Keşfedin, Öğrenin ve Paylaşın
Evrim Ağacı'nda Aradığın Her Şeye Ulaşabilirsin!
Kafana takılan neler var?
Aklımdan Geçen
Komünite Seç
Aklımdan Geçen
Fark Ettim ki...
Bugün Öğrendim ki...
İşe Yarar İpucu
Bilim Haberleri
Hikaye Fikri
Video Konu Önerisi
Başlık
Kafana takılan neler var?
Gündem
Bağlantı
Ekle
Soru Sor
Stiller
Kurallar
Komünite Kuralları
Bu komünite, aklınızdan geçen düşünceleri Evrim Ağacı ailesiyle paylaşabilmeniz içindir. Yapacağınız paylaşımlar Evrim Ağacı'nın kurallarına tabidir. Ayrıca bu komünitenin ek kurallarına da uymanız gerekmektedir.
1
Bilim kimliğinizi önceleyin.
Evrim Ağacı bir bilim platformudur. Dolayısıyla aklınızdan geçen her şeyden ziyade, bilim veya yaşamla ilgili olabilecek düşüncelerinizle ilgileniyoruz.
2
Propaganda ve baskı amaçlı kullanmayın.
Herkesin aklından her şey geçebilir; fakat bu platformun amacı, insanların belli ideolojiler için propaganda yapmaları veya başkaları üzerinde baskı kurma amacıyla geliştirilmemiştir. Paylaştığınız fikirlerin değer kattığından emin olun.
3
Gerilim yaratmayın.
Gerilim, tersleme, tahrik, taciz, alay, dedikodu, trollük, vurdumduymazlık, duyarsızlık, ırkçılık, bağnazlık, nefret söylemi, azınlıklara saldırı, fanatizm, holiganlık, sloganlar yasaktır.
4
Değer katın; hassas konulardan ve öznel yoruma açık alanlardan uzak durun.
Bu komünitenin amacı okurlara hayatla ilgili keyifli farkındalıklar yaşatabilmektir. Din, politika, spor, aktüel konular gibi anlık tepkilere neden olabilecek konulardaki tespitlerden kaçının. Ayrıca aklınızdan geçenlerin Türkiye’deki bilim komünitesine değer katması beklenmektedir.
5
Cevap hakkı doğurmayın.
Aklınızdan geçenlerin bu platformda bulunmuyor olabilecek kişilere cevap hakkı doğurmadığından emin olun.
Size Özel
Makaleler
Discord
Tüm Reklamları Kapat
Çağrı Mert Bakırcı
Yazar 7 Eylül 2011 17 dk.

Mastürbasyon, bir canlının kendi cinsel organlarını uyararak (stimüle ederek) genellikle orgazm noktasına kadar ulaşmasına verilen isimdir. Normalde eşeyli üreme (seks) için iki birey gerekirken, mastürbasyon bireyin tek başına yapabileceği cinsel bir aktivitedir. Öte yandan bir tür oto-erotizm faaliyeti olan mastürbasyon, bireylerin cinsel ilişki kurmadan, karşılıklı olarak da yapabilecekleri bir olaydır. Yani "kopulasyon" (cinsel birleşme) denen olay olmaksızın yaşanan cinsel faaliyetlerde mastürbasyon önemli bir parça olarak karşımıza çıkmaktadır. 

Mastürbasyon, o kadar da sıra dışı bir olay değildir ve hayvan bilimciler tarafından "üreme amaçlı olmayan cinsel davranış" olarak tanımlanmaktadır. Doğadaki pek çok olay gibi, mastürbasyon da ilk olarak insanda evrimleşmiş bir olay değildir; hayvanların pek çoğunda mastürbasyon görülmektedir. 

214
2
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Ozan Zaloğlu
Ozan Zaloğlu
313K UP
Çeviren 29 Ekim 2016 4 dk.

21 Ekim 2016 Cuma günü, internetin pratik olarak en aktif kullanılan bölümleri saatlerce çevrimdışı kaldı! Bu, birçok firma için kabul edilemez olduğu gibi, bu kadar geniş çapta bir "çöküş" nadiren rastlanan bir olay. İşin endişelendirici tarafı ise, bu saldırıların çok daha büyüklerinin yakın gelecekte tekrarlanabileceği gerçeği... 

21 Ekim 2016'da yapılan saldırıyla ilgili bilindiği kadarıyla saldırının ardındaki korsanlar, Dyn adındaki bir şirketi hedef aldılar. Bu şirket, içerisinde Twitter, Reddit ve Amazon'un da bulunduğu yüzlerce internet sitesi için "omurga" görevi görüyor. Dyn bu işi, bilgisayarların rakamsal IP adresleri ile hergün ziyaret ettiğiniz metin tabanlı alan adları (örneğin, www.evrimagaci.org) arasındaki noktaları etkili şekilde birleştirerek, Alan İsim Sistemi (DNS) sunucusu olarak adlandırılan bir kavrama davranarak yapıyor. Bu çok önemli hizmet gerçekleştirilmeden, ziyaret etmek istediğiniz sitelere gitmeniz imkansız. Bu yüzden 21 Ekim saldırısı sonrasında ABD ve Avrupa'daki milyonlarca insan, Spotify, Tumblr, PayPal, EA ve CNN gibi birçok siteye saatlerce erişemedi.

15
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Eser
Ece Müker
Ece Müker
512K UP
Eseri Ekleyen 4 gün önce Film
İnceleme Yaz
Sonra İzleyeceklerime Ekle
S. Buğra Baltacı
Yazar 12 Aralık 2019 37 dk.

Öğrenme ve bellek sinir sistemimizin en önemli özelliklerindendir. Öğrenme dünya ile ilgili bilgi edinme ve bellek edinilen bu bilginin kodlanma, depolanma ve daha sonra geri çağrılma süreçleridir. Bu süreçler olmaksızın sinir sistemimizin fonksiyonunun büyük ölçüde bozulacağı ve belleği etkileyen dramatik hastalıklardan görülebildiği gibi mental hayatımızın anlamsızlaşacağı açıktır. 

Geçtiğimiz 50 yılda uygun deneysel modellerin oluşturulması ve moleküler biyoloji alanındaki gelişmelerin sinirbilime uygulanması ile birlikte öğrenme ve bellek süreçlerinin altında yatan moleküler mekanizmalar hakkında çok önemli ilerlemeler kaydedildi.

157
2
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Beyza Nur Tandoğan
Yazar 23 Ocak 2022 37 dk.

Vücudumuzu oluşturan yapıların temelinde makromoleküller yer alır. Makromoleküller, monomerik alt birimlerin birbirlerine bağlanmasıyla oluşan, molekül ağırlığı oldukça yüksek olan polimerlerden meydana gelir. Canlı sistemlerindeki en önemli dört makromolekül; karbonhidrat, protein, yağ ve nükleik asitlerdir. Bunlar, hücrenin vazgeçilmez yapıtaşlarıdır; öyle ki, hücreyi bir binaya benzetirsek, binanın yapı taşları bu 4 makromolekülden ibaret olacaktır. Makromoleküller hücredeki metabolik olaylarda, hücre zarının yapısında, sinyal-uyarı iletiminde, yapısal destek sağlamada, canlı için hayati olaylarda gerekli enerjiyi sağlamakta ve bunun gibi birçok yerde görev alırlar.

Makromoleküllerin yapısında en fazla bulunan ve çeşitliliği sağlayan atom olan karbon atomu birçok atomla ya da kendisiyle (en çok da O, H ve N ile) çeşitli bağlar yaparak, yan yana dizilerek zincirler ve yeni bileşikler oluşturur. Bu bileşiklerden birisi de H ve C'nin oluşturduğu hidrokarbon bileşiğidir. Hidrokarbonlar yapılarına oksijeni de katarak canlı için en önemli organik maddelerden birisi olan şekerleri yani karbonhidratları oluşturur.

74
1
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Evrim Ağacı Akademi

Evrim Ağacı Akademi'yi kullanarak kendini Tıp konusunda geliştirebilirsin.

Tan Yıldız
Tan Yıldız
57K UP
Yazar 9 Haziran 2021 22 dk.

1905 yılında Alfred Binet'in ilk IQ testini tasarlamasından beri geçen süre zarfında, bilişsel psikolojinin uzmanları arasından tutun popüler kültürün birçok ögesinde IQ günlük hayatımızda bile sıklıkla karşımıza çıkan bir kavram haline gelmiştir. Bir yandan zeka araştırmaları alanındaki bilirkişiler arasında IQ'nun kalıtsallığı ve sosyoekonomik statü gibi sosyal faktörlerin etkileri tartışılırken; konuya vakıf olmayan halk IQ üzerine zıt perspektifler sunan Gattaca ve Harrison Bergeron gibi eserler yoluyla konuya aşina hale geldiler. 2021'de 27 yaşına basan Çan Eğrisi kitabının yarattığı tartışmalar fırtınası günümüzde de aynı şiddetle devam etmektedir. 1996 yılında Amerikan Psikoloji Derneği'nin (APA) oluşturduğu çalışma kolu, Çan Eğrisi kitabının yayınlanmasıyla başlayan tartışmaları ele alan bir rapor yayınlamış, IQ ölçüm yöntemleri, bu skoru etkileyen çeşitli parametreler ve zaman içerisinde IQ'nun değişimi ile ilgili kapsamlı bir inceleme yapmışlardır.[1] Bu yazının amacı, bu konudaki tartışmalardan ziyade, IQ'nun çaba sarf ederek geliştirilip geliştirilemeyeceği ve ne tür yöntemlerle bunun yapılabileceğini aktarmaktır.

Çoğumuz, günlük yaşamamızda reklamlar veya çeşitli sosyal medya paylaşımları vasıtasıyla "IQ'nuzu Test Edin!" ya da "Şu Bulmacayı Çözerek IQ'nuzu Artırın!" gibi başlık bombardımanlarına tutuluyoruz. Birçoğumuz, bu tür başlıkların kulaktan dolma bilgilerin bilimsel mahiyete büründürme çabası olduğunu bilecektir; ama yine de insan sormadan edemiyor: IQ ya da daha doğrusu genel olarak "zeka", artırılabilir bir özellik mi? Örneğin basketbol oynayarak boyumuzu artıramayacağımızı veya halter kaldırarak boyumuzu kısaltamayacağımızı biliyoruz. Peki bir bulmaca çözmek, çocuklarımıza erken yaşta klasik müzik (örneğin Mozart) dinletmek, "beyin egzersizleri" yapmak, IQ testlerine çalışmak gibi uğraşlar, gerçekten zekayı ve bunu ölçen IQ değerlerini değiştirebilir mi?

90
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Bilimler Köyü
Etkinliği Ekleyen 3 hafta önce İzmir₺9.000,0022 Haziran
Biyoloji ve Toplum (İngilizce)
22 Haziran 2025 15:00 tarihinden 29 Haziran 2025 12:00 tarihine kadar.

Who can participate?

Everyone, provided that the participants are able to read and discuss fluently in English.

Scientific areas covered by the activity: History and philosophy of science, Biology, genetics, ecology, philosophy of cognitive science

Day 1: Introduction. Biology and ideology. Hereditarianism and modern genomics: the misuse of genetics for political purposes with historical examples from eugenics, and IQ testing movement.

Day 2: The conceptual underpinnings of behavioral genetics, its shortcomings, and how these shortcomings have carried over into modern behavioral genomics. Ecology and conservation biology.

Day 3: Aristotle, Darwin, and the Modern Synthesis: The nature of the Darwinian revolution from the perspective of Kuhn’s theory of science the concept of incommensurability, whether and when empirical evidence is useful in evaluating which paradigm is better.

The problems which, from Darwin onward, led to the so-called modern synthesis of evolutionary theory. Accepting the most basic claims of a paradigm does not mean that the normal science governed by that paradigm is free from disagreements and lively discussions. Disagreements and discussions about how heredity functions and how natural selection operates. Normal science is not a simple detour or a temporary state on the way to more exciting revolutionary science.

Day 5: Epistemic Anthropocentrism

Philosophical analysis of anthropocentrism as part of an effort to understand the biological origins of cognition. The epistemic dimension of anthropocentrism manifesting as a bias that frames nonhuman cognition through a human lens, disregarding the evolutionary contingency that gives rise to diverse cognitive functions and structures. Cognition as a multidimensional phenomenon emerging across the vast phylogenetic diversity of species through various forms of behavioral individuality. The case of Physarum exemplifies an organizational approach that challenges the homunculus view of cognition.

Day 6: Diachronic Emergence through Shifting Localities of Control

The problem of emergence has long divided philosophers of science. Jaegwon Kim’s influential critique argues that strong emergence is incompatible with the causal closure of the physical world, thereby pushing towards reductionism or epiphenomenalism. However, biological processes such as embryonic development and gene regulation demonstrate diachronic emergence through contextual dynamism. Unlike a fully deterministic system, where the microstate at t1 rigidly determines the macrostate at t2, biological systems exhibit shifting localities, where regulatory nodes dynamically hand off control across changing phases, with coarse-grained transitions between these phases.

Graduate students who would like to present and discuss their research questions with the facilitators will get an opportunity to do so on the afternoon sessions of the 3rd, 4th and 5th days. Graduate students who are interested in thus sharing their work and getting feedback should indicate this in their applications.

Devamını Göster
0
0 Yorum
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Evrim Ağacı'ndan Mesaj

Evrim Ağacı'nın çalışmalarına Kreosus, Patreon veya YouTube üzerinden maddi destekte bulunarak hem Türkiye'de bilim anlatıcılığının gelişmesine katkı sağlayabilirsiniz, hem de site ve uygulamamızı reklamsız olarak deneyimleyebilirsiniz. Reklamsız deneyim, sitemizin/uygulamamızın çeşitli kısımlarda gösterilen Google reklamlarını ve destek çağrılarını görmediğiniz, %100 reklamsız ve çok daha temiz bir site deneyimi sunmaktadır.

Kreosus

Kreosus'ta her 50₺'lik destek, 1 aylık reklamsız deneyime karşılık geliyor. Bu sayede, tek seferlik destekçilerimiz de, aylık destekçilerimiz de toplam destekleriyle doğru orantılı bir süre boyunca reklamsız deneyim elde edebiliyorlar.

Kreosus destekçilerimizin reklamsız deneyimi, destek olmaya başladıkları anda devreye girmektedir ve ek bir işleme gerek yoktur.

Patreon

Patreon destekçilerimiz, destek miktarından bağımsız olarak, Evrim Ağacı'na destek oldukları süre boyunca reklamsız deneyime erişmeyi sürdürebiliyorlar.

Patreon destekçilerimizin Patreon ile ilişkili e-posta hesapları, Evrim Ağacı'ndaki üyelik e-postaları ile birebir aynı olmalıdır. Patreon destekçilerimizin reklamsız deneyiminin devreye girmesi 24 saat alabilmektedir.

YouTube

YouTube destekçilerimizin hepsi otomatik olarak reklamsız deneyime şimdilik erişemiyorlar ve şu anda, YouTube üzerinden her destek seviyesine reklamsız deneyim ayrıcalığını sunamamaktayız. YouTube Destek Sistemi üzerinde sunulan farklı seviyelerin açıklamalarını okuyarak, hangi ayrıcalıklara erişebileceğinizi öğrenebilirsiniz.

Eğer seçtiğiniz seviye reklamsız deneyim ayrıcalığı sunuyorsa, destek olduktan sonra YouTube tarafından gösterilecek olan bağlantıdaki formu doldurarak reklamsız deneyime erişebilirsiniz. YouTube destekçilerimizin reklamsız deneyiminin devreye girmesi, formu doldurduktan sonra 24-72 saat alabilmektedir.

Diğer Platformlar

Bu 3 platform haricinde destek olan destekçilerimize ne yazık ki reklamsız deneyim ayrıcalığını sunamamaktayız. Destekleriniz sayesinde sistemlerimizi geliştirmeyi sürdürüyoruz ve umuyoruz bu ayrıcalıkları zamanla genişletebileceğiz.

Giriş yapmayı unutmayın!

Reklamsız deneyim için, maddi desteğiniz ile ilişkilendirilmiş olan Evrim Ağacı hesabınıza yapmanız gerekmektedir. Giriş yapmadığınız takdirde reklamları görmeye devam edeceksinizdir.

Ada Aydın
Araştırmacı 1 gün önce Sen de Cevap Ver

Adam Tapp 12.000 volt DC akıma maruz kalarak kalbi durdu adım hep bu deneyimi bir düğmeye basılmış gibi ve inanılmaz derecede acı verici olarak tanımlıyor 11 buçuk dakikalık ölü kalma sürecinin ardından adam hayata geri döndürüldü ve 6 saatlik bir komaya girdi bu süre zarfında "bilincinin farklı bir boyutta olduğunu" ve "uzay gibi simsiyah bir yerde uyandığını" anlattı. Kendisini adam olarak paramedik olarak değil sadece mutlu ve hoş bir şekilde var olan saf bir bilinç formu olarak hissettiğini söyledi bu deneyimin ölümle ilgili korkularını tamamen ortadan kaldırdığını ve hayata karşı derin bir merak uyandırdığını ifade etti. Adam Tapp bu deneyimi ölüme yakın deneyimler (OYD) üzerine yapılan çalışmalara da katkı sağlamıştır. Peki beynimiz 4 ile 6 dakikalık bir süre zarfında kendisini imha ediyorsa Adam Tapp'ın beyni neden ölmedi.

Adam Tapp'ın durumunda, beynin bu kadar uzun süre oksijensiz kalmasına rağmen kalıcı hasar görmemesinin nedeni büyük olasılıkla "terapötik hipotermi" veya benzeri bir mekanizmayla vücut ısısının düşmesiydi. Vücut ısısı düştüğünde beyin hücrelerinin metabolik hızı ve oksijen ihtiyacı da önemli ölçüde azalır bu beyin hücrelerinin oksijensizliğe karşı daha uzun süre dayanmasına olanak tanır

Tüm Reklamları Kapat

2
  • Şikayet Et
  • Mantık Hatası
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
İnceleme
Ümit Aytekin
İnceleyen8 1 gün önce
tarihin en dramatik star trek dizisi. başrol sürekli küçük emrah modunda ve 3. sezon itibari ile o kadar fazlalaşıyorki ileri sarmak istiyorsunuz . önceki serilerle hiç alakası yok.
8.7/10
(3 Kişi)
Puan Ver
Orjinal Adı : Star Trek: Discovery
Yönetmen: David Semel
İnceleme Yaz
Sonra İzleyeceklerime Ekle
2
0 Yorum
  • Şikayet Et
  • Mantık Hatası
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Ahmet Öztekin
Uyarlayan 1 gün önce 3 dk.

Düzenli egzersiz, yapabilen insanlar için hem fiziksel hem de mental olarak faydaları gerçekten de yadsınamayacak düzeyde ancak fiziksel kısıtlamalardan ötürü egzersiz yapamayan bazı insanlar da bulunmakta. Bu kişiler için de egzersizin metabolik etkilerini taklit edebilen LaKe molekülü geliştirildi. Molekül, herhangi bir fiziksel efor gerektirmeksizin egzersizin ve orucun metabolik etkilerini taklit etmekte.

Bu molekülün belirtilen metabolik etkilerinin yanı sıra Parkinson ve demans gibi bazı nörolojik hastalıkların tedavisinde yardımcı olarak kullanılabileceği düşünülüyor. Tüm bu olası etkileri sayesinde bu molekülün keşfi ile birlikte yoğun egzersiz programlarına ya da oruç temelli diyetlere uyamayan kişilerde uygulanabilecek tedaviler için umut vadediyor.

6
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Meriç Öztürk
Seslendiren 6 gün önce 28:49
Uzun yaşamın sırrı renklerde mi? - Yapay zekaya aşık olan çocuğa ne oldu? Bilim insanları nasıl bir önlem alacak? - Masaj yaparak beynininizi yenileyebileceğinizi...
5
Tüm Reklamları Kapat
Atahan Germen
Atahan Germen
32K UP
Yazar 12 Eylül 17 dk.

Radyokarbon tarihleme veya daha çok bilinen adıyla karbon-14 yöntemi, arkeolojik çalışmalarda en çok kullanılan yöntemlerden biridir. Bu yöntem, elde edilen arkeolojik buluntunun ne kadar eski olduğunu hesaplamakta kullanılır. Şüphesiz bu amaçla kullanılan yöntemlerin de en meşhurudur.

1940'ların sonlarında Willard Libby tarafından geliştirilen ve 1960 yılında Nobel Kimya Ödülü ile taçlandırılan bu yöntem, tarihsel ve prehistorik olayların kronolojisinin oluşturulmasında devrim niteliğinde bir yenilik getirmiştir. Libby'nin bu yeniliği, C-14 izotopunun yarı ömrü ve radyoaktif bozunma prensiplerine dayanarak arkeolojik buluntuların, jeolojik katmanların ve çevresel örneklerin yaşının yüksek doğrulukla belirlenmesini sağlamaktadır.

110
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Söz
Hilmi Türker Oğuz
Alıntıyı Ekleyen 4 Haziran 2023
Muhtaç olduğun kudret, damarlarındaki asil kanda mevcuttur.
25
0 Yorum
  • Şikayet Et
  • Mantık Hatası
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Evrim Ağacı'ndan Mesaj

Evrim Ağacı üyeliği tamamen ücretsiz ve sitemizi çok daha etkili, interaktif ve keyifli bir şekilde kullanmanızı sağlayacak. Üye değilseniz, birkaç saniyede üyelik oluşturabilirsiniz! Üyeyseniz de giriş yapmanızı tavsiye ederiz.

Tüm Reklamları Kapat
Evrim Ağacı'na Destek Ol
Biohybrid Swarm Systems
Summer School
Tarih: 4 - 6 Temmuz 2026
Yer: ODTÜ Araşırma Parkı Seminer Salonu
Yaz okulu lisans, yüksek lisans ve doktora öğrencilerinin katılımına açıktır, katılım ücretsizdir.
Kayıt ve bilgi için: https://romer.metu.edu.tr/BHSS2025/
Evrim Ağacı'ndan Mesaj

Evrim Ağacı'nı sosyal medya hesaplarından takip etmeyi unutmayın! Yeni paylaşımlarımızı görmek için bizi aşağıdaki sosyal medya hesaplarımızdan takip edebilirsiniz.

Bilimler Köyü
Etkinliği Ekleyen 3 hafta önce İzmir₺9.000,0022 Haziran
Biyoloji ve Toplum (İngilizce)
22 Haziran 2025 15:00 tarihinden 29 Haziran 2025 12:00 tarihine kadar.

Who can participate?

Everyone, provided that the participants are able to read and discuss fluently in English.

Scientific areas covered by the activity: History and philosophy of science, Biology, genetics, ecology, philosophy of cognitive science

Day 1: Introduction. Biology and ideology. Hereditarianism and modern genomics: the misuse of genetics for political purposes with historical examples from eugenics, and IQ testing movement.

Day 2: The conceptual underpinnings of behavioral genetics, its shortcomings, and how these shortcomings have carried over into modern behavioral genomics. Ecology and conservation biology.

Day 3: Aristotle, Darwin, and the Modern Synthesis: The nature of the Darwinian revolution from the perspective of Kuhn’s theory of science the concept of incommensurability, whether and when empirical evidence is useful in evaluating which paradigm is better.

The problems which, from Darwin onward, led to the so-called modern synthesis of evolutionary theory. Accepting the most basic claims of a paradigm does not mean that the normal science governed by that paradigm is free from disagreements and lively discussions. Disagreements and discussions about how heredity functions and how natural selection operates. Normal science is not a simple detour or a temporary state on the way to more exciting revolutionary science.

Day 5: Epistemic Anthropocentrism

Philosophical analysis of anthropocentrism as part of an effort to understand the biological origins of cognition. The epistemic dimension of anthropocentrism manifesting as a bias that frames nonhuman cognition through a human lens, disregarding the evolutionary contingency that gives rise to diverse cognitive functions and structures. Cognition as a multidimensional phenomenon emerging across the vast phylogenetic diversity of species through various forms of behavioral individuality. The case of Physarum exemplifies an organizational approach that challenges the homunculus view of cognition.

Day 6: Diachronic Emergence through Shifting Localities of Control

The problem of emergence has long divided philosophers of science. Jaegwon Kim’s influential critique argues that strong emergence is incompatible with the causal closure of the physical world, thereby pushing towards reductionism or epiphenomenalism. However, biological processes such as embryonic development and gene regulation demonstrate diachronic emergence through contextual dynamism. Unlike a fully deterministic system, where the microstate at t1 rigidly determines the macrostate at t2, biological systems exhibit shifting localities, where regulatory nodes dynamically hand off control across changing phases, with coarse-grained transitions between these phases.

Graduate students who would like to present and discuss their research questions with the facilitators will get an opportunity to do so on the afternoon sessions of the 3rd, 4th and 5th days. Graduate students who are interested in thus sharing their work and getting feedback should indicate this in their applications.

Devamını Göster
0
0 Yorum
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Evrim Ağacı'ndan Mesaj

Bilim haberlerimizi ve diğer yazılarımızı Google Haberler'de görmek için bizi takip etmeyi unutmayın.

Söz
Evrim Ağacı
Alıntıyı Ekleyen 18 Ocak 2019
Her şey, başarılana kadar imkansızmış gibi gözükür.
Bu alıntı Evrim Ağacı tarafından öne çıkarılmıştır.
25
0 Yorum
  • Şikayet Et
  • Mantık Hatası
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Sihirli Ağaç Evi 8 – Ay'a Seyahat

Sihirli Ağaç Evi ile sen de macera dolu bir dünyaya dal!
Tıpkı dünyanın dört bir yanındaki milyonlarca çocuk gibi.

Sihirli Ağaç Evi bu kez sınırları zorluyor ve Tim ile Lea’yı çok uzaklara gönderiyor: Ay’a!

Bir uzay oteli mi? Bu kadarı Tim ve Lea için bile çok fazla. Yalnız küçük bir sorunları var: Oksijen tankları tükenmek üzere, iki saat içinde havasız kalacaklar. Bu sürede dördüncü parçayı bulabilecekler mi? Acaba şu garip Ay adamı onlara yardım eder mi?

Küçük okurları hem okumanın keyfiyle hem de tarihteki farklı kültürlerle tanıştıran Sihirli Ağaç Evi serisi bu yönüyle sadece dünyanın dört bir yanındaki çocukların değil, anne babalar ve eğitimcilerin de gözdesi oldu.

New York Times çoksatanlar listesinde bir numaraya kadar çıkan ve beş yıldan uzun bir süre bu listede kalmayı başaran bu ödüllü seri 33 dilde 130 milyondan fazla sattı.

Devamını Göster
₺184.00
Sihirli Ağaç Evi 8 – Ay'a Seyahat
0
  • Şikayet Et
  • Mantık Hatası
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Daha Fazla İçerik Göster

Bize Ulaşın

ve seni takip ediyor

Göster

Şifremi unuttum Üyelik Aktivasyonu

Göster

Şifrenizi mi unuttunuz? Lütfen e-posta adresinizi giriniz. E-posta adresinize şifrenizi sıfırlamak için bir bağlantı gönderilecektir.

Geri dön

Eğer aktivasyon kodunu almadıysanız lütfen e-posta adresinizi giriniz. Üyeliğinizi aktive etmek için e-posta adresinize bir bağlantı gönderilecektir.

Geri dön

Close