Evrimi "çürütmek"(!) için penguen deneyi

Evrim, doğanın milyonlarca yıl süren bir sürecidir ve hayatta kalmaya yönelik stratejiler geliştirmenin zorluğuyla tanınır. Şimdi, biraz hayal gücümüzü devreye sokalım ve şöyle düşünelim: Eğer penguenleri Plüton gibi son derece soğuk bir gezegene gönderseydik, acaba orada hayatta kalabilirler miydi? Hangi adaptasyonları geliştirirlerdi? Ya da belki de, doğanın acımasız kanunları gereği, bir süre sonra soğuktan öleceklerdi.

İlk olarak, penguenlerin Plüton'a gönderilmesinin ne kadar ekstrem bir fikir olduğunu kabul etmek gerek. Plüton, şu anda bile insanlar için ölümcül olan bir ortam. O kadar soğuk ki, her şey donmuş durumda. Atmosfer neredeyse yok denecek kadar ince, yerçekimi, Dünya’dakinin çok daha düşük olduğu bir ortam. Yani, penguenler için bu ortamda hayatta kalmak, hayatta kalmanın ötesinde neredeyse imkansız bir görev olurdu. Ama tabii biz "varsayalım ki teknolojimiz bu kadar gelişmiş ve bir şekilde bu penguenleri oraya gönderebiliyoruz" diyoruz, o yüzden hayal gücümüzle biraz oynamaya devam edelim.

Eğer bu penguenler, başlangıçta genetik mühendislik ile bazı hayatta kalma özellikleri kazanmışlarsa (örneğin, daha kalın kürk, daha kalın yağ tabakaları veya ekstrem soğuklara dayanıklı hücresel yapılar gibi), belki bir süreliğine hayatta kalabilirlerdi. Ancak, Plüton'un atmosferinin içeriği, güneş ışığının yetersizliği ve atmosferdeki zararlı radyasyon gibi faktörler, çok büyük bir sorun teşkil eder. Belki de, penguenlerin hayatta kalması için bir ortamın tamamen yapay olması gerekirdi. Yani, onları orada tutmak için bir tür koruyucu biyosfer yaratmak, bu hayatta kalma senaryosunun en makul yolu olurdu.

Şimdi, diyelim ki bu penguenler, bir şekilde hayatta kaldılar. Onlar bu karanlık, buzlu gezegende nasıl hayatta kalırlardı? İlk başta, onlar gibi soğuk iklimde yaşamaya alışkın canlılar, düşük ısılarda hayatta kalma konusunda birçok adaptasyona sahiplerdi. Ancak, burası Plüton; burada, elinizdeki her türlü kaynak, her şey daha ekstrem. Kendi başlarına, mevcut durumda ne yapacakları konusunda pek bir şey söylemek zor. Evet, penguenler denizde çok iyi yüzebilirler, ancak bir gezegenin yüzeyi bu kadar hayatta kalmaya uygun değilse, denizin olması neye yarar?

Ama biz bu hikayeye biraz da 'eğer' ile devam edelim: diyelim ki, penguenler o kadar hayatta kalmayı başardılar ve burada, Plüton’da hayatta kalabilmeleri için genetik mühendislik yapılmış, onları farklılaştıran bitkiler ve hayvanlar da yaratılmış. O zaman, belki de bu penguenler, kendilerine uyum sağlamak zorunda kalacaklardı. Düşünsenize, ilk başta Plüton'un yüzeyindeki aşırı soğukta hayatta kalacaklarsa, muhtemelen yaşam biçimlerini tamamen değiştirmeleri gerekirdi. Örneğin, suyun çok az olduğu bir gezegende, büyük ihtimalle vücutlarını nem tutabilen şekilde evrimleştirirlerdi. Hatta, su yerine başka sıvılarla hayatta kalma mekanizmaları gelişebilirdi. Ya da belki bu penguenler, başka hayvanları avlamak yerine bir tür yeni besin kaynağına yönelirlerdi. Kim bilir, belki de sadece insanlar tarafından yaratılmış bu yeni canlılarla beslenmeye başlarlardı.

Balinaların evrimi gibi bir örnekten yola çıkalım. Bildiğiniz gibi, balinalar aslında kara hayvanlarından evrimleşmiş deniz canlılarıdır. Onlar, zamanla daha küçük balıklar yerine, çok daha büyük deniz canlılarıyla beslenmeye başlamışlardır. Penguenler de zamanla, belki büyük deniz canlılarına değil, ama burada hayatta kalabilmek için genetik mühendislik ile yaratılan farklı bitki ve hayvan türlerine yönelirlerdi. Belki de evrimsel olarak, önce vücut yapılarını daha küçük, daha az enerji harcayan bir şekilde değiştirirlerdi. Ya da belki, başka bir besin kaynağı keşfederlerdi. Kimi evrimsel stratejiler, türlerin hayatta kalabilmesi için son derece şaşırtıcı olabilir, kimse ne olacağına dair kesin bir şey söyleyemezdi.

Bir noktada, hayatta kalmalarını sağlayacak bir ekosistem oluşturulmuş olsa bile, penguenlerin bu yeni dünyada uzun vadede evrimleşebilmesi için milyonlarca yıl gerekebilir. Yani bu süreç, hızlıca olan bir şey olamazdı. Ancak uzun bir zaman diliminde, belki de bu penguenler, bu dünyaya uygun şekilde yeni bir yaşam biçimi benimserlerdi. Örneğin, eğer ekosistemler bir şekilde dengesini bulursa, belki de zamanla bu penguenler, Plüton'un soğuk koşullarına tamamen adapte olmuş, farklı bir tür haline gelebilirlerdi. Ancak bu, şu anki haliyle olabilecek bir şey değil, çok karmaşık ve uzun bir süreç olurdu.

Sonuçta, bu senaryoda, bir hayal gücü denemesi olarak, penguenler hayatta kalabilmek için birçok değişiklik yapmak zorunda kalırlardı. İnsanlar tarafından yaratılan bir çevrede, onları hayatta tutabilmek için tüm canlıların birbirleriyle uyum içinde olması gerekirdi. Ama ne kadar adapte olurlarsa olsunlar, bu ortamda her şeyin sürekli değişen, ekstrem koşullar altında olduğuna şüphe yok. Yani hayatta kalabilmeleri çok zor olurdu, ama yine de doğanın akıl almaz bir şekilde uyum sağlama yeteneği her zaman bizi şaşırtabilir.

Evet, belki de bu yazıyı sonlandırırken, şunu kabul etmek gerekir: Evrim, her zaman zorlu bir süreçtir ve eğer penguenler gibi türler, hayatta kalma mücadelesine girecekse, her şeyin çok farklı ve belki de beklenmedik bir şekilde evrileceğini

söyleyebiliriz.