Yunus ve İnsan embriyoları neden fazlasıyla benzerdir?
Ortak bir hikayenin izleri...

- Blog Yazısı
Bir an durup düşündüğümüzde, insan ile yunusun ne kadar farklı canlılar olduğunu fark ederiz: biri karada yürür, diğeri denizde yüzer. Biri nefes almak için burnunu kullanır, diğeri kafasındaki bir delikten suyun yüzeyine çıkar. Ama işin en ilginç tarafı şu: Hayatın en başında, yani embriyo döneminde, bu iki canlı neredeyse ayırt edilemez şekilde benzer.
Eğer size bir insan ve bir yunus embriyosunu göstersem – tabii ikisi de birkaç haftalıkken – büyük ihtimalle hangisinin hangisi olduğunu söyleyemezsiniz. Peki neden böyle? Bu benzerlik sadece bir tesadüf mü, yoksa evrimsel geçmişimize dair bize bir şeyler mi anlatıyor?
Bu sorunun cevabı, evrimsel biyolojide gizli. İnsanlar da yunuslar da memeli. Yani aslında çok uzun zaman önce, ortak bir atayı paylaşıyoruz. Bu ata ne bir insan, ne de bir yunustu; ama ikisinin de temel genetik planını taşıyan bir canlıydı. Embriyo gelişimi sırasında işte bu eski plan, bir süreliğine yeniden sahneye çıkıyor.
Siz de fark etmişsinizdir, bazı şeyler doğada kaybolmaz, sadece dönüşür. İnsan embriyosunda da, yunus embriyosunda da bir süreliğine solungaçlara benzeyen yapılar oluşur. Bunlar, aslında balıklardaki solungaç kemerlerinin evrimsel kalıntılarıdır. Tabii ki insanlar ya da yunuslar balık değil; ama atalarımız bir zamanlar sucul ortamlarda yaşamıştı. Bu geçmiş, embriyonun erken dönemine damgasını vuruyor.
Bu embriyonik benzerlik doğuma kadar süremez elbette. Zamanla genetik programlar farklı yollar izler. Yunusun kuyruğu gelişmeye başlar, yüzgeçleri belirginleşir. İnsan embriyosunda ise kollar, bacaklar ve dik yürümeye uygun bir iskelet sistemi gelişir. Ama yine de, o ilk haftalarda aradaki farklar neredeyse yok denecek kadar azdır.
Aslında bu durum, evrimin bir anlamda “tembel” çalıştığını da gösteriyor. Doğa yeni bir tür yaratırken baştan bir plan yapmaz. Mevcut olanı dönüştürür. Yunusların vücutları denize uygun şekilde şekillense de, embriyo gelişimleri hâlâ kara memelilerine benzeyen bir planla başlar.
İnsan ve yunus embriyoları arasındaki bu şaşırtıcı benzerlik, bize sadece evrimsel tarihimizin izlerini değil, aynı zamanda doğadaki bağlılığı da gösteriyor. Siz de bu benzerliklere birer tesadüf olarak değil, canlıların ortak geçmişine açılan pencereler olarak bakabilirsiniz.
Belki de hepimizin aynı hikâyenin farklı cümleleri olduğunu hatırlatıyor bize bu embriyolar. Ve hayatın ilk satırları, hangi sayfada olursa olsun, birbirine benzeyebiliyor.
- 0
- 0
- 0
- 0
- 0
- 0
- 0
- 0
- 0
- 0
- 0
- 0
Evrim Ağacı'na her ay sadece 1 kahve ısmarlayarak destek olmak ister misiniz?
Şu iki siteden birini kullanarak şimdi destek olabilirsiniz:
kreosus.com/evrimagaci | patreon.com/evrimagaci
Çıktı Bilgisi: Bu sayfa, Evrim Ağacı yazdırma aracı kullanılarak 14/05/2025 21:02:45 tarihinde oluşturulmuştur. Evrim Ağacı'ndaki içeriklerin tamamı, birden fazla editör tarafından, durmaksızın elden geçirilmekte, güncellenmekte ve geliştirilmektedir. Dolayısıyla bu çıktının alındığı tarihten sonra yapılan güncellemeleri görmek ve bu içeriğin en güncel halini okumak için lütfen şu adrese gidiniz: https://evrimagaci.org/s/20320
İçerik Kullanım İzinleri: Evrim Ağacı'ndaki yazılı içerikler orijinallerine hiçbir şekilde dokunulmadığı müddetçe izin alınmaksızın paylaşılabilir, kopyalanabilir, yapıştırılabilir, çoğaltılabilir, basılabilir, dağıtılabilir, yayılabilir, alıntılanabilir. Ancak bu içeriklerin hiçbiri izin alınmaksızın değiştirilemez ve değiştirilmiş halleri Evrim Ağacı'na aitmiş gibi sunulamaz. Benzer şekilde, içeriklerin hiçbiri, söz konusu içeriğin açıkça belirtilmiş yazarlarından ve Evrim Ağacı'ndan başkasına aitmiş gibi sunulamaz. Bu sayfa izin alınmaksızın düzenlenemez, Evrim Ağacı logosu, yazar/editör bilgileri ve içeriğin diğer kısımları izin alınmaksızın değiştirilemez veya kaldırılamaz.