Paylaşım Yap
Tüm Reklamları Kapat
Tüm Reklamları Kapat

Afantazya (Afantazi) Nedir? Zihin Gözü Kör Olduğunda, Hayal Gücü Nasıl Çalışır?

Afantazya (Afantazi) Nedir? Zihin Gözü Kör Olduğunda, Hayal Gücü Nasıl Çalışır? Future Minds Lab
10 dakika
26,004
Tüm Reklamları Kapat

İlk olarak Charles Darwin'in kuzeni Francis Galton tarafından 1880 yılında tanımlanan afantazi veya afantazya (İng: "Aphantasia"), istemli bir şekilde zihinsel görüntüler üretememe durumuna verilen bir isimdir.[1], [3] Yunancadaki "phantasia", yani "hayal gücü" kelimesinin önüne olumsuzluk eki getirilerek türetilen afantazya sorununa sahip bu kişiler, bir arkadaşlarının yüzünü veya kendi evlerini zihinlerinde hayal edemezler.[2] Her ne kadar bugüne kadar oldukça az anlaşılmış bir zihinsel problem olsa da, bilim insanları bu durumun altında yatan zihinsel özelliklerini yavaş yavaş açığa çıkarmaya başladılar (buna benzer bir diğer ilginç zihin durumu için iç sesi olmayan insanlarla tanışabilir veya körgörüş kavramını okuyabilirsiniz).

Kısaca bahsetmek gerekirse, "afantazlar" olarak bilinen bir grup insan, çok tanıdık yerleri veya aile üyelerini bile akıllarında canlandıramıyorlar. Bilim insanları bu yetersizliği "afantazi" ya da "afantazya" olarak adlandırıyor. Bu olguyu araştıran birçok çalışma, etkilenen kişilerin öznel deneyimlerini ortaya çıkaran anketlere dayanmaktadır. Ayrıca, bilişsel testler ve beyin taramaları da bazı insanların gerçekten zihinlerinde resim canlandırma yeteneğinden mahrum olduğunu gösteriyor. Ne var ki afantazi, yaratıcılığı olumsuz etkilemiyor gibi gözüküyor. Çoğu afantaz, yaratıcılık gerektiren mesleklerde başarılılardır ve afantazların, "zihin gözü eksikliğini" telafi edecek yolları geliştirmişlerdir.

Tüm Reklamları Kapat

Alışılmadık Körlük: Afantazi

Şu anda İngiltere’deki Exeter Üniversitesi’nde nörolog olan Adam Zeman, 2003 yılında değişik bir sorunu olan 65 yaşındaki bir hastayla karşılaştı. Sonradan “MX” olarak adlandırılan hasta; aile üyelerini, yakın arkadaşlarını veya yeni ziyaret ettiği yerlerin hiçbirini zihninde canlandıramadığını belirtti. Emekli bir araştırmacı olan MX, hayatı boyunca roman okumayı sevmiş ve uykuya dalarken düzenli olarak binaları, sevdiği insanları, son yaşanan olayları görselleştirmiş fakat zihin gözü, kalbindeki arterleri açmak için geçirdiği işlemden sonra büyük ihtimalle küçük bir kalp krizi geçirdiği için kör oldu. Normal şekilde görebiliyordu ama zihninde resimleri oluşturamıyordu.

Zeman, daha önce hiç böyle bir şeyle karşılaşmamıştı ve daha fazlasını öğrenmek için harekete geçti. Süreçte, buna bir isim bile verdi: Aphantasia (veya Afantazi). Zeman ve ekip arkadaşları, bu durumun nörolojik sebeplerini araştırmaya başladılar.

Tüm Reklamları Kapat

Zeman ve meslektaşları MX’in zihninin görselleştirme gücünü birkaç farklı yönden test ederek incelemeye başladılar. MX, görsel imgeler üretme yeteneğini değerlendiren anketlerde kontrol grubuyla karşılaştırıldığında çok daha düşük puan aldı. Buna rağmen tipik olarak görselleştirmeyi içeren görevleri şaşırtıcı şekilde başarıyla bitirdi.

Örneğin; çimen yeşilinin mi çam ağaçlarının mı daha açık olduğu sorulduğunda, çoğu insan hem çimleri hem çam ağaçlarını hayal ederek karşılaştırdı. MX, doğru bir şekilde, çam ağaçlarının çimenden daha koyu olduğunu söyledi; ama karar vermek için görsel imge kullanmadığı konusunda ısrar etti. "Sadece cevabı biliyorum." diyordu.

Ayrıca, nesneleri zihinde döndürme yeteneğini ölçen testte de başarılı oldu. Kendisine iki tane 3 boyutlu fotoğraf gösterildi ve aynı nesnenin kendi ekseninde döndürülmüş hali mi yoksa farklı bir nesne mi olduğunu söylemesi istendi. Kontrol grubunun aksine, karar vermesi daha uzun sürdü ve harcadığı zaman, dönme derecesine bağlı değildi. Çoğu insan için, kendilerine gösterilen nesnelerin yönleri ne kadar farklıysa, eşleşip eşleşmediklerini görmek için nesneleri zihinlerinde döndürmek de o kadar uzun sürer.

Evrim Ağacı'ndan Mesaj

Fonksiyonel manyetik rezonans görüntüleme (fMRI), MX’in zihinsel imge gücünün olmadığı iddiasını destekledi. Genellikle insanlardan bir kişiyi, eşyayı veya yeri gözlerinde canlandırması istendiğinde çeşitli beyin bölgelerinden oluşan bir dizi aktive olur. Aktive olan bu kısımların bazıları karar verme sürecinde etkili olurken, diğerleri hafızada veya görme duyusunda etkilidir. MX’de görsel bölgeler çok az faaliyet gösterirken, karar verme bölgesi ve hata tahmininden sorumlu olan bölge daha aktifti. Bulgular, MX’in görselleştirme testlerinde kontrol grubundan farklı bir strateji kullandığını gösterdi.

Görsel imge oluşturma yetersizliği üzerine yapılan kapsamlı bir literatür araştırması, MX’i anlamaya çok az yardımcı oldu. Görünüşe göre bu fenomenden bahseden ilk çalışma Francis Galton’ın 1880’deki "kahvaltı" üzerine olan bir çalışmasıydı. İngiliz doğa bilimci, 100 yetişkin erkekten her sabah kahvaltı yaptıkları masayı anlatmalarını istedi. Zihinlerindeki resimlerdeki ışıklandırma, keskinlik ve resimlerin renkleri hakkında bilgi vermeleri beklendi. Şaşkınlık içinde, deneklerin 12'si ona pek cevap verememişti. Bu kişiler, masayı zihinlerinde canlandırmalarında ısrarcı olunana dek, "zihinsel imgeleme" ifadesinin gerçek anlamıyla kullanılmadığını zannetmişlerdi; çünkü böyle bir kavrama sahip değillerdi.

1880’den beri diğer araştırmacılar zaman zaman zihinsel imge üretme yeteneği olmayan insanları bildirdiler. Hatta bazıları ne kadar yaygın olduğunu hesaplayabilmek için anketler bile yürüttü. 2009’da Georgia’daki Brewton-Parker College’dan Bill Faw, teste tabi tutulan 2500 kişinin %2’sinin görsel hayal gücünün olmadığını bildirdi. Ancak afantazi, çok az araştırmanın veya halkın ilgi odağı oldu ve bu nedenle gerçek sayılar uzun bir süre bilinemedi.

Bu durum, Zeman’ın ekibinin MX çalışmasını yayımladıktan sonra, 2010 yılında değişmeye başladı. Discover dergisinin bulguları bildirmesiyle, MX’in aksine zihinlerinde hiçbir zaman imge oluşturamadığını söyleyen insanlar gün yüzüne çıkmaya başladı. Ardından Zeman ve iki meslektaşı, 21 katılımcıya görsel deneyimleri hakkında, birisi "Görsel Görüntülerin Canlılığı Anketi (İng: "Vividness of Visual Imagery Questionnaire" ya da kısaca "VVIQ") olmak üzere anketler yaptı.

Bulguları 2015 yılında, "afantazi" sözcüğünü ilk kez kullanarak yayımladılar. 21 kişiden çoğu, yalnızca ergenlik döneminde ve erken yetişkinlikte, diğer insanların zihinlerinde konuşmalar veya okuma yoluyla imgeler çağırabileceklerini fark ettiklerini söyledi. Cevaplayanların çoğunun uyanıkken hayalleri veya görsel imgelemleri olmasına rağmen, hiçbiri bilinçli olarak zihinlerinde resim oluşturma konusunda büyük ölçüde veya tamamen yeterli değildi.

Tüm Reklamları Kapat

2015’ten sonra afantazi; gazete makalelerinin, televizyon raporlarının, blogların ve podcastlerin konusu olmaya başladı. Firefox tarayıcısının geliştirilmesine yardımcı olan Amerikalı yazılım geliştiricisi Blake Ross'un bir Facebook paylaşımı da oldukça yaygın bir şekilde paylaşılmıştır. Bu paylaşımında Ross da, görsel imgeler yaratma konusundaki yetersizliğini anlatıyor ve bu paylaşım BBC tarafından da yayımlandığı için, paylaşım içerisinde bulunan VVIQ anketini binlerce kişi doldurdu. Ayrıca bu anket, konuyla ilgili bir başka anket ile birlikte The Eye’s Mind adlı internet sitesinde yayımlandı. Zeman, ilk doldurulan 700 ankete ve Faw’ın 2009’da yayımladığı test sonuçlarına uygun olarak, nüfusun %2’sinin afantaziden etkilendiğini öngördü.

Study Breaks Magazine

Sayılardaki Güç

Zeman’ın çalışmalarının yayımlanmasından sonra, afantaziye sahip çoğu insan "zihin gözüyle görmek" diye bir şey olduğunu fark etti. Birçoğu, onları diğerlerinden ayıran şeyin bir isminin olmasını rahatlatıcı buldu. Görselleştirme yetersizliklerini kelimelerle anlatmayı zor buluyorlardı. Açıklamaya çalıştıklarındaysa genelde insanlar onları anlamıyordu. Zeman, bu insanların genellikle çok minnettar olmalarına şaşırmıştı.

Zeman’a ulaşan kişilerden biri, Berlin’den John Schlatter idi. Schlatter, kendi yetersizliğini keşfediş anını anlatıyor: Schlatter, afantazinin tanısında önemli bir test olarak bilinen VVIQ testinde çok düşük puan aldı. Galton’ın 1880’lerdeki çalışmasındaki katılımcılar gibi, Schlatter da her zaman "solan anılar" veya "sana bir resim yapmama izin ver" gibi ifadelerin sadece söz öbekleri olduğunu düşünüyordu. Ama bir gece, katıldığı bir ev partisinde, yanıldığını anladı. Mutfakta, bir kişinin aynı anda bir şeyi nasıl görebileceği ve onun zihinsel bir görüntüsünü yaratabileceği hakkında bir sohbete dahil oldu. Başta soru ona çok saçma geldi; ama sonradan diğerlerinden, zihinde görüntü oluşturma konusunda farklı olduğunu fark etti. Sonraki sabah arkadaşlarına deneyimleri hakkında sorular sormaya ve internetten araştırmalar yapmaya başladı. Büyük bir şaşkınlık içinde, zihinde görselleştirme yeteneğinin, her ne kadar kendisi için olmasa da gerçek olduğunu gördü.

Schlatter keşfini arkadaşlarıyla ilk tartışmaya başladığında, Zeman’ın da hemfikir olduğu "insanların zihinde görüntüleme yeteneklerinin farklı olduğu" gerçeğini öğrendi. Zeman’ın 2015 çalışması, 121 kontrol deneğini içeriyordu. Çoğu, orta derecede iyi bir görselleştirme yeteneği gösterdi. Ancak, test ölçeğinin iki tarafında da değerler vardı ve çoğu katılımcı alt sınıra değil de üst sınıra düşüyordu. Zeman, ortalamanın üstünde canlı görsel oluşturma yeteneğini "hiperfantazi" olarak adlandırıyor.

Tüm Reklamları Kapat

Perde Arkasında Olanlar

Araştırmalar, bir dizi soruyu ortaya çıkardı. Bunlardan biri, afantazinin gerçekten var olup olmadığıydı. Zihinlerinde görüntü oluşturamadıklarını söyleyen insanlar ya sadece görüntüleri diğerlerinden farklı şekilde tanımlıyorlarsa? Sonuçta, anketler beyinde olup bitenlerin nesnel ölçümlerini değil, öznel tanımlarını ortaya çıkarır. Zeman, anketteki sonuçların belirli oranda hataya meyilli olduğunu kabul ediyor; ama yine de afantazinin var olduğuna ikna olmuş durumda.

MX örneğindeki nörolojik bulgular sadece bu iddiayı desteklemekle kalmaz, ayrıca zihin gözü olmadığını bildiren insanlar, bazen görselleştirmeyle ilgili başka anormallikler yaşarlar. Örneğin afantaziye sahip bazı bireyler otobiyografik hafızalarının ve olayları hatırlama kabiliyetlerinin zayıf olduğunu bildirdiler. Ek olarak, afantaziye sahip insanların çoğu yüzleri ayırt edememe rahatsızlığı olan prosopagnosiadan da muzdarip oluyorlar. Zeman'a göre diğer koşullarla olan bağlantılar, afantazinin alt grupları olabileceğini göstermektedir.

Avustralya’daki New South Wales Üniversitesi'nde bilişsel nörobilim profesörü olan Joel Pearson da afantazinin gerçek olduğunu düşünüyor. Pearson, çalışmasının bir parçası olarak, insanların her iki gözüne aynı anda iki farklı resim gösterildiğinde meydana gelen bir algısal fenomen olan binoküler rekabeti inceliyor. Burada denekler aynı anda iki resmin kombinasyonunu değil, her defasında yalnızca ikisinden birini görür. Pearson ve ekibi, basit bir numaranın hangi görüntünün öne çıkacağını etkileyebileceğini keşfetti. Testten önce gönüllülerden, onlara verilecek resimlerden birini gözlerinde canlandırmaları istendiğinde test sırasında öne çıkacak olan resmin zihinlerinde canlandırdıkları resim olma ihtimali yükseliyordu. Kendi kendine teşhis edilen afantazlar ise bu numaradan etkilenmiyorlardı; bu da, görselleştirmenin bozulduğunu göstermektedir.

Zeman ve diğerleri afantazların beyin fonksiyonlarının diğerlerinden farklarını da araştırıyor. Yakın zamanda 100’den fazla insanı laboratuvarlarında beyin taraması yapmak için çağırdılar. VVIQ testinde yüksek puan alan bireylerden görselleştirme yapmaları istendiğinde, sadece birkaç beyin bölgesinin aktive olduğunu fark ettiler. Araştırmacılar, bu bölgelerin yüzler, olaylar ve mekansal ilişkiler gibi karmaşık görüntüleri işlerken aydınlandığını keşfettiler. Aksine, görselleştirme yeteneğinden yoksun olduklarını söyleyen insanlarda daha fazla ve farklı beyin bölgeleri aydınlandı. MX’te de görüldüğü gibi bu bireyler, davranış kontrolü ve planlamayla ilişkili bölgeleri kullanmaya yatkınlardı.

Tüm Reklamları Kapat

Agora Bilim Pazarı
Yaşamın Kodu : Jennifer Doudna, Genetik Devrim ve İnsanın Geleceği

Biyolojide bir devrim yaşanıyor. Olağanüstü bir teknoloji artık hastalıkları daha kolay tedavi etmemizi, virüsleri yok etmemizi ve daha sağlıklı bebeklerin doğmasını sağlayacak. Devrimin kalbinde ise 2020’de Nobel’e layık görülen Jennifer Doudna ile arkadaşları var.

Isaacson’un yeni kitabının kahramanları onlar.
Lisede rehber öğretmeni ona kızların bilim yapamayacağını söylese de Jennifer Doudna’nın yaşamın gizli mekanizmalarını keşfetme tutkusu, DNA çift sarmalının keşfinden beri biyolojideki en önemli ilerlemeyi sağladı. Doudna, doğanın işleyişinde fark ettiği bir ilginçliği insanlığın gidişatını değiştirecek bir buluşa çevirdi. DNA’mızı kolayca düzenlememizi sağlayacak CRISPR teknolojisi, tıbbi mucizelerle –ama bir yandan da ahlaki sorularla– dolu bir “cesur yeni dünyanın” kapılarını açtı. Geçtiğimiz elli yılda dijital devrimi yaşadık, şimdiyse yaşam biliminin devrimi başlıyor. Yakında dijital kodlama öğrenen çocukların yanına genetik kod öğrenenler katılacak.
Peki bu yeni üstünlüğümüzü virüslere karşı güçlenmek için kullanmalı mıyız? Ya da depresyonu engellemek için? Sadece parası yeten ailelerin, çocuklarının bünyesini ve zekâsını güçlendirebileceği bir dünyayı kabul ediyor muyuz? CRISPR teknolojisinin keşfine liderlik eden Doudna, şimdi bu etik tartışmaların merkezinde duruyor.
Doudna’nın hayat öyküsü, doğanın en derin mucizeleri arasında dolanıp, yaşamın kaynağından türümüzün geleceğine dek uzanan, büyüleyici bir macera.
   
Yılın En İyi Kitapları Seçkisinde
GOODREADS • TIME • WASHINGTON POST • AMAZON • BLOOMBERG
“Bu yılki ödül, yaşamın kodlarını yeniden yazma üzerine. Yaşam bilimlerinde yeni bir çağ başlattılar.”2020 Nobel Kimya Ödülü komitesi açıklaması
“Yaşamın Kodu, büyüleyici bir dedektif hikâyesi. Hırs ve düşmanlıklarla, laboratuvarlar ve konferanslarla, Nobel Ödülleri ve aykırılıklarla dolu.”O MAGAZINE

Devamını Göster
₺200.00
Yaşamın Kodu : Jennifer Doudna, Genetik Devrim ve İnsanın Geleceği
  • Dış Sitelerde Paylaş

Zeman, hiperfantaziyi henüz kapsamlı olarak araştırmadı; fakat hiperfantazili birçok insan, Zeman'a, gelecek veya geçmiş ile ilgili hikayelerde kolayca kaybolduklarını söyledi. Afantazinin tersine hiperfantazinin yüz tanıma veya hafızayla ilgilisi daha bulunamadı.

Standout Books

Görselleştirme Yeteneği Ne Kadar Önemli?

Zeman, başlangıçta görselleştirmenin yaratıcılık sürecinin temeli olduğunu düşünüyordu; fakat onunla iletişime geçen birçok afantazlı kişi ressam, mimar, bilim insanı gibi yaratıcılık gerektiren mesleklerde başarılı olduklarını söylemişti. Mesela Jonas Schlatter, kurduğu start-up için internet siteleri yaratıyor. İş ortağı, tasarım sürecinde beyaz tahta, kağıt ve kalem kullanmasını biraz garip bulmuş; fakat Schlatter, bu yaklaşımın internet sitelerinin son halinin nasıl olacağını tahmin edebilmek için neden tek yol olduğunu şimdi daha iyi anlıyor.

Herkesin bu durumla başa çıkması farklı şekillerde oluyor. Bazıları görselleştirmeyi öğrenmek istiyor; fakat Zeman’a göre şu ana kadar bunu başaran olmadı. Birkaç denek, halüsinasyona sebep olan uyuşturucuların etkisi altındayken gözleri kapalı olmasına rağmen görebildiğini söyledi. Afantazisi yüzünden dezavantajlı olduğunu düşünmeyen Schlatter, zihin gözünü "vurdurarak başlatmak" için daha güvenli bir yol denedi: 2 hafta boyunca aynı kaleme tekrar ve tekrar baktığını ve ezberlemeye çalıştığını, fakat sonunda yine de gözünde canlandıramadığını söyledi.

MX'in afantazisi nedeniyle Adam Zeman'ın dikkatini çekmesinden bu yana yıllar geçti. Bu süreçte, tüm hayatı boyunca afantaziye sahip olan Schlatter’ın aksine MX, görselleştirme yeteneğinin bir kısmını geri kazandı. Muhtemelen MX’in beyni, kalp krizi yüzünden hasarlanan bağlantıları yeniden oluşturdu veya yeni bağlantılar kurdu. MX, geceleri görüntülü rüyalar da görüyor ve bazen birisi bildiği bir yerden bahsettiğinde, zihnine hızlıca oranın görüntüsü geliyor.

Tüm bunlara rağmen, afantaziye yönelik öğrenmemiz gereken çok şey olduğu açık.

Bu Makaleyi Alıntıla
Okundu Olarak İşaretle
43
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Paylaş
Sonra Oku
Notlarım
Yazdır / PDF Olarak Kaydet
Bize Ulaş
Yukarı Zıpla

İçeriklerimizin bilimsel gerçekleri doğru bir şekilde yansıtması için en üst düzey çabayı gösteriyoruz. Gözünüze doğru gelmeyen bir şey varsa, mümkünse güvenilir kaynaklarınızla birlikte bize ulaşın!

Bu içeriğimizle ilgili bir sorunuz mu var? Buraya tıklayarak sorabilirsiniz.

Soru & Cevap Platformuna Git
Bu İçerik Size Ne Hissettirdi?
  • Tebrikler! 26
  • Merak Uyandırıcı! 12
  • İnanılmaz 10
  • Muhteşem! 7
  • Mmm... Çok sapyoseksüel! 3
  • Bilim Budur! 2
  • Üzücü! 2
  • Umut Verici! 1
  • Güldürdü 0
  • Grrr... *@$# 0
  • İğrenç! 0
  • Korkutucu! 0
Kaynaklar ve İleri Okuma
  1. Çeviri Kaynağı: Scientific American | Arşiv Bağlantısı
  • ^ A. J. Larner. (2016). A Dictionary Of Neurological Signs. ISBN: 9783319298214. Yayınevi: Springer.
  • ^ A. Kendle. (2017). Aphantasia. ISBN: 9781911121428. Yayınevi: Dark River.
  • ^ F. Galton. (1880). Statistics Of Mental Imagery. Mind, sf: 301-318. doi: 10.1093/mind/os-V.19.301. | Arşiv Bağlantısı
Tüm Reklamları Kapat

Evrim Ağacı'na her ay sadece 1 kahve ısmarlayarak destek olmak ister misiniz?

Şu iki siteden birini kullanarak şimdi destek olabilirsiniz:

kreosus.com/evrimagaci | patreon.com/evrimagaci

Çıktı Bilgisi: Bu sayfa, Evrim Ağacı yazdırma aracı kullanılarak 29/03/2024 10:08:24 tarihinde oluşturulmuştur. Evrim Ağacı'ndaki içeriklerin tamamı, birden fazla editör tarafından, durmaksızın elden geçirilmekte, güncellenmekte ve geliştirilmektedir. Dolayısıyla bu çıktının alındığı tarihten sonra yapılan güncellemeleri görmek ve bu içeriğin en güncel halini okumak için lütfen şu adrese gidiniz: https://evrimagaci.org/s/9823

İçerik Kullanım İzinleri: Evrim Ağacı'ndaki yazılı içerikler orijinallerine hiçbir şekilde dokunulmadığı müddetçe izin alınmaksızın paylaşılabilir, kopyalanabilir, yapıştırılabilir, çoğaltılabilir, basılabilir, dağıtılabilir, yayılabilir, alıntılanabilir. Ancak bu içeriklerin hiçbiri izin alınmaksızın değiştirilemez ve değiştirilmiş halleri Evrim Ağacı'na aitmiş gibi sunulamaz. Benzer şekilde, içeriklerin hiçbiri, söz konusu içeriğin açıkça belirtilmiş yazarlarından ve Evrim Ağacı'ndan başkasına aitmiş gibi sunulamaz. Bu sayfa izin alınmaksızın düzenlenemez, Evrim Ağacı logosu, yazar/editör bilgileri ve içeriğin diğer kısımları izin alınmaksızın değiştirilemez veya kaldırılamaz.

Tüm Reklamları Kapat
Keşfet
Akış
İçerikler
Gündem
Hızlı
Gezegen
Egzersiz
Yangın
Kuantum Fiziği
Diyet
Mavi
Antibiyotik
Balina
Evrim Tarihi
Genetik Değişim
İngiltere
Şiddet
Tür
Türlerin Kökeni
Hayatta Kalma
Gebelik
Doğal
Biyocoğrafya
Radyoaktif
Oyun
Astrofizik
Buz
İyi
Damar
Aklımdan Geçen
Komünite Seç
Aklımdan Geçen
Fark Ettim ki...
Bugün Öğrendim ki...
İşe Yarar İpucu
Bilim Haberleri
Hikaye Fikri
Video Konu Önerisi
Başlık
Gündem
Bugün Türkiye'de bilime ve bilim okuryazarlığına neler katacaksın?
Bağlantı
Kurallar
Komünite Kuralları
Bu komünite, aklınızdan geçen düşünceleri Evrim Ağacı ailesiyle paylaşabilmeniz içindir. Yapacağınız paylaşımlar Evrim Ağacı'nın kurallarına tabidir. Ayrıca bu komünitenin ek kurallarına da uymanız gerekmektedir.
1
Bilim kimliğinizi önceleyin.
Evrim Ağacı bir bilim platformudur. Dolayısıyla aklınızdan geçen her şeyden ziyade, bilim veya yaşamla ilgili olabilecek düşüncelerinizle ilgileniyoruz.
2
Propaganda ve baskı amaçlı kullanmayın.
Herkesin aklından her şey geçebilir; fakat bu platformun amacı, insanların belli ideolojiler için propaganda yapmaları veya başkaları üzerinde baskı kurma amacıyla geliştirilmemiştir. Paylaştığınız fikirlerin değer kattığından emin olun.
3
Gerilim yaratmayın.
Gerilim, tersleme, tahrik, taciz, alay, dedikodu, trollük, vurdumduymazlık, duyarsızlık, ırkçılık, bağnazlık, nefret söylemi, azınlıklara saldırı, fanatizm, holiganlık, sloganlar yasaktır.
4
Değer katın; hassas konulardan ve öznel yoruma açık alanlardan uzak durun.
Bu komünitenin amacı okurlara hayatla ilgili keyifli farkındalıklar yaşatabilmektir. Din, politika, spor, aktüel konular gibi anlık tepkilere neden olabilecek konulardaki tespitlerden kaçının. Ayrıca aklınızdan geçenlerin Türkiye’deki bilim komünitesine değer katması beklenmektedir.
5
Cevap hakkı doğurmayın.
Bu platformda cevap veya yorum sistemi bulunmamaktadır. Dolayısıyla aklınızdan geçenlerin, tespit edilebilir kişilere cevap hakkı doğurmadığından emin olun.
Ekle
Soru Sor
Sosyal
Yeniler
Daha Fazla İçerik Göster
Popüler Yazılar
30 gün
90 gün
1 yıl
Evrim Ağacı'na Destek Ol

Evrim Ağacı'nın %100 okur destekli bir bilim platformu olduğunu biliyor muydunuz? Evrim Ağacı'nın maddi destekçileri arasına katılarak Türkiye'de bilimin yayılmasına güç katın.

Evrim Ağacı'nı Takip Et!
Yazı Geçmişi
Okuma Geçmişi
Notlarım
İlerleme Durumunu Güncelle
Okudum
Sonra Oku
Not Ekle
Kaldığım Yeri İşaretle
Göz Attım

Evrim Ağacı tarafından otomatik olarak takip edilen işlemleri istediğin zaman durdurabilirsin.
[Site ayalarına git...]

Filtrele
Listele
Bu yazıdaki hareketlerin
Devamını Göster
Filtrele
Listele
Tüm Okuma Geçmişin
Devamını Göster
0/10000
Bu Makaleyi Alıntıla
Evrim Ağacı Formatı
APA7
MLA9
Chicago
A. Clemens, et al. Afantazya (Afantazi) Nedir? Zihin Gözü Kör Olduğunda, Hayal Gücü Nasıl Çalışır?. (2 Ocak 2021). Alındığı Tarih: 29 Mart 2024. Alındığı Yer: https://evrimagaci.org/s/9823
Clemens, A., Sargın, H., Bakırcı, Ç. M. (2021, January 02). Afantazya (Afantazi) Nedir? Zihin Gözü Kör Olduğunda, Hayal Gücü Nasıl Çalışır?. Evrim Ağacı. Retrieved March 29, 2024. from https://evrimagaci.org/s/9823
A. Clemens, et al. “Afantazya (Afantazi) Nedir? Zihin Gözü Kör Olduğunda, Hayal Gücü Nasıl Çalışır?.” Edited by Çağrı Mert Bakırcı. Translated by Hatice Sargın, Evrim Ağacı, 02 Jan. 2021, https://evrimagaci.org/s/9823.
Clemens, Anna. Sargın, Hatice. Bakırcı, Çağrı Mert. “Afantazya (Afantazi) Nedir? Zihin Gözü Kör Olduğunda, Hayal Gücü Nasıl Çalışır?.” Edited by Çağrı Mert Bakırcı. Translated by Hatice Sargın. Evrim Ağacı, January 02, 2021. https://evrimagaci.org/s/9823.
ve seni takip ediyor

Göster

Şifrenizi mi unuttunuz? Lütfen e-posta adresinizi giriniz. E-posta adresinize şifrenizi sıfırlamak için bir bağlantı gönderilecektir.

Geri dön

Eğer aktivasyon kodunu almadıysanız lütfen e-posta adresinizi giriniz. Üyeliğinizi aktive etmek için e-posta adresinize bir bağlantı gönderilecektir.

Geri dön

Close