Keşfedin, Öğrenin ve Paylaşın
Evrim Ağacı'nda Aradığın Her Şeye Ulaşabilirsin!
Kafana takılan neler var?
Aklımdan Geçen
Komünite Seç
Aklımdan Geçen
Fark Ettim ki...
Bugün Öğrendim ki...
İşe Yarar İpucu
Bilim Haberleri
Hikaye Fikri
Video Konu Önerisi
Başlık
Bugün Türkiye'de bilime ve bilim okuryazarlığına neler katacaksın?
Gündem
Bağlantı
Ekle
Soru Sor
Stiller
Kurallar
Komünite Kuralları
Bu komünite, aklınızdan geçen düşünceleri Evrim Ağacı ailesiyle paylaşabilmeniz içindir. Yapacağınız paylaşımlar Evrim Ağacı'nın kurallarına tabidir. Ayrıca bu komünitenin ek kurallarına da uymanız gerekmektedir.
1
Bilim kimliğinizi önceleyin.
Evrim Ağacı bir bilim platformudur. Dolayısıyla aklınızdan geçen her şeyden ziyade, bilim veya yaşamla ilgili olabilecek düşüncelerinizle ilgileniyoruz.
2
Propaganda ve baskı amaçlı kullanmayın.
Herkesin aklından her şey geçebilir; fakat bu platformun amacı, insanların belli ideolojiler için propaganda yapmaları veya başkaları üzerinde baskı kurma amacıyla geliştirilmemiştir. Paylaştığınız fikirlerin değer kattığından emin olun.
3
Gerilim yaratmayın.
Gerilim, tersleme, tahrik, taciz, alay, dedikodu, trollük, vurdumduymazlık, duyarsızlık, ırkçılık, bağnazlık, nefret söylemi, azınlıklara saldırı, fanatizm, holiganlık, sloganlar yasaktır.
4
Değer katın; hassas konulardan ve öznel yoruma açık alanlardan uzak durun.
Bu komünitenin amacı okurlara hayatla ilgili keyifli farkındalıklar yaşatabilmektir. Din, politika, spor, aktüel konular gibi anlık tepkilere neden olabilecek konulardaki tespitlerden kaçının. Ayrıca aklınızdan geçenlerin Türkiye’deki bilim komünitesine değer katması beklenmektedir.
5
Cevap hakkı doğurmayın.
Aklınızdan geçenlerin bu platformda bulunmuyor olabilecek kişilere cevap hakkı doğurmadığından emin olun.
Size Özel
Makaleler
İnceleme
Habil Temiz
İnceleyen6 5 gün önce
Başlangıcı gerçekten bir John Wick Spin-Off'u gibi başlasada,ilerleyen vakitlerde aksiyonun yerini neredeyse bilim kurgu alan,birçok yapımda önemli işler barındıran yıldızları gereksiz harcayan,izlediğimiz 'gerçek' aksiyonun ve dikkat çekici anların neredeyse çoğunu sadece John Wick tarafından izlediğimiz, artık aşina olduğumuz 'intikam' senaryolu bir yapım olmuş.Yerinde aksiyonlar ve sahnelerin yanı sıra dikkat çekici atmosfere ve bunun bir sadece spin-off olduğunu hatırlatsada,Ana de Armas'ın ciddi bir rolü kaldırabilip kaldıramamasını sorgulattı.Yine de oyuncuların ve yapım ekibinin bir spin-off olması için elinden geldiğince uğraşları belli oluyor.
Film
6.7/10
(3 Kişi)
Puan Ver
İnceleme Yaz
Sonra İzleyeceklerime Ekle
2
0 Yorum
  • Şikayet Et
  • Mantık Hatası
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Tüm Reklamları Kapat
Markarian Zinciri

Başak Galaksi Kümesi‘nin kalbine yakın bir yerde, Markarian Zinciri olarak bilinen galaksi dizisi, bu derin teleskop görüntüsünde uzanıyor. Merceksi galaksiler M84 (altta) ve M86, alt merkezdeki kareye demirlenmiş. Zinciri yukarı ve sağa doğru izleyebilirsiniz. Merkeze yakın yerde, NGC 4438 ve NGC 4435 olarak isimlendirilmiş etkileşim halindeki galaksileri görebilirsiniz. Bunlar bazıları tarafından Markarian’ın Gözleri olarak bilinir. Merkezi, tahmini olarak 50 milyon ışık yılı uzaklıkta olan Başak Kümesi, en yakın galaksi kümesidir. Yaklaşık 2000 üye galaksiye sahip olduğundan, kendi Yerel Galaksi Grubu‘muz üzerinde önemli bir kütle çekim etkisine sahiptir. Başak Kümesi içinde, Markarian Zinciri’ndeki en az yedi galaksi tutarlı bir şekilde hareket ediyor gibi görünüyor. Ancak diğerleri zincirin şans eseri bir parçası olmuş gibi durmakta.

22 Mayıs 2021 Günün Astronomi Fotoğrafı (NASA APOD)

📸 Kaynaklar ve Katkıda Bulunanlar:
Görsel Kaynağı & Telif Hakkı: Ginge Anvik
Çeviren: Seda Baştürk
Çeviri Editörü: Eda Alparslan

🔗 Tüm APOD içeriklerini görmek için:
https://evrimagaci.org/apod
Tüm Reklamları Kapat
Ömer Ekmel Kara
Yazar 28 Aralık 2021 6 dk.

Francis Sellers Collins, 14 Nisan 1950 Staunton, Virginia doğumlu Amerikalı hekim-genetikçidir. Meslektaşları arasında "Gen Avcısı" olarak bilinen Dr. Collins, birçok hastalığın genlerle olan ilişkisini ortaya çıkaran çalışmalarda yer almasının yanı sıra Ulusal İnsan Genom Araştırma Enstitüsü'nün (NHGRI) direktörü olarak İnsan Genom Projesi ve daha birçok genomik araştırmayı başarılı bir şekilde yönetmiştir.

1970'te Virginia Üniversitesi'nde kimya lisansını bitirdikten sonra 1974’te doktorasını Yale Üniversitesinde fiziksel kimya alanında yapmaya başladı ve biyokimyaya merak saldı. O zamanki akademik danışmanı olan Dr. Carl Tridle'ın tavsiyesiyle Yale Üniversitesi'ndeki eğitimini yarıda kesip North Carolina Üniversitesi'nde Tıp alanında doktorasını yaptı ve 1977’de mezun oldu. 1978 ve 1981 yılları arasında North Carolina Üniversitesi Memorial Hastanesinde hekim ve başhekim olarak çalıştıktan sonra 1981 ve 1984 yılları arasında insan genetiği üzerine araştırmacı olarak çalışmak üzere Yale Üniversitesine döndü.

17
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Ufuk Derin
3 gün önce
Fransız pediyatrist ve genetikçi Jérôme Jean Louis Marie Lejeune 13 Haziran 1926'da doğdu. Down sendromunun (trizomi 21) ve cri du chat sendromunun kromozomal kökenini tanımladı. Bu bulgular sitogenetiğin gelişiminde dönüm noktası oldu. Prenatal testlerin öjenik amaçlı kullanımına ve seçici kürtaja karşı etik itirazlar yükseltti. Down sendromlu bireylerin haklarını savundu. William Allan Ödülü'nü aldı. Nobel Tıp Ödülü'ne aday gösterildi.
Bu gönderi Evrim Ağacı tarafından öne çıkarılmıştır.
6
0 Yorum
  • Şikayet Et
  • Mantık Hatası
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Beste Zorlu
Beste Zorlu
150K UP
Uyarlayan 6 gün önce 3 dk.

Doğada canlı gruplarının avcılarına karşı geliştirdiği farklı savunma mekanizmaları mevcuttur; kamuflaj, mimikri, çeşitli özelleşmiş yapılar ve zehir bu savunma başında gelir. Bu mekanizmaların arasında doğası sebebiyle en çok çalışılan ve merak uyandıran başlık zehirdir.[1][2]

Özellikle bazı canlı grupları zehirleri nedeniyle "en çok korkulan", "en tehlikeli" gibi isimlerle anılır olmuştur. Bazı böcekler, örümcekler, kurbağalar, yılanlar, kaplumbağalar zehirlidir ve her biri yaşadığı habitatın coğrafyasına göre farklı kimyasal içerikli zehirlere sahiptir. Bu başlıklar içerisinde yılanların zehirleri en tehlikelilerden biri olarak kabul görür.

6
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
İnceleme
Arda Küçükoğlu
İnceleyen 18 Ocak
Königsbergli İmmanuel Kantın en başarılı eserlerinden birisi olan Ethica, Etik, Etik üzerine dersler, Lectiones de Ethica olarak bilinen etik adlı eseridir. Kantın ahlak felsefesini anlamak için en iyi kaynak olan bu kitabı okuduğunuzda kendi içinizde yaptığınız her davranışın altında yatan bir neden olup olmadığını sorgulayacaksınız.
Kitap
9.0/10
(2 Kişi)
Puan Ver
Etik üzerine Dersler
İnceleme Yaz
Sonra Okuyacaklarıma Ekle
19
0 Yorum
  • Şikayet Et
  • Mantık Hatası
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
İnceleme
Hüseyin Güngör
İnceleyen7 4 gün önce
Onur'un kendini kanıtlamak için varoş mahallesi Nemlizade sokağının muhtarlığını gasbetmesini işliyor. Açıkçası filme dönüşünce tarzını pek de bozmuş diyemem. Senaryo bütünlüğü açısından da fena olmamış. Daha çok şey sunuyor. Ve, klişe bir şey üzerinden, metnin geneline baktığımızda çok güzel bir siyasi eleştiri oluyor. Bu anlamda, protagonistin zaferi de, OKB milletimiz için çok anlamlı hale geliyor. Bırakabilmek ve huzuru seçmek. İnsanların her ne kadar doğru da olsa bir yere gelmiş insan görünce kıskançlıklarından çıldırdıklarını da gösteriyor. Bence filmle ilgili her şey çok güzel.
Film
4.8/10
(4 Kişi)
Puan Ver
İnceleme Yaz
Sonra İzleyeceklerime Ekle
2
0 Yorum
  • Şikayet Et
  • Mantık Hatası
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Simay Aladağ
Çeviren 9 Mayıs 2023
Bugünün fotoğrafında Dünya'nın iki gölgesini bulabilir misin? Bu biraz zor olabilir. Birinci gölgeyi bulmak için gökyüzünün üst kısımlarının pembe, daha alt kısımlarının mavi göründüğü alana odaklanın. Atmosferde bu renklerin oluşmasının nedeni pembe görünen üst kısmın doğrudan güneş ışığına maruz kalması ve mavi gözüken alt kısmın ise doğrudan güneş ışığına maruz kalmamasıdır. Bu iki farklı renkte görünen bölgelerin arasında bulunan mor bölge Venüs Kuşağı olarak da bilinmektedir fakat Venüs gökyüzünün fotoğrafta gözükmeyen tarafında, Güneş'in yakınında görülmektedir. Atmosferin alt kısımlarının mavi renkte görülmesinin nedeni Dünya'nın Güneş'ten gelen ışığı engelleyerek birinci Dünya gölgesini oluşturmasından kaynaklanır. Peki Dünya'nın ikinci gölgesi nerede? Bu sefer Ay'a dikkatlice bakın. Ay'ın sol alt kısmında sıra dışı bir şey fark ettiniz mi? Bu kısım olması gerekenden çok daha koyu görünüyor çünkü bu bölge Dünya'nın gölgesinde kalıyor ve işte fotoğraftaki ikinci gölge burada. Açık olmak gerekirse Ay bu fotoğrafın çekildiği esnada bir Ay tutulması yaşamaktaydı. Bu fotoğraf özenle seçilmiş bir tarihte İtalya'nın Sicilya kentinde bulunan Sampieri'de 2018 yılının Temmuz ayında çekildi.
12
0 Yorum
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Blog Yazısı
Zeynep Dal
Zeynep Dal
25K UP
Blog Yazarı 2 dk.

Öncelikle bu topların gerçek adı" Uçak İkaz Küresi". Elektik telleri üzerine, alçaktan uçan uçak ve helikopterleri engellere karşı uyarmak amacıyla yerleştirilmektedirler. Bununla birlikte, ikaz kürelerinin gün ışığındaki kullanımı yüksek iletim hattı ve nehir geçen iletim hattı kablolarını işaretlemektir. Genelde havaalanlarına yakın yerlere ve üzerinden kablo çekilen nehir, göl, fiyord, vadi, yol, demiryolu, inşaat alanı ve boru hatlarında kullanılmaktadırlar. Diğer kullanım mekanları ise şu şekilde sıralanabilir: askeri üslerin, polis istasyonlarının, helikopter rotalarının ve diğer alçak uçuş bölgelerinin yakınları. İki yarımküreden oluşan ikaz küreleri, havadan geçen iletken üzerine iki cıvatalı klemp ile bağlıdır. İkaz kürelerinin temel unsurları ise UV ve ozona dayanıklı materyalleridir. Özel kurulum mekanizma tek bir hat teknisyeninin kolaylıkla ikaz küresini iletken üzerine yerleştirmesine olanak tanımaktadır. Ayrıca, düzgün tasarlanmış klemp yapısı cıvataların sıkılmasından dolayı küre materyalinde oluşan deformasyonu engellemektedir. Paslanmaz çelik güvenlik plakası uygulaması sayesinde, klemp kaybı imkansızdır. Kürelerin sahip olduğu yüksek rijidite akustik gürültülerle birlikte iki küre arasındaki tıkırtıları ve titreşim yorulması problemlerini havadan geçen iletken üzerindeki tüm kullanım ömürleri boyunca önlemektedir.

Bununla birlikte, yüksek gerilim hatlarını görülebilir yapan (özellikle alçak uçuş yapan pilotlar için) ikaz kürelerinde renk seçimi oldukça önemli bir konudur. Kürelerin kurulumu sırasında beyaz, kırmızı, turuncu gibi renkler; kürenin kullanıldığı alanın arka plan renklerine göre seçilmelidir. Kürelerin görülebilirliğini sağlamak amacıyla, seçilen ikaz kürelerinin renkleri ile kürenin kullanıldığı çevre renklerinin arasında kontrast olmalıdır. İkaz küreleri hakkında diğer önemli bir bilgi de ikaz kürelerinin kullanımının Uluslararası Sivil Havacılık Örgütü’nün (International Civil Aviation Organization/ICAO) koştuğu spesifikasyonlardan biri olmasıdır.İkaz küreleri, yukarıdan geçen kuleye ait yıldırımdan koruma toprağının asma halatına monte edilmektedir. Kurulum sırasında dikkat edilmesi gereken bir diğer unsurlardan biri kürelerin ağırlığının, en yüksekte yer alan işaretli hatın ağırlığında daha az olmasıdır. İkincisi ise hat çapının klemp tarafından ayarlanan aralığı geçmemesi şartıdır.

16
  • Şikayet Et
  • Mantık Hatası
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Tüm Reklamları Kapat
Çağrı Mert Bakırcı
Çeviren 10 Mayıs 2024 37 dk.

16 Ocak 2003 tarihinde Doğu Standart Saati ile 10:39'da Columbia uzay mekiği Florida'daki Kennedy Uzay Merkezi'ndeki 39A pistinden havalandı. Kalkıştan bir buçuk dakika sonra, 81.7'inci saniyede, turuncu dış tanktan bir parça yalıtım köpüğü koptu ve saatte en az 640 km/saat hızla yörünge aracının sol kanadının ön kenarına çarptı. Columbia, sorunsuz bir şekilde yörüngeye doğru tırmanmaya devam etti.

Köpük çarpması canlı olarak gözlemlenmedi. Ancak mekik Dünya yörüngesine girdikten sonra NASA'nın fırlatma görüntülerini rutin olarak incelemesi sırasında kanadın isabet aldığı ortaya çıktı. Fırlatma sırasında köpük çarpması o kadar da nadir görülen bir olay değildi ve bu nedenle, mekik programı yöneticileri, Columbia'nın yörüngedeki fotoğraflarını çekip de olası bir hasarı görsel olarak değerlendirmeyi gerekli görmedi. Bunun yerine NASA'nın Enkaz Değerlendirme Ekibi köpük çarpmasını matematiksel olarak modelledi, ancak mekiğin kanadının durumu hakkında kesin bir sonuca ulaşamadı. Bunlar ışığında, göreve devam edildi.

36
1
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Çağrı Mert Bakırcı
Yazar 11 Ekim 2015 41 dk.

Bu makalemizde, akupunkturun modern tıp yöntemlerinin yerini alabilecek bir yöntem olarak ileri sürülmesinin ve bu konuda sürekli gündeme getirilen abartılı ve geçersiz iddiaları inceleyeceğiz. Özellikle, akupunktur savunucuları tarafından sıklıkla tekrar edilen bazı köşebaşı taşı niteliğindeki kaynakları sorgulayacak, bunların ne kadar güvenilir olduklarını ve günümüzde halen geçerli olup olmadıklarını ele alacağız. Bu iddialar arasında Dünya Sağlık Örgütü çatısı altında 1996 yılında yayınlanan rapor, bazı diğer kurumların bildirileri ve bazı akademik jurnallerde çıkan makalelere yer vereceğiz.

Belirtmek isteriz ki bu makalemizdeki amaç akupunkturu bir çırpıda silip atmak değildir. Her ne kadar eldeki bilimsel veriler bizler için bunu yapabilmek adına fazlasıyla yeterli olsa da, bilim camiası halen bu konuda isteksizdir ve nihai bir sonuca varmakta güçlük çekmektedir. Bu nedenle bizler de, modern bilimin sözcüleri olarak genel kararsızlığa ayak uydurmak zorunda kalmakla birlikte, kendi bilgilerimiz, araştırmalarımız ve akademik kaynaklarımız çerçevesinde konuyu eleştirmekten geri durmayacağız. 

126
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Nurgül Karyağış
Çeviren 21 Nisan 2014 1 dk.

Galaksimizin merkezinden beklenenden fazla miktarda gama ışını saçılıyor ve astrofizikçiler bu ışınların nereden geldiğini bilmiyor. Kesin olan bir şey şu: Bu duruma, galaksimizde bildiğimiz herhangi bir şey neden olamaz. MIT’den Tracy Slatyer ve meslektaşlarına göre bu ışınlar, karanlık madde parçacıklarının çarpışmasıyla oluşan fazlalıklar. Eğer doğruysa, bu gözlem evrenimizdeki karanlık maddenin ilk dolaylı keşfi olabilir.

Fizikçiler, zayıf etkileşimli ağır taneciklerden (WIMPs) oluşan karanlık maddenin, anti madde ve madde gibi hareket ederek, karşılaştıklarında birbirini imha ettiğini düşünüyor. Bu çarpışma, normal maddenin gama ışını ışığının yüksek enerjili fotonları gibi bir formda doğmasına neden olur. 

37
1
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Meltem Çetin Sever
Yazar 4 Ocak 2019 5 dk.

Kayaçlar her yerde karşımıza çıkar çünkü Dünya’nın en dış katmanı yani yerkabuğu (litosfer) kayaçlardan oluşmuştur. Kayaçlar o kadar çok hayatımızın içinde ve onlara o kadar çok aşinayız ki nasıl oluştuklarına veya ne içerdiklerine dair soruları çoğu zaman es geçeriz. Kayaçları oluşturan mineraller Dünya’nın oluşumuyla birlikte oluşmaya başlamıştır, çeşitliliği ve sayısı da jeolojik evrimle birlikte değişmiş ve artmıştır. Kayaçlar ve mineraller jeolojik tarihin belgeleridir. Kayaç ve minerallerin insan evriminin her sürecinde bir anlamı ve kullanımı olmuştur. Bazı minerallerin güzelliği insanları hayran bırakır; onları süs veya takı eşyası yapımında kullanırız. Kayaçları ise yol ve bina yapımında veya başka amaçlarla kullanırız. Peki, bu kadar çok gördüğümüz ve hayatımızın içinde olan kayaçlar hakkında ne kadar bilgiye sahibiz acaba?

Kayaçlar katı haldeki çeşitli minerallerin bir araya gelip farklı şekillere dönüşmesiyle oluşan yapılardır. Mineraller ise doğal şekilde oluşmuş, belirli bir kimyasal bileşime sahip inorganik kristalleşmiş katı maddelerdir. Dünya üzerinde yaklaşık 5000 mineral çeşidi bulunur. Minerallerin fiziksel ve kimyasal özellikleri birbirinden farklıdır. Dünya'nın oluşumu sırasında ortaya çıkan ilk mineraller silisyum, oksijen, magnezyum, azot, demir gibi en yaygın elementlerden oluşmuşlardır. Kayaçları oluşturan minerallere ve içerdiği bileşenlere bakılarak yerkabuğunun jeolojik tarihi daha iyi anlaşılır. Kayaçları oluşturan mineraller çok farklı ve çeşitliliktedir. Mineraller çok çeşitli olduğu için minerallerin oluşturduğu kayaçlar da çok çeşitlidir fakat biz oluşum süreçlerine ve büyüklüklerine göre ayrılan üç ana kayaç türünü inceleyeceğiz; magmatik kayaçlar, sedimanter kayaçlar ve metamorfik kayaçlar.

42
1
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Söz
Şafak Aki
Şafak Aki
116K UP
Alıntıyı Ekleyen 3 gün önce
Kim olduğu gösterilince
insan daha iyi biri olur.
Kaynak: Rutger Bregman / Çoğu İnsan İyidir - Yeni Bir İnsanlık Tarihi
1
0 Yorum
  • Şikayet Et
  • Mantık Hatası
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Evrim Ağacı'ndan Mesaj

YouTube, Evrim Ağacı tarafından hazırlanan içerikleri video yoluyla öğrenmenin en iyi yolu! Ayrıca kanalımızda birçok bilim insanıyla röportajlarımızı, çeşitli deney gösterilerini ve diğer bilim içeriklerimizi bulabilirsiniz.

Evrim Ağacı'ndan Mesaj

Evrim Ağacı üyeliği tamamen ücretsiz ve sitemizi çok daha etkili, interaktif ve keyifli bir şekilde kullanmanızı sağlayacak. Üye değilseniz, birkaç saniyede üyelik oluşturabilirsiniz! Üyeyseniz de giriş yapmanızı tavsiye ederiz.

Yaşam Ağacı Türü
Pelin Yaşar
Pelin Yaşar
105K UP
Türü Ekleyen 6 gün önce
Melanargia larissa, Nymphalidae familyasına bağlı, genellikle kara ve beyaz desenli kanatlara sahip bir kelebek türüdür. "Dama kelebeği" olarak da bilinir. Türkiye'de yaygın olarak step ve dağlık bölgelerde, özellikle 1000 m üzeri rakımlarda görülür. Tırtılları buğdaygil familyasındaki bitkilerle beslenir. Kanatlarındaki göz benekleri ve dama desenleriyle kolayca tanınır.
8
Evrim Ağacı'ndan Mesaj

Evrim Ağacı'nı sosyal medya hesaplarından takip etmeyi unutmayın! Yeni paylaşımlarımızı görmek için bizi aşağıdaki sosyal medya hesaplarımızdan takip edebilirsiniz.

Yaşam Ağacı Türü
Sefa Polat
Sefa Polat
104K UP
Türü Ekleyen 17 Şubat 2024
Kaymanlar, Alligatoridae familyası içindeki iki ana soydan biri olan alt ailedir. Diğer alt aile ise Alligatorinae'dir. Bataklıklardan ve mangrov nehirleri ve göllerine kadar Meksika ve Orta ve Güney Amerika'da yaşarlar. Pullu derileri vardır ve çoğunlukla gece hayatı yaşarlar. Ortalama maksimum ağırlığı 6 ila 40 kg olan nispeten küçük boyutlu timsahlardır. Uzunluğu 4 m'den fazla büyüyebilen ve ağırlığı 1.000 kg'ı aşan siyah kayman (Melanosuchus niger) hariç. Siyah kayman en büyük kayman türüdür. Dünyada ve Amazon havzasını çevreleyen yavaş akan nehirlerde ve göllerde bulunur. En küçük tür, 1,2 ila 1,5 m (3,9 ila 4,9 ft) uzunluğa kadar büyüyen Cuvier cüce kaymanıdır (Paleosuchus palpebrosus). Orta ve Güney Amerika'nın sulu orman habitatlarında altı farklı kayman türü bulunur. Diğer kayman türlerinin çoğunun ortalama uzunluğu yaklaşık 2 ila 2,5 m uzunluğundadır.
3
Daha Fazla İçerik Göster

Bize Ulaşın

ve seni takip ediyor

Göster

Şifremi unuttum Üyelik Aktivasyonu

Göster

Şifrenizi mi unuttunuz? Lütfen e-posta adresinizi giriniz. E-posta adresinize şifrenizi sıfırlamak için bir bağlantı gönderilecektir.

Geri dön

Eğer aktivasyon kodunu almadıysanız lütfen e-posta adresinizi giriniz. Üyeliğinizi aktive etmek için e-posta adresinize bir bağlantı gönderilecektir.

Geri dön

Close