Münzevi Mektupları - ÖMER SEYFETTİNİN GÖLGESİNDEKİ ÇARPITMALAR
Siyasal İslamcıların, Ömer Seyfettin’i kendi saflarında gibi göstermesi bir hayli garip, hatta trajikomik bir durum.

- Blog Yazısı
Adam, Türkçülük akımının temellerini atanlardan biri;
dilde sadeleşme, yalınlaşma taraftarı bir fikir savaşçısı.
Öyle ki, Türkçeyi Arapça ve Farsça kelimelerin işgalinden kurtarmak, ona kendi özünü geri vermek için kalemiyle adeta bir cephede mücadele etmiş.
Peki, şimdi ne oluyor?
Siyasetin kirli oyunları devreye giriyor ve Ömer Seyfettin gibi bir Türkçü, milliyetçi bir kalem, hiç ilgisi olmadığı bir ideolojinin bayrağı altına çekilmeye çalışılıyor.
Bu, sadece bilgisizlik değil; aynı zamanda bir çarpıtma, bir haksızlık.
Ömer Seyfettin kimdi, hangi görüşteydi?
Bu sorunun cevabı aslında çok net.
Türk edebiyatının önde gelen hikâye yazarlarından biri olmasının ötesinde, o, Türk kısa hikâyeciliğinin kurucu ismiydi.
Daha da önemlisi, Türkçülük akımının öncülerinden biri olarak dilde ve düşüncede millî bir bilinç yaratma peşindeydi.
Türkçede yalınlaşmanın, yani dilimizin yabancı kelimelerden –özellikle Arapça ve Farsça’dan– arınmasının en büyük savunucularından biriydi. Onun gözünde, bir milletin dili, o milletin ruhu demekti.
Evrim Ağacı'nın çalışmalarına Kreosus, Patreon veya YouTube üzerinden maddi destekte bulunarak hem Türkiye'de bilim anlatıcılığının gelişmesine katkı sağlayabilirsiniz, hem de site ve uygulamamızı reklamsız olarak deneyimleyebilirsiniz. Reklamsız deneyim, sitemizin/uygulamamızın çeşitli kısımlarda gösterilen Google reklamlarını ve destek çağrılarını görmediğiniz, %100 reklamsız ve çok daha temiz bir site deneyimi sunmaktadır.
KreosusKreosus'ta her 50₺'lik destek, 1 aylık reklamsız deneyime karşılık geliyor. Bu sayede, tek seferlik destekçilerimiz de, aylık destekçilerimiz de toplam destekleriyle doğru orantılı bir süre boyunca reklamsız deneyim elde edebiliyorlar.
Kreosus destekçilerimizin reklamsız deneyimi, destek olmaya başladıkları anda devreye girmektedir ve ek bir işleme gerek yoktur.
PatreonPatreon destekçilerimiz, destek miktarından bağımsız olarak, Evrim Ağacı'na destek oldukları süre boyunca reklamsız deneyime erişmeyi sürdürebiliyorlar.
Patreon destekçilerimizin Patreon ile ilişkili e-posta hesapları, Evrim Ağacı'ndaki üyelik e-postaları ile birebir aynı olmalıdır. Patreon destekçilerimizin reklamsız deneyiminin devreye girmesi 24 saat alabilmektedir.
YouTubeYouTube destekçilerimizin hepsi otomatik olarak reklamsız deneyime şimdilik erişemiyorlar ve şu anda, YouTube üzerinden her destek seviyesine reklamsız deneyim ayrıcalığını sunamamaktayız. YouTube Destek Sistemi üzerinde sunulan farklı seviyelerin açıklamalarını okuyarak, hangi ayrıcalıklara erişebileceğinizi öğrenebilirsiniz.
Eğer seçtiğiniz seviye reklamsız deneyim ayrıcalığı sunuyorsa, destek olduktan sonra YouTube tarafından gösterilecek olan bağlantıdaki formu doldurarak reklamsız deneyime erişebilirsiniz. YouTube destekçilerimizin reklamsız deneyiminin devreye girmesi, formu doldurduktan sonra 24-72 saat alabilmektedir.
Diğer PlatformlarBu 3 platform haricinde destek olan destekçilerimize ne yazık ki reklamsız deneyim ayrıcalığını sunamamaktayız. Destekleriniz sayesinde sistemlerimizi geliştirmeyi sürdürüyoruz ve umuyoruz bu ayrıcalıkları zamanla genişletebileceğiz.
Giriş yapmayı unutmayın!Reklamsız deneyim için, maddi desteğiniz ile ilişkilendirilmiş olan Evrim Ağacı hesabınıza üye girişi yapmanız gerekmektedir. Giriş yapmadığınız takdirde reklamları görmeye devam edeceksinizdir.
Eğer o ruh, başka dillerin gölgesinde boğulursa, millet de kimliğini yitirirdi.
Bu yüzden, “Dilde, fikirde, işte birlik” diyen Ziya Gökalp’le aynı çizgide yürüdü;
Türkçü-Turancı fikirleri benimsedi ve bu doğrultuda milliyetçi bir hareketi yorumladı.
Ömer Seyfettin’in hayatına baktığımızda da bu duruşu açıkça görülüyor.
İttihat ve Terakki Fırkasının önde gelen üyelerinden biriydi mesela.
Bu, onun milliyetçi fikirlerle yoğrulmuş bir siyasal duruşu olduğunu kanıtlar.
Balkan Savaşları’nın acısını yaşamış, Osmanlı’nın çöküşüne tanıklık etmiş bir asker ve aydın olarak, Türk milletinin birliğini, dirliğini sağlamak için yazdı, düşündü, mücadele etti. Hikâyelerinde bile bu ruhu görmek mümkün:
Kaşağı ’da çocukluğun masumiyetiyle örülü bir Türk ailesi, Primo Türk Çocuğunda millî bir bilinç, Bomba da ise vatanseverlik…
Ömer Seyfettin’in kalemi, Türkçülüğün bir kalemiydi; İslamcı bir ideolojinin değil.
Peki, nasıl oluyor da siyasal İslamcılar onu kendi saflarına çekmeye çalışıyor?
İşte siyasetin geldiği nokta bu:
Hakikati eğip bükmek, tarihi çarpıtmak, bilgisiz kitlelerin önüne “Bak, Ömer Seyfettin de bizdendi” diye bir yalan servis etmek.
Oysa gerçek ortada:
Vikipedi’ye bile baksanız –ki bu çağda bilgiye ulaşmak bu kadar kolay– Ömer Seyfettin’in Türkçülük akımının kurucularından biri olduğunu, Millî Edebiyatın öncü ismi olduğunu görürsünüz.
Onun derdi, Türk milletinin dilde ve kültürde bağımsızlığıydı;
Arapça-Farsça hegemonyasına boyun eğmiş bir ümmetçilik değil.
Bu çarpıtma, sadece Ömer Seyfettin’e değil, onun mirasına da bir hakaret.
Çünkü o, yazdıklarıyla bir milletin uyanışına öncülük etti.
“Yeni Lisan” makalesinde dile getirdiği fikirler, Türkçenin zincirlerini kırma çabasıydı.
Bugün siyasal İslamcılar, onun bu mücadelesini görmezden gelip, sanki o Arapça terimlerle dolu bir edebiyatı savunmuş gibi bir portre çiziyorlar.
Bu ne kadar ironik ne kadar acı!
Ömer Seyfettin yaşasaydı, herhalde bu duruma isyan eder, kalemini bir kez daha Türkçenin saflığı için kuşanırdı.
Siyaset böyle bir şey işte.
Senin görüşünde olmayan birini bile, işine geldiği gibi eğip büküp kitlelerin önüne koyuveriyorlar. “Olsun bitsin” diyorlar;
yeter ki birkaç oy devşirsin, yeter ki bir algı yaratılsın. Ama tarih affetmez, hakikat de öyle.
Ömer Seyfettin, Türkçüydü, milliyetçiydi ne siyasal İslamcılığın ne de başka bir ideolojinin gölgesine sığınmadı.
Onun yeri, Türk milletinin yüreğiydi;
o yürekte, sade ve temiz bir Türkçe ile hâlâ yaşıyor.
Bize düşen, bu mirası korumak ve çarpıtmalara karşı dimdik durmak.
Çünkü Ömer Seyfettin, birilerinin oyuncağı olacak bir figür değil;
bir milletin sesi, bir milletin kalemidir.
Gelecekte Görüşmek Ümidiyle…
- 0
- 0
- 0
- 0
- 0
- 0
- 0
- 0
- 0
- 0
- 0
- 0
- Şafak GENÇ. Ömer Seyfettin’in Gölgesindeki Çarpıtma – Mersin Gazetesi. (19 Mart 2025). Alındığı Tarih: 20 Mart 2025. Alındığı Yer: mersingazetesi | Arşiv Bağlantısı
Evrim Ağacı'na her ay sadece 1 kahve ısmarlayarak destek olmak ister misiniz?
Şu iki siteden birini kullanarak şimdi destek olabilirsiniz:
kreosus.com/evrimagaci | patreon.com/evrimagaci
Çıktı Bilgisi: Bu sayfa, Evrim Ağacı yazdırma aracı kullanılarak 27/04/2025 17:13:11 tarihinde oluşturulmuştur. Evrim Ağacı'ndaki içeriklerin tamamı, birden fazla editör tarafından, durmaksızın elden geçirilmekte, güncellenmekte ve geliştirilmektedir. Dolayısıyla bu çıktının alındığı tarihten sonra yapılan güncellemeleri görmek ve bu içeriğin en güncel halini okumak için lütfen şu adrese gidiniz: https://evrimagaci.org/s/20135
İçerik Kullanım İzinleri: Evrim Ağacı'ndaki yazılı içerikler orijinallerine hiçbir şekilde dokunulmadığı müddetçe izin alınmaksızın paylaşılabilir, kopyalanabilir, yapıştırılabilir, çoğaltılabilir, basılabilir, dağıtılabilir, yayılabilir, alıntılanabilir. Ancak bu içeriklerin hiçbiri izin alınmaksızın değiştirilemez ve değiştirilmiş halleri Evrim Ağacı'na aitmiş gibi sunulamaz. Benzer şekilde, içeriklerin hiçbiri, söz konusu içeriğin açıkça belirtilmiş yazarlarından ve Evrim Ağacı'ndan başkasına aitmiş gibi sunulamaz. Bu sayfa izin alınmaksızın düzenlenemez, Evrim Ağacı logosu, yazar/editör bilgileri ve içeriğin diğer kısımları izin alınmaksızın değiştirilemez veya kaldırılamaz.