Keşfedin, Öğrenin ve Paylaşın
Evrim Ağacı'nda Aradığın Her Şeye Ulaşabilirsin!
Bugün Türkiye'de bilime ve bilim okuryazarlığına neler katacaksın?
Aklımdan Geçen
Komünite Seç
Aklımdan Geçen
Fark Ettim ki...
Bugün Öğrendim ki...
İşe Yarar İpucu
Bilim Haberleri
Hikaye Fikri
Video Konu Önerisi
Başlık
Kafana takılan neler var?
Gündem
Bağlantı
Ekle
Soru Sor
Stiller
Kurallar
Komünite Kuralları
Bu komünite, aklınızdan geçen düşünceleri Evrim Ağacı ailesiyle paylaşabilmeniz içindir. Yapacağınız paylaşımlar Evrim Ağacı'nın kurallarına tabidir. Ayrıca bu komünitenin ek kurallarına da uymanız gerekmektedir.
1
Bilim kimliğinizi önceleyin.
Evrim Ağacı bir bilim platformudur. Dolayısıyla aklınızdan geçen her şeyden ziyade, bilim veya yaşamla ilgili olabilecek düşüncelerinizle ilgileniyoruz.
2
Propaganda ve baskı amaçlı kullanmayın.
Herkesin aklından her şey geçebilir; fakat bu platformun amacı, insanların belli ideolojiler için propaganda yapmaları veya başkaları üzerinde baskı kurma amacıyla geliştirilmemiştir. Paylaştığınız fikirlerin değer kattığından emin olun.
3
Gerilim yaratmayın.
Gerilim, tersleme, tahrik, taciz, alay, dedikodu, trollük, vurdumduymazlık, duyarsızlık, ırkçılık, bağnazlık, nefret söylemi, azınlıklara saldırı, fanatizm, holiganlık, sloganlar yasaktır.
4
Değer katın; hassas konulardan ve öznel yoruma açık alanlardan uzak durun.
Bu komünitenin amacı okurlara hayatla ilgili keyifli farkındalıklar yaşatabilmektir. Din, politika, spor, aktüel konular gibi anlık tepkilere neden olabilecek konulardaki tespitlerden kaçının. Ayrıca aklınızdan geçenlerin Türkiye’deki bilim komünitesine değer katması beklenmektedir.
5
Cevap hakkı doğurmayın.
Aklınızdan geçenlerin bu platformda bulunmuyor olabilecek kişilere cevap hakkı doğurmadığından emin olun.
Size Özel
Makaleler
Bal Arılarında Yapay Tohumlama

ISBN: 9786053559672
Sayfa Sayısı: 196
Baskı Sayısı: 1
Ebatlar: 16X24
Basım Yılı: 2018

Devamını Göster
₺703.00
Bal Arılarında Yapay Tohumlama
Tüm Reklamları Kapat
Umut Karip
Umut Karip
184.7K UP
Yazar 23 Aralık 29 dk.

LSD literatürde LSD-25 olarak da anılan, halk arasında asit (İng: "acid") olarak bilinen kimyasal bir bileşiktir. Güçlü bir psikoaktif madde ve halüsinojen olan LSD'nin kimyasal yapısı C20H25N3'dür. Ergot mantarları tarafından üretilen liserjik asidin bir türevidir ve serotonin reseptörleri aracılığıyla etki gösterir. İlk olarak 1937 yılında Albert Hoffman tarafından sentezlenmiştir, LSD'nin psikoaktif özellikleri 1943 yılında yine Albert Hoffman tarafından keşfedilmiştir. LSD keşfedildiğinden beri hakkında binlerce rapor ve akademik makale yayımlanmıştır. Bu çalışmalarda LSD'nin psikiyatrik hastalıkların tedavisinde kullanılabileceği fikri ortaya atılmıştır.

Çavdar mahmuzu (Claviceps purpurea) adlı mantarın çavdar gibi tahıllarda oluşturduğu ve tahıl tanesinin yerini alan sert, koyu renkli bir yapıdır. Bu yapı, mantarın üreme evresinde oluşur ve içerdiği maddeler zehirli olabilirken tıbbi açıdan önemlidir. Bu mantar tarih boyunca ergotizm (çavdar mahmuzu zehirlenmesi) salgınlarına sebep olmuştur. Ergot salgınlarından biri, M.S. 944 yılında 40.000 kadar insanın ölümüne neden olmuştur. Ancak bahsedildiği gibi ergotun tıbbi açıdan faydaları da mevcuttur. Örneğin on altıncı yüzyılda ergotun rahim kasılmalarını tetiklediği kaydedilmiştir. Bu sayede ergot doğumlarda suni sancı gibi bir işlevle kullanılmıştır.

28
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
İnceleme
Hatice Kutbay
Hatice Kutbay
60.4K UP
İnceleyen 5 gün önce
Fakir Baykurt – Yarım Ekmek, yoksulluğu romantize etmeden, onu gündelik hayatın sessiz ama sürekli bir gerilimi olarak anlatan; toplumsal eşitsizliğin insan ruhunda bıraktığı izleri sade ama sarsıcı bir dille görünür kılan bir kitaptır. Baykurt bu eserde büyük olaylardan çok küçük eksikliklerin –yarım kalan bir ekmek, tamamlanamayan bir hayat– etrafında örülen bir gerçekliği merkezine alır.

Kitabın temel izleği, yoksulluğun yalnızca maddi bir yetersizlik değil, insanın onurunu, ilişkilerini ve hayallerini aşındıran yapısal bir sorun olduğudur. “Yarım ekmek” metaforu, hayatta kalmaya yeten ama insanı doyurmayan bir düzeni simgeler. Karakterler aç değildir; fakat hiçbir zaman tam da doymamışlardır. Bu arada kalmışlık hâli, Baykurt’un toplumcu gerçekçi edebiyatının en güçlü yanlarından biridir.

Fakir Baykurt’un anlatımı didaktik olmaktan bilinçli biçimde kaçınır. Yoksulluğu anlatırken ajitasyona başvurmaz; sistemin adaletsizliğini karakterlerin sessiz kabullenişleri, küçük isyanları ve iç kırılmaları üzerinden gösterir. Bu yönüyle Yarım Ekmek, yoksulluğu bir “kader” olarak değil, normalleştirilmiş bir eşitsizlik olarak ele alır. Okuyucuya sürekli şu soruyu sordurur: Bir toplumda bazı insanlar neden hep yarım yaşar?

Eserde dikkat çeken bir diğer tema, alışılmış yoksulluğun yarattığı duyarsızlıktır. Karakterler, yoksunluğa öylesine alışmıştır ki, eksikliği artık sorgulamaz hale gelmişlerdir. Bu psikolojik boyut, Baykurt’un sadece sosyolojik değil, aynı zamanda derin bir insan gözlemcisi olduğunu da gösterir. Yoksulluk, yalnızca dış koşulların değil, iç dünyaların da bir parçası hâline gelmiştir.

Dil ve üslup açısından Baykurt, yalın ama güçlü bir gerçekçilik kurar. Köy edebiyatı geleneğinden beslenen anlatı, gündelik konuşma diliyle şekillenir; bu da metne hem sahicilik hem de duygusal yoğunluk kazandırır. Ancak bu dil, yerelliğe hapsolmaz; tam tersine, anlatılan yoksulluk deneyimi evrensel bir yankı üretir.

Sonuç olarak Yarım Ekmek, yoksulluğu büyük sloganlarla değil, küçük paylarla anlatan bir romandır. Fakir Baykurt, okuyucuyu acımaya değil, düşünmeye ve rahatsız olmaya çağırır. Bu kitap, toplumcu gerçekçi edebiyatın yalnızca geçmişin bir tanığı olmadığını; bugün hâlâ güncelliğini koruyan bir adalet ve eşitlik çağrısı olduğunu hatırlatır.
Kitap
Puan Ver
İnceleme Yaz
Sonra Okuyacaklarıma Ekle
5
0 Yorum
  • Şikayet Et
  • Mantık Hatası
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Eser
Ece Müker
Ece Müker
580.3K UP
Eseri Ekleyen 4 gün önce Film
Puan Ver
Orjinal Adı : Sorry, Baby
Yönetmen: Eva Victor
İnceleme Yaz
Sonra İzleyeceklerime Ekle
Ece Müker
Ece Müker
580.3K UP
6 gün önce
Astronomlar, şimdiye kadar gözlemlenen en uzun süreli gama ışını patlaması olan GRB 250702B’yi inceleyerek, bu kozmik olayların kökenine dair yerleşik modelleri sorguluyor. Yaklaşık 7 saat süren patlama, tipik olarak saniyeler ya da dakikalar içinde sona eren gama ışını patlamalarından radikal biçimde ayrılıyor. Chapel Hill’deki Kuzey Carolina Üniversitesi öncülüğündeki uluslararası ekip, uzay ve yer teleskoplarından elde edilen verilerle patlamanın milyarlarca ışık yılı uzaklıkta, yoğun toz içeren büyük bir galaksiden geldiğini gösterdi.

Gözlemler, patlamanın ışık hızının en az %99’u hızında ilerleyen dar bir madde jeti oluşturduğunu ve kalın kozmik toz bulutlarını delerek tespit edilebildiğini ortaya koyuyor. Araştırmacılar; büyük bir yıldızın çöküşü, alışılmadık yıldız kalıntılarının çarpışması ya da bir yıldızın kara delik tarafından parçalanması gibi birden fazla olası senaryo üzerinde duruyor. Ancak mevcut veriler, bu seçeneklerden hangisinin doğru olduğunu kesinleştirmeye yetmiyor.

Çalışma, The Astrophysical Journal Letters’ta yayımlandı ve GRB 250702B’yi, gelecekte keşfedilecek benzer aşırı olayların karşılaştırılacağı temel bir referans noktası haline getiriyor. Bu tür patlamaların anlaşılması, evrendeki en uç koşulları, ağır elementlerin dağılımını ve yaşam için gerekli maddelerin kozmik kökenini anlamada kritik önem taşıyor.

Bu gönderi Evrim Ağacı tarafından öne çıkarılmıştır.
5
0 Yorum
  • Şikayet Et
  • Mantık Hatası
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Cemgil Bilici
Cemgil Bilici
160.7K UP
Yazar 5 gün önce 7 dk.

Zeka ve mantık oyunları, bireylerin bilişsel gelişimini desteklemede önemli bir araç olarak görülmektedir. Bu oyunlar sadece eğlence amacı taşımakla kalmayıp aynı zamanda problem çözme, analitik düşünme ve dikkat toplama gibi zihinsel becerilerin gelişimine katkı sağlamaktadır. Bu bağlamda öne çıkan oyunlardan biri de “Kendoku”dur. İlk olarak 2004 yılında Japon matematik öğretmeni Tetsuya Miyamoto tarafından geliştirilen Kendoku, temel aritmetik işlemler ile mantıksal çıkarımı birleştiren özgün bir sayı bulmacasıdır. Oyunculardan belirli matematiksel kurallara uygun şekilde sayıları yerleştirmelerini isterken aynı zamanda oyuncuların satır ve sütunlarda tekrar etmeyen çözümler üretmelerini zorunlu kılar. Bu yönüyle hem klasik sudokuya benzer hem de ondan farklı olarak işlem odaklı düşünmeyi teşvik eder. Gerek sınıf içi eğitimde gerekse bireysel gelişimde kullanılabilen bu oyun, özellikle çocuklar ve gençler için matematiği eğlenceli hale getiren alternatif bir öğrenme yöntemi sunmaktadır.

Bu makalede Kendokunun tanımını ve tarihçesini, oynanış biçimini ve eğitsel faydaları detaylı şekilde incelenerek bu oyunun zihinsel gelişim ve akademik başarı üzerindeki etkileri değerlendirilecektir.

14
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
İnceleme
Rüveyda Ayvaz
Rüveyda Ayvaz
63.8K UP
İnceleyen10 4 gün önce
Çok güzel bir animatör
Youtube Kanalı
9.8/10
(9 Kişi)
Puan Ver
İnceleme Yaz
Sonra İzleyeceklerime Ekle
1
0 Yorum
  • Şikayet Et
  • Mantık Hatası
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Çağrı Mert Bakırcı
Yazar 29 Mart 2014 13 dk.

Bir önceki yazımızda, Hardy-Weinberg Dengesi'nin basit ama etkili matematiksel ifadesini görmüştük. Basitçe, herhangi bir gen frekansını, fenotip (fiziksel özellik) frekansını veya genotip (genetik özellik) frekansını bildiğimiz sürece, ideal ve evrimin süregelmediği bir popülasyonda diğer tüm genlerin (alellerin) frekansını bu dengenin matematiği sayesinde hesaplayabiliriz. 

Peki, bu analizi sadece evrimin süregelmediği popülasyonlarda mı yapabiliriz? Çünkü eğer öyleyse, bu Hardy-Weinberg Dengesi neredeyse tamamen işe yaramaz bir denge demektir. Biliyoruz ki var olan tüm popülasyonlar yavaş ya da hızlı bir şekilde evrimleşmektedir. Evrim mekanizmaları, ister istemez popülasyonların hepsine etki etmektedir. Dolayısıyla eğer ki sadece evrimin olmadığı popülasyonlarda işe yarıyorsa, Hardy-Weinberg'in işleyebileceği bir popülasyon bulmamız imkansız demektir. Çünkü doğada evrimleşmeyen veya evrim mekanizmalarından muaf hiçbir tür yoktur (insan bunu bir miktar kırabildiyse de, tamamen kırmaktan acizdir). 

79
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Sude Akman
Sude Akman
213.3K UP
Aktaran 21 Haziran 2021 5 dk.

Tamagawa Üniversitesi Beyin Bilimleri Enstitüsü'nden Profesör Matsuda Tetsuya ve Kobe Üniversitesi İnsan Gelişimi ve Çevre Enstitüsü'nden Yardımcı Doçent Ishihara Toru'nun da aralarında bulunduğu bir araştırma grubu, çocuklukta yapılan egzersiz ile sonraki yaşamda bilişsel işlevin sürdürülmesi ve desteklenmesi arasındaki pozitif ilişkinin altında yatan, beynin sinir ağları ve korteks yapısıyla ilişkili değişiklikleri aydınlattı. Sonuçlar, 23 Mayıs 2021'de NeuroImage dergisinde yayınlandı.[1]

Önceki on yılda yapılan araştırmalar, çocukluk döneminde egzersizin bilişsel işlevlerin gelişimini etkilediğini zaten göstermekteydi. Son bulgularsa, çocuklukta yapılan egzersizin bu faydalarının, orta yaş ve sonraki yaşamda bilişsel işlevlerin korunmasına ve desteklenmesine kadar uzandığını göstermiştir. Ne var ki bu pozitif ilişkiye ilişkin beyin işlevselliği ve yapısındaki değişiklikler henüz aydınlatılamamıştır. Yeni araştırma, beyindeki bu ilişkinin arkasındaki yapısal ve işlevsel değişiklikleri aydınlatmak için MRI (manyetik rezonans görüntüleme) kullanarak çocuklukta fiziksel aktivite ile sonraki yaşamda bilişsel işlev arasındaki ilişkiyi araştırdı.

18
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Fatih Birinci
Fatih Birinci
400.5K UP
Yazar 11 Şubat 2019 9 dk.

Özellikle son yıllarda kadınlara yönelik taciz olayları hem artış gösterdi hem de kadınların kendilerini cesurca ifade edebilmesi nedeniyle toplumun iliklerine işlemiş olan kadın şiddeti problemi daha görünür hale geldi. Doğal olarak da tacizci/tecavüzcü erkeklerin neden bu davranışları sergilediği daha sık araştırılmaya başlandı.

Bilindiği gibi insan; biyolojik, psikolojik ve sosyolojik bir varlıktır ve varlığın bu üç boyutu birbiriyle yoğun ve girift bir ilişki içindedir. Bu yüzden konuyla ilgili farklı disiplinleri bir araya getiren, geniş perspektiften çalışmalar yapılmaktadır. Bu üç alandan birden gelen veriler bir bütün olarak değerlendirilmediği müddetçe, eldeki sorunla ilgili tam bir çerçeve elde etmek mümkün değildir. Buna rağmen, bilgi yoğunluğu gözetilecek olursa, bu alanlardan sadece birinden gelen verilere odaklanmak, o alandaki bilgilerimizin sağlamlaşması ve diğer alanlardaki bilgilerimizi yorumlama başarımız açısından faydalıdır.

543
1
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
İnceleme
Arda Ateş
Arda Ateş
104.1K UP
İnceleyen7 5 Temmuz 2024
Neil deGrasse Tyson'un "Acelesi Olanlar İçin Astrofizik" kitabı, astrofizik ve modern bilimin temel kavramlarını sade ve anlaşılır bir dille sunarak, okuyuculara evrenin büyüleyici yanlarını keşfetme fırsatı tanıyor. Tyson, bu kitabında astrofiziğin karmaşık dünyasını Büyük Patlama'dan kara deliklere, çoklu evrenlerden yaşamın evrimine kadar geniş bir yelpazede ele alıyor. Esprili ve akıcı anlatımıyla, okuyucunun dikkatini sürekli canlı tutmayı başarıyor ve bilime yeni başlayanlar için karmaşık konuları daha anlaşılır hale getiriyor. Tyson’un sohbet tarzındaki anlatımı, öğrenilen bilgilerin kalıcılığını artırıyor ve okuyucuların bilimsel düşünme yetisini geliştiriyor. Ancak, astrofizik konusunda derin bilgi sahibi olan okuyucular için kitap yeni bilgiler sunmayabilir. Kitap boyunca Tyson, evrenin karmaşıklığını kabullenmemiz gerektiğini vurguluyor ve bilimsel düşünmenin önemini sıkça hatırlatıyor. Kitabın başlığı, içeriğiyle uyumlu olarak, bir oturuşta okunabilecek kadar akıcı ve bilime yeni başlayanlar için ideal bir rehber niteliğinde. Neil deGrasse Tyson'un "Acelesi Olanlar İçin Astrofizik" kitabı, bilim dünyasına hızlı ve keyifli bir giriş yapmak isteyenler için mükemmel bir eser. Akıcı ve yalın üslubu ile bilime mesafeli duran yetişkinler için de ufuk açıcı olan bu kitabı gönül rahatlığı ile okuyup çevrenize önerebilirsiniz. İyi okumalar dilerim...
9.8/10
(28 Kişi)
Puan Ver
Orjinal Adı : Astrophysics For People İn A Hurry
İnceleme Yaz
Sonra Okuyacaklarıma Ekle
8
0 Yorum
  • Şikayet Et
  • Mantık Hatası
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Nevzat Keskin
Seslendiren 1 gün önce 12:17
Kuantum fiziği, genellikle baştan sona göz korkutucu bir saha olarak görülür. Her gün bunlarla uğraşan fizikçilere bile alandaki bazı konular hem ilginç...
2
Ekin Baran Sunar
Seslendiren 2 Eylül 2019 20:04
Uyarı: Metin içinde Game of Thrones (Taht Oyunları) dizisinin son sezonuna yönelik birtakım bilgiler ("spoiler") bulunmaktadır. Bu yazıda belirtilen görüşler...
16
Tüm Reklamları Kapat
Evrim Ağacı'ndan Mesaj

Evrim Ağacı üyeliği tamamen ücretsiz ve sitemizi çok daha etkili, interaktif ve keyifli bir şekilde kullanmanızı sağlayacak. Üye değilseniz, birkaç saniyede üyelik oluşturabilirsiniz! Üyeyseniz de giriş yapmanızı tavsiye ederiz.

2
  • Şikayet Et
  • Mantık Hatası
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Söz
Cemgil Bilici
Cemgil Bilici
160.7K UP
Alıntıyı Ekleyen 11 saat önce
Çok konuşuyorum kendimle bugünlerde. Ne yapayım? Başkalarının sohbetinden hoşlanmaz oldum.
Kaynak: Tutunamayanlar
2
0 Yorum
  • Şikayet Et
  • Mantık Hatası
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Söz
Evrim Ağacı
Alıntıyı Ekleyen 1 Şubat 2019
Tüm insanlar eşittir. İnsanlar arasındaki farkın sebebi doğum değil, erdemlerdir.
Bu alıntı Evrim Ağacı tarafından öne çıkarılmıştır.
21
0 Yorum
  • Şikayet Et
  • Mantık Hatası
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Evren Cemil Çayırlı
5 gün önce
Saygı ısmarlanmaz, saygı kazanılır.
2
0 Yorum
  • Şikayet Et
  • Mantık Hatası
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Daha Fazla İçerik Göster
Keşfet
Ara
Yakında
Sohbet
Agora

Bize Ulaşın

ve seni takip ediyor

Göster

Şifremi unuttum Üyelik Aktivasyonu

Göster

Şifrenizi mi unuttunuz? Lütfen e-posta adresinizi giriniz. E-posta adresinize şifrenizi sıfırlamak için bir bağlantı gönderilecektir.

Geri dön

Eğer aktivasyon kodunu almadıysanız lütfen e-posta adresinizi giriniz. Üyeliğinizi aktive etmek için e-posta adresinize bir bağlantı gönderilecektir.

Geri dön

Close