Alkol Tüketiminin Sınırları Nelerdir? Az veya Orta Miktarda Alkol İçmek Faydalı mı, Zararlı mı?
Kontrollü Miktarlarda Alkol İçmek Beyin Hücrelerini Öldürür veya Kalbe Zarar Verir mi?
İddia
Alkol içip durma, 1 bardak bira bile içsen, her seferinde beyin hücrelerini öldürüyorsun, yazık değil mi? Alkolün her türlüsü, her düzeyi zararlıdır ve beynine zarar verir! Azıcık bile içmek zararlıdır, tamamen uzak durmak şart.
Gerçek mi?
Gerçek Taraflar
Düzenli alkol tüketiminden kaçınılması önerisi genel olarak yerinde ve sağlıklı bir öneridir. Son dönemde yapılan araştırmalar, düşük ve orta alkol tüketiminin de sanıldığı kadar sağlıklı olmayabileceğini göstermektedir. Kardiyovasküler sistem sağlığını pekiştirmek amacıyla düşük-orta seviyeli alkol tüketiminin önerilmesi gerekip gerekmediği konusunda bilimde oturmuş bir görüş birliği bulunmamaktadır.
Sahte Taraflar
Az miktarda alkol tüketimi, beyin hücrelerini öldürüp insanlara kalıcı hasarlar veremez. Beyinde ve kardiyovasküler sistemde büyük çaplı ve kalıcı olabilen hasarlar, alkolizm denen alkol bağımlılığı durumunda ve ağır içicilerde görülür. Sosyal amaçlarla ve kontrollü olarak tüketilen alkolün beyne ve kalp/damar sistemine kalıcı hasar verdiğini gösteren araştırmaların sayısı çok kısıtlıdır. Ayrıca en güncel saha tarama çalışmalarına göre, düşük-orta düzeyde alkol tüketiminin insan sağlığına olumlu etkilerinin ölçülebilir düzeyde olduğu görülmektedir.[1], [2]
İddianın Kökeni
İddia, aşırı alkol tüketiminin zararlarından yola çıkarak, her türlü alkol tüketiminin zararlı olması gerektiğine yönelik yapılan aceleci genelleme safsatasından ve kaygan zemin safsatasından kaynaklanmaktadır. Buna rağmen, uzun yıllardır yapılan çalışmalar bir miktar alkol tüketiminin hiç tüketmemeye göre faydalı olabileceğini gösterdiyse de son araştırmalar bu görüşe gölge düşürmektedir. Bu nedenle konu hakkında farklı uçlarda iddialar bulmak mümkündür.
Bilgiler
2016 yılı itibariyle kadınların %25'i, erkeklerin %39'u, toplam nüfusun %32.5'i kendini alkol içen olarak tanımlamaktadır. Kadınlar için günlük içki tüketimi 0.73 standart içki, erkekler için günde 1.7 standart içki düzeyinde ölçülmüştür.[3]
Alkol Tüketme Seviyeleri
Bu konuda bir analiz yapabilmek için, öncelikle hangi seviyede alkol tüketiminin "az", "orta", "ağır" olarak tanımlandığını öğrenmemiz gerekmektedir. Elbette bu konuda evrensel bir yöntem bulunmuyor olsa da, ABD Ulusal Alkol Suistimali ve Alkolizm Enstitüsü tarafından alkol tüketim seviyeleri şu şekilde tanımlanmaktadır:[4]
- Düşük Riskli Tüketim
- Kadınlar için:
- Tek Seferlik: 3 veya daha az içki veya tek günde 32 gramdan az alkol
- Düzenli: Haftada 7 veya daha az içki veya günde 14 gramdan az alkol
- Erkekler için:
- Tek Seferlik: 4 veya daha az içki veya tek günde 46 gramdan az alkol
- Düzenli: Haftada 14 veya az az içki veya günde 28 gramdan az alkol
- Orta Sıklıkta Tüketim
- Kadınlar için günde 1 veya daha az içki veya günde 14 gramda az alkol
- Erkekler için günde 2 veya daha az içki veya günde 28 gramdan az alkol
- Seri İçicilik
- Kadınlar için 2 saat içinde 4 veya daha fazla içki veya tek oturuşta 56 gram alkol
- Erkekler için 2 saat içinde 5 veya daha fazla içki veya tek oturuşta 70 gram alkol
- Ağır İçicilik
- Cinsiyet fark etmeksizin ayda 5 veya daha fazla sayıda gün boyunca seri içicilik yapmak veya ayda 280 gramdan fazla alkol tüketmek
Bu detaylı analizi akılda tutmak istemezseniz, kontrollü alkol tüketimi kadınlar için ortalamada günde 1 bardaktan, erkekler içinse ortalamada günde 2 bardaktan fazla alkol tüketmemek demektir.
Bardak ölçüsü ise şu şekildedir: 1 bardak alkol, %40 alkol içerikli içeceklerden 45 mililitreye, şarap için 150 mililitreye, bira içinse 350 mililitreye denk gelmektedir.
Çoğu durumda "kontrollü ve düzenli" alkol tüketimi günde 1 kadeh şarap ya da haftada 3 şişe bira gibi, sanıldığından daha seyrek miktarlara denk gelmektedir.
Ne yazık ki farklı yönergeler farklı aralıklar belirleyebilmektedir. Örneğin düşük riskli tüketim önerileri kadınlar için günde 10-42 gram ve haftada 98-140 gram arasında, erkekler için günde 10-56 gram ve haftada 150-280 gram arasında değişmektedir.[5]
Alkol Tüketiminin Sinir Sistemi Üzerindeki Etkileri
Faydalar
Gündelik, normal alkol tüketiminin beyin hücrelerinin ölümüyle ilişkilendirilmesi mümkün değildir. Tam tersine, sıradan ve kontrollü alkol tüketiminin insan sağlığına faydalı olduğunu gösteren 100'ü aşkın akademik çalışma bulunmaktadır.[6] Bu çalışmalarda, kontrollü alkol tüketiminin kalp krizinde, iskemik inmede, çevresel damar hastalıklarında, ani kalp krizlerinde ve hatta bilinen tüm kalp ve damar hastalığı kaynaklı ölümlerde azalmaya katkı sağladığı gösterilmiştir. Dahası, kontrollü alkol tüketen kişilerde böbrek taşı ve diyabet hastalığında azalma görülmüştür.
Kontrollü alkollü içecek tüketiminin beyin hücrelerine zarar veremeyeceğini ilk defa ispatlayan kişi 1993 senesinde yaptığı araştırma ile Grethe Jensen olmuştur. Sürekli ve yoğun olarak alkol tüketimi yapan bağımlılar ile alkolü hiç tüketmeyen kişilerin beyinlerindeki nöronların sayıp eşlediklerinde, gerek sinir hücresi yoğunluğu, gerekse de genel sayı bakımından arada hiçbir fark tespit edilememiştir. Sonrasında yapılan birçok diğer araştırma da, bu sonuçları doğrulamıştır. Dolayısıyla alkol bağımlılarında görülen ölümcül sorunların hiçbiri, beyin hücrelerinin ölmesi ile alakalı değildir.
Aslında maddi destek istememizin nedeni çok basit: Çünkü Evrim Ağacı, bizim tek mesleğimiz, tek gelir kaynağımız. Birçoklarının aksine bizler, sosyal medyada gördüğünüz makale ve videolarımızı hobi olarak, mesleğimizden arta kalan zamanlarda yapmıyoruz. Dolayısıyla bu işi sürdürebilmek için gelir elde etmemiz gerekiyor.
Bunda elbette ki hiçbir sakınca yok; kimin, ne şartlar altında yayın yapmayı seçtiği büyük oranda bir tercih meselesi. Ne var ki biz, eğer ana mesleklerimizi icra edecek olursak (yani kendi mesleğimiz doğrultusunda bir iş sahibi olursak) Evrim Ağacı'na zaman ayıramayacağımızı, ayakta tutamayacağımızı biliyoruz. Çünkü az sonra detaylarını vereceğimiz üzere, Evrim Ağacı sosyal medyada denk geldiğiniz makale ve videolardan çok daha büyük, kapsamlı ve aşırı zaman alan bir bilim platformu projesi. Bu nedenle bizler, meslek olarak Evrim Ağacı'nı seçtik.
Eğer hem Evrim Ağacı'ndan hayatımızı idame ettirecek, mesleklerimizi bırakmayı en azından kısmen meşrulaştıracak ve mantıklı kılacak kadar bir gelir kaynağı elde edemezsek, mecburen Evrim Ağacı'nı bırakıp, kendi mesleklerimize döneceğiz. Ama bunu istemiyoruz ve bu nedenle didiniyoruz.
Alkol tüketiminin kontrollü miktarda ve düzenli olarak yapılması durumunda yaşlılığa bağlı zihinsel bozulmaların önüne geçtiği görülmüştür. Bunlardan en tipik olanı, İtalya'da yapılan bir çalışmada 65 yaş üzeri insanlardan ömrü boyunca hiç alkol tüketmemiş olanların %29'unda zihinsel bozulmalara rastlanmıştır. Öte yandan, aynı yaş grubunda olup da düzenli olarak ve kontrollü miktarlarda alkol tüketenlerde görülen zihinsel bozulma oranı %19 civarında kalmıştır. Bu ve bunun gibi araştırmalar, kontrollü ve düzenli alkol tüketiminin sağlığa faydalı olabileceğini göstermektedir.
Tabii kontrollü sosyal içiciliğin göz ardı edilen en önemli avantajlarından birisi, sosyal ve psikolojik yaşantıya olumlu etkisidir. Birçok insan arkadaş çevresiyle bir araya geldiğinde alkol tüketir; alkol tüketimi milenyumlardır toplumun parçalarını birleştirici bir sosyal rol oynamıştır. Her ne kadar "Alkol almadan sosyal yaşam kuramıyor musunuz?" gibi yargılayıcı argümanları ileri sürmek mümkün olsa da, alkol tüketiminin sosyal yapıya etkisi, bunun da insan psikolojisi ve toplum sağlığına etkisi unutulmamalıdır.
Zararlar
Alkolün aşırı dozlarda tüketildiğinde zararlı olduğu, kontrollü tüketimi halinde genellikle yararlı olduğu kadar net bilinen bir gerçektir. Hatta uzun dönem (kronik) aşırı alkol tüketiminin beynin bazı bölgelerinde hacimsel küçülmelere (atrofiye) neden olduğunu gösteren çalışmalar da vardır.
Dahası alkol tüketimiyle araç kullanma gibi faktörlerin bir araya gelmesi de felaketleri doğurabilmektedir: Her 3 insandan 1'i, ömürlerinde en az 1 kere alkollü trafik kazasına karışmaktadır. Her gün ortalama 28 insan alkollü araç kullanma sonucu oluşan kazalarda hayatını kaybetmektedir! Hatta Dünya Sağlık Örgütü verilerine göre alkollü araç kullanma, ölümlü trafik kazalarının 1 numaralı nedenidir. Türkiye'deki ağır hasarlı ve ölümlü kazaların %23.5'i alkollü araç kullanımından kaynaklanmaktadır.
Öte yandan kontrollü ve sosyal amaçlarla alkol tüketiminin beyne zarar verebileceğini gösteren araştırmalar çok kısıtlıdır. Bunlardan en güncel olanlarından bir tanesi, 2017 yılında Oxford Üniversitesi'nden bir araştırma grubu tarafından yapılmıştır ve British Medical Journal dergisinde yayınlanmıştır.[7]
10.000 kişinin katıldığı Whitehall Araştırması verilerine dahil olan 424 erkek ve 103 kadın üzerinde yapılan çalışmada, 1985 yılından sonraki 30 yıl boyunca kişiler alkol tüketimleriyle ilgili detayları toplayan sorulara yanıtlar verdiler ve hafıza, mantık, dil testlerine tabi tutuldular. Çalışma sonunda ise MRI altında beyinleri incelendi.
Araştırmacılar, alkol tüketim miktarı ile beynin hafıza ve mantıkla ilişkilendirilen hipokampüs bölgesindeki küçülme arasında ilişki tespit ettiler. Günde 4 veya daha fazla bardak alkol tüketen kişilerdeki hipokampüs küçülmesi miktarı, hiç içmeyenlerinkine göre 6 kat daha fazla olmuştur. Ancak bilişsel performans konusunda alkol tüketimine bağlı olarak dikkate değer bir azalma görülmemiş, sadece belli bir harf ile başlayan kelimelerden 1 dakika içinde en fazla söyleme konusundaki bir testte başarılarının daha hızlı düştüğü gözlenmiştir.
Bu, uzun dönem alkolizm araştırmalarında da görülen bir sorundur: Alkol tüketimi sonucu beynin küçülmesi ile bilişsel performans arasındaki ilişki doğrusal değildir. Örneğin 2013 yılında benzer bir araştırma yapıp, benzer sonuçlar bulan Harvard Tıp Fakültesi hekimlerinden Dr. Kenneth J. Mukamal şöyle diyor:
MRI çalışmalarımızda gördüklerimizin sonucu, net bilgiler vermekten çok ama çok uzaktır. MRI'da gördüğümüz beyin atrofisinin (küçülmesinin), beyin hücrelerinin kaybından veya beyindeki sıvı miktarının değişmesinden kaynaklandığı konusu muammadır. Bu tarz atrofiler, kişi alkolü bıraktıktan sonraki birkaç haftada büyük oranda düzelmektedir. Eğer bu atrofi hücre ölümünden kaynaklanıyor olsaydı, bu tarz bir düzelme görmeyi beklemezdik. Bu tarz çalışmalar kontrollü alkol tüketiminin uzun dönem beyin sağlığı konusunda faydalı mı, zararlı mı, yoksa etkisiz mi olduğu konusunda sonuçlar vermekten uzaktır.
Dahası, araştırmada günde 4 bardaktan fazla alkol içenlerde bu durum gözlenmiştir; ancak bu, başta yaptığımız kontrollü tüketim tanımımıza uymamaktadır.
Bu, kontrollü alkol tüketiminin her durumda faydalı olduğu anlamına gelmez. Örneğin kadınlarda kontrollü alkol tüketiminde bile meme kanserinde artış görülmüştür. Sayısal konuşmak gerekirse, her gün 1 bardak alkol tüketmek kadınlarda ömür içinde meme kanseri oranları %8.25-8.8 artmaktadır.
Alkol Tüketiminin Kalp ve Damar Sistemi Üzerindeki Etkileri
Kardiyovasküler hastalıklar, Avrupa'daki tüm ölümlerin %47'sinden sorumludur ve bu, bu hastalıkları Avrupa'daki ölümlerin ana sorumlusu yapmaktadır; Dünya çapındaki tüm ölümlerinse %31'i kardiyovasküler hastalıklardan kaynaklanmaktadır.[8] Alkol tüketiminin kardiyovasküler hastalıklar üzerindeki etkisi uzun bir süredir tartışılmaktadır; çünkü farklı araştırmalardan gelen sonuçlar farklı yönlere işaret etmektedir.
Faydaları
Kardiyovasküler hastalıklarla alkol tüketimi arasındaki ilişkiyi araştıran çalışmaların çoğunluğu, düşük-orta alkol tüketiminin kalp ve damar sistemine faydası olduğunu veya en azından hiçbir zararı olmadığını göstermektedir.[1], [9] Düşük veya orta düzeyde alkol tüketenlerde, kalp krizi ve inme gibi ciddi ve olumsuz kardiyovasküler hastalık geçirme oranları dikkate değer miktarda azalmaktadır.
Zararları
Bu tür çalışmalarda nedensellik olduğunu göstermek, yani gözlenen kardiyovasküler faydaların nedeninin alkol tüketimi olduğunu ispatlamak oldukça zordur. Dahası, alkol tüketiminin kontrolden çıkmasıyla ortaya çıkan aşırı alkol tüketimi, ciddi ve olumsuz kardiyovasküler hastalık geçirme oranlarını artırmaktadır ve bugüne kadar 50'den fazla hastalıkla ilişkilendirilmiştir.[10], [11] Hatta alkol tüketimi, bağımlılık yoluyla verdiği hasarlar bir yana, ömrü kısaltması ve küresel hastalık yüküne katkı yapması nedeniyle de insanlara zararlar vermektedir.[3], [12], [13]
- Dış Sitelerde Paylaş
Hatırlanması Gereken Önemli Detaylar
Son Dönemde Yapılan Çalışmalar, Az-Orta Alkol Tüketimine Şüphe Düşürüyor!
Kanadalı bir araştırma ekibi tarafından Journal of Studies on Alcohol and Drugs dergisinde yayınlanan bir makale, alkol tüketenlerin daha uzun ve daha sağlıklı hayatlar yaşadığına yönelik düşünceye meydan okumaktadır.[14] Araştırmacılar, çalışmalarında, insanların alkol tüketme alışkanlıklarıyla ne kadar uzun yaşadıklarını ilişkilendiren, toplam 5 milyona yakın kişiyi kapsayan 107 farklı araştırmayı tek tek analiz edip, vardıkları sonuçlara vamalarını sağlayan metodolojilerinin ne olduğunu tespit etmişlerdir. Bu 107 makalenin çoğu, alkol içen kişilerin ya alkol almaktan uzak duran ya da çok çok az alkol içen kişilerle kıyaslamaktadır.
Yapılan çalışmada, önceki araştırmacıların araştırmalarına dahil ettikleri "alkol almayan kişiler"in neden alkol almadıklarını tespit etmedikleri görülmüştür. Araştırmacılar, burada göz ardı edilmiş önemli bir bozucu faktör (İng: "confounding variable") olabileceğini düşünerek, bunun detaylarını araştırmışlardır ve bu makalelerin, alkolden uzak duran katılımıclarının önemli bir kısmının alkolden uzak durma sebebinin sağlıklarının halihazırda kötü olması olduğunu görmüşlerdir. Elbette bu, sonuçları direkt olarak etkileyen, çok büyük bir problemdir: Eğer alkol almayan grubunuz halihazırda hastaysa, alkol alan grubunuz onlara nazaran kaçınılmaz olarak gerçekte olduğundan çok daha fazla sağlıklı gibi gözükecektir. Bu hata düzenli olarak yapıldığında, araştırmaların çoğu da alkolün ömre ve sağlığa pozitif etkisi olduğunu gösterecektir. Bilimde bu tür hatalara "sistematik hata" denmektedir ve bunları bir an önce tespit edip ayıklamak, gerçeğe ulaşma hızımızı arttırmak bakımından çok önemlidir. Bu araştırmacıların yaptığı da bu tür bir sistematik hatayı tespit edip elemek olmuştur.
Bunu yaptıklarında, az veya orta miktarda alkol tüketenlerde gözüken %14 civarındaki sağlık faydalarının ortadan kaybolduğunu görmüşlerdir. Bu, alkol araştırmalarında sık sık karşımıza çıkan J-eğrisini de izah etmektedir: J-eğrileri, bir davranışın hiç sergilenmemesiyle aşırı sergilenmesinin kötü olduğu ama orta düzeyde sergilemenin iyi olduğu durumlarda karşımıza çıkmaktadır. Örneğin alkol tüketimiyle inme arasındaki ilişki, J şeklindedir:
Görebileceğiniz gibi, hiç alkol içmeyenlerde de risk daha yüksektir, çok alkol içenlerde de risk daha yüksektir; ama orta miktarda içenlerde risk, her iki gruba göre de daha düşüktür. Keza alkol tüketimiyle herhangi bir nedenle ölüm arasında da J-eğrisi şeklinde bir ilişki vardır:
Yeni çalışmadaysa, alkol almayan grubun halihazırda daha hasta bir grup olmasından kaynaklı bozucu faktörler ortadan kaldırıldığında, J eğrisinin de ortadan kalktığı, ne kadar çok alkol içilirse inme ve ölüm gibi risklerin o kadar arttığı görülmüştür. Bu durum, "güvenli seviyede alkol" diye bir şeyin olmadığına işaret etmektedir.
Bu, kontrollü alkol tüketiminin de zararlı olabileceğini gösteren ilk çalışma değildir. 2018 yayınlanan bir diğer önemli çalışma, sadece 2016 yılında alkol nedeniyle 2.8 milyon insanın öldüğünü ve 15 ila 49 yaş arasındaki insanlarda erken ölüm ve sakatlıkların 1 numaralı nedeninin alkol tüketimi olduğunu göstermiştir.[3] Aynı çalışmada, 50 yaş kadınlarda kanser ölümlerinin %27'sinin, 50 yaş üstü erkeklerdeyse %19'unun nedeninin alkol tüketimi olduğu görülmüştür.
2023 yılında yayınlanan bir diğer çalışmadaysa, 500.000'den fazla Çinlinin sağlık verisi bir arada incelenmiştir ve siroza ek olarak inme, mide ve bağırsak hastalıkları, gut, katarakt ve gastrik ülser gibi 60'tan fazla hastalığın ana nedeninin alkol tüketimi olduğu keşfedilmiştir.[15] Bu çalışmalar, alkolün sağlıklı olduğu bir seviye tespit edememiştir.
Aşırı Tüketimden Kaçının!
Alkol tüketiminin miktarı ve düzeninin kontrol edilememesi durumunda doğabilecek zararları saymakla bitmez. Örneğin, her ne kadar kontrollü alkol tüketimi beyin hücrelerini öldürmüyorsa da, abartılı ve kronik alkol tüketimi (yani alkoliklik, alkolizm), beyin yapısına kalıcı olabilen zararlar verebilmektedir.
Alkolizm, beyindeki sinir hücrelerinin birbiriyle iletişim kurmalarını önleyebilmektedir. Bu da, nöronların dendrit denen sinyal alıcı uçlarının zamanla zarar görmesine ve iletimde sıkıntılar yaşamasına neden olabilmektedir.
Yapılan birçok araştırma, kronik alkolizmin beyindeki etkilerinin bile tersinebilir olduğunu göstermektedir; yani alkolizmden kurtulmak, beyin yapısının büyük oranda eski haline dönmesini sağlamaktadır. En ileri düzeyi alkol bağımlılarında bile alkolün bırakılmasından sonra dendritlerin iyileştiği ve eski kapasitelerine geri dönebildikleri gösterilmiştir. Dolayısıyla bağımlılık seviyesine çıkılmadığı müddetçe, beyne alkolle zarar verilmesi oldukça güçtür.
Yine bağımlılık düzeyine çıkıldığında görülen sorunlardan biri, Wernicke-Korsakoff Sendromu adı verilen ve kafa karışıklığı, koordinasyon sorunları, halüsinasyonlar, hafıza problemleri, göz sorunları ve hatta koma veya ölümle sonuçlanabilecek sorunlarla karakterize edilen bir sendromdur. Bu sendrom sırasında alkolün aşırı miktarlarda ve çok uzun süreler boyunca tüketilmesi dolayısıyla B1 Vitamini (tiyamin) eksikliği oluşur. Gerçekten de, alkoliklerin %80'inin B1 Vitamini eksikliği sorunu yaşadıkları bilinmektedir. Alkol, vücudun tiyamini emmesini zorlaştırır. B1 Vitamini'nin eksilmesi, sinir hücrelerinin ölmesine neden olabilir. Bu da, mitin doğmasındaki temel kaynaklardan birisidir. Ancak dikkat edilebileceği üzere, bu sorun alkol tüketiminden değil, alkol bağımlılığına bağlı olarak gelişen tiyamin eksikliğinden kaynaklanmaktadır. Üstelik yapılan diyet araştırmaları, çoğu alkoliğin tiyamin eksikliğinin alkolün emilimi azaltmasından ziyade, aynı zamanda alkoliklerin diyetlerinin de bozuk olmasından kaynaklandığını göstermektedir. Dolayısıyla günlük ve sıradan tüketim için beyin hücrelerinin ölümüyle alkolü ilişkilendirmek bu açıdan da mümkün değildir.
Mitin temel aldığı gerçeklerden bir diğeri de, aşırı ve uzun süreli alkol tüketiminin beyin hücrelerini öldürmese bile, yeni beyin hücrelerinin oluşumunu engellemesidir. Ancak yapılan hayvan deneylerinde, alkol bağımlılığının kaldırılması ve alkol tüketiminin durdurulması sonucunda beynin daha önceden alkol sebebiyle üretemediği hücreleri de üretecek kadar fazladan çalıştığı görülmüştür. Tabii ki, eğer ki beyninizin bunu sağlayabileceği kadar süre tanımazsanız ve abartılı süreler boyunca alkol tüketirseniz, böyle bir iyileşme görülemeyecektir.
Tekil Makalelere Aldanmayın!
Bilimde konsensüs (görüş birliği) nadiren tek bir makale ile oluşur ve nadiren tek bir makale ile değişir. Dolayısıyla haberlerde ve sosyal medyada "Alkolün kalbe/beyne faydası bulundu!" veya "Az miktarda alkol içmek bile zararlıymış!" gibi iddialar görebilirsiniz. Bunlar, çoğunlukla tekil akademik çalışmalardır ve yazı içinde de gösterdiğimiz üzere, birbiriyle çelişkili olan bulgulara yenilerini eklemektedirler.
Bilimdeki bu çelişki, bilimin güvensizliğinden veya bilim insanlarının kendi düşüncelerini doğrulama çabasından kaynaklanmaz. Çoğu durumda araştırılan sistemler, örneğin kardiyovasküler sistem veya sinir sistemi veya alkolizm gibi psikososyal problemler, çok sayıda parametrenin değerlendirilmesini gerektiren, çok karmaşık sistemlerdir. Buna bağlı olarak, her araştırmanın yapmak zorunda olduğu belli varsayımlardan veya her araştırmada görülebilecek belirli kısıtlamalardan ötürü farklı sonuçlar elde edilebilir. O deneyde kullanılan o popülasyon/katılımcılar/denekler için bulgular tamamen doğru olabilir; ancak bunların genellenebilirliğini belirleyen, tek bir araştırmaya değil, onlarca veya yüzlerce araştırmanın sonucuna bir arada bakan tarama makaleleri (İng: "review articles") veya meta-analiz makaleleridir (İng: "meta-analysis"). Burada bildirdiğimiz bulguların çoğu, söz konusu meta-analizlere dayanmakta ve dolayısıyla bu alandaki akademik sahanın genelini yansıtmaktadır.
Alkol tüketimi araştırmaları özelinde şu söylenebilir: Alkol tüketimi konusunda, son dönemde "az ve orta miktarda alkol tüketiminin" de zararlı olabileceğine yönelik görüş yükselişe geçmiştir. Bu konudaki bilimsel gelişmeleri takip etmek daha da önem kazanmıştır.
Uyarı
Burada söz konusu olan alkol bağımlılığı değil, sıradan ve kontrollü alkol tüketimidir. Alkol bağımlılığını savunabileceğimiz veya sağlık için zararlarını göz ardı edebilmemizi sağlayan hiçbir araştırma bulunmamaktadır. Alkol bağımlılığı her haliyle kötü ve derhal aşılması gereken bir durumdur.
Üstelik alkol bağımlılığı, her zaman "İstemesem içmem." seviyesinde kendini göstermeyebilir. Eğer ki böyle düşünüyorsanız, ancak yine de her gün ve çok miktarda alkol tüketiyorsanız, farkında olmadan çoktan bağımlı hale gelmiş olabilirsiniz.
Benzer şekilde, alkol bağımlılığında illa kişinin sarhoş olması gerekmez; kimi zaman ayık kalabilecek kadar içenlerde de alkol bağımlılığının çoktan geliştiği durumlar görülebilir. Dolayısıyla eğer ki eş-dost görüşmelerinde "sosyal içici" olarak bilinen şekilde tüketmiyorsanız ve her gün, düzenli olarak, yukarıda tanımladığımız sınırların ötesine geçiyorsanız, alkol bağımlılığı sorununuz olabilir. Hatta bu seviyenin altında bile kimi zaman bağımlılığın geliştiği görülebilir. Dolayısıyla böyle bir sorundan şüpheleniyorsanız, en kısa sürede bu sorunun üzerine eğilmenizi tavsiye ederiz.
İçeriklerimizin bilimsel gerçekleri doğru bir şekilde yansıtması için en üst düzey çabayı gösteriyoruz. Gözünüze doğru gelmeyen bir şey varsa, mümkünse güvenilir kaynaklarınızla birlikte bize ulaşın!
Bu içeriğimizle ilgili bir sorunuz mu var? Buraya tıklayarak sorabilirsiniz.
İçerikle İlgili Sorular
Soru & Cevap Platformuna Git- 80
- 33
- 30
- 26
- 20
- 18
- 13
- 3
- 2
- 1
- 0
- 0
- ^ a b P. E. Ronksley, et al. (2011). Association Of Alcohol Consumption With Selected Cardiovascular Disease Outcomes: A Systematic Review And Meta-Analysis. BMJ, sf: d671-d671. doi: 10.1136/bmj.d671. | Arşiv Bağlantısı
- ^ D. Bryazka, et al. (2022). Population-Level Risks Of Alcohol Consumption By Amount, Geography, Age, Sex, And Year: A Systematic Analysis For The Global Burden Of Disease Study 2020. Elsevier BV, sf: 185-235. doi: 10.1016/S0140-6736(22)00847-9. | Arşiv Bağlantısı
- ^ a b c M. G. Griswold, et al. (2018). Alcohol Use And Burden For 195 Countries And Territories, 1990–2016: A Systematic Analysis For The Global Burden Of Disease Study 2016. The Lancet, sf: 1015-1035. doi: 10.1016/S0140-6736(18)31310-2. | Arşiv Bağlantısı
- ^ G. Chiva-Blanch, et al. (2020). Benefits And Risks Of Moderate Alcohol Consumption On Cardiovascular Disease: Current Findings And Controversies. Nutrients, sf: 108. doi: 10.3390/nu12010108. | Arşiv Bağlantısı
- ^ A. Kalinowski, et al. (2016). Governmental Standard Drink Definitions And Low-Risk Alcohol Consumption Guidelines In 37 Countries. Addiction, sf: 1293-1298. doi: 10.1111/add.13341. | Arşiv Bağlantısı
- ^ B. Merz. This Is Your Brain On Alcohol. (14 Temmuz 2017). Alındığı Tarih: 25 Mayıs 2019. Alındığı Yer: Harvard Health | Arşiv Bağlantısı
- ^ A. Topiwala, et al. (2017). Moderate Alcohol Consumption As Risk Factor For Adverse Brain Outcomes And Cognitive Decline: Longitudinal Cohort Study. BMJ, sf: j2353. doi: 10.1136/bmj.j2353. | Arşiv Bağlantısı
- ^ European Society of Cardiology. Esc Cardiovascular Realities 2019. (30 Temmuz 2019). Alındığı Tarih: 30 Temmuz 2021. Alındığı Yer: European Society of Cardiology | Arşiv Bağlantısı
- ^ M. Marmot, et al. (1991). Alcohol And Cardiovascular Disease: The Status Of The U Shaped Curve.. British Medical Journal, sf: 565-568. doi: 10.1136/bmj.303.6802.565. | Arşiv Bağlantısı
- ^ I. Y. Millwood, et al. (2019). Conventional And Genetic Evidence On Alcohol And Vascular Disease Aetiology: A Prospective Study Of 500 000 Men And Women In China. The Lancet, sf: 1831-1842. doi: 10.1016/S0140-6736(18)31772-0. | Arşiv Bağlantısı
- ^ W. H. Organization. (2019). Global Status Report On Alcohol And Health 2018. ISBN: 9789241565639. Yayınevi: Who Press.
- ^ Y. Cheng, et al. (2019). Heart Rate Variability As A Potential Biomarker For Alcohol Use Disorders: A Systematic Review And Meta-Analysis. Drug and Alcohol Dependence, sf: 107502. doi: 10.1016/j.drugalcdep.2019.05.030. | Arşiv Bağlantısı
- ^ J. Rehm, et al. (2017). The Relationship Between Different Dimensions Of Alcohol Use And The Burden Of Disease—An Update. Addiction, sf: 968-1001. doi: 10.1111/add.13757. | Arşiv Bağlantısı
- ^ T. Stockwell, et al. (2024). Why Do Only Some Cohort Studies Find Health Benefits From Low Volume Alcohol Use? A Systematic Review And Meta-Analysis Of Study Characteristics That May Bias Mortality Risk Estimates. Alcohol Research Documentation, Inc.. doi: 10.15288/jsad.23-00283. | Arşiv Bağlantısı
- ^ P. K. Im, et al. (2023). Alcohol Consumption And Risks Of More Than 200 Diseases In Chinese Men. Nature Medicine, sf: 1476-1486. doi: 10.1038/s41591-023-02383-8. | Arşiv Bağlantısı
- NIH. Alcohol’s Damaging Effects On The Brain. (1 Ekim 2004). Alındığı Tarih: 24 Haziran 2018. Alındığı Yer: NIH | Arşiv Bağlantısı
- D. Hanson. Alcohol Problems And Solutions. (24 Haziran 2018). Alındığı Tarih: 24 Haziran 2018. Alındığı Yer: Alcohol Problems and Solutions | Arşiv Bağlantısı
- A. O'Connor. The Claim: Alcohol Kills Brain Cells. (23 Kasım 2004). Alındığı Tarih: 24 Haziran 2018. Alındığı Yer: The New York Times | Arşiv Bağlantısı
- S. Freeman. Alcohol Kills Brain Cells. (24 Haziran 2018). Alındığı Tarih: 24 Haziran 2018. Alındığı Yer: How Stuff Works | Arşiv Bağlantısı
- A. Shelat. Wernicke-Korsakoff Syndrome. (27 Şubat 2016). Alındığı Tarih: 24 Haziran 2018. Alındığı Yer: Medline Plus | Arşiv Bağlantısı
- D. Hiskey. Alcohol Does Not Kill Brain Cells. (4 Ekim 2010). Alındığı Tarih: 24 Haziran 2018. Alındığı Yer: Today I Found Out | Arşiv Bağlantısı
- A. Topiwala, et al. (2017). Moderate Alcohol Consumption As Risk Factor For Adverse Brain Outcomes And Cognitive Decline: Longitudinal Cohort Study. BMJ, sf: 2353. | Arşiv Bağlantısı
Evrim Ağacı'na her ay sadece 1 kahve ısmarlayarak destek olmak ister misiniz?
Şu iki siteden birini kullanarak şimdi destek olabilirsiniz:
kreosus.com/evrimagaci | patreon.com/evrimagaci
Çıktı Bilgisi: Bu sayfa, Evrim Ağacı yazdırma aracı kullanılarak 21/11/2024 14:35:36 tarihinde oluşturulmuştur. Evrim Ağacı'ndaki içeriklerin tamamı, birden fazla editör tarafından, durmaksızın elden geçirilmekte, güncellenmekte ve geliştirilmektedir. Dolayısıyla bu çıktının alındığı tarihten sonra yapılan güncellemeleri görmek ve bu içeriğin en güncel halini okumak için lütfen şu adrese gidiniz: https://evrimagaci.org/s/2604
İçerik Kullanım İzinleri: Evrim Ağacı'ndaki yazılı içerikler orijinallerine hiçbir şekilde dokunulmadığı müddetçe izin alınmaksızın paylaşılabilir, kopyalanabilir, yapıştırılabilir, çoğaltılabilir, basılabilir, dağıtılabilir, yayılabilir, alıntılanabilir. Ancak bu içeriklerin hiçbiri izin alınmaksızın değiştirilemez ve değiştirilmiş halleri Evrim Ağacı'na aitmiş gibi sunulamaz. Benzer şekilde, içeriklerin hiçbiri, söz konusu içeriğin açıkça belirtilmiş yazarlarından ve Evrim Ağacı'ndan başkasına aitmiş gibi sunulamaz. Bu sayfa izin alınmaksızın düzenlenemez, Evrim Ağacı logosu, yazar/editör bilgileri ve içeriğin diğer kısımları izin alınmaksızın değiştirilemez veya kaldırılamaz.