Keşfedin, Öğrenin ve Paylaşın
Evrim Ağacı'nda Aradığın Her Şeye Ulaşabilirsin!
Kafana takılan neler var?
Aklımdan Geçen
Komünite Seç
Aklımdan Geçen
Fark Ettim ki...
Bugün Öğrendim ki...
İşe Yarar İpucu
Bilim Haberleri
Hikaye Fikri
Video Konu Önerisi
Başlık
Kafana takılan neler var?
Gündem
Bağlantı
Ekle
Soru Sor
Stiller
Kurallar
Komünite Kuralları
Bu komünite, aklınızdan geçen düşünceleri Evrim Ağacı ailesiyle paylaşabilmeniz içindir. Yapacağınız paylaşımlar Evrim Ağacı'nın kurallarına tabidir. Ayrıca bu komünitenin ek kurallarına da uymanız gerekmektedir.
1
Bilim kimliğinizi önceleyin.
Evrim Ağacı bir bilim platformudur. Dolayısıyla aklınızdan geçen her şeyden ziyade, bilim veya yaşamla ilgili olabilecek düşüncelerinizle ilgileniyoruz.
2
Propaganda ve baskı amaçlı kullanmayın.
Herkesin aklından her şey geçebilir; fakat bu platformun amacı, insanların belli ideolojiler için propaganda yapmaları veya başkaları üzerinde baskı kurma amacıyla geliştirilmemiştir. Paylaştığınız fikirlerin değer kattığından emin olun.
3
Gerilim yaratmayın.
Gerilim, tersleme, tahrik, taciz, alay, dedikodu, trollük, vurdumduymazlık, duyarsızlık, ırkçılık, bağnazlık, nefret söylemi, azınlıklara saldırı, fanatizm, holiganlık, sloganlar yasaktır.
4
Değer katın; hassas konulardan ve öznel yoruma açık alanlardan uzak durun.
Bu komünitenin amacı okurlara hayatla ilgili keyifli farkındalıklar yaşatabilmektir. Din, politika, spor, aktüel konular gibi anlık tepkilere neden olabilecek konulardaki tespitlerden kaçının. Ayrıca aklınızdan geçenlerin Türkiye’deki bilim komünitesine değer katması beklenmektedir.
5
Cevap hakkı doğurmayın.
Aklınızdan geçenlerin bu platformda bulunmuyor olabilecek kişilere cevap hakkı doğurmadığından emin olun.
Size Özel
Makaleler
Alper Kaan Selçukoğlu
Yazar 4 gün önce 9 dk.

Pygmalion, Roma şairi Ovidius’un Metamorphōsēs (Dönüşümler) adlı eserinin onuncu kitabında yer alan mitolojik bir karakterdir. Sanatla ideal güzelliği birleştiren bu anlatı yalnızca Antik Çağ edebiyatında değil modern psikoloji kuramlarında da etkisini sürdürmüştür.

Pygmalion etkisi, bireylerin kendilerine yönelik beklentilere uygun biçimde davranışlarını şekillendirdiğini ifade eden psikolojik bir fenomendir. Başka bir deyişle, bir kişi hakkında beslenen olumlu (ya da olumsuz) beklentiler, o kişinin performansını ve öz-yeterlik algısını doğrudan etkileyebilir. Bu yazımızda Pygmalion mitinin anlatı düzeyindeki detaylarına değinilecek ve ardından bu mitin çağdaş psikolojide nasıl kavramsallaştırıldığı incelenecektir.

20
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Tüm Reklamları Kapat
Ayşegül Şenyiğit Özdil
Yazar 14 Eylül 2017 14 dk.

Darwin’den itibaren pek çok filozof ve bilim insanı genel olarak insana atfedilen bir özellik olan ahlak kavramının evrimsel bir kökene sahip olduğunu düşünmüş ve onun birtakım evrimsel süreçlerin birlikteliğinden doğan bir ürün olduğunu ortaya koymuşlardır. Bazı yönlerden ahlakın dolaysız bir şekilde biyolojik evrimsel süreçlerin etkisi altında şekillendiğini söyleyebilmemize rağmen bazı yönlerden de belli başlı bazı ahlak kurallarının tamamıyla dolaysız bir şekilde biyolojik evrimimizle açıklanamayacak kadar karmaşık oluşu ahlak kavramını açıklama çabasını oldukça zorlu ama bir o kadar da gizemli kılmaktadır.

Yazımız boyunca ahlak kavramını 3 bölüm halinde inceleyerek masaya yatıracağız.

93
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Kanlı Canavar Ay

26 Mayıs’ta dolunay evresindeki Çiçek Ay’ı, bu tek kare pozlamada yakalandı. Alacakaranlığın batı gökyüzünü yıkadığı esnada, Ay Dünya’nın gölgesinden çıkıyordu. Tam tutulmanın sonlarına gelindiğinde, Ay diski ufka yakın yerde poz verdi ve Kaliforniya’nın merkezindeki Pinnacles Ulusal Parkı’nda bulunan çıplak meşe ağaçları ile çevrelendi. Yine de Dünya’nın gölgesi tamamen karanlık değil. Atmosfer tarafından saçılan Güneş ışığı ile kaplanan iç gölge, tam tutulma anında Ay’a kırmızı bir görünüm verir ve Kanlı Ay’a popüler olduğu kadar dramatik de olan takma adını verir. Siluette görünen budaklı ağaçtaki canavarca yüz, bu seferki tam Ay tutulmasının görünümünü daha da korkunç hale getirdi.

4 Haziran 2021 Günün Astronomi Fotoğrafı (NASA APOD)

📸 Kaynaklar ve Katkıda Bulunanlar:
Görsel Kaynağı & Telif Hakkı: Chirag Upreti
Çeviren: Seda Baştürk
Çeviri Editörü: Eda Alparslan

🔗 Tüm APOD içeriklerini görmek için:
https://evrimagaci.org/apod
Hüseyin Avcı
Yazar 18 Mayıs 2023 12 dk.

Ertelenmiş Seçim Kuantum Silgisi deneyi, John Archibald Wheeler tarafından geliştirilen ve ışığın çift yarık deneyinde sergilediği tuhaf davranışların açıklamalarından biri olan "ışığın ölçüm yapıldığını bir şekilde sezip sezmediği" konusunu aydınlatmayı hedefleyen düşünce deneyleri (ve sonradan yapılmış fiziksel deney) bütünlerine verilen bir isimdir. Bu deneyde, ışık paketçikleri olan fotonların, bir perde üzerine açılmış çift yarıktan geçerken, gözlem yapılıp yapılmadığına bağlı olarak davranışlarını nasıl olup da değiştirebildiğinin anlaşılması hedeflenmektedir.

Ertelenmiş Seçim Kuantum Silgisi deneyini anlamak için önce kuantum mekaniğinin bazı temel ilkelerini anlamak gerekir. Kuantum mekaniği, maddenin ve enerjinin atomik ve atom altı seviyedeki davranışını tanımlayan bir fizik dalıdır. Bu seviyede parçacıklar klasik nesneler gibi davranmazlar; bunun yerine dalga-parçacık ikiliği sergilerler, yani hem dalga hem de parçacık olarak davranabilirler. Bu ilke, tek bir parçacığın kendisiyle girişime girebileceğini ve sanki bir dalgaymış gibi bir girişim deseni oluşturabileceğini gösteren ünlü Çift Yarık Deneyinde somutlaştırılmıştır.

51
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Pedram Türkoğlu
Yazar 14 Mayıs 2017 27 dk.

Böcekler derin deniz dipleri hariç neredeyse her habitattan rapor edilmişlerdir. Çoğu türü karasal olmasına karşın, birçoğu da yetişkin veya larval evrelerinde tatlı sularda ya da tuzlu su bataklıklarında yaşarlar. Az sayıda tür (okyanus koşucuları Holobates cinsinin tümü) açık okyanus yüzey suları üzerinde yaşayabilmesine karşın şaşırtıcı bir şekilde yetişkin böcekler okyanuslara uyum sağlamayı başaramamıştır. Muhtemelen yüksek basınçta su geçiren ve kırılgan olan dış iskeletleri okyanuslarda uyum başarısı sağlayamamıştır. Bu başarıyı sağlayanlar da zaten artık ''böcek'' değildir. Bu sınıfta yaklaşık 29 takım, 949 aile ve 1.1 milyon böcek türü tanımlanmış, büyük olasılıkla bu sayının en az 3 katı daha tanımlanmayı beklemektedir. Benzer bir şekilde şimdilik 95 milyon böcek türünün fosillerde de mevcut olduğu sanılmaktadır. Örneğin Meganeuropsis permiana 245 milyon yıl önce yaşamış, 71 cm'lik kanat açıklığı ile şimdiye kadarki bulunan en büyük böcektir. Aslında böcekler, uçma ilk evrimleştiğinde başka hiçbir organizma tarafından yaşam şekli olarak kullanılmamaktaydı. Bu nedenle rekabete girebilecek başka hayvan grupları olmadığından uyumsal başarıları da engellenememiştir. Birtakım amfibiler dışında Dünya'da onları eleyebilecek başka bir tür yoktu. Böylece sayıları artmış ve yanında bitkilerin çeşitliliğini getirmiştir.

Yusufçuklar ve kızböcekleri, bilinen en eski böcek takımları arasında yer alır. Kanat açıklıkları 19 cm'ye ulaşabilen bu hayvanlar genellikle suya yakın yerlerde yaşayan, uçarken başka böcekleri avlayan birer yırtıcıdır. Boyları 25 cm'yi bulan en iri türlerden bazıları küçük kuşları ve sürüngenleri de avlar. Örneğin Mavi yusufçuk (Pachydiplax longipennis) birlikte veya ayrı ayrı çırpabildiği büyük çifte kanatlarıyla ileri ya da geri uçabilir, havada asılı kalabilir. Şafak yusufçuğu (Trithemis aurora) da etçil beslenmeye uygun ağız yapısına sahiptir. Termit ve hamamböcekleri avlanamaz. Hamamböcekleri genelde çürümüş bitki artıklarıyla, memelilerin ve kuşların artıklarını yer. Termitler ise ölü ağaçlarla beslenir. Besinlerin dönüşümünü sağlamakla birlikte, kentsel yaşam alanlarında binalara zarar verir. Çekirgeler ve ağustosböcekleri ise omnivordur (hepçildir). Bedeninin geri kalanını hareket ettirmeden kafasını çevirebilen tek böcek de peygamberdevesidir (Mantis takımı). Avcı böcekler dışında bokböcekleri gibi detritivor olan böcekler de ekosistemdeki kimyasalların yeniden döngüye katılmasında önemlidirler. Bazı böcekler, bitkilerin ya da hayvanların iç parazitidir. Diğerleri konağın kanını emer ya da yüzeyindeki dokuları tüketirler. Tüm böcek türlerinin yaklaşık %20'si parazitoiddir.

75
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Kadir Biberoğlu
6 gün önce
Uçaklarda neden arabalardaki gibi 3 noktalı emniyet kemeri yok? Bu bilgiye internetten kolay bir şekilde ulaşılabilir aslında ama sizin videolarınızdan dinlemeyi çok isterdim. Ayrıca geçmiş yaşanılan deneyimler, uçağın tepe takla gelme ihtimali gibi videoda kullanılacak ihtimaller silsilesi ilgi çekebilir malum havacılık biraz ilgi çekiyor. Düzenli takipçinizim, sayenizde çok şey öğrendim.
-Kadir biberoğlu

2
0 Yorum
  • Şikayet Et
  • Mantık Hatası
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Itamar Shatz
Itamar Shatz
499K UP
Yazar 15 Ocak 2022 11 dk.

Yanlış bir öncül, bir argümanın temelini oluşturan ve onu mantıksal olarak geçersiz kılan yanlış bir önerme veya varsayımdır. Örneğin, "Bütün kuşlar uçabilir ve penguenler uçamaz, bu nedenle penguenler kuş değildir." argümanında, "Tüm kuşlar uçabilir." öncülü yanlıştır, çünkü bazı kuşlar uçamaz ve bu, argümanı mantıksal olarak geçersiz kılar.

Yanlış öncüller yaygın olduğundan ve birçok mantıksal yanlışlığın merkezinde yer aldığından, onları anlamak önemlidir. Bu nedenle, bu makalede, yanlış öncüller hakkında daha fazla bilgi edinecek, bunların başkaları tarafından kullanımına nasıl tepki verebileceğinizi görecek ve bunları kendiniz kullanmaktan kaçınmak için neler yapabileceğinizi anlayacaksınız.

35
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Nevzat Keskin
Seslendiren 3 gün önce 7:11
Gece yarısı vızıltısıyla bizi uykumuzdan eden veya soktuktan sonra bizi kaşıntılar içinde bırakan sivrisineklerle o bilindik deneyimleri yaşamayanımız...
0
Çağrı Mert Bakırcı
Yazar 14 Nisan 2014 14 dk.

Bir önceki yazımızdan hatırlayabileceğiniz gibi, artık uyum başarısının ne olduğunu, evrimi neden etkilediğini ve bir popülasyondaki ortalama uyum başarısının ne anlama geldiğini biliyoruz. Bu yazımızda da bu konu üzerinden giderek çeşitli popülasyonları, farklı genotip dağılımlarına göre analiz etmeyi öğreneceğiz. Böylece farklı seçilim baskıları altında, farklı genotiplerin ne yönlere doğru evrimleşebileceğini tahmin etmeyi ve hesaplamayı öğrenmiş olacağız. Ancak başlamadan önce, ortalama uyum başarısının nasıl hesaplandığını hatırlayalım ve bunun matematiksel anlamını bir örnek üzerinden görelim. Hatırlayacak olursanız ortalama uyum başarısını şöyle hesaplıyorduk:

Hatırlayacağınız gibi burada F harfiyle belirtilenler genotip frekanslarını (örneğin AA genotipinin popülasyon içerisinde bulunma sıklığını), omega (ω) işaretiyle gösterilenlerse, o genotipin çevreye uyum başarısını ifade etmektedir. Dolayısıyla her bir genotipin uyum başarısını, o genotipin bulunma sıklığı ile çarparak sonuçları topladığımızda, popülasyonun ortalama uyum başarısını elde etmiş oluruz. Bu tıpkı şu soruyu çözmeye benzer: 

63
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Evrim Ağacı'ndan Mesaj

Evrim Ağacı'nı sosyal medya hesaplarından takip etmeyi unutmayın! Yeni paylaşımlarımızı görmek için bizi aşağıdaki sosyal medya hesaplarımızdan takip edebilirsiniz.

Yaşam Ağacı Gözlemi
Ayşe Yılmaz
Gözlemi Yapan 5 gün önce Türkiye, Çankırı
Yapraklı İlçesi
1
0 Yorum
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
İnceleme
Adam Hussein
Adam Hussein
106K UP
İnceleyen 4 gün önce
sefiller daha iyi anlatılamazdı ben bu kştabın çizgi film halindekini 6 yaşındayken izledım ama anlamamıştım ve çok odaklanmamıştım . 13 yaşımda ise kitabı okudum ve bayıldım.
gerçekten evrim ağacında gezinirken ve önümde sefilleri görünce hemen tıkladım çünkü yazacak çok şey gördüm ama şuan nedense kelimeleri seçemiyorum nedense bence siz en iyisi hemen okuyun
9.8/10
(16 Kişi)
Puan Ver
Hasan Âli Yücel Klasikler Dizisi CCL (250) - Fransızca Aslından Çeviren: Volkan Yalçıntoklu
İnceleme Yaz
Sonra Okuyacaklarıma Ekle
3
0 Yorum
  • Şikayet Et
  • Mantık Hatası
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Evrim Ağacı'ndan Mesaj

Evrim Ağacı üyeliği tamamen ücretsiz ve sitemizi çok daha etkili, interaktif ve keyifli bir şekilde kullanmanızı sağlayacak. Üye değilseniz, birkaç saniyede üyelik oluşturabilirsiniz! Üyeyseniz de giriş yapmanızı tavsiye ederiz.

İnceleme
Ali Anlağan
İnceleyen10 20 Haziran 2023
Kral adamdır, powerlifting ile ilgilenen herkes tanır. Dünya çapında da başarılı biridir.
Youtube Kanalı
9.3/10
(25 Kişi)
Puan Ver
İnceleme Yaz
Sonra İzleyeceklerime Ekle
10
0 Yorum
  • Şikayet Et
  • Mantık Hatası
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Tüm Reklamları Kapat
Çağrı Mert Bakırcı
Yazar 20 Ekim 2018 15 dk.

Beynimizi çok kapsamlı ve gelişmiş bir bilgisayar olarak düşünmeye meyilliyizdir. Çünkü tıpkı bir bilgisayar gibi, etraftan gelen verileri toplar, belli bir merkezde işler ve genler ile çevrenin belirlediği bir altyapı çerçevesinde bu uyaranlara uygun bir cevap üretir. Örneğin ateşe dokunmaktan uzak durur, yemek arar, üremeye çalışır, su peşinde gideriz. Bu yaklaşım öyle yaygındır ki, New Scientist dergisinin 18 Ekim 2018 tarihli bir yazısının başlığı şöyle der: "Beyniniz, 100 milyar mini-bilgisayarın bir arada çalışması gibidir!"

Buna karşılık bazı psikolog ve sinirbilimciler (ve kimi zaman bilgisayar bilimciler de), beynimizin bir bilgisayar olamayacağını, bunun aşırı basite indirgenmiş ve düpedüz yanıltıcı bir metafor olduğunu söylemekte. Bu yazının okurlarının, beynin bilgisayar metaforuna alışık olduğunu tahmin ettiğimizden, tersten başlayalım ve beynin neden bir bilgisayar olmadığı iddiasını anlamak için, Kaliforniya'daki Amerikan Davranışsal Araştırma ve Teknoloji Enstitüsü'nden psikolog Dr. Robert Epstein'in şu sözlerine kulak verelim (makalesinin tamamına Türkçe olarak buradan erişebilirsiniz):

156
1
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Musti You
Üye 3 gün önce 1 Cevap
159 görüntülenme
4
  • Şikayet Et
  • Mantık Hatası
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Egemen Artuk
Egemen Artuk
2,821 UP
Üye 26 Temmuz 2023 Henüz cevap yok.
Soru doğası gereği ışık hızına yakın hızda giden bir arabanın farlarını yakarsak ne olura benziyor fakat ondan farklı olarak mantıken içerideki ve dışarıdaki gözlemcinin gördükleri farklı olamaz çünkü silahtan çıkan merminin sonucunda isabet alan kişi ölecektir. Bu durum özel görelilik ile nasıl açıklanabilir? Bir insan hem ölü hem diri olamaz.
153 görüntülenme
3
  • Şikayet Et
  • Mantık Hatası
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Blog Yazısı
Behram Berat Yel
Blog Yazarı 3 dk.

Soruyu yakından incelediğimiz zaman aslında bu sorunun kendiyle çeliştiğini göreceğiz çünkü kara deliklere kara delik dememizin sebebi ışık saçmayı bırakın ışığı yutmasıdır. Ancak bu durum kara deliklerin kütlesi yüzünden biraz ilginçleşmektedir. Kara deliğe çok yakın maddeler incelendiği zaman kara deliğin yüksek kütle çekimine cevap olarak ışık saçtıkları gözlemlenmiştir ve bu durum ilk fark edildiği zaman kara deliklerin ışık saçtığı zannedilmiştir fakat buradaki gerçeklik bundan fazlasıyla uzaktır. Peki bu durum arkasında yatan gerçek nedir?

Kara delikler kütlesiz olan ışığın bile kaçamayacağı kadar güçlü kütle çekime sahip olan uzay bölgeleridir.[1] Bu söylediğimiz cümle eğer Newton'un kütle çekim yasasına uysaydı kara deliklerin ışık üzerinde hiçbir etkisinin olmaması lazımdı fakat kütle çekimin daha modern yasalara dayandığını biliyoruz. Bu modern teorilerden biri olan ve kütle çekimi uzay-zamanın bükülmesi olarak tanımlayan genel görelilik teorisi bize ışığın bükülmesiyle ilgili şunu vermektedir: Işık düz uzay-zamanda düz bir çizgide ilerlediğinden dolayı uzay-zamanın bükülmesi ışığın eğri bir yol izlemesine ve sapmasına neden olur. Normal şartlar altında kütle çekim sebebiyle ışığın bükülmesi Dünya'dan çıplak gözümüzle kadar küçük bir olaydır fakat kütle arttıkça bu bükülme artmakta ve gözlemlenebilecek seviyeye gelmektedir. Kara delikler de yüksek kütleleri sebebiyle uzay-zamanı ışığın gidebileceği her olası yolda bükmüş oldukları için ışık sonunda kara deliklerin içine doğru yol almaktadır. Sonuç olarak bir ışık demeti kara deliğin içine girdikten sonra herhangi bir çıkış yolu yoktur ve bu sebeplerden ötürü kara delik kara delik olarak adlandırılmıştır ve ışık saçmamaktadır.

13
  • Şikayet Et
  • Mantık Hatası
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Daha Fazla İçerik Göster

Bize Ulaşın

ve seni takip ediyor

Göster

Şifremi unuttum Üyelik Aktivasyonu

Göster

Şifrenizi mi unuttunuz? Lütfen e-posta adresinizi giriniz. E-posta adresinize şifrenizi sıfırlamak için bir bağlantı gönderilecektir.

Geri dön

Eğer aktivasyon kodunu almadıysanız lütfen e-posta adresinizi giriniz. Üyeliğinizi aktive etmek için e-posta adresinize bir bağlantı gönderilecektir.

Geri dön

Close