50 Soruda Evrim
Agora Bilim Pazarı / Bilim & Gelecek Kitaplığı / Kırmızı Kedi / Babil / eganba / D&R / Kitapyurdu / Pandora / KitapSeç
50 Soruda Evrim
Agora Bilim Pazarı / Bilim & Gelecek Kitaplığı / Kırmızı Kedi / Babil / eganba / D&R / Kitapyurdu / Pandora / KitapSeç
Patates cipsleri ve kızartılmış patateslerdeki potansiyel olarak zararlı içeriği azaltılmış patateslerin ticari satışı, ABD'nin Tarım Bakanlığı tarafından onaylandı. Bu patatesin DNA'sı, akrilamid isimli kimyasalı daha az üretebilecek şekilde değiştirildi. Bu kimyasalın, patates kızartılarak yendiğinde insanlarda kanser yapıcı etkisi olduğundan kuşkulanılıyordu. Ayrıca yeni patates hasar görmeye karşı dirençli olacak şekilde tasarlandı. Bu özellik, patates yetiştiricileri ve işleyicileri tarafından maddi nedenlerle uzun bir süredir arzulanan özelliklerden birisidir. Patatesler; hasat sırasında, nakliyatta ve depolamada hasar görebilmektedirler. Bu nedenle değerleri düşer ve kullanılamaz hale gelirler. Genetiği değiştirilmiş bu patatesler ise buna dirençli olacaklar.
Bu patatesi üreten biyoteknoloji firması, ABD'nin Idaho eyaletindeki Boise kentinde özel bir firma olan J.R. Simplot Şirketi. Aynı firma, 1960'lı yıllarda McDonald's firmasına ilk donmuş patates kızartmalarını sağlayan firma. Hala da en büyük sağlayıcılarından birisi. Şirketin sahibi, 2008 yılında ölen milyarder J. R. Simplot.
Kaçıngan Kişilik Bozukluğu, yaygın bir sosyal inhibisyon (davranışsal ketlenme) modeli, yetersizlik duyguları ve olumsuz değerlendirilmeye karşı aşırı duyarlılık ile karakterizedir. Kaçıngan kişilik bozukluğu olan kişiler, kendilerini istenmeyen ve diğerlerinden izole olarak algılayarak, sosyal etkileşimlerden belirgin bir kaçınma gösterirler.
Zayıflatıcı doğasına rağmen, Kaçıngan Kişilik Bozukluğu nispeten az çalışılmıştır. Mevcut araştırmaların çoğu tanısal yönlere odaklanırken, farmakolojik tedavilerin etkileri büyük ölçüde bilinmemektedir ve psikoterapötik müdahaleler üzerine araştırma azdır.
Diferansiyel denklemler, doğada ve insan yapımı sistemlerde meydana gelen sürekli değişimleri matematiksel olarak ifade eden denklemlerdir. Isaac Newton[1] ve Gottfried Wilhelm Leibniz'in 17. yüzyıldaki katkılarıyla ortaya çıkan bu alan, fiziksel olayları modellemekten mühendislik sistemlerini analiz etmeye kadar birçok alanda kullanılmaktadır. Diferansiyel denklemler sayesinde bir sistemin zamana veya bir başka değişkene bağlı davranışı öngörülebilir ve çözülebilir hâle gelir.
Modern dünyada mühendislik ve bilim dallarının büyük bir kısmı, diferansiyel denklemlerle ifade edilen süreçleri anlamaya dayanır. Hareket eden bir nesnenin konumunun belirlenmesinden, elektrik devrelerindeki akımların analizine kadar pek çok problem, bu denklemler yardımıyla çözülmektedir.
İnsanlık tarihi savaşların, doğal afetlerin ve kitlesel ölümlerin gölgesinde şekillenerek sayısız trajik olaya sahne olmuştur. Bu olaylar yalnızca bireylerin hayatlarını değil, aynı zamanda toplumların sosyal dokusunu, kültürel yapısını ve tarihsel süreçlerini de geri dönüşü olmayan bir biçimde pek çok açıdan değiştirmiştir. Tüm bu trajedilerden geriye kalan tek tanıklar, geçmişin izlerini bugüne taşıyan ve bize döneminin ruhunu hissettiren sessiz tanıklar olan iskeletlerdir. İskeletler, bir zamanlar var olmuş hayatların, yaşanmışlıkların ve bir halkın tarihinin biyolojik bir arşivini taşır; başka bir deyişle geçmişin sesi, insanlık tarihine dair saklı kalmış pek çok gerçeği ortaya koyan birer belge niteliğindedir.
Adlî antropoloji, işte bu biyolojik arşivlerin sırlarını çözme görevini üstlenen bir bilim dalıdır. İnsan iskeletleri üzerinden, bireyin biyolojik kimliğini, yaşadığı dönemin izlerini ve yaşamına dair detayları gün yüzüne çıkarmak adlî antropolojinin en temel amacıdır. Her bir iskelet kalıntısı, geçmişin kesitlerini sunan bir nevi bulmaca parçasıdır; bu parça doğru şekilde çözülerse bir kişinin cinsiyetinden yaşına, boy uzunluğundan karşılaştığı hastalıklara, hatta yaşamı boyunca geçirdiği travmalar ve ölüm şekline kadar pek çok bilgiyi gün ışığına çıkarabilme potansiyelindedir.
Dijital çağ ile birlikte insanın bilişsel ve fizyolojik yapısına etki eden birçok patoloji ortaya çıkmıştır. Teknolojinin yaygın kullanımı bireylerin akıllı telefon, tablet ve bilgisayar gibi dijital araçlar vesilesiyle sosyal ağ sitelerinde fazlaca zaman geçirmelerine neden olmaktadır. Bu bağlamda güncel yaşamda görülen birçok patolojinin dijital formlara büründüğü ifade edilebilir.
Dijital ortamlarda işe yarar yaramaz birçok veri biriktirmek "dijital istifçiliğe", reşit olmayan ve rıza bildiremeyen çocuğunun görüntülerini sosyal ağlarda bilinçsizce paylaşan ebeveynler "sharenting"e, sosyal ortamlarda deneyimlerden mahrum kalacağını düşünmekten endişe duymak "FOMO"ya, dijital teknolojinin her türden yanlış ve aşırı kullanımı ise "dijital demans"a yol açabilmektedir.[1]
Antik Yunan’daki çok önemli bilimsel düşünce temelleri uzun bir süre unutulmaya yüz tutmuştur. Bu miras daha sonra Müslümanlar tarafından tekrar keşfedilmiştir ve Müslümanlar bu mirası belki de tamamen unutulmaktan kurtarmışlardır. Antik Yunan medeniyeti ile karşılaşan Müslüman medeniyeti özellikle 8. ve 13.yy.’larda çok önemli bilimsel çalışmalar yapmıştır. Tarihte, 8. yüzyıldan 13. yüzyıla kadar (kimi kaynaklara göre 15. yüzyıla kadar) olan dönem, İslam coğrafyasının Altın Çağı olarak bilinir. Bu zaman diliminde İslam alimleri üzerinde, Antik Yunan çalışmalarının tesirini fazlasıyla görmek mümkündür. Sorgulayıcı ve araştırmacı bakış açısı ile birlikte devralınan miras, Müslüman medeniyetinin yükselmesine olanak sağlamıştır.
Bu dönemde Müslüman bilimciler, canlılığın ortaya çıkışı ve gelişimi ile ilgili kendilerinde mevcut olan görüşlerden farklı olan açıklamalarla da tanışmıştır. Doğaya karşı bu yeni pencereden bakmışlar ve bu fikri kendi bakış açılarıyla hem geliştirmiş hem de daha sonra Avrupa medeniyetine bırakmışlardır. Bunu yaparken Antik Yunan’daki çalışmaları kendi dillerine çevirmiş ve bu çalışmalar üzerine kendi yorumlarını yapmışlardır.
YouTube, Evrim Ağacı tarafından hazırlanan içerikleri video yoluyla öğrenmenin en iyi yolu! Ayrıca kanalımızda birçok bilim insanıyla röportajlarımızı, çeşitli deney gösterilerini ve diğer bilim içeriklerimizi bulabilirsiniz.
Evrim Ağacı'nın çalışmalarına Kreosus, Patreon veya YouTube üzerinden maddi destekte bulunarak hem Türkiye'de bilim anlatıcılığının gelişmesine katkı sağlayabilirsiniz, hem de site ve uygulamamızı reklamsız olarak deneyimleyebilirsiniz. Reklamsız deneyim, sitemizin/uygulamamızın çeşitli kısımlarda gösterilen Google reklamlarını ve destek çağrılarını görmediğiniz, %100 reklamsız ve çok daha temiz bir site deneyimi sunmaktadır.
KreosusKreosus'ta her 50₺'lik destek, 1 aylık reklamsız deneyime karşılık geliyor. Bu sayede, tek seferlik destekçilerimiz de, aylık destekçilerimiz de toplam destekleriyle doğru orantılı bir süre boyunca reklamsız deneyim elde edebiliyorlar.
Kreosus destekçilerimizin reklamsız deneyimi, destek olmaya başladıkları anda devreye girmektedir ve ek bir işleme gerek yoktur.
PatreonPatreon destekçilerimiz, destek miktarından bağımsız olarak, Evrim Ağacı'na destek oldukları süre boyunca reklamsız deneyime erişmeyi sürdürebiliyorlar.
Patreon destekçilerimizin Patreon ile ilişkili e-posta hesapları, Evrim Ağacı'ndaki üyelik e-postaları ile birebir aynı olmalıdır. Patreon destekçilerimizin reklamsız deneyiminin devreye girmesi 24 saat alabilmektedir.
YouTubeYouTube destekçilerimizin hepsi otomatik olarak reklamsız deneyime şimdilik erişemiyorlar ve şu anda, YouTube üzerinden her destek seviyesine reklamsız deneyim ayrıcalığını sunamamaktayız. YouTube Destek Sistemi üzerinde sunulan farklı seviyelerin açıklamalarını okuyarak, hangi ayrıcalıklara erişebileceğinizi öğrenebilirsiniz.
Eğer seçtiğiniz seviye reklamsız deneyim ayrıcalığı sunuyorsa, destek olduktan sonra YouTube tarafından gösterilecek olan bağlantıdaki formu doldurarak reklamsız deneyime erişebilirsiniz. YouTube destekçilerimizin reklamsız deneyiminin devreye girmesi, formu doldurduktan sonra 24-72 saat alabilmektedir.
Diğer PlatformlarBu 3 platform haricinde destek olan destekçilerimize ne yazık ki reklamsız deneyim ayrıcalığını sunamamaktayız. Destekleriniz sayesinde sistemlerimizi geliştirmeyi sürdürüyoruz ve umuyoruz bu ayrıcalıkları zamanla genişletebileceğiz.
Giriş yapmayı unutmayın!Reklamsız deneyim için, maddi desteğiniz ile ilişkilendirilmiş olan Evrim Ağacı hesabınıza üye girişi yapmanız gerekmektedir. Giriş yapmadığınız takdirde reklamları görmeye devam edeceksinizdir.
Aslında maddi destek istememizin nedeni çok basit: Çünkü Evrim Ağacı, bizim tek mesleğimiz, tek gelir kaynağımız. Birçoklarının aksine bizler, sosyal medyada gördüğünüz makale ve videolarımızı hobi olarak, mesleğimizden arta kalan zamanlarda yapmıyoruz. Dolayısıyla bu işi sürdürebilmek için gelir elde etmemiz gerekiyor.
Bunda elbette ki hiçbir sakınca yok; kimin, ne şartlar altında yayın yapmayı seçtiği büyük oranda bir tercih meselesi. Ne var ki biz, eğer ana mesleklerimizi icra edecek olursak (yani kendi mesleğimiz doğrultusunda bir iş sahibi olursak) Evrim Ağacı'na zaman ayıramayacağımızı, ayakta tutamayacağımızı biliyoruz. Çünkü az sonra detaylarını vereceğimiz üzere, Evrim Ağacı sosyal medyada denk geldiğiniz makale ve videolardan çok daha büyük, kapsamlı ve aşırı zaman alan bir bilim platformu projesi. Bu nedenle bizler, meslek olarak Evrim Ağacı'nı seçtik.
Eğer hem Evrim Ağacı'ndan hayatımızı idame ettirecek, mesleklerimizi bırakmayı en azından kısmen meşrulaştıracak ve mantıklı kılacak kadar bir gelir kaynağı elde edemezsek, mecburen Evrim Ağacı'nı bırakıp, kendi mesleklerimize döneceğiz. Ama bunu istemiyoruz ve bu nedenle didiniyoruz.
Evrim Ağacı üyeliği tamamen ücretsiz ve sitemizi çok daha etkili, interaktif ve keyifli bir şekilde kullanmanızı sağlayacak. Üye değilseniz, birkaç saniyede üyelik oluşturabilirsiniz! Üyeyseniz de giriş yapmanızı tavsiye ederiz.
Evrim Ağacı'nın %100 okur destekli bir bilim platformu olduğunu biliyor muydunuz? Evrim Ağacı'nın maddi destekçileri arasına katılarak Türkiye'de bilimin yayılmasına güç katın.