Paylaşım Yap
Tüm Reklamları Kapat
Sorulara Dön
Evren Çayırlı
Evren Çayırlı
1,784 UP
Üye
8

Doğa kanunlarını doğanın kendisi mi koydu? Ortada yasa varsa, yasa koyucu şart mıdır?

Bu sorunun önerdiği argüman gerçek midir? Dipnot: ateistim ve materyalistim.
3,413 görüntülenme
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
  • Dış Sitelerde Paylaş
  • Soruyu Takip Et
  • Raporla
  • Mantık Hatası Bildir
Tüm Reklamları Kapat
4 Cevap

Bu soru, Yüklü Soru Safsatası dediğimiz mantık safsatasına güzel bir örnek (siz buna düşüyorsunuz demiyorum da, bu soruyu bu şekilde soranların düştüğü hata bu). Çünkü soru, soruluş biçimi itibariyle, yasaların koyulması zorunlu olan unsurlar olduğunu varsayıyor - ki siz bunun problemli bir varsayım olduğunu doğru bir şekilde tespit etmişsiniz. Bu durumda bir yasa koyucu ima ediliyor ve dolayısıyla kişiyi sorunun asıl soruluş amacı olan "Bakın, bir yaratıcı vardır." sonucuna götürmeye çalışıyor. Yani amaç gerçeğe ulaşmak değil, bir sonucu dayatmak. Aynı problemi "Saat, köy, iğne gibi insan mühendisliği ürünü olan unsurların yaratıcısı olan bir insan vardır; dolayısıyla karmaşık olan her şey bir mühendislik ürünü olmalıdır ve dolayısıyla bir yapıcısı olmalıdır." hatalı argümantasyonunda da görüyoruz. Böyle bir kaide yok; varsa da ispatlanmış değil.

Bu tarz bir safsataya çekildiğinizde yapılabilecek en iyi şey, sorunun varsayımını göstermek ve bunun ispatını sormak: Yasaların bir bilinç tarafından koyulması gerektiğinin kanıtı nedir? İnsan yasalarının insanlar tarafından koyulması, var olan düzenli her formun bir bilinç tarafından yapılması gerektiğini ispat eder mi? Bu durumda Boltzmann Beyni ve entropi gibi kavramları ne yapacağız? Tamamen bilinçsiz nehirler ve rüzgarlar tarafından üretilen peri bacaları veya Büyük Kanyon gibi yapıları ne yapacağız? Eğer kaotik süreçler düzenli yapılar inşa ediyorsa, yasalar neden bilinçli bir şekilde tasarlanması gereksin?

Tüm Reklamları Kapat

Bu durumda olasılıklardan birisi Çoklu Evrenler. Yani bir şeyleri sorabilecek birilerinin, bu birilerini var edebilecek evrenlerden birinde yaşamak zorunda olması, dolayısıyla kendi yaşadığı evreni "özel" görmesi. Buna Antropik İlke deniyor ve çok dikkatli yaklaşılması gereken bir ilke. Aksi takdirde Dünya'nın Evren'in merkezinde olduğu gibi düşüncelere sürüklenmek çok olası (ki bir yaratıcı dayatma gayesinde olanların düştüğü en temel yanılgı da, kendilerinin ve var oluşlarının "özel" olduğu düşüncesi).

Fakat Çoklu Evrenler'in mutlak bir kanıtı henüz bulunmuyor. Dolayısıyla "gerçek" olarak kabul edemeyiz.

Tüm Reklamları Kapat

Benzer şekilde, bir diğer olasılık etrafımızdaki karmaşıklığın basit bir hiyerarşik sürecin ürünü olması. Yani en başta bulunan "yasa", öylesine basitti ki, var olmaması için bir neden bile yoktu. Buna "yaratıcı" denebilir; ancak kutsal kitaplardaki sıfatların hepsinden yoksun olurdu, bu nedenle pek övünç duyulacak bir şey olmazdı. Sonraki her basamak, onun basitliğinin bir adım karmaşıklaşması sonucu oluşmuş olabilir. Nasıl ki fizik gibi daha temel bir bilimin yasaları, çok daha kaotik olabilen kimya yasalarını, kimyanın yasaları da ondan bile kaotik olabilen biyolojik yasalarını doğuruyorsa, Evren'in tüm var oluşu bu şekilde basit bir başlangıcın ürünü olabilir.

Bunun gibi onlarca alternatif açıklama mevcut. Bunların her birini elemeksizin, tek bir cevabın gerçek olduğunu iddia etmek ve bunu pekiştirecek şekilde sorular sormak kendimizi kandırmaktan ibaret olacaktır. Bu tip durumlarda yapılabilecek en iyi şey "Bilmiyoruz; araştırıyoruz." demek olacaktır. Zira yasaların nereden geldiğini bildiğini iddia eden herkes yalan söylüyor.

1,204 görüntülenme
Bu cevabın içeriği ve doğruluğu, Evrim Ağacı editörleri tarafından kontrol edilmiş ve onaylanmıştır.
22
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
  • Dış Sitelerde Paylaş
  • Raporla
  • Mantık Hatası Bildir
Ufuk Derin
Skeptik
Orijinal Soru: Yasa varsa koyucusu da vardır diyerek Tanrı sonucuna ulaşmak ne kadar doğru?

Tarafsız bir gözle bakarsak "doğa yasaları" denilen olgudan "Tanrı vardır." veya "Tanrı yoktur." gibi kesin bir yargıya varamayız ama isteyen Tanrı'nın varlığı olarak görür, isteyen görmez, kişiye kalmıştır.

Öncelikle benzetmelerden uzak durmak iyi bir tercih olacaktır. Benzetmeler durumu özetleyen, anlamayı kolaylaştıran şeyler olsa da din veya Tanrı gibi konularda Yanlış benzetme safsatasına düşmeye neden olabiliyor. Birazdan göstereceğim gibi futbol kuralları, Türkçe kuralları gibi durumlardan farklı bir durum bu.

Tüm Reklamları Kapat

"Yasa/Kural varsa koyucu vardır." diyerek zaten Yasa/kuralın koyucusu olduğunu bildiğimiz bir durumdan bilmediğimiz bir duruma çıkarım yapmak, aynı durumun evren için de olduğunu söylemek hatalı bir yaklaşım olur.

Şimdi benzetmelerden uzaklaşarak duruma bir bakış atalım: "Neden soruları silsilesinde" geriye giderek bir sorgulama yaptığımızda Büyük Patlama'ya kadar geliyoruz. Daha da geriye gidince felsefeye giriyoruz.

Tüm Reklamları Kapat

Şimdi doğa yasalarının nasıl oluştuğunu anlamak için Büyük Patlama'yı ve evrenin başlangıcını anlamamız gerektiğini öğrendik. Büyük Patlama'yı Tanrı'nın yaptığını söyleyebilir miyiz? Elbette. Peki başka görüş var mı, sadece bu sonuç mu çıkar? Hayır. Birçok farklı görüş olabilir. Tanrı'ya inanıyorsanız sebepler zincirinin başındaki Tanrı da sonsuz (ezeli ve ebedi). Yani yine sonsuzluğa inanıyorsunuz. Siz Tanrı'ya sonsuz dersiniz, başkası da Büyük Patlama'nın sonsuz bir döngü olduğunu söyler yani maddesel forma sonsuz der ve Tanrı yok der. Bu da başka bir felsefi görüş. "Başka görüşler olabilir ama ben bu bu duruma inanıyorum." denilebilir, kişiye kalmış bir durum. Ama "Bundan bu sonuç çıkıyor." gibi kesin bir yargı ile konuşmak cımbızlama ve ardılla doğrulama safsatası olur.

Görebileceğiniz gibi elimizde "Yasaların nasıl var olduğuna yönelik" tam bir veri yok. Elimizde veri yokken ve doğa yasalarının işleyişi bildiğimiz yasalardan çok farklı iken bu yüklü bir şekilde "Yasaları kim koydu?" demek hatalıdır. Ayrıca yine elimizde veri olmadığı için teistik açıklama da maddesel açıklama da felsefi bir görüştür ve olabilir. Materyalist bir evrende (veya "meta-evren"de) doğa yasalarının olmasını bekleyebiliriz, teistik bir evrende de Tanrı'nın keyfine kalmış. Dolayısı ile açıklama gücü olarak karşılaştırılamaz. Ancak ilginç bir biçimde düzeni doğa yasaları olarak tanımlayanların "materyalist açıdan beklendik ve materyalizmin lehine olabileceğini (yani doğa yasası denilen kavramın materyalizmin lehine sunulabileceğini) şuradaki cevabımda anlatmıştım.

606 görüntülenme
11
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
  • Dış Sitelerde Paylaş
  • Raporla
  • Mantık Hatası Bildir

Kanun koyucu şart degildir, örneğin bir çok evren olabilir ve bu evrenlerde yasalar çok farklı sekilde olabilir bunlardan bir veya birkaç tanesinde(orn: bizimkinde) yaşama uygun kanunlar vardir ve o evrende yaşayan sen bu soruyu sorabilirsin.

671 görüntülenme
6
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
  • Dış Sitelerde Paylaş
  • Raporla
  • Mantık Hatası Bildir
Hhhgggfffrrr Hhhgggfffrrr
Din felsefesine meraklı Yüksek lisans öğrencisi

Neden doğa yasaları varda kaos yok sorusunun cevabını bilmiyoruz diyebilmemiz için bu sorunun bilimsel olduğunu söylemek gerek.Bu soru bilimsel bir soruysa yani bilimin cevaplayabileceği bir soruysa bu soruyu sorup tanrıya gitmek boşlukların tanrısı na götürür ancak şöyle bir durum var bu soruyu soran filozoflar zaten doğa yasaları neden var neden kaos yok sorusunun bilimin sınırları dışında olduğunu felsefenin alanına girdiğini söyler yani ampirik bir bilgi edinemeyeceğimiz için bu konuda felsefi olarak düşünüp sorunun cevabını verebilecek alternatif açıklamalar (teizm veya ateizm) arasından en makul olanı hangi açıklamadır diye soruyorlar . eğer soruya böyle bakılırsa ateizmin doğru olduğu bir evren de doğa yasalarının var olması nı beklemezdik teist bir evrende çok daha olası doğa yasalarının var olması. yani filozofların söylemek istediği teizm ateizmden daha iyi açıklıyor bu soruyu o yüzden teizme inanmak daha makul.

107 görüntülenme
1
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
  • Dış Sitelerde Paylaş
  • Raporla
  • Mantık Hatası Bildir
Daha Fazla Cevap Göster
Cevap Ver
Evrim Ağacı Soru & Cevap Platformu, Türkiye'deki bilimseverler tarafından kolektif ve öz denetime dayalı bir şekilde sürdürülen, özgür bir ortamdır. Evrim Ağacı tarafından yayınlanan makalelerin aksine, bu platforma girilen soru ve cevapların içeriği veya gerçek/doğru olup olmadıkları Evrim Ağacı yönetimi tarafından denetlenmemektedir. Evrim Ağacı, bu platformda yayınlanan cevapları herhangi bir şekilde desteklememekte veya doğruluğunu garanti etmemektedir. Doğru olmadığını düşündüğünüz cevapları, size sunulan denetim araçlarıyla işaretleyebilir, daha doğru olan cevapları kaynaklarıyla girebilir ve oylama araçlarıyla platformun daha güvenilir bir ortama evrimleşmesine katkı sağlayabilirsiniz.
Popüler Yazılar
30 gün
90 gün
1 yıl
Evrim Ağacı'na Destek Ol

Evrim Ağacı'nın %100 okur destekli bir bilim platformu olduğunu biliyor muydunuz? Evrim Ağacı'nın maddi destekçileri arasına katılarak Türkiye'de bilimin yayılmasına güç katın.

Evrim Ağacı'nı Takip Et!
Aklımdan Geçen
Komünite Seç
Aklımdan Geçen
Fark Ettim ki...
Bugün Öğrendim ki...
İşe Yarar İpucu
Bilim Haberleri
Hikaye Fikri
Video Konu Önerisi
Başlık
Gündem
Bugün Türkiye'de bilime ve bilim okuryazarlığına neler katacaksın?
Bağlantı
Kurallar
Komünite Kuralları
Bu komünite, aklınızdan geçen düşünceleri Evrim Ağacı ailesiyle paylaşabilmeniz içindir. Yapacağınız paylaşımlar Evrim Ağacı'nın kurallarına tabidir. Ayrıca bu komünitenin ek kurallarına da uymanız gerekmektedir.
1
Bilim kimliğinizi önceleyin.
Evrim Ağacı bir bilim platformudur. Dolayısıyla aklınızdan geçen her şeyden ziyade, bilim veya yaşamla ilgili olabilecek düşüncelerinizle ilgileniyoruz.
2
Propaganda ve baskı amaçlı kullanmayın.
Herkesin aklından her şey geçebilir; fakat bu platformun amacı, insanların belli ideolojiler için propaganda yapmaları veya başkaları üzerinde baskı kurma amacıyla geliştirilmemiştir. Paylaştığınız fikirlerin değer kattığından emin olun.
3
Gerilim yaratmayın.
Gerilim, tersleme, tahrik, taciz, alay, dedikodu, trollük, vurdumduymazlık, duyarsızlık, ırkçılık, bağnazlık, nefret söylemi, azınlıklara saldırı, fanatizm, holiganlık, sloganlar yasaktır.
4
Değer katın; hassas konulardan ve öznel yoruma açık alanlardan uzak durun.
Bu komünitenin amacı okurlara hayatla ilgili keyifli farkındalıklar yaşatabilmektir. Din, politika, spor, aktüel konular gibi anlık tepkilere neden olabilecek konulardaki tespitlerden kaçının. Ayrıca aklınızdan geçenlerin Türkiye’deki bilim komünitesine değer katması beklenmektedir.
5
Cevap hakkı doğurmayın.
Bu platformda cevap veya yorum sistemi bulunmamaktadır. Dolayısıyla aklınızdan geçenlerin, tespit edilebilir kişilere cevap hakkı doğurmadığından emin olun.
Ekle
Soru Sor
ve seni takip ediyor

Göster

Şifrenizi mi unuttunuz? Lütfen e-posta adresinizi giriniz. E-posta adresinize şifrenizi sıfırlamak için bir bağlantı gönderilecektir.

Geri dön

Eğer aktivasyon kodunu almadıysanız lütfen e-posta adresinizi giriniz. Üyeliğinizi aktive etmek için e-posta adresinize bir bağlantı gönderilecektir.

Geri dön

Close