Keşfedin, Öğrenin ve Paylaşın
Evrim Ağacı'nda Aradığın Her Şeye Ulaşabilirsin!
Kafana takılan neler var?
Aklımdan Geçen
Komünite Seç
Aklımdan Geçen
Fark Ettim ki...
Bugün Öğrendim ki...
İşe Yarar İpucu
Bilim Haberleri
Hikaye Fikri
Video Konu Önerisi
Başlık
Bugün bilimseverlerle ne paylaşmak istersin?
Gündem
Bağlantı
Ekle
Soru Sor
Stiller
Kurallar
Komünite Kuralları
Bu komünite, aklınızdan geçen düşünceleri Evrim Ağacı ailesiyle paylaşabilmeniz içindir. Yapacağınız paylaşımlar Evrim Ağacı'nın kurallarına tabidir. Ayrıca bu komünitenin ek kurallarına da uymanız gerekmektedir.
1
Bilim kimliğinizi önceleyin.
Evrim Ağacı bir bilim platformudur. Dolayısıyla aklınızdan geçen her şeyden ziyade, bilim veya yaşamla ilgili olabilecek düşüncelerinizle ilgileniyoruz.
2
Propaganda ve baskı amaçlı kullanmayın.
Herkesin aklından her şey geçebilir; fakat bu platformun amacı, insanların belli ideolojiler için propaganda yapmaları veya başkaları üzerinde baskı kurma amacıyla geliştirilmemiştir. Paylaştığınız fikirlerin değer kattığından emin olun.
3
Gerilim yaratmayın.
Gerilim, tersleme, tahrik, taciz, alay, dedikodu, trollük, vurdumduymazlık, duyarsızlık, ırkçılık, bağnazlık, nefret söylemi, azınlıklara saldırı, fanatizm, holiganlık, sloganlar yasaktır.
4
Değer katın; hassas konulardan ve öznel yoruma açık alanlardan uzak durun.
Bu komünitenin amacı okurlara hayatla ilgili keyifli farkındalıklar yaşatabilmektir. Din, politika, spor, aktüel konular gibi anlık tepkilere neden olabilecek konulardaki tespitlerden kaçının. Ayrıca aklınızdan geçenlerin Türkiye’deki bilim komünitesine değer katması beklenmektedir.
5
Cevap hakkı doğurmayın.
Aklınızdan geçenlerin bu platformda bulunmuyor olabilecek kişilere cevap hakkı doğurmadığından emin olun.
Size Özel
Makaleler
Tüm Reklamları Kapat
Burak Albayrak
Burak Albayrak
355.7K UP
Ekleyen 3 Ekim 2022 19 dk.

Bağımlı Kişilik Bozukluğu, insanların duygusal ve fiziksel ihtiyaçlarını karşılamak için başkalarına bağımlı olduğu, aşırı korku ve kaygı ile karakterize edilen bir C kümesi kişilik bozukluğudur. Bağımlı Kişilik Bozukluğu olan insanlar duygusal olarak diğer insanlara bağımlı hale gelir ve başkalarını memnun etmek için büyük çaba harcarlar.

Bağımlı Kişilik Bozukluğu'na sahip kişiler muhtaç, pasif ve yapışkan davranışlar sergilemeye eğilimlidir ve ayrılma korkusuna sahiptirler. Semptomlar, erken yetişkinlikten önce başlar ve ilişkiler sona erdiğinde aşırı pasiflik, yıkım veya çaresizlik, sorumluluklardan kaçınma ve şiddetli boyun eğme gibi her şeyi içerebilir.

96
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Nevzat Keskin
Seslendiren 4 gün önce 12:17
Kuantum fiziği, genellikle baştan sona göz korkutucu bir saha olarak görülür. Her gün bunlarla uğraşan fizikçilere bile alandaki bazı konular hem ilginç...
7
İbrahim Uzun
Seslendiren 29 Mart 2023 9:34
Önemsizlik kanunu olarak da bilinen bikeshedding, insanların küçük sorunları ele almak için görece büyük bir zaman, enerji ve diğer kaynakları harcadığı...
Bionluk Logo sponsorluğunda seslendirildi.
108
İnceleme
Hatice Kutbay
Hatice Kutbay
111.4K UP
İnceleyen 3 saat önce
Küçük Prens, yüzeyde bir çocuk masalı gibi görünse de, aslında yetişkin dünyasının değerlerini, zaaflarını ve körlüklerini eleştiren derin bir felsefi metindir. Saint-Exupéry, basit bir dil ve sembolik karakterler aracılığıyla insanın anlam arayışını, sevgiyle kurduğu ilişkiyi ve sorumluluk bilincini sorgular.

Eserde Küçük Prens’in gezegenler arası yolculuğu, yetişkinlerin dünyasını temsil eden tipler üzerinden ilerler. Kral, kendini beğenmiş adam, iş adamı ve coğrafyacı gibi figürler; iktidar hırsını, boş gururu, anlamsız birikimi ve duygudan yoksun bilgiyi simgeler. Bu karakterler, yetişkinlerin çoğu zaman hayatın özünü kaçırdığını gösterir. Saint-Exupéry, bu eleştiriyi çocukça bir saflıkla sunduğu için metin hem yumuşak hem de sarsıcıdır.

Kitabın merkezinde yer alan gül ve tilki, eserin en güçlü sembolleridir. Gül, sevginin kırılgan ama emek isteyen doğasını temsil ederken; tilki aracılığıyla verilen “İnsan ancak yüreğiyle baktığında doğruyu görebilir; asıl olan gözle görülmez” düşüncesi, eserin temel felsefesini oluşturur. Sevginin, bağ kurmanın ve sorumluluk almanın insanı insan yapan temel değerler olduğu vurgulanır.

Küçük Prens, aynı zamanda modern insanın yalnızlığını ve yabancılaşmasını da ele alır. Çölde karşılaşılan pilot ile Küçük Prens arasındaki ilişki, yetişkinlerin kaybettikleri çocukluk duyarlılığını yeniden hatırlama çabasıdır. Bu yönüyle eser, okura bir nostalji sunmaktan çok, içsel bir yüzleşme önerir.

Sonuç olarak Küçük Prens, her yaşta farklı anlamlar sunan, sade anlatımıyla derin düşünceler barındıran zamansız bir eserdir. Çocuklara hayal gücünü, yetişkinlere ise unuttukları değerleri hatırlatır. Kitabın asıl gücü, karmaşık hakikatleri basit ama kalıcı cümlelerle dile getirebilmesinde yatar.
9.6/10
(160 Kişi)
Puan Ver
The Little Prince
İnceleme Yaz
Sonra Okuyacaklarıma Ekle
0
0 Yorum
  • Şikayet Et
  • Mantık Hatası
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
EtkinlikKültürel Etkinlik
Evrim Ağacı Ankara Topluluğu
Etkinliği Ekleyen 2 hafta önce Ankara₺310,00 - ₺450,0020 Aralık
Jeolojik Çağlar Sunumu ve MTA Doğa Tarihi Müzesi Gezisi
20 Aralık 2025 10:30 tarihinden 20 Aralık 2025 16:00 tarihine kadar.

Evrim Ağacı Jeolojik Çağlar Sunumu ve MTA Doğa Tarihi Müzesi Gezisi etkinliği 20 Aralık 2025 tarihinde saat 10.30’da başlayacaktır. 


Etkinlik 45 dakikalık 2 oturum sunum ve bir gezi halinde yapılacaktır. 



Etkinlik Konuları ve Planı:

1. Jeolojik Çağlar

2. MTA Doğa Tarihi Müzesi Gezisi

Konuşmacı: Dr. Babür Erdem, Evrim Ağacı Ortak Kurucusu
Orta Doğu Teknik Üniversitesi, Biyolojik Bilimler Bölümü’nde doktorasını tamamlamıştır. Araştırma alanları davranış biyolojisi, hesaplamalı biyoloji ve evrimsel biyolojidir ve bu konularda yayımlanan çeşitli makaleleri vardır. Ayrıca TÜBİTAK destekli projelerde yürütücülük yapmış ve birçok projede yer almıştır. Şu anda ODTÜ Robotik ve Yapay Zekâ Merkezi’nde arılar ve davranışları üzerine araştırmacı olarak çalışmaktadır.

Etkinlik, 30 kişilik kontenjan ile sınırlıdır. 30 kişiye ulaşılması durumunda kayıtlar kapanacaktır. Kontenjan dolduktan sonra yatırılan ücretler iade edilecektir.

Fiyatlandırma Bilgisi:
Dersler, öğrenci ve tam olmak üzere iki fiyatlandırmaya tabi olacaktır. Aktif olarak bir eğitim kurumunda öğrenim gören kişiler “öğrenci” sayılacaktır ve bu fiyat üzerinden ödeme yapacaktır. Diğer kişiler ise “tam” sayılacaktır ve bu fiyat üzerinden ödeme yapacaktır.
Ayrıca bankanıza bağlı olarak İYİZİCO üzerinden etkinliklerimize taksit imkânı bulunmaktadır.

Sunum Bilet Öğrenci: 310 ₺

Sunum Bilet Tam: 450 ₺
Gezi Bilet: 400 ₺

Devamını Göster
9
2 Yorum
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Esat Kudret
Esat Kudret
727.5K UP
Üye 2 gün önce Henüz cevap yok.
İnsanımız için, imkansız yaşam koşullarından kaynaklı olarak imkansız olan stresten kaçınma, düzenli uyku ve sağlıklı beslenme şıklarını peşinen eleyerek lütfen....Ve bunların dışında. Veya (İnanın tıkandım...)
2
  • Şikayet Et
  • Mantık Hatası
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Çağrı Mert Bakırcı
Uyarlayan 7 Aralık 2012 15 dk.

Birçok insan, genetiği çok tekdüze zanneder: iki ebeveynin gözleri "baskın" olarak bilinen kahverengi ise, çocukları da öyle olmak zorundadır diye düşünürler. Ancak ikisi de mavi gözlü gibi "çekinik" bir renkteyse, yavrular da mavi göz rengine sahip olabilir diye düşünürler. Ama bu doğru değildir. Mavi gözlü ebeveynlerin, kahverengi gözlü çocukları olabilir. Her ne kadar sözde esprili bir dille "sütçü-tüpçü" gibi cinsel kimliği aşağılayıcı malzemelere dönüştürülse de, modern genetik açısından bu sözde "beklenmedik" durumlara rastlamak mümkündür. Bu makalemizde, göz rengiyle ilgili güncel bilgiler ışığında, temel genetik bilgilerini kullanarak size bunun nasıl olduğunu anlatmaya çalışacağız. Bu makalede özellikle, mavi gözlü anne-babaların kahverengi gözlü bir çocuğa nasıl sahip olabileceklerini mantıklı ve bilimsel bir şekilde açıklayacağız.

Türkiye'de ve Dünya'nın sayısız ülkesinde göz renkleri, Mendelyen özellikte genetiğe örnek olarak gösterilir. Mendelyen genetiğe uygun karakterler, tek bir özelliği, tek bir genin kontrol ettiği karakterlerdir. Liselerde buna boy uzunluğundan, saç ve göz rengine kadar sayısız örnek verilir. İşin üzücü tarafı, lisede "Mendelyen karakter" olarak verilen tek bir özelliğin bile Mendelyen karakterde olmamasıdır; hatta gerçekten çok kötü örnekler olmasıdır. Göz rengi, saç rengi, dil yuvarlama becerisi, ayak parmaklarının yapısı, saçların ön kısmındaki V şeklindeki uzantı, kulak memelerinin yapışıklığı/ayrıklığı, başparmağı bükebilme becerisi (otostopçu parmağı) ve daha nicesi... Bunların hepsi liselerde Mendelyen karakter olarak, tek bir genin baskın ve çekinik versiyonlarına (alellerine) bağlı olarak belirlendiği anlatılır. İstisnasız olarak hepsi de hatalıdır. Bunların hiçbiri tek bir genin farklı alellerine bağlı olarak belirlenmez. Hepsinde birden fazla gen belirleyici rol oynar, hatta bazılarında 8-30 farklı genin işlevi tespit edilmiştir! Dolayısıyla lisedeki basit hesaplama ile tespit edilebilir unsurlar değildir. 

182
1
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Evrim Ağacı'na Destek Ol
Evrim Ağacı'ndan Mesaj

Evrim Ağacı üyeliği tamamen ücretsiz ve sitemizi çok daha etkili, interaktif ve keyifli bir şekilde kullanmanızı sağlayacak. Üye değilseniz, birkaç saniyede üyelik oluşturabilirsiniz! Üyeyseniz de giriş yapmanızı tavsiye ederiz.

Evrim Ağacı'ndan Mesaj

Evrim Ağacı'nı sosyal medya hesaplarından takip etmeyi unutmayın! Yeni paylaşımlarımızı görmek için bizi aşağıdaki sosyal medya hesaplarımızdan takip edebilirsiniz.

Seda Baştürk
Seda Baştürk
193.5K UP
Çeviren 3 Aralık 2021
18 Kasım tarihinde çekilen bu anlık görüntü, Dünya’nın gölgesinden çok uzakta değildi. Sicilya semalarındaki Ay en parlak evresindeyken, geçiş halindeki bulutlar tarafından tutuldu. Dolunayın ışığı sönükleşti ve yüksek ince bulutların kenarlarına yakın yerlerdeki küçük ancak benzer büyüklükteki su damlacıkları nedeniyle kırınıma uğradı. Ortaya çıkan yanardöner bulutlar, Ay tacına benzer renklerde parıldıyor. O gece dolunay, yanardönerli bulut kümesinin sol alt tarafında görünen Ülker yıldız kümesi ile birlikte yakalandı. Yedi Kızkardeşler‘in yıldızları, çok geçmeden gökyüzünü daha koyu ve kırmızı bir Ay diski ile paylaşacaklardı.
5
0 Yorum
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Çağrı Mert Bakırcı
Yazar 31 Ağustos 2011 20 dk.

Rüyaları anlamadan önce, "uyku" dediğimiz biyolojik olayın ne olduğunu, ne zaman, nasıl ve neden evrimleştiğini anlamamız gerekiyor. Bu yazı içinde o yazımıza bir miktar referans bulacaksınız; anlam bütünlüğü açısından öncelikle buradaki yazımızı okumanızı tavsiye ederiz.

Rüyalar, uykulardan söz edip de değinmeden geçemeyeceğimiz bir olgudur. Dolayısıyla bu konuda bazı temel bilgilere yer verip, konu hakkındaki bazı ilginç gerçeklerden bahsetmenin faydalı olacağını düşünüyoruz. Rüyalar öylesine ilgi çekici, öylesine ürkütücü ve öylesine etkilidir ki, insanlık tarihinde rüyalarla ilgili anlatı ve izlere Milattan Önce 3100’lü yıllarda Sümerlerde ve M.Ö. 2000’lerde Antik Mısır’da rastlayabiliyoruz. 

180
4
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Sizden Gelenler
Evrim ağacı sayesinde yanlış bildiğim bir sürü şeyin farkına vardım. Yanlışları kaldırıp doğruları yerleştirdim. Ve bu doğru bilgiler sayesinde hayatım daha da güzelleşti.
Tüm Reklamları Kapat
Berkay Kalaycık
Berkay Kalaycık
129.4K UP
Yazar 11 Mayıs 2021 5 dk.

Çağımızın en önemli küresel sorunu hiç tartışmasız İklim Değişikliği'dir. Bu nedenle İklim Değişikliği ile mücadele etmek, insanlığın karşı karşıya olduğu en ciddi meseledir. Bu zamana dek birçok tür ile sayısız insan toplumu ve uygarlık, çeşitli nedenlerden ötürü yok oldu ve bu yok oluşların büyük çoğunluğu, bel bağladıkları doğanın, alışageldikleri biçimlerin dışında davranmasıydı. Çoğu durumda bu canlıların bizzat suçu yoktu; çevrenin doğal değişimine ayak uyduramayarak yok oldular. Ancak şu anda içinde bulunduğumuz iklim krizinin sebebi doğrudan biziz. Neyse ki günümüzde, bu antik türlerden ve uygarlıklardan farklı olarak, çok güçlü bir problem çözücümüz var: bilim. Tabii onu kullanmamız gerekiyor.

Bilimsel bilgimiz ve kültürümüz bize, doğadaki karbonun, özellikle son yüzyılda artan endüstriyel devrim nedeniyle ciddi oranda arttığını açık bir şekilde göstermektedir. Öyle ki son 150 yılda, atmosferdeki karbon seviyesi, milyonda 280 parçadan, milyonda 416 parçaya yükselmiştir - ki bu da yaklaşık %50 oranında bir artışa karşılık gelmektedir![1]

16
1
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Evrim Ağacı Akademi

Evrim Ağacı Akademi'yi kullanarak kendini Felsefe konusunda geliştirebilirsin.

Daha Fazla İçerik Göster
Keşfet
Ara
Yakında
Sohbet
Agora

Bize Ulaşın

ve seni takip ediyor

Göster

Şifremi unuttum Üyelik Aktivasyonu

Göster

Şifrenizi mi unuttunuz? Lütfen e-posta adresinizi giriniz. E-posta adresinize şifrenizi sıfırlamak için bir bağlantı gönderilecektir.

Geri dön

Eğer aktivasyon kodunu almadıysanız lütfen e-posta adresinizi giriniz. Üyeliğinizi aktive etmek için e-posta adresinize bir bağlantı gönderilecektir.

Geri dön

Close