye satın alımlarının en yaygın sebebidir. Dahili laptop klavyelerinin birçoğu ergonomik değildir ve yazı hızında düşüşlere sebep olur.
Hangi klavyeyi satın alacağınız kişisel tercih ve el boyutunuz gibi faktörlerce belirlenmektedir; dolayısıyla herkes için mükemmel bir klavye modeli yoktur. Bir klavye satın almadan önce klavyenin teknik özelliklerini ve satın alacağınız klavyeye yönelik yorumları okumalısınız.
Bununla beraber bazı kimseler mekanik klavyelerin daha iyi olduğunu öne sürerler. Ancak konu hakkında yapılan araştırmalar, mekanik klavyelerin normal klavyelere kıyasla el ağrılarını bir miktar azaltabildiği bulgusunun yanında mekanik klavyelerin yazı hızı açısından bir faydası olmadığını, hatta bazı durumlarda yazı hızını düşürebildiğini bildirmektedir.[13]
Bu bağlamda yazma hızınızı artırmak ve çalışırken ellerinizi sağlıklı tutmak istiyorsanız tercihiniz ergonomik klavyelerden yana olmalıdır. Bu klavyelerin birçoğu pahalı değildir ve yıllarca dayanabilir. Ayrıca, devamlı bilgisayar kullanımı nedeniyle el ağrısı çekiyorsanız, klavyeye ek olarak ergonomik bir fare de almak isteyebilirsiniz.
Klavye Düzenleri
Klavye düzeni, klavye üzerindeki tuşların yerlerini ifade eder. Bazı insanlar bu düzenleri değiştirmenin yazı hızını artırdığını ve klavye kullanımına bağlı sağlık sorunlarının meydana gelme riskini düşürdüğünü öne sürmektedir.
Sonraki bölümlerde en yaygın klavye düzenlerini öğrenecek, klavye düzeninizi değiştirmenin ne gibi avantajları olduğunu görecek ve düzeni tamamen değiştirmek yerine küçük ayarlamalar yaparak nasıl daha hızlı yazı yazabileceğinizi göreceksiniz.
Not: Aşağıda yer alan bilgiler, Türkçe F klavye kullanımına yönelik çalışma eksikliğinden ötürü İngilizce dilinin yazımına yönelik örneklerle aktarılmıştır.
Yaygın Klavye Düzenleri
İngilizce için en yaygın klavye düzenleri QWERTY, Dvorak ve Colemak düzenleridir. Bunlar arasında en yaygını, piyasaya ilk sürülen düzen olan QWERTY düzenidir ve günümüzde birçok klavyede varsayılan düzen olarak kabul edilmektedir.
Dvorak ve Colemak klavye düzenleri ise QWERTY klavyelere kıyasla daha verimli bir düzen geliştirmek amacıyla tasarlanan ürünlerdir; zira QWERTY klavyeler, daktilolarda karşılaşılan mekanik sorunların üstesinden gelebilmek amacıyla tasarlanmıştır ve bu sebeple ergonomik açıdan dezavantajlı bir pozisyondalardır.
Dvorak ve Colemak düzenlerinde ise QWERTY düzenini aksine yazı hızını artırmak ve el ağrılarını azaltmak amaçlanmıştır ve bu tasarımlar aşağıdaki kriterler çerçevesinde oluşturulmuştur:
- Yazı yazarken parmakların hareket ettiği mesafeyi asgari düzeye indirmek.
- Yazı yazarken parmakların eşit oranda kullanılmasını sağlamak.
- Yazı yazarken eller ve parmaklar arasında düzenli geçişler olmasını sağlamak.
Örneğin aşağıdaki Dvorak klavye düzenine bakıldığında sesli harflerin birçoğunun sol elle, sessiz harflerin birçoğunun ise sağ elle yazıldığı görülebilir. Bu geçiş çerçevesinde oluşturulan düzen, eller arasında görece ritmik bir değişim olmasını sağlamaktadır ve en sık kullanılan harfler, ellerimizi doğal pozisyonunda dinlendirdiğimiz hat olan orta (ana) hatta konulmuştur; böylelikle en sık kullanılan harflere basarken parmaklarımızın görece daha kısa bir mesafe kat etmesi sağlanmıştır.
Bu düzenin faydası, İngilizcede en sık kullanılan 1.000 kelimenin yazıldığı bir çalışmada gözle görülür bir hal almaktadır:
- 1.000 kelimenin yazılışında; QWERTY klavyede parmaklarımız 16.000 cm, Dvorak klavyede 9.500 cm, Colemak klavyede 8.000 cm mesafe kat etmektedir.
- 1.000 kelimenin yazılışında; QWERTY klavyede sol elimizi %66, Dvorak klavyede %55, Colemak klavyede ise %56 oranında kullanırız.
Klavye Düzeninizi Değiştirmeli misiniz?
Dvorak ve Colemak gibi klavye düzenlerinin, yazarken parmakların kat ettiği mesafe gibi çeşitli ergonomik ölçümlerde QWERTY düzeninden daha üstün olduğu açıktır. Bu üstünlüğe karşın klavye düzeninizi değiştirip değiştirmemeye yönelik kararınızda klavye düzeninizi değiştirdiğinizde daha hızlı yazıp yazamayacağınız ve pratikte çektiğiniz el ağrıları gibi hususları da göz önünde bulundurmanız gerekir.
Hız açısından bakıldığında, alternatif bir klavye düzeni kullanmanın insanların daha hızlı yazmasını sağlayıp sağlamadığı konusunda yapılan araştırmalar yetersizdir.[14] Ergonomik iyileştirmelerin yazma hızında mutlak bir artışa sebep olmamasının olası bir nedeni, yazı hızımızı belirleyen faktörlerin ergonomiden etkilenmemesi olabilir.
Dolayısıyla yeni bir klavye düzenine geçme yönünde bir karar alacaksanız bu kararınızın yazı hızını beklediğiniz kadar etkileyemeyebileceğini de göz önünde bulundurmalısınız. Bunun yerine QWERTY klavyelerde nasıl daha hızlı yazabileceğiniz konusuna odaklanabilirsiniz.
Konfor açısından bakıldığında ise alternatif düzenler, QWERTY düzeninden daha ergonomiktir ve böyle bir düzene geçmenizin çeşitli faydaları olabilir. Bununla beraber alternatif düzenlerin el ağrılarına yönelik riskleri azalttığını net bir şekilde söylemek oldukça güçtür; ancak bu alternatif düzenlerin en azından bir noktaya kadar daha ergonomik olduğu da kesindir.
Hız ve konforun ötesinde dikkate almanız gereken bir başka faktör de kullanılabilirliktir; yani işte ayrı, evde ayrı klavye kullanacaksanız bu faktörü de göz önünde bulundurmalı, alışma sürecinize bu değişimleri de dahil etmelisiniz. Alternatif düzenlere sahip klavyeler oldukça az rastlanır şeylerdir; dolayısıyla halkın kullanımına açık bilgisayarlarda veya çevrenizdeki insanların bilgisayarlarında bu klavyeyi muhtemelen asla görmezsiniz. Böylesi bir durum da Dvorak veya Colemak tasarımlarına çok alışırsanız QWERTY klavyelerde çeşitli zorluklar yaşayabileceğiniz anlamına gelir.
Bu zorlukları göze alarak yine de Dvorak veya Colemak (veya F) klavye düzenine geçmeyi tercih ederseniz başvurabileceğiniz basit bir yöntem, klavye düzenini yazılımsal olarak değiştirmektir. Yani bir başka bilgisayar kullanacağınız zaman Windows ayarlarından klavye düzenini istediğiniz düzene çekebilir, işiniz bittiğinde ise geri varsayılan düzene dönebilirsiniz.
Ana hatlarıyla ele alındığında klavye düzeninizi değiştirmek, yazı yazarken bir miktar daha rahat olmasını sağlasa da bu düzen değişikliğinin yazı hızınızı kayda değer oranda artırmayacağını veya sağlık sorunları açısından kayda değer bir düşüşe sebep olmayacağını da göz önünde bulundurmanız gerekir.
Bu bağlamda çok yazı yazıyorsanız alternatif bir düzen benimsemek faydalı olabilir; ancak yine de böylesi bir değişikliğin diğer (QWERTY) klavyelerde çalışmanızı zorlaştıracağını da hesaba katmalısınız. Yazı yazma hızınızı artırmaya çalışıyorsanız klavye düzeninizi değiştirmek yerine başvurabileceğiniz daha mantıklı yöntemler vardır.
Yazmaya çok zaman harcıyorsanız, alternatif bir düzende yazmayı öğrenmek buna değebilir, ancak bunu yapmak çok fazla çaba gerektirdiğinden ve diğer klavyelerde çalışmayı zorlaştırabileceğinden, yazma hızınızı artırmaya çalışıyorsanız klavye düzeninizi değiştirmek genellikle yapmanız gereken ilk şey değildir.
Küçük Klavye Ayarlamaları
Klavye düzeninizi baştan aşağı değiştirmek görece zordur; ancak yapabileceğiniz bazı küçük değişiklikler, az çabaya karşı büyük faydalar sağlayabilir.
Örneğin, nadiren kullanılan CapsLock tuşunu, daha sık kullanılan ve ulaşması daha zor olan Ctrl tuşu gibi daha kullanışlı bir tuşla değiştirebilirsiniz.
Bu tür değişiklikler yapmak muhtemelen yazma hızınız üzerinde önemli bir etkiye sahip olmayacaktır; ancak yine de çeşitli faydaları bulunmaktadır ve tuhaf tuş kombinasyonlarını gerçekleştirirken veya ulaşmak için güçlük yaşadığınız tuşlara basarken ellerinizin yaşadığı stresi azaltmakta faydalı olabilir.
Klavyeye Bakmadan Yazmak
Klavyeye bakmadan yazmak, kas hafızası ve ellerin konumundan faydalanarak basacağınız tuşları bulduğunuz ve bu şekilde yazı yazdığınız tekniktir.
Geleneksel bağlamda klavyeye bakmadan yazmak, baş parmaklar hariç 8 parmağınızı klavyenizin orta (ana) hattına yerleştirmeyi içerir. Parmaklarınızın her biri, farklı bir dizi tuştan sorumludur.
Bu örnekte sağ işaret parmağının yukarıdan aşağıya 6 ve N, 7 ve M hatlarından sorumlu olduğunu görebilirsiniz.
Not: Birçok modern klavyede işaret parmaklarının durduğu harflerde (QWERTY klavyeler için F ve J harflerinde) bir çıkıntı veya nokta bulunmaktadır. Bu noktalar klavyeye bakmadan yazan kimselerin parmaklarının nerede olduğunu anlamasını ve buna göre ellerini konumlandırmasını sağlar.
Bakmadan Yazmak Daha mı İyidir?
Bakmadan yazma, genellikle bireysel olarak öğrenilen yazı yazma sistemleriyle karşılaştırılır. Bu sistemlerde insanlar geleneksel bakmadan yazma sistemlerinde benimsenen parmak düzenlerinin farklı bir kombinasyonunu kullanır; genellikle işaret veya orta parmakları, veya bu ikisinin bir kombinasyonu ile klavyenin tamamına ulaşmaya çalışırlar.[1]
Bireysel olarak öğrenilen yazı stratejileri genellikle avlama ve gagalama türünde yazı ismiyle anılmaktadır; zira bu yazı stratejilerini kullanan kimseler, hangi tuşa basacaklarını bulabilmek için klavyeye bakmak zorundadır. Bununla beraber birçok bireysel eğitimli klavye kullanıcısı da klavyeye bakmadan yazı yazabilen kimseler gibi kas hafızasından faydalanarak klavyeye bakmaksızın yazı yazabilmektedir.
Klavyeye bakmadan yazı yazabilmenin iki avantajı vardır:
- Yazı hızında artış
- El yorgunluğunda düşüş
Bununla beraber konu hakkında yürütülen araştırmaların bu faydalara yönelik bulguladığı sonuçlar yetersizdir.
Hız açısından ele alındığında bakmadan yazma, yazmanın diğer türlerinden daha hızlı değildir ve klavyede yazı yazmayı bireysel olarak öğrenen kimseler de bakmadan yazma hızına denk hızlara ulaşabilmektedir:[1]
El yorgunluğu açısından ele alındığında bakmadan yazmanın belirli avantajları vardır; zira bu yöntem el hareketlerini azaltır ve diğer yöntemlere kıyasla parmakların eşit oranda kullanılmasını sağlar. Bu yöntemin dezavantajları arasında ise belirli sık kullanılan tuşlara rahat bir şekilde basılamaması ve belirli tuş kombinasyonlarına basabilmek için elin bükülmesini gerektirmesi bulunur. Bu yöntemin bir başka kayda değer dezavantajı ise bilinçli pratik gerektirmesidir; bu pratik yapılmadığında bakmadan yazı yazma kabiliyeti zamanla gerilemektedir.
Ana hatlarıyla ele alındığında bakmadan yazma tekniği iş akışınız ve yazı hızınız bakımlarından oldukça faydalıdır. Eğer klavyeye bakmadan bir şeyler yazmakta zorlanıyorsanız bu yöntemi öğrenmek isteyebilirsiniz. Ancak halihazırda klavyeye bakmadan hızlı bir şekilde yazı yazabiliyorsanız bu yöntemi baştan öğrenmenizin size çok bir faydası olmayacaktır.
Bu çerçevede ana odağınız klavyeye bakmadan nasıl bir şeyler yazabileceğinizi öğrenmek olmalıdır. Bu noktada kişisel tercihleriniz ve kabiliyetleriniz çerçevesinde geleneksel klavyeye bakmadan yazı yazma eğitimlerini takip edebilir veya yalnızca pratik yapmak isteyebilirsiniz.
Bakmadan Yazmayı Öğrenmek
Geleneksel sistemler çerçevesinde klavyeye bakmadan yazı yazmayı öğrenmek isterseniz internette bulunan ücretsiz kursları ve yazılımları araştırabilirsiniz. Ancak bu eğitimi ne şekilde alırsanız alın, bakmadan yazı yazmaya yönelik kabiliyetiniz uzun vadede pratiğe bağlı olacaktır.
Dolayısıyla bakmadan yazı yazmayı öğrenmenin en kolay yolu, parmaklarınızı yukarıdaki görselde gösterilen yerlere yerleştirip doğru sütunlar için doğru parmakları kullandığınızdan emin olarak bir şeyler yazmaktır. Bu türde bir alıştırma yaparken başlangıçta elbette klavyeye bakacaksınız; ancak zaman içinde klavyeye bakmadan yazı yazmanızı sağlayacak kas hafızasını edineceksiniz.
Böylesi bir alıştırmanın, özellikle mevcut yazma kabiliyetinizde yeterince hızlı ve iyi durumdaysanız, başta sinir bozucu olabileceğini unutmamalısınız. Diğer tüm kabiliyetler gibi bakmadan yazma da belirli bir miktar zaman ve çaba harcayarak iyileşeceğiniz bir beceridir; dolayısıyla moralinizi bozmamalı ve çalışmaya devam etmelisiniz.
Tüm bunlarla beraber bakmadan yazmayı öğrenmeye karar verir ve pratik yapmaya başlarsanız hızlı yazmaktan öte doğru yazmaya odaklanmalısınız; zira ilk hedefiniz kas hafızasını doğru bir şekilde oluşturabilmektir. Doğru yazım düzenini yeterince uzun süre takip edebilirseniz zaman içinde yazı hızınız da artacaktır.
Bakmadan Yazma Tekniğine Alternatif Teknikler
Geleneksel yöntemleri takip etmek istemiyor, ancak yine de yazım tekniğinizi ilerletmek ve daha hızlı yazmak istiyorsanız bu yöntemlerin belirli parçalarını kullanarak kendi yazım tekniğinizi geliştirebilirsiniz.
Bu bağlamda örneğin klavyeye bakmadan nasıl bir şeyler yazabileceğinizi öğrenmek isteyebilirsiniz.
Önceki başlıklarda da ele alındığı üzere geleneksel bakmadan yazma yöntemini kullanmayan birçok kişi de kas hafızaları ve el yerleşimleri çerçevesinde oldukça yüksek hızlarda yazı yazabilmektedir. Bunu başarmanın yolu ise basitçe klavyeye bakmadan bir şeyler yazarak pratik yapmaktır. Klavyeye bakmadan bir şeyler yazmak ile geleneksel bakmadan yazma yöntemi arasındaki temel fark ise şudur: Düz yöntemde yalnızca klavyeye bakmamaya odaklanırsınız; ancak geleneksel yöntemde klavyeye bakmamanın yanında hangi parmağınızla hangi tuşa basacağınızı da öğrenmeniz gerekir.
Klavyeye bakmadan yazı yazmak başta oldukça zor gelebilir. Ancak bu yöntemin kavranması yine de geleneksel bakmadan yazma yöntemine kıyasla daha kolaydır ve hız bakımından hala oldukça faydalıdır.
Bu bağlamda ele alabileceğimiz bir başka yöntem de hibrit yazı yöntemidir. Bu yöntem dahilinde mevcut yazı yazma yönteminizi geleneksel bakmadan yazma yönteminin belirli taraflarıyla birleştirirsiniz ve bu yöntemi öğrenmek, geleneksel bakmadan yazma yöntemine kıyasla yine daha basittir.
Örneğin klavyede bir şeyler yazarken dominant elinizi daha fazla kullanmayı tercih ediyorsanız klavyeyi iki eliniz arasında eşit olarak bölebilir; böylelikle daha hızlı yazabilir ve dominant eliniz üzerindeki baskıyı azaltırsınız.
Bu başlıkta ele alınacak son yöntem ise yazım yönteminizde küçük değişiklikler yapmaktır. Böylesi küçük değişiklikler az çaba karşılığı büyük hız farkları yaratabilir. Örneğin boşluk tuşuna baş parmaklarınız yerine işaret veya orta parmağınızla basıyorsanız baş parmaklarınızı kullanmaya alışmaya çalışabilirsiniz. Bu türde bir değişiklik yapmak hem az çaba gerektirir, hem de sizi oldukça hızlandırır.
Özetle geleneksel bakmadan yazma sistemini öğrenmek istemeseniz bile bu sistemin belirli parçalarını alabilir ve kendi yazım yönteminizi geliştirebilirsiniz. Böylelikle sil baştan yeni bir yazı sistemi öğrenmenize gerek kalmaksızın hem yazı hızınızı artırabilir, hem de elleriniz üzerindeki yükü düşürebilirsiniz.
Tekrar Eden Eklem İncinmelerinden Nasıl Kaçınabilirsiniz?
Tekrar eden eklem incinmeleri (İng: "repetitive strain injuries" veya kısaca "RSI"), klavyede yazı yazma veya uzun süreli fare kullanımı gibi küçük tekrar eden eylemlerin biriken etkisiyle meydana gelen incinmelerdir. RSI acılı bir süreçtir ve tedavi edilmemesi takdirinde elinizi kapatmak suretiyle bir şeyler tutmanın bile imkânsızlaştığı bir seviyeye ulaşabilir.
Bilgisayar kullanımında RSI geliştirme riski teşkil eden dört temel unsur bulunmaktadır:
- Kötü yazım tekniği.
- Kötü postür ve vücut hizası.
- Kasılmış veya zayıf kaslar.
- Klavye veya farenin aşırı kullanımı.
Makalemizde yazım tekniği ve postür/vücut hızası konuları ele alınmıştır. Bu tekniklerin kullanılması ve önerilerin dikkate alınması RSI geliştirme riskinizi kayda değer ölçüde azaltır.
Bu faktörlerle ilgili olarak ellerinizdeki gerilimi azaltmak için yapabileceğiniz bir başka şey de tuş kombinasyonlarına basarken elinizi bükmekten kaçınmaktır. "Ctrl + Z", "Ctrl + T" gibi kombinasyonlara tek elinizle basıyorsanız elinizi ciddi oranda büküyorsunuz demektir.
Bu nedenle, bu tür tuş kombinasyonlarına basmanız gerekiyorsa, tek el yerine iki elinizi de kullanmaya çalışmalısınız. Örneğin, "Ctrl + Z" kombinasyonunu sağ elinizle sağ Ctrl, sol elinizle ise Z tuşuna basarak girebilirsiniz.
Buna ek olarak elinizin belirli bir bölümünde veya belirli bir parmağınızda ağrı hissediyorsanız, bu parmağınızı veya elinizi hareket ettirmekten kaçınarak ağrıyan kısımdaki gerilimi düşürebilirsiniz. Örneğin bileğiniz ağrıyorsa yazı yazarken yalnızca bileğinizi değil, kolunuzun tamamını hareket ettirmeye çalışmalısınız.
El kaslarınız sıkıysa RSI geliştirme riskini düşürmek ve ilgili semptomları hafifletmek amacıyla birkaç şey yapabilirsiniz:
- Yazmaya başlamadan önce çeşitli ısınma hareketiyle ellerinizi ısıtın.
- Çok soğuk bir çalışma ortamında çalışmayın.
- Ellerinizi aktif olarak kullanmadığınız zamanlarda tamamen gevşetin ve dinlendirin.
- Mola verin ve ellerinizi düzgün bir şekilde esnetin.
El kaslarınız zayıfsa terapi hamuru, stres topları, terapi bandı, el yayı, parmak yayı veya Çin topları kullanarak ellerinizi ve parmaklarınızı güçlendirebilirsiniz. Bu türde gereçlere erişiminiz yoksa bir top haline getirilmiş çorap veya paket lastiği gibi gereçleri de kullanabilirsiniz.
Bu yöntemlerin yanında barfiks ve ağırlık kaldırma gibi daha genel egzersiz türleri de işe yarayacaktır; ancak bu yöntemler elbette daha fazla çaba gerektirmektedir.
RSI konusunda unutmamanız gereken en önemli faktör ise RSI'nin birincil sebebinin RSI'nin etkilediği bölgenin aşırı kullanımı olduğudur. Bu çerçevede yazım tekniğinizi ve postürünüzü iyileştirmek, sıkı veya zayıf kaslarınızı güçlendirmek kaslarınız üzerindeki gerilimi azaltacaktır; ancak günün sonunda bilgisayarı kullanmak veya bir şeyler yazmak için yine ellerinizi ve parmaklarınızı kullanırsınız, ve bu kullanım ne kadar fazla olursa RSI geliştirme riskiniz o kadar yüksek olacaktır.
Bu çerçevede RSI, sizin için ciddi bir risk haline gelmişse bilgisayar kullanma şeklinizi değiştirebilir, yazı yazma ve tıklama miktarınızı azaltabilirsiniz. Bu bağlamda örneğin bir e-posta yazmak yerine e-postayı yazacağınız kişiyi telefonla arayabilir, yazacağınız şeyleri önceden planlayarak bu yazıları düzenlemek için harcadığınız çabayı azaltabilirsiniz. Bu yöntemlere ek olarak başvurabileceğiniz bir başka yöntem de ses tanıma yazılımlarıdır; bu yöntem, eğer ellerinizin iyileşmesi için zamana ihtiyaç duyuyorsanız ve bu süreç içerisinde bilgisayarınızı yine de sık sık kullanmanız gerekiyorsa özellikle faydalıdır.
Bütün bunlarla beraber tekrar eden eklem incinmeleri konusu ciddi ve karmaşık bir konudur. Eğer bu türde incinmelerden muzdarip olduğunuzu veya risk grubunda yer aldığınızı düşünüyorsanız mutlaka doktorunuza danışmalısınız.
Diğer Faydalı Yazım Önerileri
Klavye Kısayolları ve Makrolardan Faydalanın
Birlikte tıklandığında bir program içinde belirli bir özelliği etkinleştirmenizi sağlayan tuş kombinasyonları olan bazı temel klavye kısayollarını nasıl kullanacağınızı öğrenmek size çok zaman kazandırabilir ve ellerinizdeki gerilimi düşürebilir.
Bu bağlamda yararlı klavye kısayollarını kullandığınız yazılım adına "klavye kısayolları" tümcesini ekleyerek bir arama yapmanız yeterlidir. Belirli bir eylemi bir kısayol ile nasıl gerçekleştirebileceğinizi öğrenmek istiyorsanız "Microsoft Word çıktı alma kısayolu" gibi bir arama yapabilirsiniz.
Klavye kısayollarının tamamını öğrenmek zorunda olmadığınızı unutmamalısınız. Böyle bir çaba, çok kısa sürede boğulmanıza sebep olur. Bunun yerine en çok kullandığınız eylemlerin kısayollarını öğrenebilir ve zaman içinde bu kısayolları çeşitlendirebilirsiniz.
Kısayolların yanında daha uzun eylemleri otomatik bir şekilde gerçekleştiren yazılım öbekleri olan bilgisayar makrolarını da öğrenebilirsiniz. Bu makroları kurmak genellikle kısayollardan daha zordur; ancak özellikle işiniz temelinde aynı görevleri defalarca yapmanız gerekiyorsa makrolar size kayda değer ölçüde zaman kazandırır.
İlgili kısayolları bulmaya benzer şekilde, ihtiyacınız olan makroları nasıl ayarlayacağınıza dair kılavuzlar için çevrimiçi arama yapabilirsiniz. Arama girdiniz "makro" kelimesinin yanı sıra kullandığınız yazılımın adını ve gerçekleştirmeye çalıştığınız işlevin açıklamasını da barındırmalıdır.
Yazım Aşamasında Yazım Hatalarınızı Görmezden Gelin
Bir şeyi yazarken yazım hatalarına ve küçük aksaklıklara odaklanmak iş akışınızı bozabilir ve ne yazacağınıza yönelik düşüncelerinizi sekteye uğratabilir. Bu sebeple yazdığınız şeye bağlı olarak yazım sürecinizde yazım hatalarını görmezden gelmek ve bu hataları düzenleme aşamasında düzeltmek sizin için faydalı bir yöntem olabilir.
Bu yöntemi de bir adım öteye taşıyarak yazım sürecinizde yazdığınız şeyleri ara ara kontrol edebilir; ancak tamamen okumaktan kaçınabilirsiniz. Bu yöntem de yazmak istediğiniz şey hakkında düşünmenizi kolaylaştırır ve bir "akış" oluşturmanızı sağlar. Bununla beraber bazı insanlar bu yöntemin yazım sürecini olumsuz yönde etkilediğini ifade etmektedir; dolayısıyla bu yöntemi kullanıp kullanmamak sizin tercihinize bağlıdır.
Odaklanın ama Rahat Olun
Ruh haliniz yazım hızınızı ve hata yapma şansınızı etkileyebilir. Bu bağlamda özellikle dikkat etmeniz gereken iki temel husus vardır:
- Enerjiniz düşük, yorgun veya sıkılmış olmamalısınız. Enerjinizi düşükse bir şeyler yiyebilir, yorgunsanız dinlenebilir veya sıkılmışsanız müzik dinleyerek çalışabilirsiniz.
- Olumsuz bir ruh halinde olmamalısınız. Eğer sinirli veya gerginseniz ve bu sebeple işinize odaklanamadığınızı hissediyorsanız küçük bir ara verebilir ve biraz rahatlayıp işinize geri dönebilirsiniz.
Sakin ve odaklı olduğunuz zamanlar yalnızca yazım hızınızı değil, genel bağlamda üretkenliğinizi de etkilemektedir.
Sizin için En İyi Yöntem Nedir?
Hangi Tavsiyeleri Dikkate Almalısınız?
Bu rehberde yazım hızınızı artırmaya ve ellerinizdeki gerginliği azaltmaya yönelik birçok tavsiye ele alınmıştır. Bu tavsiyelerden bazılarının uygulanması kolaydır ve etkileri büyüktür, bazılarının ise zordur ve etkileri görece küçüktür.
Bu tavsiyelerden bazılarının uygulanmasının zor olması, bir tavsiyenin uygulanma zorluğu ile işe yararlığı arasında net bir ilişki bulunmaması gibi hususlar göz önünde bulundurulduğunda amacınız bu makalede paylaşılan bütün tavsiyeleri uygulamak olmamalıdır. Yani bütün tavsiyeleri okumalı ve maliyet/çaba ekseninde değerlendirmeli, yazım hızı ve sağlığı açısından size en faydalı olacak tavsiyeleri uygulamalısınız.
Gelişiminizi Takip Edin
Farklı tavsiyelerin yazma hızınızı nasıl etkilediğini ölçmek amacıyla çevrimiçi bir yazma testi kullanabilir, performansınızı kıyaslama yoluyla bu tavsiyelerin etkililiğini ölçebilirsiniz. Böylesi bir ölçümde bulunacaksanız performansınızı daima aynı metodla ölçmeli, yazma testine girdiğiniz konum ve ne kadar yorgun olduğunuz gibi arka plan faktörlerini de göz önünde bulundurmalısınız.
Bu testlerin yer aldığı sitelerde bulunan ortalama değerlere bakabilir ve ortalama bir insana kıyasla ne kadar yavaş veya ne kadar hızlı yazdığınızı görebilirsiniz. Bununla beraber bu sonuçlarda genellikle ağır bir seçim önyargısı olacağını da göz önünde bulundurmalısınız; zira bu testlere giren insanlar yazı hızlarına ortalama bir kimseden daha fazla dikkat etmektedir ve genellikle oldukça hızlı yazı yazan kimselerdir.
Bu çerçevede bu sitelerdeki testler zaten halihazırda hızlı yazıyorsanız anlamlı sonuçlar verir. Ancak bu siteleri yine de performansınızı düzenli olarak test etmekte kullanabilir, takip ettiğiniz tavsiyelerin faydasını ölçebilir ve bu yolla baz yazma hızınıza kıyasla ne kadar geliştiğinizi gözlemleyebilirsiniz.
Bununla beraber takip ettiğiniz yeni tavsiyelerin ellerinizdeki rahatsızlığı ve ağrıyı azaltıp azaltmadığını da takip edebilirsiniz. Bu ölçüm, yazım testlerine kıyasla elbette daha öznel olacaktır. Ancak yine de bilgisayarda çalıştığınız günlerin sonunda el rahatsızlığınızı ve ağrılarınızı bir elektronik tabloya kaydedebilir ve bu yolla tavsiyelerin etkililiğini ölçebilirsiniz.
Son olarak performansınızı düzenli olarak test etmeye karar verirseniz ve başta bir gelişim göremezseniz bu durumun normal olduğunu unutmamalısınız. Zira başta yavaş gelişmek, öğrenim sürecinin doğal bir parçasıdır ve yeterli alıştırma ile gelişim, yazım tarzınızın içgüdüsel bir tarafı haline gelecektir.
Özet ve Sonuçlar
Bu makalede yazım hızınızı artırmaya ve sağlıklı, rahat bir şekilde çalışmanıza yönelik tavsiyeler ve ipuçları yer almaktadır. Hangi tavsiyelere odaklanacağınızı seçerken uygulaması en kolay ve sizin için en faydalı olan tavsiyelerden başlamalısınız.
Genel yazım tekniğinizi geliştirmek için ise tuşlara gereğinden fazla güçle basmamalı, ellerinizi gereksiz yere hareket ettirmekten kaçınmalı, yazım sırasında bir sonraki adımda neler yazacağınızı düşünmeli ve teknik ve tavsiyelere yönelik tutarlılığınızı korumalısınız.
Bunların yanında çalışma alanınızı düzgün bir şekilde tasarlamak çalışırken postürünüzü korumak gibi faktörlere de dikkat etmelisiniz. Bu faktörler kendinizi klavyenizin harfleri barındıran kısmına ortalamayı, yazım sırasında bileklerinizi doğal pozisyonunda tutmayı ve kaliteli bir ergonomik klavye edinmeyi içerir.
Klavye düzeninizi varsayılan QWERTY düzeni yerine Dvorak veya Colemak (veya F) düzeniyle değiştirmek belirli durumlarda faydalı olabilir. Bununla beraber birçok kişi klavye düzenlerinde küçük değişiklikler yapmayı tercih etmektedir. Benzer şekilde, geleneksel bakmadan yazma sistemini öğrenmek bazı insanlar için faydalı olabilir, ancak çoğu insan bu sistemin yalnızca belirli yönlerini kendi yazım sistemlerine entegre etmeyi tercih etmektedir.
Yazım sırasında el ve bileklerinizin ağrımasından kaçınmak için iyi bir yazım tekniği kullanmalı ve vücudunuzu düzgün bir hizada tutmalısınız. Bunlara ek olarak ellerinizi düzgün bir şekilde esnetmek, el kaslarınızı güçlendirmek ve dinlendirmek de son derece faydalı yöntemlerdir.
İçeriklerimizin bilimsel gerçekleri doğru bir şekilde yansıtması için en üst düzey çabayı gösteriyoruz. Gözünüze doğru gelmeyen bir şey varsa, mümkünse güvenilir kaynaklarınızla birlikte bize ulaşın!
Bu içeriğimizle ilgili bir sorunuz mu var? Buraya tıklayarak sorabilirsiniz.
Soru & Cevap Platformuna Git- 10
- 3
- 2
- 2
- 2
- 1
- 1
- 1
- 1
- 0
- 0
- 0
- ^ a b c A. M. Feit, et al. How We Type. (5 Mayıs 2016). Alındığı Tarih: 4 Aralık 2022. Alındığı Yer: ACM Conferences doi: 10.1145/2858036.2858233. | Arşiv Bağlantısı
- ^ T. A. Salthouse. (2006). Effects Of Age And Skill In Typing. American Psychological Association (APA), sf: 345-371. doi: 10.1037/0096-3445.113.3.345. | Arşiv Bağlantısı
- ^ J. H. Kim, et al. (2015). The Effects Of Work Surface Hardness On Mechanical Stress, Muscle Activity, And Wrist Postures. Work, sf: 231-244. doi: 10.3233/WOR-152166. | Arşiv Bağlantısı
- ^ C. Slatt. Repetitive Strain Injury. (18 Ekim 2021). Alındığı Tarih: 4 Aralık 2022. Alındığı Yer: Umich | Arşiv Bağlantısı
- ^ C. Cook, et al. (2004). The Effect Of Upper Extremity Support On Upper Extremity Posture And Muscle Activity During Keyboard Use. Applied Ergonomics, sf: 285-292. doi: 10.1016/j.apergo.2003.12.005. | Arşiv Bağlantısı
- ^ A. Aaras, et al. (2010). Postural Load During Vdu Work: A Comparison Between Various Work Postures. Ergonomics, sf: 1255-1268. doi: 10.1080/001401397187496. | Arşiv Bağlantısı
- ^ E. H. C. Woo, et al. (2015). Ergonomics Standards And Guidelines For Computer Workstation Design And The Impact On Users’ Health – A Review. Ergonomics, sf: 464-475. doi: 10.1080/00140139.2015.1076528. | Arşiv Bağlantısı
- ^ L. M. Fedorowich, et al. (2015). The Effect Of Walking While Typing On Neck/Shoulder Patterns. European Journal of Applied Physiology, sf: 1813-1823. doi: 10.1007/s00421-015-3163-3. | Arşiv Bağlantısı
- ^ M. J. Larson, et al. (2015). Cognitive And Typing Outcomes Measured Simultaneously With Slow Treadmill Walking Or Sitting: Implications For Treadmill Desks. PLOS ONE, sf: e0121309. doi: 10.1371/journal.pone.0121309. | Arşiv Bağlantısı
- ^ D. John, et al. (2009). Effect Of Using A Treadmill Workstation On Performance Of Simulated Office Work Tasks. Journal of Physical Activity and Health, sf: 617-624. doi: 10.1123/jpah.6.5.617. | Arşiv Bağlantısı
- ^ R. E. Funk, et al. (2012). Effect Of Walking Speed On Typing Performance Using An Active Workstation. SAGE Publications, sf: 309-318. doi: 10.2466/06.23.26.PMS.115.4.309-318. | Arşiv Bağlantısı
- ^ R. W. Marklin, et al. (2004). Design Features Of Alternative Computer Keyboards: A Review Of Experimental Data. Journal of Orthopaedic & Sports Physical Therapy. doi: 10.638. | Arşiv Bağlantısı
- ^ T. Pham, et al. (2015). Mechanical And Membrane Keyboard Typing Assessment Using Surface Electromyography (Semg). SAGE Publications, sf: 912-915. doi: 10.1177/1541931215591268. | Arşiv Bağlantısı
- ^ S. J. Liebowitz, et al. (1990). The Fable Of The Keys. The Journal of Law and Economics, sf: 1-25. doi: 10.1086/467198. | Arşiv Bağlantısı
Evrim Ağacı'na her ay sadece 1 kahve ısmarlayarak destek olmak ister misiniz?
Şu iki siteden birini kullanarak şimdi destek olabilirsiniz:
kreosus.com/evrimagaci | patreon.com/evrimagaci
Çıktı Bilgisi: Bu sayfa, Evrim Ağacı yazdırma aracı kullanılarak 21/11/2024 12:01:59 tarihinde oluşturulmuştur. Evrim Ağacı'ndaki içeriklerin tamamı, birden fazla editör tarafından, durmaksızın elden geçirilmekte, güncellenmekte ve geliştirilmektedir. Dolayısıyla bu çıktının alındığı tarihten sonra yapılan güncellemeleri görmek ve bu içeriğin en güncel halini okumak için lütfen şu adrese gidiniz: https://evrimagaci.org/s/13510
İçerik Kullanım İzinleri: Evrim Ağacı'ndaki yazılı içerikler orijinallerine hiçbir şekilde dokunulmadığı müddetçe izin alınmaksızın paylaşılabilir, kopyalanabilir, yapıştırılabilir, çoğaltılabilir, basılabilir, dağıtılabilir, yayılabilir, alıntılanabilir. Ancak bu içeriklerin hiçbiri izin alınmaksızın değiştirilemez ve değiştirilmiş halleri Evrim Ağacı'na aitmiş gibi sunulamaz. Benzer şekilde, içeriklerin hiçbiri, söz konusu içeriğin açıkça belirtilmiş yazarlarından ve Evrim Ağacı'ndan başkasına aitmiş gibi sunulamaz. Bu sayfa izin alınmaksızın düzenlenemez, Evrim Ağacı logosu, yazar/editör bilgileri ve içeriğin diğer kısımları izin alınmaksızın değiştirilemez veya kaldırılamaz.