Keşfedin, Öğrenin ve Paylaşın
Evrim Ağacı'nda Aradığın Her Şeye Ulaşabilirsin!
Bugün bilimseverlerle ne paylaşmak istersin?
Aklımdan Geçen
Komünite Seç
Aklımdan Geçen
Fark Ettim ki...
Bugün Öğrendim ki...
İşe Yarar İpucu
Bilim Haberleri
Hikaye Fikri
Video Konu Önerisi
Başlık
Bugün Türkiye'de bilime ve bilim okuryazarlığına neler katacaksın?
Gündem
Bağlantı
Ekle
Soru Sor
Stiller
Kurallar
Komünite Kuralları
Bu komünite, aklınızdan geçen düşünceleri Evrim Ağacı ailesiyle paylaşabilmeniz içindir. Yapacağınız paylaşımlar Evrim Ağacı'nın kurallarına tabidir. Ayrıca bu komünitenin ek kurallarına da uymanız gerekmektedir.
1
Bilim kimliğinizi önceleyin.
Evrim Ağacı bir bilim platformudur. Dolayısıyla aklınızdan geçen her şeyden ziyade, bilim veya yaşamla ilgili olabilecek düşüncelerinizle ilgileniyoruz.
2
Propaganda ve baskı amaçlı kullanmayın.
Herkesin aklından her şey geçebilir; fakat bu platformun amacı, insanların belli ideolojiler için propaganda yapmaları veya başkaları üzerinde baskı kurma amacıyla geliştirilmemiştir. Paylaştığınız fikirlerin değer kattığından emin olun.
3
Gerilim yaratmayın.
Gerilim, tersleme, tahrik, taciz, alay, dedikodu, trollük, vurdumduymazlık, duyarsızlık, ırkçılık, bağnazlık, nefret söylemi, azınlıklara saldırı, fanatizm, holiganlık, sloganlar yasaktır.
4
Değer katın; hassas konulardan ve öznel yoruma açık alanlardan uzak durun.
Bu komünitenin amacı okurlara hayatla ilgili keyifli farkındalıklar yaşatabilmektir. Din, politika, spor, aktüel konular gibi anlık tepkilere neden olabilecek konulardaki tespitlerden kaçının. Ayrıca aklınızdan geçenlerin Türkiye’deki bilim komünitesine değer katması beklenmektedir.
5
Cevap hakkı doğurmayın.
Aklınızdan geçenlerin bu platformda bulunmuyor olabilecek kişilere cevap hakkı doğurmadığından emin olun.
Size Özel
Makaleler
Ögetay Kayalı
Yazar 31 Aralık 2023 21 dk.

Evrenin şu anda genişliyor olduğu gözlemi bizi, evrenin geçmişte çok daha küçük, dolayısıyla yoğun ve sıcak bir hacimde sıkıştığı fikrine götürdü. Peki evren, böylesine ufak bir noktadan nasıl ortaya çıktı?

Kozmik zamanın en erken anlarında, enerjiler ve koşullar o kadar aşırıydı ki, bu konuda geliştirdiğimiz teorilerin yanlış olma ihtimali, doğru olma ihtimalinden çok daha yüksektir. Bir örnek vermek gerekirse, giderek popülerleşen ve doğru oldukları konusundaki güvenimizin giderek arttığı ebedi enflasyon teorileri, "kozmik enflasyon" denen olayın evrenin büyük bölümünde sonsuza kadar sürdüğünü öne sürerek, bu yazıda sürekli bahsedeceğimiz "Büyük Patlama'dan bu yana geçen nn saniye" kavramını tanımsız hale getirmektedir. Bu nedenle, en erken aşamalar hâlen aktif bir araştırma alanıdır ve hâlâ spekülatif olan ve bilimsel bilgi geliştikçe muhakkak değişecek olan fikirlere dayanmaktadır.

69
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Tüm Reklamları Kapat
Üzeyir Yazıcı
Yazar 6 gün önce 24 dk.

Diferansiyel denklemler, doğada ve insan yapımı sistemlerde meydana gelen sürekli değişimleri matematiksel olarak ifade eden denklemlerdir. Isaac Newton[1] ve Gottfried Wilhelm Leibniz'in 17. yüzyıldaki katkılarıyla ortaya çıkan bu alan, fiziksel olayları modellemekten mühendislik sistemlerini analiz etmeye kadar birçok alanda kullanılmaktadır. Diferansiyel denklemler sayesinde bir sistemin zamana veya bir başka değişkene bağlı davranışı öngörülebilir ve çözülebilir hâle gelir.

Modern dünyada mühendislik ve bilim dallarının büyük bir kısmı, diferansiyel denklemlerle ifade edilen süreçleri anlamaya dayanır. Hareket eden bir nesnenin konumunun belirlenmesinden, elektrik devrelerindeki akımların analizine kadar pek çok problem, bu denklemler yardımıyla çözülmektedir.

14
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
İrem Öznur Kılıç
Seslendiren 28 Şubat 2022 9:50
Her yıl, öğrencilerimle şu iki şeyi mutlaka yapmaya çalışırım: İlki, öğrencilerimin her birine birer "filozof" olarak hitap ederim. Biliyorum, biraz klişe,...
Bionluk Logo sponsorluğunda seslendirildi.
63
Turgay Demiradam
6 gün önce
Kiralık ev ararken sarf ettiğim eforu bilimsel çalışmalar için harcasaydım şimdiye kadar çoktan başka bir evreni keşfetmiştim
                                                  T.D.

4
0 Yorum
  • Şikayet Et
  • Mantık Hatası
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Çağrı Mert Bakırcı
Yazar 3 Mart 2015 4 dk.

Zararlı mutasyonlar popülasyondan "genellikle" oldukça hızlı bir şekilde elenirler. Çünkü mutasyonların envai çeşidi vardır ve her biri ayrı etkilere sahip olabilir. Bu nedenle her zararlı mutasyonun etkisi aynı değildir. Bunlar arasında ayrıma gitmek, evrimi ve çeşitliliği anlamak açısından önemli olacaktır.

İlk olarak, bazı mutasyonlar "ölümcül"dür. Bunu nasıl anlarız? O mutasyona sahip olan bireyler, ölürler. Bu kadar basit. Bu ölüm çok hızlı bir şekilde olabileceği gibi, göreli olarak yavaş da olabilir. Fark edebileceğiniz üzere, ölümcül hastalıkların hepsi aynı şekilde işlemez. Tabii ölümcül hastalıkların hepsinin mutasyondan kaynaklanmadığını, patojenlerin de önemli ve konumuzla alakasız bir faktör olabileceğini unutmayınız. Ancak mutasyonlara bağlı olarak oluşan ölümcül olan hastalıklar, şiddetine göre kimi zaman derhal, kimi zamansa uzun vadede elenirler. Eğer ki bu mutasyon bir sebeple üreme hücrelerini ve üreme organlarını etkilediyse ve yavaş işliyorsa, birey ölmeden üreyerek gelecek nesillere de aktarabilir. Fakat bu, nadiren olur. Çoğu zaman bu tür ölümcül mutasyonlar ya çocukluk evresinde ya da erken yaşlarda bireyi öldürür ve böylece o mutasyon popülasyondan elenmiş olur.

45
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Blog Yazısı
Dılbaz Yenisoy
Blog Yazarı 1 dk.

Meraxes gigas 4 ton'dan fazla ağırlığa ve 10 ila 11 metre arasında bir beden uzunluğuna sahiptir. Ayrıca 1.23 metrelik bir kafatasına sahip. Fosili ise Arjantin'de kefşedildi, ismindeki "Meraxes" Georg R. R. Martin'in ünlü eseri olan Buz ve Ateş'in şarkısı'ndan, bir ejderhadan esinlenerek verilmiştir. Antik Yunancada "gigas" sözcüğü, devasalığı ifade ettiği için sonuna ise bu isim eklenmiştir. Son olarak Meraxes gigas'ın ön kollarının küçülmesi sebebi ile, dört ayrı soy ağacında görülen yakınsak evrime sahiptir.

Meraxes gigas, Arjantin'in Patagonya bölgesinde Turonian zamanında bir çok dinozor ile beraber yaşadı. Beraber yaşadığı dinozorlar arasında Argentinosaurus, Mapusaurus ve Skorpiovenator gibi dinozorlar da yer almaktaydı.

10
  • Şikayet Et
  • Mantık Hatası
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Çağrı Mert Bakırcı
Yazar 3 Ağustos 2021 19 dk.

Her ne kadar Akdeniz Ormanları gibi yangına-bağlı ekosistemler milyonlarca yıldır doğal nedenlerle, düzenli olarak yanıyor olsa da (ve bu, o ormanlar için sağlıklı bir durum olsa da), günümüzdeki yangınların ezici çoğunluğunun nedeni, doğrudan doğruya insanlar veya insan-kaynaklı dolaylı nedenlerdir.

Daha önceden izah ettiğimiz üzere, bir yangının başlayıp başlamayacağını belirleyen 3 faktör vardır ve bunlara ateş üçgeni adı verilir:[1]

90
1
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Erdal Kozan
Erdal Kozan
144K UP
Yazar 7 Şubat 2021 12 dk.

Bir grup insanı, hiç bilmedikleri bir kültürün orta yerine götürüp bıraksak nasıl davranırlardı? Bu soru karşısında heyecan duymayacak bir psikolog bulamazsınız. Ancak psikologlar tarafından cevabı merak edilen pek çok sorunun deneysel olarak araştırılması mümkün değildir. Bunun sebebi, son birkaç on yılda kurulmuş olan ve deneylerde yer alacak katılımcıları olası zararlara karşı koruma amacındaki etik kurulların, insan haklarını ihlal etme potansiyeli olan çalışmalara izin vermemesidir.

Ancak bilimde olanın aksine, sanattaki yöntemleri daha özgürdür. Bir grup insanın hiç alışık olmadıkları bir kültürün orta yerinde nasıl davranacaklarını hayal eden kitaplar yazabilir, filmler çekebilir hatta bu durumu tasvir eden tablolar, heykeller yapabilirsiniz. O halde bu sorunun cevabını tartışabilmek için en uygun zemin sanatın özgür suları olacak. Tunç Okan’ın senaristliğini ve yönetmenliğini yaptığı 1975 yapımı Otobüs filmi, yazının başında bahsettiğimiz soruya kendi perspektifinden oldukça çarpıcı bir yanıt veriyor. Bu yazının eksenini de psikolojinin kültür alanındaki çalışmaları ile Otobüs filminin anlatısı arasında ilişki kurma gayreti oluşturuyor.

82
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Utku Derin
Utku Derin
366K UP
Aktaran 15 Şubat 3 dk.

2004 yılında kaçak avcılar, Fildişi Sahili'nin Taï Ulusal Parkı'ndaki bir şempanze grubunda yaşayan son iki yetişkin erkekten biri olan Marius'u vurdu. Araştırmacılar bu ay Current Biology dergisinde yayınlanan raporlarında, Marius öldüğünde grubun "lehçesinde" bir hareketin de yok olduğunu belirtiyor. Farklı şempanze topluluklarında erkeklerin dişilerden seks talep etme biçimleri farklılık gösteriyor ve Marius'un öldürülmesiyle bu tür bir jest sonsuza dek yok oldu.

Araştırmacılar, Marius'un ölümüyle birlikte grubun kültürel bir davranışını kaybettiğini belgeledi. Bu durumu değerlendiren ve çalışmaya dahil olmayan Zürih Üniversitesi’nden primatolog Kathelijne Koops şunları söylüyor:

51
2
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Eser
Ece Müker
Ece Müker
512K UP
Eseri Ekleyen 30 Mayıs 2024 Film
İnceleme Yaz
Sonra İzleyeceklerime Ekle
Esat Kudret
Akıl yürütmeyi öğrenmeye çalışan bir öğretmenim. 2 gün önce Sen de Cevap Ver

İrade ve Özgürlük!

İlk bakışta ve sanki salt sosyo-politik birer kavrammış gibi algılanan ve en çok hatalı kavranan iki kavram. Oysa insana özgü her kavramın aynı zamanda evrimsel-biyolojik bir temeli olduğu hep göz ardı edilir.

Hal böyle olunca da irade sanki tamamen, bilerek ve isteyerek ve her şeyden bağımsız olarak karar verme süreci olarak, özgürlük ise serbestlik ve buna bağlı alan genişletme olarak varsayılabiliyor.

Tüm Reklamları Kapat

Oysa irade, gerek sosyo-politik gerekse evrimsel-biyolojik temelde doğamızın ve içinde yaşadığımız toplumun sınırladığı seçenekler arasından birini tercih etmekten, özgürlük ise, aynı temel üzerinden ve aksine alan daraltmaktan başka bir şey değildir. Hatta özgür irade esasında sınırlandırılmış iradedir.

Bu kötü mü? Elbette değil. Bizcil toplumsal varlıkların varlıklarını sürdürebilme garantisidir. Tıpkı biyolojik olarak acıktığımızda yemek, susadığımızda su, uykumuz geldiğinde yatak arama derdine düşmek gibi son derece olağan. Oysa bunların hiç biri için hiç kimse kafamıza silah dayamaz. Hepsini özgür irademiz ile yaparız (mı acaba)…

Cevap, yapmasak ne olur sorusunda saklı: Yaşamsal varlığımızı sürdüremeyiz. İşte buna ustalar ve bilim insanları, gerek sosyo-politik gerekse evrimsel-biyolojik temelde zorunluluğun kavranması ismini veriyor.

Ve evet özgür irade, gerek doğamızın gerekse zorunlu olduğumuz toplumsal yapımızın ve yine bize artı şeklinde dönecek dayatmalarının akla bürünüp onaylanmasından başka bir şey değildir.

Ve evet kendinden menkul ve her şeyden bağımsız bir özgür irade evrene bile nasip değildir. Ve evet iradi her seçim (zorunluluğu kavranmış her seçim) en önemli koşullanmanın, hayatta kalmanın ve neslini sürdürmenin birer sonucudur. Sevgiyle…

4
  • Şikayet Et
  • Mantık Hatası
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Söz
Evrim Ağacı
Alıntıyı Ekleyen 18 Ocak 2019
Çok az şey biliyoruz; ancak yine de bildiklerimizin fazlalığı şaşırtıcı. Daha şaşırtıcı olansa, bu kadar az bilginin bize ne kadar çok güç verdiği...
Bu alıntı Evrim Ağacı tarafından öne çıkarılmıştır.
37
0 Yorum
  • Şikayet Et
  • Mantık Hatası
1
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Evrim Ağacı'na Destek Ol
Söz
Halis Gönül
Alıntıyı Ekleyen 1 ay önce
Bilginin en büyük düşmanı cehalet değildir. Bildiğini zannetme sanrısıdır.
Kaynak: Zamanın Kısa Tarihi
11
0 Yorum
  • Şikayet Et
  • Mantık Hatası
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Evrim Ağacı Akademi

Evrim Ağacı Akademi'yi kullanarak kendini Evrimsel Biyoloji konusunda geliştirebilirsin.

Daha Fazla İçerik Göster

Bize Ulaşın

ve seni takip ediyor

Göster

Şifremi unuttum Üyelik Aktivasyonu

Göster

Şifrenizi mi unuttunuz? Lütfen e-posta adresinizi giriniz. E-posta adresinize şifrenizi sıfırlamak için bir bağlantı gönderilecektir.

Geri dön

Eğer aktivasyon kodunu almadıysanız lütfen e-posta adresinizi giriniz. Üyeliğinizi aktive etmek için e-posta adresinize bir bağlantı gönderilecektir.

Geri dön

Close