Keşfedin, Öğrenin ve Paylaşın
Evrim Ağacı'nda Aradığın Her Şeye Ulaşabilirsin!
Paylaşım Yap
Tüm Reklamları Kapat

Yardımcı Üreme Teknolojileri (ART) ve Embriyonik Gen Düzenleme: İnsan Üremesi ve Genetiğine Ne Düzeyde Hükmetmeliyiz?

7 dakika
1,734
Yardımcı Üreme Teknolojileri (ART) ve Embriyonik Gen Düzenleme: İnsan Üremesi ve Genetiğine Ne Düzeyde Hükmetmeliyiz? Flickr Public Domain
İnsan yumurtasına in vitro ortamda mikro iğneyle sperm enjeksiyonu(ICSI)
Tüm Reklamları Kapat

İnsanlar, bitkiler üzerinde yapay seçilimi kullanarak tarımı 10,000-40,000 yıl önce başlattılar. Aynı doğa yasasını, yani yapay seçilimi hayvanlarda kullanarak, 20,000-40,000 yıl önce kurtları (Canis lupus) evcilleştirdiler ve kurtlar içerisinden bir grubun köpeklere (Canis lupus domesticus) evrimleşmesine sebep oldular. Sadece tarım bitkileri ve köpekler değil; insanlar, bu şekilde sayısız bitki ve hayvanın evrimine yön vererek, yapay seçilim yoluyla gen havuzlarına müdahale etmeye başladılar.

20-21 yüzyılda genetik biliminin ve modern tıbbın yükselmesiyle germ hatlarına yapılabilen moleküler ve genetik müdahaleler, sadece bitki ve hayvanlarda değil, insanlarda da teorik olarak uygulanabilecek bir yapay seçilim olasılığını gündeme getirmiş oldu (insan üzerine yapılan yapay seçilime öjeni adı veriliyor). İnsanların germ hattına müdahale edilmesi, günümüzde ne kadar hassas olarak görülen, hatta kimi zaman tabu gibi gelen bir konu olsa da, çok gözümüze batmayan ama yaygın olarak uygulanan örnekleri halihazırda mevcut.

Asiste Üreme Teknolojilerinin (İng: "Assisted Reproductive Technology" ya da kısaca "ART") ortaya çıkmasıyla insanlar, kendi gen havuzunu da etkileyebilecek bir güce sahip oldular. Bu teknolojilerden ilk ortaya çıkanı, Ilya Ivanovich Ivanov tarafından icat edilen, basitçe erkekten alınan spermin dişi bireyin rahim ağzına veya doğrudan rahme enjektörle bırakılarak döllenmeyi teşvik eden Suni Dölleme (İng: "Artificial Insemination" ya da kısaca "AI") tekniğiydi. Suni döllenmenin insanlarda kullanılan yaygın bir tekniğe dönüşmesi, 1943’te Guttmachers’ın insanlarda başarılı sonuç veren suni döllenme kullanımı hakkında yayınladığı rapordan sonra başladı. Suni döllenmeden sonra Ovulasyon Indüksyonu (İng: "Ovulation Induction" ya da kısaca "OI"), In vitro Fertilizasyon (IVF) ve Intra-sitoplazmik Sperm Enjeksyonu (ICSI) gibi ART uygulamaları ortaya çıkmaya başladı.

Tüm Reklamları Kapat

IVF’in öncüleri Robert Edwards ve Patrick Steptoe'nun çalışmaları, ilk IVF ile doğan bebek Louis Brown’un 1978’de İngiltere'nin Oldham şehrinde dünyaya gelmesiyle büyük bir ilgi odağı oldu. IVF uzun bir süre etik tartışmalara tabi kalmış olsa da günümüzde doğal yollarla çocuk sahibi olamayanlara çözüm olan yaygın bir yöntem. ART ve IVF’in dolaylı olarak ortaya çıkardığı etik endişeler, 21. yüzyılda ilk üç ebeveynli bebeklerin ve CRISPR-Cas9 ile genomuna müdahale edilen bebeklerin doğmasıyla tekrardan tartışmaları alevlendirmiş durumda.

ICSI-IMSI Mikro Enjeksiyon
ICSI-IMSI Mikro Enjeksiyon
www.ivfcentres.com

Halihazırda Öjeni Uyguluyoruz!

IVF prosedürleri, anne adayının adet ve sitümülasyon dönemini (8-14 günlük folikül uyarıcı ilaç takviye dönemi) geçtikten sonra başlar. Folikül uyarıcı ilaçların çoğu ovülasyon arttırıcı FSH ve LH gibi hormonlardan oluşur. Hormonal ilaçlarla tedavinin miktarı ve biçimi kan testleriyle ve ultrason gözlemleriyle takip edilerek belirlenir. İlaç desteği aşaması bittikten sonra, yumurta transvajinal ultrason aspirasyonu ile folliküllerin içindeki sıvıdan alınır. Yumurta in vitro olarak elde edildikten sonra, sperm hücreleri erkek donörden toplanır ve sağlıklı olup olmama kriterine göre en uygun ve döllenmeyi en başarılı şekilde gerçekleştirmesi beklenen spermler döllenme için seçilir. Seçilen sperm ve yumurta, bir hücre kültüründe fiziksel ya da ICSI (Seçilen sperm yumurtaya doğrudan enjekte edilmesi) ile bir araya getirilerek in vitro ortamda döllenir.

Döllendikten sonra embriyo, amino asitleri ve embriyo için gerekli diğer besin kaynaklarını içeren özel bir hücre ortamına yerleştirilip iki hafta boyunca özel bir inkübatörde bekletilir. İnkübatördeki ikinci günde, embriyonun iki hücreli embriyodan dört ve dörtten sekiz hücreliye sağlıklı bir şekilde katlandığı gözlemlendikten sonra, üçüncü gün (duruma göre dördüncü veya beşinci gün), blastosit evresinde kültürden alınıp, küçük kateter tüpüne yerleştirilir ve hamileliği istenen kişinin rahim ağzından rahmine yerleştirilir.

İlk IVF aracılığıyla doğan Louise Brown’dan beri sekiz milyon bebek IVF ve diğer ART uygulamalarıyla dünyaya geldi. Günümüzde sağlıklı gamet seçimi gibi uygulamalar, insan germ hattına müdahale olarak tanımlanmıyor olsa bile, bu teknolojinin olanak sunduğu; göz rengine, cinsiyetine ve diğer yaşamsal önceliği olmayan fenotiplerine göre gamet seçimi öjenik uygulama tanımına uygun olarak, toplumda 2. Dünya Savaşı'ndan sonra nasyonal sosyalizm hareketine tepki olarak oluşmuş etik kaygıları ortaya çıkarıyor. Birleşik Krallık, Belçika ve Türkiye gibi bazı ülkeler IVF yoluyla yapılan gebeliklerde cinsiyet seçimine sadece seks kromozomundan kaynaklı olabilen hastalıkların olma durumunda izin verirken, ABD, Arjantina, Güney Afrika gibi bazı ülkelerse cinsiyet seçimi için hiçbir koşullandırmaya sahip değil.

Tüm Reklamları Kapat

3 Ebeveynli Gebelikler ve Çocuklar!

Fenotiplerin isteğe göre seçimi etik kaygıları arttırırken, IVF ile ilişkili ortaya çıkan mitokondri transferi ya da diğer adıyla "üç ebeveynli gebelik" adlı başka bir ART uygulaması bu kaygıları farklı bir boyuta taşıyor. Mitokondri, evrimi ve varlığı Endosimbiyotik Teori ile açıklanan, kendi DNA’sına sahip ökaryot hücrelerde bulunan ve oksidatif fosforilasyonla ATP üreten bir organeldir (hücrenin "enerji üretim merkezi" olarak da bilinir).

Üç ebeveynli gebelik uygulamasında, operasyonla annenin embriyodaki bebeğin gelişiminde hastalıklara sebebiyet verebilecek hasarlı mitokondri yumurtadan ya da zigottan çıkarılıp yerine mitokondrisi hasarsız ve sağlık sorunu açması ön görülmeyen bir donörden gelen mitokondrinin yerleştirilmesiyle yapılır.

Üç ebeveynli gebelik, ilk kez 2016’da Dr. John Zhan tarafından başarıyla uygulanarak, doğacak çocukta ortaya çıkması öngörülen hasarlı mitokondriden kaynaklı hastalıkların önüne geçildi. Ailenin bu yönteme başvurmasının sebebi, annenin önceki gebeliklerinin ikisinin düşük olması ve iki çocuğunun yedi yaşına gelemeden Leigh's Sendromu adındaki mitokondri kaynaklı nöro dejeneratif hastalıktan hayatını kaybetmesiydi.

Mitokondri Transferi, tarihteki ilk örneğinde olduğu gibi, sağlıklı çocuk sahip olamayan mitokondri hasarına sahip kadınlar (mitokondri genellikle sadece anneden çocuğa geçer) için sağlıklı çocuk sahibi olabilmenin yolunu açmış olsa da hala erken gelişim aşamalarında olan bu yöntem ve etkileri gözlem ve araştırma altında. Üç ebebeynli gebelik, klasik döl seçiminden farklı olarak, doğrudan hücre içinde yapılmış genetik bir müdahale gerektirdiğinden, gelecek jenerasyonun gen havuzunda çok daha tahmin edilemeyecek etkilere sahip olabilir. Bunun geçerliliğini ve kullanım koşullarını ancak ilerleyen dönemlerdeki araştırmalar belirleyebilir.

Evrim Ağacı'ndan Mesaj

Aslında maddi destek istememizin nedeni çok basit: Çünkü Evrim Ağacı, bizim tek mesleğimiz, tek gelir kaynağımız. Birçoklarının aksine bizler, sosyal medyada gördüğünüz makale ve videolarımızı hobi olarak, mesleğimizden arta kalan zamanlarda yapmıyoruz. Dolayısıyla bu işi sürdürebilmek için gelir elde etmemiz gerekiyor.

Bunda elbette ki hiçbir sakınca yok; kimin, ne şartlar altında yayın yapmayı seçtiği büyük oranda bir tercih meselesi. Ne var ki biz, eğer ana mesleklerimizi icra edecek olursak (yani kendi mesleğimiz doğrultusunda bir iş sahibi olursak) Evrim Ağacı'na zaman ayıramayacağımızı, ayakta tutamayacağımızı biliyoruz. Çünkü az sonra detaylarını vereceğimiz üzere, Evrim Ağacı sosyal medyada denk geldiğiniz makale ve videolardan çok daha büyük, kapsamlı ve aşırı zaman alan bir bilim platformu projesi. Bu nedenle bizler, meslek olarak Evrim Ağacı'nı seçtik.

Eğer hem Evrim Ağacı'ndan hayatımızı idame ettirecek, mesleklerimizi bırakmayı en azından kısmen meşrulaştıracak ve mantıklı kılacak kadar bir gelir kaynağı elde edemezsek, mecburen Evrim Ağacı'nı bırakıp, kendi mesleklerimize döneceğiz. Ama bunu istemiyoruz ve bu nedenle didiniyoruz.

CRISPR-Cas9 ve Genetiği Değiştirilmiş Bebekler!

IVF yönteminde döl seçimi ve üç ebebeynli gebelik toplumda bazı etik kaygılar uyandırmış olsa da hiçbir ART varyasyonu, toplumun etik çizgisini Çinli biofizyolog He Jiankui’nun 2018’de Crispr-Cas9 ile yaşamsal insan embryolarına yaptığı müdahale kadar geçmedi.

Dr. Jiankui He
Dr. Jiankui He
Wikipedia Commons

He Jianku, Kasım 2018’de Hong Kongdaki İkinci Uluslararası İnsan Genomuna Müdahale Zirvesi'nde, Wtn genini CRISPR-Cas9 yöntemi ile susturularak HIV’ye bağışıklı hale getirilmiş Lulu ve Nana isimli bebeklerin dünyaya geldiğini duyurdu. Bu duyurusundan sonra gelen tepkilerin çoğu negatifti ve etik sınırlamaları hiçe saydığı ve insan hayatını tehlikeye attığı için Southern University of Science and Technology'deki (SUSTech) makamından men edildi ve illegal tıbbi operasyon yapma suçundan Çin mahkemesi tarafından hapse mahkûm edildi.

He skandal araştırmasını SUSTech Zirvesi'nde duyurduktan sonra, CRISPR-Cas9 teknolojisinin kâşiflerinden olan ve bu nedenle Fizyoloji/Tıp alanında 2020 Nobel Ödülü'ne layık görülen Jennifer Doudna, konu hakkındaki endişelerini belirtmek için Science dergisinde “CRISPR İstenmeyen Yıl Dönümü” başlığıyla bir makale yayınladı. Şöyle yazıyor:

Bu olay, bu güçlü teknolojinin ortaya çıkardığı bilimsel ve etik zorluklar için şok edici bir hatırlatıcıydı. İnsan embriyolarında genetik düzenlemelerde bulunmanın ne kadar kolay olduğu, fakat bu düzenlemelerin hayat boyu sürecek sağlık sonuçlarının ortaya çıkarmasının sorumluluğunu alabilmenin de bir o kadar zor olduğu, He’nin çalışmalarının detaylarıyla ortaya çıkmış oldu.

IVF ve CRISPR-Cas9 gibi toplumda kaygı yaratabilecek kadar güçlü olan teknolojilerin mucitleri eleştiri ve sorumluluk odağı olarak görülürken, dünya çapında bu teknolojilerin ulaşılabilir olması, sorumsuz kişilerce kullanılarak toplumun kaygısını arttırarak bu teknolojilerin kullanımını ve mucitlerinin vicdanını ve saygınlığını tehlikeye atmakta.

Bu tehlikeyi en aza indirmek için Robert Edwards ve Patrick Steptoe, IVF teknolojisini geliştirdikten sonra, 1982 yılında düzenledikleri ilk IVF konferansında bu teknolojinin kullanım sınırları ve regülasyonlarını tartışmaya açarak, kendi yarattıkların teknolojinin toplumun ihtiyaçlarına ve isteklerine göre gelişmesi için öncü bir rol oynamışlardı. Onlar gibi, Jennifer Doudna da CRISPR-Cas9 için etik ve düzenleyici sınırların belirlenmesi için öncü bir rol izliyor.

Sonuç

Louis Brown ve Lulu & Nana ikizlerinin doğumu arasındaki 39 sene, teknolojideki gelişmelerin hayatımızı değiştirmesinin engellenemez olduğunu gözler önüne seriyor; fakat bu, toplumun değişim rüzgarının ne yönde ve ne zaman eseceğini seçmesinin önünde bir engel değil.

Tüm Reklamları Kapat

Güçlü teknolojilerin getirdiği değişimin toplumun istekleriyle paralel ve etik sakıncalarını göz önüne alarak ilerlemesi için bilim insanlarının çalışmalarını yanlış anlaşılmalara ve suistimale yer vermeyecek şekilde daha açık bir şekilde topluma açıklaması gerekiyor. Ancak bu açıklamalarla toplum bilgilendirildikten sonra bu teknolojilerin kullanımı tartışılmaya başlanmalı ki, bu güçlü teknolojiler, gen düzenlemesinin insan germ hattında ve neslimizin geleceği üzerinde yapabileceği gibi geri çeviremeyeceğimiz zararlı etkilere sebep olmasın.

Bu Makaleyi Alıntıla
Okundu Olarak İşaretle
Özetini Oku
17
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Paylaş
Sonra Oku
Notlarım
Yazdır / PDF Olarak Kaydet
Bize Ulaş
Yukarı Zıpla

İçeriklerimizin bilimsel gerçekleri doğru bir şekilde yansıtması için en üst düzey çabayı gösteriyoruz. Gözünüze doğru gelmeyen bir şey varsa, mümkünse güvenilir kaynaklarınızla birlikte bize ulaşın!

Bu içeriğimizle ilgili bir sorunuz mu var? Buraya tıklayarak sorabilirsiniz.

Soru & Cevap Platformuna Git
Bu İçerik Size Ne Hissettirdi?
  • Tebrikler! 4
  • Merak Uyandırıcı! 3
  • Muhteşem! 2
  • Mmm... Çok sapyoseksüel! 2
  • Umut Verici! 1
  • Korkutucu! 1
  • Bilim Budur! 0
  • Güldürdü 0
  • İnanılmaz 0
  • Üzücü! 0
  • Grrr... *@$# 0
  • İğrenç! 0
Kaynaklar ve İleri Okuma
Tüm Reklamları Kapat

Evrim Ağacı'na her ay sadece 1 kahve ısmarlayarak destek olmak ister misiniz?

Şu iki siteden birini kullanarak şimdi destek olabilirsiniz:

kreosus.com/evrimagaci | patreon.com/evrimagaci

Çıktı Bilgisi: Bu sayfa, Evrim Ağacı yazdırma aracı kullanılarak 07/12/2024 13:46:41 tarihinde oluşturulmuştur. Evrim Ağacı'ndaki içeriklerin tamamı, birden fazla editör tarafından, durmaksızın elden geçirilmekte, güncellenmekte ve geliştirilmektedir. Dolayısıyla bu çıktının alındığı tarihten sonra yapılan güncellemeleri görmek ve bu içeriğin en güncel halini okumak için lütfen şu adrese gidiniz: https://evrimagaci.org/s/9599

İçerik Kullanım İzinleri: Evrim Ağacı'ndaki yazılı içerikler orijinallerine hiçbir şekilde dokunulmadığı müddetçe izin alınmaksızın paylaşılabilir, kopyalanabilir, yapıştırılabilir, çoğaltılabilir, basılabilir, dağıtılabilir, yayılabilir, alıntılanabilir. Ancak bu içeriklerin hiçbiri izin alınmaksızın değiştirilemez ve değiştirilmiş halleri Evrim Ağacı'na aitmiş gibi sunulamaz. Benzer şekilde, içeriklerin hiçbiri, söz konusu içeriğin açıkça belirtilmiş yazarlarından ve Evrim Ağacı'ndan başkasına aitmiş gibi sunulamaz. Bu sayfa izin alınmaksızın düzenlenemez, Evrim Ağacı logosu, yazar/editör bilgileri ve içeriğin diğer kısımları izin alınmaksızın değiştirilemez veya kaldırılamaz.

Keşfet
Akış
İçerikler
Gündem
Müzik
Hidrojen
Genel Görelilik
Cansız
Etik
Bilgi
Kanıt
Bilişsel
Travma
Karbonhidrat
Kişilik
Hastalık Kontrolü
Bilgi Felsefesi
Gazetecilik
Primatlar
Dinozor
Bilim Felsefesi
Eşey
Elektromanyetizma
Evrim Ağacı
Nötron Yıldızı
Fosil
Makine
Manyetik
Öğrenme
Aklımdan Geçen
Komünite Seç
Aklımdan Geçen
Fark Ettim ki...
Bugün Öğrendim ki...
İşe Yarar İpucu
Bilim Haberleri
Hikaye Fikri
Video Konu Önerisi
Başlık
Bugün bilimseverlerle ne paylaşmak istersin?
Gündem
Bağlantı
Ekle
Soru Sor
Stiller
Kurallar
Komünite Kuralları
Bu komünite, aklınızdan geçen düşünceleri Evrim Ağacı ailesiyle paylaşabilmeniz içindir. Yapacağınız paylaşımlar Evrim Ağacı'nın kurallarına tabidir. Ayrıca bu komünitenin ek kurallarına da uymanız gerekmektedir.
1
Bilim kimliğinizi önceleyin.
Evrim Ağacı bir bilim platformudur. Dolayısıyla aklınızdan geçen her şeyden ziyade, bilim veya yaşamla ilgili olabilecek düşüncelerinizle ilgileniyoruz.
2
Propaganda ve baskı amaçlı kullanmayın.
Herkesin aklından her şey geçebilir; fakat bu platformun amacı, insanların belli ideolojiler için propaganda yapmaları veya başkaları üzerinde baskı kurma amacıyla geliştirilmemiştir. Paylaştığınız fikirlerin değer kattığından emin olun.
3
Gerilim yaratmayın.
Gerilim, tersleme, tahrik, taciz, alay, dedikodu, trollük, vurdumduymazlık, duyarsızlık, ırkçılık, bağnazlık, nefret söylemi, azınlıklara saldırı, fanatizm, holiganlık, sloganlar yasaktır.
4
Değer katın; hassas konulardan ve öznel yoruma açık alanlardan uzak durun.
Bu komünitenin amacı okurlara hayatla ilgili keyifli farkındalıklar yaşatabilmektir. Din, politika, spor, aktüel konular gibi anlık tepkilere neden olabilecek konulardaki tespitlerden kaçının. Ayrıca aklınızdan geçenlerin Türkiye’deki bilim komünitesine değer katması beklenmektedir.
5
Cevap hakkı doğurmayın.
Aklınızdan geçenlerin bu platformda bulunmuyor olabilecek kişilere cevap hakkı doğurmadığından emin olun.
Sosyal
Yeniler
Daha Fazla İçerik Göster
Popüler Yazılar
30 gün
90 gün
1 yıl
Evrim Ağacı'na Destek Ol

Evrim Ağacı'nın %100 okur destekli bir bilim platformu olduğunu biliyor muydunuz? Evrim Ağacı'nın maddi destekçileri arasına katılarak Türkiye'de bilimin yayılmasına güç katın.

Evrim Ağacı'nı Takip Et!
Yazı Geçmişi
Okuma Geçmişi
Notlarım
İlerleme Durumunu Güncelle
Okudum
Sonra Oku
Not Ekle
Kaldığım Yeri İşaretle
Göz Attım

Evrim Ağacı tarafından otomatik olarak takip edilen işlemleri istediğin zaman durdurabilirsin.
[Site ayalarına git...]

Filtrele
Listele
Bu yazıdaki hareketlerin
Devamını Göster
Filtrele
Listele
Tüm Okuma Geçmişin
Devamını Göster
0/10000
Bu Makaleyi Alıntıla
Evrim Ağacı Formatı
APA7
MLA9
Chicago
Ö. E. Kara, et al. Yardımcı Üreme Teknolojileri (ART) ve Embriyonik Gen Düzenleme: İnsan Üremesi ve Genetiğine Ne Düzeyde Hükmetmeliyiz?. (27 Kasım 2020). Alındığı Tarih: 7 Aralık 2024. Alındığı Yer: https://evrimagaci.org/s/9599
Kara, Ö. E., Bakırcı, Ç. M. (2020, November 27). Yardımcı Üreme Teknolojileri (ART) ve Embriyonik Gen Düzenleme: İnsan Üremesi ve Genetiğine Ne Düzeyde Hükmetmeliyiz?. Evrim Ağacı. Retrieved December 07, 2024. from https://evrimagaci.org/s/9599
Ö. E. Kara, et al. “Yardımcı Üreme Teknolojileri (ART) ve Embriyonik Gen Düzenleme: İnsan Üremesi ve Genetiğine Ne Düzeyde Hükmetmeliyiz?.” Edited by Çağrı Mert Bakırcı. Evrim Ağacı, 27 Nov. 2020, https://evrimagaci.org/s/9599.
Kara, Ömer Ekmel. Bakırcı, Çağrı Mert. “Yardımcı Üreme Teknolojileri (ART) ve Embriyonik Gen Düzenleme: İnsan Üremesi ve Genetiğine Ne Düzeyde Hükmetmeliyiz?.” Edited by Çağrı Mert Bakırcı. Evrim Ağacı, November 27, 2020. https://evrimagaci.org/s/9599.
ve seni takip ediyor

Göster

Şifremi unuttum Üyelik Aktivasyonu

Göster

Şifrenizi mi unuttunuz? Lütfen e-posta adresinizi giriniz. E-posta adresinize şifrenizi sıfırlamak için bir bağlantı gönderilecektir.

Geri dön

Eğer aktivasyon kodunu almadıysanız lütfen e-posta adresinizi giriniz. Üyeliğinizi aktive etmek için e-posta adresinize bir bağlantı gönderilecektir.

Geri dön

Close