DİSLEKSİ NEDİR?
Gizli Düşman: DİSLEKSİ

- Blog Yazısı
“Bende bir sorun var. Ama ne olduğunu anlayamıyorum. Yaşıtlarım gibi yazamıyorum, okuyamıyorum, işlem yapamıyorum. Her şey birbirine karışıyor. Bunu sadece ben mi yaşıyorum? Arkadaşlarım da bunları yaşıyor mu? Ben sorunlu muyum? Kahretsin… Yine yanlış yazdım. Zekâmda bir sıkıntı var galiba yaşıtlarımla aynı zekâya sahip değilim. Neler oluyor bana anlam veremiyorum. Korkuyorum. Bir çözümü var mıdır acaba? Birileri beni fark edip yardımcı olabilir mi ki? Lütfen öğretmen beni kaldırmasın tahtaya hep yanlış yazıyorum. Tüm arkadaşlarıma rezil oluyorum. Ama bunları bilerek yapmıyorum ki. Bende bir şeyler var çözemiyorum…”
Çocukluk çağında yazı yazmak, okuma yapmak veya matematiksel işlemleri yapma konusunda her çocuk bazı zorluklar yaşamaktadır. Yaşanılan bu zorluklar normal olurken bazen derinlerde bir sebebi bulunmaktadır. Tüm uyarılara, alıştırmalara veya ilgilere rağmen tüm bu zorluklar devam ediyorsa temelinde Disleksi olabilir.
Disleksi Nedir?
Öğrenme bozukluğu olarak da bilinmektedir. Öğrenme bozukluğunun son yıllarda en çok kabul gören tanımı 1988 yılında ABD Ulusal Öğrenme Bozukluğu Birleşik Komitesi (NJCLD) tarafından yapılmıştır. Bu tanıma göre, "Öğrenme bozukluğu genel bir terimdir ve dinleme, konuşma, okuma, yazma, akıl yürütme ile matematik yeteneklerin kazanılmasında ve kullanılmasında önemli güçlüklerle kendini gösteren heterojen bir bozukluk grubudur".
Disleksi öğrenme bozukluğu çeşitlerinden biridir. Son zamanlarda kullanım yaygınlığından kaynaklı olarak Disleksi tüm öğrenme bozuklukları için genel olarak kullanılır bir tanım haline gelmiştir.
Disleksi, dil ve okuma temelli bir öğrenme bozukluğudur. Disleksi, belirli dil becerilerinde, özellikle de okumada zorluk yaratan olumsuz davranışların ortaya çıkmasına neden olan bir dizi semptom anlamına gelir. Disleksisi olan öğrenciler; okuma, yazma, kelimeleri telaffuz etme gibi hem sözlü hem de yazılı olarak sorun yaşarken, diğer taraftan dil becerilerinde sıklıkla zorluklar yaşarlar. BU zorluklar yaşam boyunca devam eder ancak etkisi kişinin yaşamındaki farklı evrelere göre değişkenlik göstermektedir.
Birey konuşma seslerini tanısa bile bunların harfler ve kelimelerle olan ilişkilerini öğrenmede ve kullanmada zorluk yaşar. Çoğunlukla okuma, yazma bozukluğu şeklinde görülse de dikkat ve hafızayı da etkileyebilir ve beynin dili işleyen bölgelerini etkiler.
DİSLEKSİ KAÇA AYRILIR?
Her bireyde aynı zorluk derecesinde ve aynı tipte görünmeyebilir. Belirtilerin dereceleri bireyden bireye ve yaşa göre değişkenlik gödtermektedir.
Temelde 6 çeşit disleksi vardır;
1. Fonolojik Disleksi: Kelimeleri seslendirme konusunda güçlük yaşanmaktadır. İşitsel alandan daha çok görsel alanı doğru şekilde işleme konusunda zorluk yaşanmaktadır.
Evrim Ağacı'nın çalışmalarına Kreosus, Patreon veya YouTube üzerinden maddi destekte bulunarak hem Türkiye'de bilim anlatıcılığının gelişmesine katkı sağlayabilirsiniz, hem de site ve uygulamamızı reklamsız olarak deneyimleyebilirsiniz. Reklamsız deneyim, sitemizin/uygulamamızın çeşitli kısımlarda gösterilen Google reklamlarını ve destek çağrılarını görmediğiniz, %100 reklamsız ve çok daha temiz bir site deneyimi sunmaktadır.
KreosusKreosus'ta her 50₺'lik destek, 1 aylık reklamsız deneyime karşılık geliyor. Bu sayede, tek seferlik destekçilerimiz de, aylık destekçilerimiz de toplam destekleriyle doğru orantılı bir süre boyunca reklamsız deneyim elde edebiliyorlar.
Kreosus destekçilerimizin reklamsız deneyimi, destek olmaya başladıkları anda devreye girmektedir ve ek bir işleme gerek yoktur.
PatreonPatreon destekçilerimiz, destek miktarından bağımsız olarak, Evrim Ağacı'na destek oldukları süre boyunca reklamsız deneyime erişmeyi sürdürebiliyorlar.
Patreon destekçilerimizin Patreon ile ilişkili e-posta hesapları, Evrim Ağacı'ndaki üyelik e-postaları ile birebir aynı olmalıdır. Patreon destekçilerimizin reklamsız deneyiminin devreye girmesi 24 saat alabilmektedir.
YouTubeYouTube destekçilerimizin hepsi otomatik olarak reklamsız deneyime şimdilik erişemiyorlar ve şu anda, YouTube üzerinden her destek seviyesine reklamsız deneyim ayrıcalığını sunamamaktayız. YouTube Destek Sistemi üzerinde sunulan farklı seviyelerin açıklamalarını okuyarak, hangi ayrıcalıklara erişebileceğinizi öğrenebilirsiniz.
Eğer seçtiğiniz seviye reklamsız deneyim ayrıcalığı sunuyorsa, destek olduktan sonra YouTube tarafından gösterilecek olan bağlantıdaki formu doldurarak reklamsız deneyime erişebilirsiniz. YouTube destekçilerimizin reklamsız deneyiminin devreye girmesi, formu doldurduktan sonra 24-72 saat alabilmektedir.
Diğer PlatformlarBu 3 platform haricinde destek olan destekçilerimize ne yazık ki reklamsız deneyim ayrıcalığını sunamamaktayız. Destekleriniz sayesinde sistemlerimizi geliştirmeyi sürdürüyoruz ve umuyoruz bu ayrıcalıkları zamanla genişletebileceğiz.
Giriş yapmayı unutmayın!Reklamsız deneyim için, maddi desteğiniz ile ilişkilendirilmiş olan Evrim Ağacı hesabınıza üye girişi yapmanız gerekmektedir. Giriş yapmadığınız takdirde reklamları görmeye devam edeceksinizdir.
2. Yüzeysel Disleksi: Szöcüklerin tanınması ve yazılmasında zorluk çekilen türdür.
3. Görsel Disleksi: Görsel problemlerden (fiziksel nedenlere bağlı) veya görsel işleme bozukluklarından (bilişsel / nörolojik nedenler) kaynaklanan okumada güçlük çekilmesidir.
4. Birincil Disleksi: Disleksinin en yaygın türüdür. Beynin sol beyin kabuğu (serebral korteks) tarafında gerçekleşen işlevsel bir bozukluktur ve yaşla değişmez.
5. İkincil (Gelişimsel) Disleksi: İkincil disleksi, fetal gelişimin erken aşamalarında beyin gelişiminde yaşanan problemlerden kaynaklanır. Gelişimsel disleksi, çocuğun büyümesiyle birlikte azalabilir.
6. Travma Disleksisi: Yetişkin veya çocuklarda, travma veya hastalık nedeniyle beyinde meydana gelen hasara bağlı gelişir.
Günlük yaşam içinde yorgunluk, stres, bunalım, yoğunluk vb. gibi birçok sebepten dolayı yazma, okuma noktasında yanlışlar yapabilir ve zorlanabiliriz. Bu anlamda bireyin yaptığım her yanlış disleksi olmamaktadır.
DİSLEKSİNİN TARİHİ
Disleksi ile ilgili ilk bulgular, 1896 yılında bir İngiliz doktor olan W. Pringle Morgan tarafından elde edildi ve British Medical Journal'da yayımlandı. 8 Ekim günü Dünya Disleksi Farkındalık Günü olarak kabul edilmiştir.
DİSLEKSİNİN BİREYDE İLK ORTAYA ÇIKIŞI
Bebeklik ve çocukluk çağı tüm insanların gelecekteki psikolojisi, kişiliği, karakteri, ilgileri, yetenekleri vb. birçok durum açısından kritik dönemler içinde bulunduran bir dönemdir. Disleksi de birçok bozukluk gibi bebeklik ve çocukluk çağına dayanmaktadır. İlk belirtilerini küçük de olsa bu dönemler içinde göstermektedir. Özellikle 1-2 yaşlarında bebeklerin sesleri öğrenmesi ile belirtiler ilk olarak kendini gösterebilir. Belirtiler çocuğun ilkokula başlaması ile doruk noktaya ulaşmaktadır. Belirtilen fark edilmesi ve erken önlem alınmasın öğretmen önemli bir faktördür. İlk fark eden kişi olarak bu konuda ivedilikle aileye bilgilendirme yapmalı ve iyi bir şekilde çocuğu takip etmesi gerekmektedir.
İlkokulun başlarında ses temelli eğitim ile beraber seslerin öğrenilmesi, bu seslerin birleştirilerek kelimelerin oluşturulması, kelimelerle anlamlı cümlelerin oluşturulması alanında çocuklarda zorlukların ciddi anlamda görülmesi bize Disleksinin en temel belirtilerini göstermektedir. İlkokula yeni başlamış çocukların bu konuda hem aileleri hem de öğretmenleri tarafından dikkatle takip edilmesi erken teşhis ve tedavi açısından çok önemlidir.
DİSLEKSİNİN BELİRTİLERİ
Belirtiler ve belirtilerin ağrılık dereceleri bireyden bireye göre farklılık gösterebilmektedir. Ancak disleksiye tam bir tanı koyabilmek için aşağıdaki belirtilen çocuklarda belli bir süre görülmesi gerekmektedir.

Çocuklarda Görülen Belirtiler;
• Yaşıtlarına göre daha meraklıdır, çok boyutlu düşünür ve algılarlar.
• Yaşıtları gibi kelimelerle düşünmez, resimlerle düşünür, düşündüklerini hayal gücünde çok net canlandırabilir.
• Konsantrasyon da güçlük çeker, kelimeleri aklında tutamaz, ritimlere uyamaz.
• El yazıları yavaş ve karışıktır.
• Okurken ve yazarken satırları veya sözcükleri atlar.
• Sözcükleri tersten okur. Örneğin; ‘kitap’ yerine ‘kipat’ der, bazı harfler arasındaki farklılıkları tanımlayamaz ve açıklayamaz, harfleri ya da sayıları tersten algılar. Örneğin: ‘3’ sayısını ‘E’ harfi, ‘d’ harfini ‘b’ harfi, ‘73’ü ‘37’, şeklinde görür ve okur.
• Uzaklık ve derinlik algılamasında sorunları vardır. Bu nedenle eşyalara çarpabilir, sandalyelerden düşebilirler.
• Benzer sesleri birbirine karıştırırlar. Örneğin “soba” yerine “sopa”, “kova” yerine “kofa” der.
• Matematik problemini siz sorarsanız çözer, kendisine verirseniz çözemez. Çarpım tablosunu öğrenmede zorlanır, ona 6>9, 15>51 gibi görünür. Toplama yerine çarpma yaptığı, toplamaya soldan başladığı görülür.
• Yön (sağ-sol, yukarı-aşağı) ve zaman (dün, bugün, yarın) kavramları konusunda zorluklar yaşar.
• Günleri art arda sayamaz.
• Çok unutkandır. Ödevlerini yapmayı unutur, sürekli hatırlatmak gerekir. Okulda defterlerini, kalemlerini unutur.
• Kendisini çok zor ifade eder, kelimeleri sıralayıp cümle oluşturmakta güçlük çeker.
• Arkadaşları ile olan ilişkileri genellikle bozuktur.
• Değişikliklere uyum sağlayamaz.
• Fikirleri sesli ya da yazılı rahatça ifade edemezler.
• Sıralamada gruplandırmada zorluk çekerler, hecelerin seslerini karıştırırlar, okurken kelime atlarlar, okuduğu şeyi hatırlamada zorluk çeker bu nedenle aynı şeyi birden fazla okuma ihtiyacı duyabilirler.
Gençler ve Yetişkinlerde Görülen Belirtiler;
Gençlerde ve yetişkinlerde görülen belirtiler ile çocuklarda görülen belirtiler benzerlik göstermektedir.
• Okuma ya da yüksek sesle okuma sırasında güçlük çekme,
• Yavaş ve zorla okuma/yazma
• Hecelemede zorluk,
• Okuma içeren faaliyetlerden kaçınma,
• İsimleri veya kelimeleri telaffuz edememe veya hatırlama zorlukları,
• İçindeki kelimelerden kolaylıkla anlaşılamayacak şaka ya da ifadeleri anlama zorlukları,
• Okumayı veya yazmayı içeren faaliyetler için beklenmedik sürelere ihtiyaç duyma,
• Hikâye özetlemede zorluk,
• Yabancı bir dili öğrenmede zorluk,
• Ezberlemede zorluk,
• Matematik problemlerini çözmede zorluk bulunur.
TEŞHİS NASIL KONUR?
Okuma, yazma ya da matematik işlemleri konusunda zorluk çeken her çocuk veya genç-yetişkin birey disleksi sayılmamaktadır. Yukarıdaki belirtilerin çocuklarda ve genç-yetişkin grup bireylerde birkaç kere görülmesi teşhis koymaya yeterli değildir.
Teşhis koyarken bireyin tek boyutlu gözlenmemesi gerekmektedir. Birçok kişi tarafından ve birçok gelişimsel özelliğe göre değerlendirilmeye tabii tutulması gerekmektedir. Aynı zamanda birey tıbbi kontrollerden de uzman tarafından geçirilmesi gerekmektedir.
Disleksi teşhis edebilecek belirli ve tek bir test yoktur, ancak teşhis esnasında bir dizi faktör göz önünde bulundurulur:
• Başvurulan uzman çocuğun gelişimi, eğitim sorunları ve tıbbi geçmişi hakkında sorular sorarak, aile üyelerinin herhangi bir öğrenme özrü olup olmadığı da dahil olmak üzere, ailede mevcut herhangi bir tıbbi durum hakkında bilgi edinmek isteyecektir.
• Uzman evde strese yol açacak herhangi bir sorun olup olmadığını belirlemek üzere aile ve ev yaşamı hakkında sorular sorabilir.
• Uzman çocuğun, aile üyelerinin veya öğretmenlerin cevaplaması için yazılı sorular içeren bir anket verebilir. Çocuğun okuma ve dil becerilerini belirlemek için bazı testleri yapmasını isteyebilir.
• Uzman tarafından gerçekleştirilecek görme, işitme ve nörolojik testler başka bir tıbbi bozukluğun çocukta zayıf okuma yeteneğine neden olup olmadığını belirlemeye yardımcı olabilir.
• Uzman çocuğunuzun zihinsel sağlığını daha iyi anlamak için çocuğa ve ebeveynlerine psikolojik testlerde bulunan soruları sorabilir. Bu sayede sosyal sorunların, kaygı veya depresyonun çocuğun yeteneklerini sınırlayıp sınırlayamadığını belirlemeye yardımcı olabilir.
• Okuma ve diğer akademik becerileri test etmek üzere çocuğa bir dizi eğitim testi yapılabilir. Bu testler sayesinde bir okuma uzmanı tarafından çocuğun okuma becerisinin seviyesi ve kalitesi analiz edilebilir.
Teşhis aşamasından ekip olarak çalışmak son derece önemlidir. Uzman grubun için tıp hekimleri(doktorlar), psikiyatri hekimi, psikolog, klinik psikolog, psikolojik danışman ve öğretmenlerin bulunması gereklidir. Aynı zamanda ailenin de bu süreçte bilfiil aktif olarak yer alması doğru yolun izlenmesi ve bilgilerin edinilmesi açısından kritiktir.
“Sayılar birbirine karışıyor. Harfler birbiri ile yer değiştiriyor. Yazmak istediğim şey bu muydu? Ya da onu doğru mu yazdım? R bir anda N oluyor, b-d-p-q kendi içlerinde değişip duruyor. Her şey zihnimde uçuşup duruyor. Tam kontrol ediyorum derken yeniden başlıyor. Peki, birçok sebebi olabilir belki de ama ya benim zekâmdan kaynaklıysa?”
DİSLEKSİ VE ZEKÂ İLİŞKİSİ
Disleksinin birçok belirtisi bulunmaktadır. Ancak bu sebeplerden hiçbiri bireyin zekâ düzeyi ile ilgili değildir. Dislektik bireyler normal zekâya hatta normalin üstünde zekâya sahip olabilirler.
Disleksi ve zekâ arasında bir ilişki yoktur. Disleksili bireylerin zekâ geriliği yaşadığı düşüncesi yanlıştır. IQ testleri ve disleksi arasında bir bağ bulunamamıştır. Bu yüzden her tür zekâ seviyesinde disleksiye rastlanılabilir. Üstelik disleksili bireylerin çoğunun ortalama zekâ üstünde bireyler olduğu bilinmektedir.
Yapılan araştırmalar farklı IQ seviyesindeki pek çok zayıf okuyucunun imla, fonolojik işlem, kısa süreli hafıza gibi değerlerde eş değer zorluklar gösterdiğini ortaya koymuştur. IQ seviyesi yüksek zayıf okuyucuların, IQ seviyesi düşük zayıf okuyuculardan yapılan okuma sonuçlarının değerlendirilmesinde ayrışamamıştır. Bu durum zekâ ve disleksi ilişkisini ortaya koyup disleksinin yüksek, orta, düşük IQ seviyesine sahip bireylerde de görülebilen bir problem olduğunu kanıtlamıştır.
DİSLEKSİ NASIL TEDAVİ EDEİLİR?
Disleksi tedavisi için sorunun altında yatan beyin anormalliklerini düzeltmenin bilinen bir yolu yoktur. Ne yazık ki disleksi yaşam boyu süren bir sorundur. Bununla birlikte, bireyin kendisine özel ihtiyaçlarını ve uygun tedaviyi belirlemek için yapılacak erken tespit ve değerlendirme başarıyı artırabilir.
Tedaviler bireyin gösterdiği belirtilere uygun şekilde belirlenmelidir. Uygun tedavinin belirlenebilmesi için bireyin/çocuğun mutlaka uygun psikolojik testlere tabii tutulması gerekmektedir. Uygulanan testlerin sonucuna ve bireyin/çocuğun belirtilerin uygun olacak şekilde eğitimsel destekleyici tedavi yolları belirlenmektedir.
Öğretmenler çocuğun okuma becerilerini geliştirmek için işitme, görme ve dokunma tekniklerini kullanabilirler. Bir çocuğa öğrenmek için farklı duyular kullanmalarına yardımcı olmak - örneğin, bir dersi kayıttan dinlemek ve derste kullanılan harflerin şekli ile konuşulan kelimeleri parmakla çizmek - bilgilerin beyine işlenmesine dolaylı olarak yardımcı olabilir.
Disleksi Tedavisi Örnek Olarak:
• Kelimeleri oluşturan en küçük sesleri, yani fonemleri ya da ses birimlerini tanımayı ve kullanmayı öğrenmeyi,
• Harflerin ve harf dizelerinin bu sesleri ve kelimeleri temsil ettiğini, yani fonetiği ya da seslendirmeyi anlamayı,
• Okuduğunu anlamayı,
• Okumayı düzeltmek, akıcılığını ve hızını artırmak için yüksek sesle okumayı,
• Tanınan ve anlaşılan sözcüklerden oluşan bir kelime haznesi oluşturmayı öğrenmede bireye yardım etmeye odaklanabilir.
Önemli olan dislektik bireylerin belirtilerine uygun uyaranları sağlıklı ortamlarda ve belli zaman periyodlarında vermektedir. Çalışmaların düzenli olarak yapılması durumunda ancak etkileri olumlu olarak görülebilmektedir. Bu yüzden öğretmenden alınan destek kadar evde anne-babanın ya da çocuğa bakım veren kişinin de bu etkinlikler yaptırması gerekmektedir.
DİSLEKTİK BİREYLERİN YAŞAMI
Her durumda olduğu gibi dislekside de erken tanı ve tedavi önemsenen en temel noktadır. Bireyin/çocuğun bu alanda erken yaştan itibaren fark edilmesi ve buna uygun şekilde destek alması birçok açıdan kolaylık sağladığı gibi yaşıtlarının düzeyine daha rahat ulaşmasını ve gelişimsel görevlerini kolayca yerine getirmesini sağlamaktadır.
Anaokulunda veya ilkokul başlangıcında sınıfta ek yardım alan disleksik okuma becerilerini ilkokul ve lisede başarılı olacak kadar geliştirir. Ancak daha üst sınıflara kadar destek ve yardım almayan çocuklar iyi okumak için gerekli becerileri öğrenmekte daha fazla zorluk çekebilirler.
Bu durumda çocukların akademik olarak geride kalmaları muhtemeldir. Şiddetli disleksi olan bir çocuğun okuması hayat boyu kolay olmayabilir, ancak bu çocuğun okumasına ve okul performansı ile yaşam kalitesini artıracak stratejiler geliştirecek becerileri öğrenmesine engel değildir.
Dislektik bireyler erken ve yeterli şekilde desteklendiklerinde bu alanla ilgili zorlukları daha minimal düzeyde yaşayarak hayatlarına devam edebilir ve birçok başarıya imza atabilirler.
DİSLEKSİDE AİLENİN ROLÜ
Aile çocuğun içine doğduğu ve toplumu oluşturan en temel yapıdır. Çocuğun en kritik gelişimleri aile ile gerçekleşir. Bu denli önemli bir konuma sahip olan aile kurumunun dişlektik bir bireyin fark edilmesinden, tanı ve tedavi aşamasına kadar birçok noktada çok önemli katkıları vardır.
Bu süreçte aile en büyük destekçidir. Olmazsa olmaz bir yapı taşıdır. Çocuğun okulunda ya da özel bir yerde aldığı destekleyici eğitimi tamamlayıcı yer ailesidir.
Dislektik bireyler yaşadıkları güçlüklerden ve yaşıtlarından geride kaldıklarından dolayı psikolojik olarak da birçok sıkıntı yaşayabilirler. Okuma ve yazmada çektikleri güçlükler onların özgüvenlerine, özsaygılarına, sosyalleşmelerine ve kendini ifade etmelerine olumsuz etki gösterebilmektedir.
Eğitsel alıştırmaların aileyle beraber yapılmasının önemli olması kadar çocuğun psikolojik açıdan desteklenmesi de son derece önemlidir.
Dislektik çocuklar okuma konusunda zorlandıkları için okuma alıştırmaları yapmaktan kaçınmaktadırlar. Bunun için ebeveynlerinde çocuğun göreceği şekilde günün belli saatlerinde okuma yapması çocuğun rol model alması açısından önemlidir.
DİSLEKTİK ÇOCUĞA AİLEDE VE OKULDA YAKLAŞIM
Öncelikle ailesinin ve öğretmenlerinin öncelikle çocuğun davranışlarına ve tepkilerine bakış açılarını değiştirmeleri gerekir. Çocuk “yapmıyor” değil, “yapamıyordur”. Öğrenme güçlüğü çektiği için ebeveynler çocuklarına kızabilmektedir. Fakat bu doğru bir yöntem değildir. Kızıp baskı uygulamak yerine, anlayışlı ve sabırlı olun. Eğitimi boyunca çocuğunuzla bir mücadele vereceksiniz. Bunun dışında dikkat edilmesi gereken noktalardan bazıları:
• Çocuğun ev ve okuldaki çalışma ortamı dikkatini en az dağıtacak şekilde düzenleyin.
• Cezayı mümkün olduğunca az kullanın. Zayıf olduğu yanların yerine başarılı olduğu alanların üzerinde durun. Olumlu davranışlarıyla ilgili anında geri bildirim verin.
• Çok fazla kuraldan kaçının. Kural koyarken çocuğunuzun da fikrini alın.
• Yapılması gereken işleri küçük parçalara bölün. Böylece çocuğun her parçayı yapabileceği kadar küçültülmüş görmesi sağlanır ve daha işe başlamadan hissettiği iş hafifletilir.
• Ödevlerini yaparken gerektiğinde ara vermesine olanak tanınmalıdır.
• Çocuğunuzun konuşması bitene kadar kesmeden onu dinleyin.
• Basit, kısa ve net komutlar verin.
• Bu çocuklar okuma yazmada zorluk çektikleri için, bu konulara doğrudan yaklaşmak onlara çok cazip gelmez. Sevdiği bir çizgi romanı okumak, yemek tarifine göre yemek yapmak daha hoş hale getirilen yöntemler olabilir.
• Sınavların yazılı yerine sözlü yapılması başarısında daha etkin olur.
• Gerektiğinde bir uzman yardımını almaktan çekinmeyin.
UMUT VEREN BİLİMSEL ÇALIŞMA
Disleksiyle baş edebilmek için özel eğitim desteği gerekiyor. Bugüne kadar disleksililerin eğitiminde kullanılan klasik yöntemlerin yetersiz kaldığını düşünen San Francisco’daki California Üniversitesi’nden Michael M. Merzenich ve William M. Jenkins ile New York’taki Rutgers Üniversitesi’nden Paula Tallal, dil öğrenme bozukluklarını tedavi etmek amacıyla bilgisayar oyunları geliştirdiler ve Ocak ayının Science dergisinde geleceğe dönük umut veren bu çalışmalarını yayımladılar. Bazı araştırmacılar bu yeni tedavi yönteminin çocuklarda olduğu kadar yetişkinlerde de disleksiyle baş edebilmeye yardım edeceğini düşünüyorlar. Bu araştırmacılar, fonemleri bazı süreçlerden geçiren bilgisayara dayalı bir teknik oluşturarak bilgisayar oyunları geliştirdiler. Bu çalışmada kelimeleri oluşturan hecelerin % 50 oranında uzatılarak söylendiği ve sessiz harflerin düzeyinin yükseltildiği bilgisayar oyunları ürettiler. Bilgisayar oyunlarında düşsel yaratıklar, çan ve ıslık sesleri ile ödül niteliğinde uygulamalar da var. Bir monitörün karşısına kulaklıklarla oturan çocuk da, ba, ta, ka gibi birbirine benzeyen hecelerin seslerini duyuyor. Çocuğun oyunu kazanabilmesi için zevkli, dikkat çekici görüntülere eşlik eden seslerin şaşırtıcı parçalarını birbirinden ayırması gerekiyor. Doğru cevap verdiğinde ise ödül alıyor. Duyduğu sesleri doğru ayırt edince uçan inekleri yakalayabiliyor, sirk akrobatlarının ipe tırmanmasını sağlıyor ve palyaçoları su kovalarına düşürebiliyor. Başında kolay olan oyun, giderek zorlaşıyor. Araştırmacılar hazırladıkları bu oyunları zekâları en az ortalama düzeyde olan, işitme sorunu olmayan, ancak fonemleri birbirinden ayırt etmede sıklıkla güçlük çeken çocuklar üzerinde denediler. Dört haftalık bir süre içinde, çocukların neredeyse tümünün kayıp yıllarını tamamlayabildiğini belirten araştırmacılar, bu tedavi yönteminin bütün disleksililere hitap edip edemeyeceği konusunda henüz bir çalışma yapmadıklarını söylüyor. Oyunların amacı heceleri anlaşılabilir hale getirmek.
DİSLEKTİK DEVLER
Bilimsel ya da sanatsal birçok çalışma ile yıllardır adından bahseden bilim insanları bulunmaktadır. Bu bilim insanları içinde dişlektik olanlar vardır.
“Albert EİNSTEİN, Thomas EDİSON, Mozart, Wright Kardeşler, Tom CRUİSE, Stephen HAWKİNG, Winston CHURCHİLL, Walt DİSNEY, Agatha CHRİSTİE, Pablo PİCASSO, John LENNON, Leonardo DA VİNCİ, Muhammed ALİ, Tommy HİLFİGER, Aslı ENVER, Orlando BLOOM, Jim CARREY, Jennifer ANİSTON, Salma HAYEK, Prens HARRY, Sylvester STALLONE, Henry FORD, Alexander GRAHAMBELL, Nelson ROCKEFELLER, Robin WİLLİAMS, Louis PATEUR, Can DÜNDAR, George WASHİNGTON”
Tüm yaşadığımız hastalıklarda ya da bozukluklarda olduğu gibi lütfen kendi kendinize ya da çevrenizdeki çocuğa bir kişiye tanı koymaya çalışmayınız. Şüphelendiğiniz durumlar olduğunda uzmanlara danışmanız en sağlıklı yol olacaktır.
KAYNAKÇA:
1. https://www.acibadem.com.tr/ilgi-alani/disleksi/#tedavi-yontemleri
2. https://tr.wikipedia.org/wiki/Disleksi
3. https://derincocuk.com/disleksi/
4. https://www.akademidisleksi.com/uzman/disleksi-nedir/
5. https://www.sencard.com.tr/sen-programi/ailen/cocugunuz-ve-siz/okul-cagi-cocuklarinin-kabusu-disleksi
6. https://dergipark.org.tr/tr/download/article-file/335215
7. https://www.disleksi.com.tr/disleksi-ile-zekanin-bir-iliskisi-var-midir/
8. http://www.ilkatak.com.tr/disleksi#:~:text=Disleksililer%20zeka%20d%C3%BCzeyleri%20d%C3%BC%C5%9F%C3%BCk%20olmad%C4%B1%C4%9F%C4%B1,gibi%20%C3%BCnl%C3%BC%20isimler%20bunlardan%20baz%C4%B1lar%C4%B1d%C4%B1r.
9. https://www.disleksi.com.tr/disleksi-olan-unluler-kimlerdir/[1], [2], [3], [4], [5], [6], [7], [1], [2], [3], [4], [5], [6], [7]
- 0
- 0
- 0
- 0
- 0
- 0
- 0
- 0
- 0
- 0
- 0
- 0
- ^ a b A. W. V. T. Y. Kurulu. Disleksi. Alındığı Tarih: 8 Ağustos 2023. Alındığı Yer: Acıbadem Sağlık Grubu | Arşiv Bağlantısı
- ^ a b AKADEMİ DİSLEKSİ. Disleksi Nedir?. Alındığı Tarih: 8 Ağustos 2023. Alındığı Yer: AKADEMİ DİSLEKSİ | Arşiv Bağlantısı
- ^ a b SENCARD. Sencard | Okul Çağı Çocuklarının Kabusu: Disleksi. Alındığı Tarih: 8 Ağustos 2023. Alındığı Yer: SENCARD | Arşiv Bağlantısı
- ^ a b DERGİ PARK. Disleksi. Alındığı Tarih: 8 Ağustos 2023. Alındığı Yer: DERGİ PARK | Arşiv Bağlantısı
- ^ a b T. DÖNER. Disleksi İle Zekanin Bir İlişkisi Var Midir? - Disleksi Merkezi. Alındığı Tarih: 8 Ağustos 2023. Alındığı Yer: Disleksi Merkezi | Arşiv Bağlantısı
- ^ a b A. DEMİRBAŞ. İlk Atak Özel Eğitim Ve Rehabilitasyon Merkezi. Alındığı Tarih: 8 Ağustos 2023. Alındığı Yer: İLK ATAK | Arşiv Bağlantısı
- ^ a b T. DÖNER. Disleksi Olan Ünlüler Kimlerdir? Tam Liste 2021 Güncel - Disleksi Merkezi. Alındığı Tarih: 8 Ağustos 2023. Alındığı Yer: Disleksi Merkezi | Arşiv Bağlantısı
Evrim Ağacı'na her ay sadece 1 kahve ısmarlayarak destek olmak ister misiniz?
Şu iki siteden birini kullanarak şimdi destek olabilirsiniz:
kreosus.com/evrimagaci | patreon.com/evrimagaci
Çıktı Bilgisi: Bu sayfa, Evrim Ağacı yazdırma aracı kullanılarak 08/07/2025 08:14:52 tarihinde oluşturulmuştur. Evrim Ağacı'ndaki içeriklerin tamamı, birden fazla editör tarafından, durmaksızın elden geçirilmekte, güncellenmekte ve geliştirilmektedir. Dolayısıyla bu çıktının alındığı tarihten sonra yapılan güncellemeleri görmek ve bu içeriğin en güncel halini okumak için lütfen şu adrese gidiniz: https://evrimagaci.org/s/15281
İçerik Kullanım İzinleri: Evrim Ağacı'ndaki yazılı içerikler orijinallerine hiçbir şekilde dokunulmadığı müddetçe izin alınmaksızın paylaşılabilir, kopyalanabilir, yapıştırılabilir, çoğaltılabilir, basılabilir, dağıtılabilir, yayılabilir, alıntılanabilir. Ancak bu içeriklerin hiçbiri izin alınmaksızın değiştirilemez ve değiştirilmiş halleri Evrim Ağacı'na aitmiş gibi sunulamaz. Benzer şekilde, içeriklerin hiçbiri, söz konusu içeriğin açıkça belirtilmiş yazarlarından ve Evrim Ağacı'ndan başkasına aitmiş gibi sunulamaz. Bu sayfa izin alınmaksızın düzenlenemez, Evrim Ağacı logosu, yazar/editör bilgileri ve içeriğin diğer kısımları izin alınmaksızın değiştirilemez veya kaldırılamaz.