Raskolnikov: Suç, Vicdan ve Parçalanmış Benlik

- Blog Yazısı
Raskolnikov’u düşündüren temel soru şuydu: Hemen hemen bütün suçlar nasıl oluyor da böylesine kolayca ortaya çıkıyor ve suçluların izleri çabucak bulunabiliyordu? Düşündükçe ilginç birtakım sonuçlara vardı. Ona göre bunun başlıca nedeni suçun gizlenmesindeki maddi olanaksızlıktan çok, suçlunun kendisindeydi. Hemen hemen tüm suçlular suçu işlediği sırada-yani aklın, iradenin ve dikkatin en yoğun olması gereken anda- akıl ve iradelerinde güçsüzlük hissediyordu. Bu his insana bir hastalık gibi musallat oluyor, gitgide artıyordu. Daha sonra suçlunun kişiliğine bağlı olarak bu etki yavaş yavaş azalıyordu. O zaman hastalık mı suçu doğuruyordu, yoksa suç mu kendi yapısına uygun, hastalığa benzer bir şeyi geliştiriyordu? Raskolnikov bu soruyu çözebilecek güçte değildi. Ancak bu sorgulama onun suç ve vicdan anlayışını derinlemesine şekillendirecekti.
Entelektüel Katil Lacenaire
Dostoyevski Raskolnikov’u yaratırken 19. yüzyıl Fransası’nda yaşamış “entelektüel katil” Pierre François Lacenaire’den esinlendi. Paris’e okumak için gelen fakat parasızlık yüzünden hukuk eğitimine devam edemeyen Lacenaire bir şair, yazar ve hırsızdı. Hapishaneler ve Fransız ceza sistemi üzerine yazdığı yazılarda toplumu ve hukuku eleştirirdi. Suçunu ahlaki değil, ideolojik bir eylem olarak savunurdu.
1834’te bir banka kuryesiyle onun yaşlı annesini öldürdü. Yargılama süresince pişmanlık duyup af dileyeceği düşünüldü ancak işlediği suçları şiddetli bir şekilde savundu. Cinayetlerini sosyal adaletsizliğie karşı bir “protesto” olarak görüyordu. Duruşmalarda mahkeme salonunu adeta bir tiyatro sahnesine dönüştürüyor, Victor Hugo ve Théophile Gautier gibi isimler onunla görüşmek için sıraya giriyorlardı. François Lacenaire otuz iki yaşında idam edildi ve giyotine götürülürken bile hiçbir pişmanlık belirtisi göstermedi.
Lacenaire ile benzer bir şekilde Raskolnikov, St. Petersburg’a hukuk okumak için gelir. Yoksullukla boğuşur, yazarlık yeteneğine sahiptir ve “Suç Üzerine” başlıklı bir makale yayınlar. Makalede olağanüstü insanların sıradan insanların üstünde bir etik yasaya tâbi olduğunu iddia eder, bu da Nietzsche’nin üst insan fikriyle Hegel’in olağanüstü insan konseptini çağrıştırır.
Raskolniklik ve Olağanüstü İnsan
Raskolniklik, 17. yüzyıl Rusya’sında kilisedeki reformları reddedip eski geleneklere bağlı kalma hareketidir. Yani dini-siyasi bir bölünmenin adıdır.
Raskolnikovluk ise içsel bir bölünmüşlüğü ifade eder. Karakter hem kendi idealleriyle hem de toplumsal normlarla çatışır. Bu çatışma onu psikolojik çöküşün eşiğine getirir. Raskolnikov zannettiği gibi bir “üstinsan” ya da “olağanüstü insan” değildir. Bu farkındalığa erişmesiyle beraber büyük bir hayal kırıklığıyla yüzleşir. Cinayetlerini itiraf etmesinin sebebi salt vicdan azabı değildir, bir “Napolyon” olmamasının ona verdiği acıdır.
Süreci Hegelci diyalektik perspektifle ele alırsak:
Tez: Olağanüstü insan teorisi
Antitez: Sıradan, kırılgan benlik
Aslında maddi destek istememizin nedeni çok basit: Çünkü Evrim Ağacı, bizim tek mesleğimiz, tek gelir kaynağımız. Birçoklarının aksine bizler, sosyal medyada gördüğünüz makale ve videolarımızı hobi olarak, mesleğimizden arta kalan zamanlarda yapmıyoruz. Dolayısıyla bu işi sürdürebilmek için gelir elde etmemiz gerekiyor.
Bunda elbette ki hiçbir sakınca yok; kimin, ne şartlar altında yayın yapmayı seçtiği büyük oranda bir tercih meselesi. Ne var ki biz, eğer ana mesleklerimizi icra edecek olursak (yani kendi mesleğimiz doğrultusunda bir iş sahibi olursak) Evrim Ağacı'na zaman ayıramayacağımızı, ayakta tutamayacağımızı biliyoruz. Çünkü az sonra detaylarını vereceğimiz üzere, Evrim Ağacı sosyal medyada denk geldiğiniz makale ve videolardan çok daha büyük, kapsamlı ve aşırı zaman alan bir bilim platformu projesi. Bu nedenle bizler, meslek olarak Evrim Ağacı'nı seçtik.
Eğer hem Evrim Ağacı'ndan hayatımızı idame ettirecek, mesleklerimizi bırakmayı en azından kısmen meşrulaştıracak ve mantıklı kılacak kadar bir gelir kaynağı elde edemezsek, mecburen Evrim Ağacı'nı bırakıp, kendi mesleklerimize döneceğiz. Ama bunu istemiyoruz ve bu nedenle didiniyoruz.
Sentez: Psikolojik çöküş, vicdan azabı ve hayal kırıklığı
Parçalanmış Benlik ve Psikolojik Yansımalar
Raskolnikov’un iç dünyası üçlü bir yapı sergiler:
Entelektüel, kendini olağanüstü insan olarak gören taraf
Çocuksu, hassas, vicdanlı ruh hali
Soğukkanlı, hesapçı katil yönü
Bu parçalanmış benlik Dostoyevski’nin karakter inşasındaki dehasını gösterir. Gerçek insanlarda da benzer içsel çatışmalar mevcuttur. Suç ve ceza mekanizması tam burada, mahkemeden çok vicdanda işler. İçsel ahlaki ses Raskolnikov’u adım adım deliliğe sürükler. Dostoyevski, Freud’un daha sonra “süperego” olarak adlandıracağı işlevi sezmiştir. Raskolnikov’un rüyaları, halüsinasyonları ve iç konuşmalarıyla bilinçaltının işleyişini ortaya koyar. Özellikle yaşlı fahişenin dövüldüğü rüya bastırılmış çocukluk travmalarını ve şiddet ile ilgili karmaşık duyguları yansıtır.
Yan karakterler ise Raskolnikov’un farklı yönlerini temsil eder:
Svidrigaylov: Nihilist, vicdansız, karanlık uç
Dunya: Güç ve kararlılık
Sonya: Fedakarlık ve ruhsal temizlik
Razumihin: Sağlıklı, dengeli benlik
Petersburg’un mekânları da psikolojik bir işlev taşır. Dar sokaklar, rutubetli hava, çürümüş binalar karakterin ruhsal çıkmazını daha da derinleştirir.
Sonuç
Lacenaire tarihin, Raskolnikov ise edebiyatın hayaleti olarak aramızda dolaşır. Tarih suçluyu öldürür, edebiyat ve psikoloji ise onu anlamaya çalışır. Suç ve Ceza’yı okurken insan kendini bir psikoloji kliniğinde gibi hisseder; her içsel çatışmayı, her vicdan sızısını deneyimler. Raskolnikov’un hikayesi kendi “Raskolnikliğimizle” yüzleşmemize, sıradanlık ve olağanüstü olma hayali arasındaki çelişkilerimizi sorgulamamıza neden olur.
- 0
- 0
- 0
- 0
- 0
- 0
- 0
- 0
- 0
- 0
- 0
- 0
Evrim Ağacı'na her ay sadece 1 kahve ısmarlayarak destek olmak ister misiniz?
Şu iki siteden birini kullanarak şimdi destek olabilirsiniz:
kreosus.com/evrimagaci | patreon.com/evrimagaci
Çıktı Bilgisi: Bu sayfa, Evrim Ağacı yazdırma aracı kullanılarak 16/09/2025 02:03:30 tarihinde oluşturulmuştur. Evrim Ağacı'ndaki içeriklerin tamamı, birden fazla editör tarafından, durmaksızın elden geçirilmekte, güncellenmekte ve geliştirilmektedir. Dolayısıyla bu çıktının alındığı tarihten sonra yapılan güncellemeleri görmek ve bu içeriğin en güncel halini okumak için lütfen şu adrese gidiniz: https://evrimagaci.org/s/21456
İçerik Kullanım İzinleri: Evrim Ağacı'ndaki yazılı içerikler orijinallerine hiçbir şekilde dokunulmadığı müddetçe izin alınmaksızın paylaşılabilir, kopyalanabilir, yapıştırılabilir, çoğaltılabilir, basılabilir, dağıtılabilir, yayılabilir, alıntılanabilir. Ancak bu içeriklerin hiçbiri izin alınmaksızın değiştirilemez ve değiştirilmiş halleri Evrim Ağacı'na aitmiş gibi sunulamaz. Benzer şekilde, içeriklerin hiçbiri, söz konusu içeriğin açıkça belirtilmiş yazarlarından ve Evrim Ağacı'ndan başkasına aitmiş gibi sunulamaz. Bu sayfa izin alınmaksızın düzenlenemez, Evrim Ağacı logosu, yazar/editör bilgileri ve içeriğin diğer kısımları izin alınmaksızın değiştirilemez veya kaldırılamaz.