Keşfedin, Öğrenin ve Paylaşın
Evrim Ağacı'nda Aradığın Her Şeye Ulaşabilirsin!
Bugün Türkiye'de bilime ve bilim okuryazarlığına neler katacaksın?
Aklımdan Geçen
Komünite Seç
Aklımdan Geçen
Fark Ettim ki...
Bugün Öğrendim ki...
İşe Yarar İpucu
Bilim Haberleri
Hikaye Fikri
Video Konu Önerisi
Başlık
Bugün Türkiye'de bilime ve bilim okuryazarlığına neler katacaksın?
Gündem
Bağlantı
Ekle
Soru Sor
Stiller
Kurallar
Komünite Kuralları
Bu komünite, aklınızdan geçen düşünceleri Evrim Ağacı ailesiyle paylaşabilmeniz içindir. Yapacağınız paylaşımlar Evrim Ağacı'nın kurallarına tabidir. Ayrıca bu komünitenin ek kurallarına da uymanız gerekmektedir.
1
Bilim kimliğinizi önceleyin.
Evrim Ağacı bir bilim platformudur. Dolayısıyla aklınızdan geçen her şeyden ziyade, bilim veya yaşamla ilgili olabilecek düşüncelerinizle ilgileniyoruz.
2
Propaganda ve baskı amaçlı kullanmayın.
Herkesin aklından her şey geçebilir; fakat bu platformun amacı, insanların belli ideolojiler için propaganda yapmaları veya başkaları üzerinde baskı kurma amacıyla geliştirilmemiştir. Paylaştığınız fikirlerin değer kattığından emin olun.
3
Gerilim yaratmayın.
Gerilim, tersleme, tahrik, taciz, alay, dedikodu, trollük, vurdumduymazlık, duyarsızlık, ırkçılık, bağnazlık, nefret söylemi, azınlıklara saldırı, fanatizm, holiganlık, sloganlar yasaktır.
4
Değer katın; hassas konulardan ve öznel yoruma açık alanlardan uzak durun.
Bu komünitenin amacı okurlara hayatla ilgili keyifli farkındalıklar yaşatabilmektir. Din, politika, spor, aktüel konular gibi anlık tepkilere neden olabilecek konulardaki tespitlerden kaçının. Ayrıca aklınızdan geçenlerin Türkiye’deki bilim komünitesine değer katması beklenmektedir.
5
Cevap hakkı doğurmayın.
Aklınızdan geçenlerin bu platformda bulunmuyor olabilecek kişilere cevap hakkı doğurmadığından emin olun.
Size Özel
Makaleler
Söz
Evrim Ağacı
Alıntıyı Ekleyen 2 Şubat 2019
Ne üzerine çalıştığınız önemli değildir; çünkü bütün bilgiler bağlantılıdır. Herhangi bir konuda çalışan, devam ederse, bilgeliğe ulaşacaktır.
Bu alıntı Evrim Ağacı tarafından öne çıkarılmıştır.
32
0 Yorum
  • Şikayet Et
  • Mantık Hatası
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Tüm Reklamları Kapat
Evrim Ağacı'ndan Mesaj

Evrim Ağacı üyeliği tamamen ücretsiz ve sitemizi çok daha etkili, interaktif ve keyifli bir şekilde kullanmanızı sağlayacak. Üye değilseniz, birkaç saniyede üyelik oluşturabilirsiniz! Üyeyseniz de giriş yapmanızı tavsiye ederiz.

Kerem Girgin
Kerem Girgin
142.6K UP
Yazar 2 gün önce 13 dk.

İnsanoğlu, varoluşunun şafağından bu yana, doğanın kudreti karşısında hem hayranlık hem de derin bir korku duymuştur. Yıldızlarla dolu bir gökyüzünün altında, ayaklarımızın bastığı toprağın sarsılmaz olduğuna dair inancımız, jeolojik zamanın o acımasız tiktakları arasında zaman zaman yerle bir olur. Evren'in uçsuz bucaksız karanlığında sürüklenen bu toz zerresinin üzerinde yaşam, incecik bir kabuğun kararsız hareketlerine pamuk ipliğiyle bağlıdır. Özellikle Anadolu gibi tektonik plakaların sürekli bir itiş kakış halinde olduğu coğrafyalarda, deprem gerçeği sadece jeofiziksel bir olay değil, kültürel kodlarımıza işlemiş kolektif bir travmadır.

Marmara Denizi, bu travmanın merkez üssünde, tarihin ve jeolojinin kesiştiği noktada uyanmayı bekleyen bir dev gibidir. Kuzey Anadolu Fay Hattı’nın batıya doğru uzanan ve milyonlarca yıldır Avrasya ile Anadolu blokları arasındaki gerilimi düzenleyen bu devasa kırık sistemi, insanlık tarihi boyunca imparatorlukları sarsmış, surları yıkmış ve şehirleri yutmuştur. 1509 yılında, Osmanlı tarihçilerinin "Kıyamet-i Suğra" yani "Küçük Kıyamet" olarak adlandırdığı o günde, İstanbul’un surlarını yerle bir eden güç ile 17 Ağustos 1999’da Gölcük’te binlerce canımızı alan güç aynıdır. Bu güç ne mitolojik bir canavarın öfkesi ne de ilahi bir cezalandırma aracıdır; bu, gezegenimizin ısıl dinamiklerinin, çekirdekten yüzeye doğru akan enerjinin ve plaka tektoniğinin kaçınılmaz bir sonucudur.

7
1
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Tüm Reklamları Kapat
Eser
Furkan Köylü
Furkan Köylü
60.7K UP
Eseri Ekleyen 3 gün önce Kitap
Puan Ver
Atatürk'ün Yaveri Cevat Abbas Gürer
Derleyen: Turgut Gürer
İnceleme Yaz
Sonra Okuyacaklarıma Ekle
Göktuğ Kaçıra
Yazar 4 Haziran 2020 3 dk.

Osmaniye'nin Kadirli kasabasında gözlemlenen bir erişkin birey.

Siyah üstüne sarı lekelere sahip bir semender türüdür. Büyük sarı lekeler ve parlak tonlar evrimsel olarak aposematizm, yani uyarıcı renklenme örneğidir. Lekeler sırtında bulunur ancak karnında bulunmaz. Genellikle başlarında 4 büyük leke bulunur ve kuyruklarına kadar lekeler devam eder. Parlak ve pürüzsüz ciltleri vardır. Dişileri genellikle erkeklerden daha iridir. Dişiler 21 erkekler ise 23 yıla kadar yaşayabilir. Larva döneminde tamamen suya bağlı olmakla beraber yetişkinler vakitlerinin çoğunu karada geçirir ve üremek için suya gelirler. Bilindiği kadarıyla semender türleri derilerindeki bezlerden toksin salgılar, bu da yutulursa zehirli (poisonous) olabilir, ancak genel olarak insan gibi büyük memeliler için tehlikeli olan türlerin sayısı azdır. Keza Türk semenderi de zararsızdır. Zehirli ile zehirci arasındaki farkı açıkladığımız yazımıza buradan ulaşabilirsiniz.

19
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Hatice Kutbay
Hatice Kutbay
111.3K UP
ANTROPOLOJİ DE YÜKSEK LİSANS YAPIYORUM 5 gün önce Sen de Cevap Ver

Evrimsel biyoloji, modern bilimin en kapsamlı ve en çok test edilmiş teorilerinden biri olmasına rağmen, bilimsel teorilerin doğası gereği eleştiriye açıktır. Bilimsel bir teorinin gücü, yalnızca doğru olduğu varsayımından değil, sürekli sınanabilir olmasından ve yanlışlanabilir yöntemlerle ele alınabilmesinden gelir. Bu bağlamda, evrim teorisinin eleştirilip eleştirilemeyeceği sorusu, teorinin bilimsel konumunu anlamak için önemlidir.

Karl Popper’in bilim felsefesine göre bir teoriyi bilimsel yapan en temel ölçüt, “yanlışlanabilirlik” ilkesidir; Popper'ın ifadesiyle, “bilim, yanlışlanabilir önermelerden oluşur” (Popper, 1959). Bu çerçevede evrim teorisi, yanlışlanabilir öngörüler üretmesi bakımından bilimsel bir teori olarak eleştiriye açıktır. Örneğin fosil kayıtlarının belirli bir filogenetik dizilim göstermesi gerektiği, doğal seçilimin popülasyon genetiğiyle ölçülebilir sonuçlar doğurması gerektiği gibi öngörüler, teorinin test edilebilirliğini göstermektedir.

Evrimsel mekanizmaların bilimsel yöntemle test edildiğine dair ilk güçlü örnekler Fisher, Haldane ve Wright’ın öncülük ettiği nüfus genetiği modelleriyle ortaya konmuştur. Fisher, doğal seçilimin matematiksel temellerini geliştirerek “seçilim katsayılarının popülasyonlardaki alel frekanslarını ölçülebilir şekilde değiştireceğini” göstermiştir (Fisher, 1930). Bu nedenle evrim, soyut ya da metafizik bir açıklama değil; öngörü üretebilen, ölçülebilen ve veriyle sınanabilir bir çerçevedir.

Tüm Reklamları Kapat

Evrime yönelik bilimsel eleştiriler ise tarihsel olarak teoriyi zayıflatmak yerine güçlendirmiştir. Örneğin Mendel genetiğinin keşfi, Darwin'in öne sürdüğü kalıtım mekanizmasının eksikliklerini gidererek modern sentezin ortaya çıkmasına yol açmıştır (Dobzhansky, 1937). Bu durum, bilimsel eleştirinin evrim kuramını yıkmak yerine geliştirdiğini göstermektedir. Nitekim Dobzhansky’nin ünlü sözünde belirttiği gibi, “Biyolojide hiçbir şey evrim olmadan anlam kazanmaz.” (Dobzhansky, 1973). Bu ifade evrimin bilimde nasıl merkezi bir konuma sahip olduğunu göstermektedir.

Evrim teorisine yönelik çağdaş eleştiriler çoğunlukla mekanizmalara yöneliktir. Örneğin nötr evrim teorisini geliştiren Kimura, seçilimin tüm genetik değişimleri açıklayamayacağını, moleküler düzeydeki pek çok değişikliğin seçilimden bağımsız gerçekleştiğini ileri sürmüştür (Kimura, 1968). Bu eleştiri, doğal seçilim fikrine bir karşı çıkış değil; evrimsel süreçlerin daha kapsamlı bir biyolojik açıklamaya ihtiyaç duyduğunu gösteren bir genişlemedir. Dolayısıyla bilimsel eleştiriler, teorinin revize edilmesini sağlamış ve evrimsel biyolojiyi daha geniş bir kuramsal çerçeveye oturtmuştur.

Bu noktada önemli bir ayrım yapılmalıdır: Bilimsel olmayan, yani test edilemeyen veya yanlışlanamayan iddialar evrim teorisini eleştirmek için geçerli değildir. Bilimin reddettiği eleştiriler genellikle fosil kayıtlarının yanlış yorumlanması, “ara form yoktur” gibi kanıtlarla çelişen ifadeler veya evrimi yanlış tanımlamaya dayalı iddialardır. Oysa paleontoloji, Archaeopteryx’ten Tiktaalik’e kadar pek çok geçiş formu ile evrimi destekleyen güçlü kanıtlar sunmaktadır (Shubin, 2006). Bu nedenle bilim dışı eleştiriler bilimsel süreç açısından anlamlı değildir.

Sonuç olarak evrim teorisi, bilimsel yöntemle tamamen eleştirilebilir durumdadır; ancak eleştirilmesi için sunulan iddiaların bilimsel ölçütleri karşılaması gerekir. Evrim teorisinin yanlışlanabilir olması, onu bilimsel bir teori yapan en önemli özelliktir. Buna rağmen, genetik, paleontoloji, biyocoğrafya, moleküler biyoloji ve ekoloji gibi çok farklı disiplinlerden gelen kanıtların tutarlılığı, evrimsel biyolojiyi modern bilimin en güçlü teorilerinden biri konumuna getirmiştir. Dolayısıyla evrim eleştirilebilir, fakat şimdiye kadar yapılan geçerli bilimsel eleştiriler teoriyi çürütmek bir yana, daha derin ve kapsamlı hâle getirmiştir.

4
  • Şikayet Et
  • Mantık Hatası
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Çağrı Mert Bakırcı
Yazar 10 Kasım 2019 19 dk.

Bize en çok sorulan sorular, "Şu evrime örnek midir?", "Şu yapılırsa evrim olur mu?", "Şunun olması evrim sayılır mı?" şeklindeki hipotetik veya evrimin doğadan (ve özellikle de insan yaşantısından) örneklendirilmesine dayanan sorular.

Tüm bu soruların yanıtı ortak olduğu için ve okurlarımıza "ne düşünmeleri gerektiğini" değil, "nasıl düşünmeleri gerektiğini" öğretmenin değerini bildiğimiz için, doğada gördüğümüz bir olayın veya sürecin evrimsel bir değişim olup olmadığını anlamak için kendimize sormamız gereken soruları derlemek istedik.

272
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Çağrı Mert Bakırcı
Yazar 27 Mayıs 2011 43 dk.

Termodinamik, ısının dinamiğini, yani çeşitli kuvvetler altında ısının hareketini çalışan bir bilim dalıdır. Ama termodinamik, sadece ısının hareketiyle ilgilenmez: ısı, iş, sıcaklık gibi kavramların; enerji, radyasyon ve maddenin fiziksel özellikleriyle ilişkisini araştırır.[1] Bu bakımdan termodinamik, çok temel bir fizik ve mühendislik sahasıdır.

Saha, 19. yüzyılda fizikçiler ve mühendisler, buhar motorlarının verimliliğini artırmaya çalışırken doğdu ve insan medeniyetinin gidişatındaki hemen her şeyi değiştirdi:[2] Örneğin içten yanmalı bir motorlar, buzdolapları, kaloriferler, klimalar, enerji santralleri, kısaca enerji transferiyle çalışan hemen her mühendislik ürününü, termodinamik sahasındaki çalışmalara borçluyuz.

146
3
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
İnceleme
Rüveyda Ayvaz
Rüveyda Ayvaz
63.9K UP
İnceleyen10 6 gün önce
Çok güzel bir animatör
Youtube Kanalı
9.8/10
(9 Kişi)
Puan Ver
İnceleme Yaz
Sonra İzleyeceklerime Ekle
2
0 Yorum
  • Şikayet Et
  • Mantık Hatası
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Çağrı Mert Bakırcı
Analist 8 Ekim 2018 5 dk.

Süt dişlerinden kök hücre elde etmenin mümkün olduğu doğrudur. Ayrıca bu kök hücrelerin bazı hastalıkların tedavisinin nadir yöntemlerinden biri olma potansiyeli olduğu doğrudur. Ek olarak, kök hücrelerin süt dişlerinde bulunduğunu tespit eden ilk araştırmanın 2003 tarihinde yayımlandığı da doğrudur.

Bir çocuğun düşen "ilk diş"inin herhangi bir özelliği yoktur; bütün süt dişleri aynı özelliktedir. Ayrıca çocuğunuzun süt dişlerinden alınabilecek kök hücreleri güvenli bir şekilde saklamanızın tek yolu, "süt dişi bankası" adı verilen kök hücre merkezlerinde kriyojenik yöntemlerle saklamaktır. Yani süt dişlerini evinizdeki bir kâse veya peçete içinde saklamanızın herhangi bir anlamı yoktur - bu şekilde saklanan dişlerde kök hücreler kısa bir süre içinde ölecektir ve işlevsiz hale gelecektir.

33
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Yasin Kayalar
Yasin Kayalar
213.9K UP
1 gün önce
GERÇEK DE SİZİN İÇİN ALGISALLIĞINIZDA HAYALDİR
Bilinçlilik dışında (bilinçli olarak gerçeği ve hayali ayırt edici karar dışında) beyin için gerçek ve hayalin farkı yoktur.  Gerçeği de hayal (imgeler) olarak deneyimlemek zorundasınız. Kısacası gerçekte bir 'rüyadasınız' ama rüyadan tek farkla ki bu rüyayı evren size 'yayınlıyor'. (Dışınızda bir gerçeklik yok demiyoruz)
2
0 Yorum
  • Şikayet Et
  • Mantık Hatası
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Berk Çakan
Berk Çakan
23.4K UP
Çeviren 5 Ağustos 2020 1 sa.

“Sosyobiyoloji” kavramı ilk olarak E.O. Wilson’un “Sosyobiyoloji: Yeni Sentez” (1975) adlı kitabında “tüm sosyal davranışların biyolojik temeline ilişkin sistematik bir çalışma” şeklinde ortaya koyulmuştur. (Wilson, 1975, 4). Wilson burada “davranışların biyolojik temeli” derken, bireylerin sergiledikleri davranışlara sebebiyet veren nöral ve psikolojik mekanizmalar yerine, hayvan popülasyonlarındaki davranışların evrimini yönlendiren sosyal ve ekolojik sebeplere gönderme yapıyor gibi görünmektedir, fakat Wilson çok net bir şekilde sosyobiyoloji ve sinirbilim arasında önemli bir kuramsal etkileşim olduğunu düşünmektedir(Wilson 1975, 5). Wilson evrim terimini kullanırken de, her ne kadar seçilimin hayvan toplulukları üzerindeki etkilerinin popülasyon seviyesinde uyumsuz sonuçlar doğurabileceği görüşünü kabul ediyor olsa da (örnek olarak bkz. Wilson, 1975, Bölüm 4), genellikle doğal seçilim yoluyla evrime göndermede bulunmaktadır.

Dolayısıyla, “sosyobiyolojinin” olası anlamlarından biri, Wilson’un kitabının insan olmayan hayvanlardan bahseden bölümünde bahsetmiş olduğu şekliyle, hayvanların davranışlarının doğasını ve sebeplerini anlamaya yönelik metodolojik olarak adaptasyoncu bir yaklaşımdır. Fakat, sosyobiyoloji terimi, özellikle de Wilson’un kitabının büyük bölümünde açıklamış olduğu şekliyle, aslında bir tür yeni terimdir ve Wilson bu terimi kendi çalışmaları için bu terimi kullanmayan bilim insanlarının çalışmalarına göndermede bulunmak için kullanır. Fakat sosyobiyoloji terimi hiçbir zaman bu bilim insanları tarafından da genel anlamda kabul gören bir terim olmamıştır. Gerçekte ise durum şudur: Çok az sayıdaki bilim insanı kendi çalışmalarını tanımlamak için sosyobiyoloji terimini kullanmaktayken (örneğin, Hrdy, 1999), sosyobiyoloji üzerine ihtilafların ortaya çıktığı dönem ve sonrasında bu tür yaklaşımları kullanan bilim insanları, en çok kullanılanı “davranışsal ekoloji” olmak üzere alternatif diğer terimleri kullanmaya yönelmişlerdir (Krebs ve Davies, 1978).

72
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Yasin Kayalar
Yasin Kayalar
213.9K UP
2 gün önce
İSİMLER GERÇEKLİĞİNİZE DAHİLDİR. 
İsimler (kavramlar) gerçekliğinize dahildir. Onlarla görür, onlarla duyarsınız. İsimler (hayali olarak) havada uçuşurlar ve gerçekliğinize dahildirler. 
İsimlerden bizim için kaçış yok. İsimleri okuyabilmemiz (seslerdeki kodları, desenleri duyarak ve konuşarak çözebilmemiz) ise bizim gerçek mucizemiz. 

0
0 Yorum
  • Şikayet Et
  • Mantık Hatası
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Çağrı Mert Bakırcı
Yazar 19 Ağustos 2011 15 dk.

Evrimsel süreçleri anlamaya başlayan bir kişinin karşılaşacağı soru işaretlerinden en yaygın olanı, yapı ve organların birbirleriyle nasıl uyum içerisinde evrimleştiği sorusudur. Bu özünde çok basit bir cevabı barındıran bir sorudur; ancak evrimsel biyolojinin detayları tam olarak anlaşılamadıysa, kafa karıştırıcı olabilir.

Örneğin bir birey, gözün daha basit yapılardan kademeli evrimini gayet iyi anlayabilir; ancak göz evrimleşirken beynin de gözden gelen verileri değerlendirebilecek şekilde nasıl evrimleştiğine anlam veremeyebilir. Benzer şekilde, derimizdeki sinir uçlarının evrimine bağlı olarak dokunma duyumuzun oluşumunu anlayabilir; ancak bunun beyinde değerlendirilecek şekilde bir evrimsel değişimin nasıl olduğunu ilk etapta anlayamayabilir.

90
1
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Söz
Rüzgâr Özkarakaş
Alıntıyı Ekleyen 1 gün önce
Milyonla çalan mesned-i izzetde ser-efrâz,
Bir kaç guruşu mürtekibin câyı kürekdir.
(Milyonla çalan yüksek makamda başı dik dolaşır[ken],
Birkaç kuruşu zimmetine geçirenin cezası kürek
mahkûmu [hapishane] olmaktır.)
Kaynak: Terkîb-i bend (Google Books)
1
0 Yorum
  • Şikayet Et
  • Mantık Hatası
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Evrim Ağacı'ndan Mesaj

Evrim Ağacı'nı sosyal medya hesaplarından takip etmeyi unutmayın! Yeni paylaşımlarımızı görmek için bizi aşağıdaki sosyal medya hesaplarımızdan takip edebilirsiniz.

Sizden Gelenler
Baran Aras
Üye
Bütün kullanıcılar ve yöneticilerin 10.kutlu olsun nice mutlu yıllara
Evrim Ağacı Akademi
Babba Kitap- Süper Baba'nın Alet Çantası

Artık her babanın elinin altında, izleyicileri şaşkına çevirip kendine hayran bırakacak, sihir, şaka ve oyunlarla dolu, her daim kullanıma hazır bir kurtarıcı var. Babba Kitap’taki alkış ve kahkaha garantili klasik numaralarla—küçüklü büyüklü—geniş bir hayran kitlesi edinmeniz kaçınılmaz.

Biraz sirke ve deterjanla lav püskürten bir yanardağ yapın.
*İskambil kağıtlarıyla zihin okuyun.
*Çocuklarınızla aranızda Kızılderililerden başka kimsenin anlamayacağı bir işaret lisanı yaratın.

Babba Kitap’la sihrin ustası, komedinin kralı ve ailenizin şovmeni (söylememize gerek bile yok ama çocuklar için düzenlenen her partinin de yıldızı) olacaksınız. Hadi o zaman, parmağınızı şıklatın ve para kaybolsun. Şov zamanı!

UYARI: Lütfen şöhret ışıklarına kapılıp işin dozunu kaçırmayın. Unutmayın, karşınızdaki insanla ileride bir gün hangi üniversiteye gitmesi gerektiği konusunda konuşmanız gerekecek.

Devamını Göster
₺185.00
Babba Kitap- Süper Baba'nın Alet Çantası
Daha Fazla İçerik Göster
Keşfet
Ara
Yakında
Sohbet
Agora

Bize Ulaşın

ve seni takip ediyor

Göster

Şifremi unuttum Üyelik Aktivasyonu

Göster

Şifrenizi mi unuttunuz? Lütfen e-posta adresinizi giriniz. E-posta adresinize şifrenizi sıfırlamak için bir bağlantı gönderilecektir.

Geri dön

Eğer aktivasyon kodunu almadıysanız lütfen e-posta adresinizi giriniz. Üyeliğinizi aktive etmek için e-posta adresinize bir bağlantı gönderilecektir.

Geri dön

Close