Keşfedin, Öğrenin ve Paylaşın
Evrim Ağacı'nda Aradığın Her Şeye Ulaşabilirsin!
Bugün bilimseverlerle ne paylaşmak istersin?
Aklımdan Geçen
Komünite Seç
Aklımdan Geçen
Fark Ettim ki...
Bugün Öğrendim ki...
İşe Yarar İpucu
Bilim Haberleri
Hikaye Fikri
Video Konu Önerisi
Başlık
Bugün bilimseverlerle ne paylaşmak istersin?
Gündem
Bağlantı
Ekle
Soru Sor
Stiller
Kurallar
Komünite Kuralları
Bu komünite, aklınızdan geçen düşünceleri Evrim Ağacı ailesiyle paylaşabilmeniz içindir. Yapacağınız paylaşımlar Evrim Ağacı'nın kurallarına tabidir. Ayrıca bu komünitenin ek kurallarına da uymanız gerekmektedir.
1
Bilim kimliğinizi önceleyin.
Evrim Ağacı bir bilim platformudur. Dolayısıyla aklınızdan geçen her şeyden ziyade, bilim veya yaşamla ilgili olabilecek düşüncelerinizle ilgileniyoruz.
2
Propaganda ve baskı amaçlı kullanmayın.
Herkesin aklından her şey geçebilir; fakat bu platformun amacı, insanların belli ideolojiler için propaganda yapmaları veya başkaları üzerinde baskı kurma amacıyla geliştirilmemiştir. Paylaştığınız fikirlerin değer kattığından emin olun.
3
Gerilim yaratmayın.
Gerilim, tersleme, tahrik, taciz, alay, dedikodu, trollük, vurdumduymazlık, duyarsızlık, ırkçılık, bağnazlık, nefret söylemi, azınlıklara saldırı, fanatizm, holiganlık, sloganlar yasaktır.
4
Değer katın; hassas konulardan ve öznel yoruma açık alanlardan uzak durun.
Bu komünitenin amacı okurlara hayatla ilgili keyifli farkındalıklar yaşatabilmektir. Din, politika, spor, aktüel konular gibi anlık tepkilere neden olabilecek konulardaki tespitlerden kaçının. Ayrıca aklınızdan geçenlerin Türkiye’deki bilim komünitesine değer katması beklenmektedir.
5
Cevap hakkı doğurmayın.
Aklınızdan geçenlerin bu platformda bulunmuyor olabilecek kişilere cevap hakkı doğurmadığından emin olun.
Size Özel
Makaleler
İnceleme
Müge Gül
Müge Gül
52K UP
İnceleyen 6 gün önce
John Gribbin kalemine aşina olduğum ve takip ettiğim bir bilim insanı. Astrofizikçi olan Gribbin ayrıca hatırı sayılır bir bilim yazarı. Bilim Tarihi gibi bir alanı okumak için ondan daha iyi bir alternatif bulamayacağım içim bu çetin yolculuğa onunla çıkmaya karar verdim. Epey uzun bu yolculukta birbirinden önemli bilim insanları hakkında onlarca yeni şey öğrenme fırsatı buldum. Rönesanstan Newton Devrimine, Kimya dan Darwin Devrimine, Klasik bilimden iç ve dış uzay a, birçok başlığın altında birbirinden önemli bilim insanlarıyla tanıştım. Hem çok zevkli hem de eğlenceli bir şeyler yaparken bir yandan da bilimle ilgili yeni ufuklar açmak isteyenlere şiddetle öneriyorum.
Kitap
Puan Ver
Rönesanstan Günümüze Modern Bilimin Tarihi
İnceleme Yaz
Sonra Okuyacaklarıma Ekle
6
0 Yorum
  • Şikayet Et
  • Mantık Hatası
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Tüm Reklamları Kapat
Eser
Ece Müker
Ece Müker
518K UP
Eseri Ekleyen 18 saat önce Film
Puan Ver
Orjinal Adı : The Rideshare Killer
İnceleme Yaz
Sonra İzleyeceklerime Ekle
Sevcan Aslan
Sevcan Aslan
172K UP
Yazar 8 Şubat 2021 4 dk.

Kalsiyum, "Ca" semboli ile ifade edilen ve atom numarası 20 olan kimyasal bir elementtir. Yapı olarak trimorfiktir, sodyumdan daha sert, ancak alüminyumdan daha yumuşaktır. Kimyasal olarak ise alkali metaller ve diğer toprak alkali metallerden daha az reaktiftir. Berilyum ve alüminyum gibi alkali metallerin aksine, cilt yanıklarına neden olmaz. Suda çözünen kalsiyum iyonları, borularda ve kazanlarda kireç benzeri tortular oluşturur. Bu oluşan sertlik ve tortular suya katılabilecek yumuşatıcılarla önlenebilir.

Sanayi sektörlerinde kullanılmak üzere hazırlanan kalsiyum, elektroliz yoluyla eritilmiş kalsiyum klorürden ayrılır. Oksijen ile temas eden kalsiyum elementi, kendini korozyondan korunmak için bir oksit ve nitrür kaplama geliştirir. Gerekli nitrürü elde edebilmek için havada yüksek sıcaklıkta yanma tepkimesi gerçekleştirir. Bu sayede "koruma kaplaması" oluşur.

Bionluk Logo yazarlarınca hazırlandı.
23
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Ahmet .
Bilim 4 gün önce Sen de Cevap Ver

Işık hızından hızlı birşey yok.Neden çünkü ışık kütlesizdir ve evrende kütlesiz bir madde olmadığından ışık hızı sadece ışığa aittir ve aynı zamanda bir cismi ışık hızına ulastırmak istersek şu durum yaşanır:Nasıl ki bir araba bir süre hızlandıktan sonra hızlanması(Örn:100 den 150'ye)Hızlanması iyice yavaşlar.Aynı böyle olurdu bu yüzden cismin kütlesiz olması lazım :)

1
  • Şikayet Et
  • Mantık Hatası
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Alper Kaan Selçukoğlu
Yazar 3 gün önce 32 dk.

Büyük Bizon Katliamı, 19. yüzyılın ikinci yarısında Kuzey Amerika'da milyonlarca Amerikan bizonunun sistematik olarak yok edilmesi sürecidir. Bu katliam yalnızca avcılığın kontrolsüz yayılmasından değil aynı zamanda Amerikan hükümetinin ve ordusunun bilinçli politikalarından kaynaklanmıştır. Bu süreç, günümüzde literatürde Büyük Bizon Katliamı (Ing: Great American Buffalo Slaughter) olarak tanımlanmakta ve hem ekolojik tarih hem de sömürgecilik çalışmaları açısından kritik bir dönüm noktası olarak değerlendirilmektedir.

Amerikan federal hükümeti ve askeri otoriteler, yerli halkların başlıca geçim ve kültürel yaşam kaynağı olan bizonları hedef alarak direniş gücünü kırmayı ve rezervasyon sistemine geçişi hızlandırmayı amaçlamıştır. Özellikle demiryollarının batıya doğru genişlemesiyle birlikte, endüstriyel düzeye ulaşan avcılık faaliyetleri bizon nüfusunda çok ciddi bir düşüşe neden olmuş; türün tahmini 30 ila 60 milyon arasında olan birey sayısı 19. yüzyılın sonuna gelindiğinde 1.000’in altına kadar gerilemiştir. Bu durum Kızılderili kabilelerin ekonomik bağımsızlıklarını yitirmelerine ve zorla yerinden edilmelerine zemin hazırlamıştır.

35
1
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Çağrı Mert Bakırcı
Yazar 30 Nisan 2012 19 dk.

Eğer Evrim Kuramı'na, dolayısıyla evrimsel biyolojinin bir bilim dalı olmasına karşı duran biriyle konuşacak olursanız, muhtemelen laf dönüp dolaşıp önce dine, sonra eğer ki kişi din ile bilimin taban tabana zıt olduğunu düşünüyorsa felsefeye ve sonunda, yine bu kişinin bilgisi dahilindeyse, Karl Popper'a gelecektir.

Karl Popper'ın felsefi bakış açısı dahilinde söylediği sözler, evrim karşıtlığı için bol miktarda ve oldukça güzel malzemeler oluşturur. Popper'ın felsefi düzlemdeki bazı söylemleri, bilim camiasından evrim karşıtlığı konusunda hiçbir destek bulamayan bazı kesimler için oldukça kullanışlı içeriklere dönüşmüştür. Ancak Popper'ın evrim karşıtlığına malzeme edilmesi konusunda "ufak" bir sorun var: Az sonra tüm detaylarıyla göstereceğimiz üzere, Karl Popper evrimi reddetmiyordu! Daha doğrusu, erken yaşlarındaki evrim karşıtlığının sebebinin cehaleti ve konu hakkındaki bilgisizliği (ve yaptığı aceleci genellemeler) olduğunu kabul ediyordu. Fikirleri, yaşı ilerledikçe değişmişti.

119
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Ece Müker
Ece Müker
518K UP
2 gün önce
Güney Okyanusu'nda onlarca yıldır devam eden tatlılaşma eğilimi tersine döndü. Southampton Üniversitesi liderliğinde yürütülen araştırma, yüzey sularının hızla tuzlandığını ve Antarktika çevresindeki deniz buzunun rekor seviyelerde azaldığını ortaya koydu. 2015’ten bu yana, bölge neredeyse Grönland kadar bir deniz buzu kaybı yaşadı.

Bu değişim, alt katmandaki sıcak suların yüzeye çıkmasını kolaylaştırıyor ve deniz buzunu alttan eriterek tehlikeli bir geri besleme döngüsü yaratıyor: Daha az buz, daha fazla ısı ve sonuç olarak daha da az buz.

Özellikle 1970’lerden beri görülmeyen dev bir açık deniz bölgesi olan Maud Rise polinyasının yeniden ortaya çıkması, değişimin büyüklüğünü gösteriyor. Araştırmacılar, bu sürecin sadece Güney Okyanusu'nu değil, küresel iklimi de etkilediğini; daha güçlü fırtınalar, daha sıcak okyanuslar ve bozulan doğal yaşam alanları ile sonuçlandığını belirtiyor.

Çalışma PNAS dergisinde yayımlandı ve mevcut iklim modellerimizin bu hızlı değişimleri öngörmede yetersiz kalabileceğine işaret ediyor.

Bu gönderi Evrim Ağacı tarafından öne çıkarılmıştır.
6
0 Yorum
  • Şikayet Et
  • Mantık Hatası
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Ahmet Kerem Algüzey
Yazar 30 Eylül 2021 22 dk.

Çevre ve doğanın korunması, insanlık için hayati öneme sahiptir. Hayatımızın hemen her yerinde kimyasalları ve kimyasallar sayesinde üretilmiş ürünleri kullanırız. Genellikle "kimyasal" sözcüğünü duyduğumuz zaman pek çoğumuzun aklına doğaya ve insan sağlığına zararlı bileşikler gelir. Ancak hayatta gördüğümüz her şey kimyasal moleküllerden oluştuğundan, esasında bu düşünce yapısı bizleri zararlı ve yararlı kimyasallar arasında doğru ayrımı yapmaktan uzaklaştırmaktadır (bu konuda algılarınızı daha isabetli hâle getirmek için buradaki yazımızı okumanızı öneririz).

Örneğin su, 2 hidrojen ve 1 oksijen atomundan oluşan bir kimyasaldır ve hayat için olmazsa olmaz bir bileşiktir. Ancak 2 hidrojene ek olarak 1 yerine 2 oksijen atomundan meydana gelen hidrojen peroksit, antiseptiklerde ve çamaşır suyu üretiminde kullanılan çok önemli bir ticari kimyasaldır ve tüketilmesi hâlinde hızlı bir şekilde zehirlenmeye neden olabilir. Sadece 1 adet oksijen atomu fazlalığı, suya kıyasla çok daha farklı özelliklere sahip bir kimyasal oluşumuna sebep olmaktadır. Su molekülü çevre, doğa ve yaşam için kilit öneme sahipken, hidrojen peroksit çevreye boşaltıldığında canlılığa kalıcı zararlar verebilir, temas hâlinde ciddi cilt yanıkları ve göz hasarına sebep olur. Hidrojen peroksit buna rağmen hayatımızın pek çok alanında sıklıkla kullandığımız, önlem alındığı takdirde zararları kolaylıkla engellenebilecek ve faydaya çevrilebilecek bir kimyasaldır. Bu noktada çevreye ve insan sağlığına görünür düzeyde zararları olan kimyasalların tehlikelerinin önlenmesi, azaltılması ya da alternatiflerinin bulunması konusunda "yeşil kimya" terimi karşımıza çıkmaktadır.

71
1
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Berkay Kalaycık
Yazar 24 Mayıs 2021 8 dk.

Uğur böcekleri, hepimizin küçüklükten beri aşina olduğu ve muhtemelen sevdiği bir böcek türüdür. Belki de bunun en önemli sebebi, genellikle kırmızı bir arka fonun üzerinde siyah renkte benekler bulunan ve bize oldukça güzel gözüken kanatlarıdır.

Fakat bu güzellik algısı, doğayla ilgili bir algı değildir; tamamen insan bilincinin bir sonucudur. Tam tersine, doğadaki gerçeklikle pek bir alakası olmadığı bile söylenebilir, çünkü doğada böylesine belirgin bir renge sahip olmak, potansiyel avcıların sizi fark etme ihtimalini artırır. Ne de olsa doğada, kırmızımsı renkler daha nadir bulunur ve havada uçan bir avcı kuş, yeşil yaprağın üzerine konmuş ufak bir uğur böceğini bile, sahip olduğu bu sıra dışı renkleri sayesinde kolaylıkla fark edebilir ve "güzel gözüken" bu renkler ve desenler, birdenbire uğur böceği için yüksek bir ölüm riski oluşturabilir. O halde, uğur böcekleri neden böyle bir güzelliğe sahiptir?

21
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Discord
Çağrı Mert Bakırcı
Yazar 1 Haziran 2021 1 sa.

Bilim dendiğinde aklımıza deneycilik (empirizm) gelir; çünkü deney yapmak, bilimin temelinde yatar.[1] Newton, Galileo, Curie, Einstein, Darwin gibi isimler; sanrılar, şahitlik veya vahiy gibi araçlarla kendilerine "bilgi aktarılması" yoluyla değil, gözlem, deney ve muhakeme yoluyla gerçekleri ortaya çıkarmayı başarmışlardır. Bunu yapabilmelerini sağlayan şey, Evren'e "bilim" dediğimiz perspektiften bakıp, onun metodolojisine uygun sorular sorup, onun araçlarını kullanarak, bu sorulara dürüst cevaplar aramaları olmuştur. Büyük fizikçi Max Planck, meşhur bir şekilde şöyle der:

Deneyciliğin (empirizm) bilimin temelinde yattığı açıktır; ancak bilim, sadece laboratuvarda yapılan deneylerden ibaret de değildir. Eğer öyle olsaydı, teorik fizik, antropoloji ve sosyoloji gibi sahaları bilimin dışına itmemiz gerekirdi. Öyleyse bilimin sınırlarını nasıl çizeriz? Onu nasıl tanımlarız? Bilimin uygulama alanı ne olmalıdır?

144
1
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
1
  • Şikayet Et
  • Mantık Hatası
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Evrim Ağacı'ndan Mesaj

Evrim Ağacı üyeliği tamamen ücretsiz ve sitemizi çok daha etkili, interaktif ve keyifli bir şekilde kullanmanızı sağlayacak. Üye değilseniz, birkaç saniyede üyelik oluşturabilirsiniz! Üyeyseniz de giriş yapmanızı tavsiye ederiz.

Uluru’nun Ötesinde Şimşek ve Avcı

Uluru’nun ötesinde neler oluyor? Uluru, Birleşmiş Milletler Dünya Miras Alanı’dır. Avustralya‘nın merkezinde 350 metre yüksekliğe sahip olağanüstü bir dağdır ve neredeyse dümdüz olan çevresinden keskin bir şekilde yükselir. Kum taşından oluşan Uluru, son 300 milyon yılda yumuşak kayaların yavaş yavaş aşınmasıyla oluşmuştur. Mayıs ayının ortalarında çekilen görselin arka planında şiddetli bir fırtına görülülüyor. Hem Uluru‘nun hem de fırtınanın çok daha ötesinde, Avcı takımyıldızı ile dikkati çeken yıldızlarla dolu bir gökyüzü var. Uluru bölgesi, 22.000 yıldan fazla bir süredir insanların evi olmuştur. Yerli halk, Avcı takımyıldızı geceleyin gökyüzünde ilk kez göründüğünde, şimşekli fırtınalarla dolu sıcak bir mevsimin yaklaşmakta olduğunu belirtmişlerdir.

11 Mayıs 2021 Günün Astronomi Fotoğrafı (NASA APOD)

📸 Kaynaklar ve Katkıda Bulunanlar:
Görsel Kaynağı ve Telif Hakkı: Park Liu
Çeviren: Seda Baştürk
Çeviri Editörü: Eda Alparslan

🔗 Tüm APOD içeriklerini görmek için:
https://evrimagaci.org/apod
Söz
Evrim Ağacı
Alıntıyı Ekleyen 6 Kasım 2019
Bence Ay'a gidiyoruz çünkü zorluklarla mücadele etmek insanın doğasında var. İnsanın kökenlerinin derinliklerinde var. Bunu tıpkı bir somonun akıntıya karşı yüzmesi gibi yapıyoruz.
Bu alıntı Evrim Ağacı tarafından öne çıkarılmıştır.
20
0 Yorum
  • Şikayet Et
  • Mantık Hatası
2
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Sizden Gelenler
Onur Özdoğan
Üye
Türkiye'nin böyle bir kanala ihtiyacı vardı.Atatürk bugünleri görseydi sizlerle gurur duyardı.14 senede neler başardığınızı tahmin bile edemezsiniz.
Bilimler Köyü
Etkinliği Ekleyen 1 ay önce İzmir₺9.000,006 Temmuz
Biyoloji, Termodinamik ve Görelilikte Dönüşen Paradigmalar
06 Temmuz 2025 15:00 tarihinden 13 Temmuz 2025 12:00 tarihine kadar.

Kuantum süperpozisyon ve dolaşıklık gibi olgular üzerindeki kontrol gücümüzün artması, kuantum bilimi ve teknolojilerinde ikinci bir devrim için yeni bir düşünsel zemin oluşturdu. Bu etkinlikte, bu kuramsal enformasyon kavramlarının moleküler biyoloji, enformasyon termodinamiği ve nedensel görelilik gibi farklı alanlarda tetikleyebileceği derin değişimleri ve bu süreçte bu kavramların kendilerinin geçirebileceği dönüşümleri tartışacağız. Ayrıca, oda sıcaklığında ve makro ölçekte çalışan kuantum teknolojilerinin geliştirilmesine giden alternatif yolları hayal ederek, üçüncü kuantum devrimine nasıl ulaşabileceğimize dair varsayımlarda bulunacağız.

Devamını Göster
6
0 Yorum
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Evrim Ağacı'ndan Mesaj

Evrim Ağacı'nda yayınladığımız bilim haberlerini anlık olarak Bundle üzerinden de okuyabileceğinizi biliyor muydunuz?

Evrim Ağacı'ndan Mesaj

Evrim Ağacı'nı sosyal medya hesaplarından takip etmeyi unutmayın! Yeni paylaşımlarımızı görmek için bizi aşağıdaki sosyal medya hesaplarımızdan takip edebilirsiniz.

Daha Fazla İçerik Göster

Bize Ulaşın

ve seni takip ediyor

Göster

Şifremi unuttum Üyelik Aktivasyonu

Göster

Şifrenizi mi unuttunuz? Lütfen e-posta adresinizi giriniz. E-posta adresinize şifrenizi sıfırlamak için bir bağlantı gönderilecektir.

Geri dön

Eğer aktivasyon kodunu almadıysanız lütfen e-posta adresinizi giriniz. Üyeliğinizi aktive etmek için e-posta adresinize bir bağlantı gönderilecektir.

Geri dön

Close