Bazen Bir Odaya Girdiğinizde, Ne Yapmak İçin Girdiğinizi Neden Unutursunuz?
İnsan vücudundaki en az anlaşılan organ, beyindir. 1.5 kilogramlık kütle, sıkı sıkıya organize olmuş ve fazlasıyla özelleşmiş hücrelerden oluşur. Bu hücreler, düşüncelerden hareketlere, kalp atışlarından el-kol hareketlerine, yemek yemekten nefes almaya kadar hayatımız boyunca süregelen tüm süreçleri kontrol eder. Hafızalar burada depolanır, hesap-kitap işlerimizi beyin sayesinde yaparız, beyin sayesinde aşık olur, beyin sayesinde nefret ederiz, beyin sayesinde nefes alır, beynin ölümüyle ölürüz. Ancak beyin, kusursuz değildir; hatta kusursuz olmaktan çok ama çok uzak bir organdır. Bizi sıklıkla yanıltır.
Yukarıdaki görselin bazı diğer örneklerini buradaki yazımızdan görebilirsiniz.
Beynimizin bizi (ki "biz" de, beynimiziz aslında) yarı yolda bıraktığı, yaygın olarak raporlanmış örneklerden birisi, yarı yolda bıraktığı örneklerden birisi, bir odaya girdiğinizde, o odaya neden geldiğinizi anlık olarak, hatta bazen uzun süreli olarak unutmanızdır. Uykumuzda bile nefes almamızı sürdürebilen bir organ, nasıl olur da aslında belli bir amaçla mutfağa doğru giderken, mutfağa girdiğimiz anda neden oraya gittiğimizi unutuverir? Beynimiz bu kadar sıradan bir işlemi yapmakta neden bu kadar zorlanır? Dahası, bu unutkanlıklar ömrümüz boyunca neden hatırlayabileceğimiz sıklıkla yaşanır?
İşte bu sorular, Notre Dame Üniversitesi araştırmacılarından Dr. Gabriel Radvansky'nin yaklaşık 20 senedir cevaplamaya çabaladığı sorulardır. Nihayet, 2006 senesinde Quarterly Journal of Experimental Pscychology dergisinde yayımladıkları bir makaleleri, bilimde ve özellikle bu sahada çığır açıcı olarak görülmüş ve bu soruna büyük oranda cevap verebilmiştir. Araştırmasında Radvansky, hem bilgisayar temelli, hem de gerçek hayatta uygulanan deneyler yapmış ve hafızamızın değişen ortamlara nasıl tepki verdiğini incelemiştir.
Deneyinde kullandığı görevler basittir: kırmızı bir küp ya da mor bir disk gibi bir nesneyi, masanın üzerinden al ve bir diğer masaya taşı. İkinci masa, deneye bağlı olarak ya aynı odada, ya da bir diğer odada yer almaktadır. Bilgisayar simülasyonuna dayalı deneylerde 50 civarında öğrenci deneye katılmıştır ve toplamda 55 farklı odayı tarayarak, her birinden bir nesneyi alıp, diğer bir masaya koymaları istenmiştir. Bu sırada onlara, taşıdıkları (veya az önce masaya koydukları) nesnenin ne olduğunu hatırlayıp hatırlamadıkları sorulmuştur. Benzer bir diğer deneyde Radvansky, laboratuvarındaki 3 odayı kullanarak, odadan odaya geçen deneklerin hafızalarını test etmiştir. İki deneyde de bir kapıdan geçip, yeni bir odaya girmek, verilen cevaplardaki hata miktarını arttırmıştır! Bir diğer deyişle, bir kapıdan geçiyor olmak, insanların az önce ellerinde taşıdıkları nesnenin ne olduğunu unutmalarına neden olmaktadır!
Bu durumdan sorumlu temel unsur, olay sınırı denen bir olgudur. Beyinlerimiz, olayları kategorize eder ve o olayların meydana geldiği çevreyle (örneğin odayla) ilişkilendirir. Bir odada bir işi yaparken, beynimiz adeta o oda için bir "klasör" açar, içini gerekli tüm bilgilerle doldurur ve bir diğer odaya geçtiğimiz anda, o "klasörü" "bir kenara fırlatır" ve yeni bir "klasör" açar. İşte tam olarak bu sebeple, yeni bir odaya geçtiğiniz anda, ilk odayla ilgili bir bilgiye ulaşmak beyniniz için zor bir iştir. Ancak aynı oda içerisinde bir kenardan diğerine gittiğinizde, beyninizin spesifik bir amacı hatırlaması hiç de zor olmaz. Yani kapı, beynimizin belirlediği bir olay sınırıdır. O sınırı geçtiği anda, yeni bir kategorizasyon işlemini başlatır ve bir öncekini durdurur. Bu tespitin, beynin hafızaları nasıl oluşturduğu, kategorize ettiği ve kullandığıyla ilgili çok önemli keşiflerin önünü açabilmesi beklenmektedir. Bu nedenle "çığır açıcı bir bulgu" olarak görülmektedir.
Bunu durdurmanın bir yolu var mı? Ne yazık ki şu anda bilinmiyor. Bir odadan diğerine doğru giderken, yaptığınız işi kendinize tekrar tekrar mırıldanabilirsiniz veya ufak bir not yazabilirsiniz. Ya da Radvansky'nin araştırmasıyla ilgili sonuçları esprili bir dille anlatırken verdiği tavsiyeyi dinleyebilirsiniz:
Kapılardan geçmek kötüdür! Ne olursa olsun, onlardan uzak durun!
İçeriklerimizin bilimsel gerçekleri doğru bir şekilde yansıtması için en üst düzey çabayı gösteriyoruz. Gözünüze doğru gelmeyen bir şey varsa, mümkünse güvenilir kaynaklarınızla birlikte bize ulaşın!
Bu içeriğimizle ilgili bir sorunuz mu var? Buraya tıklayarak sorabilirsiniz.
İçerikle İlgili Sorular
Soru & Cevap Platformuna Git- 35
- 13
- 12
- 9
- 9
- 5
- 5
- 2
- 0
- 0
- 0
- 0
- G. A. Radvansky. (2006). Walking Through Doorways Causes Forgetting: Situation Models And Experienced Space. Memory & Cognition, sf: 1150-1156. | Arşiv Bağlantısı
Evrim Ağacı'na her ay sadece 1 kahve ısmarlayarak destek olmak ister misiniz?
Şu iki siteden birini kullanarak şimdi destek olabilirsiniz:
kreosus.com/evrimagaci | patreon.com/evrimagaci
Çıktı Bilgisi: Bu sayfa, Evrim Ağacı yazdırma aracı kullanılarak 05/11/2024 15:43:49 tarihinde oluşturulmuştur. Evrim Ağacı'ndaki içeriklerin tamamı, birden fazla editör tarafından, durmaksızın elden geçirilmekte, güncellenmekte ve geliştirilmektedir. Dolayısıyla bu çıktının alındığı tarihten sonra yapılan güncellemeleri görmek ve bu içeriğin en güncel halini okumak için lütfen şu adrese gidiniz: https://evrimagaci.org/s/3003
İçerik Kullanım İzinleri: Evrim Ağacı'ndaki yazılı içerikler orijinallerine hiçbir şekilde dokunulmadığı müddetçe izin alınmaksızın paylaşılabilir, kopyalanabilir, yapıştırılabilir, çoğaltılabilir, basılabilir, dağıtılabilir, yayılabilir, alıntılanabilir. Ancak bu içeriklerin hiçbiri izin alınmaksızın değiştirilemez ve değiştirilmiş halleri Evrim Ağacı'na aitmiş gibi sunulamaz. Benzer şekilde, içeriklerin hiçbiri, söz konusu içeriğin açıkça belirtilmiş yazarlarından ve Evrim Ağacı'ndan başkasına aitmiş gibi sunulamaz. Bu sayfa izin alınmaksızın düzenlenemez, Evrim Ağacı logosu, yazar/editör bilgileri ve içeriğin diğer kısımları izin alınmaksızın değiştirilemez veya kaldırılamaz.