Hapishanelerde Beslenme Koşulları İyileştikçe Şiddet Gözlenme Sıklığı Azalıyor!
Kimberley Wilson yıllar boyunca hapishanelerde, pek çok kesimden hastayla çalışmış bir psikolog.[1] Terapi vermekle geçirdiği yıllar, iyileştirilmiş beslenmenin ruh sağlığı ve beyin fonksiyonunda anahtar etken olabileceğini gösteriyor!
İngiliz psikolog Kimberley Wilson, Avrupa'nın o zamanki en büyük kadın hapishanesi olan Londra Holloway Hapishanesi'nde terapist olarak çalıştığı yıllarda ve sonrasında her kesimden insanla çalıştı. Bu değerli yıllar, Wilson'ın danışanlarına ve hastalarına bugüne kadar verdiği tavsiyeleri şekillendirdi.
Halloway'deki zamanlarında, Wilson çalıştığı grupta beslenme, ruh sağlığı ve davranış arasındaki şaşırtıcı bağlantıları keşfetti.[2] Bu erken bulgular o kadar umut vericiydi ki Wilson'ın son on yıl içindeki çalışmalarına ve bunun yanı sıra "How to Build a Healthy Brain" ve "Unprocessed: How the Food We Eat is Fuelling our Mental Health Crisis" isimli kitaplara da ilham kaynağı oldu.
Live Science ile bir röportajında, Wilson o ilk yıllarından şu anki uygulamasına kadar olan yolculuğunu anlatarak ruh sağlığı ve beslenme arasındaki bağlantıları vurguluyor.
-Psikolog olarak eğitim aldıktan sonra beslenmeyle ilgilenmeye başladınız. Beslenme konusu, ilk olarak nasıl radarınıza girdi?
-Mesleğe atıldıktan sonraki ilk ciddi işim, mahkumlara terapi sunan ve geliştiren bir hayır kuruluşunda çalışmaktı. 2008-2013 yılları arasında kadınlar Birleşik Krallık'taki hapishane nüfusunun sadece %6'sını oluşturmalarına rağmen, o zamanki tüm Birleşik Krallık hapishanelerindeki kendine zarar verme eylemlerinin yaklaşık %50'sinden sorumluydular ve ben bunun günümüzde de aynı olduğunu varsayıyorum. [Son rakamlar, 2022'de, kadın mahkumların, Birleşik Krallık hapishane nüfusunun %4'ünü oluştururken, kendini yaralama olaylarının %29'unu oluşturduğunu gösteriyor. Ve 2022-2023 arasında kadınlarda kendini yaralama oranları %43 arttı.][3], [4]
Birleşik Krallık'taki 2002 tarihli bir çalışmanın Hollanda'daki tekrar çalışması da bu sıralarda çıktı.[5], [6] Araştırmacılar şiddet eğilimli bir grup erkek mahkûmdan oluşan bir grubu alıp beslenmelerini takviye gıdalar yoluyla iyileştirdiler. Şiddetin nesnel sıklığını, yani “Nasıl hissediyorsun? Bugün birine vurmak istiyor musun?” gibi sorularla değil, kayıtlara bakıp kaç tane şiddet olayı gerçekleştiğini sayarak ölçülen şiddet oranının gıda takviyesi alan grupta plasebo grubuna kıyasla %30 daha düşük olduğunu buldular.
Tüm Reklamları KapatBu benim için olağanüstüydü! Ben zaten hapishanede çalışıyordum, güvenlik ve beslenme gibi konular hakkında düşünüyordum. Hem de elimde güvenilir, erişilebilir, düşük riskli, düşük maliyetli bir müdahalenin sadece mahkumların değil aynı zamanda görevli personelin de yaşam kalitesini anlamlı şekilde iyileştirebileceğini gösteren altın standartta bir araştırma vardı.
-Bu kulağa çok umut verici geliyor. Bu yeni bilgi, psikolog olarak aldığınız eğitimle nasıl örtüşüyordu?
-Hastalarımın davranışlarının ne kadarının kendi ellerinde olduğu ve ne kadarının tamamen farkında olmadıkları şeylerden etkilendikleri meselesi oldukça ilginç sorular ortaya çıkardı. Bunu büyüleyici bir alan olarak gördüm ve aynı zamanda bunun yapmaya çalıştığım işle gerçekten alakalı olduğunu düşündüm.
- Peki bu yeni bilgi iş arkadaşlarınız ve meslektaşlarınız tarafından nasıl karşılandı? Hapishanedeki çalışma süreniz boyunca herhangi bir beslenme değişikliği uyguladınız mı?
Evrim Ağacı'ndan MesajEvrim Ağacı'nın çalışmalarına Kreosus, Patreon veya YouTube üzerinden maddi destekte bulunarak hem Türkiye'de bilim anlatıcılığının gelişmesine katkı sağlayabilirsiniz, hem de site ve uygulamamızı reklamsız olarak deneyimleyebilirsiniz. Reklamsız deneyim, sitemizin/uygulamamızın çeşitli kısımlarda gösterilen Google reklamlarını ve destek çağrılarını görmediğiniz, %100 reklamsız ve çok daha temiz bir site deneyimi sunmaktadır.
KreosusKreosus'ta her 10₺'lik destek, 1 aylık reklamsız deneyime karşılık geliyor. Bu sayede, tek seferlik destekçilerimiz de, aylık destekçilerimiz de toplam destekleriyle doğru orantılı bir süre boyunca reklamsız deneyim elde edebiliyorlar.
Kreosus destekçilerimizin reklamsız deneyimi, destek olmaya başladıkları anda devreye girmektedir ve ek bir işleme gerek yoktur.
PatreonPatreon destekçilerimiz, destek miktarından bağımsız olarak, Evrim Ağacı'na destek oldukları süre boyunca reklamsız deneyime erişmeyi sürdürebiliyorlar.
Patreon destekçilerimizin Patreon ile ilişkili e-posta hesapları, Evrim Ağacı'ndaki üyelik e-postaları ile birebir aynı olmalıdır. Patreon destekçilerimizin reklamsız deneyiminin devreye girmesi 24 saat alabilmektedir.
YouTubeYouTube destekçilerimizin hepsi otomatik olarak reklamsız deneyime şimdilik erişemiyorlar ve şu anda, YouTube üzerinden her destek seviyesine reklamsız deneyim ayrıcalığını sunamamaktayız. YouTube Destek Sistemi üzerinde sunulan farklı seviyelerin açıklamalarını okuyarak, hangi ayrıcalıklara erişebileceğinizi öğrenebilirsiniz.
Eğer seçtiğiniz seviye reklamsız deneyim ayrıcalığı sunuyorsa, destek olduktan sonra YouTube tarafından gösterilecek olan bağlantıdaki formu doldurarak reklamsız deneyime erişebilirsiniz. YouTube destekçilerimizin reklamsız deneyiminin devreye girmesi, formu doldurduktan sonra 24-72 saat alabilmektedir.
Diğer PlatformlarBu 3 platform haricinde destek olan destekçilerimize ne yazık ki reklamsız deneyim ayrıcalığını sunamamaktayız. Destekleriniz sayesinde sistemlerimizi geliştirmeyi sürdürüyoruz ve umuyoruz bu ayrıcalıkları zamanla genişletebileceğiz.
Giriş yapmayı unutmayın!Reklamsız deneyim için, maddi desteğiniz ile ilişkilendirilmiş olan Evrim Ağacı hesabınıza üye girişi yapmanız gerekmektedir. Giriş yapmadığınız takdirde reklamları görmeye devam edeceksinizdir.
-Hapishane müdürü ve sağlık hizmetleri başkanı ile konuşup onlara bu konuyu anlatabilmek ve küçük bir deneme yapıp yapamayacağımızı veya en riskli kadın mahkumları alıp onlara bu gıda takviyesini sunup sunamayacağımızı anlamaya çalıştım. Fakat hiçbir yanıt alamadım, ortama sessizlik hakimdi... İnsanların bu deneyle ilgilenme noktasında bu kadar isteksiz olmaları oldukça ilginç. O zamandan beri, bu denemelerin iki tekrarını daha yaptık, bu yüzden şimdi Amerika Birleşik Devletleri, Birleşik Krallık, Hollanda, Singapur'da aynı şeyi gösteren dört tane veri seti var. Açık şekilde görüyoruz ki beslenmeyi iyileştirdiğinizde şiddeti azaltmış oluyorsunuz.
-Yani bazı meslektaşlarınız ikna olmasa da ortaya çıkan veriler sizi ikna etti. Birkaç yıl ileri saralım: Hapishanedeki adli çalışmalarınızı bıraktınız ve Londra'nın merkezinde özel bir muayenehane açtınız. Beslenmeyi terapi çalışmalarınıza nasıl entegre etmeye başladınız?
-Yüksek lisansımı beslenme alanında yapmış ve özellikle beslenmenin beyin sağlığındaki rolüyle ilgilenmiştim, bu yüzden özellikle beyin sağlığı ve nörodejenerasyon üzerine odaklandım ve ardından genel olarak sağlıklı bir beynin ruh sağlığını nasıl iyileştirdiğiyle ilgilendim. İşte o zaman, danışanlarım ve hastalarımla beslenme hakkında düşünmeye başladık.
-Sizin de uyguladığınız, yaşam tarzı faktörlerini tedaviye entegre eden daha bütünsel terapiye olan ilginin son yıllarda arttığını düşünüyor musunuz?
-Bu konuda son zamanlarda eskiye göre kesinlikle daha fazla tartışma oldu ve bu tartışmalar daha fazla şüpheciliği de beraberinde getirdi ki bunun önemli olduğunu, ancak sosyal medyada kesinlikle çok daha geniş bir ilgi olduğunu düşünüyorum. Beyin, bedenle bir şekilde ilişkili olabilir mi veya beslenmenizin kalitesi ve durumu, nörolojik veya psikolojik semptomlarınızda bir rol oynayabilir mi? Bence bunlar gerçekten önemli sorular. Beynin bedene yeniden entegrasyonu bence ruh sağlığı tedavisi ve araştırmalarının geleceği için kesinlikle çok önemli.
-Burada bağırsak-beyin ekseni akla geliyor, ancak beslenme ve beyin sağlığı arasındaki bağlantıları gösteren daha yeni araştırmalar var mı?
Tüm Reklamları Kapat-Anne beslenmesi ve yavrulardaki beyin sağlığı sonuçlarına baktığımızda, söyleyebiliriz ki evet, çok net bir ilişki var. Örneğin, iyot yetersizliğinin dünyada önlenebilir beyin hasarının önde gelen nedeni olduğunu ve kalıcı olarak düşük IQ'ya yol açtığını kesinlikle biliyoruz.[7] Benzer şekilde, annenin Omega-3 alımı ne kadar yüksekse, bebeğin genel beyin hacmi ve sinir bağlantısı gelişiminin de o kadar büyük olduğunu biliyoruz.[8], [9] [Bu çalışmalar küçük ve gözlemsel çalışmalar, yani nedensellik değil korelasyon gösteriyorlar.]
Daha geniş diyet alımları açısından, beslenme ve beyin sağlığına dair benzer veriler yakın zamanda gelmeye başladı. İlk olarak, ultra işlenmiş gıdalar (UPF) açısından zengin bir diyetin besin değerleri açısından daha düşük olduğunu görüyoruz. Bunu dünyanın her yerinde görüyoruz ve bu ilişki ile ilgili sorun beynin vücuttaki en aç organ olması.[10] Beynin büyük bir besin ihtiyacı var ve bu nedenle hem yetişkinler hem de çocuklar arasında yüksek oranda UPF tüketen bir nüfusumuz varsa, beyinlerinin iyi çalışması için ihtiyaç duydukları şeyleri muhtemelen almadıklarını söyleyebiliriz.
Daha yüksek seviyede UPF ile beslenen kişilerde depresyon ve anksiyete görülme sıklığı artar ve ileride yaygın ruh sağlığı sorunları yaşama riski de artar.[11], [12] Ayrıca daha hızlı bilişsel gerileme ve daha yüksek genel demans riski yaşarlar.[13]
Tüm Reklamları Kapat[Yüksek UPF tüketimi, insanların sağlığını etkileyen diğer önemli faktörlerle bağlantılıdır. Örneğin, düşük gelirli, gıda güvensizliğiyle karşı karşıya olan ve devletten gıda yardımları alan insanlar genellikle daha fazla işlenmiş gıda tüketirler ve bu nedenle yedikleri gıdaların ötesinde ek stres faktörleriyle karşı karşıya kalırlar.][14]
-Bu bilgileri danışanlarınıza ve hastalarınıza nasıl aktarıyorsunuz?
-Sadece kanıtları sunmaya çalışıyorum: 'Kanıtlar, diyetinize birkaç meyve ve sebze eklemenin kendinizi biraz daha iyi hissetmenize yardımcı olacağını gösteriyor. Bunu denemek ister miydiniz?' [Meyve ve sebze alımının ruh hali üzerindeki etkilerini gösteren çalışmalar büyük ölçüde gözlemseldir.][15]
Bazı insanlar için beslenme, kendilerini nasıl hissettiklerini büyük oranda etkileyebilir ancak diğer insanlar için bu böyle olmayabilir, bu yüzden bir süre deneyip etkileri kendiniz görebilirsiniz.
Tüm Reklamları Kapat-Sosyal medya platformlarınızda da çok fazla bilim iletişimi çalışması yapıyorsunuz. Çevrimiçi ortamda normal hayattan farklı bir şekilde mi iletişim kuruyorsunuz? İtiraf etmeliyim ki Instagram'ınızı biraz inceledim.
-Sosyal medyanın ironik yanı, insanların sizden ne yapmaları gerektiğini söylemenizi beklemeleridir. Oysa ben sadece bazı bilgiler veriyorum, bunları istediğiniz gibi kullanabilirsiniz. İnsanların bu bilgilere sahip olmasının önemli olduğunu düşünüyorum, ancak bunlar uyulması gereken birer emir değil.
İçeriklerimizin bilimsel gerçekleri doğru bir şekilde yansıtması için en üst düzey çabayı gösteriyoruz. Gözünüze doğru gelmeyen bir şey varsa, mümkünse güvenilir kaynaklarınızla birlikte bize ulaşın!
Bu içeriğimizle ilgili bir sorunuz mu var? Buraya tıklayarak sorabilirsiniz.
Soru & Cevap Platformuna Git- 1
- 0
- 0
- 0
- 0
- 0
- 0
- 0
- 0
- 0
- 0
- 0
- Çeviri Kaynağı: Live Science | Arşiv Bağlantısı
- ^ K. Wilson. About Kimberley Wilson. Alındığı Tarih: 15 Ocak 2025. Alındığı Yer: Kimberley Wilson | Arşiv Bağlantısı
- ^ N. Lanese. What Is Mental Health?. (10 Ekim 2019). Alındığı Tarih: 15 Ocak 2025. Alındığı Yer: Live Science | Arşiv Bağlantısı
- ^ Prison Reform Trust. Women In Prison. Alındığı Tarih: 15 Ocak 2025. Alındığı Yer: Prison Reform Trust | Arşiv Bağlantısı
- ^ UK Gov. Safety In Custody Statistics, England And Wales: Deaths In Prison Custody To December 2023 Assaults And Self-Harm To September 2023. (25 Ocak 2024). Alındığı Tarih: 15 Ocak 2025. Alındığı Yer: gov.uk | Arşiv Bağlantısı
- ^ C. B. Gesch, et al. (2018). Influence Of Supplementary Vitamins, Minerals And Essential Fatty Acids On The Antisocial Behaviour Of Young Adult Prisoners. The British Journal of Psychiatry. doi: 10.1192/bjp.181.1.22. | Arşiv Bağlantısı
- ^ A. Zaalberg, et al. (2009). Effects Of Nutritional Supplements On Aggression, Rule-Breaking, And Psychopathology Among Young Adult Prisoners. Wiley Online Library, sf: 117-126. doi: 10.1002/ab.20335. | Arşiv Bağlantısı
- ^ E. N. Pearce. Iodine Supplementation During Pregnancy. Alındığı Tarih: 15 Ocak 2025. Alındığı Yer: World Health Organization | Arşiv Bağlantısı
- ^ S. U. Morton, et al. (2019). Maternal Dietary Intake Of Omega-3 Fatty Acids Correlates Positively With Regional Brain Volumes In 1-Month-Old Term Infants. Cerebral Cortex, sf: 2057-2069. doi: 10.1093/cercor/bhz222. | Arşiv Bağlantısı
- ^ I. B. Helland. (2003). Maternal Supplementation With Very-Long-Chain N-3 Fatty Acids During Pregnancy And Lactation Augments Children’s Iq At 4 Years Of Age. American Academy of Pediatrics (AAP). doi: 10.1542/peds.111.1.e39. | Arşiv Bağlantısı
- ^ Y. Saplakoglu. We Finally Know Why The Brain Uses So Much Energy. (9 Aralık 2021). Alındığı Tarih: 15 Ocak 2025. Alındığı Yer: Live Science | Arşiv Bağlantısı
- ^ M. M. Lane, et al. (2022). Ultra-Processed Food Consumption And Mental Health: A Systematic Review And Meta-Analysis Of Observational Studies. Nutrients, sf: 2568. doi: 10.3390/nu14132568. | Arşiv Bağlantısı
- ^ C. Samuthpongtorn, et al. (2023). Consumption Of Ultraprocessed Food And Risk Of Depression. American Medical Association (AMA), sf: e2334770. doi: 10.1001/jamanetworkopen.2023.34770. | Arşiv Bağlantısı
- ^ P. A. Claudino, et al. (2024). Consumption Of Ultra-Processed Foods And Risk For Alzheimer’s Disease: A Systematic Review. Frontiers in Nutrition, sf: 1288749. doi: 10.3389/fnut.2023.1288749. | Arşiv Bağlantısı
- ^ C. W. Leung, et al. (2022). Food Insecurity And Ultra-Processed Food Consumption: The Modifying Role Of Participation In The Supplemental Nutrition Assistance Program (Snap). Elsevier BV, sf: 197-205. doi: 10.1093/ajcn/nqac049. | Arşiv Bağlantısı
- ^ D. Głąbska, et al. (2020). Fruit And Vegetable Intake And Mental Health In Adults: A Systematic Review. Nutrients, sf: 115. doi: 10.3390/nu12010115. | Arşiv Bağlantısı
Evrim Ağacı'na her ay sadece 1 kahve ısmarlayarak destek olmak ister misiniz?
Şu iki siteden birini kullanarak şimdi destek olabilirsiniz:
kreosus.com/evrimagaci | patreon.com/evrimagaci
Çıktı Bilgisi: Bu sayfa, Evrim Ağacı yazdırma aracı kullanılarak 18/01/2025 00:19:25 tarihinde oluşturulmuştur. Evrim Ağacı'ndaki içeriklerin tamamı, birden fazla editör tarafından, durmaksızın elden geçirilmekte, güncellenmekte ve geliştirilmektedir. Dolayısıyla bu çıktının alındığı tarihten sonra yapılan güncellemeleri görmek ve bu içeriğin en güncel halini okumak için lütfen şu adrese gidiniz: https://evrimagaci.org/s/19305
İçerik Kullanım İzinleri: Evrim Ağacı'ndaki yazılı içerikler orijinallerine hiçbir şekilde dokunulmadığı müddetçe izin alınmaksızın paylaşılabilir, kopyalanabilir, yapıştırılabilir, çoğaltılabilir, basılabilir, dağıtılabilir, yayılabilir, alıntılanabilir. Ancak bu içeriklerin hiçbiri izin alınmaksızın değiştirilemez ve değiştirilmiş halleri Evrim Ağacı'na aitmiş gibi sunulamaz. Benzer şekilde, içeriklerin hiçbiri, söz konusu içeriğin açıkça belirtilmiş yazarlarından ve Evrim Ağacı'ndan başkasına aitmiş gibi sunulamaz. Bu sayfa izin alınmaksızın düzenlenemez, Evrim Ağacı logosu, yazar/editör bilgileri ve içeriğin diğer kısımları izin alınmaksızın değiştirilemez veya kaldırılamaz.
This work is an exact translation of the article originally published in Live Science. Evrim Ağacı is a popular science organization which seeks to increase scientific awareness and knowledge in Turkey, and this translation is a part of those efforts. If you are the author/owner of this article and if you choose it to be taken down, please contact us and we will immediately remove your content. Thank you for your cooperation and understanding.