Keşfedin, Öğrenin ve Paylaşın
Evrim Ağacı'nda Aradığın Her Şeye Ulaşabilirsin!
Paylaşım Yap
Tüm Reklamları Kapat

SON BUZUL ÇAĞI

Holosen Dönemin Başlangıcı ve Tarıma Geçiş

12 dakika
492
SON BUZUL ÇAĞI
  • Blog Yazısı
Blog Yazısı
Tüm Reklamları Kapat

İlginçtir, tarım toplumuna geçiş ve doğal sonucu olan yerleşik hayat, Pleistosen çağın bitimine, Holosen çağın başlangıcına denk gelmektedir. Son buzul çağı olarak adlandırdığımız Pleistosen çağın bitimi, insan yaşamında olumlu veya olumsuz ne gibi etkileri olmuştur? Antropologlar ve arkeologlar, bir asırdan fazla bir süredir şu sorulara cevap vermek için uğraşıyorlar: İnsanlar, yaklaşık 200.000 yıldır (Fas’ta bir mağarada bulunan kaftasına göre 300.000 yıldır) avcı toplayıcılığa bu denli uyum sağlamışken ve on binlerce yıldır geçim kaynaklarını değiştirmeyen türümüz neden bu dönemi seçmiştir? Geçim kaynaklarını tek düze hale getirme zorunluluğunu neden hissettiler? Bu geçiş süreci tek bir bölgede mi, yoksa kitlesel mi gerçekleşti veya belli bölgedekiler bunu benimserken diğerleri neden benimsemedi? Tarım teknikleri daha önceden biliniyordu, ama sert iklim koşulları mı buna müsaade etmedi? Pek çok av hayvanı neden bu dönemde büyük yok oluş yaşadı? Tarım devriminin insan yaşam biçimleri ve biyosfer üzerindeki etkisi ne oldu?

İklim Değişikliği ve Nedenleri

İklim değişikliği, iklimi tanımlayan özelliklerin toplamındaki değişiklikleri ifade eder. Hava sıcaklığındaki değişikliklere ek olarak, yağış rejimlerinde, rüzgarlarda, okyanus akıntılarında ve iklim tiplerinin özelliklerinde ( muson, savan, kutup, ekvatoral, çöl iklimi v.b.) değişimlerinin tamamını içerir. İklim değişikliği, farklı zaman ölçeklerinde meydana gelen çeşitli doğal güçlerin neticesi olarak görülebilir.

Tüm Reklamları Kapat

Dünya ikliminin milyarlarca yıl boyunca birçok zaman ölçeğinde değiştiğini incelemek mümkün. Pek çok coğrafyada yapılan sondaj örnekleri; bitki faunası, yağış rejimi, ortalama sıcaklıklar, atmosfer yapısı v.b. hakkında fikir yürütebileceğimiz verileri önümüze koyabilir. Bu değişken iklim geçmişi tipik olarak "rejimler" veya "dönemler" olarak sınıflandırılır. Örneğin, Pleistosen buzul çağı (yaklaşık 2.600.000 ila 11.700 yıl önce), buzulların ve buz tabakalarının küresel boyutunda önemli değişikliklerin olduğu bir dönemdir. Şu ana kadar daha yüksek sıcaklıkların veya daha düşük sıcaklıkların olduğu 20 alt devre daha tespit edilmiş olsa da genel karakteristik özellikleri korunmuştur. Bu dönemde yaşanan buzul çağının temel nedeni olarak, güneş radyasyonunun Dünya yüzeyindeki dağılımındaki değişiklikler olduğunu söylemek mümkün görünüyor. Güneş radyasyonunun dağılımı, Dünya'nın Güneş etrafındaki yörüngesinin geometrisinden ve Dünya'nın ekseninin Güneş'in doğrudan ışınlarına göre yöneliminden veya eğiminden büyük ölçüde etkilenir.

İnsanlığın Gördüğü Tek Buzul Çağı Pleistosen Çağ
İnsanlığın Gördüğü Tek Buzul Çağı Pleistosen Çağ

Dünya çapında, en son buzul çağı, yaklaşık 21.000 yıl önce, genellikle Son Buzul Maksimumu olarak adlandırılan durumla doruğa ulaştı. Bu süre zarfında kıtasal buz tabakaları, Avrupa ve Kuzey Amerika'nın orta enlem bölgelerine kadar genişledi ve günümüzün Londra ve New York şehrine kadar güneye ulaştı. Küresel yıllık ortalama sıcaklık, 20. yüzyılın ortalamalarına göre yaklaşık 4–5 °C daha soğuk görünüyor. Günümüz iklim değişikliği tespitlerinde ortalama sıcaklığın 1 derece artmasının bile ciddi sonuçları olacağı düşünülürse, 4-5 derecenin etkilerinin ne denli büyük olacağını hesap edebilirsiniz. Bu buzul dönemi, yaklaşık 11.700 yıl önce aniden sona erdi ve bunu, Holosen Dönemi olarak bilinen nispeten buzsuz ve daha ılıman bir dönem izledi.

Jeolojik Dönemler ve Buzul Çağları
Jeolojik Dönemler ve Buzul Çağları

Holosen boyunca küresel iklimde önemli değişiklikler yine de meydana geldi. Yaklaşık 9.000 yıl önce, erken Holosen sırasında, atmosferik sirkülasyon ve yağış rejimlerinin bugünkünden önemli ölçüde farklı olduğu görülüyor. Örneğin, şu anda Sahra Çölü olarak bilinen yerde nispeten nemli koşullara dair kanıtlar var. Bir iklim rejiminden diğerine geçiş, Holosen aralığındaki Güneş radyasyonunda küçük değişikliklerin yanı sıra bu modellerin musonlar ve El Nino (Güney Salınımı) gibi büyük ölçekli iklim olayları ile etkileşiminden kaynaklanmıştır.

İklim Değişikliklerinde Temel Döngüler (Milankovitch Döngüleri) ve Nedenleri:

Tüm Reklamları Kapat

Güneş radyasyonundaki azalıp çoğalmalar, Dünya'nın Güneş etrafındaki yörüngesinin geometrisindeki yavaş değişimlerle ilişkilidir. Bu varyasyonlar arasında, kabaca 23.000 yıllık bir döngüye sahip olan yörünge eksenindeki kaymalar, kabaca 41.000 yıllık bir zaman ölçeğinde meydana gelen, Dünya'nın Güneş etrafındaki yörüngesinin düzlemine göre, Dünya'nın dönme ekseninin eğim açısındaki değişiklikler ve kabaca 100.000 yıllık bir zaman ölçeğinde meydana gelen, Dünya'nın Güneş etrafındaki yörüngesinin eksantrikliğindeki (mükemmel bir daireden ayrılma) değişiklikler. Eksantriklikteki değişiklikler, Dünya atmosferinin tepesindeki ortalama yıllık güneş radyasyonunu biraz etkiler, ancak yukarıda sıralanan tüm yörünge değişimlerinin tamamı, gelen güneş radyasyonunun Dünya iklimleri üzerinde etkileri büyüktür. Pleistosen Çağının başlıca buzul çağları, yüksek kuzey enlemlerinde bu döngülerin etkisi önemliydi ve kıtasal buz tabakalarının kapsamı üzerinde öncelikli rol oynamıştır.

Milankovitch Döngüleri
Milankovitch Döngüleri

[1]Tarıma Geçiş

Yaklaşık 12.000 yıl önce, insanlar Antarktika hariç Dünyanın tüm kıtalarında yaşıyordu. İnsanlar nerede yaşarlarsa yaşasınlar, Kuzey Kutbu'nun buzlu dünyasından Avustralya'nın çöllerine kadar farklı ortamlara mükemmel uyum sağlamış, avlanarak ve yiyecek toplayarak hayatta kalmayı başarmışlardır.

11.500 yıl önce, gezegenin belirli bölgelerinde yeni geçimlik teknolojiler ortaya çıkmaya başladı; bu teknolojiler, insanların kendi yiyecek kaynaklarını yetiştirmelerini sağlayarak, zamanla insanlara daha fazla enerji ve kaynağa erişim sağladı. Bu, yalnızca insan nüfusunun küresel olarak artmaya başlaması değil, aynı zamanda yeni tarım bölgelerinde insanların köyler ve kasabalar gibi yeni topluluk türlerinde daha büyük ve daha yoğun yaşadığı anlamına geliyordu. Paleolitik dönemde bunun gibi artan nüfus yoğunlukları açıkçası imkansızdı, çünkü avcı toplayıcıların kendilerini desteklemek için çok geniş bir alana ihtiyaçları vardı. Ancak çiftçilik, aynı bölgede çok daha fazla insanı destekleyebilirdi.

Evrim Ağacı'ndan Mesaj

Evrim Ağacı'nın çalışmalarına Kreosus, Patreon veya YouTube üzerinden maddi destekte bulunarak hem Türkiye'de bilim anlatıcılığının gelişmesine katkı sağlayabilirsiniz, hem de site ve uygulamamızı reklamsız olarak deneyimleyebilirsiniz. Reklamsız deneyim, sitemizin/uygulamamızın çeşitli kısımlarda gösterilen Google reklamlarını ve destek çağrılarını görmediğiniz, %100 reklamsız ve çok daha temiz bir site deneyimi sunmaktadır.

Kreosus

Kreosus'ta her 50₺'lik destek, 1 aylık reklamsız deneyime karşılık geliyor. Bu sayede, tek seferlik destekçilerimiz de, aylık destekçilerimiz de toplam destekleriyle doğru orantılı bir süre boyunca reklamsız deneyim elde edebiliyorlar.

Kreosus destekçilerimizin reklamsız deneyimi, destek olmaya başladıkları anda devreye girmektedir ve ek bir işleme gerek yoktur.

Patreon

Patreon destekçilerimiz, destek miktarından bağımsız olarak, Evrim Ağacı'na destek oldukları süre boyunca reklamsız deneyime erişmeyi sürdürebiliyorlar.

Patreon destekçilerimizin Patreon ile ilişkili e-posta hesapları, Evrim Ağacı'ndaki üyelik e-postaları ile birebir aynı olmalıdır. Patreon destekçilerimizin reklamsız deneyiminin devreye girmesi 24 saat alabilmektedir.

YouTube

YouTube destekçilerimizin hepsi otomatik olarak reklamsız deneyime şimdilik erişemiyorlar ve şu anda, YouTube üzerinden her destek seviyesine reklamsız deneyim ayrıcalığını sunamamaktayız. YouTube Destek Sistemi üzerinde sunulan farklı seviyelerin açıklamalarını okuyarak, hangi ayrıcalıklara erişebileceğinizi öğrenebilirsiniz.

Eğer seçtiğiniz seviye reklamsız deneyim ayrıcalığı sunuyorsa, destek olduktan sonra YouTube tarafından gösterilecek olan bağlantıdaki formu doldurarak reklamsız deneyime erişebilirsiniz. YouTube destekçilerimizin reklamsız deneyiminin devreye girmesi, formu doldurduktan sonra 24-72 saat alabilmektedir.

Diğer Platformlar

Bu 3 platform haricinde destek olan destekçilerimize ne yazık ki reklamsız deneyim ayrıcalığını sunamamaktayız. Destekleriniz sayesinde sistemlerimizi geliştirmeyi sürdürüyoruz ve umuyoruz bu ayrıcalıkları zamanla genişletebileceğiz.

Giriş yapmayı unutmayın!

Reklamsız deneyim için, maddi desteğiniz ile ilişkilendirilmiş olan Evrim Ağacı hesabınıza yapmanız gerekmektedir. Giriş yapmadığınız takdirde reklamları görmeye devam edeceksinizdir.

Tarımın benimsendiği yerlerde, daha yoğun nüfuslar ortaya çıktı ve tarihsel değişimin hızı artmaya başladı, bu da insanları doğrudan karmaşık devletlerin ve medeniyetlerin şaşırtıcı ve karmaşık dünyasına götüren yeni bir tarihsel yola soktu. Ancak toplayıcılığın baskın yaşam yolu olarak kaldığı ve popülasyonların küçük ve dağınık kaldığı yerlerde, değişim daha yavaştı. Bu, insanlık tarihinde ilk kez değişimin hızının bölgeden bölgeye değişmeye başladığı anlamına geliyordu.

Geçişin zamanlaması çok önemliydi: Tarım, Afro-Avrasya'nın erken dönemlerinde, Amerika ve Pasifik'te çok daha sonra benimsenirken, Avustralya ve bölge adaların çoğunda neredeyse hiç benimsenmedi ve bunun medeniyetlerin ortaya çıkışı üzerinde önemli etkileri oldu.

Toplayıcılığa Karşı Çiftçilik ve Çobanlık

Tarımın neden ve nerede ortaya çıktığını anlamak için, toplayıcılık ve çiftçiliğin nasıl farklılaştığını düşünelim. Toplayıcılar, yeni çevresel bölgelere yayılarak yeni enerji kaynakları bulmada çok iyidirler. Toplayıcılar, doğal seçilimin ürünleri olan çok çeşitli hayvan ve bitki türleri ile yaşarlar. Çiftçiler ise çok daha az sayıda türe bağımlıdır ve yapay seçilim yoluyla üretimlerini artırmayı öğrenmişlerdir. Başarılı çiftçilik; aynı zamanda bitkiler, evcilleştirilmiş hayvanlar arasında güçlü bir ilişkinin kurulmasına, bir simbiyoz yaşam biçimine yani türlerin karşılıklı bağımlılığına dönüşen bir etkileşime bağlıdır. Simbiyoz; farklı türlerin yiyecek veya korunma için birbirlerine güvenmek üzere evrimleştiği ve genellikle artık tek başlarına hayatta kalamayacak kadar bağımlı hale geldikleri, doğal dünyada yaygın bir yaşam biçimidir.

İnsanlar 11.000 yıl boyunca mısır ve sığır gibi faydalı türleri gütmeyi, manipüle etmeyi ve kendi türümüzün daha fazlasını desteklemek için "evcil hayvanlarımızın" üretimini nasıl artıracaklarını öğrendiler. İnsanlar bu simbiyotik ilişkiden yararlanıyor, ancak yırtıcılardan koruduğumuz ve üremelerine yardımcı olduğumuz evcilleştirilmiş hayvanlarında bir tür olarak başarılarını ve devamını sağlıyorduk.

Ancak, bu ilişkinin etkisinin her ortak için farklı olduğunu unutmayalım, burada tek taraflı bir kontrol vardı ve biz onların beslenmesine yardımcı olurken, onlarda bizi besliyordu. İnsanlar evcilleştirme nedeniyle kültürel olarak değişti, bu da yeni teknolojilerin ve yaşam yollarının icadına ve topluluklarımızın küçük toplayıcı gruplardan karmaşık, birbirine bağlı şehirlere, devletlere ve medeniyetlere doğru evrimine yol açtı. Evcil hayvanlarımız genetik olarak değişti ve genellikle tamamen yeni bir türe dönüştü.

Tüm Reklamları Kapat

Toplayıcılıktan Çiftçiliğe Geçişin Nedenleri Ve Etkileri

Bazı araştırmacılar, Pleistosen döneminde dünya çapında mega faunanın ortadan kaybolmasının, yeni gıda kaynaklarına ihtiyaç yaratarak evcilleştirmeyle sonuçlandığını iddia ediyor. Bununla birlikte, özellikle nesli tükenmemiş diğer hayvanların ve bitkilerin insanlar için mevcudiyeti göz önüne alındığında, bu açıklama tartışmalıdır. Daha ziyade, yiyecek aramadan çiftçiliğe geçiş, muhtemelen insanların, özellikle sınırlı sayıda yabani türden yiyecek edinmenin öngörülebilirliğini artıracak ve böylece riski azaltacak bir yiyecek edinme aracı ve geniş alanlara ihtiyaç duymamasıyla motive edilmiş gibi görünüyor. Geniş alanlarda avcı toplayıcılık, aynı alanları paylaşmak zorunda kalan diğer insan grupları ile çıkar çatışmalarını da artırmış olabilir. Her ne olursa olsun, toplayıcılıktan çiftçiliğe geçişte Pleistosen'den Holosen'e geçişteki iklim değişikliği, yeni arazilere ve iklime uyum sağlayan hayvan ve bitkilerin insanlar üzerinde etki yaptığı, yaşam şekillerindeki değişikliği kolaylaştırdığı ve eyleme geçirdiği anlaşılıyor.

Bu değişimin temel nedeni ne olursa olsun, toplayıcılıktan çiftçiliğe geçiş, insan sağlığı ve yaşam tarzı üzerinde kökten bir değişime, yeni yerleşim biçimlerine ve yeni yiyeceklere neden oldu. Genel olarak bu değişim, daha az çeşitli bir diyetin (az sayıdaki tahıl türler) tüketilmesi ve et tüketiminin eskiye nazaran azalmasıyla sonuçlandı. Geçiş sürecindeki kıyı insan grupları için, yiyecek aramadan çiftçiliğe geçiş, çiftçilik uygulamalarının başlamasıyla deniz ürünleri (özellikle balık) tüketiminde dramatik ve ani bir düşüş görüldü.

Tüm Reklamları Kapat

Tarımın Olumsuz Etkileri

Görünüşe göre tarıma geçiş ani bir değişiklik değildi; Bitkileri vahşi doğada toplamaya, ardından onları yetiştirmeye ve nihayet evcilleştirmeye giden yol uzun ve dolambaçlıydı. Eldeki bulgular 23.000 yıldır insanların yabani bitki tohumlarından elde ettikleri gıdalar ile beslendiklerini ortaya koymuştur.

Toplayıcılıktan çiftçiliğe geçiş, insan sağlığı açısından olumsuz sayılabilecek sonuçları da vardı. Arkeolojik bulgulardan elde edilen insan iskeleti kalıntılarının incelenmesi, tahılların ve diğer kültijenlerin (sadece yetiştiricilikte bilinen bir bitki türü veya çeşidi, özellikle bilinen yabani atası olmayan bir bitki türü veya çeşidi) beslenme tekdüzeliğindeki artış, sağlıkta bir düşüşe ve yaşam tarzında değişikliklere neden olduğunu göstermektedir. Tarım, devletlerin yükselişi ve uygarlıkların gelişmesi için ekonomik temel sağlamasına rağmen, beslenme ve yiyecek edinmedeki değişiklik, 10.000 yıl önce çoğu insan popülasyonunun yaşam kalitesinin düşmesine neden oldu.

Aynı Döneme Tarihlenen Büyük Yok Oluş

Tüm Reklamları Kapat

Agora Bilim Pazarı
Erdemler Serisi: Çocuklar İçin 9 Bilim Kitabı

Ülkemizde ve yurt dışında modern bilimin en önemli isimlerin hayatlarını Serhat Filiz’in harika çizimleriyle öğrenmeye ne dersiniz? Edineceğiniz kitapların detaylarını aşağıda bulabilirsiniz.

Benim Adım Aziz Sancar
İdealist Olmanın Önemi
İdealistti Aziz Sancar. Yaşamını bunun üzerine kurmuştu. Çalışmış, başarmış, ideallerini gerçekleştirmişti. Bütün dünya onu tanıyor ve başarılarını alkışlıyordu. Onu, bugünlere getirenleri hiç unutmadı Aziz Sancar.

Benim Adım Albert Einstein
Azimli Olmanın Önemi
Ben bir bilim insanıyım. Ben de herkes gibi bu dünyada yaşadım ve zamanı gelince ayrıldım. Ama eserlerim, buluşlarım, getirdiğim yenilikler asla unutulmayacak. Yeryüzündeki şartların düzelmesi, savaşların bitmesi, her şeyin güzel olması sadece bilimsel buluşlarla değil, ahlaklı ve doğru bir yaşamla sağlanır. Bunu asla unutmayın!

Benim Adım Graham Bell
Yardımlaşmanın Önemi
Ben Graham Bell. Bir bilim insanıyım. Hayatım boyunca insanların hayatını kolaylaştırmak için çalıştım. Bunun için icatlar yaptım, yeni aletler keşfettim. Tüm bunları yardımlaşmak için, insanlara faydalı olmak için yaptım. Çalışmalarımda, başka bilim dallarında çalışan arkadaşlarımdan yardım aldım. Çünkü insan her konuda anlamıyla bilgi sahibi olamaz. Bilmediğimiz konuları bir başkasına sormak, başkalarının fikirlerini almak bir eksik değil, büyük bir erdemdir.

Benim Adım Louis Pasteur
Disiplinli Olmanın Önemi
Ben bir bilim insanıyım, bir doktorum. Bilim ve barışın, cehaleti yeneceğinden eminim. Milletlerin, yıkmak ve yok etmek için değil, barışı ve yaşamayı yüceltmek için bir gün birleşeceğine inanıyorum. Geleceğimizi, bu yolda uğraş verenlere, bu yolu ışıklandıranlara
borçluyuz.

Benim Adım Marie Curie
Sözünü Tutmanın Önemi
Marie Curie, Nobel Ödülü’nü alan ilk kadın bilim insanıdır. Onun yaşadığı dönemde kadınlar günümüzdeki gibi özgür değillerdi. Bu nedenle bilimsel çalışmalarını yaparken birçok zorlukla karşılaştı. Buna karşın eşi Pierre Curie’ye pes etmemeye dair söz vermişti. Eşinin ölümünden
sonra sözünü tutarak insanlık adına çok faydalı buluşlara imza attı. Nobel Ödülü’nü iki kez alan bilim insanı olarak da tarihe geçti.

Benim Adım Nikola Tesla
Hayal Kurmanın Önemi
Hayal kuran insanları başarıya götüren şey, hayallerinden vazgeçmemeleri ve kararlı olmalarıdır. Bugün düşünüp üzerinde çalışmaya başladığınız bir fikir eğer vazgeçmezseniz ileride insanlığın kaderini değiştiren faydalı bir buluş olabilir. Başarının en büyük sırrı asla pes etmemek, sabırlı olmak ve çok çalışmaktır.

Benim Adım Galileo
Paylaşmanın Önemi
Bir insanın diğer insanların yanında kıymeti, bildiklerini paylaştığı zaman çoğalır. Bu sayede keşfettiğimiz ya da öğrendiğimiz bazı bilgiler diğer insanlara da yol gösterici olur. Sadece bilgiyi değil, elimizdekileri de diğer insanlarla ya da hayvanlarla paylaşmak
hepimizin eşit şartlara ulaşmasında ve birbirimizi sevmede etkilidir. Dünyanın daha güzel bir yer olması kardeşçe yaşamakla mümkün olur.

Benim Elon Musk
Kararlı Olmanın Önemi
Yapmak istediğimiz bir şeyde kararlı olmak o işi başarmakta çok etkilidir. Hayallerimizden, isteklerimizden vazgeçmediğimiz ve onları gerçekleştirmek için çalıştığımız sürece üstesinden gelemeyeceğimiz zorluk yoktur. Yeter ki kendimize inanalım ve güvenelim.

Benim Thomas Edison
Yaratıcı Olmanın Önemi
Hayatın en büyük hataları, başarıya ne kadar yaklaştıklarını bilmeyen insanların, vazgeçmelerinden dolayı olur. Yaratıcılığımızdan ve hayallerinden vazgeçmeyin. Başarıya ancak bu şekilde ulaşılır.

Set İçindeki Ürünler:

  •  Benim Adım Aziz Sancar
  •  Benim Adım Albert Einstein
  •  Benim Adım Graham Bell
  •  Benim Adım Louis Pasteur
  •  Benim Adım Marie Curie
  •  Benim Adım Nikola Tesla
  •  Benim Adım Galileo
  •  Benim Elon Musk
  •  Benim Thomas Edison

Bilgiler ve Uyarılar:

  1. Bu ürün sipariş alındıktan 1-3 gün içinde postalanacaktır.
  2. Bu eserler, okuma-yazma bilen 5-8 yaş grubuna uygundur.
  3. Lütfen sipariş vermeden önce iade ve ürün değişikliği ile ilgili bilgilendirmemizi okuyunuz.
  4. Bu kampanya, Panama Yayıncılık tarafından Evrim Ağacı okurlarına sunulan fırsatlardan birisidir.
Devamını Göster
₺600.00
Erdemler Serisi: Çocuklar İçin 9 Bilim Kitabı

Yaklaşık 13.000 yıl önce, yünlü mamutlar, mastodonlar, kılıç dişli kaplanlar ve dev ayılar da dahil olmak üzere büyük Buz Devri hayvanlarının dörtte üçünden fazlası öldü. Bilim insanları, bu türlerin yok olma sebebini yıllardır tartışıyor. Çünkü insanların aşırı avlanması ve iklim değişikliği gibi hipotezlerin hepsi, bu sarsıcı yok oluşları açıklamak için yetersiz kalıyor. İnsan avcılığının görece seyrek olduğu bölgelerde de bu yok oluşa tanıklık ediyoruz.

Yünlü mamut ile beraber Pleistosen dönemde kılıç dişli kediler (Smilodon), dev tembel hayvan (Megatherium) ve mastodon gibi memeliler dünyada gezmekteydi. Bu dönemde gelişen moonratlar, tenrecler (kirpi benzeri hayvanlar) ve macrauchenia (deve ve lama benzeri) gibi hayvanlar da dünya faunasının parçasını oluşturmaktaydı. Bazı türlerin aşırı avlanma sonucu türlerinin yok olduğunu düşünsek bile bu türlerin tamamının yok olmasına açıklık getirmiyor. Bu yok oluşun etkilerinin avcı toplayıcılıktan çiftçiliğe giden yolda etkilerini göz ardı edemeyiz.

Pleistosen Dönem Faunası
Pleistosen Dönem Faunası

Tüm Bilgiler Işığında Eldeki Çıkarımlar

Son buzul çağının sona ermesi; avcı toplayıcı insanlar üzerinde olumsuz etkilerinin yanı sıra (av hayvanlarının azalması veya soylarının tükenmesi, iklim değişikliği ile bazı faydalı bitkileri edinmede zorluklar veya tamamen yok olması), iklimin ve yağış rejimlerinin çiftçilik yapmaya uygun hale gelmesi yeni bir fırsat kapısı aralamış olabilir. Bitki tohumlarından 23.000 yıldır faydalanan insan toplulukları, tahıllardan besin elde etme yollarına aslında hakimdiler yani konuya pek de yabancı değillerdi. Tarım konusunda da az çok bilgi sahibi olabilirler, ancak Pleistosen dönemde yağış rejiminin günümüzden %50 daha az oluşu düzenli çiftçilik yapmaya engel olmuş olabilir. Holosen dönemin başlangıcı, yağışların daha düzenli ve artışı zaten bildikleri bir konuya hızlıca adapte olmalarına yardımcı olmuştur.

İnsan nüfusundaki artış, zaten geçiş döneminde baskılanan av ve bitki faunası yani kaynakların kıtlığı, bazı grupları sıkışık bölgelerde, eldeki imkanlarla yaşamaya zorlamış olabilir. Yukarıda da bahsedildiği üzere aslında çiftçiliğe geçiş, tekdüze beslenme kaynaklı sağlık sorunları ve yaşam kalitesinde düşüklüğe de neden olmuş (eldeki kemik kayıtlarından elde edilen veriler bu yönde), bu durum zorlayıcı nedenleri de akla getirmiyor değil. Tarıma ilk geçilen bölgelerin (eldeki verilere göre) genelde Mezopotamya ve Güney Türkiye olduğu düşünülürse ki arkeolojik kayıtlara göre o dönemde insan nüfusununda yoğun olduğu bir bölge olduğu bilinmekte, bu ihtimalleri destekler nitelikte.

Nereden bakarsak bakalım son buzul çağının bitimi insanlık tarihinde belki de en önemli dönüm noktasını teşkil ediyor, deyim yerindeyse bir sıçrama tahtası. Neredeyse 250.000 yıl boyunca benzer yaşam tarzında yaşamış olan insan grupları son 11.000 yılda göstermiş oldukları gelişim ve ilerleme hayranlık verici ve şaşırtıcı. Çok değil tarım toplumuna geçişten sadece 5-6000 yıl sonra ilk medeniyetlerin yeşerdiğini görmeye başlıyoruz. Bu dönem sadece beslenmemizi değil sosyolojiyi, doğaya bakış açımızı, davranışlarımızı, kültürümüzü, geleneklerimizi, inançlarımızı, ahlak anlayışımızı, kökten değiştirmiştir. Dar gelenekler içine sıkışmış, kapalı küçük insan gruplarından, büyük insan gruplarının etkileşimine geçiş, düşünce evrenimizde büyük değişikliklere neden olmuştur.

Okundu Olarak İşaretle
15
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Paylaş
Sonra Oku
Notlarım
Yazdır / PDF Olarak Kaydet
Raporla
Mantık Hatası Bildir
Yukarı Zıpla
Bu Blog Yazısı Sana Ne Hissettirdi?
  • Umut Verici! 2
  • Muhteşem! 0
  • Tebrikler! 0
  • Bilim Budur! 0
  • Mmm... Çok sapyoseksüel! 0
  • Güldürdü 0
  • İnanılmaz 0
  • Merak Uyandırıcı! 0
  • Üzücü! 0
  • Grrr... *@$# 0
  • İğrenç! 0
  • Korkutucu! 0
Kaynaklar ve İleri Okuma
Tüm Reklamları Kapat

Evrim Ağacı'na her ay sadece 1 kahve ısmarlayarak destek olmak ister misiniz?

Şu iki siteden birini kullanarak şimdi destek olabilirsiniz:

kreosus.com/evrimagaci | patreon.com/evrimagaci

Çıktı Bilgisi: Bu sayfa, Evrim Ağacı yazdırma aracı kullanılarak 19/07/2025 10:39:57 tarihinde oluşturulmuştur. Evrim Ağacı'ndaki içeriklerin tamamı, birden fazla editör tarafından, durmaksızın elden geçirilmekte, güncellenmekte ve geliştirilmektedir. Dolayısıyla bu çıktının alındığı tarihten sonra yapılan güncellemeleri görmek ve bu içeriğin en güncel halini okumak için lütfen şu adrese gidiniz: https://evrimagaci.org/s/14456

İçerik Kullanım İzinleri: Evrim Ağacı'ndaki yazılı içerikler orijinallerine hiçbir şekilde dokunulmadığı müddetçe izin alınmaksızın paylaşılabilir, kopyalanabilir, yapıştırılabilir, çoğaltılabilir, basılabilir, dağıtılabilir, yayılabilir, alıntılanabilir. Ancak bu içeriklerin hiçbiri izin alınmaksızın değiştirilemez ve değiştirilmiş halleri Evrim Ağacı'na aitmiş gibi sunulamaz. Benzer şekilde, içeriklerin hiçbiri, söz konusu içeriğin açıkça belirtilmiş yazarlarından ve Evrim Ağacı'ndan başkasına aitmiş gibi sunulamaz. Bu sayfa izin alınmaksızın düzenlenemez, Evrim Ağacı logosu, yazar/editör bilgileri ve içeriğin diğer kısımları izin alınmaksızın değiştirilemez veya kaldırılamaz.

Aklımdan Geçen
Komünite Seç
Aklımdan Geçen
Fark Ettim ki...
Bugün Öğrendim ki...
İşe Yarar İpucu
Bilim Haberleri
Hikaye Fikri
Video Konu Önerisi
Başlık
Bugün Türkiye'de bilime ve bilim okuryazarlığına neler katacaksın?
Gündem
Bağlantı
Ekle
Soru Sor
Stiller
Kurallar
Komünite Kuralları
Bu komünite, aklınızdan geçen düşünceleri Evrim Ağacı ailesiyle paylaşabilmeniz içindir. Yapacağınız paylaşımlar Evrim Ağacı'nın kurallarına tabidir. Ayrıca bu komünitenin ek kurallarına da uymanız gerekmektedir.
1
Bilim kimliğinizi önceleyin.
Evrim Ağacı bir bilim platformudur. Dolayısıyla aklınızdan geçen her şeyden ziyade, bilim veya yaşamla ilgili olabilecek düşüncelerinizle ilgileniyoruz.
2
Propaganda ve baskı amaçlı kullanmayın.
Herkesin aklından her şey geçebilir; fakat bu platformun amacı, insanların belli ideolojiler için propaganda yapmaları veya başkaları üzerinde baskı kurma amacıyla geliştirilmemiştir. Paylaştığınız fikirlerin değer kattığından emin olun.
3
Gerilim yaratmayın.
Gerilim, tersleme, tahrik, taciz, alay, dedikodu, trollük, vurdumduymazlık, duyarsızlık, ırkçılık, bağnazlık, nefret söylemi, azınlıklara saldırı, fanatizm, holiganlık, sloganlar yasaktır.
4
Değer katın; hassas konulardan ve öznel yoruma açık alanlardan uzak durun.
Bu komünitenin amacı okurlara hayatla ilgili keyifli farkındalıklar yaşatabilmektir. Din, politika, spor, aktüel konular gibi anlık tepkilere neden olabilecek konulardaki tespitlerden kaçının. Ayrıca aklınızdan geçenlerin Türkiye’deki bilim komünitesine değer katması beklenmektedir.
5
Cevap hakkı doğurmayın.
Aklınızdan geçenlerin bu platformda bulunmuyor olabilecek kişilere cevap hakkı doğurmadığından emin olun.
Size Özel
Makaleler
Daha Fazla İçerik Göster
Popüler Yazılar
30 gün
90 gün
1 yıl
Evrim Ağacı'na Destek Ol

Evrim Ağacı'nın %100 okur destekli bir bilim platformu olduğunu biliyor muydunuz? Evrim Ağacı'nın maddi destekçileri arasına katılarak Türkiye'de bilimin yayılmasına güç katın.

Evrim Ağacı'nı Takip Et!
Geçmiş ve Notlar
Yazı Geçmişi
Okuma Geçmişi
Notlarım
İlerleme Durumunu Güncelle
Okudum
Sonra Oku
Not Ekle
İşaretle
Göz Attım
Site Ayarları

Evrim Ağacı tarafından otomatik olarak takip edilen işlemleri istediğin zaman durdurabilirsin.

[Site ayalarına git...]
Bu Yazıdaki Hareketleri
Daha Fazla göster
Tüm Okuma Geçmişin
Daha Fazla göster
0/10000
Kaydet

Bize Ulaşın

ve seni takip ediyor

Göster

Şifremi unuttum Üyelik Aktivasyonu

Göster

Şifrenizi mi unuttunuz? Lütfen e-posta adresinizi giriniz. E-posta adresinize şifrenizi sıfırlamak için bir bağlantı gönderilecektir.

Geri dön

Eğer aktivasyon kodunu almadıysanız lütfen e-posta adresinizi giriniz. Üyeliğinizi aktive etmek için e-posta adresinize bir bağlantı gönderilecektir.

Geri dön

Close