Keşfedin, Öğrenin ve Paylaşın
Evrim Ağacı'nda Aradığın Her Şeye Ulaşabilirsin!
Kafana takılan neler var?
Aklımdan Geçen
Komünite Seç
Aklımdan Geçen
Fark Ettim ki...
Bugün Öğrendim ki...
İşe Yarar İpucu
Bilim Haberleri
Hikaye Fikri
Video Konu Önerisi
Başlık
Kafana takılan neler var?
Gündem
Bağlantı
Ekle
Soru Sor
Stiller
Kurallar
Komünite Kuralları
Bu komünite, aklınızdan geçen düşünceleri Evrim Ağacı ailesiyle paylaşabilmeniz içindir. Yapacağınız paylaşımlar Evrim Ağacı'nın kurallarına tabidir. Ayrıca bu komünitenin ek kurallarına da uymanız gerekmektedir.
1
Bilim kimliğinizi önceleyin.
Evrim Ağacı bir bilim platformudur. Dolayısıyla aklınızdan geçen her şeyden ziyade, bilim veya yaşamla ilgili olabilecek düşüncelerinizle ilgileniyoruz.
2
Propaganda ve baskı amaçlı kullanmayın.
Herkesin aklından her şey geçebilir; fakat bu platformun amacı, insanların belli ideolojiler için propaganda yapmaları veya başkaları üzerinde baskı kurma amacıyla geliştirilmemiştir. Paylaştığınız fikirlerin değer kattığından emin olun.
3
Gerilim yaratmayın.
Gerilim, tersleme, tahrik, taciz, alay, dedikodu, trollük, vurdumduymazlık, duyarsızlık, ırkçılık, bağnazlık, nefret söylemi, azınlıklara saldırı, fanatizm, holiganlık, sloganlar yasaktır.
4
Değer katın; hassas konulardan ve öznel yoruma açık alanlardan uzak durun.
Bu komünitenin amacı okurlara hayatla ilgili keyifli farkındalıklar yaşatabilmektir. Din, politika, spor, aktüel konular gibi anlık tepkilere neden olabilecek konulardaki tespitlerden kaçının. Ayrıca aklınızdan geçenlerin Türkiye’deki bilim komünitesine değer katması beklenmektedir.
5
Cevap hakkı doğurmayın.
Aklınızdan geçenlerin bu platformda bulunmuyor olabilecek kişilere cevap hakkı doğurmadığından emin olun.
Size Özel
Makaleler
Evrim Ağacı
Çeviren 27 Ekim 2014 2 dk.

Erkek güvelerin, yüzlerce metre uzaktan dişilerin konumlarını tespit edebilmesi uzun bir süredir bilim insanları için bir gizemdi. Araştırmacılar güvelerin, eşlerinin konumlarını feromonlar kullanarak saptadıklarını biliyorlardı. Ancak bu kimyasal kokular rüzgarlı veya türbülanslı bir atmosferde büyük bir alana yayılıyor olmasına rağmen böcekler, eşlerinin onlara yol göstermesi için on saniye aralıklarla salgıladıkları feromonların gelişigüzel esintileri yüzlerce metre boyunca doğru yönde takip ederek eşleri bulmayı başarıyorlardı. Kaliforniya Üniversitesi San Diego kampüsünde fizik profesörü Massimo Vergassola şöyle diyor:

Vergassola ve Fransa İtalya araştırma enstitülerinden iki fizikçi, bir şekilde, güvelerin bu fevkalade davranışları için matematiksel bir açıklama yaptılar ve bu açıklamayı Physical Review X dergisinin Ekim sayısında “Türbülanslı Havalarda Koku ile Yön Tayini” başlıklı makalelerinde anlattılar.

17
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Tüm Reklamları Kapat
Eda Alparslan
Uyarlayan 25 Şubat 2022 9 dk.

Şifre, kişiler arasında "sır" olarak tutulan ve kimlik ispatında kullanılan basit bir kavramdır. Bin yıllardır şifreleri kendimizi başkalarına tanıtmak için kullandık; son yıllarda ise kendimizi bilgisayar sistemlerine tanıtmakta kullanıyoruz.

Bilgi Teknolojileri alanında şifreler, 1960'larda kullanıcı erişimlerini terminallerle sağlayan, merkezi olarak çalışan büyük bilgisayarlarla, yani ana bilgisayarlarda kullanılmaya başlanmıştır.[1] Bugünse şifreler, ATM'lerde girdiğimiz PIN'lerden bilgisayarımıza veya internet sitelerine giriş yapmaya kadar birçok yerde karşımıza çıkmaktadır.

29
1
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Semih Tareen
Semih Tareen Seslendiren 13 Mart 2022 30:24
İnsanlık çok eski zamanlardan günümüze kadar olan süreçte tarih sahnesine onlarca hikaye, destan ve masal öğesi kazanmıştır. Bunlardan belki de en bilineni...
36
Fatih Birinci
Yazar 11 Şubat 2019 9 dk.

Özellikle son yıllarda kadınlara yönelik taciz olayları hem artış gösterdi hem de kadınların kendilerini cesurca ifade edebilmesi nedeniyle toplumun iliklerine işlemiş olan kadın şiddeti problemi daha görünür hale geldi. Doğal olarak da tacizci/tecavüzcü erkeklerin neden bu davranışları sergilediği daha sık araştırılmaya başlandı.

Bilindiği gibi insan; biyolojik, psikolojik ve sosyolojik bir varlıktır ve varlığın bu üç boyutu birbiriyle yoğun ve girift bir ilişki içindedir. Bu yüzden konuyla ilgili farklı disiplinleri bir araya getiren, geniş perspektiften çalışmalar yapılmaktadır. Bu üç alandan birden gelen veriler bir bütün olarak değerlendirilmediği müddetçe, eldeki sorunla ilgili tam bir çerçeve elde etmek mümkün değildir. Buna rağmen, bilgi yoğunluğu gözetilecek olursa, bu alanlardan sadece birinden gelen verilere odaklanmak, o alandaki bilgilerimizin sağlamlaşması ve diğer alanlardaki bilgilerimizi yorumlama başarımız açısından faydalıdır.

538
1
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Cem Ergünay
Çeviren 16 saat önce 6 dk.

Büyük gıda şirketleri ve yatırımcılar, Ozempic ve diğer benzer kilo verme ilaçlarının milyonlarca insana ulaşmasını, Amerika'nın diyet endüstrisini altüst etmesini ve tüketicilerin nasıl besleneceği konusunda yeni sorular ortaya çıkarmasını sessizlikle izliyorlar.

Campbell Soup'tan Conagra Brands'e gıda üreticilerinin yöneticileri, ekiplerin tüketici davranışlarını değerlendirmeye ve bu davranışlara nasıl karşılık vereceklerine dair beyin fırtınası yapmaya başlamasıyla birlikte yatırımcılardan ilaçların potansiyel etkisi hakkında sorular almaya başladıklarını söyledi.

2
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Söz
Evrim Ağacı
Alıntıyı Ekleyen 18 Ocak 2019
Ben, bilimin enfes güzelliğe sahip olduğunu düşününenlerdenim. Laboratuvardaki bir bilim insanı sadece bir teknisyen değildir; aynı zamanda kendisini bir peri masalı gibi büyüleyen doğal bir olgunun karşısına oturtulmuş bir çocuktur.
Bu alıntı Evrim Ağacı tarafından öne çıkarılmıştır.
25
0 Yorum
  • Şikayet Et
  • Mantık Hatası
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Ayşegül Şenyiğit Özdil
Yazar 11 Haziran 2019 16 dk.

14 Mart 2018'de aramızdan ayrılan teorik fizikçi Stephen Hawking'i özellikle kara delikler üzerine yaptığı çalışmalarıyla biliriz. Kimilerine göre modern çağın dahisi, kimilerine göre hastalığına rağmen evreni çözmeye ant içmiş bir savaşçı, kimilerine göre ise robotik sesinin efsaneleştirdiği sıradan bir bilim insanı... Biz bu yazımızda onun bir ömre sığan (belki de sığamayan) kara deliklerle ilgili çalışmalarına elverdiğince detaylı bir şekilde kronolojik bir bakış atmayı hedefliyoruz.

Albert Einstein genel görelilik kuramında, zamanın uzaydan bağımsız olarak değerlendirilemeyeceğini çünkü uzay ve zamanın ayrı şeyler olmayıp aslında tek bir bağıntıya sahip bir olgu olduğunu söylemiştir ve bu olgunun adı artık "uzayzaman" olarak bilinmektedir.

206
1
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Yaşam Ağacı Gözlemi
Eren Çam
Eren Çam
2,848 UP
Gözlemi Yapan 6 gün önce Türkiye, Bursa
2
0 Yorum
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Yaşam Ağacı Türü
Pelin Yaşar
Pelin Yaşar
53K UP
Türü Ekleyen 3 gün önce
Empusa pennata, peygamberdevesigiller (Mantidae) familyasına ait, karakteristik vücut yapısıyla tanınan bir mantis türüdür. Vücudu kurumuş yaprağı andıran ince ve dikenli yapılara sahiptir. Başında taç benzeri uzantılar bulunur, bu da onu diğer mantis türlerinden ayırır.

Gündüzleri pasif kalır, geceleri avlanır. Besin zincirinde böceklerle beslenen yırtıcı bir rol oynar. Güney Avrupa, Kuzey Afrika ve Batı Asya’da yayılış gösterir. Türkiye’nin güney ve doğu bölgelerinde doğal popülasyonları bulunmaktadır.

Kriptik (gizleyici) kamuflajı, avına yaklaşırken fark edilmesini engeller. Zararsız bir türdür. Doğal alanların biyolojik çeşitliliğinde önemli bir yeri vardır.
1
Evrim Ağacı'ndan Mesaj

Evrim Ağacı üyeliği tamamen ücretsiz ve sitemizi çok daha etkili, interaktif ve keyifli bir şekilde kullanmanızı sağlayacak. Üye değilseniz, birkaç saniyede üyelik oluşturabilirsiniz! Üyeyseniz de giriş yapmanızı tavsiye ederiz.

Deniz Toprak
Deniz Toprak
25K UP
3 gün önce
Quanta Magazine'in yapay zekayı konu alan özel bir yazı serisinde matematikçi Daniel Litt, bu platformda vurgulamak istediğim bir şeyi çok güzel özetlemiş: "Egom için darbe olabilir ancak çok üzüleceğimi sanmıyorum. Riemann hipotezini kanıtlayıp bana açıklayabilecek bir dil modeli varsa, öğrenmekten yine de çok mutlu olurum. Matematikte en çok yapmak istediğim şey neyin doğru ve neden doğru olduğunu anlamaktır."

3
0 Yorum
  • Şikayet Et
  • Mantık Hatası
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Mert Karagözoğlu
Çeviren 12 Temmuz 58 dk.

Saha çalışması, antropolojinin en önemli uygulamalarından biridir ve diğer kültürleri yerel çevrelerinde gözlemleyerek çalışmak amacıyla uzak bölgelere seyahat etme geleneğinin takibinde ortaya çıkmıştır. Antropolojinin tüm alt alanlarında bilgi edinmek amacıyla belirli şekillerde saha çalışmaları yapılmaktadır; ancak yöntemler alandan alana farklılık gösterebilmektedir. Buna uygun olarak saha çalışmaları, günümüzde şehir antropolojisinde bir kimsenin memleketi, görsel veya dijital antropolojide internet, etnotarih veya müze antropolojisi bağlamında ise üniversite arşivleri ve müzelerde bulunan koleksiyonları da içerecek şekilde genişlemiştir.

Birçok insan, insanlık tarihinin geçmişine doğal bir hayranlık duymaktadır. Belki de bizlerden daha önce yaşamış insanların bıraktığı nesnelerde kendimizi görebilmemizden kaynaklanan bu hayranlık, geçmiş medeniyetlerin beşeri kültürel eserlerinde, tapınaklarında ve kalıntılarında kendini göstermekte; antik dönemde yaşamış insanların düşünce ve dünya görüşlerini aydınlattığımız bu yolculukta ilk adımı atmamızı sağlamakta; bazen karşımıza dev insanlar, ejderhalar ve hatta dünya dışı varlıkları içeren mitler çıkmaktadır. Bununla beraber, çağdaş arkeolojide insan geçmişini araştırmak için elbette daha az tahmine dayalı yöntemler kullanılmaktadır ve alanın temelini bilimsel yaklaşımlar ve teknikler oluşturur.

14
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Söz
Evrim Ağacı
Alıntıyı Ekleyen 18 Ocak 2019
Bilim, batıl inancın zehridir.
Bu alıntı Evrim Ağacı tarafından öne çıkarılmıştır.
2032
14 Yorum
  • Şikayet Et
  • Mantık Hatası
25
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Genç Yıldız Kümesi NGC 346

Küçük Macellan Bulutu'nda bulunan en büyük genç yıldız kümesi olan NGC 346, yaklaşık 210.000 ışık yılı uzaklıkta bulunan uydu galaksimizin en büyük yıldız oluşum bölgesine gömülüdür. NGC 346'nın dev yıldızları kısa ömürlü olmalarına rağmen oldukça enerjiktir. Bu yıldızların oluşturduğu rüzgarlar ve radyasyonlar, bölgedeki tozlu moleküler bulutun kenarlarını şekillendirir ve yıldız oluşumunu tetikler. Yıldız oluşum bölgesi aynı zamanda bolca bebek yıldız barındırıyor gibi de görünmektedir. Yalnızca 3 ila 5 milyon yaşında olan ve henüz çekirdeklerinde hidrojen yakmaya başlamamış bu bebek yıldızlar, gömülü yıldız kümesinin etrafına dağılmış durumdadır. NGC 346'nın bu etkileyici kızılötesi görüntüsü, James Webb Uzay Teleskobu'nun NIRcam kamerasıyla elde edilmiştir. Dev yıldızların enerjik radyasyonuyla iyonize olmuş atomik hidrojenin yanı sıra yıldız oluşturan moleküler bulut içerisindeki moleküler hidrojen ve tozdan kaynaklanan emisyona ait ayrıntılar, pembe ve turuncu renklerle gösterilmiştir. Webb tarafından çekilmiş bu genç yıldız oluşum bölgesine ait görüntü, Küçük Macellan Bulutu'nun mesafesinde 240 ışık yılı genişliği kapsamaktadır.

2 Mayıs 2025 Günün Astronomi Fotoğrafı (NASA APOD)

📸 Kaynaklar ve Katkıda Bulunanlar:
Science - NASA, ESA, CSA, Olivia C. Jones (UK ATC), Guido De Marchi (ESTEC), Margaret Meixner (USRA) İşleme - Alyssa Pagan (STScI), Nolan Habel (USRA), Laura Lenkić (USRA), Laurie E. U. Chu (NASA Ames)
Çeviren: Simay Aladağ

🔗 Tüm APOD içeriklerini görmek için:
https://evrimagaci.org/apod
Evrim Ağacı'ndan Mesaj
Teşekkürler, Metin Tan!

Evrim Ağacı'na bugüne yaptığın tüm katkılar için çok teşekkürler! Evrim Ağacı'nda yayınladığın veya yayınlanmasına katkı sağladığın 1 içerik sayesinde Türkiye'de bilimsel bilgiye erişim bir o kadar kolay. Hep birlikte, daha da güzel işler başarmaya devam!

Devamını Göster
Teşekkürler, Metin Tan!
Söz
Halis Gönül
Alıntıyı Ekleyen 6 gün önce
Yarayla alay eder, yaralanmamış olan.
Kaynak: Romeo ve Juliet
10
0 Yorum
  • Şikayet Et
  • Mantık Hatası
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
İnceleme
Nusret Kağan Bilen
İnceleyen 30 Aralık
Osamu Dazai'nin "İnsanlığımı Yitirirken" (Orjinal adıyla: "Ningen Shikkaku") adlı eseri, modern Japon edebiyatının en çarpıcı ve etkileyici örneklerinden biridir. Otobiyografik ögeler taşıyan bu roman, insanın toplumdan ve kendisinden kopuşunu çarpıcı bir şekilde ele alır. Dazai'nin yaşamındaki trajedilerin ve ruhsal çatışmaların bir yansıması olan eser, insan olmanın anlamına dair derin sorular sormaktadır.

"İnsanlığımı Yitirirken", Oba Yozo adındaki bir karakterin kendi varoluşunu sorgulamasını ve toplumla olan çatışmasını konu alır. Yozo, çocukluğundan itibaren insanlarla bağ kurmakta zorlanan, kendisini maskelerle gizleyen bir kişilik sergiler. Toplumun beklentilerine uyum sağlamak adına sürekli bir "rol" oynar; ancak bu, zamanla kendi benliğini kaybetmesine yol açar.

Roman, Yozo'nun üç farklı defteri üzerinden anlatılır ve her bir defter, karakterin içsel çöküşünü farklı bir aşamada gözler önüne serer. Yozo'nun alkolizm, uyuşturucu bağımlılığı ve kadınlarla karmaşık ilişkileri, onun kendini insanlık dışı bir varlık olarak görmesine neden olur.

Dazai'nin eseri, birkaç temel tema üzerinden ilerler:
-Yabancılaşma: Oba Yozo'nun sürekli bir dışlanma ve ait olamama hissi, eserin merkezinde yer alır. Bu yabancılaşma, yalnızca topluma karşı değil, aynı zamanda kendi benliğine karşıdır.
-İnsan Maskeleri: Yozo, toplum içinde "normal" görünmek için çeşitli maskeler takar. Ancak bu maskeler, onun gerçek kimliğini daha da görünmez hale getirir.
-Varoluşsal Boşluk: Yozo'nun hayatta bir anlam bulma çabası, sonuçsuz bir mücadeleye dönüşür. Bu, varoluşsal bir boşluğu ve çaresizliği beraberinde getirir.
-Toplumun İkiyüzlülüğü: Dazai, toplumun bireylerden beklentilerini ve bu beklentilerin birey üzerindeki yıkıcı etkilerini sert bir şekilde eleştirir.

Osamu Dazai'nin sade ve samimi anlatımı, okuyucuyu Yozo'nun zihninin derinliklerine çeker. Dazai, iç monologlar ve melankolik betimlemeler aracılığıyla karakterin psikolojik durumunu ustalıkla aktarır. Anlatımın içtenliği, okuyucunun Yozo'nun acısını ve yabancılaşmasını daha derinden hissetmesine olanak tanır.

"İnsanlığımı Yitirirken", yalnızca Japon edebiyatında değil, dünya edebiyatında da önemli bir yer edinmiştir. Özellikle birey-toplum ilişkisi ve varoluşsal sorgulamalar üzerine yoğunlaşan okuyucular için vazgeçilmez bir kaynak olmuştur. Dazai'nin yaşamındaki trajik olaylar ve intiharı, eserin etkileyiciliğini artıran unsurlardan biridir.

Eser, güçlü bir psikolojik derinlik sunsa da, bazı okuyucular için ağır ve karamsar bir atmosfer yaratabilir. Ayrıca, Yozo'nun kadınlarla olan ilişkileri ve bu ilişkilerin anlatım biçimi, günümüz perspektifinden tartışmalı bulunabilir.

Kitap, insanın toplumla ve kendisiyle olan mücadelesine dair evrensel bir hikâye sunar. Oba Yozo'nun trajik hikâyesi, okuyucuları derin düşüncelere sevk ederken, bireyin kırılganlığına ve insan olmanın karmaşıklığına ayna tutar. Bu eseri okumayanlar için okumalarını, okuyanlar arasından sevenler için de Yukio Mishima'nın "Altın Köşk Tapınağı", Franz Kafka'nın "Dönüşüm" veya Albert Camus'nün "Yabancı" adlı eserlerini de öneririm.
9.6/10
(45 Kişi)
Puan Ver
Orjinal Adı : 人間失格, Ningen Shikkaku
İnceleme Yaz
Sonra Okuyacaklarıma Ekle
9
0 Yorum
  • Şikayet Et
  • Mantık Hatası
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Tüm Reklamları Kapat
Blog Yazısı
Batuhan Şahin
Blog Yazarı 1 dk.

Kaynakça:https://www.sciencedirect.com/science/article/abs/pii/S1359645422008709. Uzun vadeli nötron ışınlamasının nükleer malzemelerin mekanik davranışı üzerindeki etkilerini ortaya çıkarmak için, hizmet dışı bırakılmış bir araştırma reaktöründen bir LT21 alüminyum (Al) alaşımı üzerinde yerinde yarı statik tek eksenli çekme testleri gerçekleştirilir. Tarama/İletim elektron mikroskobu (SEM/TEM) ve mikro CT, doğal olarak yaşlandırılmış ve 30 yıl boyunca nötron ışınına maruz kalmış LT21 Al alaşımlarının mikro yapılarını karakterize etmek için ilk olarak uygulanır. YerindeBu LT21 Al'nin deformasyon ve hasar dinamiklerini karakterize etmek için senkrotron mikro bilgisayarlı tomografi (CT) kullanılmıştır. Işınlanmış numunede yer değiştirme/gerinim alanlarını ve mikroyapısal evrimi (örneğin, parçacık hareketi ve gözenek büyümesi) ölçmek için yeni bir parçacık izleme analizi tekniği önerilmiştir. Uzun süreli ışınlama, LT21 Al alaşımında, mikron boyutlu Si parçacıklarının ve nano ölçekli Mg'nin çökelmesi/toplanması dahil olmak üzere önemli mikroyapısal değişikliklere neden olur.Si parçacıkları. Ek olarak, ışınlanmış malzemedeki gözeneklerin ve parçacıkların boyutu, ışınlanmamış malzemedekinden önemli ölçüde daha büyük görünmektedir. Çekme sırasında, alaşım elastik-plastik deformasyona uğrar ve ardından kesme baskın boyun verme hatası gelir. Gözeneklilik ve gözenek boyutu, artan yükleme ile genel bir artış sergiler. Yeni gözeneklerin oluşumu, parçacık-matris arayüzlerinde oluşum ve numune boyunca rastgele oluşum olmak üzere iki modda gerçekleşir. Birinci mod için, gözenekler bir parçacığın üst ve alt uçlarında çekirdeklenme eğilimindedir (yükleme yönüne göre). Yeni gözeneklerin oluşumu ve ilk ve yeni çekirdekli gözeneklerin büyümesi aynı anda meydana gelir ve boyun verme meydana gelmeden önce ışınlanmış LT21 Al alaşımında hasar birikimine yaklaşık olarak eşit katkıda bulunur.

8
  • Şikayet Et
  • Mantık Hatası
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Daha Fazla İçerik Göster

Bize Ulaşın

ve seni takip ediyor

Göster

Şifremi unuttum Üyelik Aktivasyonu

Göster

Şifrenizi mi unuttunuz? Lütfen e-posta adresinizi giriniz. E-posta adresinize şifrenizi sıfırlamak için bir bağlantı gönderilecektir.

Geri dön

Eğer aktivasyon kodunu almadıysanız lütfen e-posta adresinizi giriniz. Üyeliğinizi aktive etmek için e-posta adresinize bir bağlantı gönderilecektir.

Geri dön

Close