Keşfedin, Öğrenin ve Paylaşın
Evrim Ağacı'nda Aradığın Her Şeye Ulaşabilirsin!
Bugün Türkiye'de bilime ve bilim okuryazarlığına neler katacaksın?
Aklımdan Geçen
Komünite Seç
Aklımdan Geçen
Fark Ettim ki...
Bugün Öğrendim ki...
İşe Yarar İpucu
Bilim Haberleri
Hikaye Fikri
Video Konu Önerisi
Başlık
Bugün bilimseverlerle ne paylaşmak istersin?
Gündem
Bağlantı
Ekle
Soru Sor
Stiller
Kurallar
Komünite Kuralları
Bu komünite, aklınızdan geçen düşünceleri Evrim Ağacı ailesiyle paylaşabilmeniz içindir. Yapacağınız paylaşımlar Evrim Ağacı'nın kurallarına tabidir. Ayrıca bu komünitenin ek kurallarına da uymanız gerekmektedir.
1
Bilim kimliğinizi önceleyin.
Evrim Ağacı bir bilim platformudur. Dolayısıyla aklınızdan geçen her şeyden ziyade, bilim veya yaşamla ilgili olabilecek düşüncelerinizle ilgileniyoruz.
2
Propaganda ve baskı amaçlı kullanmayın.
Herkesin aklından her şey geçebilir; fakat bu platformun amacı, insanların belli ideolojiler için propaganda yapmaları veya başkaları üzerinde baskı kurma amacıyla geliştirilmemiştir. Paylaştığınız fikirlerin değer kattığından emin olun.
3
Gerilim yaratmayın.
Gerilim, tersleme, tahrik, taciz, alay, dedikodu, trollük, vurdumduymazlık, duyarsızlık, ırkçılık, bağnazlık, nefret söylemi, azınlıklara saldırı, fanatizm, holiganlık, sloganlar yasaktır.
4
Değer katın; hassas konulardan ve öznel yoruma açık alanlardan uzak durun.
Bu komünitenin amacı okurlara hayatla ilgili keyifli farkındalıklar yaşatabilmektir. Din, politika, spor, aktüel konular gibi anlık tepkilere neden olabilecek konulardaki tespitlerden kaçının. Ayrıca aklınızdan geçenlerin Türkiye’deki bilim komünitesine değer katması beklenmektedir.
5
Cevap hakkı doğurmayın.
Aklınızdan geçenlerin bu platformda bulunmuyor olabilecek kişilere cevap hakkı doğurmadığından emin olun.
Size Özel
Makaleler
Tüm Reklamları Kapat
Leman Zeynep Bakkal
Yazar 16 Ekim 2023 3 dk.

Hayvan etinin tüketiminden kaçınılması yüzlerce yıldır etik, dini, çevresel ve sağlıkla ilgili nedenlerden dolayı savunulmaktadır. Vejetaryen beslenmenin metabolik sendrom, obezite, dislipidemi, diyabet ve kardiyovasküler hastalık risklerinin azalmasına yarar sağladığına dair kanıtlar bulunmaktadır.[1][2] Öte yandan vejetaryen beslenmenin malnütrisyona, anemiye, diş erozyonlarına ve osteopeniye yol açabileceğine dair kanıtlar da vardır.[3][4] Son araştırmalar, vejetaryen beslenmeyi benimsemenin ardındaki nedenler arasında genetik yatkınlıkların da olabileceğini göstermektedir.

Birleşik Krallık Biyobankasından alınan 500.000 kişiye ait veriler üzerinde yapılan bir araştırmada en az bir yıl boyunca vejetaryen diyete bağlı kalan insanlarda bu durumla ilişkili bir dizi gen keşfedilmiştir. Vejetaryenlikle güçlü bir şekilde bağlantılı olan, beyin fonksiyonunda ve enerji olarak kullanılacak yağların parçalanmasında rol oynayan üç gen bildirilmiştir.

29
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
İnceleme
Okan Nurettin Okur
İnceleyen10 15 saat önce
Hiçbir öykü kendi başına tamamlanmış değildir. Her birimiz, bir başkasının yarım kalmış hikâyesinin devamı, belki bir başlangıcın habercisi ya da son gibi görünen satır aralarındaki sessiz yankıyız. Kvasir, bu gerçeği, birbirine dolanan öyküleriyle sadece anlatmakla kalmıyor; aynı zamanda hissettiriyor, okuru bu çok katmanlı anlatının içine usulca çekiyor. Hikâyelerimiz dâim olsun...
Kitap
10.0/10
(2 Kişi)
Puan Ver
İnceleme Yaz
Sonra Okuyacaklarıma Ekle
1
0 Yorum
  • Şikayet Et
  • Mantık Hatası
1
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Zeki Doruk Erden
Yazar 2 Kasım 2016 18 dk.

Bu yazı dizimizde, sosyal bilimlerin çatışı olarak nitelendirilebilecek, hayatın ve doğanın her alanında etkilerini görebildiğimiz, muazzam geniş bir disiplin olan Oyun Teorisi’ne bir giriş yapacağız ve okurlarımızın bu konu hakkında bilgi sahibi olmalarını sağlamaya çalışacağız. Temel amacımız, okurlarımıza genel bir oyun teorisi perspektifinden düşünme tarzını aşılamak ve bu bağlamda günlük hayattaki olayları bir oyun olarak nasıl yorumlayabileceklerini göstermeye çalışmaktır.

Ancak asla unutulmamalıdır ki, Oyun Teorisi’ni tam olarak anlayabilmek, sağlam matematiksel kanıtlar ve analizler gerektirmektedir. Bu yazı dizisinin temel amacı ve okurlarımızın beklentileri hakkındaki tahminlerimiz göz önüne alınınca, makaleleri matematiğe boğmanın iyi bir tercih olmayacağını düşündük. Bu sebeple, bu yazı dizisi temel kavramlar ve kritik noktalar üzerinde duracak ve rahatça takip edebilmek için temel matematik bilgisinden başka bir şey gerekli olmayacak. Bazı noktalarda oyunları tanımlamak için matematik ve mantık gösterimine başvuracağız ve bu gösterimleri anlamak için bir tık daha ileri matematik bilgisi gerekebilir; ancak bu gösterimler konunun genel işleyişine dahil olmadığı ve sadece sözel olarak bahsedilen kavramların alternatif birer gösterimi olduğu için onlarda anlaşılmayan noktalar olması sıkıntı yaratmayacaktır. Daha ileri düzeyde Oyun Teorisi bilgisine sahip olmak isteyen okurlarımız için de, ek okuma ve kaynak önerilerimizi yazı dizisi içinde belirteceğiz.

182
1
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Anıl Kocabaldır
Yazar 16 Mayıs 2014 13 dk.

Schrödinger'in Kedisi, kuantum mekaniğinde kimi zaman bir "paradoks" olarak nitelendirilen bir düşünce deneyidir. Deney, 1935 senesinde ünlü Avusturyalı fizikçi Erwin Schrödinger tarafından geliştirilmiştir. Schrödinger, bu örneği kuantum mekaniğinin "Kopenhag Yorumu" veya "Kopenhag Yaklaşımı" denen yaklaşımında gördüğü temel sorunu açıklamak için ileri sürmüştür. Bu biraz daha ileri düzey kavramlardan söz etmeden önce, Schrödinger'in Kedisi deneyinin ne olduğuna bir bakalım.

Schrödinger, parçacık ya da dalgalardan ziyade enerjiye odaklanan ve bundan yola çıkarak kuantum mekaniğini yorumlayan Kopenhag yaklaşımını eleştirmek için, kutu içerisinde bulunan bir kediden söz eder.[1]

59
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Gürhan Öztürk
Yazar 27 Ağustos 2015 33 dk.

Dünyada en çok tür barındıran böcekler eklembacaklılar şubesi içinde altı bacaklılar olarak da bilinen bir alt şubede yer alır. Böcekler neredeyse her çeşit karasal ortamda, tatlı sularda karşımıza çıkabilir ve kanatları vasıtasıyla atmosferi de işgal ederler. Tuzlu sulara gelirsek ise böcekler daha nadir bulunurlar, bu ortamların esas eklembacaklı grubu tahmin de edebileceğiniz gibi kabuklulardır; yani yengeçler ve karideslerdir. 

416 milyon yıl öncesine kadar uzayan geçmişleriyle böceklerin çeşitliliğinde kanatların da ortaya çıkmasıyla bir patlama olmuştur. Çiçekli bitkilerin gelişimine paralel olarak böceklerde de artış olduğu fosiller üzerinden yapılan araştırmalar da belirlenmiştir. Birlikte evrimin en güzel örneklerinden olan böcek ve bitki çeşitliliği aynı anda kitlesel yok oluşları ve ani sıçrayışları da beraberinde getirmiştir. 

76
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Markarian Zinciri

Başak Galaksi Kümesi‘nin kalbine yakın bir yerde, Markarian Zinciri olarak bilinen galaksi dizisi, bu derin teleskop görüntüsünde uzanıyor. Merceksi galaksiler M84 (altta) ve M86, alt merkezdeki kareye demirlenmiş. Zinciri yukarı ve sağa doğru izleyebilirsiniz. Merkeze yakın yerde, NGC 4438 ve NGC 4435 olarak isimlendirilmiş etkileşim halindeki galaksileri görebilirsiniz. Bunlar bazıları tarafından Markarian’ın Gözleri olarak bilinir. Merkezi, tahmini olarak 50 milyon ışık yılı uzaklıkta olan Başak Kümesi, en yakın galaksi kümesidir. Yaklaşık 2000 üye galaksiye sahip olduğundan, kendi Yerel Galaksi Grubu‘muz üzerinde önemli bir kütle çekim etkisine sahiptir. Başak Kümesi içinde, Markarian Zinciri’ndeki en az yedi galaksi tutarlı bir şekilde hareket ediyor gibi görünüyor. Ancak diğerleri zincirin şans eseri bir parçası olmuş gibi durmakta.

22 Mayıs 2021 Günün Astronomi Fotoğrafı (NASA APOD)

📸 Kaynaklar ve Katkıda Bulunanlar:
Görsel Kaynağı & Telif Hakkı: Ginge Anvik
Çeviren: Seda Baştürk
Çeviri Editörü: Eda Alparslan

🔗 Tüm APOD içeriklerini görmek için:
https://evrimagaci.org/apod
Tüm Reklamları Kapat
Alper Kaan Selçukoğlu
Yazar 4 saat önce 7 dk.

Arakne miti, Roma şairi Ovidius’un Metamorphōsēs (Dönüşümler) adlı eserinin altıncı kitabında ölümsüzleşmiş bir anlatıdır. Yunan mitolojisinin sınır tanımayan yaratıcılık ve tanrılara karşı gelen kibir temalarını işleyen bu hikâye, yetenekli bir dokumacı olan Arakne’nin Tanrıça Athena’ya meydan okuması ve sonucunda bir örümceğe dönüşmesi üzerinden anlatılır. Yalnızca Antik Çağ edebiyatında değil modern sanat, edebiyat ve feminist yorumlarda da etkisini sürdürür. Öte yandan örümceklerin bilimsel adlandırması olan "Arachnida" da bu mitin kalıcı izlerinden biridir.

Arakne, günümüzde ülkemiz sınırlarında bulunan Lidya'da yaşayan sıradan bir ölümlüydü. Babası Idmon, yünleri mor ve eflatun tonlara boyayan, geçimini bu işten sağlayan bir adamdı. Annesi ise sıradan bir kadındı ve genç yaşta ölmüştü. Arakne soylu bir aileye mensup değildi. Dokumacılığa olan yeteneği sayesinde hızlıca ün kazanmıştı. Eserleri o kadar güzeldi ki civar kentlerden nemfler, periler, orman ve nehir tanrıçaları bile onu çalışırken izlemeye gelirdi.

3
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Evrim Ağacı'ndan Mesaj

Evrim Ağacı üyeliği tamamen ücretsiz ve sitemizi çok daha etkili, interaktif ve keyifli bir şekilde kullanmanızı sağlayacak. Üye değilseniz, birkaç saniyede üyelik oluşturabilirsiniz! Üyeyseniz de giriş yapmanızı tavsiye ederiz.

Evrim Ağacı Akademi
Evrim Ağacı'ndan Mesaj

Evrim Ağacı'na katkı sağlamanın bir yolu, Agora Bilim Pazarı'na uğrayarak, burada bilimseverlerle buluşturduğumuz bilim kitapları, ders kitapları, hediyelik eşyalar ve diğer ürünlerden satın almak. Bir göz atın, hoşunuza giden bir şeyler bulacağınıza hiç kuşkumuz yok!

Ece Müker
Ece Müker
512K UP
18 Şubat 2023
Görünür ışıkta galaksiler karanlık ve sönük görünüyordu. Ancak Webb'in Orta Kızılötesi Cihazı, yıldızların ve yıldız kümelerinin galaktik yapıyı nasıl şekillendirebileceğini görebildi. Webb görüntülerinde yakalanan daha önce hiç görülmemiş ayrıntılar, galaksilerdeki bu karmaşık ağların, yıldızlar oluşup geliştikçe zaman içinde nasıl etkilendiğini gösteriyor.
Bu gönderi Evrim Ağacı tarafından öne çıkarılmıştır.
4
0 Yorum
  • Şikayet Et
  • Mantık Hatası
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Eser
Ece Müker
Ece Müker
512K UP
Eseri Ekleyen 6 gün önce Film
9.5/10
(2 Kişi)
Puan Ver
Orjinal Adı : How to Train Your Dragon
Yönetmen: Dean DeBlois
İnceleme Yaz
Sonra İzleyeceklerime Ekle
Söz
Çağrı Mert Bakırcı
Alıntıyı Ekleyen 12 Mayıs 2024
Eğer ölürsek, insanların bunu kabullenmesini istiyoruz. Riskli bir işin içindeyiz ve bize bir şey olursa bunun programı geciktirmeyeceğini umuyoruz. Uzayın fethi insan hayatını riske atmaya değer.
Kaynak: Astronot ve mühendis Gus Grissom, bu sözü 1965 yılında, Apollo 1 görevinin fırlatma öncesi test ateşlemesi sırasında hayatını kaybetmesinden 2 sene önce sarf etmişti. Sözün birincil kaynağı, The Associated Press tarafından 1969 yılında basılan Footprints on the Moon isimli eserin 125. sayfasıdır. (NASA)
Bu alıntı Evrim Ağacı tarafından öne çıkarılmıştır.
27
1 Yorum
  • Şikayet Et
  • Mantık Hatası
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Evrim Ağacı'ndan Mesaj

Evrim Ağacı'nı sosyal medya hesaplarından takip etmeyi unutmayın! Yeni paylaşımlarımızı görmek için bizi aşağıdaki sosyal medya hesaplarımızdan takip edebilirsiniz.

Daha Fazla İçerik Göster

Bize Ulaşın

ve seni takip ediyor

Göster

Şifremi unuttum Üyelik Aktivasyonu

Göster

Şifrenizi mi unuttunuz? Lütfen e-posta adresinizi giriniz. E-posta adresinize şifrenizi sıfırlamak için bir bağlantı gönderilecektir.

Geri dön

Eğer aktivasyon kodunu almadıysanız lütfen e-posta adresinizi giriniz. Üyeliğinizi aktive etmek için e-posta adresinize bir bağlantı gönderilecektir.

Geri dön

Close