Bence en mantıklı çözüm doğrudan çipe sıvı soğutma. Çünkü bu sistemle ısıyı tam kaynağında, yani cayır cayır yanan işlemcinin üzerinde anında yok ediyorsun. Bütün odayı veya devasa dolapları soğutmak için boşa enerji harcamak yerine, minik borularla soğutucuyu direkt çipe veriyorsun, olay bu. Bu hem acayip verimli hem de en güçlü yapay zekâ donanımlarını bile daha küçük alanda, daha az masrafla çalıştırmanı sağlıyor.
Deniz mantıklı gibi görünüyor ama değil. Hani bedava ve sonsuz bir soğutma kaynağı var gibi... Ama iş pratiğe dökülünce birkaç büyük sorundan dolayı pek de mantıklı olmuyor.
En büyük sorun şu: Bakım ve onarım. Karadaki bir veri merkezinde sunucu bozulduğunda teknisyen içeri girip 10 dakikada parçasını değiştirir. Peki denizin yüzlerce metre altındaki bir hard diski ya da kabloyu nasıl değiştireceksin? Bunun için özel dalgıçlar, robot denizaltılar falan gerekiyor. Yani küçücük bir arıza bile acayip pahalı ve haftalar süren bir operasyona dönüşüyor. Kâr elde edelim derken zarar elde ediyorsun.
Bir de çevre meselesi var. O bütün ısıyı direkt denize boşaltıyorsun ve bu o bölgedeki su sıcaklığını değiştirerek oradaki ekosistemin, yani balıkların ve deniz canlılarının dengesini bozabilir. Kısacası bir yeri yapayım derken başka bir yeri yıkma riskin çok yüksek.